banner

Okul öncesinde okullaşma oranları




Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü Funda Kocabıyık, bu yıl okul öncesi çağ grubundaki çocukların  %70’e yakınının okul öncesi eğitime alınarak bu alanda alınan mesafeyi anlattı.

Okul öncesi eğitime yönelik bilinçlenmenin giderek arttığı Türkiye’de Milli Eğitim Bakanlığı da bu alanda önemli yol kat etti. Milli Eğitim Bakanlığı Temel Eğitim Genel Müdürü Funda Kocabıyık, bu yıl okul öncesi çağ grubundaki çocukların  %70’e yakınının okul öncesi eğitime alınarak bu alanda alınan mesafeyi anlatıyor. Bakanlık olarak hedeflerinin yüzde 100 okullaşma oranına ulaşmak olduğunu belirten Kocabıyık ile bu alanda yapılan çalışmaları, 4+4+4 uygulamasının okul öncesine etkilerini ve okul öncesinde yapılması planlananları konuştuk.

Bu dönem uygulanmaya başlayan 4+4+4 sistemi okul öncesi eğitimi nasıl etkilemiştir?   Bu konudaki düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?

Öğrencilerimize farklı programlar arasında geçiş hakkı tanıyan ve onların kişisel ilgi ve isteklerini ön planda tutan 12 yıllık zorunlu kademeli eğitim sistemi, 2012-2013 eğitim öğretim yılında uygulamaya konulmuştur.

12 yıllık zorunlu kademeli eğitim sisteminin (4+4+4) uygulamaya geçmesiyle başlayan okula başlama yaşı tartışmaları, en çok okul öncesi dönem üzerine yoğunlaşmıştır. Çocukların okul öncesi eğitimi almadan ya da alarak ilkokula başlamaları konusu kamuoyunun dikkatini çekmiştir. Okul öncesi eğitimin göz ardı edildiğine dair basınımızda yer alan iddialar gerçeği yansıtmamaktadır.

Bilindiği gibi yeni eğitim sistemine geçilmeden önce okul öncesi çağ nüfusu 36-72 aylık çocukları kapsamakta idi. Ayrıca 72 ayını doldurmakla birlikte ilköğretime başlamayan çocuklar da okul öncesi eğitim çağında kabul ediliyordu. Yeni eğitim sistemi ile birlikte ilköğretim çağı 6-13 yaş grubu olarak tanımlandığından okul öncesi çağda 36-60 aylık çocukları kapsama almıştır. Ancak, yapılan bir düzenleme ile 66 ayını tamamlayan çocukların ilkokullara kaydı zorunlu tutulmuş, 60-65 aylık çocuklar için ise hazır bulunuşluklarına göre isterlerse ilkokula, isterlerse okul öncesi eğitim kurumlarına kayıt imkânı tanınmıştır. Dolayısıyla yeni eğitim sistemi gereği okul öncesi eğitim çağı normal olarak 36-60 aylık çocukları kapsam almakta, 60-65 aylık çocuklar ise dilerlerse ilkokula dilerlerse okul öncesi eğitim kurumlarına gidebilme imkânına sahiptirler. 

2012-2013 eğitim öğretim yılına kadar 60-72 aylık öğrencileri okul öncesi eğitime almak ve okul öncesi eğitimi yaygınlaştırmak adına Bakanlıkça önemli çalışmalar yapılmıştır. Okul öncesi çağ grubundaki çocuklarımızın  %70’e yakını okul öncesi eğitime alınarak bir başarı örneği gösterilmiştir. Okul öncesi eğitimin önemine gönülden inanan bizler çalışmalarımıza büyük bir hızla devam etmekteyiz. Bunun için okul öncesi eğitim programları güncellenmiş, güncellenen eğitim programlarına ait eğitim materyalleri hazırlanmıştır. Eğitim materyallerinin pilot uygulaması 10 ilimizde devam etmektedir. Pilot uygulama sonrasında illerimizden gelen öneriler dikkate alınarak eğitim programlarının gözden geçirilmesi tamamlanacak ve 2013-2014 eğitim öğretim yılında ülke genelindeki tüm okul öncesi kurum ve ana sınıflarında uygulanacaktır.

Bilindiği üzere 2012-2013 eğitim öğretim yılında 66 ayını tamamlayan tüm çocukların okul kayıt işlemleri e-okul sistemi üzerinden merkezî olarak yapılmıştır. 60-66 ay arasındaki çocukların ise velisinin yazılı isteği ile gelişim yönünden hazır olduğu anlaşılanların ilkokula devamları sağlanmıştır.

Okul öncesi eğitimin çocukların gelişimine katkısı bilimsel olarak ortaya konmuş bir veri. Bu anlamda görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?

Çocukların keşfetmek ve öğrenmek için doğal bir eğilimleri vardır. Öğrenme çok erken yaşlarda başlar ve hayat boyu devam eder. Hayata gözlerini açtıkları andan itibaren doğuştan getirdikleri bu özellikleri sayesinde etraflarını incelemeye ve keşfetmeye başlarlar. Okul öncesi dönem beyin gelişiminin en yoğun ve hızlı olduğu dönemdir. Bununla bağlantılı olarak çocuğun çevresel etkilere en açık olduğu dönem de yine okul öncesi çağıdır.

Erken yaş deneyimleri çocuğun okula, öğrenmeye ve kendi becerilerine dair oluşturacağı tutumları belirler ve bunun sonucunda da okul başarısını etkiler. Okul öncesi dönemde olumlu deneyimler yaşayarak kendisine ve öğrenmeye karşı olumlu tutumlar geliştiren çocuğun okul başarısı da yüksek olacaktır. Buna karşın okul öncesi dönemde olumlu deneyimler biriktirememiş, öğrenmenin ve başarmanın keyfini tatmamış bir çocuk eğitim hayatına bir adım geriden başlayacaktır.

Çocuğun sağlıklı şekilde büyüyebilmesi, gelişebilmesi ve öğrenmeye karşı olumlu tutumlar geliştirebilmesi için nitelikli bilişsel uyarıcıların, zengin dil etkileşimlerinin, olumlu sosyal duygusal deneyimlerin çocuğa sunulduğu ve çocuğun bağımsızlığının desteklendiği sağlıklı bir aile ortamı ve nitelikli bir okul öncesi eğitim gerekmektedir https://indipill.com/.           

Okul öncesi eğitimin amacı kurumlarımıza devam eden çocukların tüm gelişim alanlarının desteklenerek en üst düzeye ulaşmalarını, öz bakım becerilerini kazanmalarını ve bir üst eğitim kademesine hazır bulunmalarını sağlamaktır. Bunun yanı sıra şartları elverişsiz çevrelerden ve ailelerden gelen çocuklar için ortak bir yetişme ortamı yaratmak ve bu çocukların Türkçe’yi doğru ve güzel konuşmalarını sağlamak okul öncesi eğitimin en önemli hedeflerindendir. Okul öncesi eğitim, çocukların gelişimlerinde görülebilecek yetersizlikleri önlemeyi amaçlayan, destekleyici ve önleyici boyutları olan çok yönlü bir eğitimdir.

Okul öncesinde okullaşma oranlarını artırmak için ne gibi çalışmalar yürütülüyor ve neler planlanıyor?

Okul öncesi dönemde okullaşma oranlarını artırmak amacıyla yerelde okul müdürlerimiz ve öğretmenlerimiz tarafından alan taraması ve velilere yönelik bilgilendirme çalışmaları yürütüyoruz. Ayrıca Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Projesi kapsamında, nitelikli toplum temelli gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitim hizmet modelleri geliştirilerek formal eğitim kurumlarına devam edemeyen çocukların eğitime erişimi sağlanarak okullaşma oranının özellikle dezavantajlı bölgelerde artırılmasını amaçlıyoruz. Bunun dışında okul öncesi eğitiminin önemi konusunda ulusal düzeyde iletişim ve savunu çalışmalarının yapılarak çocuklarını okul öncesine ve ilköğretime zamanında kayıt ettirmeyi isteyen ailelerin sayısının arttırılması, okul öncesi eğitim konusunda birçok resmi ve özel kurum ve kuruluşlarla iletişim çalışmalarını yürüterek bilinçlendirme çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

UNICEF ve Avrupa Birliğinin desteğiyle hayata geçirilen Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Projesinde alınan mesafeler ve yapılan çalışmalar hakkında bilgi verebilir misiniz?

Milli Eğitim Bakanlığı tarafından uygulamaya konulan Okul Öncesi Eğitimin Güçlendirilmesi Projesi, Türkiye – Avrupa Birliği Mali İşbirliği süreci çerçevesinde Ülkemizin AB müktesebatına uyum çalışmalarının finansmanına destek olmak üzere sağlanan Katılım Öncesi Mali Yardımın (IPA) 2008 yılı programlaması kapsamında yürütülüyor.

Uygulama süresi 43 ay olan proje, MEB Temel Eğitim Genel Müdürlüğü sorumluluğunda, AB ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü koordinesinde ve UNICEF’in teknik desteği ile 12 Mart 2010 tarihinde faaliyetlerine başladı. 16.8 milyon Avroluk proje bütçesinin 1.37 milyon Avrosu T.C. Hükümeti katkısı olup, 1 milyon Avrosu UNICEF katkısıdır.

Genel hedefi, dezavantajlı çocukların ve ailelerinin gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitime kayıt ve devamlarını artırmaya katkı sağlamak olan projenin amacı, MEB kurumları, kamu kurumları, belediyeler ve STK’ların kapasitesi ile toplum temelli modeller ve ortaklıkların geliştirilmesi yoluyla dezavantajlı çocuklar ve aileleri için kaliteli gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitim hizmetlerinin geliştirilmesi ve oluşturulmasıdır. Bu bağlamda projede ulaşılmak istenen 5 temel sonuç vardır. Sonuçları özetlemek gerekirse;

Sonuç 1: Toplum temelli gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitim konusunda MEB kurumlarının kapasite ve programlarının geliştirilerek 10 ilde pilot uygulama yapılması. (Pilot iller: Van, Erzurum, Ağrı, Şanlıurfa, Diyarbakır, Hatay, Mersin, Ankara, İzmir, Adana)

Sonuç 2: Nitelikli toplum temelli gündüz çocuk bakım ve okul öncesi eğitim hizmet modellerinin geliştirilmesi ve kurumsallaştırılması.

Sonuç 3: Okul öncesi eğitiminin önemi konusunda ulusal düzeyde iletişim ve savunu çalışmalarının yapılarak çocuklarını okul öncesine ve ilköğretime zamanında kayıt ettirmeyi isteyen ailelerin sayısının arttırılması.

Sonuç 4: 32 pilot ildeki ilköğretim okulları bünyesindeki okul öncesi eğitim sınıfları ve anaokullarına ekipman, eğitim materyali ve mobilya desteğinin sağlanması.

Sonuç 5: Ortaklaşa hazırlanarak önerilecek hibe projeleri yolu ile yerel kamu kurumları, belediyeler, STK’lar ve özel sektör kuruluşlarının ortak çalışmasını hedefleyen teklif çağrısı yolu ile bir hibe programının hazırlanması ve uygulanması.

1. Sonuçla İlgili Gerçekleştirilenler:

Ulusal ölçekte uygulanan tüm okul öncesi eğitim programları 0-36 ay Programı 36-66 ay Programı ve Modüler Programlar, 40 akademisyen ve 28 uygulayıcının desteği ile güncellenmiş ve MEB Talim ve Terbiye Kurulu tarafından onaylanmıştır. Bu çalışmanın devamı olarak, eğitici eğitimleri proje illerinde tamamlanmıştır. Ülke ölçeğinde yaklaşık 600 öğretmen Okul Öncesi Eğitim Programı Eğitici Eğitimini tamamlamıştır. Bu grubun içinden 375 öğretmen program eğitmeni olarak seçilmiştir. Program eğitmenlerinin devam eden eğitimleriyle birlikte ülke genelinde yerelde yapılacak olan planlamayla 10.000’in üzerinde öğretmene ulaşılması planlanmaktadır. 

2.Sonuçla İlgili Gerçekleştirilenler:

Kurum temelli okul öncesi eğitim hizmetlerini destekleyici nitelikte, yerel aktörlerin sürece dâhil olduğu, ücretsiz ve esnek “Toplum Temelli Erken Çocukluk Hizmeti Modelleri” geliştirilmiş ve geliştirilen 10 modelin uygulanması ve yaygınlaştırılması için pilot iller olan Ankara ve İzmir başta olmak üzere tüm proje illerinde saha koordinatörleri görevlendirilmiştir. Pilot illerde yürütülen çalışmalar ile pilot illerde mevcut durumda 1712 çocuğa toplum temelli modeller yoluyla ulaşılmıştır.

3.Sonuçla İlgili Gerçekleştirilenler:

Okul öncesi eğitim konusunda farkındalık yaratmayı amaçlayan ulusal kampanyanın ikinci aşaması ile birlikte bir televizyon spotu hazırlanmış, RTÜK’ten izin alınarak televizyon kanallarında yayınlanmaya başlamıştır. Proje faaliyetleri kapsamında hazırlanan “Çocuk Başına 25 TL” Kaynak Teşvik Etme Kampanyası ile birlikte 10 proje ilindeki dezavantajlı 3.888 çocuk okul öncesi eğitimden ücretsiz olarak yararlanma şansına sahip olmuştur. Adı geçen kampanya kapsamında bağış aktarımı yapılan 200’e yakın okulun müdürleri ile Ankara’da bilgilendirme toplantısı yapılmıştır.

4.Sonuçla İlgili Gerçekleştirilenler:

Donatım ve satın alma bileşeni tamamlanmıştır. 90 anaokulu ve 399 anasınıfı bu bileşenden faydalanmıştır. (toplam 3.000.000 Avro).

5.Sonuçla İlgili Gerçekleştirilenler:

81 ile açılan hibe programından 38 ilde toplam 75 proje hibe almaya hak kazanmıştır. 30.000 ila 80.000 Avro arası bütçelendirilen projelerin uygulama süreleri tamamlanmıştır. İllerden gelen nihai raporlar eksik evrak belgeleri de tamamlanarak Delegasyona ve Merkezi Finans ve İhale Birimi’ne teslim edilmektedir.

Okul öncesi eğitimde ne kadar öğretmen görev yapıyor? Bu konuda ihtiyaçlar nelerdir? Okul öncesi eğitimde öğretmen yeterliliği konusunda neler düşünüyorsunuz? Yapılan hizmet içi eğitimler konusunda bilgi verebilir misiniz?

Okul öncesi eğitim öğretmenleri ve yöneticilerine yönelik olarak yeterliliklerinin artırılması amacıyla 2011-2012 yıllarında, Okul Öncesinde Davranış Değiştirme Teknikleri,  Okul Öncesinde Dikkat Toplama Eğitimi,  Okul Öncesinde Sınıf Yönetimi,  Okul Öncesinde Orff Eğitimi,  Bütçe Uygulamaları, Okul Öncesi Eğitim Kurumları Yönetimi,  e-Yönetim (e-okul öncesi),  Okul Öncesi Eğitim Programı,  Çocuklarda Ritim Duyusu Geliştirme,  Aktif Öğrenme Yöntemleri,  Okul Öncesi Eğitimin Denetimi, Okuma Yazmaya Hazırlık ve Türkçe Etkinlikleri,  Okul Öncesinde Aile Eğitimi,  Proje Geliştirme Teknikleri,  Çocuklarla İletişim Yöntemleri, Okul Öncesi Eğitim Uygulamaları, Okul Öncesinde Değerler Eğitimi, Okul Öncesinde Şiddeti Önleme, Okul Öncesinde Kaynaştırma Eğitimi, Sosyal Beceriler vb. konularında alanda toplam 1733 eğitimci hizmetiçi eğitime alınmıştır.

Son olarak okul öncesi eğitim kurumu seçecek olan velilere önereceğiniz bir yol rehberi var mı?

Çocuklarını okul öncesi kurumlara verecek ailelere öncelikli tavsiyemiz evlerine en yakın olan bağımsız ana okullarına veya ilkokul ve ortaokul gibi kurumlarımızın bünyesinde yer alan ana sınıflarına kaydettirmeleridir. Okul öncesi çağında çocuğu olanların bu yaşlarda çocuklarına verilecek eğitimin gelecek yaşantısında çok etkili olduğunu bilmeleri ve ona göre hareket etmeleri talep edilebilir.

SAYILARLA OKUL ÖNCESİ EĞİTİM

Okul öncesinde kurum sayısı 27.197

Derslik sayısı 49.372

Şube sayısı 61.920

Öğrenci sayısı 1.077.933

OKUL ÖNCESİNDE OKULLAŞMA ORANLARI

2011-2012 eğitim öğretim yılın

5 yaş (60-72 ay) grubunda % 69,55

4-5 yaş (48-72 ay) grubunda ise % 44,04

 2012-2013 eğitim öğretim yılı

 5 yaş (60-72 ay) grubunda % 64,47

4-5 yaş (48-72 ay) grubunda ise %44,04

(sayısal bilgiler Strateji Geliştirme Başkanlığı ve TUİK tarafından henüz resmileşmeyen geçici sayılarıdır.)

Okul öncesi öğrencilerinin  kentsel ve kırsal kesimlerdeki yüzdesel dağılımı

Belde %7,34

Kköy %13,90

Şehirde %78,76

Okul öncesi eğitimde (resmi+özel) 3.620 erkek, 59.313 kadın olmak üzere toplamda 62.933 öğretmen görev yapmaktadır.

Okul öncesi eğitimde kurum sayısının % 13’ü, öğrenci sayısının ise % 11,5’i özel sektörde bulunmaktadır.

OKUL ÖNCESİ EĞİTİMİN 2013 BÜTÇESİ

Personel Giderleri

381.470.000 TL

Sosyal Güvenlik

64.220.000 TL

Mal ve Hizmet Alımı

41.452.500 TL

Sermaye Giderleri (Okul Yapımı)

100.000.000 TL

OKUL ÖNCESİ EĞİTİM HİZMETLERİ

587.142.500 TL

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.