Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili bir açıklama da dershane derneklerinden geldi. Türkiye’de faaliyet gösteren tüm dershaneler ortak bir bildiri yayınladı.
Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili bir açıklama da dershane derneklerinden geldi. Yapılan yazılı açıklamada, "Hükümetin, yeni demokratikleşme paketinde açıkladığının aksine bir tutumla sektör temsilcileriyle hiç görüşmeden hatta yok sayarak mevcut özel okulların sürdürülebilir olmadığı ortadayken; okula dönüşümü tek alternatif gibi sunması, dönüşemeyenleri kapatması, sistem dışına çıkarması olasılığı, beraberinde bunlara yönelik tasarrufun niteliğine ve içeriğine bağlı olarak bir dizi hukuksal uyuşmazlıkları da beraberinde getirecektir." denildi.
İşte dershanelerden yapılan ortak açıklamanın tam metni;
Son bir buçuk yıldır, Sayın Başbakan Erdoğan’ın 25 Mart 2012’de "Üniversite giriş sınavlarını da, üniversite hazırlık kurslarını da ortadan kaldırıyoruz." açıklamalarıyla başlayan ve dershanelerin kapatılması, sistem dışına çıkarılması gibi farklı algılamalar yaratan, hiç gündemden düşmeyen, zaman zaman özel dershane girişimcilerini rencide edecek haksızlıklar içeren dershane tartışmaları, dün (14 Kasım 2013) medyada yer alan son haberlerle yeni bir boyut kazanmıştır.
Bu güne değin bu tartışmalar, temsil ettiğimiz özel öğretim kurumları girişimcilerinde maddi manevi önemli kayıplar yaratmıştır.
İşleri, talep eden veli ve öğrencilerimize eğitim hizmeti sunmak olan kurumlarımızı bu kadar zan altında bırakmak, itibarsızlaştırmak büyük haksızlıktır.
Bu tartışmaların artık son bulması için; şimdiye kadar yaptığımız açıklamalarımızda “Başından beri yasal statüleriyle milli eğitim sistemimiz içinde yer alan dershanelerin kurucuları olarak biz de ülkemizin yararını, menfaatlerini, eğitimimize faydalı olanı her şeyin önünde tuttuğumuzu; özel dershaneler konusunun sektörle, eğitim yöneticileriyle tartışılmasını; bundan ülkemizin ve herkesin yararına uygun yeni seçenekler çıkabileceğini; bu konuda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere konuya taraf yöneticilerimizin kapılarını kapamayacaklarına inancımızı” belirttik.
Bakanlığımızın, söz konusu haberin içeriğinin doğruluğunu teyit anlamına gelen sadece bazı ifadelerin yanlışlığına yönelik dünkü açıklaması, şimdiye kadar var olan kararsızlık ve ne yapılacağını konunun taraflarıyla, kamuoyuyla paylaşmama anlayışının devamından başka bir anlam taşımamaktadır.
Özel dershane ve diğer özel öğretim kurucularını temsil eden dernekler olarak tartışmaların başından beri yasalar karşısında haklarımızı biliyoruz.
Bu tartışmalar sürecinde hep sükûnet içinde olduk, hukuka bağlı devletimize güven duygusuyla hareket ettik. Böyle davranmayı da sürdürmek istiyoruz.
Hükümetin, yeni demokratikleşme paketinde açıkladığının aksine bir tutumla sektör temsilcileriyle hiç görüşmeden hatta yok sayarak mevcut özel okulların sürdürülebilir olmadığı ortadayken; okula dönüşümü tek alternatif gibi sunması, dönüşemeyenleri kapatması, sistem dışına çıkarması olasılığı, beraberinde bunlara yönelik tasarrufun niteliğine ve içeriğine bağlı olarak bir dizi hukuksal uyuşmazlıkları da beraberinde getirecektir.
Fırsat eşitliği sağlamak adına fırsat eşitsizliğini artıracak ve daha çok kargaşa yaratacak bir düzenlemenin muhatabı olmamak; ulusal ve evrensel hukuk içinde haklarımızı savunmak durumunda kalmayacağımıza inanmak istiyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz.
ÖZ-DE-BİR Özel Dershaneler Birliği Derneği
GÜVENDER Güven Dersane Sahipleri Derneği
TÖDER Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği Temsilcileri ve
ÖZDER, İSTANBUL KÜLTÜRBİR, İSTANBUL KONSEPTDER, GEBZE DERSANELER EĞİTİM BİRLİĞİ DERNEĞİ,
ÇORUM ÇÖZDEBİR DERSHANELER BİRLİĞİ, AMASYA AÖZDEBİR DERSANELER BİRLİĞİ,
SİVAS KIZILIRMAK DERSANELER BİRLİĞİ, AĞRI DERSANELER BİRLİĞİ, ORDU FATSA ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ,
KARS DERSANELER BİRLİĞİ, ERZURUM DERSANELER BİRLİĞİ, ERZURUM PALANDÖKEN DERSANELER BİRLİĞİ,
K.MARAŞ KARDERBİR, OSMANİYE DERSANELER BİRLİĞİ, MALATYA MADERBİR,
HATAY ANTAKYA DERSHANECİLER BİRLİĞİ, İSKENDERUN DERSHANECİLER BİRLİĞİ,
ANTALYA DERSANELER BİRLİĞİ, AYDIN AYDERBİR, BALIKESİR BALDER, BURDUR ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ, DENİZLİ DEYDER, İZMİR ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ İZ-Ö-DER,
DÜZCE DERSANELER EĞİTİM BİRLİĞİ DERNEĞİ, BOLU ABANT EGİTİME DESTEK DERNEGİ,
KÜTAHYA ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ…
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili bir açıklama da dershane derneklerinden geldi. Türkiye’de faaliyet gösteren tüm dershaneler ortak bir bildiri yayınladı.
Dershanelerin kapatılmasıyla ilgili bir açıklama da dershane derneklerinden geldi. Yapılan yazılı açıklamada, "Hükümetin, yeni demokratikleşme paketinde açıkladığının aksine bir tutumla sektör temsilcileriyle hiç görüşmeden hatta yok sayarak mevcut özel okulların sürdürülebilir olmadığı ortadayken; okula dönüşümü tek alternatif gibi sunması, dönüşemeyenleri kapatması, sistem dışına çıkarması olasılığı, beraberinde bunlara yönelik tasarrufun niteliğine ve içeriğine bağlı olarak bir dizi hukuksal uyuşmazlıkları da beraberinde getirecektir." denildi.
İşte dershanelerden yapılan ortak açıklamanın tam metni;
Son bir buçuk yıldır, Sayın Başbakan Erdoğan’ın 25 Mart 2012’de "Üniversite giriş sınavlarını da, üniversite hazırlık kurslarını da ortadan kaldırıyoruz." açıklamalarıyla başlayan ve dershanelerin kapatılması, sistem dışına çıkarılması gibi farklı algılamalar yaratan, hiç gündemden düşmeyen, zaman zaman özel dershane girişimcilerini rencide edecek haksızlıklar içeren dershane tartışmaları, dün (14 Kasım 2013) medyada yer alan son haberlerle yeni bir boyut kazanmıştır.
Bu güne değin bu tartışmalar, temsil ettiğimiz özel öğretim kurumları girişimcilerinde maddi manevi önemli kayıplar yaratmıştır.
İşleri, talep eden veli ve öğrencilerimize eğitim hizmeti sunmak olan kurumlarımızı bu kadar zan altında bırakmak, itibarsızlaştırmak büyük haksızlıktır.
Bu tartışmaların artık son bulması için; şimdiye kadar yaptığımız açıklamalarımızda “Başından beri yasal statüleriyle milli eğitim sistemimiz içinde yer alan dershanelerin kurucuları olarak biz de ülkemizin yararını, menfaatlerini, eğitimimize faydalı olanı her şeyin önünde tuttuğumuzu; özel dershaneler konusunun sektörle, eğitim yöneticileriyle tartışılmasını; bundan ülkemizin ve herkesin yararına uygun yeni seçenekler çıkabileceğini; bu konuda başta Sayın Başbakanımız olmak üzere konuya taraf yöneticilerimizin kapılarını kapamayacaklarına inancımızı” belirttik.
Bakanlığımızın, söz konusu haberin içeriğinin doğruluğunu teyit anlamına gelen sadece bazı ifadelerin yanlışlığına yönelik dünkü açıklaması, şimdiye kadar var olan kararsızlık ve ne yapılacağını konunun taraflarıyla, kamuoyuyla paylaşmama anlayışının devamından başka bir anlam taşımamaktadır.
Özel dershane ve diğer özel öğretim kurucularını temsil eden dernekler olarak tartışmaların başından beri yasalar karşısında haklarımızı biliyoruz.
Bu tartışmalar sürecinde hep sükûnet içinde olduk, hukuka bağlı devletimize güven duygusuyla hareket ettik. Böyle davranmayı da sürdürmek istiyoruz.
Hükümetin, yeni demokratikleşme paketinde açıkladığının aksine bir tutumla sektör temsilcileriyle hiç görüşmeden hatta yok sayarak mevcut özel okulların sürdürülebilir olmadığı ortadayken; okula dönüşümü tek alternatif gibi sunması, dönüşemeyenleri kapatması, sistem dışına çıkarması olasılığı, beraberinde bunlara yönelik tasarrufun niteliğine ve içeriğine bağlı olarak bir dizi hukuksal uyuşmazlıkları da beraberinde getirecektir.
Fırsat eşitliği sağlamak adına fırsat eşitsizliğini artıracak ve daha çok kargaşa yaratacak bir düzenlemenin muhatabı olmamak; ulusal ve evrensel hukuk içinde haklarımızı savunmak durumunda kalmayacağımıza inanmak istiyoruz.
Kamuoyuna saygıyla duyururuz.
ÖZ-DE-BİR Özel Dershaneler Birliği Derneği
GÜVENDER Güven Dersane Sahipleri Derneği
TÖDER Tüm Özel Öğretim Kurumları Derneği Temsilcileri ve
ÖZDER, İSTANBUL KÜLTÜRBİR, İSTANBUL KONSEPTDER, GEBZE DERSANELER EĞİTİM BİRLİĞİ DERNEĞİ,
ÇORUM ÇÖZDEBİR DERSHANELER BİRLİĞİ, AMASYA AÖZDEBİR DERSANELER BİRLİĞİ,
SİVAS KIZILIRMAK DERSANELER BİRLİĞİ, AĞRI DERSANELER BİRLİĞİ, ORDU FATSA ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ,
KARS DERSANELER BİRLİĞİ, ERZURUM DERSANELER BİRLİĞİ, ERZURUM PALANDÖKEN DERSANELER BİRLİĞİ,
K.MARAŞ KARDERBİR, OSMANİYE DERSANELER BİRLİĞİ, MALATYA MADERBİR,
HATAY ANTAKYA DERSHANECİLER BİRLİĞİ, İSKENDERUN DERSHANECİLER BİRLİĞİ,
ANTALYA DERSANELER BİRLİĞİ, AYDIN AYDERBİR, BALIKESİR BALDER, BURDUR ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ, DENİZLİ DEYDER, İZMİR ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ İZ-Ö-DER,
DÜZCE DERSANELER EĞİTİM BİRLİĞİ DERNEĞİ, BOLU ABANT EGİTİME DESTEK DERNEGİ,
KÜTAHYA ÖZEL DERSANELER BİRLİĞİ…
Son Güncelleme: Cumartesi, 16 Kasım 2013 12:57
Gösterim: 1561
Fethullah Gülen, dershanelerin kapatılması ile ilgili Zaman Gazetesi’nin haberinin ardından bir açıklama yaptı.
herkul.org'tan yapılan açıklamada; Zaman Gazetesi'nin yayınladığı dershaneleri kapatmaya yönelik taslakla ilgili Gülen'in ‘Musibetler karşısında dişini sıkıp sabretmeli’ dediği öğrenildi. Ayrıca Gülen’in çok üzülmekle beraber haber duyulur duyulmaz “hâcet namazı” çağrısı yaptığı belirtildi. Fethullah Gülen, "Mümin sarsılabilir ama devrilmez, meseleye öyle bakmak lazım" ifadelerini kullandığı açıklandı.
Gülen'in Hürriyet'te yer alan açıklaması şöyle;
''Mümin sarsılabilir ama devrilmez, meseleye öyle bakmak lazım. Bir balyoz gibi tepene inen musibetler karşısında dişini sıkmak. Sabır çok önemli. Firavun aleyhinizde ise, Karuın aleyhinizde ise isabetli bir yolda yürüyorsunuz demektir. Ara sıra yağmur yağar rahmet, bazen de yağmur damlaları bir araya gelir, ceviz gibi dolu halinde inelim. Yere inince o da rahmettir de. Dolu düştüğü zaman paniğe kapılma. ''
Özellikle sosyal medyada yapılan paylaşımlara dair söylenen "Bir tane öğretmen arkadaşımızın bile dershaneler kapanırsa ne iş yaparız gibi hiç bir endişesi yok. Arkadaşlarımız kaygısı yok" şeklindeki sözler üzerine Gülen, şu ifadeleri kullandı:
''"Teşekkür ederim, demek ki oturmuş arkadaşlar. Hizmet duygusu düşüncesi itibariyle, elmacık kadar dalya olmuş. Cennetin kapılarını bile bunlar kapamak isteyebilirler. Bunlar girmesinler biz girelim, en azında önce biz girelim. Bunların zaten girmeye hakkı yok diyenler çıkabilir. 60 ihtilalinden bu yana onu da gördük tokadını yedik, 70 darbesini gördük tekmesini yedik. 80 darbesini gördük onunda çiftesini yedik.
Hepsinden bir şey yedik. Fakat tekme atan tokat atan çifte atanın şimdi hesapları görülüyor. Biz yapmadık onu, kader hüküm verdi ve kaderin o mevzuda figürü olarak kullandığı insanlar, onları öyle yaptılar.Bana dokunan bir yanı vardı, yaşlı başlı adamlar böyle orada hesap verince ciğerim yanıyor benim. Elimden bir imkan olsa ben onların hepsine serbestsiniz derim. Ne var ki birileri onları planlıyor, yapıyor, 'Topuklarını birbirlerine vurdu. Karşımızda dimdik durdu bu adamlar. Bunlara bunu dedirttik.' diyorlar bir taraftan kapalı kapılar ardından diyorlar, fakat bir taraftan da camia onu sanki bir kısım elamanlarıyla yaptırtıyormuş gibi onlara fısıldıyor. Bir taşla iki kuşu vurma gibi bir nifak hareketi içinde bulunuyorlar. Bana yakışmayan şeyler ama müsadenizle bu kadarını da söyleyeyim."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Fethullah Gülen, dershanelerin kapatılması ile ilgili Zaman Gazetesi’nin haberinin ardından bir açıklama yaptı.
herkul.org'tan yapılan açıklamada; Zaman Gazetesi'nin yayınladığı dershaneleri kapatmaya yönelik taslakla ilgili Gülen'in ‘Musibetler karşısında dişini sıkıp sabretmeli’ dediği öğrenildi. Ayrıca Gülen’in çok üzülmekle beraber haber duyulur duyulmaz “hâcet namazı” çağrısı yaptığı belirtildi. Fethullah Gülen, "Mümin sarsılabilir ama devrilmez, meseleye öyle bakmak lazım" ifadelerini kullandığı açıklandı.
Gülen'in Hürriyet'te yer alan açıklaması şöyle;
''Mümin sarsılabilir ama devrilmez, meseleye öyle bakmak lazım. Bir balyoz gibi tepene inen musibetler karşısında dişini sıkmak. Sabır çok önemli. Firavun aleyhinizde ise, Karuın aleyhinizde ise isabetli bir yolda yürüyorsunuz demektir. Ara sıra yağmur yağar rahmet, bazen de yağmur damlaları bir araya gelir, ceviz gibi dolu halinde inelim. Yere inince o da rahmettir de. Dolu düştüğü zaman paniğe kapılma. ''
Özellikle sosyal medyada yapılan paylaşımlara dair söylenen "Bir tane öğretmen arkadaşımızın bile dershaneler kapanırsa ne iş yaparız gibi hiç bir endişesi yok. Arkadaşlarımız kaygısı yok" şeklindeki sözler üzerine Gülen, şu ifadeleri kullandı:
''"Teşekkür ederim, demek ki oturmuş arkadaşlar. Hizmet duygusu düşüncesi itibariyle, elmacık kadar dalya olmuş. Cennetin kapılarını bile bunlar kapamak isteyebilirler. Bunlar girmesinler biz girelim, en azında önce biz girelim. Bunların zaten girmeye hakkı yok diyenler çıkabilir. 60 ihtilalinden bu yana onu da gördük tokadını yedik, 70 darbesini gördük tekmesini yedik. 80 darbesini gördük onunda çiftesini yedik.
Hepsinden bir şey yedik. Fakat tekme atan tokat atan çifte atanın şimdi hesapları görülüyor. Biz yapmadık onu, kader hüküm verdi ve kaderin o mevzuda figürü olarak kullandığı insanlar, onları öyle yaptılar.Bana dokunan bir yanı vardı, yaşlı başlı adamlar böyle orada hesap verince ciğerim yanıyor benim. Elimden bir imkan olsa ben onların hepsine serbestsiniz derim. Ne var ki birileri onları planlıyor, yapıyor, 'Topuklarını birbirlerine vurdu. Karşımızda dimdik durdu bu adamlar. Bunlara bunu dedirttik.' diyorlar bir taraftan kapalı kapılar ardından diyorlar, fakat bir taraftan da camia onu sanki bir kısım elamanlarıyla yaptırtıyormuş gibi onlara fısıldıyor. Bir taşla iki kuşu vurma gibi bir nifak hareketi içinde bulunuyorlar. Bana yakışmayan şeyler ama müsadenizle bu kadarını da söyleyeyim."
Son Güncelleme: Cuma, 15 Kasım 2013 11:04
Gösterim: 2142
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, gelecek yıl sınav konforunu yükseltecek çalışmaları artıracaklarını ve pek çok iyileştirme projesini hayata geçireceklerini bildirdi.
Ali Demir, AA muhabirine, ÖSYM'nin gelecek yıla ilişkin proje ve hedeflerini anlattı. ÖSYM'nin, hak ve adalet ölçüsünden taviz vermeksizin sınav hizmetlerini yürütmek üzere son 3 yılda önemli yapılandırmalar gerçekleştirdiğini belirten Demir, 36 yıldır süre gelen altyapısını günümüz teknolojileriyle yenilediğini ve 6114 sayılı yasa kapsamında mevzuat altyapısını da tamamladığını dile getirdi.
Değişim ve yeniden yapılanma sürecinin büyük bir özveri ve sabırla yürütüldüğünü anlatan Demir, "2013 yılında toplam 45 sınav için 167 sınav merkezinde, 21 bin 328 binada, 296 bin 529 salonda, 5 milyon 936 bin 334 aday sınava alındı. Bu sınavlarda 893 bin 57 görevli kullanıldı. Toplam bin 100 ton sınav evrakı sınav merkezlerine gönderildi ve evrakları sınav sonrasında ÖSYM'ye geri getirildi" dedi.
Uygulanmaya alınan sistemlerin etkin bir şekilde kullanımıyla herhangi bir sorun yaşanmaksızın sınavların yürütüldüğünü vurgulayan Demir, modern dünyada ölçme merkezi niteliğine kavuşmayı kendisine temel ilke edinen ÖSYM'nin altyapı yenileme çalışmalarına devam edeceğini kaydetti.
Özellikle, sınavın hemen öncesinde, sırasında ve akabinde adayların görevlilerle yakın ilişki kurulup sorunlara anında çözüm üretilmesine yönelik “Sınav Günü Masası” gibi uygulamalara devam edeceklerinin altını çizen Demir, "Aday El Rehberi' dağıtımıyla ÖSYM aday ilişkisinin sağlıklı bir zemine oturtulması, sınav sonuçlarının 5-8 gün içinde açıklanması ile bir sonraki sınav için hazırlık sürecinin rahatlatılması, 'Sonuç Doğrulama Sistemi' ile sahte belge üretmenin önüne geçilmesi, ÖABT, VDK gibi 'Alan Bazlı Sınavların' yapılması, yeni sınav merkezlerinin açılması çalışmalarına aynı etkinlikle devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Tam teşekküllü sınav binaları oluşturulacak"
"ÖSYM, gelecek yıl sınav konforu ve hizmet kalitesinin artırılmasına odaklanacak" diyen Demir, önümüzdeki yıl sınav hizmetlerinin aksatılmadan yürütüleceğini ve 10 milyonun üzerinde adayın en uygun koşullarda ve ortamlarda sınav takviminde belirlenen zamanlardan sapmadan sınava alınacağına işaret etti.
"Açık Uçlu Sorularla Sınav Projesinde" ölçme kalitesinin artırılması, "Elektronik Sınav Projesi” ile hem daha güvenli hem de daha kısa sürelerde sınav yapılarak adaylar üzerindeki sınav stresinin kaldırılmasına ilişkin çalışmalarını daha da artıracaklarını vurgulayan Demir, şunları kaydetti:
"Soru Bankası Projesi' ile bilimsel denetimden geçmiş çok sayıda sınav sorusunun güvenliliğinin garanti altına alınması, 'Ortak Aday Havuz Projesi' ile adayların sınav başvurusunda kolaylık sağlanması ve sınav tarihçesinin sunulması gibi çalışmalar yapacağız. Hayata geçirilecek 'Sınav Binaları Projesi'yle yüzde 100 konfor altında sınav yapmayı sağlayacak tam teşekküllü sınav binalarının oluşturulması için çalışmalar yürüteceğiz. Böylece sürdürülebilir sınav konforunu sağlayabilmeyi hedefliyoruz. 'ÖSYM Kampüs Projesi' ile de soru hazırlamadan sonuç açıklamaya, sınav evrakının basımından sınav sonrasında depolanıp saklanmasına kadar tüm süreçleri günümüz teknolojileriyle donatılmış halde yürütüldüğü entegre bir sınav yönetim merkezinin oluşturulmasını sağlayacağız."
e-Okul ve Üniversitelerle Entegrasyon Projesi' ile de doğru verilere kaynağından ulaşmanın önünü açacaklarını bildiren Demir, "Bunlar projelerimizden sadece birkaçı. Bu projelerle sınav sisteminin ve kurumsal gelişmenin sürekliliğini sağlamayı hedefliyoruz. Tüm projelerini ve faaliyetlerin tamamını kendi öz kaynaklarımızla yürütüyoruz. Bu nedenle ÖSYM'nin 2014 yılı içerisinde herhangi bir kaynak sorunu yaşamasını beklemiyoruz. ÖSYM'nin şeffaf, adil, bilimsel, insan odaklı bir sınav sistemi oluşturma gayreti aynı kararlılıkla devam edecek" dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Ali Demir, gelecek yıl sınav konforunu yükseltecek çalışmaları artıracaklarını ve pek çok iyileştirme projesini hayata geçireceklerini bildirdi.
Ali Demir, AA muhabirine, ÖSYM'nin gelecek yıla ilişkin proje ve hedeflerini anlattı. ÖSYM'nin, hak ve adalet ölçüsünden taviz vermeksizin sınav hizmetlerini yürütmek üzere son 3 yılda önemli yapılandırmalar gerçekleştirdiğini belirten Demir, 36 yıldır süre gelen altyapısını günümüz teknolojileriyle yenilediğini ve 6114 sayılı yasa kapsamında mevzuat altyapısını da tamamladığını dile getirdi.
Değişim ve yeniden yapılanma sürecinin büyük bir özveri ve sabırla yürütüldüğünü anlatan Demir, "2013 yılında toplam 45 sınav için 167 sınav merkezinde, 21 bin 328 binada, 296 bin 529 salonda, 5 milyon 936 bin 334 aday sınava alındı. Bu sınavlarda 893 bin 57 görevli kullanıldı. Toplam bin 100 ton sınav evrakı sınav merkezlerine gönderildi ve evrakları sınav sonrasında ÖSYM'ye geri getirildi" dedi.
Uygulanmaya alınan sistemlerin etkin bir şekilde kullanımıyla herhangi bir sorun yaşanmaksızın sınavların yürütüldüğünü vurgulayan Demir, modern dünyada ölçme merkezi niteliğine kavuşmayı kendisine temel ilke edinen ÖSYM'nin altyapı yenileme çalışmalarına devam edeceğini kaydetti.
Özellikle, sınavın hemen öncesinde, sırasında ve akabinde adayların görevlilerle yakın ilişki kurulup sorunlara anında çözüm üretilmesine yönelik “Sınav Günü Masası” gibi uygulamalara devam edeceklerinin altını çizen Demir, "Aday El Rehberi' dağıtımıyla ÖSYM aday ilişkisinin sağlıklı bir zemine oturtulması, sınav sonuçlarının 5-8 gün içinde açıklanması ile bir sonraki sınav için hazırlık sürecinin rahatlatılması, 'Sonuç Doğrulama Sistemi' ile sahte belge üretmenin önüne geçilmesi, ÖABT, VDK gibi 'Alan Bazlı Sınavların' yapılması, yeni sınav merkezlerinin açılması çalışmalarına aynı etkinlikle devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Tam teşekküllü sınav binaları oluşturulacak"
"ÖSYM, gelecek yıl sınav konforu ve hizmet kalitesinin artırılmasına odaklanacak" diyen Demir, önümüzdeki yıl sınav hizmetlerinin aksatılmadan yürütüleceğini ve 10 milyonun üzerinde adayın en uygun koşullarda ve ortamlarda sınav takviminde belirlenen zamanlardan sapmadan sınava alınacağına işaret etti.
"Açık Uçlu Sorularla Sınav Projesinde" ölçme kalitesinin artırılması, "Elektronik Sınav Projesi” ile hem daha güvenli hem de daha kısa sürelerde sınav yapılarak adaylar üzerindeki sınav stresinin kaldırılmasına ilişkin çalışmalarını daha da artıracaklarını vurgulayan Demir, şunları kaydetti:
"Soru Bankası Projesi' ile bilimsel denetimden geçmiş çok sayıda sınav sorusunun güvenliliğinin garanti altına alınması, 'Ortak Aday Havuz Projesi' ile adayların sınav başvurusunda kolaylık sağlanması ve sınav tarihçesinin sunulması gibi çalışmalar yapacağız. Hayata geçirilecek 'Sınav Binaları Projesi'yle yüzde 100 konfor altında sınav yapmayı sağlayacak tam teşekküllü sınav binalarının oluşturulması için çalışmalar yürüteceğiz. Böylece sürdürülebilir sınav konforunu sağlayabilmeyi hedefliyoruz. 'ÖSYM Kampüs Projesi' ile de soru hazırlamadan sonuç açıklamaya, sınav evrakının basımından sınav sonrasında depolanıp saklanmasına kadar tüm süreçleri günümüz teknolojileriyle donatılmış halde yürütüldüğü entegre bir sınav yönetim merkezinin oluşturulmasını sağlayacağız."
e-Okul ve Üniversitelerle Entegrasyon Projesi' ile de doğru verilere kaynağından ulaşmanın önünü açacaklarını bildiren Demir, "Bunlar projelerimizden sadece birkaçı. Bu projelerle sınav sisteminin ve kurumsal gelişmenin sürekliliğini sağlamayı hedefliyoruz. Tüm projelerini ve faaliyetlerin tamamını kendi öz kaynaklarımızla yürütüyoruz. Bu nedenle ÖSYM'nin 2014 yılı içerisinde herhangi bir kaynak sorunu yaşamasını beklemiyoruz. ÖSYM'nin şeffaf, adil, bilimsel, insan odaklı bir sınav sistemi oluşturma gayreti aynı kararlılıkla devam edecek" dedi.
Son Güncelleme: Perşembe, 14 Kasım 2013 12:42
Gösterim: 1638
Milli Eğitim Bakanı Avcı, dersahanelerin kapatlmasıyla ilgili açıklama yaptı. Avcı, "Ya özel okula dönüşecekler ya da iki yıl içinde açık lise olacaklar. Takviye kurslar da yeniden uygulamaya konulacak" diye konuştu. Dershane öğretmeni özel okula dönüşünce de görevini sürdürecek. Kapanan dershanenin öğretmeni de milli eğitimin sistemine entegre edilecek.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, dershanelerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Akşam saatlerinde iki ayrı kanalda katıldığı canlı yayınlarda konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Avcı'nın konuşmasının satırbaşları şöyle:
"Veliler, öğrenciler, öğretmenler, çalışanlar endişe etmesin. Okullardaki ve halkeğitimdeki kurslar devam edecek. İngilizce kursları ve sürücü kursları devam edecek. Dershane öğretmeni özel okula dönüşünce de görevini sürdürecek. Kapanan dershanenin öğretmeni de milli eğitimin sistemine entegre edilecek. Talim Terbiye Kurulu çok önemli bir birimdir. Orasıyla ilgili düzenlemeler yapıyoruz. Daha etkin olabilmesi için, özenli bir sistem için çalışmalar yapıyoruz. Velilerimiz endişe etmesinler, öğretmenlerimiz endişe etmesinler, öğrencilerimiz, dershane çalışanlarımız endişe etmesinler, hiç kimse mağdur edilmeyecek. Milli Eğitim sisteminin içerisinde bir üst eğitim kurumuna hazırlayan herhangi bir kurum olmayacak. Yabancı dil kursları, sürücü kursları devam edecek. 2014-2015 eğitim öğretim sisteminde deshaneler olmayacak."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Avcı, dersahanelerin kapatlmasıyla ilgili açıklama yaptı. Avcı, "Ya özel okula dönüşecekler ya da iki yıl içinde açık lise olacaklar. Takviye kurslar da yeniden uygulamaya konulacak" diye konuştu. Dershane öğretmeni özel okula dönüşünce de görevini sürdürecek. Kapanan dershanenin öğretmeni de milli eğitimin sistemine entegre edilecek.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, dershanelerle ilgili açıklamalarda bulundu.
Akşam saatlerinde iki ayrı kanalda katıldığı canlı yayınlarda konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Bakan Avcı'nın konuşmasının satırbaşları şöyle:
"Veliler, öğrenciler, öğretmenler, çalışanlar endişe etmesin. Okullardaki ve halkeğitimdeki kurslar devam edecek. İngilizce kursları ve sürücü kursları devam edecek. Dershane öğretmeni özel okula dönüşünce de görevini sürdürecek. Kapanan dershanenin öğretmeni de milli eğitimin sistemine entegre edilecek. Talim Terbiye Kurulu çok önemli bir birimdir. Orasıyla ilgili düzenlemeler yapıyoruz. Daha etkin olabilmesi için, özenli bir sistem için çalışmalar yapıyoruz. Velilerimiz endişe etmesinler, öğretmenlerimiz endişe etmesinler, öğrencilerimiz, dershane çalışanlarımız endişe etmesinler, hiç kimse mağdur edilmeyecek. Milli Eğitim sisteminin içerisinde bir üst eğitim kurumuna hazırlayan herhangi bir kurum olmayacak. Yabancı dil kursları, sürücü kursları devam edecek. 2014-2015 eğitim öğretim sisteminde deshaneler olmayacak."
Son Güncelleme: Cuma, 15 Kasım 2013 08:32
Gösterim: 1378
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 12 Kasım'da yapılan okul sütü alımı ihalesinin onaylanmadığını açıkladı. İşte nedeni…
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 12 Kasım'da yapılan okul sütü alımı ihalesinin onaylanmadığını açıkladı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, ihalede 7 coğrafi bölge 4 kısım olarak belirlenerek, her kısım için veya birden çok kısımlara teklif verme imkanı sağlandı, istekliler tarafından kısımlar ortalaması olarak 57,53 kuruş birim teklif verildi.
Bu yılın ocak ayında yapılan okul sütü ihalesinde kısımlar ortalaması olarak 45,38 kuruş birim teklif verildiği ve bu teklif üzerinden mal alım işinin tamamlandığı hatırlatılan açıklamada, aynı yıl içerisinde yapılan her iki ihale arasında yüzde 27 oranında fark bulunduğu belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Üretim maliyetleri, lojistik masrafları ve enflasyon oranları beraber değerlendirildiğinde aradaki farkın normal olmadığı değerlendirilmiştir. Kamu yararı gözetilerek yapılan ihale bu nedenle onaylanmamıştır. 2013-2014 eğitim öğretim yılının ikinci döneminin ilk gününde okullarımızda sütlerin bulunmasını sağlayacak şekilde önümüzdeki günlerde okul sütü alımı yeniden ihale edilecektir."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 12 Kasım'da yapılan okul sütü alımı ihalesinin onaylanmadığını açıkladı. İşte nedeni…
Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, 12 Kasım'da yapılan okul sütü alımı ihalesinin onaylanmadığını açıkladı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamaya göre, ihalede 7 coğrafi bölge 4 kısım olarak belirlenerek, her kısım için veya birden çok kısımlara teklif verme imkanı sağlandı, istekliler tarafından kısımlar ortalaması olarak 57,53 kuruş birim teklif verildi.
Bu yılın ocak ayında yapılan okul sütü ihalesinde kısımlar ortalaması olarak 45,38 kuruş birim teklif verildiği ve bu teklif üzerinden mal alım işinin tamamlandığı hatırlatılan açıklamada, aynı yıl içerisinde yapılan her iki ihale arasında yüzde 27 oranında fark bulunduğu belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi:
"Üretim maliyetleri, lojistik masrafları ve enflasyon oranları beraber değerlendirildiğinde aradaki farkın normal olmadığı değerlendirilmiştir. Kamu yararı gözetilerek yapılan ihale bu nedenle onaylanmamıştır. 2013-2014 eğitim öğretim yılının ikinci döneminin ilk gününde okullarımızda sütlerin bulunmasını sağlayacak şekilde önümüzdeki günlerde okul sütü alımı yeniden ihale edilecektir."
Son Güncelleme: Perşembe, 14 Kasım 2013 12:33
Gösterim: 1401