banner

Türkiye'de özel okullar ve geleceği




Devletin özel okullara teşvik vereceğini açıklamasını, okullaşma oranı yüzde 3 civarında seyreden özel eğitim kurumları açısından son derece olumlu bir adım olarak değerlendiren Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, 1500 TL teşvikin başlangıç için iyi bir rakam olduğunu düşünüyor.

özel okullarGülan, bu desteğin büyük şehirler dışında öğrenci sayısını ikiye katlayacağını, büyük şehirlerde ise veliye rahat nefes aldıracağını vurgulayarak, “Tüm gelişmiş ülkelerde bu tarz katkılar var. Örneğin Amerika Houston’da öğrenci başına destek 8 bin ABD Doları seviyesinde. Bu destek 5-8 bin TL’ler seviyesine çıkarsa öğrenci oranı kısa vadede %10’lara öğretmen sayısı da 150 binlere yükselebilir” diye konuşuyor.

Öncelikle Türkiye’de özel okul işletmeciliğinin bugün itibariyle ulaştığı konum ve büyüklük hakkında bilgi verir misiniz?

Şu an için özel okul sektöründe 3 bin 600 civarında özel okul bulunuyor, bu okullarda yaklaşık 495 bin öğrenci öğrenim görürken, 59 bin öğretmen de görev yapıyor. Kesin olmamakla birlikte yıllık işlem hacmi 5-6 milyar TL civarında... Öğrenci sayısı açısından özel okullaşma oranı ise %3 civarında seyrediyor.

Türkiye’deki özel okul sektörünü Avrupa ile kıyasladığınızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?

Öğrenci sayısı açısından bakıldığında 495 bin öğrenci, bazı Avrupa ülkelerinin toplam öğrenci sayısından bile fazla! Ancak %3 okullaşma oranı gelişmiş ülkeler ortalaması olan % 25’in çok gerisinde yer alıyor. Bunu ancak ülkenin ekonomik göstergeleri ve toplumun eğitime yönelik verdiği önemle açıklayabiliriz. Birleşmeler sağlıklı ortamlar ve şartlarda gerçekleşiyorsa ekonomik dayanma gücü kazanma anlamında önemlidir. Ancak dernek olarak eğitimin kişiye özel ve son derece önemli bir konu olduğunu düşünmekteyiz. Bu nedenle sağlıksız zincirleşmelere ve yurtdışından kar amaçlı geldiğini düşündüğümüz yabancı yatırımlara tedbirli yaklaşmaktayız.

MEVCUT OKULLAR REKABET EDEMEYEREK KAPANABİLİR 

Başbakan Erdoğan’ın, dershaneleri kaldırıp, özel okulları teşvik edeceklerini açıklamasından sonra harekete geçen MEB ve Maliye Bakanlığı, ‘Özel Eğitim Kurumlarına Teşvik Yasası’nın taslağını hazırladı. Bu önemli adıma yönelik görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

Bugün özel okullar yarı kapasite ile çalışıyor. Yani özel okulların yarısı boş! Hal böyleyken dershanelerin özel okula dönüşmesi pek mümkün gözükmüyor. Ayrıca dershanelere olan ihtiyaç ortadan kalkmadan dershaneler kapanmaz veya dönüşmez. Bunun dışında mevcut okullar çok büyük sıkıntı içindeyken yeni açılacak okullara 5. bölge teşvikleri verilmesi de sağlıklı değil. Bu durumda ya mevcut okullar rekabet edemeyerek kapanacak ya da yeni açılanlarda dahil tüm okullar sıkıntı çekecek. Bu anlamda özel okulda okuyacak öğrenci ailelerine 1500 TL destek verilmesi öncelikle uygulamaya alınması gereken teşviktir.

ÖZEL OKULCULUK ‘MARKETÇİLİK’ ANLAYIŞI İLE BÜYÜMEMELİ

Özel okulların eğitimden aldığı payın üç yıl içinde en az ikiye katlanacağı öngörülürken, bu kapsamda özel sermaye fonlarının da bu alana ilgisinin artacağı tahmin ediliyor. Sizce sektördeki yabancı sermayenin artışı beraberinde hangi artıları/eksileri getirir?

Yatırım teşvikleri ile birlikte yabancı sermaye ve zincirler daha güçlü duruma gelerek mevcut küçük okulların ortadan kalkmasına neden olabilirler. Dolayısı ile özel öğretimde yerli sermaye payı yabancı sermayeye doğru kayabilir. Eğitimde tekelleşmeler, yabancı sermayenin payının artması ile ilgili stratejik kararlar daha ziyade Bakanlığın ve Hükümetin dikkatle takip etmesi gereken konulardır. Bize düşen eğitimde kişiye özel yaklaşımın önemli olduğu ilkesi ile mevcut okulların rekabet gücünü artırarak korumak ve toplumu bilinçlendirmek... Temelde eğitimin marketçilik veya fast food zincirleri ile paralellik göstermediğini savunup zincirleşmenin de isim satma ile değil, kendilerinin yeni okullar kurması ile büyümesini savunmaktayız.

Özel okulların kısa, orta ve uzun vadeli yol haritası hangi başlıklardan oluşuyor?

Sektör, kısa vadede değişen kanun ve yönetmeliklerin bir eğitim reformu haline gelmesi için çalışmalar yapacak. Orta vadede okulların eğitim yönlerini güçlendirmenin yanında ekonomik yapılarını da güçlendirme çalışmalarına devam edilecek. Uzun vadede, yani 2023 ve ötesi için amacımız özel okulculuktan ziyade Türkiye’nin dünyadaki en gelişmiş 10 ekonomi arasına girmesi için eğitim desteğinin sağlanmasıdır.

1+5+3+4’Ü DE TALEP EDEBİLİRDİK!

4+4+4 uygulamasının özel okullara yönelik yansımaları sizce nasıl olacak?

4+4+4, geçmişte de eğitim “8 yıl zorunlu ama kesintili olmalı” diyen bir dernek açısından beklenen bir sonuç... Ancak eğitimin kesintilerinden ve kesintilerin rastladığı yıllardan çok program bütünlüğü ve müfredat önem taşıyor. Örneğin bize kalsa 1+5+3+4 talep edebilir, isteyen okullar hazırlık açsınlar diyebilir ve birinci sınıfa 72 ayını dolduran çocuklar gitsin isteyebilirdik. Şimdi talep ve görüşlerimizi de ileterek yönetmeliklerin oluşmasını beklemek ve sistemi her yıl geri beslemelerle güçlendirmek durumundayız.

YAPILAN YANLIŞLAR TÜM SEKTÖRE MAL EDİLMESİN

Rekabete katılmak için küçük okulların birleşerek zincir okullar haline geleceği veya büyük zincirlerin küçük okulları alacağı öngörülüyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?

Şu ana kadar zincirler genellikle zayıflayan okulları alarak veya isim satarak büyümesini sürdürüyor. Çok az sayıda arazi ve bina yatırımı yapılırken, genellikle kiralama yöntemi seçiliyor. Bu hareket tarzı, yatırımın hızlı büyümesi ile açıklanabileceği gibi yatırımın kısa sürede el değiştirerek kâr etme amacında olması gibi de yorumlanabilir. Dolayısı ile sonucu zaman gösterecek.

Dernek bünyesindeki bağımsız okulların da en azından reklam, tanıtım, öğrenci bulma, hizmet içi eğitim, ölçme değerlendirme, soru bankası, yönetim programları, satın alma gibi konularda zincir benzeri yapı oluşturma beklentileri bulunuyor. Dernek yönetimi bu konuda yasal zemin araştırması yapıyor. Benim şahsi görüşüm ise okullardaki zincirleşme durumunun market-bakkal örneğine pek benzemeyeceği yönünde... Zincirlerin kaliteli eğitim veren kurumlarla uzun vadede rekabet edemeyeceğini ama kısa vadede ciddi zarar vereceğini düşünmekteyim. En üzücü olan ise kısa vadede verilen bu zarar tüm özel okulculuğa mal edilebilir. Yani yapılan yanlışlar, her özel okulda varmış gibi düşünülebilir.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.