Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, sınavlarla ilgili açıklamalarda bulundu. Özellikle eğitim sisteminde sınavlara ihtiyaç duyulmayacak bir zemini, altyapıyı kurma zorunluluğu bulunduğunu söyledi.

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Eğitim Enstitüsü Eğitim Bakanları düzeyindeki 1. Mütevelli Heyeti Toplantısı'na katılan Bakan Dinçer, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanunun Meclis'ten geçtiğinin hatırlatılması üzerine Bakan Dinçer, kanunun Türk eğitim sistemine daha demokratik ve esnek bir yapı getireceğini söyledi.

Kanunun devletle milleti daha yakın hale getirdiğini vurgulayan Dinçer, düzenlemenin, ülkede bu zamana kadar yapılan ideolojik mahiyetli tartışmaların pek çoğuna artık gerek kalmadığını ve toplumun her kesiminin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir eğitim sistemini kurgulamanın mümkün olduğunu gösterdiğini anlattı.

     Dinçer, bundan sonraki eğitim uygulamalarında çok daha başarılı sonuçlar alacaklarını belirterek, en azından sosyo-psikolojik bir rahatlığa erildiğini düşündüğünü dile getirdi.

     Kanunun detaylarına ilişkin soru üzerine Dinçer, okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise seviyesindeki düzenlemeler için ekip kurduklarını ve geniş kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini, çok yakında konuyla ilgili kamuoyunun da bilgilendirileceğini dile getirdi.

     'Özel okullara teşvik paketi hazırlanıyor' şeklindeki haberlerin hatırlatılarak, ''Böyle bir hazırlık var mı'' diye sorulması üzerine Bakan Dinçer, şunları kaydetti:

     ''Ulusal düzeyde yatırımların teşvik edilmesiyle ilgili bir hazırlık yapılıyordu. Bu Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nun yürüttüğü bir hazırlıktı. Dolayısıyla o hazırlıkta, özel sektörün eğitimden daha çok pay almasını sağlayacak türden teşvikle ilgili çalışmalar yer almıştı. Özellikle mesleki eğitimin teşvik edilmesiyle ilgili özel bir uygulamayı bu kanuna ekleyecektik. Fakat yapılan tartışmaların ve gergin geçen sürecin etkisiyle bu kanuna onu ekleme imkanımız olmamıştı. Büyük ihtimalle mesleki eğitim teşvikini de oraya ekleyerek teşvik kanununda bu uygulama için bir düzenleme yapılacak. Beklentimiz o doğrultuda.''

Sınav, öğrenci seçmek için olmayacak

''YGS'nin kaldırılacağını Başbakan söylemişti. Hafta sonu da YGS yapıldı. Samsun'da da üzücü bir olay yaşandı. Bazı öğrenciler de sağlık sorunları nedeniyle sınava giremedi. Bu konuyla ilgili değerlendirmeniz olur mu'' şeklindeki soru üzerine Dinçer, Başbakan Erdoğan'ın sınavlarla ilgili sözlerini kendileri için bir vizyon olarak ele aldıklarını söyledi. Eğitim sisteminde sınavlara ihtiyaç duyulmayacak bir zemini altyapıyı kurmanın zorunluluğuna işaret eden Dinçer, ''Onun için de yoğun bir şekilde çaba sarf ediyoruz. Şunu belirtmeliyim aslında 'belki sınavlar kaldırılacak' demek ifade olarak yanlış sonuç doğurabilir'' dedi.

Dinçer, sınavların öğrenci seçmeye yönelik yapılması ve hem sınav öncesinde hem de sınav sonrasındaki tüm eğitim sistemini belirleyici rol oynamasının iki önemli sorun olduğuna işaret eden Dinçer, şöyle konuştu:

''Bireylerin yetersizliklerini tamamlayacak bir sınav ve dershane anlayışından çok toplum davranışı haline dönüşmüş bir sınav anlayışı ortaya çıktı. Öyleyse eğer sorun bu ise bunu çözecek tedbirler almalıyız. Mesela biz lise eğitiminden sonra SBS sınavını yapmak gerektiği kanaatindeyiz. Ama bu sınav, öğrenci seçmek için değil. Eğitim sisteminin başarısını ölçmek, öğrencilerimizin sahip olması gereken bilgi ve yetenekleri kazanıp kazanmadıklarını görmek için yapılmalı. Çünkü bu eğitim sistemine feed-back sağlayacak. Dolayısıyla öğrenci seçme esaslı sınavlardan bahsederek, 'yapmayacağız' demek daha doğru olabilir. ''

Ne kadarlık bir zaman öngörüyorsunuz'' sorusuna üzerine Dinçer, zaman vermenin doğru olmayacağını söyledi.

Dinçer, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanunun yeni eğitim döneminde uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin soruya da ''uygulamak için çaba sarf edecekleri'' karşılığını verdi.

YGS'nin yılda birkaç kez yapılmasının, Fatih Projesi ile bağlantılı olup olmadığına ilişkin soruyu ise Dinçer, ''Fatih Projesi ile bağlantılı değil. Bu imtihanları ÖSYM yapıyor. Dolayısıyla ÖSYM ayrıca bir ekip kurdu, çalışıyor'' diye yanıtladı.

Dinçer, bu düzenlemenin kimleri kapsadığına ilişkin soruya da sadece üniversiteye giriş sınavında, YGS'de geçerli olacağını kaydetti.

> Bakan Dinçer sınav sistemine açıklık getirdi.

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, sınavlarla ilgili açıklamalarda bulundu. Özellikle eğitim sisteminde sınavlara ihtiyaç duyulmayacak bir zemini, altyapıyı kurma zorunluluğu bulunduğunu söyledi.

Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Eğitim Enstitüsü Eğitim Bakanları düzeyindeki 1. Mütevelli Heyeti Toplantısı'na katılan Bakan Dinçer, gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanunun Meclis'ten geçtiğinin hatırlatılması üzerine Bakan Dinçer, kanunun Türk eğitim sistemine daha demokratik ve esnek bir yapı getireceğini söyledi.

Kanunun devletle milleti daha yakın hale getirdiğini vurgulayan Dinçer, düzenlemenin, ülkede bu zamana kadar yapılan ideolojik mahiyetli tartışmaların pek çoğuna artık gerek kalmadığını ve toplumun her kesiminin ihtiyaçlarını karşılayabilecek bir eğitim sistemini kurgulamanın mümkün olduğunu gösterdiğini anlattı.

     Dinçer, bundan sonraki eğitim uygulamalarında çok daha başarılı sonuçlar alacaklarını belirterek, en azından sosyo-psikolojik bir rahatlığa erildiğini düşündüğünü dile getirdi.

     Kanunun detaylarına ilişkin soru üzerine Dinçer, okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise seviyesindeki düzenlemeler için ekip kurduklarını ve geniş kapsamlı çalışmalar yürüttüklerini, çok yakında konuyla ilgili kamuoyunun da bilgilendirileceğini dile getirdi.

     'Özel okullara teşvik paketi hazırlanıyor' şeklindeki haberlerin hatırlatılarak, ''Böyle bir hazırlık var mı'' diye sorulması üzerine Bakan Dinçer, şunları kaydetti:

     ''Ulusal düzeyde yatırımların teşvik edilmesiyle ilgili bir hazırlık yapılıyordu. Bu Ekonomik Koordinasyon Kurulu'nun yürüttüğü bir hazırlıktı. Dolayısıyla o hazırlıkta, özel sektörün eğitimden daha çok pay almasını sağlayacak türden teşvikle ilgili çalışmalar yer almıştı. Özellikle mesleki eğitimin teşvik edilmesiyle ilgili özel bir uygulamayı bu kanuna ekleyecektik. Fakat yapılan tartışmaların ve gergin geçen sürecin etkisiyle bu kanuna onu ekleme imkanımız olmamıştı. Büyük ihtimalle mesleki eğitim teşvikini de oraya ekleyerek teşvik kanununda bu uygulama için bir düzenleme yapılacak. Beklentimiz o doğrultuda.''

Sınav, öğrenci seçmek için olmayacak

''YGS'nin kaldırılacağını Başbakan söylemişti. Hafta sonu da YGS yapıldı. Samsun'da da üzücü bir olay yaşandı. Bazı öğrenciler de sağlık sorunları nedeniyle sınava giremedi. Bu konuyla ilgili değerlendirmeniz olur mu'' şeklindeki soru üzerine Dinçer, Başbakan Erdoğan'ın sınavlarla ilgili sözlerini kendileri için bir vizyon olarak ele aldıklarını söyledi. Eğitim sisteminde sınavlara ihtiyaç duyulmayacak bir zemini altyapıyı kurmanın zorunluluğuna işaret eden Dinçer, ''Onun için de yoğun bir şekilde çaba sarf ediyoruz. Şunu belirtmeliyim aslında 'belki sınavlar kaldırılacak' demek ifade olarak yanlış sonuç doğurabilir'' dedi.

Dinçer, sınavların öğrenci seçmeye yönelik yapılması ve hem sınav öncesinde hem de sınav sonrasındaki tüm eğitim sistemini belirleyici rol oynamasının iki önemli sorun olduğuna işaret eden Dinçer, şöyle konuştu:

''Bireylerin yetersizliklerini tamamlayacak bir sınav ve dershane anlayışından çok toplum davranışı haline dönüşmüş bir sınav anlayışı ortaya çıktı. Öyleyse eğer sorun bu ise bunu çözecek tedbirler almalıyız. Mesela biz lise eğitiminden sonra SBS sınavını yapmak gerektiği kanaatindeyiz. Ama bu sınav, öğrenci seçmek için değil. Eğitim sisteminin başarısını ölçmek, öğrencilerimizin sahip olması gereken bilgi ve yetenekleri kazanıp kazanmadıklarını görmek için yapılmalı. Çünkü bu eğitim sistemine feed-back sağlayacak. Dolayısıyla öğrenci seçme esaslı sınavlardan bahsederek, 'yapmayacağız' demek daha doğru olabilir. ''

Ne kadarlık bir zaman öngörüyorsunuz'' sorusuna üzerine Dinçer, zaman vermenin doğru olmayacağını söyledi.

Dinçer, zorunlu eğitimi 12 yıla çıkaran kanunun yeni eğitim döneminde uygulanıp uygulanmayacağına ilişkin soruya da ''uygulamak için çaba sarf edecekleri'' karşılığını verdi.

YGS'nin yılda birkaç kez yapılmasının, Fatih Projesi ile bağlantılı olup olmadığına ilişkin soruyu ise Dinçer, ''Fatih Projesi ile bağlantılı değil. Bu imtihanları ÖSYM yapıyor. Dolayısıyla ÖSYM ayrıca bir ekip kurdu, çalışıyor'' diye yanıtladı.

Dinçer, bu düzenlemenin kimleri kapsadığına ilişkin soruya da sadece üniversiteye giriş sınavında, YGS'de geçerli olacağını kaydetti.

Son Güncelleme: Salı, 03 Nisan 2012 14:19

Gösterim: 1869

Ankara'da oturdukları evdeki sobadan çıkan gazdan zehirlenerek hayatını kaybeden Aydın ailesinin son görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, 5 yaşındaki Ece Sıla ve 1 yaşındaki Hira Gül zehirlendikleri sobanın önünde eğleniyor.

Haberin videosu için tıklayın

Ankara'nın Keciören ilçesinde, apartmanın kapıcı dairesinde kömür sobasından sızan karbonmonoksit gazından zehirlenen Ahmet Aydın, eşi Betül Aydın ve çocukları 5 yaşındaki Ece Sıla ile 1 yaşındaki Hira Gül'ün son görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde YSK'da çılaşan Ahmet Aydın, evinde müzik setinden çalan oyun havasında çocuklarının oynamasını cep telefonu ile görüntülüyor.

Görüntülerde dikkat çeken en çarpıcı nokta ise minik kızların, zehirlendikleri sobanın önünde birkaç gün sonra başlarına geleceklerden habersiz gönüllerince eğlenmesi. Bir başka görüntüde ise Ahmet Aydın, memleketi Nevşehir'de Kızılırmak nehri kenarında tuttuğu balıkları mangalda pişiriyor.

Aydın ailesinin cenazelerinin Nevşehir'in Gülşehir ilçesine bağlı Abuşağı beldesine getirileceği ve burada toprağa verileceği öğrenildi.

(sabah)

> Onlar artık hayatta değil!

Ankara'da oturdukları evdeki sobadan çıkan gazdan zehirlenerek hayatını kaybeden Aydın ailesinin son görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde, 5 yaşındaki Ece Sıla ve 1 yaşındaki Hira Gül zehirlendikleri sobanın önünde eğleniyor.

Haberin videosu için tıklayın

Ankara'nın Keciören ilçesinde, apartmanın kapıcı dairesinde kömür sobasından sızan karbonmonoksit gazından zehirlenen Ahmet Aydın, eşi Betül Aydın ve çocukları 5 yaşındaki Ece Sıla ile 1 yaşındaki Hira Gül'ün son görüntüleri ortaya çıktı. Görüntülerde YSK'da çılaşan Ahmet Aydın, evinde müzik setinden çalan oyun havasında çocuklarının oynamasını cep telefonu ile görüntülüyor.

Görüntülerde dikkat çeken en çarpıcı nokta ise minik kızların, zehirlendikleri sobanın önünde birkaç gün sonra başlarına geleceklerden habersiz gönüllerince eğlenmesi. Bir başka görüntüde ise Ahmet Aydın, memleketi Nevşehir'de Kızılırmak nehri kenarında tuttuğu balıkları mangalda pişiriyor.

Aydın ailesinin cenazelerinin Nevşehir'in Gülşehir ilçesine bağlı Abuşağı beldesine getirileceği ve burada toprağa verileceği öğrenildi.

(sabah)

Son Güncelleme: Salı, 03 Nisan 2012 11:29

Gösterim: 2120

Tekirdağ Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı olan 2 çocuk babası müfettiş 52 yaşındaki E.M, internete makamında uygunsuz görüntülerinin düşmesinin ardından Vali Zübeyir Kemelek tarafından görevden alındı.

Makamındaki bilgisayardan web kamerasıyla karşısındaki öpücükler gönderen E.M. görüntülerin sonunda ise kamerayı aşağı indirerek cinsel organını gösteriyor. Görüntülerde duvarda Atatürk resmi olduğu görülüyor. Bu görüntülerin ortaya çıkmasının ardından E.M.,Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek tarafından görevden alınarak hakkında soruşturma başlatıldı. 2005 yılında Edirne'den Tekirdağ'a İlköğretim Müfettişi olarak atanan E.M.'nin 2 yıldır müfettiş olarak Eğitim Denetmenleri Başkanlığı görevini sürdürdüğü belirtildi.

VALİ AÇIKLAMA YAPTI

Yazılı bir açıklama yapan Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek, "Valiliğimiz e-posta adresine 02 Nisan 2012 tarihinde 12:42.56 sn'de gönderilen İlimiz Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı E.M. ile ilgili görüntülü e-posta hakkında Kamuoyuna açıklama yapılması ihtiyacı hasıl olmuştur. Gönderilen bu e- postanın incelenmesinden görüntülerin soruşturularak yasal çerçevede gereğinin yapılması ile ilgili yasal süreç başlatılmıştır. Söz konusu görüntülerle ilgili soruşturmanın selameti bakımından İl Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı E.M. görevden uzaklaştırılmıştır edmedicom.com. Valiliğimizce konunun soruşturulması aa çökmesi sonucu hayatını kaybeden Hamza Aktürk (4macıyla Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığından Denetim Elemanı talep edilmiştir. Söz konusu görüntüler ile ilgili sonuç, soruşturma sonucu açıklığa kavuşacaktır. Tüm bu işlemler yasal süreç içerisinde zaman kaybetmeksizin yerine getirilmektedir." dedi.

TELEFONLARINI KAPATTI

Olayın ortaya çıkmasının ardından makamındaki odasını terk eden E.M telefonlarını kapatarak ortadan kayboldu.

İl Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı görevinden uzaklaştırılan E.M.'nin 2010 yılı Temmuz ayında eşini kaybettiği öğrenildi.

(sabah)

> Milli Eğitim’de skandal!

Tekirdağ Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı olan 2 çocuk babası müfettiş 52 yaşındaki E.M, internete makamında uygunsuz görüntülerinin düşmesinin ardından Vali Zübeyir Kemelek tarafından görevden alındı.

Makamındaki bilgisayardan web kamerasıyla karşısındaki öpücükler gönderen E.M. görüntülerin sonunda ise kamerayı aşağı indirerek cinsel organını gösteriyor. Görüntülerde duvarda Atatürk resmi olduğu görülüyor. Bu görüntülerin ortaya çıkmasının ardından E.M.,Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek tarafından görevden alınarak hakkında soruşturma başlatıldı. 2005 yılında Edirne'den Tekirdağ'a İlköğretim Müfettişi olarak atanan E.M.'nin 2 yıldır müfettiş olarak Eğitim Denetmenleri Başkanlığı görevini sürdürdüğü belirtildi.

VALİ AÇIKLAMA YAPTI

Yazılı bir açıklama yapan Tekirdağ Valisi Zübeyir Kemelek, "Valiliğimiz e-posta adresine 02 Nisan 2012 tarihinde 12:42.56 sn'de gönderilen İlimiz Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı E.M. ile ilgili görüntülü e-posta hakkında Kamuoyuna açıklama yapılması ihtiyacı hasıl olmuştur. Gönderilen bu e- postanın incelenmesinden görüntülerin soruşturularak yasal çerçevede gereğinin yapılması ile ilgili yasal süreç başlatılmıştır. Söz konusu görüntülerle ilgili soruşturmanın selameti bakımından İl Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı E.M. görevden uzaklaştırılmıştır edmedicom.com. Valiliğimizce konunun soruşturulması aa çökmesi sonucu hayatını kaybeden Hamza Aktürk (4macıyla Milli Eğitim Bakanlığı Rehberlik ve Denetim Başkanlığından Denetim Elemanı talep edilmiştir. Söz konusu görüntüler ile ilgili sonuç, soruşturma sonucu açıklığa kavuşacaktır. Tüm bu işlemler yasal süreç içerisinde zaman kaybetmeksizin yerine getirilmektedir." dedi.

TELEFONLARINI KAPATTI

Olayın ortaya çıkmasının ardından makamındaki odasını terk eden E.M telefonlarını kapatarak ortadan kayboldu.

İl Milli Eğitim Müdürlüğü Eğitim Denetmenleri Başkanı görevinden uzaklaştırılan E.M.'nin 2010 yılı Temmuz ayında eşini kaybettiği öğrenildi.

(sabah)

Son Güncelleme: Salı, 03 Nisan 2012 10:49

Gösterim: 2854

Bakan Dinçer, derslik ihtiyacını gidermek için okullardaki sınıf işgallerinin bitirilmesini istedi. En az 42 bin 500 müdür odası sınıfa çevrilecek
 Milli Eğitim Bakanlığı, zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasıyla artan derslik ihtiyacını müdür saltanatını sonlandırarak çözecek. Bakanlık, müdür odası olarak sınıfların işgal edilmesini bitirmek için harekete geçti. Müdür odasının 32 metrekareden büyük olmaması, müdür yardımcılarının da aynı odada çalışmaları yönünde çalışma başlatıldı.

ANTALYA'DA BAŞLADI

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, il milli eğitim müdürlerine gönderdiği genelge ile yönetici odalarının yeniden düzenlenmesi için talimat verdi. Bakan Dinçer, genelgesinde, temel ve ortaöğretimde okullaşma oranının artışına paralel olarak derslik ihtiyacının da her geçen gün arttığını belirterek, derslik başına düşen öğrenci sayısının 30'un altına çekilmesi ve eğitim-öğretimin daha nitelikli ve kaliteli hale getirilmesi içen her yıl çok önemli miktarda kamu kaynağının yeni okul veya derslik yapımına tahsis edildiğini hatırlattı isverigeapotek.com. Bakan Dinçer, derslik ihtiyacının her geçen gün artmasına rağmen okullarda yapılan incelemelerde bazı okul mekanlarının mimari projesine uygun olarak kullanılmadığını, derslik olarak belirlenen eğitim öğretim alanlarının yönetici odası ya da büro olarak kullanıldığını tespit ettiklerini bildirdi. Sınıfların müdür odası olarak kullanılmasına son verilmesini kesin bir dille isteyen Bakan Dinçer, tüm okullara şu talimatnameyi gönderdi:

 Eğitim yapılan ihtiyaç programlarında ve Bakanlığın tip projelerinde esas alınan ölçüye uygun olarak idari bürolar 16'metrekare'den müdür odaları ise 32 metrekareden büyük olmayacak.

 İdari bürolar tek odada toplanacak ve müdür yardımcıları gerektiğinde birlikte aynı odayı kullanacak.

 İl müdürlükleri ve bakanlık denetmenleri, 7 Mayıs 2012 tarihine kadar okullardaki amaç dışı kullanılan derslikleri tespit ederek bakanlığa bildirecek. Türkiye'de yaklaşık olarak 42 bin 500 okuldan en az birer derslik sağlanması hedefleniyor. Dinçer, "Şu an sadece Antalya'da başladı. Okul binalarında müdür, müdür yardımcısı ve idarecilerin kendileri için kullandıkları odalar tekrar tanzim edilip eski projedeki haline döndürülüyor. Antalya'da 470 derslik kazandık. Yeni uygulama ile her il düzeyinde okul okul gezilip okulun ilk yapılış projesine uygun hale getirip derslik kazanacağız" diye konuştu.

> Müdür odası sınıf oluyor

Bakan Dinçer, derslik ihtiyacını gidermek için okullardaki sınıf işgallerinin bitirilmesini istedi. En az 42 bin 500 müdür odası sınıfa çevrilecek
 Milli Eğitim Bakanlığı, zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılmasıyla artan derslik ihtiyacını müdür saltanatını sonlandırarak çözecek. Bakanlık, müdür odası olarak sınıfların işgal edilmesini bitirmek için harekete geçti. Müdür odasının 32 metrekareden büyük olmaması, müdür yardımcılarının da aynı odada çalışmaları yönünde çalışma başlatıldı.

ANTALYA'DA BAŞLADI

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, il milli eğitim müdürlerine gönderdiği genelge ile yönetici odalarının yeniden düzenlenmesi için talimat verdi. Bakan Dinçer, genelgesinde, temel ve ortaöğretimde okullaşma oranının artışına paralel olarak derslik ihtiyacının da her geçen gün arttığını belirterek, derslik başına düşen öğrenci sayısının 30'un altına çekilmesi ve eğitim-öğretimin daha nitelikli ve kaliteli hale getirilmesi içen her yıl çok önemli miktarda kamu kaynağının yeni okul veya derslik yapımına tahsis edildiğini hatırlattı isverigeapotek.com. Bakan Dinçer, derslik ihtiyacının her geçen gün artmasına rağmen okullarda yapılan incelemelerde bazı okul mekanlarının mimari projesine uygun olarak kullanılmadığını, derslik olarak belirlenen eğitim öğretim alanlarının yönetici odası ya da büro olarak kullanıldığını tespit ettiklerini bildirdi. Sınıfların müdür odası olarak kullanılmasına son verilmesini kesin bir dille isteyen Bakan Dinçer, tüm okullara şu talimatnameyi gönderdi:

 Eğitim yapılan ihtiyaç programlarında ve Bakanlığın tip projelerinde esas alınan ölçüye uygun olarak idari bürolar 16'metrekare'den müdür odaları ise 32 metrekareden büyük olmayacak.

 İdari bürolar tek odada toplanacak ve müdür yardımcıları gerektiğinde birlikte aynı odayı kullanacak.

 İl müdürlükleri ve bakanlık denetmenleri, 7 Mayıs 2012 tarihine kadar okullardaki amaç dışı kullanılan derslikleri tespit ederek bakanlığa bildirecek. Türkiye'de yaklaşık olarak 42 bin 500 okuldan en az birer derslik sağlanması hedefleniyor. Dinçer, "Şu an sadece Antalya'da başladı. Okul binalarında müdür, müdür yardımcısı ve idarecilerin kendileri için kullandıkları odalar tekrar tanzim edilip eski projedeki haline döndürülüyor. Antalya'da 470 derslik kazandık. Yeni uygulama ile her il düzeyinde okul okul gezilip okulun ilk yapılış projesine uygun hale getirip derslik kazanacağız" diye konuştu.

Son Güncelleme: Salı, 03 Nisan 2012 11:04

Gösterim: 2564

Elazığ'da, Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilgin Gürateş, bir arazide ölü olarak bulundu. Kendisinden uzun zamandır haber alınamıyordu.

Elazığ'da, bir süredir haber alınamayan Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilgin Gürateş, arazide ölü bulundu. 6 gündür kendisinden haber alınamadığı öğrenilen Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda görevli kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Doç. Dr. Bilgin Gürateş (48), merkeze bağlı Gümüşkavak Mahallesi'nde arazide ölü bulundu.

Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Gürateş'in cesedi, Fırat Üniversitesi Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Otopsi işlemlerinin sürdüğü bildirildi.

> Öğretim üyesinin meçhul ölümü!

Elazığ'da, Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilgin Gürateş, bir arazide ölü olarak bulundu. Kendisinden uzun zamandır haber alınamıyordu.

Elazığ'da, bir süredir haber alınamayan Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Bilgin Gürateş, arazide ölü bulundu. 6 gündür kendisinden haber alınamadığı öğrenilen Fırat Üniversitesi Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Ana Bilim Dalı'nda görevli kadın hastalıkları ve doğum uzmanı Doç. Dr. Bilgin Gürateş (48), merkeze bağlı Gümüşkavak Mahallesi'nde arazide ölü bulundu.

Olay yerinde yapılan incelemenin ardından Gürateş'in cesedi, Fırat Üniversitesi Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Otopsi işlemlerinin sürdüğü bildirildi.

Son Güncelleme: Salı, 03 Nisan 2012 10:38

Gösterim: 2816


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.