Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Twitter kuruluşunun 8. yıldönümüne özel, ilk tweet uygulaması başlattı. Kullanıcılar hem kendilerinin hem de diğer kullanıcıların paylaştıkları ilk tweeti görüntüleyebiliyor

Twitter’daki yeni uygulamayla kullanıcılar ister kendi hesaplarından isterlerse diğer kullanıcıların hesabından atılan ilk tweeti görüntüleyebiliyor.  İlk tweetinizi görüntülemek için first-tweets.com/  #FirstTweet adresini ziyaret edebilirsiniz.

İlk tweet uygulamasıyla merak ettiğiniz kullanıcıların ilk attığı tweetlere ulaşılabilecek.

 

İşte Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan'ın ilk paylaştığı tweetler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

> Twitter’dan ilk tweet uygulaması

Twitter kuruluşunun 8. yıldönümüne özel, ilk tweet uygulaması başlattı. Kullanıcılar hem kendilerinin hem de diğer kullanıcıların paylaştıkları ilk tweeti görüntüleyebiliyor

Twitter’daki yeni uygulamayla kullanıcılar ister kendi hesaplarından isterlerse diğer kullanıcıların hesabından atılan ilk tweeti görüntüleyebiliyor.  İlk tweetinizi görüntülemek için first-tweets.com/  #FirstTweet adresini ziyaret edebilirsiniz.

İlk tweet uygulamasıyla merak ettiğiniz kullanıcıların ilk attığı tweetlere ulaşılabilecek.

 

İşte Cumhurbaşkanı Gül ve Başbakan Erdoğan'ın ilk paylaştığı tweetler

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Son Güncelleme: Perşembe, 20 Mart 2014 16:29

Gösterim: 1326

Twitter'ın '@'siz formatının görüntüleri internete düştü.

Dünyanın en popüler sosyal medya platformlarından Twitter radikal bir kararla '@' kullanımını sonlandırmaya hazırlanıyor indigenerics.com.

Kullanıcıların birbirleriyle temasa geçmesini sağlayan ve @xx yazmak suretiyle kullanıcıları birbirine bağlayan @ sembolü kaldırılıyor. Android platformu üzerinde denemeler yapan Twitter'ın '@'siz formatının görüntüleri de internete düştü.

Twitter'ın üst düzey isimlerinden Vivian Schiller, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Twitter'ın hashtag ve mention(@) kullanımları üzerinde çalışma yaptıklarını doğrularken, siteye yeni üye olanların bu sembolleri kullanmakta sıkıntı çektiğine dikkat çekti ve yeni bir düzenlemenin şart olduğunu kaydetti.

> Twitter '@' işaretini kaldırıyor!

Twitter'ın '@'siz formatının görüntüleri internete düştü.

Dünyanın en popüler sosyal medya platformlarından Twitter radikal bir kararla '@' kullanımını sonlandırmaya hazırlanıyor indigenerics.com.

Kullanıcıların birbirleriyle temasa geçmesini sağlayan ve @xx yazmak suretiyle kullanıcıları birbirine bağlayan @ sembolü kaldırılıyor. Android platformu üzerinde denemeler yapan Twitter'ın '@'siz formatının görüntüleri de internete düştü.

Twitter'ın üst düzey isimlerinden Vivian Schiller, konuyla ilgili yaptığı açıklamada Twitter'ın hashtag ve mention(@) kullanımları üzerinde çalışma yaptıklarını doğrularken, siteye yeni üye olanların bu sembolleri kullanmakta sıkıntı çektiğine dikkat çekti ve yeni bir düzenlemenin şart olduğunu kaydetti.

Son Güncelleme: Perşembe, 20 Mart 2014 14:31

Gösterim: 1678

Barcelona'daki Mobil Dünya Kongresi'ne katılan WhatsApp'ın eş kurucularından Koum, WhatsApp aracılığıyla telefon görüşmelerinin başlayacağını duyurdu.

İspanya'nın Barcelona kentinde düzenlenen Mobil Dünya Kongresi'nde (MWC) konuşan WhatsApp'ın eş kurucularından Jan Koum, geçmişte gündeme gelen ancak şimdiye kadar resmileşmeyen WhatsApp'tan telefon görüşmesi yapılacağı haberlerini doğruladı.

Kongredeki konuşmasında cebinden 10 yıllık bir cep telefonunu çıkartarak, mobil teknolojisinin ne kadar geliştiğini anlatan Koum, WhatsApp'tan telefon görüşmesi yapmanın yazdan önce mümkün olacağını açıkladı.

Facebook tarafından satın alınmalarına rağmen ''WhatsApp'ın WhatsApp olmaya devam edeceğini'' söyleyen Koum, ''Satın alma olayı var ama yakın zamanda büyük değişiklikleri içeren bir katılım olmayacak. İyi çalışan her şeyi muhafaza etmeye devam edeceğiz'' dedi.

> WhatsApp'ta büyük yenilik! Artık o da yapılacak

Barcelona'daki Mobil Dünya Kongresi'ne katılan WhatsApp'ın eş kurucularından Koum, WhatsApp aracılığıyla telefon görüşmelerinin başlayacağını duyurdu.

İspanya'nın Barcelona kentinde düzenlenen Mobil Dünya Kongresi'nde (MWC) konuşan WhatsApp'ın eş kurucularından Jan Koum, geçmişte gündeme gelen ancak şimdiye kadar resmileşmeyen WhatsApp'tan telefon görüşmesi yapılacağı haberlerini doğruladı.

Kongredeki konuşmasında cebinden 10 yıllık bir cep telefonunu çıkartarak, mobil teknolojisinin ne kadar geliştiğini anlatan Koum, WhatsApp'tan telefon görüşmesi yapmanın yazdan önce mümkün olacağını açıkladı.

Facebook tarafından satın alınmalarına rağmen ''WhatsApp'ın WhatsApp olmaya devam edeceğini'' söyleyen Koum, ''Satın alma olayı var ama yakın zamanda büyük değişiklikleri içeren bir katılım olmayacak. İyi çalışan her şeyi muhafaza etmeye devam edeceğiz'' dedi.

Son Güncelleme: Pazartesi, 24 Şubat 2014 16:48

Gösterim: 1051

Veni Vidi Göz Merkezi'nden Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, herkesin akıllı telefonuna indirebileceği göz testi aplikasyonu sayesinde düzenli aralıklarla göz muayenesi olabileceğini belirtti.

Veni Vidi açıklamasına göre, görme kusurları her yaştan herkeste ortaya çıkabiliyor. Her hastalıkta olduğu gibi erken tanıdan kaçmak, ciddi rahatsızlıklara da sebebiyet veriyor. Veni Vidi Göz Merkezi’nden Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, iş yoğunluğu sebebiyle muayeneden kaçanlar ya da görmedeki herhangi bir rahatsızlığı önemsemeyip göz kontrolüne gitmek istemeyenler için en azından akıllı telefonları aracılığıyla kendilerine göz testi yapmalarını tavsiye ediyor. 

Artık herkesin elinde bir akıllı telefon olduğunu ve telefonlara oyundan dil testlerine kadar çeşit çeşit uygulama indirilebildiğini hatırlatan Kavalcıoğlu açıklamada, "Google play ve Appworld üzerinden kolayca yüklenebilen göz testleri var. Bu testler ile gözünüzde problem olup olmadığını anlayabilirsiniz" bilgisini de paylaştı. Kavalcıoğlu, kapsamlı muayene ve tedavi planı için ise vakit kaybetmeden göz doktoruna gidilmesi önerisini dile getirdi.

Telefona kolayca indirilebiliyor

Kavalcıoğlu, 5000 Kenyalıya Peek (Taşınabilir Göz Muayene Kiti) adı verilen telefon uygulamasıyla göz testi muayenesi yapıldığını ve alınan sonuçlar bir sağlık merkezindeki göz muayenesiyle karşılaştırıldığı zaman aynı çıktığını belirtti. Kavalcıoğlu'nun verdiği bilgiye göre, görme keskinliği, görme alanı, retina muayenesi, renkli görme, kontrast duyarlılık, katarakt için lens takma testi tanıyan bu uygulama ise yakın zamanda telefonlara kolayca indirilebilecek. Peek, akıllı telefonlara yüklenilmeye başlayana kadar daha basit göz muayenesi imkanı sunan birçok göz testi aplikasyonunu telefonlara indirebilmek de mümkün oluyor.

Ön tanı, doktorların işini kolaylaştırıyor

Göz muayenesinde akıllı telefonların da işin içine girmesiyle tanı koymada önemli bir aşama kaydedildiğini ifade eden Kavalcıoğlu, Peek gibi uygulamaların, teknolojinin gelişimine paralel olarak doktorların işini kolaylaştıracak uygulamaların daha da gelişeceği ve akıllı telefonların hayatın vazgeçilmez bir parçası olacağının bir göstergesi gibi göründüğünü de vurguluyor. 

Akıllı telefonlardaki bu aplikasyonlar ön muayenelerin, gözdeki problemin teşhisini her ortamda yapılabilmesini sağlarken, kapsamlı bir muayene ve cerrahi müdahalenin göz merkezinde yapılması kesinlikle gerekiyor.

> Akıllı telefonlar ile göz muayenenizi kendiniz yapabilirsiniz

Veni Vidi Göz Merkezi'nden Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, herkesin akıllı telefonuna indirebileceği göz testi aplikasyonu sayesinde düzenli aralıklarla göz muayenesi olabileceğini belirtti.

Veni Vidi açıklamasına göre, görme kusurları her yaştan herkeste ortaya çıkabiliyor. Her hastalıkta olduğu gibi erken tanıdan kaçmak, ciddi rahatsızlıklara da sebebiyet veriyor. Veni Vidi Göz Merkezi’nden Op. Dr. Özer Kavalcıoğlu, iş yoğunluğu sebebiyle muayeneden kaçanlar ya da görmedeki herhangi bir rahatsızlığı önemsemeyip göz kontrolüne gitmek istemeyenler için en azından akıllı telefonları aracılığıyla kendilerine göz testi yapmalarını tavsiye ediyor. 

Artık herkesin elinde bir akıllı telefon olduğunu ve telefonlara oyundan dil testlerine kadar çeşit çeşit uygulama indirilebildiğini hatırlatan Kavalcıoğlu açıklamada, "Google play ve Appworld üzerinden kolayca yüklenebilen göz testleri var. Bu testler ile gözünüzde problem olup olmadığını anlayabilirsiniz" bilgisini de paylaştı. Kavalcıoğlu, kapsamlı muayene ve tedavi planı için ise vakit kaybetmeden göz doktoruna gidilmesi önerisini dile getirdi.

Telefona kolayca indirilebiliyor

Kavalcıoğlu, 5000 Kenyalıya Peek (Taşınabilir Göz Muayene Kiti) adı verilen telefon uygulamasıyla göz testi muayenesi yapıldığını ve alınan sonuçlar bir sağlık merkezindeki göz muayenesiyle karşılaştırıldığı zaman aynı çıktığını belirtti. Kavalcıoğlu'nun verdiği bilgiye göre, görme keskinliği, görme alanı, retina muayenesi, renkli görme, kontrast duyarlılık, katarakt için lens takma testi tanıyan bu uygulama ise yakın zamanda telefonlara kolayca indirilebilecek. Peek, akıllı telefonlara yüklenilmeye başlayana kadar daha basit göz muayenesi imkanı sunan birçok göz testi aplikasyonunu telefonlara indirebilmek de mümkün oluyor.

Ön tanı, doktorların işini kolaylaştırıyor

Göz muayenesinde akıllı telefonların da işin içine girmesiyle tanı koymada önemli bir aşama kaydedildiğini ifade eden Kavalcıoğlu, Peek gibi uygulamaların, teknolojinin gelişimine paralel olarak doktorların işini kolaylaştıracak uygulamaların daha da gelişeceği ve akıllı telefonların hayatın vazgeçilmez bir parçası olacağının bir göstergesi gibi göründüğünü de vurguluyor. 

Akıllı telefonlardaki bu aplikasyonlar ön muayenelerin, gözdeki problemin teşhisini her ortamda yapılabilmesini sağlarken, kapsamlı bir muayene ve cerrahi müdahalenin göz merkezinde yapılması kesinlikle gerekiyor.

Son Güncelleme: Salı, 18 Mart 2014 14:32

Gösterim: 1438

Dünyada internet kullanıcılarına yönelik sansür var mı? Düzenleme nasıl? İnternet içerik düzenlemeleri nedenleri ve konuları, uygulanan modeller, ölçütler, ülkelerin konuya yaklaşımları, hukuksal ve örgütsel yapılar ve bunların işleyişleriyle ilgili hususlar ülkeden ülkeye farklılıklar gösteriyor.

İnternet politikaları, ülkelerin ekonomik, teknolojik, kültürel gelişmişlik düzeylerine, sosyolojik ve siyasal kodlarına göre değişiyor.

Avustralya, Türkiye ve Singapur gibi bazı ülkeler içerik güvenliğine ilişkin önlem ve müdahalelerini bu konuya yönelik genel kapsayıcı bir yasal düzenleme yaparak gerçekleştirirken, AB üyesi Almanya, Belçika, Yunanistan, İrlanda ve İspanya gibi bazı ülkeler de "gerçek hayatta suç olanın çevrimiçi ortamda da suç sayılması" prensibiyle mevcut yasalarını internete uyarlayarak sonuç almaya çalışıyor.

Tüm dünyada, insanların en önemli özgürlük alanlarından biri olarak kabul ettiği internete yönelik ülke uygulamalarına zaman zaman tepkiler gelebiliyor. Torba yasa ile birlikte Türkiye gündemine taşınan yeni internet düzenlemesi de bazı tepkileri beraberinde getirdi. Özellikle trafik bilgilerinin saklanması ve TİB Başkanı'nın yetkilerini içeren konular, tartışmalara yol açtı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de bu iki konu üzerine çekince bildirmesi üzerine, ilgili kesimlerin görüşleri doğrultusunda yeni bir değişikliğe gidildi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan dün geçen değişikliklerle trafik bilgisi tanımı daraltılırken, TİB Başkanı tarafından verilen erişimi engellemenin devamı mahkeme kararı şartına bağlandı.

Başka ülkelerdeki uygulamalar

İnternet içerik düzenlemeleri nedenleri ve konuları, uygulanan modeller, ölçütler, ülkelerin konuya yaklaşımları, hukuksal ve örgütsel yapılar ve bunların işleyişleriyle ilgili hususlar ülkeden ülkeye farklılıklar gösteriyor.

İnternetin güvenli kullanımını sağlamak amacıyla ülkeler, bir yandan siber suçlarla mücadele ederken, diğer yandan da internet içeriğinin güvenliği ile ilgili birtakım önlem ve müdahaleleri kapsayan düzenlemeler yapıyor. Söz konusu düzenlemelerin yöntemi ve kapsamı tartışmalara neden olabiliyor.

Dünya örneklerinde yönteme ilişkin görüş ayrılıkları genelde içerik düzenlemelerinin doğrudan devlet eliyle mi, yoksa sivil inisiyatif tarafından mı ya da her ikisinin birlikte yapmasının ve uygulamasının mı uygun olacağı noktasında ortaya çıkıyor.

İçerik düzenlemesinin kapsamı konusunda ise zararlı ve yasadışı olarak kabul edilerek mücadeleye konu edilecek içerik türlerinin neler olacağı ve özellikle erişim engellemeye veya filtrelemeye konu olan hususların sınırları tartışılıyor.

Avustralya, Türkiye ve Singapur gibi bazı ülkeler içerik güvenliğine ilişkin önlem ve müdahalelerini bu konuya yönelik genel kapsayıcı bir yasal düzenleme yaparak gerçekleştiriyor. Almanya, Belçika, Yunanistan, İrlanda ve İspanya gibi bazı ülkeler de bunun yerine "gerçek hayatta suç olanın çevrimiçi ortamda da suç sayılması" prensibinden hareketle mevcut yasalarını internete uyarlayarak sonuç almaya çalışıyor.

ABD, Kanada, Brezilya, Japonya, Rusya, Güney Kore, İngiltere, Fransa, İtalya, Danimarka, Hollanda ve Finlandiya gibi birçok ülke ise hem mevcut yasalarını internet içeriklerine göre revize ederek hem de belirli bir tür içeriğe özel yasalar çıkartarak parçalı ve değişik düzenlemeler yapmayı tercih ediyor.

Ulusal güvenlik konularında duyulan endişeler (terörizm, ırkçılık ve ayrılıkçılık gibi) internette yer alan bazı içerikler karşısında toplumların ve devletlerin, kendi geleneksel, tarihsel, kültürel, sosyal, siyasal, dinsel ve ahlaki değerlerine ilişkin taşıdıkları kaygılar, devletleri bu alanda düzenleme yapmaya itebiliyor.

Ülkeler ve uluslararası kuruluşlar, bazı istisnalar dışında, genelde ortak görüş olarak çocuk pornografisi ve cinsel istismarı ile telif haklarına ait içerikler yanında çocukların pornografik içerikten korunması konularında uzlaşıya varmış durumdalar. Bunlar dışında en çok düzenlemeye konu edilen içerik türleri ise extrem pornografi, ırkçılık ve ayrımcılık, nefret ve şiddet içerikleri, online kumar, intihara ve uyuşturucu kullanmaya teşvik gibi konulardan oluşuyor.

Birçok ülkenin yanında AB üyesi İngiltere, Almanya ve Fransa ekstrem pornografiyi yasak içerik kapsamında değerlendirirken, Avustralya, Japonya, Güney Kore, Çin, Suudi Arabistan ve İran gibi birçok ülke her tür müstehcen ve pornografik içeriği yasadışı olarak kabul ediliyor.

Irkçı ve ayrımcı, nefret ve şiddet içerikleri de özellikle başta Almanya, İngiltere, Fransa, Avusturya olmak üzere birçok AB üyesi ülkede ve Avustralya, Brezilya ve Rusya’da yasadışı olarak kabul ediliyor. Online kumar, bahis ve şans oyunları, uyuşturucu kullanmaya teşvik içerikleri de birçok ülkede yasa dışı sayılıyor.

Bunlar dışında ülkeler, ulusal güvenlik ve terörizmle mücadele gerekçesiyle anti-terör yasaları çıkartarak bu kapsamda değerlendirdikleri içeriklere müdahale ediyorlar. Bu çerçevede ABD'nin sadece ülkesindeki değil, tüm dünyadaki telefon ve internet trafiğini takip ettiği ve müdahalede bulunduğu sıkça dile getiriliyor.

Avrupa ülkelerinde genelde filtreleme ve erişim engellemesi, konuya ilişkin açık bir mevzuat düzenlemesi olmaksızın sivil toplum, polis ve İnternet Servis Sağlayıcılar (İSS) işbirliği ile "gönüllülük" kapsamında yapılıyor. Ancak, hükümet temsilcilerinin, "gönüllülük" esası tesis edilemediği taktirde başka yaptırımların uygulanacağına yönelik beyanları, İSS'leri gerekli tedbirleri "zorunlu gönüllü" olarak uygulamaya yöneltiyor.

Bazı ülkelerdeki internet uygulamaları şöyle:

İngiltere

İngiltere’de internette terörle mücadele ve çocuk istismarını önleme çalışmaları ülke genelinde devlet kurumları ve İnternet Servis Sağlayıcılar (İSS) tarafından yürütülüyor. İngiltere, İSS'lere karşı bilgi akışının izlenmesine yönelik herhangi bir talimat vermemesine karşın ülkenin önde gelen servis sağlayıcılarından BT (British Telecom) çocuk pornografisi materyallerini takip ederek filtrelemeye başladı. Proje kapsamında ilgili kurum tarafından oluşturulan kara listeler genellikle 800-1200 arasında URL'den oluşuyor.

İngiltere'de terörizm kanunu ise terörizmle ilgili içerikleri barındıran internet içeriklerinin engellenmesini düzenlemekte ve İSS’lere sorumluluklar yükleniyor. Geçen kasım ayında Google ve Microsoft arama sayfalarından çocuk istismarı görüntülerinin kaldırılmasına yönelik daha radikal girişimler başlatıldı. İlk etapta 100 bin içeriğin Google ve Bing arama sayfalarından kaldırılması sağlandı.

Fransa

Fransa'da internetteki yasadışı faaliyetler AB'nin konuya ilişkin direktifine uyumlu çıkartılan kanun çerçevesinde yürütülüyor. İSS'ler ve yer sağlayıcılar yasadışı içerikleri çıkartmakla yükümlüler. Yasada, yer sağlayıcıların (Youtube gibi büyük içerik sağlayıcılar kanunda yer sağlayıcı olarak sayılıyor) konusu suç içeriği araştırmak gibi bir zorunlulukları olmamakla birlikte, içerik sağlayıcılara ırkçılık, insanlık suçu, hakların ihlali ve çocuk pornografisi ile mücadelede bilgilendirme mekanizması oluşturma yükümlülüğü getirildi. Ayrıca yer sağlayıcısına, konusu suç oluşturan içeriğe karşı işlem yapmaması halinde 1 yıl hapis ile para cezası uygulanıyor.

Fransa'da yasadışı kumar sitelerine önlem alma çerçevesinde mahkeme kararı olmaksızın ARJEL isimli çevrimiçi oyunları düzenleyen otorite tarafından İSS'lere erişim engelleme kararları aktarılabiliyor ve cezai yaptırımlar verilebiliyor. Çocuk pornografisi içerikleri ile ilgili yargı mekanizması haricinde idari kanallardan da bildirimde bulunulması halinde içeriğin derhal kaldırılması zorunluluğu var.

Almanya

Almanya'da devlet himayesinde engelleme ve filtreleme mevcut değil, buna rağmen mahkemeler ve kamu otoriteleri tarafından bazı içeriklerin kaldırılmasına yönelik kararlar verilebiliyor.

İnternetteki yetişkin pornografisi dahil tüm içeriğin görüntülenmesinin yaş doğrulama sistemi ile gösteriliyor. Almanya'da internet içerik sağlayıcısı ve internet şirketleri tarafından oluşturulan öz düzenleme kuruluşu MultiMedya Servis Sağlayıcısı (FSM) tarafından geliştirilen filtreleme yazılımları ile özellikle Almanya dışında kusurlu bulunan her türlü içerik kara listeye alınarak, Almanya'daki internet sağlayıcılar tarafından bu kara listelere uyulması isteniyor.

Almanya’da mahkeme kararları genellikle kamuoyuna açık olmasına rağmen, ilgili kurumlardan gelen ihbarlarla indekslenen engelleme ve içerik çıkartma listeleri gizli tutuluyor.

ABD

ABD'de de İSS'lere ve içerik ve yer sağlayıcılara güçlü sistemler sunarak internet içeriğini sınırlandıracak yükümlülükler yükleniyor. Çocukların Çevrimiçi Gizliliğini Koruma Yasası (COPPA) 13 yaş altı çocukların internette zararlı olarak nitelendirilen içeriklere ulaşımını kısıtlıyor. Çocukların kişisel bilgilerini tutan operatörlerin hassas davranmaları gerektiği ve bu bilgileri tutan operatörlerin niçin, ne amaçla bu bilgileri tuttukları COPPA'nın öncelikleri arasında yer alıyor. Bu bilgiler toplanırken aile rızasının alınması ve bu rızanın doğru adresten alındığı teyit ediliyor.

ABD'de ilgili kanunlar, kamu otoritelerinin mahkeme kararı olmaksızın dilediği şüpheliyi ele geçirme ve yine herhangi bir karar olmadan iletişimin izlenmesi, dinlenmesi gibi faaliyetlerin önünü açıyor.

> Dünyada internet düzenlemeleri nasıl? Sansür var mı?

Dünyada internet kullanıcılarına yönelik sansür var mı? Düzenleme nasıl? İnternet içerik düzenlemeleri nedenleri ve konuları, uygulanan modeller, ölçütler, ülkelerin konuya yaklaşımları, hukuksal ve örgütsel yapılar ve bunların işleyişleriyle ilgili hususlar ülkeden ülkeye farklılıklar gösteriyor.

İnternet politikaları, ülkelerin ekonomik, teknolojik, kültürel gelişmişlik düzeylerine, sosyolojik ve siyasal kodlarına göre değişiyor.

Avustralya, Türkiye ve Singapur gibi bazı ülkeler içerik güvenliğine ilişkin önlem ve müdahalelerini bu konuya yönelik genel kapsayıcı bir yasal düzenleme yaparak gerçekleştirirken, AB üyesi Almanya, Belçika, Yunanistan, İrlanda ve İspanya gibi bazı ülkeler de "gerçek hayatta suç olanın çevrimiçi ortamda da suç sayılması" prensibiyle mevcut yasalarını internete uyarlayarak sonuç almaya çalışıyor.

Tüm dünyada, insanların en önemli özgürlük alanlarından biri olarak kabul ettiği internete yönelik ülke uygulamalarına zaman zaman tepkiler gelebiliyor. Torba yasa ile birlikte Türkiye gündemine taşınan yeni internet düzenlemesi de bazı tepkileri beraberinde getirdi. Özellikle trafik bilgilerinin saklanması ve TİB Başkanı'nın yetkilerini içeren konular, tartışmalara yol açtı.

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün de bu iki konu üzerine çekince bildirmesi üzerine, ilgili kesimlerin görüşleri doğrultusunda yeni bir değişikliğe gidildi. TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'ndan dün geçen değişikliklerle trafik bilgisi tanımı daraltılırken, TİB Başkanı tarafından verilen erişimi engellemenin devamı mahkeme kararı şartına bağlandı.

Başka ülkelerdeki uygulamalar

İnternet içerik düzenlemeleri nedenleri ve konuları, uygulanan modeller, ölçütler, ülkelerin konuya yaklaşımları, hukuksal ve örgütsel yapılar ve bunların işleyişleriyle ilgili hususlar ülkeden ülkeye farklılıklar gösteriyor.

İnternetin güvenli kullanımını sağlamak amacıyla ülkeler, bir yandan siber suçlarla mücadele ederken, diğer yandan da internet içeriğinin güvenliği ile ilgili birtakım önlem ve müdahaleleri kapsayan düzenlemeler yapıyor. Söz konusu düzenlemelerin yöntemi ve kapsamı tartışmalara neden olabiliyor.

Dünya örneklerinde yönteme ilişkin görüş ayrılıkları genelde içerik düzenlemelerinin doğrudan devlet eliyle mi, yoksa sivil inisiyatif tarafından mı ya da her ikisinin birlikte yapmasının ve uygulamasının mı uygun olacağı noktasında ortaya çıkıyor.

İçerik düzenlemesinin kapsamı konusunda ise zararlı ve yasadışı olarak kabul edilerek mücadeleye konu edilecek içerik türlerinin neler olacağı ve özellikle erişim engellemeye veya filtrelemeye konu olan hususların sınırları tartışılıyor.

Avustralya, Türkiye ve Singapur gibi bazı ülkeler içerik güvenliğine ilişkin önlem ve müdahalelerini bu konuya yönelik genel kapsayıcı bir yasal düzenleme yaparak gerçekleştiriyor. Almanya, Belçika, Yunanistan, İrlanda ve İspanya gibi bazı ülkeler de bunun yerine "gerçek hayatta suç olanın çevrimiçi ortamda da suç sayılması" prensibinden hareketle mevcut yasalarını internete uyarlayarak sonuç almaya çalışıyor.

ABD, Kanada, Brezilya, Japonya, Rusya, Güney Kore, İngiltere, Fransa, İtalya, Danimarka, Hollanda ve Finlandiya gibi birçok ülke ise hem mevcut yasalarını internet içeriklerine göre revize ederek hem de belirli bir tür içeriğe özel yasalar çıkartarak parçalı ve değişik düzenlemeler yapmayı tercih ediyor.

Ulusal güvenlik konularında duyulan endişeler (terörizm, ırkçılık ve ayrılıkçılık gibi) internette yer alan bazı içerikler karşısında toplumların ve devletlerin, kendi geleneksel, tarihsel, kültürel, sosyal, siyasal, dinsel ve ahlaki değerlerine ilişkin taşıdıkları kaygılar, devletleri bu alanda düzenleme yapmaya itebiliyor.

Ülkeler ve uluslararası kuruluşlar, bazı istisnalar dışında, genelde ortak görüş olarak çocuk pornografisi ve cinsel istismarı ile telif haklarına ait içerikler yanında çocukların pornografik içerikten korunması konularında uzlaşıya varmış durumdalar. Bunlar dışında en çok düzenlemeye konu edilen içerik türleri ise extrem pornografi, ırkçılık ve ayrımcılık, nefret ve şiddet içerikleri, online kumar, intihara ve uyuşturucu kullanmaya teşvik gibi konulardan oluşuyor.

Birçok ülkenin yanında AB üyesi İngiltere, Almanya ve Fransa ekstrem pornografiyi yasak içerik kapsamında değerlendirirken, Avustralya, Japonya, Güney Kore, Çin, Suudi Arabistan ve İran gibi birçok ülke her tür müstehcen ve pornografik içeriği yasadışı olarak kabul ediliyor.

Irkçı ve ayrımcı, nefret ve şiddet içerikleri de özellikle başta Almanya, İngiltere, Fransa, Avusturya olmak üzere birçok AB üyesi ülkede ve Avustralya, Brezilya ve Rusya’da yasadışı olarak kabul ediliyor. Online kumar, bahis ve şans oyunları, uyuşturucu kullanmaya teşvik içerikleri de birçok ülkede yasa dışı sayılıyor.

Bunlar dışında ülkeler, ulusal güvenlik ve terörizmle mücadele gerekçesiyle anti-terör yasaları çıkartarak bu kapsamda değerlendirdikleri içeriklere müdahale ediyorlar. Bu çerçevede ABD'nin sadece ülkesindeki değil, tüm dünyadaki telefon ve internet trafiğini takip ettiği ve müdahalede bulunduğu sıkça dile getiriliyor.

Avrupa ülkelerinde genelde filtreleme ve erişim engellemesi, konuya ilişkin açık bir mevzuat düzenlemesi olmaksızın sivil toplum, polis ve İnternet Servis Sağlayıcılar (İSS) işbirliği ile "gönüllülük" kapsamında yapılıyor. Ancak, hükümet temsilcilerinin, "gönüllülük" esası tesis edilemediği taktirde başka yaptırımların uygulanacağına yönelik beyanları, İSS'leri gerekli tedbirleri "zorunlu gönüllü" olarak uygulamaya yöneltiyor.

Bazı ülkelerdeki internet uygulamaları şöyle:

İngiltere

İngiltere’de internette terörle mücadele ve çocuk istismarını önleme çalışmaları ülke genelinde devlet kurumları ve İnternet Servis Sağlayıcılar (İSS) tarafından yürütülüyor. İngiltere, İSS'lere karşı bilgi akışının izlenmesine yönelik herhangi bir talimat vermemesine karşın ülkenin önde gelen servis sağlayıcılarından BT (British Telecom) çocuk pornografisi materyallerini takip ederek filtrelemeye başladı. Proje kapsamında ilgili kurum tarafından oluşturulan kara listeler genellikle 800-1200 arasında URL'den oluşuyor.

İngiltere'de terörizm kanunu ise terörizmle ilgili içerikleri barındıran internet içeriklerinin engellenmesini düzenlemekte ve İSS’lere sorumluluklar yükleniyor. Geçen kasım ayında Google ve Microsoft arama sayfalarından çocuk istismarı görüntülerinin kaldırılmasına yönelik daha radikal girişimler başlatıldı. İlk etapta 100 bin içeriğin Google ve Bing arama sayfalarından kaldırılması sağlandı.

Fransa

Fransa'da internetteki yasadışı faaliyetler AB'nin konuya ilişkin direktifine uyumlu çıkartılan kanun çerçevesinde yürütülüyor. İSS'ler ve yer sağlayıcılar yasadışı içerikleri çıkartmakla yükümlüler. Yasada, yer sağlayıcıların (Youtube gibi büyük içerik sağlayıcılar kanunda yer sağlayıcı olarak sayılıyor) konusu suç içeriği araştırmak gibi bir zorunlulukları olmamakla birlikte, içerik sağlayıcılara ırkçılık, insanlık suçu, hakların ihlali ve çocuk pornografisi ile mücadelede bilgilendirme mekanizması oluşturma yükümlülüğü getirildi. Ayrıca yer sağlayıcısına, konusu suç oluşturan içeriğe karşı işlem yapmaması halinde 1 yıl hapis ile para cezası uygulanıyor.

Fransa'da yasadışı kumar sitelerine önlem alma çerçevesinde mahkeme kararı olmaksızın ARJEL isimli çevrimiçi oyunları düzenleyen otorite tarafından İSS'lere erişim engelleme kararları aktarılabiliyor ve cezai yaptırımlar verilebiliyor. Çocuk pornografisi içerikleri ile ilgili yargı mekanizması haricinde idari kanallardan da bildirimde bulunulması halinde içeriğin derhal kaldırılması zorunluluğu var.

Almanya

Almanya'da devlet himayesinde engelleme ve filtreleme mevcut değil, buna rağmen mahkemeler ve kamu otoriteleri tarafından bazı içeriklerin kaldırılmasına yönelik kararlar verilebiliyor.

İnternetteki yetişkin pornografisi dahil tüm içeriğin görüntülenmesinin yaş doğrulama sistemi ile gösteriliyor. Almanya'da internet içerik sağlayıcısı ve internet şirketleri tarafından oluşturulan öz düzenleme kuruluşu MultiMedya Servis Sağlayıcısı (FSM) tarafından geliştirilen filtreleme yazılımları ile özellikle Almanya dışında kusurlu bulunan her türlü içerik kara listeye alınarak, Almanya'daki internet sağlayıcılar tarafından bu kara listelere uyulması isteniyor.

Almanya’da mahkeme kararları genellikle kamuoyuna açık olmasına rağmen, ilgili kurumlardan gelen ihbarlarla indekslenen engelleme ve içerik çıkartma listeleri gizli tutuluyor.

ABD

ABD'de de İSS'lere ve içerik ve yer sağlayıcılara güçlü sistemler sunarak internet içeriğini sınırlandıracak yükümlülükler yükleniyor. Çocukların Çevrimiçi Gizliliğini Koruma Yasası (COPPA) 13 yaş altı çocukların internette zararlı olarak nitelendirilen içeriklere ulaşımını kısıtlıyor. Çocukların kişisel bilgilerini tutan operatörlerin hassas davranmaları gerektiği ve bu bilgileri tutan operatörlerin niçin, ne amaçla bu bilgileri tuttukları COPPA'nın öncelikleri arasında yer alıyor. Bu bilgiler toplanırken aile rızasının alınması ve bu rızanın doğru adresten alındığı teyit ediliyor.

ABD'de ilgili kanunlar, kamu otoritelerinin mahkeme kararı olmaksızın dilediği şüpheliyi ele geçirme ve yine herhangi bir karar olmadan iletişimin izlenmesi, dinlenmesi gibi faaliyetlerin önünü açıyor.

Son Güncelleme: Cuma, 21 Şubat 2014 15:15

Gösterim: 2604


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.