İşletme eğitimim sayesinde markam değer kazandı
- Ayrıntılar
- Kategori: Öne Çıkanlar
- Cumartesi, 25 May 2013 18:05 tarihinde oluşturuldu
Röportaj: Yasemin ÇiçekçisoyTürkiye’nin genç ve başarılı moda tasarımcıları arasında yer alan, benimde çok yakın arkadaşım olan Gamze Saraçoğlu ile eğitim ve moda tasarımı üzerine keyifli bir röportaj yaptım. Almış olduğu işletme eğitiminin ardından kariyerine Amerika’da bulunan Parson’s School of Design’da Moda Tasarımı ile devam eden Gamze Saraçoğlu, farklı disiplinlerde eğitim almanın avantajını kullanıp, başarıya ulaştı. Türkiye’de her üç kişiden birinin moda tarsımı eğitimi almak istediğine dikkat çeken Saraçoğlu ile yaptığım röportajı özellikle moda tasarımı bölümü öğrencilerinin okumasını tavsiye ediyorum.
Öncelikle Gamze Saraçoğlu kimdir? Moda serüveniniz nasıl başladı anlatır mısın?
FMV Işık Üniversitesi’nde aldığım İngilizce İşletme eğitiminin ardından Marmara Üniversitesi’nde PRE-MBA eğitimi aldım. PRE-MBA devamında Amerika’da La Salle Üniversitesi’nde Master programımı tamamlayacaktım. New York’tayken Parson’s a görüşmeye gittim, şartları öğrendim, yetenek sınavlarını geçince 2002 yılında moda serüvenim başladı diyebiliriz. La Salle Üniversitesi Master programına girmek için aldığım yüksek Toefl ve Gmatt sınavlarım işime çok yaradı. Buna rağmen iki yıllık şartlı olarak Parson’s a kabul edildim. Dört senelik programa ancak notlarımı yüksek tutarsam alınabilecektim. İlk dönem dört üzerinden 3.9 ortalama yaptım. Dolayısıyla dört yıllık okula kabulde hiç zorlanmadım. Toplamda sekiz dönemlik okulu, PRE-MBA dersleri ve Işık Üniversitesi’nde aldığım dersleri transfer ederek altı dönemde bitirdim. Parson’s tasarım okulunu üçüncülükle bitirdim.
Aldığın işletme eğitimi işine nasıl yaradı?
İşletme eğitimim şuan yaptığım işin yüzde doksanını oluşturuyor. Her ne kadar teknik olarak tasarım eğitimine ihtiyacım olsa da işletmenin yürümesi adına yani Gamze Saraçoğlu markasının bugünkü değerini oluştururken, aldığım işletme eğitimi çok önemliydi. Türkiye’de Moda Tasarımcılığı mesleği olarak tasarım eğitimi veriliyor yalnızca, ama işletmeyi devam ettirebilmek için mutlaka bir yöneticiye ihtiyacınız var. Benim almış olduğum İşletme eğitiminin yardımıyla kendi şirketimin pazarlama planlarını, bütçe kalemlerini, satış planlarını yani aslında tüm yönetimini kendim yapıyorum. İşletme eğitimi almış olmasaydım tüm bunları kedi başıma yapamazdım. Şimdi yalnızca PR (Halkla ilişkiler) için destek alıyorum. Profesyonel PR ajanslarıyla çalışıyorum. Her röportajda kendim gözükmek istemiyorum. Bu nedenle PR ajansı ile çalışıyorum.
Türkiye’de danışmanlık eğitimi veren çok az tasarımcıdan biriyim. Almış olduğum İşletme eğitiminin bana kattığı diğer bir fayda da Türkiye’deki önemli büyük firmalara verdiğimiz kurumsal danışmanlıklar öncesinde ciddi sunumlar yapıyoruz, finansal raporlar ve fizibilite çalışmaları hazırlıyoruz. Aldığım işletme eğitimi özellikle bu alanlarda fark yaratmamı sağladı diyebilirim. Aksi halde marka bu kadar kıymetli hale gelmezdi.
Parson’s ile şu an ders vermekte olduğun Mimar Sinan Üniversitesi arasında ne gibi farklar var?
Mimar Sinan Üniversitesi’nde mezun aşamasındaki öğrencilere danışmanlık veriyorum. Kıyaslama yapmak çok doğru gelmiyor bana, çünkü Parson’s dünyanın en iyi moda okullarından birisi, iki kurum arasında altyapı farkı var. Öncelikle Parson’s Newyork eyaleti ve bizzat sektör tarafından maddi olarak desteklenen bir okul. Ciddi oranda bütçeleri var. Tasarım atölyeleri devlet tarafından hazırlanıyor ve oldukça güzel. Parson’s ciddi şekilde disiplinli bir okul, devam zorunluluğu var, mazeretsiz gitmeniz durumunda hemen okuldan atılıyorsunuz. Öğrenci kalitesi açısından fark yok hatta Mimar Sinan Üniversitesi öğrencileri Parson’s öğrencilerinden çok daha kaliteli. Mimar Sinan Üniversitesi, Türkiye’nin en iyi moda tasarım mezunlarını yetiştiren üniversitesi. Eğitim kalitesi olarak Parson’s ile çok büyük bir farklılık yok. Parson’s biraz daha sektöre yönelik tasarımcı yetiştiriyor. Mimar Sinan Üniversitesi ise daha özgün ve avangart tasarımcı yetiştiriyor. Mimar Sinan Üniversitesi’nde okuyan gençlerin daha avantajlı olduğunu düşünüyorum. Çünkü daha avangart yetiştirilen bir tasarımcı sektöre özgünlük ve farklılık katabilecek bir tasarımcı oluyor. Parson’s mezunları daha çok sektörle iş yapabilecek düzeyde yetiştiriliyor. Yaratıcılık anlamında Mimar Sinan Üniversitesi ‘nin çok daha önde olduğunu düşünüyorum.
MODA TASARIMCILARI ÜNİVERSİTELERDE
Eğitim Komitesi’nde yaptığınız çalışmalardan bahseder misiniz?
Moda Tasarımcıları Derneği’nin birçok komitesi var. Ben derneğin hem başkan yardımcısı hem de yaklaşık beş senedir Eğitim komitesi başkanıyım. Derneğimizde yürütülen farklı projelerimiz var.
Örneğin “Talk Mode” projesi, her ayın Salı ve Perşembe günleri tasarımcılarımız, belirledikleri konularda sektörde hizmet verenlere yönelik eğitimler tasarlıyorlar. Sektör çalışanları istedikleri konuda istedikleri tasarımcıdan eğitim alabiliyorlar.
Bir de derneğimiz tarafından yürütülen “Moda Tasarımcıları Üniversitelerde” projesinden bahsedeyim. Eğitim komitesindeki tasarımcılarımız üniversitelere giderek, moda üzerine sohbet ediyoruz. Bugüne kadar birçok üniversiteye gittik ve oradaki Moda Tasarımı bölümü öğrencileriyle sohbet etme fırsatı yakaladık. Bu projenin üniversite öğrencileri için çok faydalı olduğuna inanıyorum.
Moda tasarım okuyan gençlere öncelikle tavsiyen nedir? Sektörde nasıl faklılık yaratabilirler?
Her şeyden önce çok ciddi bir eğitim almaları gerekiyor. Çünkü Türkiye’deki Moda tasarım eğitimi kimi zaman yetersiz kalabiliyor. Yapılan araştırmalara göre her üç kişiden biri moda tasarımı eğitimi almak istiyor, trend bu yönde olunca da üniversiteler para kazanmak için bu bölümü açmaya başladı. Bu meslek yeteneğe dayalı bir meslek, ücretini verip bu mesleği edinemezsiniz. Türkiye’de Yeditepe Üniversitesi, Mimar Sinan Üniversitesi ve Marmara Üniversitesi’nin Moda Tasarım bölümleri oldukça başarılı. Bu üniversitelerde yapılan yetenek sınavları öğrenci seçiminde belirleyici oluyor. Yetenek sınavları öğrencilerin gerçek yeteneğini ortaya çıkartıyor.
Eğitimin dışında Moda tasarımı bölümü öğrencileri yaz dönemlerini mutlaka staj ile değerlendirmelidir. Yurtiçi, yurtdışı stajlar kendi kariyerleri için oldukça faydalı olacaktır. Stajlarını hem fabrikalarda hem de tasarımcıların yanında yapmalılar.
Mutlaka yabancı dil bilmeliler. Kendilerini sürekli geliştirmeliler. Bu meslek öyle bir meslek ki altı ayda bir sezon değişiyor. Yenilikleri çok yakından takip etmelisiniz. Ben bir koleksiyon yapıyım sonra dört ay dinleneyim gibi bir durumunuz yok. Biz genellikle defile yaptıktan bir ay kadar sonra diğer defilenin çalışmalarını başlatıyoruz. Tasarımcıların ciddi çalışması, araştırma yapması ve algılarının açık olması çok önemli.
SOSYAL MEDYADAN GELEN STAJ BAŞVURULARINI KABUL ETMİYORUZ
Gamze Saraçoğlu Moda Tasarım Stüdyosu’nda öğrencilere staj imkanı sunuyor musunuz? Sizinle çalışmak isteyen öğrenciler ne yapmalı?
Sunuyoruz… Ben kendi markam ve kendi kişiliğim adına öğrencilerle olan ilişkilerimi son derece önemsiyorum. Moda Tasarımcıları Derneği Eğitim komitesi başkanlığı görevim vasıtasıyla da mümkün olduğu kadar öğrencilerin atölyeye gelmesini, atölyeden faydalanmasını istiyorum.
Atölyenin ve işlerin yoğunluğuna göre mümkün olduğu kadar öğrencilere staj imkânı sunuyoruz. Başvuru şekli çok önemli. Facebook vb sosyal mecralardan gelen staj başvurularını kabul etmiyoruz. Staj başvurusu sosyal medya aracılığı ile yapılmaz. Öncelikle adaylardan iyi bir cv sunmalarını istiyoruz. Cover letter (niyet mektubu) bizim için son derece önemli. Maalesef öğrencilerde niyet mektubu yazma problemleri var. Öğrencilerden başvurdukları stajdan beklentilerini bize açıkça anlatmalarını istiyoruz. Staj başvurularını, özellikle de yaz stajları başvurularını altı ay öncesinden alıyoruz. Üniversite mezunu ya da üçüncü sınıftaki öğrencileri yaz stajına alıyoruz. Stajlarımız üç aylık hazırlanıyor ve içeriği oldukça yoğun. Her sezon üç aylık dört kişilik staj gruplarımız oluyor. Fashion Week (Moda Haftası) dönemlerinde beş kişilik stajlarımız oluyor. Ancak dediğim gibi bu stajlara yer alacak öğrencileri biz en az altı ay öncesinden seçiyoruz. Okuldan zorunlu stajı olduğu için bize başvuran bir öğrenci ile kesinlikle çalışmıyoruz. Bu işi ciddiye alan, öğrenmek isteyen, stajdan beklentisini bize niyet mektubunda belirtmiş öğrencilerle çalışmayı tercih ediyoruz.
YASAL UYARI:
Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.