banner

Türkiye’de eğitimin kalitesi son 10 yılda güçlendi




Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan, Türkiye’de eğitimin kalitesinin, son 10 yılda rekabet eden vakıf üniversitelerinin sayısının artmasıyla daha da güçlendiğini belirtti.

Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanı Bekir Okan'ın yazısı;

Okan Üniversitesi olarak bu yıl 15. yılımızı 15 bin öğrencimizle kutlamanın gururunu yaşıyoruz. Ayrıca 2014-2015 Akademik Yılı’nda eğitime başlayacak olan Tıp ve Diş Hekimliği Fakültelerimiz ile sağlık alanında da ülkemizin iş gücü ihtiyacını karşılamaya başlayacağız. 1999 yılında kurulan üniversitemiz 2003 yılında 85 öğrencisiyle eğitim öğretime başladığında eğitim sektörünün her yıl katlanarak büyüyeceğini tahmin etmiştik. Son 10 yılda onlarca devlet ve vakıf üniversitesinin açılmasıyla üniversiteler arasındaki rekabet de arttı. Vakıf üniversiteleri farklılıkları ve öğrencilerine sundukları imkanlarla ön plana çıktı. Bu açıdan Okan Üniversitesi olarak Türk eğitim sektöründe ilklerin öncüsü olduk. Sektörlerin ihtiyaçlarını dikkate alarak açtığımız programlarla kısa sürede öğrencilerin ilk sıralarda tercih ettiği üniversiteler arasına girdik. Ulusal ve uluslararası AR-GE projelerimizle ve teknolojik altyapı imkanlarımızla öğrencilerimize dünya standartlarında bir altyapı sunduk. Bunların meyvesini de almaya başladık. Türkiye’nin ilk sürücüsüz aracı OKANOM’u geliştirdik. İngilizce’nin yanında Çince, Rusça ve Arapça gibi gelişen coğrafyaların dillerini de öğrencilerimize öğretiyoruz. Türkiye’de ilk kez başlattığımız Girişimcilik Dersi ile iş dünyasının önde gelen isimlerini öğrencilerimizle buluşturuyoruz. Happy Life ile Kariyer ve Yaşam Dersi ile de öğrencilerimizin sosyal ve kültürel alanda da kendilerini geliştirmelerine imkan sağlıyoruz. Öğrencilerimiz donanımlı bir şekilde yetişerek iş yaşamına bir adım önde başlıyor. Eğitim atılımlarımız ve başarılarımız sayesinde bu kadar kısa bir süre içinde 85 öğrenciden 15 bin öğrenciye ulaştık. 2023 yılında 25 bin öğrenciye ulaşmayı hedefliyoruz.

Türkiye’de eğitimin kalitesi, son 10 yılda rekabet eden vakıf üniversitelerinin sayısının artmasıyla daha da güçlendi. Devlet üniversiteleri de bu rekabet ortamında kendilerini geliştirme ihtiyacı hissederek yeni atılımlar gerçekleştirdi. Bu da ülkemizdeki eğitim düzeyini üst sıralara çıkardı. Türkiye’deki öğrenciler 10 yıl önce yurtdışında okuma hayalleri kurarken artık yurtdışından yabancı öğrencilerin geldiği üniversitelerimiz var. Okan Üniversitesi’nde lisans eğitimi alan onlarca yabancı öğrencimiz buna bir örnek.

Türkiye’nin önemli bir hedefi var. Dünya ekonomisinde ilk 10 ülke arasına girme hedefimizi gerçekleştirebilmek için katma değeri yüksek çalışmalar yürütmeliyiz. Üniversitelerimizde AR-GE bölümleri oluşturmalı ve patent alarak çalışmaları ticarileştirmeliyiz. Okan Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı’nın yanı sıra TOBB Türkiye Yükseköğrenim Meclisi Başkanlığı görevimi de sürdürüyorum. 2023 hedeflerimiz arasında, dünyanın ilk 500 üniversitesi arasında 2’si vakıf üniversitesi olmak üzere 10 Türk üniversitesinin yer alması, İnsani Kalkınmışlık İndeksi’nde ilk 20’ye girmek, en az 40 ülkeden 100 bin yabancı öğrenci çekmek var. İlk 500 üniversite arasına 10 Türk üniversitesini sokabilirseniz zaten İnsani Kalkınmışlık İndeksi’nde üst sıralara çıkarsınız. 40 ülkeden 100 bin yabancı öğrenciyi ülkemize çekme hedefi de diğer hedeflerimizin getireceği sonuçlardan biri. Şu an Türkiye’de 26 bin yabancı öğrenci eğitim görüyor. Bu rakamı 100 bine çıkarmak çok zor değil. 

Yabancı öğrenciler, geçtiğimiz yıllara oranla her yıl daha fazla Türk üniversitelerine ilgi gösteriyor. Bu sayede vakıf üniversiteleri ülkeye döviz girişini de sağlıyor, ekonomiye katkıda bulunuyor. Devletin de desteğiyle, teşvikler ve yardımlarla bu etkiyi maksimum kullanabiliriz. En önemli sorunlardan biri de finansman. Yükseköğrenimin finansmanında dünyada uygulanan sistemlerin değerlendirilip öğrenciler için kullandırılması amacıyla krediler ya da benzer uygulamalar geliştirilmeli. Girişimci, 2 lisan bilen, sadece derslere odaklı değil, sosyal ve kültürel olarak gelişmiş, kaliteli, rekabet edebilen öğrenciler yetiştirmek için devletimizin de vakıf üniversitelerine uygulamalar ve teşvik konusunda destek olmasını istiyoruz.

Uluslararasılaşma ve öğrenci çekme konularında TOBB’un çabaları var. Küresel eğilimler itibariyle nüfustaki yükseköğretim mezunu oranını artırmak rekabet açısından çok önemli. Bize düşen, bu sayıları 2023’e kadar nitelikli mezun öğrenci profiline dönüştürmek. Çünkü bu şekilde ülkemizin kalkınmasına katkıda bulunabiliriz. Eğitim sayesinde, bir ülkenin geleceğine etki edecek sağlam temeller atarsınız. Küresel rekabet ortamında “ben de varım” diyebilmek için nitelikli insanlar yetiştirmeliyiz. Bu şekilde yeni yatırımların, projelerin, buluşların önünü açarsınız ve devamında istihdam yaratırsınız. Bu nedenle nitelikli eleman yetiştirerek bir ülkenin ekonomisini geliştirir ve güçlendirirsiniz.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.