Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
ÖSYM, yasağa rağmen YGS sorularını yayınladıkları gerekçesiyle 5 ayrı internet sitesine 500 bin liralık tazminat davası açtı
Sabah Gazetesi’nden Safure Cantürk’ün haberine göre, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) 2 milyondan fazla adayın girdiği Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nın (YGS) sorularını yayımlayan 5 web sitesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Sınav sorularını yayımlamanın 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası var. Ayrıca bu web sitelerine telif hakkı gerekçesiyle 100'er bin TL'lik tazminat davası açıldı. Böylelikle ÖSYM 5 web sitesinden soruların karşılığında toplam 500 bin TL'lik tazminat talebinde bulundu. ÖSYM yetkilileri, "Biz kimseyi casuslukla suçlamıyoruz. Soruların tüm yayın hakkı ÖSYM'ye ait. Soruların yayımlanması kanunen suç. Adaylar soruların zorluğu hakkında sosyal medyada tartışıyorlar. Bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapmıyoruz. Ayrıca dershane öğretmenleri öğrencileriyle sorular hakkında değerlendirme yapıyorlar. Bunlar hakkında da herhangi bir yasal işlem söz konusu değil" dedi. Geçtiğimiz yıllarda soruları sınavdan sonra yayımlamak isteyen gazete ve televizyonlara ÖSYM, soruların telif hakkını 80 ila 100 bin TL arasında ücretle vermişti.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ÖSYM, yasağa rağmen YGS sorularını yayınladıkları gerekçesiyle 5 ayrı internet sitesine 500 bin liralık tazminat davası açtı
Sabah Gazetesi’nden Safure Cantürk’ün haberine göre, Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) 2 milyondan fazla adayın girdiği Yükseköğretime Geçiş Sınavı'nın (YGS) sorularını yayımlayan 5 web sitesi hakkında suç duyurusunda bulundu. Sınav sorularını yayımlamanın 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası var. Ayrıca bu web sitelerine telif hakkı gerekçesiyle 100'er bin TL'lik tazminat davası açıldı. Böylelikle ÖSYM 5 web sitesinden soruların karşılığında toplam 500 bin TL'lik tazminat talebinde bulundu. ÖSYM yetkilileri, "Biz kimseyi casuslukla suçlamıyoruz. Soruların tüm yayın hakkı ÖSYM'ye ait. Soruların yayımlanması kanunen suç. Adaylar soruların zorluğu hakkında sosyal medyada tartışıyorlar. Bunlarla ilgili herhangi bir işlem yapmıyoruz. Ayrıca dershane öğretmenleri öğrencileriyle sorular hakkında değerlendirme yapıyorlar. Bunlar hakkında da herhangi bir yasal işlem söz konusu değil" dedi. Geçtiğimiz yıllarda soruları sınavdan sonra yayımlamak isteyen gazete ve televizyonlara ÖSYM, soruların telif hakkını 80 ila 100 bin TL arasında ücretle vermişti.
Son Güncelleme: Pazartesi, 31 Mart 2014 14:05
Gösterim: 2261
Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na (YGS) ait cevap kağıtlarının görüntüleri ile cevap anahtarları erişime açıldı.
YGS cevap kağıtları için Tıklayın
ÖSYM'den yapılan açıklamaya göre, 23 Mart'ta yapılan YGS'ye ait cevap kağıtlarının görüntüleri ile cevap anahtarlarının, sınava giren adayların kendi cevap kağıtlarını inceleyebilmeleri amacıyla erişime açıldı.
Adaylar, kendi cevap kağıtlarının görüntüsüne, ÖSYM'nin "https://ais.osym.gov.tr" internet adresinden TC kimlik numaraları ve şifreleri ile erişebilecek.
Açıklamada, söz konusu uygulamanın, adayı ve kamuoyunu bilgilendirme amacıyla yapıldığı belirtilerek, görüntülenen sayfanın belge niteliği taşımadığı ve her türlü değerlendirmede ÖSYM sisteminde kayıtlı bilgilerin esas alınacağı kaydedildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na (YGS) ait cevap kağıtlarının görüntüleri ile cevap anahtarları erişime açıldı.
YGS cevap kağıtları için Tıklayın
ÖSYM'den yapılan açıklamaya göre, 23 Mart'ta yapılan YGS'ye ait cevap kağıtlarının görüntüleri ile cevap anahtarlarının, sınava giren adayların kendi cevap kağıtlarını inceleyebilmeleri amacıyla erişime açıldı.
Adaylar, kendi cevap kağıtlarının görüntüsüne, ÖSYM'nin "https://ais.osym.gov.tr" internet adresinden TC kimlik numaraları ve şifreleri ile erişebilecek.
Açıklamada, söz konusu uygulamanın, adayı ve kamuoyunu bilgilendirme amacıyla yapıldığı belirtilerek, görüntülenen sayfanın belge niteliği taşımadığı ve her türlü değerlendirmede ÖSYM sisteminde kayıtlı bilgilerin esas alınacağı kaydedildi.
Son Güncelleme: Cumartesi, 29 Mart 2014 21:12
Gösterim: 5619
Engelli öğretmen atama sonuçları açıklandı
Engelli atama sonucunuzu öğrenmek için Tıklayın
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 200 engelli öğretmen kadrosu için yapılan yerleştirme sonuçlarını açıkladı.
Adaylar, başvuru sonuçlarını http://ikgm.meb.gov.tr adresinden, TC kimlik numaralarıyla öğrenebilir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Engelli öğretmen atama sonuçları açıklandı
Engelli atama sonucunuzu öğrenmek için Tıklayın
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 200 engelli öğretmen kadrosu için yapılan yerleştirme sonuçlarını açıkladı.
Adaylar, başvuru sonuçlarını http://ikgm.meb.gov.tr adresinden, TC kimlik numaralarıyla öğrenebilir.
Son Güncelleme: Cumartesi, 29 Mart 2014 13:37
Gösterim: 1811
Kahramanmaraş'ın Türkoğlu ilçesinde bir ilköğretim okulunda öğrencilerin başarısı için okul idaresi ile veliler arasında "şeref ve namus" sözleşmesi imzalandı.
Şekeroba beldesindeki Numuneevler İlköğretim Okulunda, okul aile birliğinin "Eğitim Performans Değerlendirme Projesi" kapsamında aldığı karar doğrultusunda imzalanan sözleşmede, öğrencilerin ders çalışma saatlerinden televizyon seyretme saatine, oyun oynama vaktinden internete girme zamanına kadar her şey yer alıyor.
Okul idaresi ile velilerin hak ve sorumlulukları başlıkları altında 47 maddeden oluşan sözleşmede, idarenin hak ve sorumluluklarında, öğrenciler için iyi bir model olmak, okulda etkili öğrenmeyi destekleyecek ortam oluşturmak ve akşam belirlenen saatlerde televizyon kapatıldığını kontrol etmek yer alıyor.
Velinin hak ve sorumlulukları arasında ise "ihtiyaç duyduğunda öğrencimin ödevlerini yapabilmesi konusunda olanak sağlayacağım, gerekli açıklamaları yapacağım ancak kendi yapması gereken ödevleri asla yapmayacağım, çocuğumun sağlıklı bir şekilde çalışabilmesine uygun fiziki ortamı sağlayacağım, aile ortamında fiziksel ve psikolojik şiddete izin vermeyeceğim ve akşam en uygun zamanda en az iki saat televizyonu kapatarak, çocuğumun yanında kitap okuyacağım" maddeleri dikkat çekiyor.
Taraflar, belirtilen maddelerin altına İlçe Milli Eğitim Müdürü İbrahim Kuyubaşıoğlu'nun huzurunda "namus ve şeref" üzerine yemin ederek, imza attı.
Öğretmenler evleri denetliyor
Kuyubaşıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrenci velilerinin evlerinde ziyaret edilmesi ve öğrencilerin çalışma ortamlarının yerinde görülmesinin faydalı olacağını düşüncesiyle geçen eğitim öğretim yılında uygulamaya konulan "Okulum ve Ailem El Ele" projesinden yola çıktıklarını söyledi.
Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla İlçe Kaymakamı Serdar Kartal'ın tavsiyesi ile başlattıkları "Eğitim Performans Değerlendirme Projesi" ile uygulamayı geliştirdiklerini ifade eden Kuyubaşıoğlu, "Amacımız velilerimizin eğitim öğretime katkılarını sağlamak ve öğretmenlerimizin çocukların çalışma ortamını görmesi. Bu sayede ilçede evlerin tamamına giden öğretmenlerimiz, çocuklarımızın çalışma ortamları gözlemleyecek. Böylelikle çocuklara ödev verirken de bulunduğu ortamı düşünerek verecektir" dedi.
Protokolü okul aile birliği ile beraber hazırladıklarını ifade eden Kuyubaşıoğlu, kural koymaya insanın kendisinin ortak olduğu zaman sorumluluk duygusu oluştuğuna işaret ederek, anlaşmaya uyulup uyulmadığının ise zaman içerisinde kontrol edileceğini sözlerine ekledi.
Okul müdürü Doğan Polat da sözleşmenin hem öğrenci, hem veli, hem de okul yönetimini açısından olumlu etkilerini gördüklerini ifade etti. Polat, geçen yıl lise sınavlarına giren 62 öğrencinin 46'sının asıldan 4'ünün de yedekten istedikleri okullara kayıt yaptırma hakkı kazandıklarını vurguladı.
Okul Aile Birliği Başkanı Mehmet Gül ise eğitim seviyesini yükseltmek için çalışma yürüttüklerini, okul müdürünün önerdiği projeyi değerlendirerek uygulamaya koyduklarını ifade etti.
Öğrenci velileri sözleşmeye uyuyor
Sağlık personeli olduğu için lojmanda oturan ebe Nihal Kara da oda sayısı kısıtlı olmasına rağmen sözleşmeye uyarak, yatak odasını çocuğuna çalışma odası olarak düzenlediğini belirtti. Akşam belirledikleri iki saat süresince televizyonu ve interneti kapattıklarını ifade eden Kara, kendisinin de çocuğuyla birlikte ders çalışıp, bu sayede uzun süredir bulamadığı kitap okuma imkanını yakaladığını kaydetti.
Proje sayesinde okumayı ve yazmayı öğrendiğini dile getiren Ayşe Demirci ise "Bulaşık yıkarken, ütü yaparken çocuklarımla birlikteyim. Bazen ben okuyorum, ben ev işi yaparken de onlar okuyor. Bu sayede kendimi geliştirdim. Mutfakta bile ders çalışıyoruz" diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Kahramanmaraş'ın Türkoğlu ilçesinde bir ilköğretim okulunda öğrencilerin başarısı için okul idaresi ile veliler arasında "şeref ve namus" sözleşmesi imzalandı.
Şekeroba beldesindeki Numuneevler İlköğretim Okulunda, okul aile birliğinin "Eğitim Performans Değerlendirme Projesi" kapsamında aldığı karar doğrultusunda imzalanan sözleşmede, öğrencilerin ders çalışma saatlerinden televizyon seyretme saatine, oyun oynama vaktinden internete girme zamanına kadar her şey yer alıyor.
Okul idaresi ile velilerin hak ve sorumlulukları başlıkları altında 47 maddeden oluşan sözleşmede, idarenin hak ve sorumluluklarında, öğrenciler için iyi bir model olmak, okulda etkili öğrenmeyi destekleyecek ortam oluşturmak ve akşam belirlenen saatlerde televizyon kapatıldığını kontrol etmek yer alıyor.
Velinin hak ve sorumlulukları arasında ise "ihtiyaç duyduğunda öğrencimin ödevlerini yapabilmesi konusunda olanak sağlayacağım, gerekli açıklamaları yapacağım ancak kendi yapması gereken ödevleri asla yapmayacağım, çocuğumun sağlıklı bir şekilde çalışabilmesine uygun fiziki ortamı sağlayacağım, aile ortamında fiziksel ve psikolojik şiddete izin vermeyeceğim ve akşam en uygun zamanda en az iki saat televizyonu kapatarak, çocuğumun yanında kitap okuyacağım" maddeleri dikkat çekiyor.
Taraflar, belirtilen maddelerin altına İlçe Milli Eğitim Müdürü İbrahim Kuyubaşıoğlu'nun huzurunda "namus ve şeref" üzerine yemin ederek, imza attı.
Öğretmenler evleri denetliyor
Kuyubaşıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, öğrenci velilerinin evlerinde ziyaret edilmesi ve öğrencilerin çalışma ortamlarının yerinde görülmesinin faydalı olacağını düşüncesiyle geçen eğitim öğretim yılında uygulamaya konulan "Okulum ve Ailem El Ele" projesinden yola çıktıklarını söyledi.
Yeni eğitim öğretim yılının başlamasıyla İlçe Kaymakamı Serdar Kartal'ın tavsiyesi ile başlattıkları "Eğitim Performans Değerlendirme Projesi" ile uygulamayı geliştirdiklerini ifade eden Kuyubaşıoğlu, "Amacımız velilerimizin eğitim öğretime katkılarını sağlamak ve öğretmenlerimizin çocukların çalışma ortamını görmesi. Bu sayede ilçede evlerin tamamına giden öğretmenlerimiz, çocuklarımızın çalışma ortamları gözlemleyecek. Böylelikle çocuklara ödev verirken de bulunduğu ortamı düşünerek verecektir" dedi.
Protokolü okul aile birliği ile beraber hazırladıklarını ifade eden Kuyubaşıoğlu, kural koymaya insanın kendisinin ortak olduğu zaman sorumluluk duygusu oluştuğuna işaret ederek, anlaşmaya uyulup uyulmadığının ise zaman içerisinde kontrol edileceğini sözlerine ekledi.
Okul müdürü Doğan Polat da sözleşmenin hem öğrenci, hem veli, hem de okul yönetimini açısından olumlu etkilerini gördüklerini ifade etti. Polat, geçen yıl lise sınavlarına giren 62 öğrencinin 46'sının asıldan 4'ünün de yedekten istedikleri okullara kayıt yaptırma hakkı kazandıklarını vurguladı.
Okul Aile Birliği Başkanı Mehmet Gül ise eğitim seviyesini yükseltmek için çalışma yürüttüklerini, okul müdürünün önerdiği projeyi değerlendirerek uygulamaya koyduklarını ifade etti.
Öğrenci velileri sözleşmeye uyuyor
Sağlık personeli olduğu için lojmanda oturan ebe Nihal Kara da oda sayısı kısıtlı olmasına rağmen sözleşmeye uyarak, yatak odasını çocuğuna çalışma odası olarak düzenlediğini belirtti. Akşam belirledikleri iki saat süresince televizyonu ve interneti kapattıklarını ifade eden Kara, kendisinin de çocuğuyla birlikte ders çalışıp, bu sayede uzun süredir bulamadığı kitap okuma imkanını yakaladığını kaydetti.
Proje sayesinde okumayı ve yazmayı öğrendiğini dile getiren Ayşe Demirci ise "Bulaşık yıkarken, ütü yaparken çocuklarımla birlikteyim. Bazen ben okuyorum, ben ev işi yaparken de onlar okuyor. Bu sayede kendimi geliştirdim. Mutfakta bile ders çalışıyoruz" diye konuştu.
Son Güncelleme: Cumartesi, 29 Mart 2014 13:42
Gösterim: 1115
Rektörlerden "Toplumsal barış ve ulusal güvenliğe sahip çıkılmalı" mesajı
Üniversite rektörleri, gündem ve seçimlere ilişkin yayımladıkları ortak bildiride, "Toplumsal barış ve ulusal güvenliğe sahip çıkılmalı" mesajını verdi.
Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zafer Gül, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Kırıkkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Yıldız, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Duman, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Talha Gönüllü, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İrfan Aslan, Erzincan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Çapoğlu, Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Şimşek, KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Torlak, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Sürmen, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, Bezmialem Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Tüzgen, Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muammer Yaylalı, Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Demir, Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Niyazi Eruslu ve Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik'in imza attığı bildiri şöyle:
"Toplumsal barış ve istikrarımıza, devletimizin güvenliğine yönelik saldırlar karşısında birlik ve beraberlik içinde hareket etmeliyiz. Toplumsal barış ve ulusal güvenliğe özen göstermeliyiz.
Türkiye, demokrasinin taçlandırılması anlamına gelen bir seçim atmosferinden geçmektedir. Yerel seçimleri müteakiben yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler ile ülkemizin demokrasisi daha da güçlenecektir. Seçimler, halkın iradesinin göstergesi ve en önemli meşruiyet kaynağıdır. Bu nedenle ülkemizin demokratik geleceğinin teminatı olan seçimlerin huzur ve güven içinde yapılması bütün vatandaşlarımızın beklentisi ve arzusudur. Türkiye'nin geleceğini emanet edeceği gençleri yetiştiren kurumlar olarak halkın iradesini yansıtan seçimlere şaibe gölgesi düşürebilecek her türlü davranıştan kaçınılması gerektiğini kamuoyuna hatırlatma gereği duyuyoruz.
Dünyanın 16'ncı, Avrupa Birliği'nin 7'nci büyük ekonomisi olan ülkemizin, ekonomik gelişmesini sürdürmesi, refah düzeyini artırması, bölgesel ve küresel politikalarda etkili olabilmesi toplumsal barışın, istikrar ve güvenin devamı ile mümkündür. Bunları tehlikeye sokacak ve ulusal güvenliğimiz açısından risk doğuracak her türlü davranıştan, özellikle içinden geçtiğimiz süreçte, ısrarla kaçınılması gerektiğinin altını çizmek isteriz. Türkiye büyüdükçe ve güçlendikçe etki alanını genişletmekte, insani yardımlarını artırmakta, yatırımcılar için bir cazibe merkezi ve güvenli liman olma özelliğini pekiştirmektedir. Türkiye'nin istikrar ve güvenliğini bozmaya kimsenin hakkı yoktur ve bu amaca yönelik girişimlere kesinlikle izin verilmemelidir. Hangi görüş ve temayülden olursa olsun vatandaşlarımızın, toplumsal barış ve istikrarımıza, devletimizin güvenliğine yönelik saldırlar karşısında birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi, demokrasimiz ve ortak geleceğimiz açısından hayati önem taşımaktadır."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Rektörlerden "Toplumsal barış ve ulusal güvenliğe sahip çıkılmalı" mesajı
Üniversite rektörleri, gündem ve seçimlere ilişkin yayımladıkları ortak bildiride, "Toplumsal barış ve ulusal güvenliğe sahip çıkılmalı" mesajını verdi.
Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Zafer Gül, İTÜ Rektörü Prof. Dr. Mehmet Karaca, Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek, Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç, Afyon Kocatepe Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Solak, Konya Necmettin Erbakan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker, Kırıkkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ekrem Yıldız, Kastamonu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Seyit Aydın, Samsun 19 Mayıs Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Akan, Fırat Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Kutbeddin Demirdağ, Ordu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Tarık Yarılgaç, Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Musa Duman, Adıyaman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Talha Gönüllü, Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İrfan Aslan, Erzincan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İlyas Çapoğlu, Namık Kemal Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Osman Şimşek, KTO Karatay Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Torlak, Bursa Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Sürmen, Gaziantep Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yavuz Coşkun, Akdeniz Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsrafil Kurtcephe, Bezmialem Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Saffet Tüzgen, Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sabri Gökmen, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muammer Yaylalı, Sakarya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Metin Doğan, Kafkas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sami Özcan, Bartın Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ramazan Kaplan, Ankara Sosyal Bilimler Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Demir, Aksaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Acar, Yalova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Niyazi Eruslu ve Uşak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Sait Çelik'in imza attığı bildiri şöyle:
"Toplumsal barış ve istikrarımıza, devletimizin güvenliğine yönelik saldırlar karşısında birlik ve beraberlik içinde hareket etmeliyiz. Toplumsal barış ve ulusal güvenliğe özen göstermeliyiz.
Türkiye, demokrasinin taçlandırılması anlamına gelen bir seçim atmosferinden geçmektedir. Yerel seçimleri müteakiben yapılacak olan Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimler ile ülkemizin demokrasisi daha da güçlenecektir. Seçimler, halkın iradesinin göstergesi ve en önemli meşruiyet kaynağıdır. Bu nedenle ülkemizin demokratik geleceğinin teminatı olan seçimlerin huzur ve güven içinde yapılması bütün vatandaşlarımızın beklentisi ve arzusudur. Türkiye'nin geleceğini emanet edeceği gençleri yetiştiren kurumlar olarak halkın iradesini yansıtan seçimlere şaibe gölgesi düşürebilecek her türlü davranıştan kaçınılması gerektiğini kamuoyuna hatırlatma gereği duyuyoruz.
Dünyanın 16'ncı, Avrupa Birliği'nin 7'nci büyük ekonomisi olan ülkemizin, ekonomik gelişmesini sürdürmesi, refah düzeyini artırması, bölgesel ve küresel politikalarda etkili olabilmesi toplumsal barışın, istikrar ve güvenin devamı ile mümkündür. Bunları tehlikeye sokacak ve ulusal güvenliğimiz açısından risk doğuracak her türlü davranıştan, özellikle içinden geçtiğimiz süreçte, ısrarla kaçınılması gerektiğinin altını çizmek isteriz. Türkiye büyüdükçe ve güçlendikçe etki alanını genişletmekte, insani yardımlarını artırmakta, yatırımcılar için bir cazibe merkezi ve güvenli liman olma özelliğini pekiştirmektedir. Türkiye'nin istikrar ve güvenliğini bozmaya kimsenin hakkı yoktur ve bu amaca yönelik girişimlere kesinlikle izin verilmemelidir. Hangi görüş ve temayülden olursa olsun vatandaşlarımızın, toplumsal barış ve istikrarımıza, devletimizin güvenliğine yönelik saldırlar karşısında birlik ve beraberlik içinde hareket etmesi, demokrasimiz ve ortak geleceğimiz açısından hayati önem taşımaktadır."
Son Güncelleme: Cumartesi, 29 Mart 2014 11:32
Gösterim: 1357

