Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Bir veli çocuğuna öğretmeninin okumasını önerdiği Maalouf’un Semerkant kitabının müstehcen olduğunu ve İslamiyeti aşağıladığını öne sürerek şikâyet etti. Öğretmen hakkında inceleme başlatıldı

Bahçelievler Necip Fazıl Kısakürek Lisesinde bir tarih öğretmeninin öğrencilerine okumaları için önerdiği Amin Maalouf’un Semerkant adlı kitabı şikâyete konu oldu. İddiaya göre, bir veli kitabın müstehcen olduğunu ve İslamiyeti aşağıladığı iddiasıyla, Bahçelievler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne dilekçeyle şikâyette bulundu. Şikâyet üzerine kitabı öğrencilere öneren tarih öğretmeni hakkında inceleme başlatıldı.

Veli şikayet dilekçesine müstehcen ve İslam dininin aşağılandığı iddia edilen kitabın bölümlerini de fotokopi şeklinde ekledi. Bunun üzerine öğretmen hakkında inceleme başlatıldı. Yaklaşık bir ay önce yaşanan olayla ilgili incelemenin sürdüğü öğrenildi.

Eğitim-Sen isyan etti

Şikâyet edilen öğretmenin de üyesi olduğu Eğitim - Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Barış Uluocak yaşananlarla ilgili bilgileri şöyle aktardı, “Öğretmen arkadaşımız ders kitapları haricinde Tarih dersini daha sevimli hale getirmek için öğrencilere çeşitli kitaplar öneriyor. Bu kitaplardan biri de Bestseller olmuş, hepimizin okuduğu, dünya ve edebiyat tarihine mal olmuş bir kitap, Amin Maalouf’un “Semerkant” adlı kitabı. Okulda öğrencisi olmayan bir veli bu kitabın Doğu ve İslam kültürünü aşağıladığı, içinde müstehcen içerikli bölümler olduğu iddiasıyla İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne yazılı bir şikâyette bulunuyor. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de diğer ilçe ve il milli eğitim müdürleri gibi, bunu yürürlüğe koyma konusunda son derece heyecanlı ve istekli. Sonuç olarak soruşturmayı açıyorlar” dedi.

Fotokopisini bile çekmiş

Uluocak, “Özgürlük söylemlerinin bu kadar arttığı bir dönemde bu konuda soruşturma açılması gerçekten düşündürücü. Arkadaşlarımız açısından da sıkıntılı bir durum söz konusu. Onların sınıf içindeki motivasyonlarını düşürücü ve çocuklarla olan iletişimini kısıtlıyıcı bir unsur olarak ortaya çıkıyor” dedi.

Uluocak “Veli kitabın içinde müstehcen bulduğu bölümlerin de fotokopisini çekmiş ve ayrıntılı bir çalışma da yapmış. ’Şeker Portakalı’ kitabının müstehcen bölümlerinin sayfa sayfa incelenmesi gibi. Bunu da şikayet dilekçesine iliştirip İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne vermiş” diye konuştu. Uluocak, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını da dile getirdi.

> Semerkant’ı tavsiye eden öğretmene inceleme

Bir veli çocuğuna öğretmeninin okumasını önerdiği Maalouf’un Semerkant kitabının müstehcen olduğunu ve İslamiyeti aşağıladığını öne sürerek şikâyet etti. Öğretmen hakkında inceleme başlatıldı

Bahçelievler Necip Fazıl Kısakürek Lisesinde bir tarih öğretmeninin öğrencilerine okumaları için önerdiği Amin Maalouf’un Semerkant adlı kitabı şikâyete konu oldu. İddiaya göre, bir veli kitabın müstehcen olduğunu ve İslamiyeti aşağıladığı iddiasıyla, Bahçelievler İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’ne dilekçeyle şikâyette bulundu. Şikâyet üzerine kitabı öğrencilere öneren tarih öğretmeni hakkında inceleme başlatıldı.

Veli şikayet dilekçesine müstehcen ve İslam dininin aşağılandığı iddia edilen kitabın bölümlerini de fotokopi şeklinde ekledi. Bunun üzerine öğretmen hakkında inceleme başlatıldı. Yaklaşık bir ay önce yaşanan olayla ilgili incelemenin sürdüğü öğrenildi.

Eğitim-Sen isyan etti

Şikâyet edilen öğretmenin de üyesi olduğu Eğitim - Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Barış Uluocak yaşananlarla ilgili bilgileri şöyle aktardı, “Öğretmen arkadaşımız ders kitapları haricinde Tarih dersini daha sevimli hale getirmek için öğrencilere çeşitli kitaplar öneriyor. Bu kitaplardan biri de Bestseller olmuş, hepimizin okuduğu, dünya ve edebiyat tarihine mal olmuş bir kitap, Amin Maalouf’un “Semerkant” adlı kitabı. Okulda öğrencisi olmayan bir veli bu kitabın Doğu ve İslam kültürünü aşağıladığı, içinde müstehcen içerikli bölümler olduğu iddiasıyla İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne yazılı bir şikâyette bulunuyor. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de diğer ilçe ve il milli eğitim müdürleri gibi, bunu yürürlüğe koyma konusunda son derece heyecanlı ve istekli. Sonuç olarak soruşturmayı açıyorlar” dedi.

Fotokopisini bile çekmiş

Uluocak, “Özgürlük söylemlerinin bu kadar arttığı bir dönemde bu konuda soruşturma açılması gerçekten düşündürücü. Arkadaşlarımız açısından da sıkıntılı bir durum söz konusu. Onların sınıf içindeki motivasyonlarını düşürücü ve çocuklarla olan iletişimini kısıtlıyıcı bir unsur olarak ortaya çıkıyor” dedi.

Uluocak “Veli kitabın içinde müstehcen bulduğu bölümlerin de fotokopisini çekmiş ve ayrıntılı bir çalışma da yapmış. ’Şeker Portakalı’ kitabının müstehcen bölümlerinin sayfa sayfa incelenmesi gibi. Bunu da şikayet dilekçesine iliştirip İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne vermiş” diye konuştu. Uluocak, konuyla ilgili suç duyurusunda bulunacaklarını da dile getirdi.

Son Güncelleme: Çarşamba, 30 Ocak 2013 09:04

Gösterim: 4201

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı'na Prof. Dr. Derya Örs atandı.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı ve Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne ilişkin atama kararları Resmi Gazete'de yayımlandı.

Buna göre, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı'na Prof. Dr. Derya Örs, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı'na Abdullah Akkaya ve Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne Ali Veral getirildi.

> Dil Tarih Kurumu'na yeni başkan

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı'na Prof. Dr. Derya Örs atandı.

Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı ve Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne ilişkin atama kararları Resmi Gazete'de yayımlandı.

Buna göre, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığı'na Prof. Dr. Derya Örs, Milli Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliği Araştırma ve Değerlendirme Dairesi Başkanlığı'na Abdullah Akkaya ve Sivas Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne Ali Veral getirildi.

Son Güncelleme: Çarşamba, 30 Ocak 2013 09:22

Gösterim: 1405

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın İstanbul Teknik Üniversitesi’nin İzmir Balosu’nda Boğaziçi Üniversitesi ile İTÜ hakkında söylediği sözler sosyal medyada günün konusu oldu.

Üniversite sınavına girip çıktıktan sonra tercihler konusunda arada kaldığını belirten Yıldırım, “Ya Boğaziçi Üniversitesi’ne ya da İstanbul Teknik Üniversitesi’ne girecektim. Önce Boğaziçi Üniversitesi’ni ziyaret ettim. Bir baktım farklı bir dünya. Değişik binalar, surlarla çevrilmiş alan. Sonra bahçesinde gençler kızlı, erkekli oturuyor. Ben çok şaşırdım. Burada yoldan çıkarım dedim. Ondan sonra teknik üniversiteyi seçtim” diye konuşmuştu.

Yıldırım’ın bu sözleri sosyal medyada başta Boğaziçi Üniversitesi ve mezunları olmak üzere tepkilere neden oldu.

İşte  Twitter’da yazılan o yorumlardan bazıları:

deniz aksoy ‏@_deniz_aksoy_

Binali Yıldırım Boğaziçi Üniversitesi hakkında yaptığı yorumla İdris Naim Şahin’in yokluğunu bize hissettirmemeye çalışıyor olmalı..

İrem Sezer ‏@irmszr

ahahgajshgd Binali Yıldırım’ın kafası çok güzel, boğaziçi için acı bir kayıp olmuş.

Müge. ‏@inmyfoolosophy

Binali Yıldırım, Boğaziçi’ne gelseydim yoldan çıkardım demiş ama üniversiteden mezun olmadan evlenip iki çocuk yapan babam değil heralde.

Ben de nasil yoldan ciktim diyordum  ) (E. S.)

Kızlı erkekli mi oturuyorlarmış,tüü töbe de Binali,ders notu da paylaşıyordur bu yoldan çıkmışlar. (C.M.)

“Kızlı erkekli arka arkaya tivitler atılıyor. Yoldan çıkmamak için Twitter’a girmiyorum.” – Binali Yıldırım (G.V.)

Binali Bey bahçesinde kız erkek bir arada oturuyor diye Boğaziçi’nde okumamış.Umarım o bahçeden bir duble yol geçirmez. (E.)

Binali Yıldırım, kız-erkek yanyana oturuluyo diye Boğaziçi yerine İTÜ’ye girmiş ama 2. yıl evlenmiş.. demek ki oturmasınlar sevişsinlermiş!. (M.Ç.)

> Bakan’ın bu açıklaması gündeme damga vurdu

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’ın İstanbul Teknik Üniversitesi’nin İzmir Balosu’nda Boğaziçi Üniversitesi ile İTÜ hakkında söylediği sözler sosyal medyada günün konusu oldu.

Üniversite sınavına girip çıktıktan sonra tercihler konusunda arada kaldığını belirten Yıldırım, “Ya Boğaziçi Üniversitesi’ne ya da İstanbul Teknik Üniversitesi’ne girecektim. Önce Boğaziçi Üniversitesi’ni ziyaret ettim. Bir baktım farklı bir dünya. Değişik binalar, surlarla çevrilmiş alan. Sonra bahçesinde gençler kızlı, erkekli oturuyor. Ben çok şaşırdım. Burada yoldan çıkarım dedim. Ondan sonra teknik üniversiteyi seçtim” diye konuşmuştu.

Yıldırım’ın bu sözleri sosyal medyada başta Boğaziçi Üniversitesi ve mezunları olmak üzere tepkilere neden oldu.

İşte  Twitter’da yazılan o yorumlardan bazıları:

deniz aksoy ‏@_deniz_aksoy_

Binali Yıldırım Boğaziçi Üniversitesi hakkında yaptığı yorumla İdris Naim Şahin’in yokluğunu bize hissettirmemeye çalışıyor olmalı..

İrem Sezer ‏@irmszr

ahahgajshgd Binali Yıldırım’ın kafası çok güzel, boğaziçi için acı bir kayıp olmuş.

Müge. ‏@inmyfoolosophy

Binali Yıldırım, Boğaziçi’ne gelseydim yoldan çıkardım demiş ama üniversiteden mezun olmadan evlenip iki çocuk yapan babam değil heralde.

Ben de nasil yoldan ciktim diyordum  ) (E. S.)

Kızlı erkekli mi oturuyorlarmış,tüü töbe de Binali,ders notu da paylaşıyordur bu yoldan çıkmışlar. (C.M.)

“Kızlı erkekli arka arkaya tivitler atılıyor. Yoldan çıkmamak için Twitter’a girmiyorum.” – Binali Yıldırım (G.V.)

Binali Bey bahçesinde kız erkek bir arada oturuyor diye Boğaziçi’nde okumamış.Umarım o bahçeden bir duble yol geçirmez. (E.)

Binali Yıldırım, kız-erkek yanyana oturuluyo diye Boğaziçi yerine İTÜ’ye girmiş ama 2. yıl evlenmiş.. demek ki oturmasınlar sevişsinlermiş!. (M.Ç.)

Son Güncelleme: Salı, 29 Ocak 2013 15:46

Gösterim: 1843

Açıköğretim fakültesi öğrencileri bütünleme sınavlarının kaldırılmasına ve sonuçların açıklandığı sitenin çökmesine tepki gösterdi

Açıköğretim sınavlarının açıklandığı sitenin çökmesi bir yana, sınav sisteminde bütünleme sınavlarının kaldırılmış olması özellikle askerlikle ilgili bağlantısı olan açık öğretim öğrencilerini isyan ettirdi. Sosyal medyada tepkilerini dile getiren öğrenciler bütünleme sınavlarının geri getirilmesi için de imza kampanyası başlattı.

5-6 Ocak tarihleri arasında yapılan Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (AÖF) 2012-2013 yılı güz dönemi ara sınav sonuçları açıklandı. 2012-2013 Güz Dönemi vize sınav sonuçları dün AÖF internet sitesinden yayınlandı. Ancak öğrenciler sistemin çökmesinden ve notlarını görememekten şikayetçi. Öğrenciler facebook ve twitter dışında öğrenci forumlarında da tepkilerini dile getiriyor...

İşte öğrencilerin başlattı imza kampanyası ve metni

YÖK’ün 22.06.2012 Tarih ve 5854-27380 sayılı kararı uyarınca 2011-2012 eğitim döneminden itibaren tüm üniversitelerin öğrencilerine Bütünleme Sınavı hakkı tanınması zorunluluğu getirilmiş fakat görülen üzre Anadolu Üniversitesi yetkilileri bunun olamayacağını belirterek bütünleme sınavı yapmayı düşünmemektedir. Aöf öğrencileri olarak bizler, bir çoğumuz maddi imkansızlıklar neticesinde örgün bir eğitim görememekte ve hem çalışıp hem okumak zorundayız. Eve çoğu zaman geç saatlerde yorgun argın gelmekte ve derslerimize çalışmakta zoranmaktayız. Bunun üstüne Anadolu Üniversitesi Senatosu, YÖK’ün bize tanıdığı bütünleme sınavı hakkını vermemekle bizleri derslerimizi geçememe riskiyle karşı karşıya bırakmakta ve zaten kısıtlı olan imkanlarımızı daha çok zorlamaktadır.

Bu sebeplerden ötürü YÖK’ün “Tüm Üniversitelerde Bütünleme sınavı yapılması” hususunda aldığı karardan Anadolu Üniversitesi Senatosunun zorluluğu gerekçe göstererek vazgeçmemesini temenni ediyoruz. İlgili ve Yetkili olan kurum ve kuruluşların bu haakımızzdan edilmemizin önüne geçmesini bekliyoruz. Mağduriyetlerimizin giderilmesi ve YÖK’ün aldığı karar uyarınca kredili sistem öğrencilerine de 2012-2013 eğitim yılında da ve sonraki eğitim yıllarında da ( Güz ve Bahar Dönemlerini Kapsayan ) bütünleme sınavlarının yapılmasını sizlerden rica ediyoruz.

İmza kampanyası için tıklayın

Milliyet

> Açıköğretim öğrencileri isyan etti!

Açıköğretim fakültesi öğrencileri bütünleme sınavlarının kaldırılmasına ve sonuçların açıklandığı sitenin çökmesine tepki gösterdi

Açıköğretim sınavlarının açıklandığı sitenin çökmesi bir yana, sınav sisteminde bütünleme sınavlarının kaldırılmış olması özellikle askerlikle ilgili bağlantısı olan açık öğretim öğrencilerini isyan ettirdi. Sosyal medyada tepkilerini dile getiren öğrenciler bütünleme sınavlarının geri getirilmesi için de imza kampanyası başlattı.

5-6 Ocak tarihleri arasında yapılan Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi (AÖF) 2012-2013 yılı güz dönemi ara sınav sonuçları açıklandı. 2012-2013 Güz Dönemi vize sınav sonuçları dün AÖF internet sitesinden yayınlandı. Ancak öğrenciler sistemin çökmesinden ve notlarını görememekten şikayetçi. Öğrenciler facebook ve twitter dışında öğrenci forumlarında da tepkilerini dile getiriyor...

İşte öğrencilerin başlattı imza kampanyası ve metni

YÖK’ün 22.06.2012 Tarih ve 5854-27380 sayılı kararı uyarınca 2011-2012 eğitim döneminden itibaren tüm üniversitelerin öğrencilerine Bütünleme Sınavı hakkı tanınması zorunluluğu getirilmiş fakat görülen üzre Anadolu Üniversitesi yetkilileri bunun olamayacağını belirterek bütünleme sınavı yapmayı düşünmemektedir. Aöf öğrencileri olarak bizler, bir çoğumuz maddi imkansızlıklar neticesinde örgün bir eğitim görememekte ve hem çalışıp hem okumak zorundayız. Eve çoğu zaman geç saatlerde yorgun argın gelmekte ve derslerimize çalışmakta zoranmaktayız. Bunun üstüne Anadolu Üniversitesi Senatosu, YÖK’ün bize tanıdığı bütünleme sınavı hakkını vermemekle bizleri derslerimizi geçememe riskiyle karşı karşıya bırakmakta ve zaten kısıtlı olan imkanlarımızı daha çok zorlamaktadır.

Bu sebeplerden ötürü YÖK’ün “Tüm Üniversitelerde Bütünleme sınavı yapılması” hususunda aldığı karardan Anadolu Üniversitesi Senatosunun zorluluğu gerekçe göstererek vazgeçmemesini temenni ediyoruz. İlgili ve Yetkili olan kurum ve kuruluşların bu haakımızzdan edilmemizin önüne geçmesini bekliyoruz. Mağduriyetlerimizin giderilmesi ve YÖK’ün aldığı karar uyarınca kredili sistem öğrencilerine de 2012-2013 eğitim yılında da ve sonraki eğitim yıllarında da ( Güz ve Bahar Dönemlerini Kapsayan ) bütünleme sınavlarının yapılmasını sizlerden rica ediyoruz.

İmza kampanyası için tıklayın

Milliyet

Son Güncelleme: Salı, 29 Ocak 2013 16:25

Gösterim: 1422

Yeni Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın cevaplaması istemiyle CHP tarafından ilk soru önergesi TBMM Başkanlığı’na verildi.

Trabzon Milletvekili Canalioğlu, KTÜ Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulu’nda kapatılan bölümleri Meclis gündemine taşıdı.

Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı tarafından cevaplandırılması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi verdi.

Trabzon Milletvekili Canalioğlu, Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne bağlı Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulunda bulunan “Bilgisayar, Makine, İşletme, Elektrik” bölümlerinin; Üniversite Senatosunun almış olduğu karar neticesinde kapatılmasını konu edindiği önergesinde şu ifadelere yer verdi:

“Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne bağlı Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulunda bulunan “Bilgisayar, Makine, İşletme, Elektrik” bölümlerinin; Üniversite Senatosunun almış olduğu karar neticesinde kapatılmasına karar verilmiştir.

Bu karar; Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulunda eğitimlerine devam eden öğrencilerimizde, öğrencilerimizin velilerinde ve Beşikdüzü İlçesinde yaşayan vatandaşlarımızda büyük bir üzüntüye neden olmuştur.

Ayrıca; Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulu faal 10 bölümü, 2300 öğrencisi, eğitim kadrosu ve fiziki şartları ile fakülte olmayı hak etmekte iken Karadeniz Teknik Üniversitesi Senatosunun almış olduğu bu karar kamuoyunda şaşkınlığa neden olmuştur.

Bu bilgiler çerçevesinde ;

1-      KTÜ Senatosunun “teknik bölümleri kapatma” kararı almasının nedenleri nelerdir ?

2-      K.T.Ü.Senatosunun almış olduğu bu “teknik bölümleri kapatma” kararını doğru buluyor musunuz ?

3-      Bakanlığınız; KTÜ Senatosunun almış olduğu bu kararı destekleyecek mi ?”

> Bakan Nabi Avcı’ya ilk soru önergesi

Yeni Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın cevaplaması istemiyle CHP tarafından ilk soru önergesi TBMM Başkanlığı’na verildi.

Trabzon Milletvekili Canalioğlu, KTÜ Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulu’nda kapatılan bölümleri Meclis gündemine taşıdı.

Trabzon Milletvekili Volkan Canalioğlu, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı tarafından cevaplandırılması istemiyle TBMM Başkanlığına soru önergesi verdi.

Trabzon Milletvekili Canalioğlu, Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne bağlı Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulunda bulunan “Bilgisayar, Makine, İşletme, Elektrik” bölümlerinin; Üniversite Senatosunun almış olduğu karar neticesinde kapatılmasını konu edindiği önergesinde şu ifadelere yer verdi:

“Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne bağlı Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulunda bulunan “Bilgisayar, Makine, İşletme, Elektrik” bölümlerinin; Üniversite Senatosunun almış olduğu karar neticesinde kapatılmasına karar verilmiştir.

Bu karar; Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulunda eğitimlerine devam eden öğrencilerimizde, öğrencilerimizin velilerinde ve Beşikdüzü İlçesinde yaşayan vatandaşlarımızda büyük bir üzüntüye neden olmuştur.

Ayrıca; Beşikdüzü Meslek Yüksek Okulu faal 10 bölümü, 2300 öğrencisi, eğitim kadrosu ve fiziki şartları ile fakülte olmayı hak etmekte iken Karadeniz Teknik Üniversitesi Senatosunun almış olduğu bu karar kamuoyunda şaşkınlığa neden olmuştur.

Bu bilgiler çerçevesinde ;

1-      KTÜ Senatosunun “teknik bölümleri kapatma” kararı almasının nedenleri nelerdir ?

2-      K.T.Ü.Senatosunun almış olduğu bu “teknik bölümleri kapatma” kararını doğru buluyor musunuz ?

3-      Bakanlığınız; KTÜ Senatosunun almış olduğu bu kararı destekleyecek mi ?”

Son Güncelleme: Salı, 29 Ocak 2013 13:34

Gösterim: 1766


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.