banner

Dersleri sosyal etkinliklerle sunabilen okullar başarılı olacak




Vatan Okullarında hayatla okulun uzak olmadığı modellerin uygulandığını belirten Vatan Okulları Genel Müdür Yardımcısı ve Eğitim Uzmanı Ayhan Korkmaz ile LGS sınavını, sınavlarda başarılı olmak için yapılması gerekenleri konuştuk.

ayhan_kormaz_vatanLGS ile ilgili değerlendirmenizi öğrenebilir miyiz?
Liselere geçiş sistemi bu sene ilk defa farklı bir modelle uygulandı. Bu modeli, sonuçları itibariyle değerlendirmek gerekir ancak sonuçları da doğru ölçmek lazım. Öncelikle ölçme sistemi ve sonuçlar arasında bir uyumsuzluğun olduğunu söyleyebiliriz. Sınavın ve seçmenin sonuçlarının doğru ölçmeyle yapılması veya ölçme sonucundaki yerleştirmenin doğru yapılmaması sınavın bizzat kendisini eleştirmemizi gerektirmez. Eğitim kurumları üzerinden LGS’ye bakacak olursak bu sene, sınav sistemi daha çok matematik üzerine ve yine farklı bir deyişle, matematik ve edebiyatın birleştiği hibrit bir sınav oldu. Bu ilk defa, yükseköğretim kurumları giriş sınavları ile lise giriş sınavlarının benzeştiği bir sistemdi.

LGS’de zirveyi yakalayan kurumlar başarıyı nasıl elde ediyorlar?
Yeni model itibariyle zirveyi yakalamış ve önümüzdeki senelerde ivmeyi yükseltecek kurumlar, okullarda yazma atölyeleri düzenleyen, zeka oyunları üzerinden etkinlikler koyan kurumlar olacak.
LGS’de Matematik ve Türkçenin iç içe geçmişliliği, çocukların zihinlerini zorlayacak soruların temele oturtulması, okumaya dayalı yazma atölyelerini, çocukların kitaplar üzerindeki fikirlerini, yaşam üzerindeki yazmalarını öne çıkardı. Matematikte ise anlık muhakeme yeteneklerinin ve günlük olaylar üzerinden muhakeme yeteneklerini öne çıkartan kurumlar öncü oldu ve öğrencilerinin başarılarını katlamaya da devam edeceklerdir.

MATEMATİKTE PUZZLE VE SUDOKU NASIL KULLANILIR?
Hayat başarısının yanında sınav başarısına da önem veren kurumlar, sınavlara hazırlanan öğrencileri için hangi programları uyguluyorlar?
Türkiye’nin en büyük problemlerinden biri olan lise sınavları ve derecelendirme, sınava alternatif bir yön çizme gayreti getirmiş, bunu görüyoruz. Şu anda gelen, LGS’deki merkezi sistem ve sınavların soru özellikleri, akademik özellikli sorulardan ziyade özellikle ALES tarzı sorulara yakın, yaş gruplarına göre çocukların tamamen bir yıllık çalışmalarının konularının dahil olduğu ancak bu konularda pratik zekalarını işletmek, düşüncelerini hızlandırmak ve hızlı okuduklarını hızlı anlayıp şekillendirmek üzerine bir çalışma var. Başarıyı yakalayan kurumlar da metotlarını bunun üzerine kuruyorlar.
Örneğin; Bizler kurumlarımızda artık uzun okumalı metinlerle beraber, şekilsel, sayısal problemler ve hayatın içinden gelen, hayatla okulun uzak olmadığı modeller uyguluyoruz. Çocuklarımız okullarda üretim atölyelerine katıldığında bu sınavlardaki başarılarının da öne çıktığını göreceğiz. Okulların hayata uzak olmasından kaynaklı eksiklikler, bir zamanlar Milli Eğitim Bakanlığı’nın da uyguladığı “Okullar Hayat Olsun” projesi gibi yeniliklerle aynı zamanda LGS başarısını da getirecek.
Bu bağlamda çocuklara hikaye kitapları yazdırılması, aylık faaliyetlerinin kitaplaştırılması, yıllık programların makaleleştirilmesi, erken akademik takvimlerin oluşturulması başarıyı getirecektir. Bunların komplike bir şekilde öğrencilere sevdirilmesi görevi de yine kurumlara düşmektedir.
Çocuklarımız bunu yaptıklarında sınavlarda başarılı olacaklar. Evet, çocukların sosyal etkinlikleri önemli ancak derslerin içeriğini, sosyal etkinliklerle paket halinde sunabilen okullar çok daha başarılı olacak. Çocuklar da bu eğitim ve hayatı bir araya getirme modeline önem verecek. Örnek olarak, bizim matematikte muhakemeye dayalı soruların öğrencilere- STEM ile bir araya getirilerek puzzle gibi sudoku gibi etkinliklerle sunulması, Türkçede betimlemeleri arttırarak, bunun üzerinden hikayeler yazdırılması, Fen Bilgisinde laboratuvar kullanımı ve ölçümlemeler, Sosyal Bilimlerde 3 boyutlu haritalar üzerinden, hareketli nesneler üzerinden bilimin temelini görmesini sağlamak başarıyı getirmiştir.
Keza yabancı dilde de aynı sistemi kurmak gerekiyor. Konuşma atölyelerini kurmadığınız sürece, yeni kelimeler öğrencilerin zihinlerine girmeyecektir- ki son sınavda tamamen kelime üzerine dayalı bir İngilizce ölçme sistemi olduğunu gördük.

Hangi yayın ve materyallerden yararlanıyorsunuz?
Bu sene yayıncılar hazırlık sisteminde çok hazırlıksız yakalandı. İçeriklerin uyumsuzluğu, çocukları da etkilemiş oldu. Burada elbette sistemin geç açıklanmasının payı da var. Ancak bu sistem üzerine yeni yayınlar tamamen sisteme yönelik olacaktır. Hatta yeni yayınlar, 3 boyutlu, algoritmalar üzerine kurulu yayınlar ile desteklenecek. Belki de yeni yayınlar çocukları farklı alanlara yöneltecek, internet üzerinden başvurabilecekleri farklı platformlardan değerlendirilecek, farklı yarışmaları da çocuklara getirmek zorunda kalacaktır. Böyle olursa okullar kendi modellerini ve yayınlarını üretecek. Kendi yayınlarını çıkaran kurumların daha erken yol alacağı ve eğitim modelleriyle uyumlu gideceklerini biliyoruz. Her okulun ayrı felsefesi olmasına rağmen, felsefenin temelinde merkezi ölçme varsa nüans farkı olsa dahi, merkezi yerleştirmeye yakın yayınlar çıkarmak önem kazanacaktır.

Zirveyi yakalayan öğrenciler başarıyı getiren süreci nasıl yaşadılar?
Bu sene zirveyi yakalayan öğrencilerin çoğunun, odasına yalnızca ders çalışmaya giden çocuklar olmadığını, sosyal zekası gelişmiş , etkinliklerde görev alan faal bireyler olduğunu görmüş olduk. Her dinlediğimiz hikayede bir Robotik Takımı, bir STEM başarısı, ekip ve takım olmanın getirdiği, muhakkak birkaç yerde bir hikayesi, sözü yayınlanmış öğrencilerin başarısını görüyoruz. Öyleyse, bizler de öğrencileri bilgisini paylaşmaya teşvik ederek, zirveye taşıyabiliriz.

LGS hazırlıkları için öğrencilere neler tavsiye edersiniz?
Sevgili öğrenciler, yukarıda bahsetmiş olduğumuz destek programları, sosyal zekanın önemi, tam da rehber öğretmenlerin vurgulamak istediği şeyler aslında. Sizler daha uzun, daha şekilli metinleri daha üretken nesneler üzerinden çalışmayı öğrenmelisiniz. Önümüzdeki senelerde farklı mesleklerde olacağınızı düşünürsek yapmanız gereken üretmek, üretmek ve üretmek. Üretimi sayısal ve sözel tabanlı yapabilirsiniz, yeter ki yapın. Teknoparkları, akıllı odaları keşfedin, atölye çalışmalarını takip edin. Gerek sanat gerek mekanik alanda atölyelere –elbette yaş gruplarınıza göre- katılım sağlarsanız başarılı olacaksınız. Hepinize şimdiden başarılar diliyorum.

“Sınavlar ve dersler arası dengeyi kurmak için, öğrencileri yasaklarla değil, öğrenmekten haz alabileceği şekilde teknolojiyle beslemek, kopyala yapıştır yerine kendi ürettikleri ve sergileyebilecekleri proje ödevler olursa hayatı, okul ve sınav beraber yürüyecektir. Sınavını sergileyebilme imkanı bulan öğrenci, ölçülmekten korkmayı da bırakacaktır.”

 

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.