Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Meclis grup toplantısında okul müdürüyle yaşadığı bir ansısnı anlattı.
“Cuma günü okullar tatile girdi. 18 milyon yavrumuz karnelerini aldılar. Onları yetiştiren 1 milyona yakın öğretmenimiz de yaz tatiline girmiş oldu. Bu yavrularımızın heyecanını yaşamak için değişik bir şey yaptım. Gözlerimi açtığım Beyoğlu’nda Piyale Paya Ortaokulu’na gittim. Bir hatıram oldu, paylaşmak istiyorum. Orta okulda okurken son sınıfta ben öğretmen okuluna gitmeye karar verdim. Burada dedem ve amcalarımın yanında kalıyorum onlara daha fazla yük olmamak için yatılı bir okula gitmek istiyordum. Sınava 2 gün kala sınav giriş kağıdımı alacağım. Müdüre gittim, Hasan Çelik, Rizeli. Asık suratlı, sert mizaçlı bizim Hayati Bey’e biraz benziyor. Ama öyle güzel bir gönlü var ki, bizim Hayati Yazıcı gibi. Sen dedi, öğretmen mi olacaksın. Kağıdı aldı önümde yırttı attı. Beni görmüyor musun, ne yapacaksın öğretmen olup hadi git dedi. İki gün ağladım. Benim gelecekle ilgili planımı müdürümüz değiştirdi. Öğretmen hakikaten çok önemli. Zamanımızın çoğu okullarda geçiyor. Öğretmenlerimizin çocuklarımızın şekillenmesi, öz güven kazanmasında çok büyük emekleri var. Öğretmenlerimizi unutmayalım dedik ve Çankaya Köşkü’nün bahçesinde iftarımızı birlikte açtık."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Başbakan Binali Yıldırım, partisinin Meclis grup toplantısında okul müdürüyle yaşadığı bir ansısnı anlattı.
“Cuma günü okullar tatile girdi. 18 milyon yavrumuz karnelerini aldılar. Onları yetiştiren 1 milyona yakın öğretmenimiz de yaz tatiline girmiş oldu. Bu yavrularımızın heyecanını yaşamak için değişik bir şey yaptım. Gözlerimi açtığım Beyoğlu’nda Piyale Paya Ortaokulu’na gittim. Bir hatıram oldu, paylaşmak istiyorum. Orta okulda okurken son sınıfta ben öğretmen okuluna gitmeye karar verdim. Burada dedem ve amcalarımın yanında kalıyorum onlara daha fazla yük olmamak için yatılı bir okula gitmek istiyordum. Sınava 2 gün kala sınav giriş kağıdımı alacağım. Müdüre gittim, Hasan Çelik, Rizeli. Asık suratlı, sert mizaçlı bizim Hayati Bey’e biraz benziyor. Ama öyle güzel bir gönlü var ki, bizim Hayati Yazıcı gibi. Sen dedi, öğretmen mi olacaksın. Kağıdı aldı önümde yırttı attı. Beni görmüyor musun, ne yapacaksın öğretmen olup hadi git dedi. İki gün ağladım. Benim gelecekle ilgili planımı müdürümüz değiştirdi. Öğretmen hakikaten çok önemli. Zamanımızın çoğu okullarda geçiyor. Öğretmenlerimizin çocuklarımızın şekillenmesi, öz güven kazanmasında çok büyük emekleri var. Öğretmenlerimizi unutmayalım dedik ve Çankaya Köşkü’nün bahçesinde iftarımızı birlikte açtık."
Son Güncelleme: Salı, 21 Haziran 2016 15:18
Gösterim: 2051
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), izin alınmadan öğrenciler ve kurumsal kimliği kullanarak okullar üzerinden siyasi içerikli bildiri yayınlanmasının suç olduğu bildirildi.
MEB Müsteşarı Yusuf Tekin imzasıyla illere gönderilen yazıda, son günlerde Bakanlığın bazı güzide kurumlarının isimlerinin yazılı ve görsel ve medyada siyasi çıkar amaçlı kullanılarak yıpratıldığı ve dolayısıyla imajlarının olumsuz etkilendiği belirtildi.
Söz konusu haberlerde, okul adının belirtildiği, öğrenci ya da personel adının geçmediği aktarılan yazıda, şunlar kaydedildi: "Öğrenci ve veli adı kullanılmadan basında yer alan bu bildirilerin öğrenci ve veli kaynaklı olmaktan çok, bazı siyasi çevreler ve STK'lar tarafından organize edildiği anlaşılmaktadır. İzin alınmadan öğrenciler ve kurumsal kimliği kullanarak okullar üzerinden bu mahiyette siyasi içerikli bildiri yayınlanması suçtur. Okul yönetimi ve öğretmenlerin taraf olmadığı bir konuda okul adının geçmesi, niyetin provokatif ve öğrencilerin istismarına yönelik olduğunu açıkça göstermektedir. Öğrencilerimizin bu tarz eylemlerin içine çekilmek istenmelerinin iyi niyetli girişimler olmadığı görülmektedir. Söz konusu fiil ve davranışı yapanlar ile bunlara katılanlar hakkında meri mevzuat çerçevesinde işlem yapılması ve buna göre tarafların da sorumlu davranmaları gerekmektedir."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), izin alınmadan öğrenciler ve kurumsal kimliği kullanarak okullar üzerinden siyasi içerikli bildiri yayınlanmasının suç olduğu bildirildi.
MEB Müsteşarı Yusuf Tekin imzasıyla illere gönderilen yazıda, son günlerde Bakanlığın bazı güzide kurumlarının isimlerinin yazılı ve görsel ve medyada siyasi çıkar amaçlı kullanılarak yıpratıldığı ve dolayısıyla imajlarının olumsuz etkilendiği belirtildi.
Söz konusu haberlerde, okul adının belirtildiği, öğrenci ya da personel adının geçmediği aktarılan yazıda, şunlar kaydedildi: "Öğrenci ve veli adı kullanılmadan basında yer alan bu bildirilerin öğrenci ve veli kaynaklı olmaktan çok, bazı siyasi çevreler ve STK'lar tarafından organize edildiği anlaşılmaktadır. İzin alınmadan öğrenciler ve kurumsal kimliği kullanarak okullar üzerinden bu mahiyette siyasi içerikli bildiri yayınlanması suçtur. Okul yönetimi ve öğretmenlerin taraf olmadığı bir konuda okul adının geçmesi, niyetin provokatif ve öğrencilerin istismarına yönelik olduğunu açıkça göstermektedir. Öğrencilerimizin bu tarz eylemlerin içine çekilmek istenmelerinin iyi niyetli girişimler olmadığı görülmektedir. Söz konusu fiil ve davranışı yapanlar ile bunlara katılanlar hakkında meri mevzuat çerçevesinde işlem yapılması ve buna göre tarafların da sorumlu davranmaları gerekmektedir."
Son Güncelleme: Pazartesi, 20 Haziran 2016 17:31
Gösterim: 1965
Başbakan Binali Yıldırım, "Geçmişinde insanlık ayıbı olan ve sömürgeci duygular, uygulamalar olan birçok ülke bizim geçmişimizi sorgulamaya kalkıyor, geçmişimizden dolayı bize hesap sormaya kalkıyor. Şunu herkes bilmelidir ki bizim geçmişimizde başımızı öne eğdirecek hiçbir şey yoktur." dedi.
"Türk tarihi şerefle doludur"
Başbakan Yıldırım, 81 ilden gelen öğretmenler onuruna Çankaya Köşkü'nde verdiği iftarda, demokrasi, hak ve özgürlükler, ayrımcılıkla mücadele gibi konulara ders kitaplarında önem verdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti: "Ancak görüyoruz ki geçmişinde insanlık ayıbı olan ve sömürgeci duygular, uygulamalar olan birçok ülke bizim geçmişimizi sorgulamaya kalkıyor, geçmişimizden dolayı bize hesap sormaya kalkıyor. Şunu herkes bilmelidir ki bizim geçmişimizde başımızı öne eğdirecek hiçbir şey yoktur. Ecdadımızın üç kıtada asırlarca hüküm sürerken ne sömürgecilik yaptığına, ne dili değiştirdiğine, ne dinleri değiştirdiğine asla ve asla hiçbir tarih, tarihçi şahit olmamıştır. Ama bize ders vermeye kalkanlar 50 yılda kuzey Afrika'da insanların resmi dilini kendi dilleri haline getirdiğini unutmuş gözüküyorlar. Kim ne derse desin Türk tarihi, şanla şerefle dolu bir tarihtir. Geçmişimizle gurur duyuyoruz, geleceğimize de inanıyoruz."
"Müfredata daha fazla önem vermemiz gerekiyor"
Son 14 yılda eğitimin fiziki şartlarının çok geliştirildiğini belirten Yıldırım, 250 binden fazla yeni dersliğin yapıldığını, derslik başına düşen öğretmen sayısının artırıldığını bildirdi. Bugün öğretmen sayısının 1 milyon civarında olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Allaha şükür, bizim zamanımızdaki 100 kişilik, 80 kişilik sınıflar ve ikili öğretim sistemi gittikçe azaldı. Birçok Anadolu şehrinde derslikler ortamala 30 öğrencinin altına düştü. Bunlar yeterli değil. Biraz daha müfredata, içeriye daha fazla önem vermemiz gerekiyor. Öğrencilerimizin ezberden ziyade, geleceğe yönelik ilgilerini ve kabiliyetlerini ön plana çıkaracak çalışmaları bundan böyle yeni hükümet döneminde çok fazla önemsiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığımız bu konuda bugüne kadar elde edilen tecrübeyi bundan sonraki uygulamalarla hayata geçirecektir." dedi.
Bugünün Babalar Günü olduğunu ve tüm babaların Babalar Gününü kutladığını belirten Yıldırım, şehitleri rahmetle andığını ve babaları şehit olan bütün çocukların gözlerinden öptüğünü ifade etti.
"Gençlere yapılan yatırım geleceğimize yatırımdır"
Yıldırım, geçmişte öğrencilerin liseden mezun oluncaya kadar geleceklerini hesap edemediğini şimdi ise öğrencilerin ortaokula gelmeden mesleklerine ilişkin kararlarını verdiğini belirtti. Bu değişikliği "özgüven" olarak nitelendiren Başbakan Yıldırım, bunun öğretmenler tarafından sağlandığını vurguladı. Türkiye'nin çok kritik günlerden geçtiğini ifade eden Yıldırım, "Bu kritik günlerde genç kuşaklarımıza, yavrularımıza yapacağımız her telkin, yatırım ülkemizin geleceğine yapılan yatırımdır" diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Başbakan Binali Yıldırım, "Geçmişinde insanlık ayıbı olan ve sömürgeci duygular, uygulamalar olan birçok ülke bizim geçmişimizi sorgulamaya kalkıyor, geçmişimizden dolayı bize hesap sormaya kalkıyor. Şunu herkes bilmelidir ki bizim geçmişimizde başımızı öne eğdirecek hiçbir şey yoktur." dedi.
"Türk tarihi şerefle doludur"
Başbakan Yıldırım, 81 ilden gelen öğretmenler onuruna Çankaya Köşkü'nde verdiği iftarda, demokrasi, hak ve özgürlükler, ayrımcılıkla mücadele gibi konulara ders kitaplarında önem verdiklerini ifade ederek, şunları kaydetti: "Ancak görüyoruz ki geçmişinde insanlık ayıbı olan ve sömürgeci duygular, uygulamalar olan birçok ülke bizim geçmişimizi sorgulamaya kalkıyor, geçmişimizden dolayı bize hesap sormaya kalkıyor. Şunu herkes bilmelidir ki bizim geçmişimizde başımızı öne eğdirecek hiçbir şey yoktur. Ecdadımızın üç kıtada asırlarca hüküm sürerken ne sömürgecilik yaptığına, ne dili değiştirdiğine, ne dinleri değiştirdiğine asla ve asla hiçbir tarih, tarihçi şahit olmamıştır. Ama bize ders vermeye kalkanlar 50 yılda kuzey Afrika'da insanların resmi dilini kendi dilleri haline getirdiğini unutmuş gözüküyorlar. Kim ne derse desin Türk tarihi, şanla şerefle dolu bir tarihtir. Geçmişimizle gurur duyuyoruz, geleceğimize de inanıyoruz."
"Müfredata daha fazla önem vermemiz gerekiyor"
Son 14 yılda eğitimin fiziki şartlarının çok geliştirildiğini belirten Yıldırım, 250 binden fazla yeni dersliğin yapıldığını, derslik başına düşen öğretmen sayısının artırıldığını bildirdi. Bugün öğretmen sayısının 1 milyon civarında olduğunu vurgulayan Yıldırım, "Allaha şükür, bizim zamanımızdaki 100 kişilik, 80 kişilik sınıflar ve ikili öğretim sistemi gittikçe azaldı. Birçok Anadolu şehrinde derslikler ortamala 30 öğrencinin altına düştü. Bunlar yeterli değil. Biraz daha müfredata, içeriye daha fazla önem vermemiz gerekiyor. Öğrencilerimizin ezberden ziyade, geleceğe yönelik ilgilerini ve kabiliyetlerini ön plana çıkaracak çalışmaları bundan böyle yeni hükümet döneminde çok fazla önemsiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığımız bu konuda bugüne kadar elde edilen tecrübeyi bundan sonraki uygulamalarla hayata geçirecektir." dedi.
Bugünün Babalar Günü olduğunu ve tüm babaların Babalar Gününü kutladığını belirten Yıldırım, şehitleri rahmetle andığını ve babaları şehit olan bütün çocukların gözlerinden öptüğünü ifade etti.
"Gençlere yapılan yatırım geleceğimize yatırımdır"
Yıldırım, geçmişte öğrencilerin liseden mezun oluncaya kadar geleceklerini hesap edemediğini şimdi ise öğrencilerin ortaokula gelmeden mesleklerine ilişkin kararlarını verdiğini belirtti. Bu değişikliği "özgüven" olarak nitelendiren Başbakan Yıldırım, bunun öğretmenler tarafından sağlandığını vurguladı. Türkiye'nin çok kritik günlerden geçtiğini ifade eden Yıldırım, "Bu kritik günlerde genç kuşaklarımıza, yavrularımıza yapacağımız her telkin, yatırım ülkemizin geleceğine yapılan yatırımdır" diye konuştu.
Son Güncelleme: Pazartesi, 20 Haziran 2016 11:40
Gösterim: 1275
Işıklar Askeri Hava Lisesi öğrencileri 39 ülkeden bin kişinin yarıştığı Dünya Robot Olimpiyatları Oyunlarında, biri engellilere yönelik iki ayrı proje ile iki dünya birinciliği kazandı.
Işıklar Askeri Hava Lisesi Robot ve Programlama Takımı öğrencileri, ABD'de 39 ülkeden binin üzerinde kişinin yarıştığı Dünya Robot Olimpiyatları Oyunlarında (ROBOGAMES), "Engelsiz Yaşam Projesi" ve geliştirdikleri robot ile iki dünya birinciliği elde etti.
California eyaletinde düzenlenen ve Japonya, Güney Kore, ABD, Kanada, Hong Kong, Çin, Almanya, Fransa, Rusya, Hindistan'ın da aralarında bulunduğu 39 ülkeden binin üzerinde yarışmacının ter döktüğü ROBOGAMES'e katılan Işıklar Askeri Hava Lisesi Robot ve Programlama takımı, iki kategoride rakiplerini geride bıraktı.
Dünyanın en geniş katılımlı ve en büyük robot yarışması olma özelliği ile Guinnes Rekorlar Kitabı'na giren ROBOGAMES'te askeri öğrenciler, Hava Öğretmen Üsteğmen Hüsnü Turhan danışmanlığında "Best Of Show" ve "Balancer Race" kategorilerinde hünerlerini sergiledi.

NASA, INTEL gibi kurumlardan temsilciler ile farklı üniversitelerden akademisyenlerin oluşturduğu jüri tarafından üç gün boyunca yenilik, fayda, uygulanabilirlik, özgünlük kriterleri açısından değerlendirilen "Engelsiz Yaşam" (Beyin Dalgaları ve Baş Hareketleriyle Kontrol Edilebilen Akıllı Sistemler) projesi, "Best Of Show" kategorisinde altın madalyaya layık görüldü.
"Okulumuzu ve ülkemizi en iyi derecede temsil ettik"
ROBOGAMES'e "Robot ve Programlama Takımı" adına katılan 11. sınıf öğrencisi İrfan Akarsu, yaptığı açıklamada, Engelsiz Yaşam projesi ile bu sene içinde Türkiye genelinde 4 farklı yarışmaya katıldıklarını aktararak şunları söyledi: "Bu yarışmaların hepsinde birincilik elde ettik. Ülkemizi yurt dışında temsil etmek için uluslararası yarışmalara katıldık. Amerika'da düzenlenen ve en çok uluslararası katılımcının olduğu ROBOGAMES yarışmasına katıldık. Bu yarışmaya giden ilk Türk katılımcıyız. Engelsiz Yaşam Projesi ve yaptığımız bir denge robotuyla katıldığımız iki kategoride birincilik elde ettik. Bunlar Türkiye adına ilk kez kazanılan dereceler. Okulumuzu ve ülkemizi en iyi derecede temsil ettik."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Işıklar Askeri Hava Lisesi öğrencileri 39 ülkeden bin kişinin yarıştığı Dünya Robot Olimpiyatları Oyunlarında, biri engellilere yönelik iki ayrı proje ile iki dünya birinciliği kazandı.
Işıklar Askeri Hava Lisesi Robot ve Programlama Takımı öğrencileri, ABD'de 39 ülkeden binin üzerinde kişinin yarıştığı Dünya Robot Olimpiyatları Oyunlarında (ROBOGAMES), "Engelsiz Yaşam Projesi" ve geliştirdikleri robot ile iki dünya birinciliği elde etti.
California eyaletinde düzenlenen ve Japonya, Güney Kore, ABD, Kanada, Hong Kong, Çin, Almanya, Fransa, Rusya, Hindistan'ın da aralarında bulunduğu 39 ülkeden binin üzerinde yarışmacının ter döktüğü ROBOGAMES'e katılan Işıklar Askeri Hava Lisesi Robot ve Programlama takımı, iki kategoride rakiplerini geride bıraktı.
Dünyanın en geniş katılımlı ve en büyük robot yarışması olma özelliği ile Guinnes Rekorlar Kitabı'na giren ROBOGAMES'te askeri öğrenciler, Hava Öğretmen Üsteğmen Hüsnü Turhan danışmanlığında "Best Of Show" ve "Balancer Race" kategorilerinde hünerlerini sergiledi.

NASA, INTEL gibi kurumlardan temsilciler ile farklı üniversitelerden akademisyenlerin oluşturduğu jüri tarafından üç gün boyunca yenilik, fayda, uygulanabilirlik, özgünlük kriterleri açısından değerlendirilen "Engelsiz Yaşam" (Beyin Dalgaları ve Baş Hareketleriyle Kontrol Edilebilen Akıllı Sistemler) projesi, "Best Of Show" kategorisinde altın madalyaya layık görüldü.
"Okulumuzu ve ülkemizi en iyi derecede temsil ettik"
ROBOGAMES'e "Robot ve Programlama Takımı" adına katılan 11. sınıf öğrencisi İrfan Akarsu, yaptığı açıklamada, Engelsiz Yaşam projesi ile bu sene içinde Türkiye genelinde 4 farklı yarışmaya katıldıklarını aktararak şunları söyledi: "Bu yarışmaların hepsinde birincilik elde ettik. Ülkemizi yurt dışında temsil etmek için uluslararası yarışmalara katıldık. Amerika'da düzenlenen ve en çok uluslararası katılımcının olduğu ROBOGAMES yarışmasına katıldık. Bu yarışmaya giden ilk Türk katılımcıyız. Engelsiz Yaşam Projesi ve yaptığımız bir denge robotuyla katıldığımız iki kategoride birincilik elde ettik. Bunlar Türkiye adına ilk kez kazanılan dereceler. Okulumuzu ve ülkemizi en iyi derecede temsil ettik."
Son Güncelleme: Pazartesi, 20 Haziran 2016 14:24
Gösterim: 2164
MEB ile YÖK arasında yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrencilerin seçimi, öğrenimlerinin takibi ve mecburi hizmet yükümlülüklerine ilişkin iş ve işlemlerini kapsayan protokol imzalandı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) arasında, yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrencilerin seçimi, öğrenimlerinin takibi ve mecburi hizmet yükümlülüklerine ilişkin iş ve işlemlerini kapsayan protokol imzalandığı bildirildi.
MEB'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakanlık ile YÖK koordinatörlüğünde kamu kurum ve kuruluşlarının yetişmiş personel ve üniversitelerin öğretim elemanı ihtiyaçlarını karşılamak üzere, yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrencilerin seçimi, öğrenimlerinin takibi ve mecburi hizmet yükümlülüklerine ilişkin iş ve işlemlerini kapsayan protokol imzalandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB ile YÖK arasında yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrencilerin seçimi, öğrenimlerinin takibi ve mecburi hizmet yükümlülüklerine ilişkin iş ve işlemlerini kapsayan protokol imzalandı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı (YÖK) arasında, yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrencilerin seçimi, öğrenimlerinin takibi ve mecburi hizmet yükümlülüklerine ilişkin iş ve işlemlerini kapsayan protokol imzalandığı bildirildi.
MEB'den yapılan yazılı açıklamaya göre, Bakanlık ile YÖK koordinatörlüğünde kamu kurum ve kuruluşlarının yetişmiş personel ve üniversitelerin öğretim elemanı ihtiyaçlarını karşılamak üzere, yurt dışında lisansüstü öğrenim görecek öğrencilerin seçimi, öğrenimlerinin takibi ve mecburi hizmet yükümlülüklerine ilişkin iş ve işlemlerini kapsayan protokol imzalandı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 20 Haziran 2016 11:19
Gösterim: 1802

