Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

İş dünyası ile geliştirdiği programlar sayesinde mezunlarına önemli avantajlar sağlayan İstanbul Okan Üniversitesi pandemi sürecinde de dijital uygulamalarıyla eğitime kesintisiz devam etmeyi başardı. “Eğitim teknolojilerindeki gücümüz ve birikimimiz akademik eğitimde bizi farklı bir noktaya taşırken öğrencilerimizi de teknoloji dostu mezunlara dönüştürmemize katkı sağlıyor” diye konuşan İstanbul Okan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Koçak ile üniversitenin gelişimini ve öğrencilere sağladığı olanakları konuştuk.

mustafkocak_okan_uniÖncelikle pandemi sürecini nasıl yönettiniz? Uzaktan ve hibrit eğitim uygulamalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
İstanbul Okan Üniversitesi, pandemi sürecini, 12 yıllık uzaktan eğitim tecrübesine bağlı eğitim teknolojileri yatırımı ve akademik boyutta kullanmakta olduğu harmanlanmış öğrenme metodu ile hızlı ve etkin bir şekilde yönetti. Bu süreçte eğitim teknolojilerini en hızlı şekilde entegre eden Blackboard uygulamasını kullanmayı sürdürdük. Blackboard kurumsal kullanıcıları arasında 2021 yılında, 17 aday ülke ve 130 aday arasından dereceye girerek Değişimi Yönetme Catalyst Ödülü’nü kazandık. Yarışmada Türkiye’den ödül alan tek üniversite olmanın gururunu yaşadık.

Pandemi sürecinin başlangıcında, 5 gün içinde 15.000 öğrenci-akademisyen ve 5.320 dersin O’Learn dijital öğrenme platformumuza aktarılması ile eğitime kesintisiz devam ettik. Mobil uygulamamız sayesinde öğrencilerimizin %53’ü geçişin ilk haftasında cep telefonlarından dahi canlı senkron eğitime başlayabildiler.

82 ÜLKEDEN 2000 ÖĞRENCİ
Üniversitenizin diğer vakıf üniversitelerine göre öne çıkan özellikleri hakkında neler söyleyebilirsiniz? Öğrenciler neden seçmeliler?
İş yaşamına en yakın üniversitelerin başında geliyoruz. Kariyer ve Yaşam Programımız ile öğrencilerimiz profesyonel yaşamlarında başarılı kılacak yetkinlikler kazanıyor. Bunun yanında tüm öğrencilerimize girişimcilik kültürünü aşılamayı amaçlayan Girişimcilik Programımız, zengin ve akredite yabancı dil programlarımız (İngilizce, Çince, Almanca, Rusça ve Arapça) ile öğrencilerimizin kendilerini keşfedebildikleri güçlü öğrenci topluluklarımız Üniversitemizi farklı kılan unsurlar arasında yer alıyor.
Kariyer ve Yetenek Yönetimi Derneği’nin yaptığı 2019 Calibre Yükseköğretim İstihdam Endeksi’nde İstanbul Okan Üniversitesi “Mezunları En Hızlı İş Bulan Üniversiteler” sıralamasında 14’üncü, “Mezunları En Yüksek Ücretle İşe Başlayan Üniversiteler” sıralamasında 16’ncı sırada yer alıyor.
Tıp ve Diş Hastanelerimiz ile entegre çalışan güçlü sağlık fakülte ve programlarımız üniversitemizi sağlık eğitimi ve uygulamaları konusunda öncü bir noktaya taşıdı. Hastanemizin Küba ile ortak kanser araştırma çalışmalarından, yurt içi ve dışındaki diğer işbirliklerimize öğrencilerimize kaliteli bir eğitim sunuyoruz. Tıp eğitiminde temel gösterge olan TUS sınavında ilk mezunlarımız yüksek başarılar elde ederek bizi gururlandırdı.
Uluslararasılaşmaya verdiğimiz önem ile 82 ülkeden 2000’e yakın uluslararası öğrenciye ev sahipliği yaptığımız gibi aynı zamanda da uluslararası üniversitelerle zengin işbirlikleri ve değişim programları yürütüyoruz. Belli programlarda öğrencilerimize çift diploma imkanı da sunuyoruz.

okan_uni980 FİRMA İLE O’COOP İŞBİRLİĞİ
Akademik programların sayısı nedir? Yeni fakülteler, bölümler açmayı düşünüyor musunuz? Öğrencilerinize staj ve mezuniyet sonrası iş bulmada destek oluyor musunuz? Bu kapsamda firmalarla nasıl bir işbirliği yürütüyorsunuz?
10 Fakülte (Diş Hekimliği Fakültesi, Eğitim Fakültesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Tıp Fakültesi), Meslek Yüksekokulu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Konservatuvar ve Lisansüstü Enstitüsünde 348 diploma programımız bulunuyor.

Öğrencilerimize “İş Yaşamına Hazırlık Programı” ile birinci sınıftan başlayarak işletmelerde staj yapma olanağı sağlıyoruz. Mezun olmadan iş yaşamını tanıyan öğrenciler, tecrübe kazanıp iş hayatına hazırlıklı hale geliyor. Kariyer Merkezimizin sunduğu staj ve O’COOP İş Yerinde Eğitim Programı kapsamında yaklaşık 980 firma yer alıyor.

TEKNOLOJİ ORYANTASYON PROGRAMI
Teknolojideki gelişmeler öğrenme ortamlarını, yöntemlerini değiştiriyor. Buna bağlı olarak mezun profilinde de yeni bir dönemden bahsediliyor. Üniversite olarak bu yeni döneme nasıl uyum sağlıyorsunuz? Pandemi sonrası oluşan geleceğin dünyasına öğrencilerinizi nasıl hazırlıyorsunuz? Bu konuda plan ve projeleriniz neler?

Üniversitemizin teknoloji oryantasyon programı bulunuyor. Öğrencilerimiz ilk günden itibaren üniversite içindeki gerek akademik gerekse idari ihtiyaçlarını akıllı online platformlarımızdan yürütüyorlar. Eğitim teknolojilerindeki gücümüz ve birikimimiz akademik eğitimde bizi farklı bir noktaya taşırken öğrencilerimizi de teknoloji dostu mezunlara dönüştürmemize katkı sağlıyor. Ar-Ge projelerinde aldığımız ulusal ve uluslararası fonların da desteği ile otomotiv ve enerji sektöründe farklı projelere öğrencilerimizle birlikte imza atıyoruz. Bu projelerde çalışan öğrencilerimiz hem kendilerini geliştiriyor, hem de ek gelir elde etme imkanı kazanabiliyor. Kariyer ve Yaşam Programımız bünyesinde Fütüristler Derneği ile ortak olarak açtığımız Fütürizm Dersi, öğrencilerimizin gelecekle ilgili paradigmalarını zenginleştiriyor.

okan_uniÖĞRENCİLERİN %97’SİNE BURS İMKANI
Kampüslerdeki sosyal, kültürel ve sportif imkanlar hakkında bilgi verebilir misiniz? Ayrıca öğrencilerinize sunduğunuz yurt ve burs olanaklarından bahsedebilir misiniz?

İstanbul Okan Üniversitesi’nde öğrenciler hem geniş açık hava alanlarında hem de farklı ihtiyaçlarına cevap bulabilecekleri Sosyal Yaşam Merkezi’nde kampüs üniversitesi olmanın avantajını yaşıyor.
Kapalı spor salonu ve yüzme havuzu, Gastronomi Mutfağı’nın da dahil olduğu O’Mutfak restoran, kafeler, sinema ve oyun salonu, eğlence merkezi, süpermarket, kafeteryalar, kuaför, gölet, açık dinlenme mekanları, market, kitap satış reyonu, diğer hizmet birimleri öğrencilere konforlu bir öğrenme ortamı sağlıyor.
1.550 kişilik çok amaçlı bir konferans salonu, 300 kişilik çok amaçlı salon, 4 katlı bir kütüphane, 2 katlı sergi salonu, 7 fuaye ve kokteyl alanlarından oluşan Bekir Okan Kültür, Sanat ve Kongre Merkezi öğrencileri sanat ve kültür etkinlikleri ile buluşturuyor.
İstanbul Okan Üniversitesi olarak, %100, %50, %25 burslu kontenjanlarımızın yanı sıra farklı burs alternatifleriyle de öğrencilerimizi üst düzey kalitede eğitimle buluşturuyoruz. Başarıyı destekleyen İstanbul Okan Üniversitesi’nin toplam öğrenci sayısının yüzde 97’si farklı burs olanaklarından yararlanıyor.
Tuzla Kampüsümüzde toplam 1500 yatak kapasiteli, 5 yurt binası bulunuyor.

Uluslararası anlaşmalara ve değişim programlarına yönelik çalışmalarınızı aktarabilir misiniz? Öğrencileriniz bu imkanlardan nasıl yararlanıyorlar? Uluslararası alanda üniversitenizin hedeflerine yönelik neler söyleyebilirsiniz?
Avrupa ülkeleri, Rusya, Fas dahil 158 üniversitede 1120 programla Erasmus anlaşmamız bulunuyor. Uluslararasılaşmayı üç saç ayağında konumlandıran Üniversitemiz 82 farklı ülkeden 2000’e yakın uluslararası öğrenci ile çok kültürlü bir mozaik çiziyor. Erasmus, Konfüçyus Enstitüsü, Puşkin Enstitüsü, değişim programları ve çift diploma programlarımız aracılığıyla zengin çok kültürlü eğitim imkanlarını öğrencilerimize sunuyoruz. Üçüncü ayakta da uluslararası Ar-Ge ve diğer projelerde paydaş olarak yerimizi alarak araştırma ve topluma hizmet alanında sorumluluklarımızı başarıyla yerine getiriyoruz. Gelecekte uluslararası öğrencilerimizin sayı ve çeşitliliğini arttırmaya devam edeceğiz. Aynı zamanda Türk öğrencilerimizin uluslararası eğitim, proje ve uygulama tecrübe ve birikimlerini arttırmak için gayretlerimizi yoğun olarak sürdüreceğiz.

Üniversitede gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar ve bu konuda üniversitenin vizyonu hakkında neler söyleyebilirsiniz? Bilimsel çalışmalara verilen destekler nelerdir?
Ar-Ge alanında yürüttüğümüz çalışmaları ile AB projeleri de dahil olmak üzere ulusal ve uluslararası projelere imza atan Üniversitemiz bu çalışmaları ile Türkiye’deki girişimci ilk 50 üniversite arasında yerini aldı.

Mühendislik Fakültemizin Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından desteğe değer bulunarak protokol imzaladığı OPINA başlıklı, 5 milyon avro bütçeli IPA II projesi başvurusu, Avrupa Birliği tarafından hiçbir değişiklik önerisi olmadan kabul edildi.

Haberleşen otonom araçların araştırma altyapısında ve bilgi birikiminde öncü olan İstanbul Okan Üniversitesi Mühendislik Fakültesi bu alanda iş birlikleri yapmayı da sürdürüyor. Fakültenin Otokar iş birliğiyle yürüttüğü Türkiye'nin ilk otonom (sürücüsüz) otobüsü çalışmasında, otonom otobüsün ikinci aşama yazılım bütünleştirme ve sürücüsüz doğrulama testleri başarı ile tamamlandı.

ÖĞRENCİLERİMİZE DEĞİŞİMLERE UYUM YETENEĞİ KAZANDIRIYORUZ
Geleceğin yükselen meslekleri hangileri? Tercih yapacak öğrencilere neler tavsiye edersiniz?
Üniversite olarak düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz Uzgörü Çalıştayları’nda en çok odaklandığımız konuların başında bu soru geliyor. Yakın gelecekte mezunlarımızın 8-10 farklı kariyer edinme olasılıklarını gözeterek, öğrencilerimizin öğrenmeyi öğrenme ve değişime uyum sağlama yetkinliklerine özel bir önem veriyoruz. 10 yıl içinde 4’üncü sanayi devriminin gerçekleşeceği öngörüsü ile yıkıcı teknolojiler dediğimiz siber-fiziksel robotlar, blok zinciri, yapay zeka, akıllı sistemler, nesnelerin interneti, 5G iletişimi, tıp alanındaki teknolojik gelişmeler mezunlarımızın yaşamlarında önemli yer tutacak. Bu bağlamda tüm programlarımızda çevresel faktör olarak 4’üncü sanayi devriminin yansımalarını içerecek şekilde akademik müfredatlarımızı yeniden yapılandırdık. Üniversitemiz bünyesindeki etkinlik ve topluluk çalışmalarında bu hususları önemsemeye ve önceliklendirmeye devam ediyoruz.

Mezunlarımıza okudukları alanda kendi altyapılarını güçlendirirken, gelecekteki kariyer alternatiflerinin gerektirdiği yeni yetkinlikleri kazanabilmelerini ve kariyer dönüşümlerini başarıyla yapabilmelerini tavsiye ediyoruz.

“Kampüs üniversitesi olmanın ve alt yapımızın güçlü olmasının sağladığı imkanlar ile önümüzdeki dönemde eğitimde ve hijyenik sağlık koşullarını sağlama konusunda planlamalarımızı tamamladık. Yüz yüze eğitimde harmanlanmış eğitim (blended learning) ve ters yüz eğitim (flipped learning) yaklaşımıyla derslerimizi yüz yüze sınıfta yapacağız. Aynı zamanda da öğrenme materyalleri ile proje uygulamalarımızı O’Learn öğrenme platformumuz üzerinden gerçekleştireceğiz. Böylece eğitim teknolojilerini daha çok ve yaratıcı uygulamalar/faaliyetler için kullanmak ana misyonlarımızdan olacak.”

KÜNYE BİLGİLERİ

Kuruluş Tarihi: 1999
Kurucusu: Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan
Rektör: Prof. Dr. Mustafa Koçak
Akademik Birimleri (Fakülte Sayısı, MYO ve Enstitülerin Sayısı vb)
10 Fakültesi (Diş Hekimliği Fakültesi, Eğitim Fakültesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Tıp Fakültesi), Meslek Yüksekokulu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Konservatuvarı ve Lisansüstü Enstitüsünde 348 diploma programı

Toplam öğrenci sayısı: 23 bin
Uluslararası öğrenci sayısı: 82 ülkeden 1711 uluslararası öğrenci.
Toplam akademisyen sayısı:609
2021 / 2022 akademik yılında alınacak öğrenci sayısı:3729
Öğrenci kulübü sayısı: 70
Yurt kapasitesi: 5 yurt binasında toplam 1500 kişi
Mezun öğrenci sayısı: 33 bin 342
Ücretler: 35 bin-110 bin TL aralığında.
İletişim
Tuzla Kampüsü 34959 Akfırat-Tuzla
Tel: 0216 677 16 30

www.okan.edu.tr

> İstanbul Okan Üniversitesi’nin dijital öğrenmede kozu O’LEARN

İş dünyası ile geliştirdiği programlar sayesinde mezunlarına önemli avantajlar sağlayan İstanbul Okan Üniversitesi pandemi sürecinde de dijital uygulamalarıyla eğitime kesintisiz devam etmeyi başardı. “Eğitim teknolojilerindeki gücümüz ve birikimimiz akademik eğitimde bizi farklı bir noktaya taşırken öğrencilerimizi de teknoloji dostu mezunlara dönüştürmemize katkı sağlıyor” diye konuşan İstanbul Okan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Koçak ile üniversitenin gelişimini ve öğrencilere sağladığı olanakları konuştuk.

mustafkocak_okan_uniÖncelikle pandemi sürecini nasıl yönettiniz? Uzaktan ve hibrit eğitim uygulamalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz?
İstanbul Okan Üniversitesi, pandemi sürecini, 12 yıllık uzaktan eğitim tecrübesine bağlı eğitim teknolojileri yatırımı ve akademik boyutta kullanmakta olduğu harmanlanmış öğrenme metodu ile hızlı ve etkin bir şekilde yönetti. Bu süreçte eğitim teknolojilerini en hızlı şekilde entegre eden Blackboard uygulamasını kullanmayı sürdürdük. Blackboard kurumsal kullanıcıları arasında 2021 yılında, 17 aday ülke ve 130 aday arasından dereceye girerek Değişimi Yönetme Catalyst Ödülü’nü kazandık. Yarışmada Türkiye’den ödül alan tek üniversite olmanın gururunu yaşadık.

Pandemi sürecinin başlangıcında, 5 gün içinde 15.000 öğrenci-akademisyen ve 5.320 dersin O’Learn dijital öğrenme platformumuza aktarılması ile eğitime kesintisiz devam ettik. Mobil uygulamamız sayesinde öğrencilerimizin %53’ü geçişin ilk haftasında cep telefonlarından dahi canlı senkron eğitime başlayabildiler.

82 ÜLKEDEN 2000 ÖĞRENCİ
Üniversitenizin diğer vakıf üniversitelerine göre öne çıkan özellikleri hakkında neler söyleyebilirsiniz? Öğrenciler neden seçmeliler?
İş yaşamına en yakın üniversitelerin başında geliyoruz. Kariyer ve Yaşam Programımız ile öğrencilerimiz profesyonel yaşamlarında başarılı kılacak yetkinlikler kazanıyor. Bunun yanında tüm öğrencilerimize girişimcilik kültürünü aşılamayı amaçlayan Girişimcilik Programımız, zengin ve akredite yabancı dil programlarımız (İngilizce, Çince, Almanca, Rusça ve Arapça) ile öğrencilerimizin kendilerini keşfedebildikleri güçlü öğrenci topluluklarımız Üniversitemizi farklı kılan unsurlar arasında yer alıyor.
Kariyer ve Yetenek Yönetimi Derneği’nin yaptığı 2019 Calibre Yükseköğretim İstihdam Endeksi’nde İstanbul Okan Üniversitesi “Mezunları En Hızlı İş Bulan Üniversiteler” sıralamasında 14’üncü, “Mezunları En Yüksek Ücretle İşe Başlayan Üniversiteler” sıralamasında 16’ncı sırada yer alıyor.
Tıp ve Diş Hastanelerimiz ile entegre çalışan güçlü sağlık fakülte ve programlarımız üniversitemizi sağlık eğitimi ve uygulamaları konusunda öncü bir noktaya taşıdı. Hastanemizin Küba ile ortak kanser araştırma çalışmalarından, yurt içi ve dışındaki diğer işbirliklerimize öğrencilerimize kaliteli bir eğitim sunuyoruz. Tıp eğitiminde temel gösterge olan TUS sınavında ilk mezunlarımız yüksek başarılar elde ederek bizi gururlandırdı.
Uluslararasılaşmaya verdiğimiz önem ile 82 ülkeden 2000’e yakın uluslararası öğrenciye ev sahipliği yaptığımız gibi aynı zamanda da uluslararası üniversitelerle zengin işbirlikleri ve değişim programları yürütüyoruz. Belli programlarda öğrencilerimize çift diploma imkanı da sunuyoruz.

okan_uni980 FİRMA İLE O’COOP İŞBİRLİĞİ
Akademik programların sayısı nedir? Yeni fakülteler, bölümler açmayı düşünüyor musunuz? Öğrencilerinize staj ve mezuniyet sonrası iş bulmada destek oluyor musunuz? Bu kapsamda firmalarla nasıl bir işbirliği yürütüyorsunuz?
10 Fakülte (Diş Hekimliği Fakültesi, Eğitim Fakültesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Mühendislik Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Tıp Fakültesi), Meslek Yüksekokulu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Konservatuvar ve Lisansüstü Enstitüsünde 348 diploma programımız bulunuyor.

Öğrencilerimize “İş Yaşamına Hazırlık Programı” ile birinci sınıftan başlayarak işletmelerde staj yapma olanağı sağlıyoruz. Mezun olmadan iş yaşamını tanıyan öğrenciler, tecrübe kazanıp iş hayatına hazırlıklı hale geliyor. Kariyer Merkezimizin sunduğu staj ve O’COOP İş Yerinde Eğitim Programı kapsamında yaklaşık 980 firma yer alıyor.

TEKNOLOJİ ORYANTASYON PROGRAMI
Teknolojideki gelişmeler öğrenme ortamlarını, yöntemlerini değiştiriyor. Buna bağlı olarak mezun profilinde de yeni bir dönemden bahsediliyor. Üniversite olarak bu yeni döneme nasıl uyum sağlıyorsunuz? Pandemi sonrası oluşan geleceğin dünyasına öğrencilerinizi nasıl hazırlıyorsunuz? Bu konuda plan ve projeleriniz neler?

Üniversitemizin teknoloji oryantasyon programı bulunuyor. Öğrencilerimiz ilk günden itibaren üniversite içindeki gerek akademik gerekse idari ihtiyaçlarını akıllı online platformlarımızdan yürütüyorlar. Eğitim teknolojilerindeki gücümüz ve birikimimiz akademik eğitimde bizi farklı bir noktaya taşırken öğrencilerimizi de teknoloji dostu mezunlara dönüştürmemize katkı sağlıyor. Ar-Ge projelerinde aldığımız ulusal ve uluslararası fonların da desteği ile otomotiv ve enerji sektöründe farklı projelere öğrencilerimizle birlikte imza atıyoruz. Bu projelerde çalışan öğrencilerimiz hem kendilerini geliştiriyor, hem de ek gelir elde etme imkanı kazanabiliyor. Kariyer ve Yaşam Programımız bünyesinde Fütüristler Derneği ile ortak olarak açtığımız Fütürizm Dersi, öğrencilerimizin gelecekle ilgili paradigmalarını zenginleştiriyor.

okan_uniÖĞRENCİLERİN %97’SİNE BURS İMKANI
Kampüslerdeki sosyal, kültürel ve sportif imkanlar hakkında bilgi verebilir misiniz? Ayrıca öğrencilerinize sunduğunuz yurt ve burs olanaklarından bahsedebilir misiniz?

İstanbul Okan Üniversitesi’nde öğrenciler hem geniş açık hava alanlarında hem de farklı ihtiyaçlarına cevap bulabilecekleri Sosyal Yaşam Merkezi’nde kampüs üniversitesi olmanın avantajını yaşıyor.
Kapalı spor salonu ve yüzme havuzu, Gastronomi Mutfağı’nın da dahil olduğu O’Mutfak restoran, kafeler, sinema ve oyun salonu, eğlence merkezi, süpermarket, kafeteryalar, kuaför, gölet, açık dinlenme mekanları, market, kitap satış reyonu, diğer hizmet birimleri öğrencilere konforlu bir öğrenme ortamı sağlıyor.
1.550 kişilik çok amaçlı bir konferans salonu, 300 kişilik çok amaçlı salon, 4 katlı bir kütüphane, 2 katlı sergi salonu, 7 fuaye ve kokteyl alanlarından oluşan Bekir Okan Kültür, Sanat ve Kongre Merkezi öğrencileri sanat ve kültür etkinlikleri ile buluşturuyor.
İstanbul Okan Üniversitesi olarak, %100, %50, %25 burslu kontenjanlarımızın yanı sıra farklı burs alternatifleriyle de öğrencilerimizi üst düzey kalitede eğitimle buluşturuyoruz. Başarıyı destekleyen İstanbul Okan Üniversitesi’nin toplam öğrenci sayısının yüzde 97’si farklı burs olanaklarından yararlanıyor.
Tuzla Kampüsümüzde toplam 1500 yatak kapasiteli, 5 yurt binası bulunuyor.

Uluslararası anlaşmalara ve değişim programlarına yönelik çalışmalarınızı aktarabilir misiniz? Öğrencileriniz bu imkanlardan nasıl yararlanıyorlar? Uluslararası alanda üniversitenizin hedeflerine yönelik neler söyleyebilirsiniz?
Avrupa ülkeleri, Rusya, Fas dahil 158 üniversitede 1120 programla Erasmus anlaşmamız bulunuyor. Uluslararasılaşmayı üç saç ayağında konumlandıran Üniversitemiz 82 farklı ülkeden 2000’e yakın uluslararası öğrenci ile çok kültürlü bir mozaik çiziyor. Erasmus, Konfüçyus Enstitüsü, Puşkin Enstitüsü, değişim programları ve çift diploma programlarımız aracılığıyla zengin çok kültürlü eğitim imkanlarını öğrencilerimize sunuyoruz. Üçüncü ayakta da uluslararası Ar-Ge ve diğer projelerde paydaş olarak yerimizi alarak araştırma ve topluma hizmet alanında sorumluluklarımızı başarıyla yerine getiriyoruz. Gelecekte uluslararası öğrencilerimizin sayı ve çeşitliliğini arttırmaya devam edeceğiz. Aynı zamanda Türk öğrencilerimizin uluslararası eğitim, proje ve uygulama tecrübe ve birikimlerini arttırmak için gayretlerimizi yoğun olarak sürdüreceğiz.

Üniversitede gerçekleştirilen bilimsel çalışmalar ve bu konuda üniversitenin vizyonu hakkında neler söyleyebilirsiniz? Bilimsel çalışmalara verilen destekler nelerdir?
Ar-Ge alanında yürüttüğümüz çalışmaları ile AB projeleri de dahil olmak üzere ulusal ve uluslararası projelere imza atan Üniversitemiz bu çalışmaları ile Türkiye’deki girişimci ilk 50 üniversite arasında yerini aldı.

Mühendislik Fakültemizin Bilim Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından desteğe değer bulunarak protokol imzaladığı OPINA başlıklı, 5 milyon avro bütçeli IPA II projesi başvurusu, Avrupa Birliği tarafından hiçbir değişiklik önerisi olmadan kabul edildi.

Haberleşen otonom araçların araştırma altyapısında ve bilgi birikiminde öncü olan İstanbul Okan Üniversitesi Mühendislik Fakültesi bu alanda iş birlikleri yapmayı da sürdürüyor. Fakültenin Otokar iş birliğiyle yürüttüğü Türkiye'nin ilk otonom (sürücüsüz) otobüsü çalışmasında, otonom otobüsün ikinci aşama yazılım bütünleştirme ve sürücüsüz doğrulama testleri başarı ile tamamlandı.

ÖĞRENCİLERİMİZE DEĞİŞİMLERE UYUM YETENEĞİ KAZANDIRIYORUZ
Geleceğin yükselen meslekleri hangileri? Tercih yapacak öğrencilere neler tavsiye edersiniz?
Üniversite olarak düzenli olarak gerçekleştirdiğimiz Uzgörü Çalıştayları’nda en çok odaklandığımız konuların başında bu soru geliyor. Yakın gelecekte mezunlarımızın 8-10 farklı kariyer edinme olasılıklarını gözeterek, öğrencilerimizin öğrenmeyi öğrenme ve değişime uyum sağlama yetkinliklerine özel bir önem veriyoruz. 10 yıl içinde 4’üncü sanayi devriminin gerçekleşeceği öngörüsü ile yıkıcı teknolojiler dediğimiz siber-fiziksel robotlar, blok zinciri, yapay zeka, akıllı sistemler, nesnelerin interneti, 5G iletişimi, tıp alanındaki teknolojik gelişmeler mezunlarımızın yaşamlarında önemli yer tutacak. Bu bağlamda tüm programlarımızda çevresel faktör olarak 4’üncü sanayi devriminin yansımalarını içerecek şekilde akademik müfredatlarımızı yeniden yapılandırdık. Üniversitemiz bünyesindeki etkinlik ve topluluk çalışmalarında bu hususları önemsemeye ve önceliklendirmeye devam ediyoruz.

Mezunlarımıza okudukları alanda kendi altyapılarını güçlendirirken, gelecekteki kariyer alternatiflerinin gerektirdiği yeni yetkinlikleri kazanabilmelerini ve kariyer dönüşümlerini başarıyla yapabilmelerini tavsiye ediyoruz.

“Kampüs üniversitesi olmanın ve alt yapımızın güçlü olmasının sağladığı imkanlar ile önümüzdeki dönemde eğitimde ve hijyenik sağlık koşullarını sağlama konusunda planlamalarımızı tamamladık. Yüz yüze eğitimde harmanlanmış eğitim (blended learning) ve ters yüz eğitim (flipped learning) yaklaşımıyla derslerimizi yüz yüze sınıfta yapacağız. Aynı zamanda da öğrenme materyalleri ile proje uygulamalarımızı O’Learn öğrenme platformumuz üzerinden gerçekleştireceğiz. Böylece eğitim teknolojilerini daha çok ve yaratıcı uygulamalar/faaliyetler için kullanmak ana misyonlarımızdan olacak.”

KÜNYE BİLGİLERİ

Kuruluş Tarihi: 1999
Kurucusu: Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan
Rektör: Prof. Dr. Mustafa Koçak
Akademik Birimleri (Fakülte Sayısı, MYO ve Enstitülerin Sayısı vb)
10 Fakültesi (Diş Hekimliği Fakültesi, Eğitim Fakültesi, İnsan ve Toplum Bilimleri Fakültesi, İşletme ve Yönetim Bilimleri Fakültesi, Hukuk Fakültesi, Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi, Uygulamalı Bilimler Fakültesi, Tıp Fakültesi), Meslek Yüksekokulu, Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Konservatuvarı ve Lisansüstü Enstitüsünde 348 diploma programı

Toplam öğrenci sayısı: 23 bin
Uluslararası öğrenci sayısı: 82 ülkeden 1711 uluslararası öğrenci.
Toplam akademisyen sayısı:609
2021 / 2022 akademik yılında alınacak öğrenci sayısı:3729
Öğrenci kulübü sayısı: 70
Yurt kapasitesi: 5 yurt binasında toplam 1500 kişi
Mezun öğrenci sayısı: 33 bin 342
Ücretler: 35 bin-110 bin TL aralığında.
İletişim
Tuzla Kampüsü 34959 Akfırat-Tuzla
Tel: 0216 677 16 30

www.okan.edu.tr

Son Güncelleme: Pazar, 01 Ağustos 2021 14:15

Gösterim: 1940

Flipped Learning eğitim öğretim modeli ile öğrencilerini yeni nesil öğrenme ile buluşturan MEF Üniversitesi, Coursera, edX, Linkedin Learning vb uluslararası eğitim programlarıyla da 700’ün üzerinde sertifika programını uyguluyor. Bu uygulamaları yapan tek üniversite olduklarını belirten MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, “Bizim mezunlarımız dünyanın her yerinde çok rahat iş bulabilir ve çalışabilir veya eğitimlerine devam edebilir düzeydedir.” diye konuştu. Rektör Şahin, üniversitenin gelişimini ve sunduğu imkanlar hakkında sorularımızı yanıtladı.

muhammed_sahinÜNİVERSİTENİZ HANGİ YÖNLERİYLE ÖNE ÇIKIYOR?
2014 yılında ilk öğrencilerini alan MEF Üniversitesi tamamen aktif öğrenme temelli “flipped learning” (ters yüz öğrenme) eğitim öğretim modeli ile kuruldu. Nedir bu model? Öğrenci, akademisyenin hazırladığı 10-15 dakikalık özet ders videosunu derse gelmeden önce izler. Sonra, sınıfta oluşturulan 3-5 kişilik gruplarla dersin içeriği tartışılır. Akademisyen bu esnada sınıfta yönlendirici olarak yer alır. Dersin ikinci yarısında ise, öğrenci gruplarından dersin konusuna uygun güncel bir problemin çözümü istenir. Böylece bilginin ezber olmasının önüne geçilir, bilgi kullanılarak özümsenir, içselleştirilir. Derste akademisyen tahtaya geçip ders anlatmaz, dersi öğrenciler işler, akademisyen öğrencileri yönlendirir. 2015’ten sonra, bu modeli destekleyen, adaptive learning (uyarlanabilir öğrenme) uyumlu ve yapay zeka destekli dijital ders kitapları oluşmaya başladı. Üniversite olarak 2016’dan bu yana dünyanın en iyi üniversitelerinin kullandığı bu platformları da kullanmaya başladık. Bu platformları halen Türkiye’de kurumsal olarak kullanan tek üniversiteyiz. 2019 yılından bu yana da Harvard ve MIT’nin kurduğu Coursera ile Stanford’tan iki profesörün kurduğu edX gibi kitlesel eğitim platformlarını ders programlarımıza entegre ettik. MEF öğrencilerinin bu platformlardan aldıkları dersleri kredilendiriyoruz ve bunu zorunlu hale getirdik. Yani her öğrencimiz, öğrenimi süresince en az 2 dersini bu platformlardan almak zorunda. Bu yıl başında öğrencilerimizin profesyonel gelişimlerine destek olmak için tüm öğrencilerimizin Linkedln Learning platformuna sınırsız erişimini sağlamak üzere kullanım hakkı satın aldık. Ayrıca edX’den de öğrencilerimiz için 700’ün üzerinde sertifika satın aldık. Bu uygulamaları yapan tek üniversiteyiz. MEF mezunları, diplomalarının yanında bu platformlardan en az 20 uluslararası geçerliliği olan sertifika almak zorunda. Bütün bunlara ilave olarak son 2 yıldır hukuk programımız dışında final sınavlarını kaldırdık ve bu sınavlar yerine tamamen proje/ürün odaklı bir ölçme değerlendirme sistemine geçtik. Bu yıl, tüm programlarımız için uygun “Veri Bilimi & Yapay Zeka” ile “Girişimcilik” yandal programlarını başlatıyoruz. Özetle biz dünya standartlarında mezunlar veriyoruz. Bizim mezunlarımız dünyanın her yerinde çok rahat iş bulabilir ve çalışabilir veya eğitimlerine devam edebilir düzeydedir. Bu yıl 4 yıllık bir profesyonel gelişim programımızı hayata geçireceğiz. Bu yenilikçi sistemlerle eğitim alan ilk mezunlarımızı 3 yıl önce verdik ve ilk 3-5 ayda işe giriş oranı %94 olarak gerçekleşmişti. Geçen yıl pandemi döneminde verdiğimiz mezunlarımızın %64’ü ilk 2 ayda işe yerleştiler. Herhalde bu rakamlar büyük bir başarının göstergesidir.

mefKurulduğumuzdan bu yana da uyguladığımız yenilikçi modeller hakkındaki deneyimlerin paylaşıldığı ve yükseköğretimin geleceği ile ilgili olarak 1’i İngiltere 2’si Amerika’da olmak üzere aşağıdaki 3 adet kitabı yayımladık.

1.The FlippedApproach to Higher Education: Designing Universities for Today’s Knowledge Economies and Societies, 2016, Emeral Publishing, UK. Yazarlar: Muhammed Sahin and Caroline Fell Kurban.

2.The New University Model: Scaling Flipped Learning in HigherEducation (An Insanely Simple Guide), 2019, FL Global Publishing, USA. Yazarlar: Muhammed Sahin and Caroline Fell Kurban.

3.The New University Model: Flipped, Adaptive, Digitaland Active Learning (FADAL), 2019, FL Global Publishing, USA. Yazarlar: Muhammed Sahin and Caroline Fell Kurban.

PANDEMİ SÜRECİNİ NASIL YÖNETTİNİZ?
MEF Üniversitesi kuruluşu itibariyle sahip olduğu alt yapı sayesinde Covid-19 Türkiye’ye gelmeden yaklaşık bir ay önce hazırlıklarını yapmış, virüsün Türkiye’de ortaya çıkmasıyla birlikte canlı interaktif online eğitime geçmiş ve bunu başarı ile yürütmüştür.
ÜniAr (Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı)’nın öğrenci değerlendirmesiyle yaptığı “Covid-19 Döneminde Üniversitelerde Uzaktan Eğitim: Gençler Dersler Nasıl Gidiyor?” araştırmasına göre 2020’de Uzaktan Eğitimi Sürecini En İyi Yöneten Vakıf Üniversiteleri sıralamasında MEF Üniversitesi 1. olmuştur. 
Önceden ve pandemi süresince akademisyenlere verilen eğitimler ve öğrencilere yönelik bilgilendirme ve destek çalışmalarıyla süreç Canlı İnterakif Online Dersler / Senkron ve Asenkron Uygulamalar şeklinde yürütülmüştür. MEF Üniversitesi’nden “Canlı İnteraktif Online Ders İşlenişi İle İlgili Öneriler” isimli 7 sayfalık online eğitim kılavuzu Öğrenme ve Öğretme Merkezi desteğiyle kaleme alınmış, 23 Mart 2020’de üniversitemizdeki akademisyenler ve sosyal medya üzerinden de tüm Türkiye ile paylaşılmıştır.  

UZAKTAN VE HİBRİT EĞİTİM MODELLERİNASIL UYGULANDI?
MEF Üniversitesi olarak tamamen uzaktan canlı İnteraktif Online olarak eğitimimize devam ettik. Öğrencilerimize MEF Üniversitesi, dört yıldır bazı derslerde Pearson, McGraw-Hill ve Cengage yayınevlerine ait yapay zeka destekli dijital platformları kullanmaktayız. MEF Üniversitesi bu platformları kurumsal olarak kullanan tek üniversitedir. Yani, platformları akademisyenlerimizin isteği doğrultusunda kurum olarak seçmekte ve ücretini üniversite olarak ödemekteyiz. Bu şekilde öğrencilerimize bu platformlara ücretsiz erişim olanağı sağlamaktayız. Bu platformların kullanımlarını daha da teşvik ettik. 
MEF Üniversitesi 2020-2021 Bahar Dönemi itibarıyla tüm öğrencilerine yönelik uygulayacağı Uluslararası Yetkinlik Geliştirme Programı için iş dünyasının en büyük iş ağı Linkedln’in e-learning platformu “Linkedln Learning” ve Harvard ve MIT tarafından kurulan, şu anda 33 milyon kullanıcısı olan “edX” ile kurumsal bir anlaşma imzaladı. Bu anlaşma kapsamında MEF Üniversitesi öğrencileri eğitimleri boyunca, Linkedln Learning’ten 17.000’in üzerinde sertifikalı tüm eğitimlerinden sınırsız olarak faydalanabilecekler ve aldıkları tüm sertifikalar Linkedln hesaplarına işlenecek. Eğitim platformu edX ile MEF Üniversitesi’nin imzaladığı anlaşma kapsamında MEFliler, daha çok 3. ve 4. sınıflarında eğitim gördükleri alan ile ilgili sektörlerin talebini karşılayacak en az bir dersi edX üzerinden danışmanları gözetiminde kredili alarak edX sertifikasına sahip olabiliyorlar. Bu anlaşmalar kapsamında, öğrencilerin alacakları sertifikaların ücretleri MEF Üniversitesi tarafından karşılanıyor.

mefYÜZ YÜZE EĞİTİME NASIL HAZIRLANIYORSUNUZ?
MEF Üniversitesi’nde Koronavirüs sonrası eğitim dönemi hazırlıkları öğrenci, çalışan ve mekan olarak üç farklı başlıkta özetlenebilir. 2021-2022 Akademik Yılı’nın ilk yarıyılında derslerin en fazla %40’ı online ve %60’ı yüz yüze yapılması planlanmaktadır. Öğrencilerin fakülte bazında gruplaşarak kampüse gelmeleri sağlanacaktır. Dijital kaynakların bütçesi bir önceki yıla göre 3 kat artırılmıştır.
Akademisyenler derslerle ilişkili olarak kampüse gelecekleri için seyreltilmiş zamanlarda kampüste bulunacaklardır. İdari kadro için üç farklı çalışma şekli olacaktır. Uzaktan ama senkron, uzaktan ama asenkron (proje ve iş bazlı çalışma) ve son olarak yüz yüze çalışma. Önümüzdeki dönem bu 3 farklı çalışma modeli MEF’te olacaktır.
Mekansal olarak MEF Üniversitesi pandemi sonrasına hazırlık için tüm kapalı alanlarında %100 taze hava ile çalışan iklimlendirme ve havalandırma sistemi kurmuştur. Bu sistem sayesinde kapalı alanlarda bulunan partiküllerin havada asılı kalma süreleri azaltılacaktır. Gün içinde tüm kapalı alanlarda taze hava ihtiyacı sürekli sağlanacaktır. 

ÖĞRENCİLER SİZİ NİYE SEÇSİN?
MEF Üniversitesi kurulduğundan bu yana başardıklarıyla yükseköğretimin dijital dönüşümünde global liderlik yürütmektedir. Öğrenci merkezli yapısı ile her yıl tüm öğrencilerini farklı oranlarda burslu olarak almaktadır. Tüm bunların dışında;
* ÜniAr (Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı)'nın öğrenci değerlendirmesiyle yaptığı “Covid-19 Döneminde Üniversitelerde Uzaktan Eğitim: Gençler Dersler Nasıl Gidiyor?” araştırmasına göre 2020’de Uzaktan Eğitimi Sürecini En İyi Yöneten Vakıf Üniversiteleri sıralamasında MEF Üniversitesi 1. olmuştur.
* Kurulduğu günden bu yana sahip olduğu altyapı ile MEF her koşulda derslerini canlı interaktif online olarak sürdürebilecek kapasitededir.
* Yeni kuşağın algısına en uygun aktif öğrenme yöntemi olarak bilinen FlippedLearning’i dünyada ilk kez tüm programlarında uygulayan ilk ve tek üniversitedir.
* MEF Üniversitesi 2016 ve 2019 yıllarında İngiltere ve Amerika’da 3 adet uluslararası kitap yayımladı. En son yayımlanan kitabın adı “The New University Model”dır.
* Yapay zeka destekli ve adaptif öğrenme uyumlu ders kaynaklarını öğrencileri için satın almakta ve ücretsiz olarak kullanımlarına açmaktadır. 4 yıldır bunu kurumsal olarak yürüten Türkiye’de tek üniversitedir.
* MEF Üniversitesi’nde tüm öğrenciler eğitim hayatları boyunca istedikleri kadar Linkedln Learning eğitimine katılabilir ve ücretini MEF Üniversitesi’nin ödeyeceği sertifikalara sahip olabilir.
* MEF Üniversitesi’nde tüm lisans öğrencileri lisans programlarıyla ilgili belirli kriterlere bağlı olarak bir edX eğitim programına katılabilir ve ücretini MEF Üniversitesi’nin ödediği sertifikaya sahip olabilir.
* MEF Üniversitesi’nde tüm lisans programlarından öğrencilerin alabileceği ücretsiz Veri Bilimi ve Yapay Zeka ile Girişimcilik Yandalı bulunmaktadır.
* MEF Üniversitesi’nde tüm lisans programlarına uygun ücretsiz Girişimcilik Yandalı bulunmaktadır.
* MEF’te tüm lisans öğrencileri 4 aşamalı Profesyonel Gelişim Eğitimi alarak mezun olurlar. Bu eğitimin 2. Aşaması 21. Yüzyıl Yetkinleri Farkındalık Programı Yet-Gen’dir.
* 3+2 modelini tüm programlarında uygulayan Türkiye’de ilk ve tek üniversitedir.
* Sosyal, kültürel, bilimsel ve sanatsal etkinliklerin yer aldığı, İstanbul’un finans ve ticaret merkezi olan Maslak’ta ayrıcalıklı konumuyla öğrencilik hayatını zenginleştirecek imkanlarla dolu bir yaşam alanı sunar.
* Her bölüm için nitelikli bir akademik kadro ile öğrenciler profesyonel hayata hazırlanır.

ÜNİVERSİTE – SANAYİ İŞBİRLİĞİ KONUSUNDA HANGİ ÇALIŞMALARI YÜRÜTÜLÜYOR?
Üniversitemiz öğretim üyeleri uzmanlık alanlarındaki sektör kuruluşlarına danışmanlık yaparak ve bu kuruluşlarla ortaklaşa projeler gerçekleştirerek Ar-Ge desteğinde bulunmaktadır. Bu çalışmalara bazı örnekler:

* Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi ile Eğitim ve Ar-Ge İş Birliği
* Huawei Information CommunicationTechnology (ICT) Akademi kapsamında yapay zeka ve bulut teknolojileri konusunda ortak eğitim programlarıveOrtaklaşa proje çalışmaları yapılmaktadır.
* Tesan İletişim A.Ş. ile Elektronik Bileşenler konusunda ortaklaşa Ar-Ge çalışmaları
* Türkiye Bilişim Sektörünün, yenilikçi firmalarından biri olan Tesan ile lisans ve yüksek lisans tezleri ile projeler gerçekleştirmek, Endüstri 4.0 ve Dijitalizasyon süreci ile ilgili ortak projeler yürütmek amaçlanmaktadır.
* Tam FaktoringAr-Ge Merkezi ile TUBİTAK 1505 Üniveraite Sanayi İş birliği Programı kapsamında ortak çalışmalar ve TUBİTAK 1505 Üniversite Sanayi İş birliği Programı ve 2209- Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri çalışmaları yapılmaktadır.
* Erginoğlu& Çalışlar Mimari Tasarım Merkezi ile iş birliği protokolü çerçevesinde TÜBİTAK ve AB Projelerinde iş birliği çalışmaları yapılmaktadır.
Tüm bunların yanında bölümlerimizin sektörleriyle yakın bağları bulunmaktadır. Sektör ile iş birliği içinde eğitim-öğretim için her akademik bölümün kendi "Dış Danışma Kurulunu" oluşturması özendirilmiştir. 

BURS VE BARINMA OLANAKLARI NELER?
Kuruluşumuzdan bugüne tüm öğrencilerimizi merkezi yerleştirme puanlarına göre farklı oranlarda burslu olarak aldık. Bu yıl da %100 ve %50 burs ile öğrenci alacağız. %50 bursa ilave olarak ‘‘Tercihim MEF Bursu’’, Türkiye Özel Okullar Derneğine Üye Okullar Eğitim Bursu, Hakim, Savcı ve Avukat Eğitim Bursu, Türkiye Geneli Başarılı Devlet Liseleri Eğitim Bursu ve Nazmı Arıkan Eğitim Kurumları bursları da bulunmaktadır. Ayrıca ek olarak ilk 5.000 sıralamadaki öğrenciler için değişik kategorilerde burslar verilmektedir. Burslar ile ilgili koşul ve detaylar web sayfamızdaki burs yönergemizdedir.

Üniversitemize yürüme mesafesinde 280 kapasiteli kız öğrenci yurdumuz bulunmaktadır. Ayrıca erkek öğrencilerimiz için ise anlaşmalı yurtlarımız vardır.

ADAYLARA TAVSİYELERİNİZ?
Mesleklerden çok bugünün ve geleceğin çalışma alanları üzerine yoğunlaşıp, öğrencilerin ilgi alanlarına en yakın ana bir disiplinde lisans eğitimi almalarını öneririm. Ben, öğrencilere moda meslekleri hiç önermedim, hep ana disiplinlerde lisans eğitimi almalarını önerdim, şimdi de aynısını öneriyorum. Basit bir örnek verecek olursam, ağır vasıta ehliyet alırsanız her türlü aracı kullanabilirsiniz, motosiklet ehliyetini alırsanız sadece motor kullanabilirsiniz, hava kötü olunca motorunuzu da kullanamazsınız. Ekonomik krizlerde en çok etkilenen meslekler, en moda olan mesleklerdir. Bu nedenle ana bir disiplin üzerinde iyi bir temel eğitim alırsanız, üstüne istediğinizi istediğiniz zaman koyabilirsiniz. Diğer taraftan, gelecek 5 yılda bugünkü mesleklerin yarısı olmayacak, 2030 yılına kadar yapay zeka nedeniyle 20 milyon insan dünyada işini kaybedecek deniyor.  Bu nedenle üniversitelerin artık rollerinin değişmesi gerekiyor. Üniversiteler artık meslek edindirme kurumları olmaktan çıkmalı, gençleri geleceğe hazırlayan kurumlar olmalı. Öğrenci üniversite seçimini yaparken, seçeceği üniversitenin ne kadar yenilikçi olduğunu araştırmalarını öneririm.  

GELECEĞİN MESLEKLERİ NELER OLACAK?
Dünyada en büyük araştırmalar hangi alanlarda yapılıyor, onları incelemek lazım. Yapay Zeka, Robotların Dünyası, Otonom Araçlar, Uçan Otomobiller, Akıllı Şehirler, Eşyaların İnterneti, Yeni Enerji Kaynakları, Gezegenlere Seyahat, 3D Yazıcılar ile Üretim, Paylaşım Ekonomisi, Yeni Kuşağın Eğitimi, Topraksız Tarım, Çok hızlı büyüyen şirketler (Unicorn) gibi alanlara çok ciddi yatırımlar yapılmaktadır. Aslında bugünkü mesleklerin birçoğu gelecekte daha önemli görevler üstleneceklerdir. Bütün bu alanların birbirleriyle ilişkilerini düzenleyecek olan alan hukuktur, bence hukuk daha öne çıkacaktır. Yukardaki çalışma alanları, tüm gelişmekte olan hatta gelişmiş şehirlerimizin de tüm altyapısının yenilemesine neden olacaktır, ki burada mühendislik disiplinleri, mimarlık ve iç mimarlık meslekleri daha büyük projelere imza atacaktır. Ülkelerin ve kültürlerin birbirleriyle ilişkileri yeniden şekillenecek, siyaset bilimi gibi sosyal alanların önemi artacaktır. Sosyal alanlarda özellikle psikoloji biliminin önemi ve ihtiyacı gittikçe büyümektedir. Bütün bu ekosistem için daha iyi yetişmiş ekonomistlere ve işletmecilere ihtiyaç duyulacaktır. Elbette ki bütün bunları hayata geçirecek olan gelecek neslin eğitimini anaokulundan itibaren üstelenecek olan öğretmenleri yetiştirecek eğitim fakültelerinin önemi daha da artacaktır.

“MEF Üniversitesi, tüm akademik programlarında dünyanın önde gelen üniversiteleri ile iş birliği yaparak 3+2 Programıyla; MEF’ten lisans ve yurt dışı anlaşmalı üniversiteden yüksek lisans dereceleri sağlamaktadır. Ayrıca Erasmus+ ile birçok öğrencimiz farklı üniversitelerde bir dönem ya da 1 yıl değişim yapmaktadırlar.” dk-apotek.com

> Dünya standartlarında mezunlar veriyoruz

Flipped Learning eğitim öğretim modeli ile öğrencilerini yeni nesil öğrenme ile buluşturan MEF Üniversitesi, Coursera, edX, Linkedin Learning vb uluslararası eğitim programlarıyla da 700’ün üzerinde sertifika programını uyguluyor. Bu uygulamaları yapan tek üniversite olduklarını belirten MEF Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Muhammed Şahin, “Bizim mezunlarımız dünyanın her yerinde çok rahat iş bulabilir ve çalışabilir veya eğitimlerine devam edebilir düzeydedir.” diye konuştu. Rektör Şahin, üniversitenin gelişimini ve sunduğu imkanlar hakkında sorularımızı yanıtladı.

muhammed_sahinÜNİVERSİTENİZ HANGİ YÖNLERİYLE ÖNE ÇIKIYOR?
2014 yılında ilk öğrencilerini alan MEF Üniversitesi tamamen aktif öğrenme temelli “flipped learning” (ters yüz öğrenme) eğitim öğretim modeli ile kuruldu. Nedir bu model? Öğrenci, akademisyenin hazırladığı 10-15 dakikalık özet ders videosunu derse gelmeden önce izler. Sonra, sınıfta oluşturulan 3-5 kişilik gruplarla dersin içeriği tartışılır. Akademisyen bu esnada sınıfta yönlendirici olarak yer alır. Dersin ikinci yarısında ise, öğrenci gruplarından dersin konusuna uygun güncel bir problemin çözümü istenir. Böylece bilginin ezber olmasının önüne geçilir, bilgi kullanılarak özümsenir, içselleştirilir. Derste akademisyen tahtaya geçip ders anlatmaz, dersi öğrenciler işler, akademisyen öğrencileri yönlendirir. 2015’ten sonra, bu modeli destekleyen, adaptive learning (uyarlanabilir öğrenme) uyumlu ve yapay zeka destekli dijital ders kitapları oluşmaya başladı. Üniversite olarak 2016’dan bu yana dünyanın en iyi üniversitelerinin kullandığı bu platformları da kullanmaya başladık. Bu platformları halen Türkiye’de kurumsal olarak kullanan tek üniversiteyiz. 2019 yılından bu yana da Harvard ve MIT’nin kurduğu Coursera ile Stanford’tan iki profesörün kurduğu edX gibi kitlesel eğitim platformlarını ders programlarımıza entegre ettik. MEF öğrencilerinin bu platformlardan aldıkları dersleri kredilendiriyoruz ve bunu zorunlu hale getirdik. Yani her öğrencimiz, öğrenimi süresince en az 2 dersini bu platformlardan almak zorunda. Bu yıl başında öğrencilerimizin profesyonel gelişimlerine destek olmak için tüm öğrencilerimizin Linkedln Learning platformuna sınırsız erişimini sağlamak üzere kullanım hakkı satın aldık. Ayrıca edX’den de öğrencilerimiz için 700’ün üzerinde sertifika satın aldık. Bu uygulamaları yapan tek üniversiteyiz. MEF mezunları, diplomalarının yanında bu platformlardan en az 20 uluslararası geçerliliği olan sertifika almak zorunda. Bütün bunlara ilave olarak son 2 yıldır hukuk programımız dışında final sınavlarını kaldırdık ve bu sınavlar yerine tamamen proje/ürün odaklı bir ölçme değerlendirme sistemine geçtik. Bu yıl, tüm programlarımız için uygun “Veri Bilimi & Yapay Zeka” ile “Girişimcilik” yandal programlarını başlatıyoruz. Özetle biz dünya standartlarında mezunlar veriyoruz. Bizim mezunlarımız dünyanın her yerinde çok rahat iş bulabilir ve çalışabilir veya eğitimlerine devam edebilir düzeydedir. Bu yıl 4 yıllık bir profesyonel gelişim programımızı hayata geçireceğiz. Bu yenilikçi sistemlerle eğitim alan ilk mezunlarımızı 3 yıl önce verdik ve ilk 3-5 ayda işe giriş oranı %94 olarak gerçekleşmişti. Geçen yıl pandemi döneminde verdiğimiz mezunlarımızın %64’ü ilk 2 ayda işe yerleştiler. Herhalde bu rakamlar büyük bir başarının göstergesidir.

mefKurulduğumuzdan bu yana da uyguladığımız yenilikçi modeller hakkındaki deneyimlerin paylaşıldığı ve yükseköğretimin geleceği ile ilgili olarak 1’i İngiltere 2’si Amerika’da olmak üzere aşağıdaki 3 adet kitabı yayımladık.

1.The FlippedApproach to Higher Education: Designing Universities for Today’s Knowledge Economies and Societies, 2016, Emeral Publishing, UK. Yazarlar: Muhammed Sahin and Caroline Fell Kurban.

2.The New University Model: Scaling Flipped Learning in HigherEducation (An Insanely Simple Guide), 2019, FL Global Publishing, USA. Yazarlar: Muhammed Sahin and Caroline Fell Kurban.

3.The New University Model: Flipped, Adaptive, Digitaland Active Learning (FADAL), 2019, FL Global Publishing, USA. Yazarlar: Muhammed Sahin and Caroline Fell Kurban.

PANDEMİ SÜRECİNİ NASIL YÖNETTİNİZ?
MEF Üniversitesi kuruluşu itibariyle sahip olduğu alt yapı sayesinde Covid-19 Türkiye’ye gelmeden yaklaşık bir ay önce hazırlıklarını yapmış, virüsün Türkiye’de ortaya çıkmasıyla birlikte canlı interaktif online eğitime geçmiş ve bunu başarı ile yürütmüştür.
ÜniAr (Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı)’nın öğrenci değerlendirmesiyle yaptığı “Covid-19 Döneminde Üniversitelerde Uzaktan Eğitim: Gençler Dersler Nasıl Gidiyor?” araştırmasına göre 2020’de Uzaktan Eğitimi Sürecini En İyi Yöneten Vakıf Üniversiteleri sıralamasında MEF Üniversitesi 1. olmuştur. 
Önceden ve pandemi süresince akademisyenlere verilen eğitimler ve öğrencilere yönelik bilgilendirme ve destek çalışmalarıyla süreç Canlı İnterakif Online Dersler / Senkron ve Asenkron Uygulamalar şeklinde yürütülmüştür. MEF Üniversitesi’nden “Canlı İnteraktif Online Ders İşlenişi İle İlgili Öneriler” isimli 7 sayfalık online eğitim kılavuzu Öğrenme ve Öğretme Merkezi desteğiyle kaleme alınmış, 23 Mart 2020’de üniversitemizdeki akademisyenler ve sosyal medya üzerinden de tüm Türkiye ile paylaşılmıştır.  

UZAKTAN VE HİBRİT EĞİTİM MODELLERİNASIL UYGULANDI?
MEF Üniversitesi olarak tamamen uzaktan canlı İnteraktif Online olarak eğitimimize devam ettik. Öğrencilerimize MEF Üniversitesi, dört yıldır bazı derslerde Pearson, McGraw-Hill ve Cengage yayınevlerine ait yapay zeka destekli dijital platformları kullanmaktayız. MEF Üniversitesi bu platformları kurumsal olarak kullanan tek üniversitedir. Yani, platformları akademisyenlerimizin isteği doğrultusunda kurum olarak seçmekte ve ücretini üniversite olarak ödemekteyiz. Bu şekilde öğrencilerimize bu platformlara ücretsiz erişim olanağı sağlamaktayız. Bu platformların kullanımlarını daha da teşvik ettik. 
MEF Üniversitesi 2020-2021 Bahar Dönemi itibarıyla tüm öğrencilerine yönelik uygulayacağı Uluslararası Yetkinlik Geliştirme Programı için iş dünyasının en büyük iş ağı Linkedln’in e-learning platformu “Linkedln Learning” ve Harvard ve MIT tarafından kurulan, şu anda 33 milyon kullanıcısı olan “edX” ile kurumsal bir anlaşma imzaladı. Bu anlaşma kapsamında MEF Üniversitesi öğrencileri eğitimleri boyunca, Linkedln Learning’ten 17.000’in üzerinde sertifikalı tüm eğitimlerinden sınırsız olarak faydalanabilecekler ve aldıkları tüm sertifikalar Linkedln hesaplarına işlenecek. Eğitim platformu edX ile MEF Üniversitesi’nin imzaladığı anlaşma kapsamında MEFliler, daha çok 3. ve 4. sınıflarında eğitim gördükleri alan ile ilgili sektörlerin talebini karşılayacak en az bir dersi edX üzerinden danışmanları gözetiminde kredili alarak edX sertifikasına sahip olabiliyorlar. Bu anlaşmalar kapsamında, öğrencilerin alacakları sertifikaların ücretleri MEF Üniversitesi tarafından karşılanıyor.

mefYÜZ YÜZE EĞİTİME NASIL HAZIRLANIYORSUNUZ?
MEF Üniversitesi’nde Koronavirüs sonrası eğitim dönemi hazırlıkları öğrenci, çalışan ve mekan olarak üç farklı başlıkta özetlenebilir. 2021-2022 Akademik Yılı’nın ilk yarıyılında derslerin en fazla %40’ı online ve %60’ı yüz yüze yapılması planlanmaktadır. Öğrencilerin fakülte bazında gruplaşarak kampüse gelmeleri sağlanacaktır. Dijital kaynakların bütçesi bir önceki yıla göre 3 kat artırılmıştır.
Akademisyenler derslerle ilişkili olarak kampüse gelecekleri için seyreltilmiş zamanlarda kampüste bulunacaklardır. İdari kadro için üç farklı çalışma şekli olacaktır. Uzaktan ama senkron, uzaktan ama asenkron (proje ve iş bazlı çalışma) ve son olarak yüz yüze çalışma. Önümüzdeki dönem bu 3 farklı çalışma modeli MEF’te olacaktır.
Mekansal olarak MEF Üniversitesi pandemi sonrasına hazırlık için tüm kapalı alanlarında %100 taze hava ile çalışan iklimlendirme ve havalandırma sistemi kurmuştur. Bu sistem sayesinde kapalı alanlarda bulunan partiküllerin havada asılı kalma süreleri azaltılacaktır. Gün içinde tüm kapalı alanlarda taze hava ihtiyacı sürekli sağlanacaktır. 

ÖĞRENCİLER SİZİ NİYE SEÇSİN?
MEF Üniversitesi kurulduğundan bu yana başardıklarıyla yükseköğretimin dijital dönüşümünde global liderlik yürütmektedir. Öğrenci merkezli yapısı ile her yıl tüm öğrencilerini farklı oranlarda burslu olarak almaktadır. Tüm bunların dışında;
* ÜniAr (Üniversite Araştırmaları Laboratuvarı)'nın öğrenci değerlendirmesiyle yaptığı “Covid-19 Döneminde Üniversitelerde Uzaktan Eğitim: Gençler Dersler Nasıl Gidiyor?” araştırmasına göre 2020’de Uzaktan Eğitimi Sürecini En İyi Yöneten Vakıf Üniversiteleri sıralamasında MEF Üniversitesi 1. olmuştur.
* Kurulduğu günden bu yana sahip olduğu altyapı ile MEF her koşulda derslerini canlı interaktif online olarak sürdürebilecek kapasitededir.
* Yeni kuşağın algısına en uygun aktif öğrenme yöntemi olarak bilinen FlippedLearning’i dünyada ilk kez tüm programlarında uygulayan ilk ve tek üniversitedir.
* MEF Üniversitesi 2016 ve 2019 yıllarında İngiltere ve Amerika’da 3 adet uluslararası kitap yayımladı. En son yayımlanan kitabın adı “The New University Model”dır.
* Yapay zeka destekli ve adaptif öğrenme uyumlu ders kaynaklarını öğrencileri için satın almakta ve ücretsiz olarak kullanımlarına açmaktadır. 4 yıldır bunu kurumsal olarak yürüten Türkiye’de tek üniversitedir.
* MEF Üniversitesi’nde tüm öğrenciler eğitim hayatları boyunca istedikleri kadar Linkedln Learning eğitimine katılabilir ve ücretini MEF Üniversitesi’nin ödeyeceği sertifikalara sahip olabilir.
* MEF Üniversitesi’nde tüm lisans öğrencileri lisans programlarıyla ilgili belirli kriterlere bağlı olarak bir edX eğitim programına katılabilir ve ücretini MEF Üniversitesi’nin ödediği sertifikaya sahip olabilir.
* MEF Üniversitesi’nde tüm lisans programlarından öğrencilerin alabileceği ücretsiz Veri Bilimi ve Yapay Zeka ile Girişimcilik Yandalı bulunmaktadır.
* MEF Üniversitesi’nde tüm lisans programlarına uygun ücretsiz Girişimcilik Yandalı bulunmaktadır.
* MEF’te tüm lisans öğrencileri 4 aşamalı Profesyonel Gelişim Eğitimi alarak mezun olurlar. Bu eğitimin 2. Aşaması 21. Yüzyıl Yetkinleri Farkındalık Programı Yet-Gen’dir.
* 3+2 modelini tüm programlarında uygulayan Türkiye’de ilk ve tek üniversitedir.
* Sosyal, kültürel, bilimsel ve sanatsal etkinliklerin yer aldığı, İstanbul’un finans ve ticaret merkezi olan Maslak’ta ayrıcalıklı konumuyla öğrencilik hayatını zenginleştirecek imkanlarla dolu bir yaşam alanı sunar.
* Her bölüm için nitelikli bir akademik kadro ile öğrenciler profesyonel hayata hazırlanır.

ÜNİVERSİTE – SANAYİ İŞBİRLİĞİ KONUSUNDA HANGİ ÇALIŞMALARI YÜRÜTÜLÜYOR?
Üniversitemiz öğretim üyeleri uzmanlık alanlarındaki sektör kuruluşlarına danışmanlık yaparak ve bu kuruluşlarla ortaklaşa projeler gerçekleştirerek Ar-Ge desteğinde bulunmaktadır. Bu çalışmalara bazı örnekler:

* Huawei Türkiye Ar-Ge Merkezi ile Eğitim ve Ar-Ge İş Birliği
* Huawei Information CommunicationTechnology (ICT) Akademi kapsamında yapay zeka ve bulut teknolojileri konusunda ortak eğitim programlarıveOrtaklaşa proje çalışmaları yapılmaktadır.
* Tesan İletişim A.Ş. ile Elektronik Bileşenler konusunda ortaklaşa Ar-Ge çalışmaları
* Türkiye Bilişim Sektörünün, yenilikçi firmalarından biri olan Tesan ile lisans ve yüksek lisans tezleri ile projeler gerçekleştirmek, Endüstri 4.0 ve Dijitalizasyon süreci ile ilgili ortak projeler yürütmek amaçlanmaktadır.
* Tam FaktoringAr-Ge Merkezi ile TUBİTAK 1505 Üniveraite Sanayi İş birliği Programı kapsamında ortak çalışmalar ve TUBİTAK 1505 Üniversite Sanayi İş birliği Programı ve 2209- Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri çalışmaları yapılmaktadır.
* Erginoğlu& Çalışlar Mimari Tasarım Merkezi ile iş birliği protokolü çerçevesinde TÜBİTAK ve AB Projelerinde iş birliği çalışmaları yapılmaktadır.
Tüm bunların yanında bölümlerimizin sektörleriyle yakın bağları bulunmaktadır. Sektör ile iş birliği içinde eğitim-öğretim için her akademik bölümün kendi "Dış Danışma Kurulunu" oluşturması özendirilmiştir. 

BURS VE BARINMA OLANAKLARI NELER?
Kuruluşumuzdan bugüne tüm öğrencilerimizi merkezi yerleştirme puanlarına göre farklı oranlarda burslu olarak aldık. Bu yıl da %100 ve %50 burs ile öğrenci alacağız. %50 bursa ilave olarak ‘‘Tercihim MEF Bursu’’, Türkiye Özel Okullar Derneğine Üye Okullar Eğitim Bursu, Hakim, Savcı ve Avukat Eğitim Bursu, Türkiye Geneli Başarılı Devlet Liseleri Eğitim Bursu ve Nazmı Arıkan Eğitim Kurumları bursları da bulunmaktadır. Ayrıca ek olarak ilk 5.000 sıralamadaki öğrenciler için değişik kategorilerde burslar verilmektedir. Burslar ile ilgili koşul ve detaylar web sayfamızdaki burs yönergemizdedir.

Üniversitemize yürüme mesafesinde 280 kapasiteli kız öğrenci yurdumuz bulunmaktadır. Ayrıca erkek öğrencilerimiz için ise anlaşmalı yurtlarımız vardır.

ADAYLARA TAVSİYELERİNİZ?
Mesleklerden çok bugünün ve geleceğin çalışma alanları üzerine yoğunlaşıp, öğrencilerin ilgi alanlarına en yakın ana bir disiplinde lisans eğitimi almalarını öneririm. Ben, öğrencilere moda meslekleri hiç önermedim, hep ana disiplinlerde lisans eğitimi almalarını önerdim, şimdi de aynısını öneriyorum. Basit bir örnek verecek olursam, ağır vasıta ehliyet alırsanız her türlü aracı kullanabilirsiniz, motosiklet ehliyetini alırsanız sadece motor kullanabilirsiniz, hava kötü olunca motorunuzu da kullanamazsınız. Ekonomik krizlerde en çok etkilenen meslekler, en moda olan mesleklerdir. Bu nedenle ana bir disiplin üzerinde iyi bir temel eğitim alırsanız, üstüne istediğinizi istediğiniz zaman koyabilirsiniz. Diğer taraftan, gelecek 5 yılda bugünkü mesleklerin yarısı olmayacak, 2030 yılına kadar yapay zeka nedeniyle 20 milyon insan dünyada işini kaybedecek deniyor.  Bu nedenle üniversitelerin artık rollerinin değişmesi gerekiyor. Üniversiteler artık meslek edindirme kurumları olmaktan çıkmalı, gençleri geleceğe hazırlayan kurumlar olmalı. Öğrenci üniversite seçimini yaparken, seçeceği üniversitenin ne kadar yenilikçi olduğunu araştırmalarını öneririm.  

GELECEĞİN MESLEKLERİ NELER OLACAK?
Dünyada en büyük araştırmalar hangi alanlarda yapılıyor, onları incelemek lazım. Yapay Zeka, Robotların Dünyası, Otonom Araçlar, Uçan Otomobiller, Akıllı Şehirler, Eşyaların İnterneti, Yeni Enerji Kaynakları, Gezegenlere Seyahat, 3D Yazıcılar ile Üretim, Paylaşım Ekonomisi, Yeni Kuşağın Eğitimi, Topraksız Tarım, Çok hızlı büyüyen şirketler (Unicorn) gibi alanlara çok ciddi yatırımlar yapılmaktadır. Aslında bugünkü mesleklerin birçoğu gelecekte daha önemli görevler üstleneceklerdir. Bütün bu alanların birbirleriyle ilişkilerini düzenleyecek olan alan hukuktur, bence hukuk daha öne çıkacaktır. Yukardaki çalışma alanları, tüm gelişmekte olan hatta gelişmiş şehirlerimizin de tüm altyapısının yenilemesine neden olacaktır, ki burada mühendislik disiplinleri, mimarlık ve iç mimarlık meslekleri daha büyük projelere imza atacaktır. Ülkelerin ve kültürlerin birbirleriyle ilişkileri yeniden şekillenecek, siyaset bilimi gibi sosyal alanların önemi artacaktır. Sosyal alanlarda özellikle psikoloji biliminin önemi ve ihtiyacı gittikçe büyümektedir. Bütün bu ekosistem için daha iyi yetişmiş ekonomistlere ve işletmecilere ihtiyaç duyulacaktır. Elbette ki bütün bunları hayata geçirecek olan gelecek neslin eğitimini anaokulundan itibaren üstelenecek olan öğretmenleri yetiştirecek eğitim fakültelerinin önemi daha da artacaktır.

“MEF Üniversitesi, tüm akademik programlarında dünyanın önde gelen üniversiteleri ile iş birliği yaparak 3+2 Programıyla; MEF’ten lisans ve yurt dışı anlaşmalı üniversiteden yüksek lisans dereceleri sağlamaktadır. Ayrıca Erasmus+ ile birçok öğrencimiz farklı üniversitelerde bir dönem ya da 1 yıl değişim yapmaktadırlar.” dk-apotek.com

Son Güncelleme: Cumartesi, 31 Temmuz 2021 15:55

Gösterim: 1397

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ülkemizde ilk defa, yükseköğretimle ilgili çeşitli güncel konu ve sorunların tartışılacağı ve uzlaşı sağlanan tekliflerin YÖK'e iletileceği “I. Yükseköğretim Şurası" yapılmasına yönelik bir çalışma başlattı. YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç imzasıyla, ilgili bütün paydaşlara YÖK tarafından düzenlenecek olan Şuraya dair ön bilgilerin ve öneri taleplerinin yer aldığı bir yazı yollandı.

yektasaracŞura gündemi paydaşlarla birlikte belirlenecek
İlgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla çeşitli mesleki kuruluşların üst düzey yöneticilerine hitaben yazılan yazıda, YÖK'ün uzun zamandır üzerinde çalıştığı konulardan birisinin de paydaşların katılımıyla ülkemizde ilk kez bir “Yükseköğretim Şurası" düzenlenmesinin olduğu belirtilerek Kasım ayında geniş katılımlı şekilde yapılacak “I. Yükseköğretim Şurası"nın gündeminin sözkonusu kurum ve kuruluşlardan gelecek önerilere göre şekilleneceği ifade edildi.
Öncelik sırasına göre gündem oluşturma
Gönderilen yazıda Şuranın yükseköğretime dair “tasarım, taslak, entellektüel yaklaşım ve vizyonların, ideolojik temelli kısır tartışmaların" değil; kısa zamanda hayata geçirilebilecek ve sistemde hissedilebilir iyileştirmeleri tetikleyecek geniş mutabakatların filizleneceği bir zemin olmasının tercih edileceği belirtildi. Yükseköğretimle ilgili ele alınabilecek ve tartışılabilecek konuların çok olmasına karşılık, ülkemiz için öncelikli konu ve sorunlar arasından bir tercih yapılarak sınırlı sayıda konu başlığının ayrıntılı bir şekilde tartışılmasının ve sonuç üretilmesinin gerektiği özellikle vurgulandı.
Görüşülmesi planlanan ana başlıklar ve alt tartışma konuları
Yükseköğretim ile ilgili paydaşlara yazılan yazıda, Şurada “Yükseköğretimle ilgili güncel tartışmalar, insan kaynağı, kurumsal yapı, süreçler, kültür ve iklim gibi ana başlıklar altındaki; “yükseköğretimin organizasyonu ve yönetimi, yükseköğretime erişim ve dezavantajlı gruplar, yükseköğretimde kalite ve akreditasyon, esneklik ve çeşitlilik, hesapverebilirlik ve şeffaflık, bilimsel özgürlük ve idari özerklik, eğitim/öğrenme ortamları ve yöntemleri, uzaktan eğitim ve dijital dönüşüm, açık bilim ve açık erişim, akademide liyakat ve ehliyet, akademik liderlik, uluslararasılaşma, eğitim, araştırma, bilim ve meslek ahlakı" gibi pek çok alt başlıkta paydaşlar tarafından gündem konusu önerilebileceği belirtildi.
Paydaşların önerisi alınıp askıya çıkarıldıktan sonra Şura gündemi belirlenecek
Gelen önerilerin tasnif edilip değerlendirilmesinin ardından, bu öneriler YÖK'ün internet sayfasında askıya çıkarılacak ve böylece yapılan öneriler ve geri bildirimler doğrultusunda Şura gündemine nihai şekli verilecektir.
Şura, Yeni YÖK'ün “yükseköğretimde katılımcılık" ilkesinin bir tezahürü
Gönderilen yazıda Yeni YÖK'ün, yükseköğretimle ilgili kendisine yasalarla verilen görev ve sorumlulukların bilincinde olduğu, “daimi tekamül" anlayışıyla, bir plan ve felsefi bakış içinde hareket ettiği vurgulanarak sistemin gelişmesine akademik ve idari açıdan liderlik etmeye çalıştığı ifade edildi.
Yeni YÖK'ün eğitim kurumlarının, topluma ait olduğu ve topluma hizmet için var olduğu düşüncesini benimsediğinden hareketle “yükseköğretimde yetki devri, gücün paylaşılması, birlikte yönetim" gibi kavramlara önem verildiği vurgulanarak buna dönük mevzuat düzenlemeleri ve yetki devri süreçlerinin sürdürüldüğü de hatırlatıldı.
Şura, Türk Yükseköğretiminde en geniş çerçevede katılımcılığı arayan ilk girişim olacak
YÖK, son olarak yükseköğretimde geniş bir mutabakatla daha iyiyi arayan bir süreç olmasının arzu edildiği I. Yükseköğretim Şura'sının, aynı zamanda yükseköğretim tarihimizde en geniş çerçevede katılımcılığı arayan ilk girişim olacağının altını çizdi ve paydaşların katkılarının Şuranın başarısı için çok önemli olduğunu belirterek tüm paydaşları bu sürece katkı sağlamaya çağırdı.
Şuraya katılım ve katkıları istenilen kurum ve kuruluşlar; üniversiteler, ilgili bakanlıklar, TBMM ilgili komisyon üyeleri, siyasi parti temsilcileri, TÜBA, TÜBİTAK, Yükseköğretim Kalite Kurulu, ÖSYM, Ulusal Ajans, YTB, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurulu gibi kurumlar, Sendikalar, Sanayi ve Ticaret Odaları, Meslek Odaları, Sivil Toplum Kurumları ile alan farklılıkları ve üniversite çeşitliliği dikkate alınarak YÖK tarafından belirlenecek nesnel kriterlere göre seçilen öğrenciler.
Şura Kasım ayında yapılacak
Yazı yazılan kurumlardan 27 Temmuz 2021 tarihine kadar görüşlerini bildirmeleri istendi. Şura hazırlıkları paydaşlardan görüşlerin toplanmasıyla başlayacak. Toplanan bu görüşler tasnif edilerek “askıya çıkarılacak". İlgili tüm tarafların ileteceği görüşler sonucunda Şuranın gündemi belirlenecek ve farklı oturumlarda gündem maddeleri tartışıldıktan sonra konulara ilişkin teklifler, değerlendirilmesi ve hayata geçirilmesi için YÖK Genel Kurulu'na sunulacak.

> Türkiye'de ilk kez Yükseköğretim Şurası düzenleniyor

Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ülkemizde ilk defa, yükseköğretimle ilgili çeşitli güncel konu ve sorunların tartışılacağı ve uzlaşı sağlanan tekliflerin YÖK'e iletileceği “I. Yükseköğretim Şurası" yapılmasına yönelik bir çalışma başlattı. YÖK Başkanı Prof. Dr. M. A. Yekta Saraç imzasıyla, ilgili bütün paydaşlara YÖK tarafından düzenlenecek olan Şuraya dair ön bilgilerin ve öneri taleplerinin yer aldığı bir yazı yollandı.

yektasaracŞura gündemi paydaşlarla birlikte belirlenecek
İlgili kamu kurum ve kuruluşlarıyla çeşitli mesleki kuruluşların üst düzey yöneticilerine hitaben yazılan yazıda, YÖK'ün uzun zamandır üzerinde çalıştığı konulardan birisinin de paydaşların katılımıyla ülkemizde ilk kez bir “Yükseköğretim Şurası" düzenlenmesinin olduğu belirtilerek Kasım ayında geniş katılımlı şekilde yapılacak “I. Yükseköğretim Şurası"nın gündeminin sözkonusu kurum ve kuruluşlardan gelecek önerilere göre şekilleneceği ifade edildi.
Öncelik sırasına göre gündem oluşturma
Gönderilen yazıda Şuranın yükseköğretime dair “tasarım, taslak, entellektüel yaklaşım ve vizyonların, ideolojik temelli kısır tartışmaların" değil; kısa zamanda hayata geçirilebilecek ve sistemde hissedilebilir iyileştirmeleri tetikleyecek geniş mutabakatların filizleneceği bir zemin olmasının tercih edileceği belirtildi. Yükseköğretimle ilgili ele alınabilecek ve tartışılabilecek konuların çok olmasına karşılık, ülkemiz için öncelikli konu ve sorunlar arasından bir tercih yapılarak sınırlı sayıda konu başlığının ayrıntılı bir şekilde tartışılmasının ve sonuç üretilmesinin gerektiği özellikle vurgulandı.
Görüşülmesi planlanan ana başlıklar ve alt tartışma konuları
Yükseköğretim ile ilgili paydaşlara yazılan yazıda, Şurada “Yükseköğretimle ilgili güncel tartışmalar, insan kaynağı, kurumsal yapı, süreçler, kültür ve iklim gibi ana başlıklar altındaki; “yükseköğretimin organizasyonu ve yönetimi, yükseköğretime erişim ve dezavantajlı gruplar, yükseköğretimde kalite ve akreditasyon, esneklik ve çeşitlilik, hesapverebilirlik ve şeffaflık, bilimsel özgürlük ve idari özerklik, eğitim/öğrenme ortamları ve yöntemleri, uzaktan eğitim ve dijital dönüşüm, açık bilim ve açık erişim, akademide liyakat ve ehliyet, akademik liderlik, uluslararasılaşma, eğitim, araştırma, bilim ve meslek ahlakı" gibi pek çok alt başlıkta paydaşlar tarafından gündem konusu önerilebileceği belirtildi.
Paydaşların önerisi alınıp askıya çıkarıldıktan sonra Şura gündemi belirlenecek
Gelen önerilerin tasnif edilip değerlendirilmesinin ardından, bu öneriler YÖK'ün internet sayfasında askıya çıkarılacak ve böylece yapılan öneriler ve geri bildirimler doğrultusunda Şura gündemine nihai şekli verilecektir.
Şura, Yeni YÖK'ün “yükseköğretimde katılımcılık" ilkesinin bir tezahürü
Gönderilen yazıda Yeni YÖK'ün, yükseköğretimle ilgili kendisine yasalarla verilen görev ve sorumlulukların bilincinde olduğu, “daimi tekamül" anlayışıyla, bir plan ve felsefi bakış içinde hareket ettiği vurgulanarak sistemin gelişmesine akademik ve idari açıdan liderlik etmeye çalıştığı ifade edildi.
Yeni YÖK'ün eğitim kurumlarının, topluma ait olduğu ve topluma hizmet için var olduğu düşüncesini benimsediğinden hareketle “yükseköğretimde yetki devri, gücün paylaşılması, birlikte yönetim" gibi kavramlara önem verildiği vurgulanarak buna dönük mevzuat düzenlemeleri ve yetki devri süreçlerinin sürdürüldüğü de hatırlatıldı.
Şura, Türk Yükseköğretiminde en geniş çerçevede katılımcılığı arayan ilk girişim olacak
YÖK, son olarak yükseköğretimde geniş bir mutabakatla daha iyiyi arayan bir süreç olmasının arzu edildiği I. Yükseköğretim Şura'sının, aynı zamanda yükseköğretim tarihimizde en geniş çerçevede katılımcılığı arayan ilk girişim olacağının altını çizdi ve paydaşların katkılarının Şuranın başarısı için çok önemli olduğunu belirterek tüm paydaşları bu sürece katkı sağlamaya çağırdı.
Şuraya katılım ve katkıları istenilen kurum ve kuruluşlar; üniversiteler, ilgili bakanlıklar, TBMM ilgili komisyon üyeleri, siyasi parti temsilcileri, TÜBA, TÜBİTAK, Yükseköğretim Kalite Kurulu, ÖSYM, Ulusal Ajans, YTB, Atatürk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurulu gibi kurumlar, Sendikalar, Sanayi ve Ticaret Odaları, Meslek Odaları, Sivil Toplum Kurumları ile alan farklılıkları ve üniversite çeşitliliği dikkate alınarak YÖK tarafından belirlenecek nesnel kriterlere göre seçilen öğrenciler.
Şura Kasım ayında yapılacak
Yazı yazılan kurumlardan 27 Temmuz 2021 tarihine kadar görüşlerini bildirmeleri istendi. Şura hazırlıkları paydaşlardan görüşlerin toplanmasıyla başlayacak. Toplanan bu görüşler tasnif edilerek “askıya çıkarılacak". İlgili tüm tarafların ileteceği görüşler sonucunda Şuranın gündemi belirlenecek ve farklı oturumlarda gündem maddeleri tartışıldıktan sonra konulara ilişkin teklifler, değerlendirilmesi ve hayata geçirilmesi için YÖK Genel Kurulu'na sunulacak.

Son Güncelleme: Cumartesi, 03 Temmuz 2021 14:15

Gösterim: 883

Her yıl dünya genelindeki araştırmacıların katılımıyla gerçekleştirilen Beyin Haritalama ve Tedavileri Derneği'nin (Society for Brain Mapping and Therapeutics - SBMT) 17. ve 18. zirvesi bu yıl da 8-11 Temmuz 2021 tarihlerinde ABD Los Angeles’ta gerçekleştirildi.

uskudar_uni_sbmtZirveye Üsküdar Üniversitesi’nden akademisyenler Kurucu Rektör Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığında nörobilim alanındaki çalışma ve işbirlikleriyle katıldı. Üsküdarlı akademisyenler Covid -19 pandemi döneminde psikiyatrik hastalıklar ve elektromanyetik alan kirliliğin insan sağlığı üzerine etkileri olmak üzere iki dikkat çekici alanda araştırma sonuçlarını paylaştı.
2019 yılında SBMT tarafından Golden Axon Liderlik Ödülü’ne de layık görülen Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığında üniversitenin akademisyenleri zirvede elektromanyetik alan ve beyin sağlığı başlığında çalışmalarını dair sunumlar gerçekleştirdi. Elektromanyetik kirlilik, manyetik alana maruziyet ve nöropsikiyatrik etkiler anlatıldı.
Sinirbilim alanındaki birikimini, araştırmalarını ve çalışmalarını her yıl katıldıkları konferanslarda uluslararası araştırmacılarla paylaşan Üsküdar Üniversitesi akademisyenleri 8-11 Temmuz 2021 tarihleri arasında Los Angeles'ta gerçekleştirilen konferansta Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığındaki araştırma grubu ile katılım sağlayarak, elektromanyetik kirlilik, manyetik alana maruziyet ve nöropsikiyatrik etkilerine dair sunumlar gerçekleştirdi.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan sunum yaptı
Kongrenin ilk gününde gerçekleştirilen “Rising Mental Illness Disorders Related to the Covid19 Pandemic” oturumunda Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Psychiatric disorders and their treatments during Covid-19”; Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Covid-19 Pandemic and Psycho-Social Consequences”; Doç. Dr. Özlem Kızılkurt, “Post-Covid Maturation” ve Prof. Dr. Barış Metin, “Neurological complications and electrophysiological findings during Covid-19 infection” başlıklarında sunum gerçekleştirdi.
Kongre kapsamında diğer oturumda ise Üsküdar Üniversitesi öğretim üyeleri elektromanyetik kirlilik, manyetik alana maruziyet ve nöropsikiyatrik etkilerini dünyanın farklı ülkelerinden gelen bilim insanlarıyla paylaştı. Prof. Dr. Osman Çerezci, “Human Exposure to Electromagnetic Pollution in the living areas”; Prof. Dr. Barış Metin, “Neuropsychiatric damage caused by wi-fi signals: Are we overlooking a serious threat”; Prof. Dr. Selim Şeker, “Estimating Biological Changes in Human Brain”; Doç. Dr. Türker Ergüzel, “Predicting Health Effects of Electromagnetic Pollution Using Fuzzy Logic” başlıklarını ele aldı.
Nöroloji, psikiyatri, mühendislik, biyoloji ve psikoloji olmak üzere yakın komşuluğundaki disiplinden bilim insanlarının bir araya geldiği ve akademik birikimlerini bilimsel çalışmaya dönüştüren Üsküdarlı araştırmacılar, sinir sisteminin temel fonksiyonlarını ve hastalık durumda meydana gelen değişiklikleri elektroensefalogram, manyetik rezonans görüntüleme ve fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme gibi beyin görüntüleme yöntemleri ile değerlendirdi. Üsküdar Üniversitesi araştırmacıları öte yandan, özellikle çeşitli nöropsikiyatrik hastalıklarda nöral biyobelirteçler ortaya çıkarmak, sağlıklı ve hasta kişilerde beyin haritalarını ortaya çıkarma odaklı çalışmalarını hesaplamalı psikiyatri başlığı altında uluslararası işbirlikleri ile sürdürüyor.
Prof. Dr. Tarhan, “Bu kongre birçok bilimdalını bir araya getiren multidisipliner bir kongre”
Society for Brain Mapping and Therapeutics – SBMT dair izlenimlerini aktaran Prof. Dr. Tarhan, “Alzheirmer ve bağımlılık konuları konferanslarda ele alındı. Bu kongreye katılan grup G20 Zirvesi’ne katılan, aynı zamanda da N20 olarakNöroscience20 olarak eşlik eden kişilerden oluşan grup. Los Angeles Convention Center’da gerçekleştirilen programda sunumlara baktığımızda Society for Brain Mapping and Therapeutics Derneği, sadece teşhis değil de tedaviyi öne alan, kişinin beyin bilimlerini kullanarak tedavilerle ilgili alanlarda uğraşanların bir araya geldiği bir dernek olarak karşımıza çıkıyor. Burada mesela Alzheimer’da yenilikler, şizofrenide yenilikler, madde bağımlılığında yenilikler, beyin ameliyat gibi beyin cerrahları da var multidisipliner bir toplantı. Bu kongrede cerrahinin çeşitli alanlarından örneğin omurilik cerrahisi alanında çalışan uzmanlar da katılıyor. Yani beyinle bağlantılı olan bütün alanları bir araya getiren bir kongre.” ifadelerini kullandı.
Üsküdar Üniversitesi dünyadaki gelişmelere yoğun katkı sağlıyor
Üsküdar Üniversitesi ile bilim ve uygulama ortağı NPİSTANBUL Beyin Hastanesi, tedavisel beyin haritalama ve nöroteknoloji alanında çalışan laboratuvarları, uygulama ve araştırma merkezleri, yetiştirdiği araştırmacıları ve öncü bilimsel katkısıyla ile sinirbilim alanındaki gelişmelere yoğun katkı sağlıyor.
Nöroloji, psikiyatri, mühendislik, biyoloji ve psikoloji olmak üzere yakın komşuluğundaki disiplinden bilim insanlarının bir araya geldiği ve akademik birikimlerini bilimsel çalışmaya dönüştüren araştırmacılarımız, sinir sisteminin temel fonksiyonlarını ve hastalık durumda meydana gelen değişiklikleri elektroensefalogram, manyetik rezonans görüntüleme ve fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme gibi beyin görüntüleme yöntemleri ile araştıran çalışmaları da yürütüyor. Özellikle çeşitli nöropsikiyatrik hastalıklarda nöral biyobelirteçler ortaya çıkarmak, sağlıklı ve hasta kişilerde beyin haritalarını ortaya çıkarma odaklı çalışan Üsküdar Üniversitesi, hesaplamalı psikiyatri başlığı altında topladığı çalışmalarını uluslararası ortaklı yapay zekâ odaklı çalışmaları ile sürdürüyor.
Üsküdar’da sinirbilim alanında yüksek lisans ve doktora düzeyinde araştırmacılar yetiştiriliyor
Sadece sinirbilim alanında altmışı Web of Sience (WOS) kapsamında olmak üzere uluslararası hakemli dergilerde basılmış araştırma makaleleri bulunmakla birlikte Üsküdar Üniversitesi’nin The Society for Brain Mapping and Therapeutics (SBMT), American Psychiatric Association (APA),International Brain Research Consortium (IBRC), EEG and Clinical Neuroscience Society (ECNS), International Society For Neurofeedback & Research (ISNR) gibi araştırma merkezi ve beyin araştırmaları toplulukları ile uzun süredir akademik işbirlikleri yürütüyor.
Türkiye’de sinirbilim alanında yüksek lisans ve doktora düzeyinde araştırmacı yetiştiren Üsküdar Üniversitesi, araştırmacıları ile kognitif nörobilim, klinik nörobilim, nörobiyofeedback, nöroteknoloji, biyoinformatik laboratuvarlarında, uygulama ve araştırma merkezlerinde çalışmalarını sürdürüyor.

> Üsküdar Üniversitesi akademisyenleri Los Angeles’ta Covid 19’u anlattı

Her yıl dünya genelindeki araştırmacıların katılımıyla gerçekleştirilen Beyin Haritalama ve Tedavileri Derneği'nin (Society for Brain Mapping and Therapeutics - SBMT) 17. ve 18. zirvesi bu yıl da 8-11 Temmuz 2021 tarihlerinde ABD Los Angeles’ta gerçekleştirildi.

uskudar_uni_sbmtZirveye Üsküdar Üniversitesi’nden akademisyenler Kurucu Rektör Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığında nörobilim alanındaki çalışma ve işbirlikleriyle katıldı. Üsküdarlı akademisyenler Covid -19 pandemi döneminde psikiyatrik hastalıklar ve elektromanyetik alan kirliliğin insan sağlığı üzerine etkileri olmak üzere iki dikkat çekici alanda araştırma sonuçlarını paylaştı.
2019 yılında SBMT tarafından Golden Axon Liderlik Ödülü’ne de layık görülen Üsküdar Üniversitesi Kurucu Rektörü, Psikiyatrist Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığında üniversitenin akademisyenleri zirvede elektromanyetik alan ve beyin sağlığı başlığında çalışmalarını dair sunumlar gerçekleştirdi. Elektromanyetik kirlilik, manyetik alana maruziyet ve nöropsikiyatrik etkiler anlatıldı.
Sinirbilim alanındaki birikimini, araştırmalarını ve çalışmalarını her yıl katıldıkları konferanslarda uluslararası araştırmacılarla paylaşan Üsküdar Üniversitesi akademisyenleri 8-11 Temmuz 2021 tarihleri arasında Los Angeles'ta gerçekleştirilen konferansta Prof. Dr. Nevzat Tarhan başkanlığındaki araştırma grubu ile katılım sağlayarak, elektromanyetik kirlilik, manyetik alana maruziyet ve nöropsikiyatrik etkilerine dair sunumlar gerçekleştirdi.

Prof. Dr. Nevzat Tarhan sunum yaptı
Kongrenin ilk gününde gerçekleştirilen “Rising Mental Illness Disorders Related to the Covid19 Pandemic” oturumunda Prof. Dr. Nesrin Dilbaz, “Psychiatric disorders and their treatments during Covid-19”; Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “Covid-19 Pandemic and Psycho-Social Consequences”; Doç. Dr. Özlem Kızılkurt, “Post-Covid Maturation” ve Prof. Dr. Barış Metin, “Neurological complications and electrophysiological findings during Covid-19 infection” başlıklarında sunum gerçekleştirdi.
Kongre kapsamında diğer oturumda ise Üsküdar Üniversitesi öğretim üyeleri elektromanyetik kirlilik, manyetik alana maruziyet ve nöropsikiyatrik etkilerini dünyanın farklı ülkelerinden gelen bilim insanlarıyla paylaştı. Prof. Dr. Osman Çerezci, “Human Exposure to Electromagnetic Pollution in the living areas”; Prof. Dr. Barış Metin, “Neuropsychiatric damage caused by wi-fi signals: Are we overlooking a serious threat”; Prof. Dr. Selim Şeker, “Estimating Biological Changes in Human Brain”; Doç. Dr. Türker Ergüzel, “Predicting Health Effects of Electromagnetic Pollution Using Fuzzy Logic” başlıklarını ele aldı.
Nöroloji, psikiyatri, mühendislik, biyoloji ve psikoloji olmak üzere yakın komşuluğundaki disiplinden bilim insanlarının bir araya geldiği ve akademik birikimlerini bilimsel çalışmaya dönüştüren Üsküdarlı araştırmacılar, sinir sisteminin temel fonksiyonlarını ve hastalık durumda meydana gelen değişiklikleri elektroensefalogram, manyetik rezonans görüntüleme ve fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme gibi beyin görüntüleme yöntemleri ile değerlendirdi. Üsküdar Üniversitesi araştırmacıları öte yandan, özellikle çeşitli nöropsikiyatrik hastalıklarda nöral biyobelirteçler ortaya çıkarmak, sağlıklı ve hasta kişilerde beyin haritalarını ortaya çıkarma odaklı çalışmalarını hesaplamalı psikiyatri başlığı altında uluslararası işbirlikleri ile sürdürüyor.
Prof. Dr. Tarhan, “Bu kongre birçok bilimdalını bir araya getiren multidisipliner bir kongre”
Society for Brain Mapping and Therapeutics – SBMT dair izlenimlerini aktaran Prof. Dr. Tarhan, “Alzheirmer ve bağımlılık konuları konferanslarda ele alındı. Bu kongreye katılan grup G20 Zirvesi’ne katılan, aynı zamanda da N20 olarakNöroscience20 olarak eşlik eden kişilerden oluşan grup. Los Angeles Convention Center’da gerçekleştirilen programda sunumlara baktığımızda Society for Brain Mapping and Therapeutics Derneği, sadece teşhis değil de tedaviyi öne alan, kişinin beyin bilimlerini kullanarak tedavilerle ilgili alanlarda uğraşanların bir araya geldiği bir dernek olarak karşımıza çıkıyor. Burada mesela Alzheimer’da yenilikler, şizofrenide yenilikler, madde bağımlılığında yenilikler, beyin ameliyat gibi beyin cerrahları da var multidisipliner bir toplantı. Bu kongrede cerrahinin çeşitli alanlarından örneğin omurilik cerrahisi alanında çalışan uzmanlar da katılıyor. Yani beyinle bağlantılı olan bütün alanları bir araya getiren bir kongre.” ifadelerini kullandı.
Üsküdar Üniversitesi dünyadaki gelişmelere yoğun katkı sağlıyor
Üsküdar Üniversitesi ile bilim ve uygulama ortağı NPİSTANBUL Beyin Hastanesi, tedavisel beyin haritalama ve nöroteknoloji alanında çalışan laboratuvarları, uygulama ve araştırma merkezleri, yetiştirdiği araştırmacıları ve öncü bilimsel katkısıyla ile sinirbilim alanındaki gelişmelere yoğun katkı sağlıyor.
Nöroloji, psikiyatri, mühendislik, biyoloji ve psikoloji olmak üzere yakın komşuluğundaki disiplinden bilim insanlarının bir araya geldiği ve akademik birikimlerini bilimsel çalışmaya dönüştüren araştırmacılarımız, sinir sisteminin temel fonksiyonlarını ve hastalık durumda meydana gelen değişiklikleri elektroensefalogram, manyetik rezonans görüntüleme ve fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme gibi beyin görüntüleme yöntemleri ile araştıran çalışmaları da yürütüyor. Özellikle çeşitli nöropsikiyatrik hastalıklarda nöral biyobelirteçler ortaya çıkarmak, sağlıklı ve hasta kişilerde beyin haritalarını ortaya çıkarma odaklı çalışan Üsküdar Üniversitesi, hesaplamalı psikiyatri başlığı altında topladığı çalışmalarını uluslararası ortaklı yapay zekâ odaklı çalışmaları ile sürdürüyor.
Üsküdar’da sinirbilim alanında yüksek lisans ve doktora düzeyinde araştırmacılar yetiştiriliyor
Sadece sinirbilim alanında altmışı Web of Sience (WOS) kapsamında olmak üzere uluslararası hakemli dergilerde basılmış araştırma makaleleri bulunmakla birlikte Üsküdar Üniversitesi’nin The Society for Brain Mapping and Therapeutics (SBMT), American Psychiatric Association (APA),International Brain Research Consortium (IBRC), EEG and Clinical Neuroscience Society (ECNS), International Society For Neurofeedback & Research (ISNR) gibi araştırma merkezi ve beyin araştırmaları toplulukları ile uzun süredir akademik işbirlikleri yürütüyor.
Türkiye’de sinirbilim alanında yüksek lisans ve doktora düzeyinde araştırmacı yetiştiren Üsküdar Üniversitesi, araştırmacıları ile kognitif nörobilim, klinik nörobilim, nörobiyofeedback, nöroteknoloji, biyoinformatik laboratuvarlarında, uygulama ve araştırma merkezlerinde çalışmalarını sürdürüyor.

Son Güncelleme: Salı, 13 Temmuz 2021 15:19

Gösterim: 970

İstanbul Bilgi Üniversitesi, Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen ve dünya markası olabilecek Türkiye markalarını desteklemeyi amaçlayan TURQUALITYProgramı kapsamına alındı.

alpaslan_parlakci_bilgiYenilikçi bir eğitim anlayışını benimseyerek 25 yılda akademik alanda pek çok öncü girişimi hayata geçiren BİLGİ, bu gelişmeyle küresel ölçekteki girişimlerini daha güçlü adımlarla gerçekleştirecek.

İstanbul Bilgi Üniversitesi, Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen markalaşma programı TURQUALITY kapsamına alındı. Dünya markası olabilecek Türkiye markalarını desteklemeyi amaçlayan TURQUALITY Programı, dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı. Program, markalara global hedefleri doğrultusunda finansal kaynak sağlamanın yanı sıra markaların gelişimlerine yönelik strateji, operasyon, organizasyon ve teknoloji danışmanlığı ile yönetim birimlerine yönelik eğitim desteği sunuyor. Bu zamana dek tüm sektörlerden 366 kurumun kabul edildiği programa İstanbul Bilgi Üniversitesi, eğitim alanında dahil olmaya hak kazandı.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. N. Alpaslan Parlakçı, “Kurulduğu ilk günden bu yana uluslararası bir yükseköğretim kurumu olma vizyonuyla hareket eden ve bugün dünyada tanınan bir üniversite olan BİLGİ’nin bu gelişmeyle küresel ölçekteki hedeflerini daha güçlü adımlarla gerçekleştireceğine yürekten inanıyoruz” diye konuştu.

> İstanbul Bilgi Üniversitesi TURQUALITY Programı’na alındı

İstanbul Bilgi Üniversitesi, Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen ve dünya markası olabilecek Türkiye markalarını desteklemeyi amaçlayan TURQUALITYProgramı kapsamına alındı.

alpaslan_parlakci_bilgiYenilikçi bir eğitim anlayışını benimseyerek 25 yılda akademik alanda pek çok öncü girişimi hayata geçiren BİLGİ, bu gelişmeyle küresel ölçekteki girişimlerini daha güçlü adımlarla gerçekleştirecek.

İstanbul Bilgi Üniversitesi, Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülen markalaşma programı TURQUALITY kapsamına alındı. Dünya markası olabilecek Türkiye markalarını desteklemeyi amaçlayan TURQUALITY Programı, dünyanın devlet destekli ilk ve tek markalaşma programı. Program, markalara global hedefleri doğrultusunda finansal kaynak sağlamanın yanı sıra markaların gelişimlerine yönelik strateji, operasyon, organizasyon ve teknoloji danışmanlığı ile yönetim birimlerine yönelik eğitim desteği sunuyor. Bu zamana dek tüm sektörlerden 366 kurumun kabul edildiği programa İstanbul Bilgi Üniversitesi, eğitim alanında dahil olmaya hak kazandı.

İstanbul Bilgi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. M. N. Alpaslan Parlakçı, “Kurulduğu ilk günden bu yana uluslararası bir yükseköğretim kurumu olma vizyonuyla hareket eden ve bugün dünyada tanınan bir üniversite olan BİLGİ’nin bu gelişmeyle küresel ölçekteki hedeflerini daha güçlü adımlarla gerçekleştireceğine yürekten inanıyoruz” diye konuştu.

Son Güncelleme: Cuma, 25 Haziran 2021 12:37

Gösterim: 786


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.