Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) İşletme Fakültesi ile Ege Üniversitesi (EÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde, finans piyasalarına ilişkin uygulamaların yapılabileceği finans laboratuvarlarının hizmete açılacağı bildirildi.

FİNNET Elektronik Yayıncılık'ın açıklamasına göre, INFORCE Eğitim ve Danışmanlık firmasıyla yürütülen, ATA ONLINE Yatırım ve FOREKS Bilgi İletişim tarafından desteklenen proje kapsamındaki laboratuvarlarda, FİNNET’in finansal analiz yazılımları, Ata Tradebook borsa simülatörü ve FOREKS veri yayın ekranı bulunacak.

Finans laboratuvarlarının bulunduğu üniversitelerde, ödüllü portföy yönetim yarışmaları ile tanınmış piyasa profesyonellerinin katılacağı söyleşiler düzenlenecek.

DEÜ İşletme Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Yasemin Arbak, konuyla ilgili şunları kaydetti:

"Öğrencilerimizin finansal piyasalar konusunda bire bir tecrübe kazanabilecekleri ortamın hazırlanması düşüncesinden hareket eden fakültemiz, bir finans laboratuvarının kurulumu için çalışmalara başladı ve yine öğrencilerimizin hayalleri doğrultusunda onlara bire bir uygulama yapabilecekleri Oda Borsa'yı hazırladı. İnanıyorum ki Oda Borsanın açılışıyla Türkiye’nin saygın finans akademisyenlerini bünyesinde bulunduran DEÜ İşletme Fakültesi, iş dünyası ile var olan iletişimini bir adım daha ileriye taşımış olacaktır."

EÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Jülide Kesken de "Üniversitemizin BAP desteği ile açılacak olan finans laboratuvarı sayesinde teorik bilgiler uygulamaya dökülebilecek, fakültemizde verilen lisans ve lisansüstü finans derslerinin uygulama örnekleri ile desteklenmesi sağlanmış olacaktır. Finans laboratuvarıyla gerek öğrenciler gerekse öğretim üyeleri finansal piyasalar ve makroekonomik gelişmeleri yakından takip edecek, ilgili verilere kolayca ulaşım sağlama olanağına kavuşacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Finans laboratuvarlarının resmi açılışı, 20 Ekim Pazartesi günü gerçekleştirilecek.

> Ege ve Dokuz Eylül Üniversitelerine finans laboratuvarı

Dokuz Eylül Üniversitesi (DEÜ) İşletme Fakültesi ile Ege Üniversitesi (EÜ) İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi bünyesinde, finans piyasalarına ilişkin uygulamaların yapılabileceği finans laboratuvarlarının hizmete açılacağı bildirildi.

FİNNET Elektronik Yayıncılık'ın açıklamasına göre, INFORCE Eğitim ve Danışmanlık firmasıyla yürütülen, ATA ONLINE Yatırım ve FOREKS Bilgi İletişim tarafından desteklenen proje kapsamındaki laboratuvarlarda, FİNNET’in finansal analiz yazılımları, Ata Tradebook borsa simülatörü ve FOREKS veri yayın ekranı bulunacak.

Finans laboratuvarlarının bulunduğu üniversitelerde, ödüllü portföy yönetim yarışmaları ile tanınmış piyasa profesyonellerinin katılacağı söyleşiler düzenlenecek.

DEÜ İşletme Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Yasemin Arbak, konuyla ilgili şunları kaydetti:

"Öğrencilerimizin finansal piyasalar konusunda bire bir tecrübe kazanabilecekleri ortamın hazırlanması düşüncesinden hareket eden fakültemiz, bir finans laboratuvarının kurulumu için çalışmalara başladı ve yine öğrencilerimizin hayalleri doğrultusunda onlara bire bir uygulama yapabilecekleri Oda Borsa'yı hazırladı. İnanıyorum ki Oda Borsanın açılışıyla Türkiye’nin saygın finans akademisyenlerini bünyesinde bulunduran DEÜ İşletme Fakültesi, iş dünyası ile var olan iletişimini bir adım daha ileriye taşımış olacaktır."

EÜ İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Jülide Kesken de "Üniversitemizin BAP desteği ile açılacak olan finans laboratuvarı sayesinde teorik bilgiler uygulamaya dökülebilecek, fakültemizde verilen lisans ve lisansüstü finans derslerinin uygulama örnekleri ile desteklenmesi sağlanmış olacaktır. Finans laboratuvarıyla gerek öğrenciler gerekse öğretim üyeleri finansal piyasalar ve makroekonomik gelişmeleri yakından takip edecek, ilgili verilere kolayca ulaşım sağlama olanağına kavuşacaktır” değerlendirmesinde bulundu.

Finans laboratuvarlarının resmi açılışı, 20 Ekim Pazartesi günü gerçekleştirilecek.

Son Güncelleme: Cuma, 17 Ekim 2014 14:14

Gösterim: 2411

Çankırı Karatekin Üniversitesi'nin 2014-2015 akademik yılı törenle başladı. Törende eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım'a fahri doktora unvanı verildi

binali yıldırım fahri doktoraEski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Rektörlük Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen törende yaptığı konuşmada, üniversite senatosuna kendisine fahri doktora unvanı verdiği için teşekkür etti. 

Fahri doktora unvanının tüm ulaştırma çalışanlarına ait olduğunu kaydeden Yıldırım, "Bana verilen bu doktora unvanını, şahsıma tebliğ edilmiş olmakla birlikte, bunun arkasında hızlı tren istasyonlarında, bölünmüş yol şantiyesinde benimle beraber başta müsteşarım olmak üzere çalışan, gayret eden, var gücüyle her şeyini ortaya koyan 100 bine yakın ulaştırma ailesinin adına alıyorum" dedi.

Çankırı Karatekin Üniversitesinin yeni bir üniversite olmasına rağmen kısa sürede önemli yol katettiğini belirten Yıldırım, "Çankırı Karatekin Üniversitesi genç bir üniversite olsa da yüzyıllar boyunca Çankırı ilimizde yaran meclisleri bir nevi halk üniversiteleri olarak görev yaptılar. Edep erkan meclisleri olmanın yanında ilim ve irfan meclisi olma görevini de yerine getirdiler" diye konuştu. 

AK Parti iktidarı döneminde üniversite sayısının arttığını söyleyen Yıldırım, "Türkiye'de üniversite girişleri öteden beri hep problem olmuştur. Herkesin orta öğretimden sonra en büyük hayali iyi bir üniversitede okumak ve kendisine iyi bir gelecek hazırlamak.  Hepimiz bu sıralardan geçtik. Biz şimdiki gençlerimiz kadar şanslı değildik. Daha zor ve çetin mücadelelerden geçtik. Ülkemizde 196 tane üniversite var. Her ile bir üniversite dedik ama onunla kalmadık. Vakıf üniversiteleriyle birlikte il sayımızın 2 katından fazla üniversite oldu" ifadelerini kullandı.

"Üniversitelerin öğrenci çekebilmek için rekabet ettiği bir dönemi yaşıyoruz" diyen Yıldırım, şöyle konuştu:

"Daha 5-6 yıl önce bu günlerin olacağını söyleseydik kimse buna inanmazdı. Bugün üniversitelerimizde okuyan öğrenci sayısı 6,5 milyonu buldu. Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz? Dünyada Birleşmiş Milletlere üye 138 küçük ülkenin her birinden daha büyük bir nüfus demek. Üniversite sadece gençlere eğitim imkanı sağlayan bir alan değil, üniversite aynı zamanda o ilin lokomotifi, o ilin gelişmesi için merkez rol oynuyor. Üniversiteler illerin tanınması için de önemli katkı sağlıyor."

Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş ise Uluyazı Kampüsü'nün yolunun yapılmasında Yıldırım'ın kendilerine büyük destek sağladığını kaydetti.  

Savaş, Yıldırım'a Üniversite Senatosu tarafından verilen fahri doktora unvanını takdim ederek, cübbesini giydirdi.

> Çankırı Karatekin Üniversitesi’nden Binali Yıldırım’a fahri doktora

Çankırı Karatekin Üniversitesi'nin 2014-2015 akademik yılı törenle başladı. Törende eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım'a fahri doktora unvanı verildi

binali yıldırım fahri doktoraEski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı, AK Parti İzmir Milletvekili Binali Yıldırım, Rektörlük Konferans Salonu'nda gerçekleştirilen törende yaptığı konuşmada, üniversite senatosuna kendisine fahri doktora unvanı verdiği için teşekkür etti. 

Fahri doktora unvanının tüm ulaştırma çalışanlarına ait olduğunu kaydeden Yıldırım, "Bana verilen bu doktora unvanını, şahsıma tebliğ edilmiş olmakla birlikte, bunun arkasında hızlı tren istasyonlarında, bölünmüş yol şantiyesinde benimle beraber başta müsteşarım olmak üzere çalışan, gayret eden, var gücüyle her şeyini ortaya koyan 100 bine yakın ulaştırma ailesinin adına alıyorum" dedi.

Çankırı Karatekin Üniversitesinin yeni bir üniversite olmasına rağmen kısa sürede önemli yol katettiğini belirten Yıldırım, "Çankırı Karatekin Üniversitesi genç bir üniversite olsa da yüzyıllar boyunca Çankırı ilimizde yaran meclisleri bir nevi halk üniversiteleri olarak görev yaptılar. Edep erkan meclisleri olmanın yanında ilim ve irfan meclisi olma görevini de yerine getirdiler" diye konuştu. 

AK Parti iktidarı döneminde üniversite sayısının arttığını söyleyen Yıldırım, "Türkiye'de üniversite girişleri öteden beri hep problem olmuştur. Herkesin orta öğretimden sonra en büyük hayali iyi bir üniversitede okumak ve kendisine iyi bir gelecek hazırlamak.  Hepimiz bu sıralardan geçtik. Biz şimdiki gençlerimiz kadar şanslı değildik. Daha zor ve çetin mücadelelerden geçtik. Ülkemizde 196 tane üniversite var. Her ile bir üniversite dedik ama onunla kalmadık. Vakıf üniversiteleriyle birlikte il sayımızın 2 katından fazla üniversite oldu" ifadelerini kullandı.

"Üniversitelerin öğrenci çekebilmek için rekabet ettiği bir dönemi yaşıyoruz" diyen Yıldırım, şöyle konuştu:

"Daha 5-6 yıl önce bu günlerin olacağını söyleseydik kimse buna inanmazdı. Bugün üniversitelerimizde okuyan öğrenci sayısı 6,5 milyonu buldu. Bu ne anlama geliyor biliyor musunuz? Dünyada Birleşmiş Milletlere üye 138 küçük ülkenin her birinden daha büyük bir nüfus demek. Üniversite sadece gençlere eğitim imkanı sağlayan bir alan değil, üniversite aynı zamanda o ilin lokomotifi, o ilin gelişmesi için merkez rol oynuyor. Üniversiteler illerin tanınması için de önemli katkı sağlıyor."

Çankırı Karatekin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali İbrahim Savaş ise Uluyazı Kampüsü'nün yolunun yapılmasında Yıldırım'ın kendilerine büyük destek sağladığını kaydetti.  

Savaş, Yıldırım'a Üniversite Senatosu tarafından verilen fahri doktora unvanını takdim ederek, cübbesini giydirdi.

Son Güncelleme: Salı, 30 Eylül 2014 08:37

Gösterim: 1143

Dokuz Eylül Üniversitesi Solaris Güneş Arabası ekibi, Fas'ta düzenlenen Fas Güneş Arabaları Yarışları'nda (Moroccan Solar Race Challenge 2014) birinci oldu.

TÜBİTAK Alternatif Enerjili Araçlar Yarışması 2014 - Elektrikli Taşıtlar Kategorisi'nde geliştirdikleri Türkiye'nin ilk 4 tekerlekli, 2 kişilik elektrikli aracı olan "DEMOBİL" ile 42 ekip arasından üçüncü olan DEÜ Solaris ekibi, bu yarışmanın ardından katıldığı, Fas Güneş Arabaları Yarışları'nda birinci oldu.

DEÜ Solaris ekibi, Fas'ın  Marrakech ile Benguerir şehirleri arasındaki yarışta, 65 kilometrelik parkuru, geliştirdikleri güneş enerjisi ile çalışan "S7" adlı araçla, 40 dakikada tamamlayarak en yakın rakibine 15 dakika fark attı. Saate ortalama 97,5 kilometre ile yarışan "S7" bu yarışta saatte maksimum 140 kilometre hıza ulaştı. 

DEÜ Solaris ekibini sırasıyla Fransa'dan Solar Eco Breizh ve Belenos-Clermond Ferrand takımı izledi. 

DEÜ Makine Mühendisliği Öğretim Görevlisi, Solaris Projesinin yürütücülüğünü ve danışmanlığını yapan Doç. Dr. Aytaç Gören, Uluslararası düzeyde yapılan Fas Güneş Enerjisi Arabaları Yarışları'na, iki yıldır özel davetle katıldıklarını belirterek, Fas’ta elde edilen birinciliğin, kendilerine ekim ayının ikinci haftasında Belçika'da düzenlenecek Avrupa Güneş Enerjili Araçlar Yarışı (European Solar Challenge) için motivasyon sağladığını söyledi.

> Dokuz Eylül Üniversitesi, ‘Güneş Arabaları Yarışları'nda birinci oldu

Dokuz Eylül Üniversitesi Solaris Güneş Arabası ekibi, Fas'ta düzenlenen Fas Güneş Arabaları Yarışları'nda (Moroccan Solar Race Challenge 2014) birinci oldu.

TÜBİTAK Alternatif Enerjili Araçlar Yarışması 2014 - Elektrikli Taşıtlar Kategorisi'nde geliştirdikleri Türkiye'nin ilk 4 tekerlekli, 2 kişilik elektrikli aracı olan "DEMOBİL" ile 42 ekip arasından üçüncü olan DEÜ Solaris ekibi, bu yarışmanın ardından katıldığı, Fas Güneş Arabaları Yarışları'nda birinci oldu.

DEÜ Solaris ekibi, Fas'ın  Marrakech ile Benguerir şehirleri arasındaki yarışta, 65 kilometrelik parkuru, geliştirdikleri güneş enerjisi ile çalışan "S7" adlı araçla, 40 dakikada tamamlayarak en yakın rakibine 15 dakika fark attı. Saate ortalama 97,5 kilometre ile yarışan "S7" bu yarışta saatte maksimum 140 kilometre hıza ulaştı. 

DEÜ Solaris ekibini sırasıyla Fransa'dan Solar Eco Breizh ve Belenos-Clermond Ferrand takımı izledi. 

DEÜ Makine Mühendisliği Öğretim Görevlisi, Solaris Projesinin yürütücülüğünü ve danışmanlığını yapan Doç. Dr. Aytaç Gören, Uluslararası düzeyde yapılan Fas Güneş Enerjisi Arabaları Yarışları'na, iki yıldır özel davetle katıldıklarını belirterek, Fas’ta elde edilen birinciliğin, kendilerine ekim ayının ikinci haftasında Belçika'da düzenlenecek Avrupa Güneş Enerjili Araçlar Yarışı (European Solar Challenge) için motivasyon sağladığını söyledi.

Son Güncelleme: Perşembe, 11 Eylül 2014 09:44

Gösterim: 1771

Libya'daki yükseköğretim kurumlarında öğrenim görüp denklik işlemleri için YÖK’e başvuran üniversite ve yüksek lisans öğrencilerine YÖK’ten kötü haber.

YÖK, Dışişleri Bakanlığı’nın aldığı karar uyarınca Libya'daki güvenlik sorunları nedeniyle öğrenim gören üniversite ve yüksek lisans öğrencilerinin denklik işlemlerinin yeni bir karar alınıncaya dek askıya alındığını bildirdi.

YÖK, Dışişleri Bakanlığı’nın aldığı karar uyarınca Libya'daki güvenlik sorunları nedeniyle Trablus Büyükelçiliğinin 24 Temmuz'da Libya'daki faaliyetlerini geçici süreyle askıya aldığı ve Büyükelçilik personelinin tahliye edildiğini, bu nedenle Libya'daki yükseköğretim kurumlarından almış oldukları diplomalarının denklik işlemleri için YÖK’e başvuran ilgililerin diplomalarının bir süredir teyit edilememekte ve ilgililer hakkında işlem tesis edilememekte olduğu ve isteyen öğrencilerin belgelerini YÖK’ten geri alabileceği belirtildi.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı;

Libya'daki yükseköğretim kurumlarından mezun olup Kurulumuza diploma denklik başvurusunda bulunmuş olan ve teyit yapılamadığı için hakkında işlem tesis edilemeyen ilgililer ihtiyaç duymaları halinde evrak asıllarını geçici süreyle alabilirler.

Diploma denklik işlemleri de dâhil olmak üzere Libya makamları nezdinde yürütülmesi gereken faaliyetlerimize Libya'da güvenliğin yeniden tesis edilmesini ve Büyükelçiliğimizin Trablus'a dönmesini müteakip devam edileceği için Libya'daki yükseköğretim kurumlarından mezun olup Kurulumuza diploma denklik başvurusunda bulunmak isteyen ilgililerin diploma teyitlerine ilişkin mevcut durumu (teyit aşamasının uzun sürebileceği ihtimalini) göz önünde bulundurarak müracaat etmelerinde yarar görülmektedir.

> YÖK’ten bu ülkede öğrenim gören öğrencilere kötü haber

Libya'daki yükseköğretim kurumlarında öğrenim görüp denklik işlemleri için YÖK’e başvuran üniversite ve yüksek lisans öğrencilerine YÖK’ten kötü haber.

YÖK, Dışişleri Bakanlığı’nın aldığı karar uyarınca Libya'daki güvenlik sorunları nedeniyle öğrenim gören üniversite ve yüksek lisans öğrencilerinin denklik işlemlerinin yeni bir karar alınıncaya dek askıya alındığını bildirdi.

YÖK, Dışişleri Bakanlığı’nın aldığı karar uyarınca Libya'daki güvenlik sorunları nedeniyle Trablus Büyükelçiliğinin 24 Temmuz'da Libya'daki faaliyetlerini geçici süreyle askıya aldığı ve Büyükelçilik personelinin tahliye edildiğini, bu nedenle Libya'daki yükseköğretim kurumlarından almış oldukları diplomalarının denklik işlemleri için YÖK’e başvuran ilgililerin diplomalarının bir süredir teyit edilememekte ve ilgililer hakkında işlem tesis edilememekte olduğu ve isteyen öğrencilerin belgelerini YÖK’ten geri alabileceği belirtildi.

YÖK'ten yapılan yazılı açıklamada şu ifadeler yer aldı;

Libya'daki yükseköğretim kurumlarından mezun olup Kurulumuza diploma denklik başvurusunda bulunmuş olan ve teyit yapılamadığı için hakkında işlem tesis edilemeyen ilgililer ihtiyaç duymaları halinde evrak asıllarını geçici süreyle alabilirler.

Diploma denklik işlemleri de dâhil olmak üzere Libya makamları nezdinde yürütülmesi gereken faaliyetlerimize Libya'da güvenliğin yeniden tesis edilmesini ve Büyükelçiliğimizin Trablus'a dönmesini müteakip devam edileceği için Libya'daki yükseköğretim kurumlarından mezun olup Kurulumuza diploma denklik başvurusunda bulunmak isteyen ilgililerin diploma teyitlerine ilişkin mevcut durumu (teyit aşamasının uzun sürebileceği ihtimalini) göz önünde bulundurarak müracaat etmelerinde yarar görülmektedir.

Son Güncelleme: Çarşamba, 24 Eylül 2014 13:59

Gösterim: 1910

Bünyesinde 13 fakülte, 4 enstitü, 5 yüksekokul ve 15 araştırma merkezi bulunan, dünya çapındaki birçok kurumla akredite Sakarya Üniversitesi (SAÜ), sınıfta ders dinleme dönemini bitirerek, interaktif öğrenme sürecine geçecek.

SAÜ Rektörü Prof. Dr. Mufazzer Elmas, AA muhabirine, iş dünyasının gereksinimleri ve hızla gelişen dijital ortamın yükseköğretim sisteminin dönüşümünü zorunlu kıldığını söyledi.

İş dünyasının değişime açık, becerili, yeniliklere kolay adapte olacak çalışanlara ihtiyaç duyduğuna dikkati çeken Elmas, bu isteklerin tekdüze ders anlatma veya çalışma yöntemiyle karşılanamayacağını savundu.

Elmas, yükseköğretimdeki dönüşümü güdümleyen dijital çağın bu kadar hızlı gelişmesinin, "eğitim-öğretim" sistemindeki öğrenme unsurunu hem öğrenci hem de öğretici açısından çeşitlendirdiğini vurgulayarak , "Yani dijital çağın gelişimi, öğrencinin daha aktif olduğu sisteme doğru yönelmesini zorunlu kılıyor" diye konuştu.

Gelişim ve değişime kayıtsız kalmayarak yeni öğretim uygulama sistemine geçtiklerini aktaran Elmas, "Üniversite Yönetim Sİstemi" adını verdikleri uygulamayla akreditasyon ve kayıt gibi bürokratik işlemlerin kolaylıkla yapılabildiğine işaret etti.

Elmas, son 3 yılda  yaptıkları düzenlemelerle öğrencilere daha bol vakit kazandırarak, kendilerini geliştirmelerine olanak sağlayacak ders programları hazırladıklarını anlatarak, derslerde sürekli anlatım değil, çift yönlü, interaktif yapı kazandırmak için de çalıştıklarını dile getirdi. 

"Gelecek, interaktif eğitimde"

Sınıf dışı atmosferin de eğitim-öğretim için çok önemli olduğuna işaret eden Elmas, kantinleri, yurtları, hatta kafeteryaları da eğitim-öğretimin 7 gün sürdürüldüğü ortamlara dönüştürmeyi hedeflediklerini kaydetti.

"Dünyada yükseköğretim sisteminde gelinen son noktada sınıfta hocaların öğrencilere bilgi aktarması, bilgi transferi devrinin kapandığını net olarak söyleyebiliriz" diyen Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu konuda mekanizmalarımızı kurduk. Arayüzlerle dokümanların öğrencilere ulaştırılması, öğrencilerin işlenecek konulara hazır gelerek, sınıfta tartışma, konuları değerlendirme, grup çalışması, sunum gibi talebenin daha aktif olacağı ortamları hazırlama konusunda bildirge yayımlıyoruz. Yani 'SAÜ'de bilgi aktarma devri sona ermiştir' diyebiliriz. Öğrencilerimizden de hocalarımızdan da bu konuyla ilgili öneri ve eleştirileri alarak, bu uygulamaları devam ettireceğiz.. 

Öğrencilerin bilgiye ulaşma kaynakları zamanla dijital dünyada doğru kaydı. Bu uygulamaya öğrenciler hazır. Bu nedenle gençliğin daha çok kullandığı iletişim araçlarını kullanarak, öğrencilerin dersler de daha aktif olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Yaptığımız tüm bu faaliyetler dünyadaki yükseköğretimdeki değişimi destekleyen çalışmalar. Bu uygulamaların Türk yükseköğretiminde de model oluşturabilecek nitelikte olduğunu düşünüyorum."

> Sakarya Üniversitesi, interaktif eğitime geçiyor

Bünyesinde 13 fakülte, 4 enstitü, 5 yüksekokul ve 15 araştırma merkezi bulunan, dünya çapındaki birçok kurumla akredite Sakarya Üniversitesi (SAÜ), sınıfta ders dinleme dönemini bitirerek, interaktif öğrenme sürecine geçecek.

SAÜ Rektörü Prof. Dr. Mufazzer Elmas, AA muhabirine, iş dünyasının gereksinimleri ve hızla gelişen dijital ortamın yükseköğretim sisteminin dönüşümünü zorunlu kıldığını söyledi.

İş dünyasının değişime açık, becerili, yeniliklere kolay adapte olacak çalışanlara ihtiyaç duyduğuna dikkati çeken Elmas, bu isteklerin tekdüze ders anlatma veya çalışma yöntemiyle karşılanamayacağını savundu.

Elmas, yükseköğretimdeki dönüşümü güdümleyen dijital çağın bu kadar hızlı gelişmesinin, "eğitim-öğretim" sistemindeki öğrenme unsurunu hem öğrenci hem de öğretici açısından çeşitlendirdiğini vurgulayarak , "Yani dijital çağın gelişimi, öğrencinin daha aktif olduğu sisteme doğru yönelmesini zorunlu kılıyor" diye konuştu.

Gelişim ve değişime kayıtsız kalmayarak yeni öğretim uygulama sistemine geçtiklerini aktaran Elmas, "Üniversite Yönetim Sİstemi" adını verdikleri uygulamayla akreditasyon ve kayıt gibi bürokratik işlemlerin kolaylıkla yapılabildiğine işaret etti.

Elmas, son 3 yılda  yaptıkları düzenlemelerle öğrencilere daha bol vakit kazandırarak, kendilerini geliştirmelerine olanak sağlayacak ders programları hazırladıklarını anlatarak, derslerde sürekli anlatım değil, çift yönlü, interaktif yapı kazandırmak için de çalıştıklarını dile getirdi. 

"Gelecek, interaktif eğitimde"

Sınıf dışı atmosferin de eğitim-öğretim için çok önemli olduğuna işaret eden Elmas, kantinleri, yurtları, hatta kafeteryaları da eğitim-öğretimin 7 gün sürdürüldüğü ortamlara dönüştürmeyi hedeflediklerini kaydetti.

"Dünyada yükseköğretim sisteminde gelinen son noktada sınıfta hocaların öğrencilere bilgi aktarması, bilgi transferi devrinin kapandığını net olarak söyleyebiliriz" diyen Elmas, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu konuda mekanizmalarımızı kurduk. Arayüzlerle dokümanların öğrencilere ulaştırılması, öğrencilerin işlenecek konulara hazır gelerek, sınıfta tartışma, konuları değerlendirme, grup çalışması, sunum gibi talebenin daha aktif olacağı ortamları hazırlama konusunda bildirge yayımlıyoruz. Yani 'SAÜ'de bilgi aktarma devri sona ermiştir' diyebiliriz. Öğrencilerimizden de hocalarımızdan da bu konuyla ilgili öneri ve eleştirileri alarak, bu uygulamaları devam ettireceğiz.. 

Öğrencilerin bilgiye ulaşma kaynakları zamanla dijital dünyada doğru kaydı. Bu uygulamaya öğrenciler hazır. Bu nedenle gençliğin daha çok kullandığı iletişim araçlarını kullanarak, öğrencilerin dersler de daha aktif olmalarını sağlamaya çalışıyoruz. Yaptığımız tüm bu faaliyetler dünyadaki yükseköğretimdeki değişimi destekleyen çalışmalar. Bu uygulamaların Türk yükseköğretiminde de model oluşturabilecek nitelikte olduğunu düşünüyorum."

Son Güncelleme: Salı, 09 Eylül 2014 13:03

Gösterim: 1153


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.