banner

Ülkemizde “sürdürülebilir eğitim girişimciliği”nin tanımını oluşturuyoruz




Ümit Kalko - Eğitim Girişimcisi 

umit_kalko* Küreselleşme ve uluslararası eğitim trendleri, özel öğretim kurumlarının uluslararası ortaklıklar geliştirme fırsatlarını artırarak uluslararasılaşma olanağı sağlıyor, oluşan rekabet ortamının etkisiyle de kalite standartlarının öneminin daha da arttığı bir döneme giriyoruz.
* Ülkemizin eğitim politikasında, yatırımcıyı destekleyecek ve eğitim gibi önemli bir sektörü besleyecek kaynakları bulan bir stratejinin belirlenmesi gerekiyor.
* “Erişilebilir ve etkili öğrenme ortamlarını oluşturmak” hedefi ancak nitelikli eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkün, ülkemizdeki özel okul kurucularına yönelik teşviklerin artırılması ve yeni eğitim yatırımlarına yönlendirilmesi bu bakımdan çok önemlidir.

2022-2023 eğitim öğretim dönemini tamamladık. Bir eğitim girişimcisi olarak temsil ettiğiniz kurumlarınız açısından bu dönemi nasıl tamamladınız, değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?
2022-2023 eğitim – öğretim dönemi bizim için oldukça başarılı geçti, öğrencilerimize kazandırmayı amaçladığımız becerileri ve akademik hedeflerini en üst seviyede tutarak planladığımız müfredatlarımızla, eğitim kurumlarımızın ve öğretmenlerimizin, öğrencilerin ihtiyaçlarını karşılayabilecekleri ve onları destekleyebilecekleri bir ortam sağlamak üzerine çalıştık.
Her eğitim-öğretim dönemi farklıdır ve bir dönemin nasıl tamamlandığı, birçok faktöre bağlı olabilir. Bu dönem öğrencilerimizin, her ne kadar pandemi döneminden ve yaşadığımız büyük afetten kalan öğrenme kayıpları olsa da, eğitim kurumlarımızda farklı süreçlere uygun yapılandırılmış programlar ve destekler sunarak, öğrencilerin kaybettikleri öğrenme fırsatını geri kazandırmak için çaba gösterdik.
Dönemin nasıl geçtiği, yıl içerisinde kurumlarda bulunan öğrenci popülasyonu, öğretmen yetkinlikleri, öğrenme ortamları ve kaynaklar gibi unsurlara da bağlıdır. Bu dönem kurumlarımız, hem akademik hem de kurguladığımız beceri programlarıyla, ulusal ve uluslararası birçok projeye imza attı, birçok yarışmada ise derece elde etti. LGS ve YKS gibi öğrenci seçme ve yerleştirme sınavlarında Türkiye birinciliği de olmak üzere çok sayıda öğrencimiz yüksek başarılar elde etti. Buna bağlı olarak uyguladığımız bilimsel ölçme modelleriyle, iyi bir değerlendirme yapabildik ve veli memnuniyetini her sene olduğu gibi bu sene de bir üst seviyeye çıkardık, bu da daha fazla öğrencinin kurumlarımızda yürüttüğümüz sistematik akademik süreçleri tanımalarını ve faydalanmak için bizi talep etmelerine katkı sağladı.

umit_kalkoİNOVATİF EĞİTİM YAKLAŞIMLARIMIZI ULUSLAR ARASI ALANA TAŞIYACAĞIZ
Yeni dönem için yatırım ajandanızda neler var? Büyüme planlarınız açısından gelecek eğitim öğretim dönemine yönelik neler göreceğiz?
Yeni dönemde de bu dönemdeki gibi büyüme ve gelişmeye devam edeceğiz. Fark yaratacak çalışmalar her sektörde olduğu gibi eğitim sektöründe de ancak ‘Girişimcilik’ ile mümkün, mesleki deneyimimiz, saha araştırmalarımız ile oluşturduğumuz risk analizleri, akademik kadrolarımız, bilim kurullarımız ile yürüttüğümüz ar-ge çalışmalarımız, entelektüel bakış açısıyla oluşturduğumuz vizyon projelerimiz ve elde ettiğimiz ulusal – uluslararası başarılarımız ile ülkemizde “sürdürülebilir eğitim girişimciliği”nin tanımını oluşturuyoruz. Büyüme hedeflerimizi destekleyecek pazar araştırmalarımız devam ediyor. Bölgelere göre eğitim ihtiyaçlarını, rekabet durumu ve potansiyel öğrenci kitlesini analiz ederek belirliyoruz. Uzun yıllardır elde ettiğimiz tecrübelerle eğitim – öğretime yapılan yatırımların geleceğimiz için çok kıymetli olduğuna inanıyoruz.
Ulusal yatırımlarımıza birlikte, kurumlarımızda öğrenim faaliyetlerine devam eden öğrencilerimizin yurtdışı deneyimleri için fırsat oluşturmanın yanı sıra, yeni dönem planlamalarımızda odaklanacağımız en önemli konulardan biri de, başta İngiltere ve diğer Avrupa ülkeleri ile Türk devletlerinde olmak üzere, eğitim yatırımlarımızı yurt dışında sürdürmeyi amaçlıyor, inovatif eğitim yaklaşımlarımızı uluslararası perspektifte uygulamayı hedefliyoruz.
Bunları yaparken ajandamızda, Türkiye’deki 300’den fazla okulumuzun mevcut durumlarını geliştirmek, öğrenci sayılarımızı arttırmak, yeni programlar ekleyerek eğitim sektöründe öncü olma geleneğimizi devam ettirmek de bulunuyor.

EĞİTİMİN GELECEĞİ NASIL ŞEKİLLENECEK?
Büyüme ve yatırım iklimi açısından gelecek döneme ilişkin özel öğretim kurumlarının gelişimiyle ilgili düşünce ve öngörüleriniz nelerdir?
Gelecekte eğitim yönetiminin yeni anlayışı dünyanın her yerinden ulaşılabilir nitelikli eğitim kurumları olacak. Bu yeni anlayışın da herkes için kaliteli eğitim uygulamalarını öne çıkaracağı, her yaştan bireylere yönelik, geleceğin eğitim ihtiyaçlarını öngören uluslararası standartlardaki eğitim modelleri yaygınlaşacak, günümüzde yerel, ulusal ölçekte değerlendirilen okul standartları gelecekte global ölçekte değerlendirilecek. Bu nedenle, eğitimin geleceğine yönelik tüm eğitim yönetimi planlamaları, inovatif eğitim teknolojilerine uyumlanabilir olarak planlanmalıdır.
Gelecek dönemde eğitim- öğretim anlayışında da öncelikle, öğrencilerin ilgi ve yeteneklerini dikkate alarak bireysel ihtiyaçlarına odaklanıp farklı öğrenme yöntemleri sunan ve kişiselleştirilmiş öğrenme deneyimine yatırım yapan, bunu yaparken çevrimiçi öğrenme platformları, dijital araçlar ve interaktif içerikler gibi teknolojik çözümlerle kişiselleştirilmiş öğretimi destekleyen kurumlar ön plana çıkacaktır.
Sürdürülebilir Öğretmen Eğitimleri ve öğretmenlerin bireysel farklılıkları da ön görülerek yapılacak hizmet içi eğitim çalışmaları kurumların standartlarını belirleme de önemli bir rol oynayacaktır.
Küreselleşme ve uluslararası eğitim trendleri, özel öğretim kurumlarının uluslararası ortaklıklar geliştirme fırsatlarını artırarak uluslararasılaşma olanağı sağlıyor, oluşan rekabet ortamının etkisiyle de kalite standartlarının öneminin daha da arttığı bir döneme giriyoruz. Bunun bir sonucu olarak öğrenci çeşitliliği de artacak ve farklı ihtiyaçların karşılanması için kapsayıcı bir eğitim ortamı yaratmak önem arz edecektir.

EĞİTİME YAPILAN YATIRIMLAR ARTTIKÇA ULUSAL GELİR DE ARTMAKTADIR
Enflasyon ve kur yükselişlerinin sektöre etkileri nelerdir? Eğitimin bir ülke için stratejik ve öncelikli bir alan olması gerektiği düşünülürse gerekli önlemlerin alındığını düşünüyor musunuz? Bu çerçevede neler yapılması gerekir, önerileriniz nelerdir?
Eğitim ve sosyo-ekonomik kalkınma arasındaki ilişkiye bakıldığında; eğitim ögesi işgücünün niteliklerini yükselterek toplumsal, kültürel ve kurumsal yapıyı geliştirerek “ulusal geliri” ve dolayısıyla “kalkınma düzeyini” yükseltmektedir, ülkelerin eğitim alanına yapılan harcamaları kalkınmışlık düzeyleri ile doğru orantılıdır. Eğitim yatırımları sürekli artan getiriye sahiptir. Eğitime yapılan yatırımlar arttıkça ulusal gelir de artmaktadır.
Son yıllarda artan enflasyon oranı eğitim kurumlarını da doğrudan etkiledi. Çalışan ücretleri, kira, enerji, gıda, ulaşımda artan maliyetler sebebiyle kurumlarda finansal olarak olumsuz etkilendiler. Asgari ücretin son 2 yılda %100 den fazla artış göstermesi özel okullardaki çalışan ücretlerine de sürekli zam ihtiyacı oluşturuyor, eğitim teknolojileri, kitaplar ve diğer kaynaklar gibi birçok unsurdaki fiyat artışları da doğru orantılı olarak artıyor. Bu maliyetleri karşılamak sadece girişimci ve yatırımcıların kontrol edebileceği bir durum değil, ülkemizin eğitim politikasında, yatırımcıyı destekleyecek ve eğitim gibi önemli bir sektörü besleyecek kaynakları bulan bir stratejinin belirlenmesi gerekiyor.
Kurumların nitelikli eğitimlerine devam edebilmeleri için yemek, kitap-kırtasiye ücretlerini eğitim ücretleri dışında tutup, mevcut maliyetleri göz önünde bulundurarak 2023-2024 eğitim öğretim yılı başlangıcında açıklamaları önemli, 2023-2024 eğitim öğretim yılı için talep edilen tüm ücretler karşılığında özel okulların 2024 yılı haziran ayına kadar eğitim öğretim hizmeti vereceğini de unutmadan maliyet hesaplamalarını yapmak gerekiyor. Dünyada ve ülkemizde yaşanan ekonomik sıkıntıların devam edebileceğini de öngörerek farklı ekonomik senaryolar hazırlanmalı ve rasyonel hedefler oluşturulmalıdır.

ÖZEL ÖĞRETİMİN DESTEKLENMESİ İÇİN HANGİ ADIMLAR ATILMALI?
MEB’de yeni bir bakan ile yeni bir döneme giriliyor. Özel öğretim kurumları olarak MEB’den beklentileriniz neler olacak? Bu çerçevede MEB’in hangi konulara ivedilikle eğilmesi gerekiyor?
2023-2024 eğitim öğretim yılında aynı kademeye devam edecek öğrenciler için bir önceki eğitim-öğretim yılında ilan edilen eğitim ücretine %65 artış oranı uygulanabilecek, veli açısından bakıldığında olumlu karşılanabilecek bir artış oranı olsa da özel okullar gelir-gider dengesini sağlamakta zorlanacak. Öncelikli olarak düzenlenmesi gereken, veliler ve okul kurucuları olmak üzere iki açıdan da ele alınması gereken konunun bu olduğu kanaatindeyim. Çünkü yaşanacak mağduriyetler kısa, orta ve uzun vadede eksikliklere yol açacaktır.
Ayrıca geçmişte başarılı bir şekilde uygulanan ve birçok öğrencinin özel okulda öğrenim görmesine imkan veren eğitim – öğretim desteklerinin tekrar gündeme gelerek hayata geçirilmesi, son yıllarda öne çıkan “Herkes için eğitim” yaklaşımından da hareketle, eğitimi herkes için ulaşılabilir hale getirmenin hedefimiz olması, dolayısıyla eğitim politikalarının bu doğrultuda geliştirilmesi eğitim -öğretim hizmeti verenlere katkı sağlayacaktır.
Eğitim – öğretim ücretlerine uygulanan %8 KDV oranının “vergisiz” olarak ele alınması da gelecek dönemlerde ülkemizde eğitim hizmetlerinin gelişmesi için ciddi avantaj sağlayacaktır.
2030 yılına kadar tamamlanması planlanan Birleşmiş Milletler Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları arasında “nitelikli eğitim” de yer alıyor. Bu amaç kapsamında yer alan “erişilebilir ve etkili öğrenme ortamlarını oluşturmak” hedefi ancak nitelikli eğitimin yaygınlaştırılması ile mümkün, ülkemizdeki özel okul kurucularına yönelik teşviklerin artırılması ve yeni eğitim yatırımlarına yönlendirilmesi bu bakımdan çok kıymetlidir.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.