banner

Kültür Koleji teknolojinin alfabesini öğrenciye yaşam temelli bir eğitimle aktarıyor




Biriz Kutoğlu - İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Okullar Koordinatörü 

biriz_kutoglu_aralik_2022* Teknoloji bizim için eğitimin en önemli yapıtaşlarından biri. Öğrenme ortamlarımızı zenginleştiren yeni dünya dili teknolojinin alfabesini de öğrenciye yaşam temelli bir eğitimle aktarıyoruz.
* STEM Uygulamaları, Girişimcilik, Projeler, Yaratıcılık Atölyeleri, Teknoloji ve Tasarım için gerekli olanakları, zengin bir yelpaze ve içerikle anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve fen lisesi öğrencilerine sunuyoruz.
* Dünyanın pekçok farklı ülkesindeki uygulamaları mercek altına aldık. Kampüslerimizde, dersliklerin kullanımından sınav uygulamalarına, ödev ve projelerden psiko-sosyal süreçlere kadar bambaşka bir yaşantı kurguladık. 

İstanbul Kültür Eğitim Kurumları olarak eğitim süreçlerinizde ve okullarınızda oluşturduğunuz dijital iklim hakkında bilgi verebilirmisiniz?
Teknoloji bizim için eğitimin en önemli yapıtaşlarından biri. Öğrenme ortamlarımızı zenginleştiren yeni dünya dili teknolojinin alfabesini de öğrenciye yaşam temelli bir eğitimle aktarıyoruz. Biz özellikle kalıcı izli öğrenme yaşantıları kazandırmaya yönelik eğitim etkinlikleri ile ilerliyoruz. Böylelikle bireysel farklılıklar bize yol gösteriyor. İlgi ve beceriye göre uygulama seçme şansı veren teknoloji tabanlı öğrenme ortamımızda en büyük şansımız ise öğrencilerimize eşlik eden alanında uzman eğitimcilerimiz. Tüm bu çalışmaların odağında tamamen kendilerinin hayal ederek tasarladıkları ve ürettikleri bir süreç yer alıyor. Tüm çalışmalar bizim için bireysel farklılıkların eğitimde avantaja dönüştürüldüğünün açık bir göstergesi. 

TEKNOLOJİ İLE ÖĞRENCİLERE YENİ UFUKLAR AÇILIYOR
Öğrenme ortamlarınızı nasıl dijitalleştiriyorsunuz? Bu kapsamda hangi programlardan, nasıl faydalanıyorsunuz?
İçinde bulunduğumuz çağ, bilim ve teknoloji ile şekilleniyor. Bu durum öğrencilere analitik düşünme, sorgulama, tasarlama, üretme ve girişimcilik becerilerini geliştirme zorunluluğunu getiriyor. Yeni ve çağdaş teknolojileri eğitim öğretimde kullanmaya ve kullandırmaya önem veren ve bunları etkin bir öğrenme aracı olarak gören okullarımız, bu süreçte öğrencilerine yaratıcı ve yenilikçi bir bakış açısı kazandırmayı amaçlıyor. Bu amaç doğrultusunda, eğitim program ve öğrenme ortamlarını güncelleyerek matematik, bilim, teknoloji ve mühendisliği küçük yaşlardan başlayarak birbirine entegre bir şekilde öğrenebilecekleri İnovasyon ve Bilim Merkezlerini kurduk. Amerika’da birçok eğitim kurumu tarafından uygulanıp eğitim sisteminin bir parçası haline getirilen STEM (Bilim, Teknoloji, Mühendislik ve Matematik) ve “Kendin Yap” hareketinin teknolojik versiyonu olan “MAKER” uygulamalarının yer aldığı merkezler ile çocuk ve gençlerin yaratıcılığını daha da ileriye taşıyor. STEM Uygulamaları, Girişimcilik, Projeler, Yaratıcılık Atölyeleri, Teknoloji ve Tasarım için gerekli olanakları, zengin bir yelpaze ve içerikle anaokulu, ilkokul, ortaokul, lise ve fen lisesi öğrencilerine sunuluyor. Düşündüklerini hayata geçirme fırsatına sahip olabilecekleri bu merkezlerde öğrencilerin yaratıcı düşünme becerileri gelişiyor. Kod yazıp kendi web sitelerini tasarlayabiliyor veya çok sevdikleri oyunları kendileri yapıp artık kendi yaptıkları oyunları oynayabiliyorlar. Teknolojik pek çok olanağın sunulduğu ve özel materyaller içeren bu öğrenme ortamları, teknolojinin takipçisi olmakla kalmayıp bu alanda yaratıcı ve üretken olmak isteyen öğrencilere de yeni ufuklar açıyor. 

HİBRİT EĞİTİM İLE KAMPÜSLERİMİZDE BAMBAŞKA BİR YAŞAM KURGULADIK
Hibrit eğitim modeli çerçevesinde uygulamalarınızdan bahsedebilir misiniz?
Son 20 yıldır, dünyada dijital bir dönüşümün yaşandığını biliyoruz. Pandemi süreci de, eğitim sisteminde kökten değişiklikleri zorunlu kıldı. Dünya genelinde temel eğitimden, üniversitelere tüm eğitim kurumları eğitimin kesintisiz bir şekilde devam edebilmesi adına ciddi bir mücadele içerisine girdiler. Bu süreç, eğitim sisteminde yeniliklere ihtiyaç duyulduğunu gösterdi.Pandemi ile birlikte online eğitim sürecine giren okullarımızda alt yapımızın sağlam olmasından ve kendi sistemlerimizi kullanmamızdan dolayı büyük sorunlar yaşamadık. Yüz yüze eğitim ve uzaktan eğitimi aynı anda verebilme ihtiyacı ile ortaya çıkan hibrit modeli sağlıklı uygulayabilmek için öncelikle ciddi bir araştırma-geliştirme faaliyeti yürüttük. Dünyanın pekçok farklı ülkesindeki uygulamaları mercek altına aldık. Elbette her okulun, öğrenci sayısı, derslik sayısı, öğretmen sayısı ve buna bağlı ihtiyaçları birbirinden farklı… Bir grup öğrenci yüz yüze eğitim alırken bir grup öğrenci uzaktan eğitim aldı. İşte bu iki gruba nitelikli eğitim vermek aslında temel hedefimizdi. Kampüslerimizde, dersliklerin kullanımından sınav uygulamalarına, ödev ve projelerden psiko-sosyal süreçlere kadar bambaşka bir yaşantı kurguladık. Bugüne kadar dünyada pek de fazla uygulanmayan hibrit eğitim, artık okul yaşantımızın bir gerçeği oldu. Kurduğumuz bu sistemin bir diğer önemli özelliği ise kişisel verilerin korunması ve güçlü bir güvenlik alt yapısına sahip olması. 

Eğitim süreçlerinde oyun önemli bir işlev görüyor. Dijital oyunlar bu sürece nasıl katkı sağlıyor, hangi fırsatları sunuyor?
Oyun, çocuk ile eğitimci arasındaki etkileşimin verimliliğini artırarak çocuğu tanımasını sağlar. Oyun, eğitimcilerin uygulamalara yönelik davranışlarını etkileyerek okul, çocuk ve aile arasındaki işbirliğine destek olur. Öğretmenin hedeflediği kazanımlara ulaşılmasını, günlük eğitim akışını uygulamasını, planladığı etkinlikleri ve öğrenme sürecini eğlenceli, kolayca uygulamasını sağlar. Bu süreçte çocukların psikomotor, sosyal-duygusal, bilişsel ve dil gelişimlerinin oyunla desteklenmesi daha sonraki eğitim dönemlerinde önemli rol oynar. Bu anlamda İstanbul Kültür Eğitim Kurumları öğrencilerine etkinliklerle bu özgüvenin oluşması için her türlü imkanı, öğretmenleriyle birlikte zengin uyaranların sunulduğu, yaparak yaşayarak öğrenme için gerekli fiziksel ortamlar sunar.
Çok hızlı bir değişim ve gelişim gösteren bilgisayar ve internet teknolojileri hayatın her alanında olduğu gibi eğitim alanında da etkisini gösteriyor. Özellikle okul çağındaki çocukların çok hoşlandıkları ve sıkılmadan oynadıkları bilgisayar oyunlarının eğitimde kullanılması üzerinde duruyoruz. Kodlama, robotik, algoritma derslerinde anaokulundan liseye her kademede oyunu ders içine entegre ediyoruz.
Ağırlıklı olarak okul öncesi ve ilkokulda oyundan faydalanıyoruz. Oyun hayal dünyasının somutlaştırılmasını sağlıyor. Bu yaş çocuğunun yaratıcılığını öne çıkaran ve artıran bir imkanı da beraberinde getiriyor. 5 ve 6. sınıflarda da pek çok derste, kazanımlar doğrultusunda eğitsel oyuna yer veriyoruz. Oyun kimi zaman, dramanın içinde oluyor, kimi zaman öğretim tekniği olarak devreye giriyor. Örneğin; 1.2.3. sınıflarda matematiği oyunla öğretmek, soyut olan kavramları somutlaştırıyor. Derslere karşı olumsuz tutum geliştirilmesine engel oluyor. Kısacası; dersin sevilmesini sağlıyor. 

TEKNOLOJİYİ ENTEGRE EDEN ÖĞRETMENLER DERS VERİMLİLİĞİNİ ARTIRIYOR
Öğretmenler hangi dijital yeterliliklere sahip olmalı? Öğretmenler dijital becerileri nasıl geliştirmeli? Bu konuda öğretmenlerinize yönelik yaptığınız çalışmalar hakkındabilgi verebilir misiniz?
Günümüzde öğretmenlik mesleği daha kapsayıcı bir hal aldı. Şimdilerde öğretmenler eğitimin, kendileri için de vazgeçilmez olduğunun farkında. Teknoloji geliştikçe bilgiye ulaşma süreci de kendini değiştiriyor. Öğretmenlerimiz de bu değişimin ve gelişimin ayrılmaz bir parçası, sürecin tam da ortasındalar. Günümüzdeki öğrenci profili teknolojiyi etkin kullanabilen, bilgiye zaman kaybetmeden hızlıca ulaşmak isteyen, oyun içerikli çalışmaları önemseyen, keşfederek öğrenmeyi önceleyen, basılı ve metin içerikli kaynaklar yerine dijital kaynakları tercih eden bir yapısal özellik göstermektedir. Dolayısıyla öğretmenlerimizin de değişen bu öğrenci profiline parallel olarak bir değişim ve dönüşüm yaşamaları kaçınılmazdır. Teknolojiden faydalanan ders yapılarına teknolojiyi entegre eden öğretmenlerimiz ders verimliliğini artırmaktadır. İstanbul Kültür Eğitim Kurumları olarak öğrencilerimizin gelişimini desteklediğimiz gibi öğretmenlerimiz için de hizmetiçi eğitimler ile kendilerini yenilemelerine olanak sağlıyoruz. Analog göçmenlerin dijital yerlilere öğretmenlik yapabilmeleri yani günümüz öğrenci profiline alfa ve z kuşağına öğretmenlik yapabilmek sadece teknoloji okur yazarlığından geçmiyor teknolojide gelişimi zorunlu kılıyor.

 

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.