banner

Öğretmen eğitiminde mükemmeliyet hareketi: EPDAD




Türkiye’nin öğretmen eğitimi alanındaki ilk ve tek kalite kuruluşu olan EPDAD Eğitim Fakülteleri Programlarını Değerlendirme ve Akreditasyon Derneği eğitim fakülteleri programlarını değerlendirerek akredite etmek amacıyla kuruldu. Derneğin amaçlarını ve gelecek hedeflerini EPDAD Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Cemil Öztürk ile konuştuk.

cemil_ozturkSon birkaç yıldır EPDAD hakkında çok şey duymakla birlikte yeterince tanımadığımızı düşünüyorum. Bize EPDAD nedir, niçin kurulmuştur, lütfen açıklar mısınız?
EPDAD eğitim fakülteleri programlarını değerlendirerek akredite etmek amacıyla kurulmuş bir dış değerlendirme kuruluşudur. Temel amacı, eğitim fakülteleri eğitim programları için akreditasyon, değerlendirme ve bilgilendirme çalışmaları yaparak Türkiye'deki eğitim fakültelerinde verilen eğitimin kalitesinin yükseltilmesine katkıda bulunmaktır. Böylece güncel ve gelişmekte olan eğitim ve öğretim yaklaşımlarını kavrayan, uygulayan ve daha nitelikli öğretmenlerin yetiştirilmesini hedeflemektedir.
30 PROGRAM AKREDİTASYON SÜRECİNDE
Bu amaç doğrultusunda ne tür faaliyetlerde bulunuyorsunuz?
EPDAD’ın çok geniş bir faaliyet alanı var. Bunlardan en önemlileri (a) program değerlendirme ve akreditasyon, (b) eğitim ve tanıtım, (c) araştırma ve geliştirme, (d) iç ve değerlendirme, (e) işbirliği ve uluslarasılaşma çalışmalarıdır. Müsaade ederseniz bunlardan kısaca söz etmek isterim.
Eğitim fakülteleri eğitim programlarını kurumların başvurusu üzerine değerlendirmek ve akredite etmek birincil faaliyet alanımız. Bu kapsamda yaptığımız şey öğretmen eğitimi programlarının kalitesini ileri standartlara uygunluk açısından değerlendirmek ve yeterli olanları tescil etmektir. Halen ikisi Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden olmak üzere 8 üniversiteden 30 civarında program akreditasyon sürecindedir. Ocak 2017’de yeni başvuruları alacağız.
Eğitim ve tanıtım odaklı etkinlikleriniz neler? EPDAD bunları niçin bu kadar önemli bulmaktadır?
EPDAD’ın en önemli faaliyet alanlarından biri eğitim ve tanıtım etkinliklerinden oluşmaktadır. Bu çerçevede yapılanlar şöyle özetlenebilir:
• Akreditasyon çalışmalarında görev alacak değerlendiricilerin seçimi ve eğitimini yürütmek,
• Program yöneticilerinin ve öğretim üyelerinin program değerlendirmesi konusunda bilgilendirilmesini ve eğitimini gerçekleştirmek.
Bugüne kadar söz konusu amaçlarla çok sayıda etkinlik yapıldı. Bunların çoğu eğitim fakülteleri dekanları ve öğretim elemanlarında farkındalık ve bilinç oluşturmaya yönelikti ve Kurucu Başkanlığını yaptığım EFDEK (Eğitim Fakülteleri Dekanlar Konseyi) ile işbirliği içinde yapıldı. Ayrıca birçok ulusal ve uluslararası bilimsel toplantıya çağrılı konuşmacı olarak giderek vizyon, misyon, stratejik hedef ve çalışmalarımızı anlattık. Bütün bunlar eğitim fakültelerinde akreditasyon kültürünün gelişmesine önemli katkılarda bulundu; ancak bu konuda daha yapılacak çok iş var.
Eğitim ve tanıtım konusunda internetin sunduğu imkanları da kullanıyorsunuz. Bunlardan bahseder misiniz?
Web siteleri akreditasyon kuruluşları için her bakımdan önemli. Resmi sitemiz son iki yılda 7400 kez tıklandı. Bu rakam akreditasyon gibi geniş kitlelerin ilgisini çekmeyebilecek spesifik bir konuda önemli bir alakanın varlığına işaret ediyor. Facebook sayfamız daha geniş bir erişim çevresine sahip. Ayrıca sitemize kaydolanlara gönderdiğimiz bir e-bültenimiz var. Web sayfamız açıklık ve etik bakımdan önemli bir işleve sahip. Çünkü onun aracılığı ile faaliyetlerimizle ilgili her türlü bilgi ve belgeyi kamuoyunun erişimine sunuyoruz.
Müsaade ederseniz eğitim amaçlı faaliyetlerimizle ilgili bazı bilgileri de paylaşalım: İkinci grup eğitim faaliyeti ise akreditasyon sürecinde görev alacak personelin eğitimine yönelik. Bunların başında değerlendirici eğitimi çalıştayları gelmektedir. Bunların ilkini Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi’nin ev sahipliğinde Kasım 2015’te gerçekleştirildi. Bu çalıştayda 25 üniversiteden 38 öğretim elemanı ile 6 öğrenciye değerlendirici eğitimi verildi. Bu isimlerin belirlenmesinde açıklık, etik ve bilimsellik ilkelerine bağlı kalındı. Görev alan eğitimciler belirlenirken tıp, mühendislik ve eczacılık gibi alanlardaki deneyimli değerlendiricilerden faydalanma ihmal edilmedi. İkinci değerlendirici eğitimi çalıştayını Ankara Üniversitesi Eğitim Bilimleri Fakültesi ile işbirliği içinde gelecek ay yapacağız.
Araştırma ve geliştirme çalışmalarınız hakkında da bilgi verir misiniz?
Bunlar iki grupta toplanabilir. Birincisi; öğretmen eğitimi programlarının paydaşlarının şimdiki ve gelecekteki gereksinimlerini sürekli izleyerek, program değerlendirme ölçütlerinin belirlenmesini, gerektiğinde değerlendirme ölçütlerinin ve süreçlerinin gözden geçirilmesini ve yenilenmesini sağlamak gibi sistem geliştirme çalışmalarıdır. Böylece öğretmen eğitiminin çağdaş standartlarda sürdürülmesi öngörülmektedir.
Bu amaçla da bir dizi etkinlik planlanmıştır. Bunlar ulusal ve uluslararası düzeyde kurs, seminer, konferans, panel, çalıştay vb. toplantılar düzenlemek ve bu kapsamdaki çalışmalara destek vermek şeklinde tasarlanmıştır. Ekim 2015’te Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi ile işbirliği içinde gerçekleştirdiğimiz Öğretmen Eğitimi Standartları ve Akreditasyon Süreci Çalıştayı bunların ilk başarılı örneği. Ayrıca her yıl uluslararası bir kongre düzenleyeceğiz. I. Uluslararası Öğretmen Eğitimi ve Akreditasyon Kongresi Mayıs 2017’de İstanbul’da Marmara Üniversitesi Atatürk Eğitim Fakültesi ve Yıldız Teknik Üniversitesi Eğitim Fakültesi ile işbirliği içinde yapılacak. İkincisi ise Mayıs 2018’de Rize’de olacak. Bu faaliyetler bir yandan küresel bilgi ve tecrübenin paylaşım kanalları olurken diğer yandan da uluslararasılaşma için uygun zemin hazırlayacak.
Görülüyor ki EPDAD olarak öğretmen eğitimi alanında bir kalite güvence sistemi kurmaya çalışıyorsunuz. Bu konuda çevre faktörü ne durumda? Sizi nasıl etkiliyor?
Sistemin çevresini yasal ve diğer çevreler olarak iki grupta düşünmek gerekir. Bunun içerisinde iç ve dış çevreler de göz önüne alınmalıdır. Çünkü küreselleşen dünyada kalite rekabet edebilir boyutta sisteme girdi sağlamalıdır. Yasal çevre öncelikle 2547 sayılı kanunun ilgili maddeleri ve Yüksek Öğretim Kalite Güvencesi Yönetmeliği esas olmak üzere iç ve dış resmi dokümanlarda belirlenmiştir. Ayrıca, Avrupa Birliği uyum süreci, Bologna süreci ve bunlarla ilgili kalite odaklı yasal düzenlemeler de çevre bağlamında düşünülmelidir. Diğer çevre ise YÖK, eğitim fakülteleri, öğretmen istihdam eden kurumlar ile eğitim kurumlarından doğrudan ve dolaylı hizmet alan veya mezunlarını topluma sundukları hizmette kullanmakta olan bütün kurum kuruluşlar ile toplum kesimleri ve eğitim sendikalarıdır. Buna ilave olarak yurt içinde ve yurt dışında faaliyet gösteren kalite güvencesi ajansları sistemin daha geniş anlamda çevresini şekillendirmektedir.
ULUSLARARASI ÖĞRENCİ HAREKETLİLİĞİ
Burada çevrenin etkilerini olumlu ve olumsuz olanlar olmak üzere iki grupta özetlemek mümkündür. Olumlu çevre faktörlerinden bazıları şunlardır: Son çeyrek yüzyılda uluslararası öğrenci hareketliliğinin artması, kalite güvence sistemlerinin önemini artırmıştır. Bologna Süreci ile oluşturulmak istenen Avrupa Yükseköğretim Alanı, söz konusu coğrafyada yükseköğretim programlarından mezun olanların bir takım yeterliklere sahip olmalarını amaçlamaktadır. Bunu gerçekleştirmek için de kalite güvence sistemlerinin kurulmasını teşvik etmektedir. Türkiye de bu konuda önemli gelişmeler kaydetmiştir. Yüksek Öğretim Kalite Güvencesi Yönetmeliği’nin yayımlanması, Yükseköğretim Kalite Kurulu’nun kurulması son derece önemlidir. Ayrıca akredite olan programların öğrenci tercih kılavuzundan belirtilmesi de akredite olmayı cazip hale getirmiştir.
Olumsuz çevre faktörlerinin başında ise öğretmen yetiştirme ve istihdamıyla ilgili uygulamalar gelmektedir. Kitle eğitimine dönüşen pedagojik formasyon kursları bunların en önemlisidir.

EPDAD’IN GELECEKTEKİ HEDEFLERİ NELER?
EPDAD gelecekte şu hedefleri gerçekleştirmeyi amaçlamaktadır:
1. Öğretmen yetiştirmede kaliteyi artırmak.
EPDAD, öğretmen yetiştiren kurumlar hakkında doğru yargılara ulaşabilmek için kanıt temelli performans ölçütlerine ve sürekli gelişime dayanan açık ve yüksek standartlara sahip olacaktır.
2. Sürekli gelişimi desteklemek.
EPDAD, niteliği sergilemek ve sürekli gelişimi desteklemek için akreditasyon aşamalarını kullanma konusunda öğretmen yetiştiren kurumları destekleyecektir.
3. Araştırma ve inovasyonu geliştirmek.
EPDAD, öğretmen yetiştirmede sürekli gelişimi desteklemek için araştırma ve inovasyon amaçlı bir ajanda geliştirecek ve uygulayacaktır.
4. Akreditasyonun değerini artırmak.
EPDAD, birbiriyle ilişkili ve uygulanabilir nitelik ölçütlerine dayalı değerlendirmeler yoluyla nitelikli öğretmen yetiştiren kurumlara yönelik farkındalıkları ve akreditasyonun değerini geliştirecek; böylece daha çok kurumun katılımı sağlanacak; istihdamda akredite edilmiş programları avantajlı hale getirecek düzenlemeler yapılmasına yönelik politikalar desteklenecektir.
5. Model bir akredite edici kuruluş olmak.
EPDAD, mükemmeliyeti model olarak temsil edecek ve akreditasyon için çeşitli yollar önerecektir.
6. Model bir öğrenme organizasyonu olmak.
EPDAD, öz-çalışma ve sürekli gelişim uygulamalarını model olarak temsil edecektir.
Prof. Dr. Cemil ÖZTÜRK
Eğitim Fakülteleri Dekanlar Konseyi (EFDEK) Başkanlığı (Kurucu Başkan 2012-2013), YÖK Öğretmen Yetiştirme Çalışma Grubu üyeliği (2012-2013), Atatürk Eğitim Fakültesi Dekanlığı (2009-2012) yaptı. EPDAD'ın kuruluş çalışmalarını başlattı ve yürüttü. Sosyal Bilgiler Eğitimcileri Birliği (SEBEB)'in kuruluşuna öncülük etti ve Başkanlığını yaptı (2009-2014).

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.