banner

‘Toplumsal cinsiyet eşitliği’ eğitimleri müfredata konulmalı




Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, MEB müfredatına toplumsal cinsiyet eşitliği eğitiminin ders olarak konulması gerektiğini belirtti.

Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, bugün 4+4+4 eğitim sistemiyle 28 bin 600 çocuğun örgün eğitimden uzaklaştığını belirtti. “Uluslararası İstanbul sözleşmesinin bir maddesi der ki, MEB müfredatına toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri ders olarak konulmalıdır” diyen Güllü, ülkemizde kız çocuklarının okullaşması konusunda çok çalışmalar ve kampanyalar yapılması gerektiğini vurguluyor.

Bünyesinde 10 derneğin yer aldığı, 1976 yılında kurulan Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu’n amacı, üye dernekleri arasıda sosyal ağlar oluşturmak, kadının insan hakları konusunda birlikte hareket alanı yaratmak ve toplumsal cinsiyet eşitliği konusunda alan çalışmaları yaratmak. Bu kapsamda da hem ülkemizde hem de dünyada örgütlü arkadaşlarıyla irtibat kurarak eylem ve çalışmalar yapıyor. Ülke çapında 186 noktada çalışmalar yapan Federasyonun, 7 bölgede ve 14 ülkede temsilcisi bulunuyor.

Eğitimin bir toplumun yapı taşlarının en önemlisi olduğunun altını çizen Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, ancak ülkemizde kız çocuklarının okullaşması konusunda çok çalışmalar ve kampanyalar yapılması gerektiğini söylüyor. Bugün 4+4+4 eğitim sistemiyle 28 bin 600 çocuğun örgün eğitimden uzaklaştığını ifade eden Güllü, “Eğitimli kadın sayısının oranının fazla olması toplumun dizaynı için çok önemlidir. Toplumu var eden iki cinsten biri olan kadın alanda, yasal sistemin oluşmasında karar mekanizmalarında ve hayatın içinde yer aldıkça değer yargıları ve toplumsal refah ve kalkınma oranı artar” diyor.

ALO ŞİDDET HATTI BİZİM SORUMLULUĞUMUZDA

Ülkemizde son yaşanan şiddet olayları hakkında Canan Güllü, Türkiye’de şiddetin giderek artmasına kadınların bilinçlenmesinin neden olduğunu belirtti. Yine iktidarın kesin çizgilerle toplumsal cinsiyet eşitsizliği uçurumlarını açmasının da şiddete neden olduğunu dile getiren Güllü, konuşmasına şöyle devam ediyor: “Kadınlara çizilen roller, cinsiyet kimlikleri konusundaki katı kuralcılık ve rol model olarak ailenin mütemmim cüzü haline getiren bakış, muhafazakarlaşan değerler gibi tüm bunlar kesin çizgiler olarak kadınlara şiddetin temel unsurlarıdır. Biz bu konuda yasal düzenlemeler yapılması konusunda çalışmalar yürüttük. Bu çalışmaların her aşamasında bulunduk. Şimdi ise bu konuda hareket etmekte ihmalkar davranan hükümetin yasaları uygulaması için elimizden geleni yapıyoruz. Ülkemizde bulunan tek alo şiddet hattı sivil toplum olarak bizim Federasyonumuzun uhdesinde.”

Canan Güllü, Türkiye’deki şiddetin son bulması çerçevesinde şu önerilerde bulunuyor:

“- Uluslararası İstanbul sözleşmesinin bir maddesi der ki, Milli Eğitim Bakanlığı müfredatına toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimleri ders olarak konulmalıdır.

- Yine aynı sözleşme gereği ayda 90 dakika radyo ve televizyonda eğitim yapılmalıdır. Bunlar önleyici maddelerdir.

- Yine 6284 sayılı yasa gereği Öfke Kontrol Merkezleri açılmalıdır.

Buna benzer birçok önerinin temel noktası var olan yasaların uygulanmamasından kaynaklanmaktadır. Bunların yapılması şiddetin oranında düşüş sağlayacaktır kanaatimizce.”

HEDEFLEDİĞİM KARİYERİMİN BAŞARISINI YAŞIYORUM

Çocukluk döneminde avukat olmak isteyen Canan Güllü, duygusal bir kişiliğinden ötürü bu kararından vazgeçmiş. Edebiyat ve sosyal tarafının güçlü olmasına rağmen tercihini ekonomiden yana kullanan Güllü, “Aslında kariyer hedefini beynine göre planlayan bir kadın olarak başlarken pekte isabetli başlamadım. Ancak okurken matematiği çok sevdiğimi ve yaşamın aslında bir matematik olduğunu anlayınca uzmanlığımı bu dalda kuvvetlendirdim. Üniversitenin ilk yıllarında da sivil hayat içinde matematiksel olarak haklardan yararlanma ve yararlanamama engelini zorlamaya başladım. 25 yıl sonra bugün öğrenim tercihim ve hedeflediğim kariyerin başarısını yaşıyorum” ifadelerini kullanıyor.  

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.