Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Muş Alparslan Üniversitesi’ne (MŞÜ) 2012-2013 eğitim öğretim yılı için 3 bin 100’ün üzerinde kontenjan ayırdı.
Konuyla ilgili makamında gazetecilerin sorularını cevaplandıran MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, 2011-2012 eğitim öğretim yılını başarıyla tamamladıklarını söyledi.
Yılsonunda yoğun katılımlı mezuniyet töreni ve bahar şenliği düzenlediklerini vurgulayan Rektör Nihat İnanç, 600’ün üzerinde öğrencinin mezun olduğunu kaydetti. Kendileri için işlerin yeni başladığını ifade eden Nihat İnanç; “Bir taraftan kampus alanımızdaki fiziksel mekanların tamamlanması veya yeni alanların inşaatlarına başlanması çalışmaları sürerken, diğer yandan da Eylül 2012 ile ilgili hesaplarımız devam ediyor. Bu açıdan ÖSYM tarafından taslak olarak kontenjanlar hazırlandı. Eylül 2012 itibariyle üniversitemize 3 bin 80 yeni öğrenci gelecek, ayrıca okul birincileri kontenjanı var. Bunlarla birlikte 3 bin 100’den fazla yeni kontenjanımız söz konusu. Bu Muş için büyük bir rakam. Geçen yıl bin 920 yeni kontenjan ilan etmiştik. Bu yıl 3 bin 100’den fazla yeni kontenjan ilan ediyoruz. Üniversitede çok orijinal ve yeni bölümler açtık. Özellikle Meslek Yüksekokulu bünyesinde çocuk gelişimi, yerel yönetimler, sağlık kurumları işletmeciliği gibi Türkiye’de yeni alanlarla ilgili bölümler açtık ve bu bölümlere geceli gündüzlü öğrenci alacağız” dedi.
Mevcut öğrenci sayısının 3’te 2’sine yakın yeni öğrenci beklediklerinin altını çizen İnanç, “Aslında 2012 kontenjan ilanımız 3 bin 500’den fazla olacaktı. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nın, YÖK Başkanlığı’yla birlikte almış olduğu ortak karar sonucu eğitim fakültesindeki tüm ikinci öğretimler, yani gece öğretimleri kapatılmış oldu. Böyle olunca da bizim mevcut ikinci öğretime öğrenci almamız söz konusu olmayacak ve Eğitim Fakültesi bünyesinde biraz küçülme oldu. Toplamda baktığımızda geçen yıla oranla yüzde 50’den fazla büyüme oldu. Geçen yıl bin 920 kontenjan ilan ettik ve yüzde 92’den fazla doluluk oranına ulaşmıştık. Bu yıl ise sabit kontenjan 3 bin 80, okul birincileriyle birlikte 3 bin 100’den fazla kontenjan ilan edeceğiz. Neredeyse mevcut öğrenci sayımızın 3’te 2’sine yakın yeni öğrenci gelecek” diye konuştu.
5 ilçenin tamamında da yüksekokul kurulduğunu belirten İnanç, ilçelerden yer tahsisi yapılmadığı için öğrenci alamayacaklarını söyledi. İnanç; “Bizim sadece Malazgirt’te yüksekokulumuz vardı. Orada bölümlerimiz var, bu yıl bazı bölümlerin ikinci öğretimlerine de öğrenci alacağız. Biz ilçelerin tamamında programları açmak istedik. Hasköy, Varto, Bulanık ve Korkut ilçelerimizde biz senato kararımızı aldık. 25 Ocak 2012 tarihili senato kararımızı YÖK Başkanlığı’na sunduk. Bu dört ilçemizde 4 ayrı programın kurulmasıyla ilgili olarak karar aldık. İşletme yönetimi, bankacılık ve sigortacılık, büro yönetimi ve yönetici asistanı ile muhasebe ve vergi uygulamaları. Bu dört bölümün hem gece hem gündüz açılmasıyla ilgili olarak 25 Ocak 2012 tarihli senato kararımızı YÖK Başkanlığı’na sunduk. 29 Şubat 2012 tarihli YÖK Yürütme Kurulu Kararı’yla Hasköy’de ve 9 Mayıs 2012 tarihli YÖK Yürütme Kurulu Kararı’yla da Korkut, Bulanık ve Varto’da bu programlar kuruldu. Her dört ilçemizde de Muş Alparslan Üniversitesi Meslek Yüksekokulu programları var. Bu programların da gece gündüz 4’er tane bölümü var. Ancak bunlara öğrenci alamayacağız. Çünkü ilçelerden bize bina tahsisi yapılmadı. Böyle olunca bizim öğrenci kardeşlerimizi aldatma gibi şansımız olduğunu düşünmüyoruz. Onun için bu yıl bu bölümleri ilanda veremedik. Biz üniversite olarak bize düşeni yaptık, YÖK kendisine düşeni yaparak programların kurulma kararını aldı ama üçüncü paydaşımız olan ilgili ilçelerden bize fiziksel mekan tahsisi söz konusu olmadı. Bunlar olmadan ilan vermemiz, öğrenci almamız mümkün değil. Onlarla daha önce toplantı ve çok kısıtlı zamanımızın olduğunu söylememize rağmen bize herhangi bir şey bildirilmedi. Şu an için Muş’un tüm ilçelerinde meslek yüksekokulu kurulmuş oldu ama maalesef dördünde de sadece kağıt üzerinde kurulmuş oldu” şeklinde konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Yüksek Öğretim Kurulu (YÖK), Muş Alparslan Üniversitesi’ne (MŞÜ) 2012-2013 eğitim öğretim yılı için 3 bin 100’ün üzerinde kontenjan ayırdı.
Konuyla ilgili makamında gazetecilerin sorularını cevaplandıran MŞÜ Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, 2011-2012 eğitim öğretim yılını başarıyla tamamladıklarını söyledi.
Yılsonunda yoğun katılımlı mezuniyet töreni ve bahar şenliği düzenlediklerini vurgulayan Rektör Nihat İnanç, 600’ün üzerinde öğrencinin mezun olduğunu kaydetti. Kendileri için işlerin yeni başladığını ifade eden Nihat İnanç; “Bir taraftan kampus alanımızdaki fiziksel mekanların tamamlanması veya yeni alanların inşaatlarına başlanması çalışmaları sürerken, diğer yandan da Eylül 2012 ile ilgili hesaplarımız devam ediyor. Bu açıdan ÖSYM tarafından taslak olarak kontenjanlar hazırlandı. Eylül 2012 itibariyle üniversitemize 3 bin 80 yeni öğrenci gelecek, ayrıca okul birincileri kontenjanı var. Bunlarla birlikte 3 bin 100’den fazla yeni kontenjanımız söz konusu. Bu Muş için büyük bir rakam. Geçen yıl bin 920 yeni kontenjan ilan etmiştik. Bu yıl 3 bin 100’den fazla yeni kontenjan ilan ediyoruz. Üniversitede çok orijinal ve yeni bölümler açtık. Özellikle Meslek Yüksekokulu bünyesinde çocuk gelişimi, yerel yönetimler, sağlık kurumları işletmeciliği gibi Türkiye’de yeni alanlarla ilgili bölümler açtık ve bu bölümlere geceli gündüzlü öğrenci alacağız” dedi.
Mevcut öğrenci sayısının 3’te 2’sine yakın yeni öğrenci beklediklerinin altını çizen İnanç, “Aslında 2012 kontenjan ilanımız 3 bin 500’den fazla olacaktı. Ancak Milli Eğitim Bakanlığı’nın, YÖK Başkanlığı’yla birlikte almış olduğu ortak karar sonucu eğitim fakültesindeki tüm ikinci öğretimler, yani gece öğretimleri kapatılmış oldu. Böyle olunca da bizim mevcut ikinci öğretime öğrenci almamız söz konusu olmayacak ve Eğitim Fakültesi bünyesinde biraz küçülme oldu. Toplamda baktığımızda geçen yıla oranla yüzde 50’den fazla büyüme oldu. Geçen yıl bin 920 kontenjan ilan ettik ve yüzde 92’den fazla doluluk oranına ulaşmıştık. Bu yıl ise sabit kontenjan 3 bin 80, okul birincileriyle birlikte 3 bin 100’den fazla kontenjan ilan edeceğiz. Neredeyse mevcut öğrenci sayımızın 3’te 2’sine yakın yeni öğrenci gelecek” diye konuştu.
5 ilçenin tamamında da yüksekokul kurulduğunu belirten İnanç, ilçelerden yer tahsisi yapılmadığı için öğrenci alamayacaklarını söyledi. İnanç; “Bizim sadece Malazgirt’te yüksekokulumuz vardı. Orada bölümlerimiz var, bu yıl bazı bölümlerin ikinci öğretimlerine de öğrenci alacağız. Biz ilçelerin tamamında programları açmak istedik. Hasköy, Varto, Bulanık ve Korkut ilçelerimizde biz senato kararımızı aldık. 25 Ocak 2012 tarihili senato kararımızı YÖK Başkanlığı’na sunduk. Bu dört ilçemizde 4 ayrı programın kurulmasıyla ilgili olarak karar aldık. İşletme yönetimi, bankacılık ve sigortacılık, büro yönetimi ve yönetici asistanı ile muhasebe ve vergi uygulamaları. Bu dört bölümün hem gece hem gündüz açılmasıyla ilgili olarak 25 Ocak 2012 tarihli senato kararımızı YÖK Başkanlığı’na sunduk. 29 Şubat 2012 tarihli YÖK Yürütme Kurulu Kararı’yla Hasköy’de ve 9 Mayıs 2012 tarihli YÖK Yürütme Kurulu Kararı’yla da Korkut, Bulanık ve Varto’da bu programlar kuruldu. Her dört ilçemizde de Muş Alparslan Üniversitesi Meslek Yüksekokulu programları var. Bu programların da gece gündüz 4’er tane bölümü var. Ancak bunlara öğrenci alamayacağız. Çünkü ilçelerden bize bina tahsisi yapılmadı. Böyle olunca bizim öğrenci kardeşlerimizi aldatma gibi şansımız olduğunu düşünmüyoruz. Onun için bu yıl bu bölümleri ilanda veremedik. Biz üniversite olarak bize düşeni yaptık, YÖK kendisine düşeni yaparak programların kurulma kararını aldı ama üçüncü paydaşımız olan ilgili ilçelerden bize fiziksel mekan tahsisi söz konusu olmadı. Bunlar olmadan ilan vermemiz, öğrenci almamız mümkün değil. Onlarla daha önce toplantı ve çok kısıtlı zamanımızın olduğunu söylememize rağmen bize herhangi bir şey bildirilmedi. Şu an için Muş’un tüm ilçelerinde meslek yüksekokulu kurulmuş oldu ama maalesef dördünde de sadece kağıt üzerinde kurulmuş oldu” şeklinde konuştu.
Son Güncelleme: Salı, 19 Haziran 2012 10:20
Gösterim: 9027
Diyarbakır'da Selahattin Eyyubi Üniversitesi adıyla vakıf üniversitesi kurulması kanun tasarısı, TBMM Başkanlığı'na sunuldu.
Yüksek Öğretim Kurumları Teşkilat Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na göre, Diyarbakır'da İhtiyat Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı tarafından Selahattin Eyyubi Üniversitesi adıyla bir vakıf üniversitesi kurulacak.
Üniversite iktisadi ve idari bilimler, mühendislik ve mimarlık, ilahiyat ve sağlık bilimleri fakülteleri, sosyal bilimler, fen bilimleri ve sağlık bilimleri enstitüleri ile meslek yüksek okulundan oluşacak.
TBMM Başkanlığı'na sunulan Yüksek Öğretim Kurumları Öğretim Elemanlarının Kadroları Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na göre ise Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ne 300 öğretim elemanı kadrosu ihdas ediliyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Diyarbakır'da Selahattin Eyyubi Üniversitesi adıyla vakıf üniversitesi kurulması kanun tasarısı, TBMM Başkanlığı'na sunuldu.
Yüksek Öğretim Kurumları Teşkilat Kanunu'nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na göre, Diyarbakır'da İhtiyat Eğitim, Kültür ve Sağlık Vakfı tarafından Selahattin Eyyubi Üniversitesi adıyla bir vakıf üniversitesi kurulacak.
Üniversite iktisadi ve idari bilimler, mühendislik ve mimarlık, ilahiyat ve sağlık bilimleri fakülteleri, sosyal bilimler, fen bilimleri ve sağlık bilimleri enstitüleri ile meslek yüksek okulundan oluşacak.
TBMM Başkanlığı'na sunulan Yüksek Öğretim Kurumları Öğretim Elemanlarının Kadroları Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'na göre ise Yüzüncü Yıl Üniversitesi'ne 300 öğretim elemanı kadrosu ihdas ediliyor.
Son Güncelleme: Salı, 19 Haziran 2012 09:18
Gösterim: 4433
Üniversİtelerde rektörlük seçimleri başladı. Birçok üniversitede yeni rektör adayları belli oldu.
ODTÜ, İTÜ ve Yıldız Teknik’te mevcut rektörler en yüksek oyu alırken, Boğaziçi’nde rektör umduğunu bulamadı. Seçimlerde en fazla oyu alan 6 isim Yükseköğretim Kurulu’na (YÖK) bildirilecek. YÖK Genel Kurulu, bu isimler arasından gerekli incelemeyi yaptıktan sonra sayıyı 3’e indirecek. Ardından belirlenen 3 ismi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sunacak. Gül ise, 3 adaydan birini rektör olarak atayacak.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde 1033 öğretim üyesinden 953’ü oy kullandı. Prof. Muhammed Şahin 458 oy alarak en güçlü rektör adayı oldu. Şahin’i 317 oyla Prof. Mehmet Karaca izledi. Diğer adaylardan Prof. Dilek Boyacıoğlu 14, Prof. Hasancan Okutan 12 (112 olacak) , Prof. Hamit Alpay Er 2, Prof. Aydan Turanlı 2 oy aldı. 45 oy geçersiz sayıldı.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) Prof. Ahmet Acar en çok oyu aldı. 451 oyla birinci olan Acar’ı, 108 oyla Prof. Zülfü Aşık takip etti. Prof. Fatoş Yarman Varol 5 oy, Prof. Barış Binici 5 oy, Prof. Belgin Ayvaşık ve Prof Zeki Kaya ise 2’şer oy aldı. Yedek isimlerden Prof. Mustafa Tokyay ve Tanju Tokyay 2’şer oyda kaldı.
Boğaziçi Üniversitesi’nde Rektörü geride bırakan Prof. Gülay Barbarosoğlu 204 oyla ilk sırada yer aldı. Rektör Prof. Kadri Özçaldıran 129 oyla ikinci oldu. Prof. Levent Kurnaz 2, Prof. Füsun Akarsu, Prof. Nüket Sirman, Prof. Hakan Yılmaz 1’er oy aldılar. Oyların 5’i boş çıkarken 2 oy da geçersiz sayıldı.
Yüzde 81 oy aldı
Yıldız Teknik Üniversitesi rektör adayı belirleme seçiminde Prof. İsmail Yüksek 590 oy aldı. Prof. Yüksek böylelikle geçerli oyların yüzde 81’ini almayı başardı.
Gazi Üniversitesi’nde yapılan rektörlük seçimlerinde ise en yüksek oyu Prof. Ayşe Dursun aldı. 511 oy alan Dursun’un ardından, 495 oyla Prof. Derviş Yılmaz geldi.
(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Üniversİtelerde rektörlük seçimleri başladı. Birçok üniversitede yeni rektör adayları belli oldu.
ODTÜ, İTÜ ve Yıldız Teknik’te mevcut rektörler en yüksek oyu alırken, Boğaziçi’nde rektör umduğunu bulamadı. Seçimlerde en fazla oyu alan 6 isim Yükseköğretim Kurulu’na (YÖK) bildirilecek. YÖK Genel Kurulu, bu isimler arasından gerekli incelemeyi yaptıktan sonra sayıyı 3’e indirecek. Ardından belirlenen 3 ismi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e sunacak. Gül ise, 3 adaydan birini rektör olarak atayacak.
İstanbul Teknik Üniversitesi’nde 1033 öğretim üyesinden 953’ü oy kullandı. Prof. Muhammed Şahin 458 oy alarak en güçlü rektör adayı oldu. Şahin’i 317 oyla Prof. Mehmet Karaca izledi. Diğer adaylardan Prof. Dilek Boyacıoğlu 14, Prof. Hasancan Okutan 12 (112 olacak) , Prof. Hamit Alpay Er 2, Prof. Aydan Turanlı 2 oy aldı. 45 oy geçersiz sayıldı.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nde (ODTÜ) Prof. Ahmet Acar en çok oyu aldı. 451 oyla birinci olan Acar’ı, 108 oyla Prof. Zülfü Aşık takip etti. Prof. Fatoş Yarman Varol 5 oy, Prof. Barış Binici 5 oy, Prof. Belgin Ayvaşık ve Prof Zeki Kaya ise 2’şer oy aldı. Yedek isimlerden Prof. Mustafa Tokyay ve Tanju Tokyay 2’şer oyda kaldı.
Boğaziçi Üniversitesi’nde Rektörü geride bırakan Prof. Gülay Barbarosoğlu 204 oyla ilk sırada yer aldı. Rektör Prof. Kadri Özçaldıran 129 oyla ikinci oldu. Prof. Levent Kurnaz 2, Prof. Füsun Akarsu, Prof. Nüket Sirman, Prof. Hakan Yılmaz 1’er oy aldılar. Oyların 5’i boş çıkarken 2 oy da geçersiz sayıldı.
Yüzde 81 oy aldı
Yıldız Teknik Üniversitesi rektör adayı belirleme seçiminde Prof. İsmail Yüksek 590 oy aldı. Prof. Yüksek böylelikle geçerli oyların yüzde 81’ini almayı başardı.
Gazi Üniversitesi’nde yapılan rektörlük seçimlerinde ise en yüksek oyu Prof. Ayşe Dursun aldı. 511 oy alan Dursun’un ardından, 495 oyla Prof. Derviş Yılmaz geldi.
(hürriyet)
Son Güncelleme: Cuma, 15 Haziran 2012 10:41
Gösterim: 4005
Gazi Üniversitesi'nde yapılan rektörlük seçimlerini tek kadın aday olan Prof. Dr. Ayşe Dursun kazandı.
Gazi Üniversitesi’nde bir ilk olan yeni rektör Prof. Dr. Ayşe Dursun, rektörlük seçimlerinde 9 erkek rakiple yarıştı ve 511 oyla rektör seçildi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, daha önce Türkiye ’deki 165 üniversiteden sadece 9’unda kadın rektör bulunduğunu açıklamıştı. Rektörlük seçimlerini kazanan Prof. Dr. Ayşe Dursun, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu. 2006 -2008 Ağustos döneminde Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı olarak görev yaptı. Dursun’un uluslararası ve ulusal dergilerde yayımlanmış 144 makalesi, bu makalelere ait 288 atıfı ile bilimsel toplantılarda sunulmuş 115 bildirisi bulunuyor.
(radikal)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Gazi Üniversitesi'nde yapılan rektörlük seçimlerini tek kadın aday olan Prof. Dr. Ayşe Dursun kazandı.
Gazi Üniversitesi’nde bir ilk olan yeni rektör Prof. Dr. Ayşe Dursun, rektörlük seçimlerinde 9 erkek rakiple yarıştı ve 511 oyla rektör seçildi. YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, daha önce Türkiye ’deki 165 üniversiteden sadece 9’unda kadın rektör bulunduğunu açıklamıştı. Rektörlük seçimlerini kazanan Prof. Dr. Ayşe Dursun, Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi mezunu. 2006 -2008 Ağustos döneminde Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı olarak görev yaptı. Dursun’un uluslararası ve ulusal dergilerde yayımlanmış 144 makalesi, bu makalelere ait 288 atıfı ile bilimsel toplantılarda sunulmuş 115 bildirisi bulunuyor.
(radikal)
Son Güncelleme: Cumartesi, 16 Haziran 2012 13:01
Gösterim: 3288
YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, Yükseköğretim Kurumu'nun değişmesinin ve dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, düzenlediği basın toplantısında, YÖK'ün işleyişiyle ilgili yapacakları değişimleri açıklayarak, “YÖK'ün değişmesi, dönüşmesi kaçınılmazdır. Üniversitelerimizin çeşitliliğine, evrensel kalite standartları içersinde hareket edebilmesine, kurumsal özerklik ve hesap verilebilirliğine, rekabet imkanlarının geliştirilmesine ve finansal esneklik içerisinde faaliyet gösterebilmelerine yönelik çalışıyoruz" dedi.
Bir bilgi paylaşım forumu oluşturduklarını kaydeden Çetinsaya, bölge toplantıları gerçekleştirerek, 165 üniversitenin rektörleri ve öğrenci temsilcileriyle görüştüklerini bildirdi. Yükseköğretimde kaliteyi artırmak adına, en önemli çalışmalarının yükseköğretim strateji belgelerinin hazırlık çalışmaları olduğunu belirten Çetinsaya, "YÖK'ün değişmesi yönünde ciddi bir toplumsal beklenti olduğunun farkındayız. Yükseköğretim sisteminin yeniden yapılandırılmasında uzlaşma mevcuttur" dedi.
"İş dünyasına yönelecek mezunlar için farklı modeller geliştirilmesi gerektiği düşüncesindeyiz" diyen Çetinsaya, Türkiye'deki üniversitelerin küreselliğe uygun bir modele ihtiyaç duyduğunu aktardı. Çetinsaya, açıklamasına şöyle devam etti:
"Gerek öğretim üyesi ihtiyacını karşılamak, gerekse araştırma ve patent alanlarında öne çıkmak içi belirli yetkinliklere sahip bazı üniversitelerin yüksek lisans ve doktora eğitimlerine öncelik vermesi teşvik edilecektir. Doktora öğrencilerine verilecek bursların artırılması ve söz konusu bursların alanlarının çeşitlendirilmesi teşvik edilecektir. Öğretim üyelerinin özlük haklarının iyileştirilerek, araştırma faaliyetlerini engelleyen faktörlerin ortadan kaldırılması da başlıca hedeflerimiz arasındadır."
Konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çetinsaya, Türkiye'nin geldiği demokratikleşme ortamında, üniversitelerde başta Kürtçe olmak üzere, farklı dillerin öğretilmesi bağlamında yüksek lisans eğitimlerinin yapıldığını söyledi. Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubundan bahseden Çetinsaya, bu grupta hem Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlarının, hem bazı eğitim fakültesi dekanlarının yer aldığını ifade etti. Bir gazetecinin, 'Önümüzdeki haftadan itibaren, LYS oturumları başlayacak. Öğrenciler kontenjanları merak ediyor. Kontenjanlarla ilgili çalışmalarınızı tamamladınız mı? Eğitim fakülteleriyle ilgili çalışmalarınızda ne aşamadasınız?' sorusuna Çetinsaya, "Bu sene kontenjanlarda sadece eğitim fakültelerinde 2.öğretimleri ve uzaktan öğretimleri kapattık. Mevcut öğrenciler devam edecek. Bunu da öğretmen yetiştirmedeki niteliği artırmak adına yaptık. Bu genel olarak sistemde kontenjan azalması etkisi yaratmadı. Çünkü yeni bölümler, fakülteler kuruldu son 1 yıl içerisinde. 10 bini üzerinde bir artışla yolumuza devam ediyoruz" yanıtını verdi.
Öğrenci disiplin yönetmeliği hakkında da konuşan Çetinsaya, "Göreve gelir gelmez, öğrenci disiplin yönetmeliği meselesini ele aldım. 1987 yılından beri hiç değişmediğini gördüm. 1987 yılında hazırlandığı havayı da tahmin edebiliyorum. Ben de o dönemde öğrenciydim. Hemen 12 Eylül sonrası öğrencilik yaptım. Öyle bir durumdaydık ki, Klasik Türk Sanat Musikisi Kulübü bile yasaktı o dönemde. Çünkü her şey 80 öncesi döneme tepki olarak oluşturulmuştu. 87'de oluşan disiplin yönetmeliğini de tahmin edebilirsiniz. Bugüne kadar hiç değişmemesi beni hayrete düşürdü. İçerisinde, tek tipleştirmeye, depolitize etmeye yönelik ağır maddeler var. Bir mevzuat kurulunda bunlar tartışılıyor" şeklinde konuştu.
'Öğretmen intiharlarının artmasına yönelik nasıl bir çözüm bekliyorsunuz' sorusuna ise Çetinsaya, "Bizim etik kurullarımız var. YÖK olarak doçentlik süreçleriyle ilgili etik kurullarımız var. Bu alanda da yeniden yapılandırma yoluna gidiyoruz. Yeni bir yönetmelik hazırlıyoruz. Yeniden oluşturulan kurallar yeni bir yönetmelik çerçevesinde çalışmalarına devam ediyorlar" yanıtını verdi.
'Harçlarla ilgili yeni bir düzenleme var mı?' sorusuna ise Çetinsaya, "Bizler birtakım önerilerde bulunuyoruz. Bu Maliye Bakanlığı ile görüşülüyor. Oradan hükümete gidip, son kararlar orada veriliyor. Bizim bu seneki önerilerimizde ikinci öğretimin yaz okulu ücretlerini birinci öğretime eşitlemeyi önerdik. Yükseköğretim harçlarıyla ilgili olarak, İngilizce ve Türkçe programları arasında fark vardı. Biz bunların kaldırılmasını tavsiye ediyoruz. Ailesi zor duruma düşmüş, çeşitli gerekçelerle vakıf üniversitelerinden devlet üniversitelerine geçen öğrenci arkadaşlarımız yüksek harçlar ödüyordu. Bunların normale çekilmesini öneriyoruz" yanıtını verdi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, Yükseköğretim Kurumu'nun değişmesinin ve dönüşmesinin kaçınılmaz olduğunu ifade etti.
YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya, düzenlediği basın toplantısında, YÖK'ün işleyişiyle ilgili yapacakları değişimleri açıklayarak, “YÖK'ün değişmesi, dönüşmesi kaçınılmazdır. Üniversitelerimizin çeşitliliğine, evrensel kalite standartları içersinde hareket edebilmesine, kurumsal özerklik ve hesap verilebilirliğine, rekabet imkanlarının geliştirilmesine ve finansal esneklik içerisinde faaliyet gösterebilmelerine yönelik çalışıyoruz" dedi.
Bir bilgi paylaşım forumu oluşturduklarını kaydeden Çetinsaya, bölge toplantıları gerçekleştirerek, 165 üniversitenin rektörleri ve öğrenci temsilcileriyle görüştüklerini bildirdi. Yükseköğretimde kaliteyi artırmak adına, en önemli çalışmalarının yükseköğretim strateji belgelerinin hazırlık çalışmaları olduğunu belirten Çetinsaya, "YÖK'ün değişmesi yönünde ciddi bir toplumsal beklenti olduğunun farkındayız. Yükseköğretim sisteminin yeniden yapılandırılmasında uzlaşma mevcuttur" dedi.
"İş dünyasına yönelecek mezunlar için farklı modeller geliştirilmesi gerektiği düşüncesindeyiz" diyen Çetinsaya, Türkiye'deki üniversitelerin küreselliğe uygun bir modele ihtiyaç duyduğunu aktardı. Çetinsaya, açıklamasına şöyle devam etti:
"Gerek öğretim üyesi ihtiyacını karşılamak, gerekse araştırma ve patent alanlarında öne çıkmak içi belirli yetkinliklere sahip bazı üniversitelerin yüksek lisans ve doktora eğitimlerine öncelik vermesi teşvik edilecektir. Doktora öğrencilerine verilecek bursların artırılması ve söz konusu bursların alanlarının çeşitlendirilmesi teşvik edilecektir. Öğretim üyelerinin özlük haklarının iyileştirilerek, araştırma faaliyetlerini engelleyen faktörlerin ortadan kaldırılması da başlıca hedeflerimiz arasındadır."
Konuşmasından sonra gazetecilerin sorularını yanıtlayan Çetinsaya, Türkiye'nin geldiği demokratikleşme ortamında, üniversitelerde başta Kürtçe olmak üzere, farklı dillerin öğretilmesi bağlamında yüksek lisans eğitimlerinin yapıldığını söyledi. Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubundan bahseden Çetinsaya, bu grupta hem Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlarının, hem bazı eğitim fakültesi dekanlarının yer aldığını ifade etti. Bir gazetecinin, 'Önümüzdeki haftadan itibaren, LYS oturumları başlayacak. Öğrenciler kontenjanları merak ediyor. Kontenjanlarla ilgili çalışmalarınızı tamamladınız mı? Eğitim fakülteleriyle ilgili çalışmalarınızda ne aşamadasınız?' sorusuna Çetinsaya, "Bu sene kontenjanlarda sadece eğitim fakültelerinde 2.öğretimleri ve uzaktan öğretimleri kapattık. Mevcut öğrenciler devam edecek. Bunu da öğretmen yetiştirmedeki niteliği artırmak adına yaptık. Bu genel olarak sistemde kontenjan azalması etkisi yaratmadı. Çünkü yeni bölümler, fakülteler kuruldu son 1 yıl içerisinde. 10 bini üzerinde bir artışla yolumuza devam ediyoruz" yanıtını verdi.
Öğrenci disiplin yönetmeliği hakkında da konuşan Çetinsaya, "Göreve gelir gelmez, öğrenci disiplin yönetmeliği meselesini ele aldım. 1987 yılından beri hiç değişmediğini gördüm. 1987 yılında hazırlandığı havayı da tahmin edebiliyorum. Ben de o dönemde öğrenciydim. Hemen 12 Eylül sonrası öğrencilik yaptım. Öyle bir durumdaydık ki, Klasik Türk Sanat Musikisi Kulübü bile yasaktı o dönemde. Çünkü her şey 80 öncesi döneme tepki olarak oluşturulmuştu. 87'de oluşan disiplin yönetmeliğini de tahmin edebilirsiniz. Bugüne kadar hiç değişmemesi beni hayrete düşürdü. İçerisinde, tek tipleştirmeye, depolitize etmeye yönelik ağır maddeler var. Bir mevzuat kurulunda bunlar tartışılıyor" şeklinde konuştu.
'Öğretmen intiharlarının artmasına yönelik nasıl bir çözüm bekliyorsunuz' sorusuna ise Çetinsaya, "Bizim etik kurullarımız var. YÖK olarak doçentlik süreçleriyle ilgili etik kurullarımız var. Bu alanda da yeniden yapılandırma yoluna gidiyoruz. Yeni bir yönetmelik hazırlıyoruz. Yeniden oluşturulan kurallar yeni bir yönetmelik çerçevesinde çalışmalarına devam ediyorlar" yanıtını verdi.
'Harçlarla ilgili yeni bir düzenleme var mı?' sorusuna ise Çetinsaya, "Bizler birtakım önerilerde bulunuyoruz. Bu Maliye Bakanlığı ile görüşülüyor. Oradan hükümete gidip, son kararlar orada veriliyor. Bizim bu seneki önerilerimizde ikinci öğretimin yaz okulu ücretlerini birinci öğretime eşitlemeyi önerdik. Yükseköğretim harçlarıyla ilgili olarak, İngilizce ve Türkçe programları arasında fark vardı. Biz bunların kaldırılmasını tavsiye ediyoruz. Ailesi zor duruma düşmüş, çeşitli gerekçelerle vakıf üniversitelerinden devlet üniversitelerine geçen öğrenci arkadaşlarımız yüksek harçlar ödüyordu. Bunların normale çekilmesini öneriyoruz" yanıtını verdi.
Son Güncelleme: Perşembe, 14 Haziran 2012 12:31
Gösterim: 5662