banner

Dönüşümü ıskalayan kurumlar ayakta kalamaz




Eğitimde 20. Yılını kutlayan Ortadoğulular Eğitim Kurumları, öğrenci merkezli modeliyle 26 şubesinde hizmet veriyor. “Tercih edilme sebebimiz başarı öykümüzde ve geçmişte bizimle yol yürüyen veli - öğrencilerimizde saklıdır” diye konuşan Ortadoğulular Eğitim Kurumları Yönetim Kurulu Başkanı Ümit Cenik, önümüzdeki süreçte dönüşümü, gelişimi ıskalayan kurumların ayakta kalma şansı olmayacağını söyledi. Cenik, kurumun dünden bugüne gelişimini artı eğitim’e anlattı.

 

umit_cenikÜmit Bey öncelikle sizi tanıyalım, Ümit Cenik kimdir?
1980 yılında Giresun - Bulancak'ta doğdum. İlk, orta ve lise eğitimimi Giresun'da tamamladım. Üniversite için 1997 yılında Ankara'ya geldim ve 2001 yılında kimya öğretmeni olarak iş hayatıma başladım. Her ne kadar kurum sahibi olarak görünsem de kendimi hep bir eğitimci ve kimya öğretmeni olarak tanımladım, öğretmen olmanın ayrıcalığını da hep hissettim.

Ortadoğulular Eğitim Kurumları’nın kuruluş aşaması nasıl ve ne zaman gerçekleşti?
2002'de 5 arkadaşımızla şu anda sahibi olduğum Ortadoğulular Eğitim Kurumları'nı kurduk ve 2006 yılında marka patentimizi alarak ve şubeleşme süreçlerine hız vererek bugünlere geldik. Sektörde birçok alanda ilklere imza atarak ve farklı modellemeleri devreye sokarak adımızdan söz ettirmenin gururunu yaşıyorum. Sektör demişken de bir hususun altını çizmek isterim. Marka değerimizin gücünü gören bazı sektör paydaşlarımız, bizim ismimizi kırparak, bükerek markalaşma sürecine girdiler, bilinçli veliler kurumların kuruluş hikâyesine de başarısı öyküsüne de zaten vakıflar! Ayrıca bu durumdan muzdarip de değilim. Çünkü biz, “Aslı varken sûretine itibar edilmez” sözüne inanarak yolumuza devam etme kararlılığındayız!

Kurs ve benzeri destek eğitimleri öğrenciler üzerinde ne kadar etkili oluyor?
Malumunuz olduğu üzere sınav süreçleri oldukça yorucu, uzun ve zahmetli süreçlerdir. Bizim öğrencilik dönemlerimizde bu süreçler, “Maraton Koşusu” metaforu ile izah edilirdi. Ayrıca bu sürecin aktörleri aynı zamanda gençlik heyecanları, duyguları, hayalleri, kaygıları ve iniş - çıkışları olan gençler! Dolayısıyla hem akademik anlamda hedeflenen sonuca erişmek hem de bu uzun süreci sağlıklı bir psikoloji ile sürdürmek zorundalar. Gençlerimizin; hem eksik konularını kazanım bazlı değerlendirilip konu eksiklerinin tamamlanmasıyla okul hayatlarındaki sınav başarılarına katkı sunmak, hem de farklı türde çok farklı tipte sorular çözdürerek emsalleri ile olan yarışta bir adım öne geçirmek gibi bir temel misyonumuz var. Ayrıca kurs ve benzeri tüm yapılar, aslında canlı ve sosyal bir varlık olan gençlerin birlikte öğrenmesine, kaliteli bir rekabet ortamına kavuşmasına ve sosyal hayatlarının devamlılığına katkı sunan yapılardır. Aynı sıkıntıları aynı stresi çeken gençlerin birlikte öğrenmesi, bu öğrendikleri ile deneme - tarama odaklı sınavlara birlikte girmesi; zorlu maraton koşusunda yalnız olmadığı duygusunun perçinlenmesine, özgüveninin artmasına ve stresi yönetebilmesine olanak tanımaktadır. Biz objektif değerlendirme ölçütleri ile öğrencimizin seviyesini, eksiklerini ve sıralamasını; hem kendi şubelerimiz içinde hem de Türkiye genelinde görmesine olanak tanıyoruz. Tüm etüd ve benzeri destek paketlerini bu veriler ışığında veli ve öğrencilerimizle paylaşıyoruz. Bu da öğrencimizin gerçek verilerle ilerlemesine, “neredeyim?” sorusuna net yanıt alabilmesine ve sağlıklı çalışma planı oluşturabilmesine olanak tanıyor.

ORTADOĞULULAR AKADEMİ
Aileler genel anlamda kursları nasıl buluyor, sizden beklentileri ne yönde ve siz bu durumu nasıl karşılıyorsunuz?

Eğitim-öğretim süreci oldukça dinamik bir süreçtir ve bu sürecin başat aktörü de öğretmenlerdir. Uzun yıllar özel eğitim kurumlarında öğretmenlik ve yöneticilik yapmış birisi olarak gözlemlerimi paylaşmak isterim. Gerek eğitim verilen okullarda, gerekse sınav maratonuna katkı sunan kurs ve benzeri yapılarda; öğretmen niteliği, yetkinliği, kuruma duyulan güven ya da aidiyet duygusu kurumların kalitesini ve başarısını doğrudan etkilemektedir. Çalışma ortamındaki huzur, profesyonel yaklaşım, eğitim felsefesine olan hâkimiyet, yeni nesil öğretim modellemesi, enformasyon - rehberlik süreçlerindeki samimi ve metodolojik yaklaşım, kurumları kendi segmentlerinde bir adım öne çıkarmaktadır.
Ortadoğulular Akademi adı ile emsali pek de olmayan bir yapı oluşturduk. Bu akademi şu anda sadece Ortadoğulular ailesine mensup 26 şubemize hizmet sunan bir akademidir. Öğretmen eğitimlerinden öğrenci ve veli eğitimlerine kadar geniş bir yelpazede hizmet sunmaktayız. Akademi bünyesinde; “BONUS HOCA” olarak velilerimizin televizyon ekranından tanıdığı Süleyman Bedelioğlu hocamızla, veli odaklı seminerler düzenliyoruz. Zira Velilerin duygusal davranışlarının ve fayda sağlamak adına müdahalelerinin, süreci olumsuz etkilediğini gözlemliyoruz. Bunun önüne geçmek adına değerli hocamın çok verimli seminerleri oluyor. Aynı şekilde sınav sonrası tercih ve planlama sürecinde velilerimize ve öğretmenlerimize kariyer danışmanlığı hizmeti sunuyoruz. Kariyer danışmamız ve TV yapımcısı eğitimci İsmail Yolcu hocamızla, gençlerimizin kariyer planlamalarına katkı sunuyoruz. Sınavda başarılı olmuş öğrencilerin doğru alan ve meslek seçimlerini oldukça önemsiyoruz. Zira sınavda başarılı olmak kadar lisans sonrası istihdamın da birey için bir dönüm noktası olduğuna inanıyoruz.
Velinin bu zorlu süreçte işin içinde olması ve planlamaların, anlık bilgilendirmelerin doğru yapılması başarıyı ve memnuniyeti de beraberinde getiriyor. Gerçekten veliler için de stresli ve yorucu bir süreç eğitim süreci. Tüm bu ve benzeri çalışmaların büyük çoğunluğunu sene başında planlıyoruz, ancak aktüel ve deneyimlenmemiş sorunlar için de, dinamik ve aktüel bir takvimlendirmeyi akademimiz kanalıyla oluşturabiliyoruz. Dolayısı ile hem velinin hem de öğrencinin psikolojik sürecini, uzman psikologlarımızdan oluşan Ortadoğu Akademi Psikoloji Birimi üzerinden eşzamanlı yürütebiliyoruz.
Kitle iletişim araçlarının yaygın kullanımı ile beraber velilerimizin de öğrencilerimizin de farkındalık düzeyleri oldukça artmıştır. Bu da velilerin kayıt süreçlerinde detaylı araştırma yapmalarını kolaylaştırmıştır.
Aileler; kurumların yönetim organizasyon-rehberlik-psikolog istihdamı-yayın kalitesi-öğretmen niteliği gibi birçok özelliğini masaya yatırmakta ve seçimini de bu parametreler üzerinden yapmaktadır.
Tercih edilme sebebimiz, 20 yıllık tecrübemiz, modelimiz ve samimiyetimizdir diye düşünmekteyim. Zira reklam pazarlama teknikleri ile bir eğitim kurumunun 20 sene ayakta kalması mümkün değildir. Bir başarı öykünüz, nitelikli bir eğitim ve rehberlik modeliniz ve marka değerinizi besleyen dinamikleriniz yoksa bu çağın velisi de öğrencisi de sizi tercih etmeyecektir. Tercih edilme sebebimiz başarı öykümüzde ve geçmişte bizimle yol yürüyen veli - öğrencilerimizde saklıdır!

İYİ BİR EĞİTİM SÜRECİ NASIL OLMALI VE NASIL VERİLMELİDİR?
Mecbur kalınmadığı sürece uzaktan eğitim formatından sakınılmalıdır. Dijital temelli yaklaşımın çok ağırlıkta olduğu bir sistemin sürdürebilir olmadığını Covid sürecinde hep beraber gözlemledik. Dolayısıyla sınav hazırlık merkezlerindeki ders anlatım tekniği, soru çözüm teknikleri ve etüt planlamaları, yüz yüze yöntemlerle ama teknolojinin getirdiği yeniliklerden ve de yenilikçi öğrenme metodolojisinden azami derecede faydalanılarak gerçekleştirilmelidir.
Nitelikli bir “psiklojik süreç yönetimi” sağlayabilmelidir eğitim kurumları. Zira oldukça uzun ve yorucu bir sürecin veli ve öğrencide düşmelere, motivasyon kayıplarına ve kaygılara yol açması olağandır. Bu süreçleri yönetebilecek donanımlı uzman psikolog istihdamı, eğitim kurumlarının olmazsa olmazı olmalıdır.
Etkili bir öğrenci takip sistemi her kurumda mecbur hale getirilmelidir. Veliye anlık, günlük ve haftalık bilgilendirmeler mail, program veya uygulamalar aracılığı ile yapılmalı, velinin tüm süreçlerden haberdar ve hatta tüm süreçlerin içinde olması sağlanmalıdır.
Rehberlik modeli eğitimin de kurumun da omurgasını oluşturur. Akademik rehberlik özellikle kurs ve benzeri yapılarda fark yaratır, zira eğitsel rehberlik zaten her kurumun temel hizmetidir. Ancak çıktı ve istatistik odaklı takip, kazanım temelli tespitler, buna uygun etüd ve destek paketlerinin devreye alınması, aslında velinin ve öğrencinin talep ettiği rehberlik türüdür. Buna mentörlük veya koçluk gibi eklemeler de yapan kurumlar mevcuttur.
Aynı şekilde kullanılan yayın oldukça önemlidir. Zira seçilen yayın; izleme, derecelendirme ve sağlıklı ölçme değerlendirme formatına uygun olmalıdır. Var olan sınav sistemimiz göz önünde bulundurulduğunda, farklı soru tiplerini ve yeni nesil soruları da içeriğinde bulundurmayan yayınlar öğrencilerde merak uyandırmayacaktır. Ayrıca deneme bankaları, mobilde kullanılan popüler soru çözüm uygulamaları, öğrenciye özel kitaplar, faydalı ve ilgili link bildirimi gibi hizmetler de öğrencinin beklediği hizmetlerdendir artık.
Simülasyon ya da prova sınavları da öğrencinin gerçek sınav heyecanını yaşayabileceği türden dizayn edilmeli ve öğrencilerin gerçek sınavda karşılaşması muhtemel sorunlar erken farkedilerek önleyici tedbirler alınmalıdır.
Kurumun gelişimini ve çağın gerektirdiği yetkinlere adaptasyonunu sağlayacak Ar-Ge veya Akademi benzeri düşünce yapılanmaları ya da yetkin danışmanları olmalıdır kurumların. Önümüzdeki süreçte; dönüşümü, gelişimi ıskalayan kurumların ayakta kalma şansı olmayacaktır.

 

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.