Müdür olurken bile öğretmeliyiz
- Ayrıntılar
- Kategori: Öğretmenler Odası
- Çarşamba, 28 Ekim 2015 10:51 tarihinde oluşturuldu
Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, öğretmenlerin en kıymetli mesleği yaptığını dile getirerek, "Müdür olurken bile öğretmek zorundayız. Eğer idareci olduğunuzda eski köye yeni adetler getiremiyorsanız, görevden geldiğiniz gibi gitmeyi de göze alamıyorsanız başarılı olamazsınız" dedi.
Yalçın, Pendik Yunus Emre Kültür Merkezi'nde düzenlenen, "Yönetici Okulu Konferansı"nda yaptığı konuşmada, eğitim kurumlarında idareciliğe talip olanların binaları değil öğrencilerin ve öğretmenlerin kalplerini beş yıldızlı otele çevirmesi gerektiğini söyledi.
Okullarda başarının kalpleri fethetmekten geçtiğini belirten Yalçın, öğretmenlerin en kıymetli mesleği yaptığını dile getirerek, "Müdür olurken bile öğretmek zorundayız. Eğer idareci olduğunuzda eski köye yeni adetler getiremiyorsanız, görevden geldiğiniz gibi gitmeyi de göze alamıyorsanız başarılı olamazsınız" ifadesini kullandı.
Yalçın, Türkiye'de öğretmenlerin bir dönemler biçimleyici olarak seçildiğini ve bazı kesimlerin öğretmenler üzerinden toplumda ayrıştırmalar yaptırdığını, bunun ise sistemli olarak yürütüldüğünü savundu.
Türkiye'de bilinçli şekilde insanları ayrıştıran, ötekileştiren bir sistemin ortaya konduğunu ve bunun yıllarca yapıldığını dile getiren Yalçın, şöyle konuştu:
"Yıllarca Türk filmlerinde imam ve yönetmen kıyaslanması, tartışması yapıldı. Birinin öncelendiği, birisinin örselendiği enteresan bir propaganda altında kaldık ve hepsine güldük. Aslında gülünecek bir durum yoktu ve ağlanacak şeylerdi. Aslında bir operasyondan geçiyorduk. Yıllardır çocuklarımıza andımızı okuttuk. Andımızda halbuki hikmet falan yoktu, bir tuhaflık vardı. Etnik damara vurgu yapan, millet bilincini örseleyen, enteresan kurgu vardı. Herkesin etnik damarına vurgu yapan, asla bir arada bulunmasına, kaynaşmasına değil, çatışmasını tetikleyen cümleler vardı içerisinde. Yıllarca andımız dahil çok sayıda yanlış ve bilinçli politikalar vardı. Hiç kimse keramet aramasın. Kutsal bir metin haline geldi. Kaldırılırken saatlerce tartışmalar oldu. Bilmeden konum aldılar, 'Olur mu? Şu öyle, bu böyle' falan dediler. Şırnak'ta 5 yıl öğretmenlik yaptım ve bir öğrenci andımızı okudu, sonunda 'Ne mutlu Kürdüm diyene' dedi. Ne yapacağız? Hiçbir şey yapamayız, yapacağınız her şey yanlış teper çünkü andımızın kurgusu yanlış."
Uyanık olun
Yıllarca okullarda verilen milli güvenlik dersine girenlerin öğretmenlerle veliler hakkında çetele tuttuğunu yıllar sonra anladıklarını ifade eden Yalçın, "Uyanık olun diyorum ya, uyanık olmak 'sistemde neler yapılıyor, kim ne diyor, ne oluyor, bitiyor' farkına varmaktır. Eğer farkına varırsak işimiz kolay" ifadesini kullandı.
Türkiye'de yıllarca gazete okunmadığının ve herkesin gazete okuması gerektiği şeklinde söylemlerin dile getirildiğini aktaran Yalçın, "Bu ülkede gazeteler ve televizyonlar üzerinden darbeler yapıldı. Toplumda algılar oluşturuldu. Medya üzerinden yapıldı bunlar" dedi.
YASAL UYARI:
Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
İLGİLİ HABERLER
-
Oyuncakların Eğitsel Değeri: Oyun ve Öğrenme Arasındaki Bağlantı
-
Ana kucağından Anaokuluna
-
Dilek Yetkin Akademi’nin mottosu hem geleneksel hem modern eğitim
-
AÇEV’den İLK İŞ BABALIK kampanyası
-
21. Yüzyılın İhtiyacı: Maker Çocuklar
-
MEB’de okullaşma rekoru okul öncesinde
-
Okul öncesi okullaşmada yüzde 300 artış oldu
-
Bin anaokulunda satranç eğitimi verilecek
-
Okul öncesine gidemeyen çocuklara yaz okulu