Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Kurum kültürü ve iş yapış şekilleri Y kuşağı ile tamamen değişecek. Y kuşağına göre masaüstü telefonların kullanım ömrü bitti.
ABD İş Gücü İstatistik Kurumu’na göre, 2030 yılında dünyadaki iş gücünün yüzde 75’ini Y kuşağı oluşturacak. Unify’ın yaptığı araştırmaya göre, Y kuşağının yüzde 60’ı iş yerinde kendi cihazlarını kullanıyor, yüzde 89’u 09:00-18:00 zamanlı çalışmanın verimi artırmadığını düşünüyor. Uzaktan çalışma sisteminin çalışanların hayat kalitesini doğrudan etkilediğine dikkat çekilen araştırmada, katılımcıların yüzde 45’i daha fazla uyuyabildiğini, yüzde 35’i daha fazla fiziksel egzersiz yapabildiğini, yüzde 42’si ise daha sağlıklı beslendiğini söylüyor. Katılımcıların yüzde 44’ü kendilerini daha pozitif, yüzde 53’ü ise daha az stresli olduğunu dile getiriyor.
İletişim yazılımları ve hizmetleri sunan Unify tarafından 1.500 kişinin katılımı ile gerçekleştirilen “Humanising the Enterprise” araştırmasına göre, Y kuşağının yüzde 60’ı iş yerinde kendi cihazlarını kullanıyor. Mesai saatlerindeki esnekliğin çalışanları daha verimli kıldığına dikkat çekilen araştırma sonuçlarına göre, Y kuşağının yüzde 89’u 09:00-18:00 zamanlı çalışmanın verimi artırmaya yönelik katkısı olmadığını düşünüyor. İstenilen her yerden ve her an sonuç odaklı çalışılabileceklerini düşünen Y kuşağı, mobil odaklı iş yerlerinde daha mutlu olacaklarını düşünüyor.
Uzaktan çalışanların yüzde 39’u daha verimli olduklarını düşünüyor
Yeni çalışma şekli olarak hızla yaygınlaşan mobil çalışma eğilimi, kurumların iş yapış modellerini değiştiriyor. Kurumlar için “kilit iş tanımı” olarak tanımlanmaya başlanan mobil çalışma, hızlı şekilde kabul görüyor. Araştırmaya göre, uzaktan çalışanların yüzde 39’u evlerinden daha verimli çalışabildiklerini belirtiyor. Katılımcıların yüzde 40’ı mobil çalıştıklarında kendilerini daha özgür hissettiklerini vurgularken, yüzde 39’u daha sonuç odaklı çalışmalara imza attıklarına dikkat çekiyor. Uzaktan çalışma sisteminin, çalışanların hayat kalitesine doğrudan etki ettiğine dikkat çekilen araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 45’i daha fazla uyuyabildiğini, yüzde 35’i daha fazla fiziksel egzersiz yapabildiğini, yüzde 42’si ise daha sağlıklı beslendiğini söylüyor. Katılımcıların yüzde 44’ü kendilerini daha pozitif, yüzde 53’ü ise daha az stresli olduğunu dile getiriyor.
Y kuşağının yüzde 96’sı iş hayatında aktif şekilde akıllı telefon kullanıyor
Günümüzün iş modellerinin yanı sıra yenilikçi iş süreçlerine odaklanmanın kurumların öncelikleri arasında yer almasının önemi bir kriter olduğuna dikkat çeken Unify Türkiye Ülke Müdürü Erda Tütüncüoğlu, “Yeni eğilimler ve gelişmeler bugünden geleceği aydınlatıyor. Çalışanların ve kurumların iş hayatındaki verimliliğini belirleyen öncelikler değişiyor. Y kuşağı ile başlayıp, gelecek nesiller ile devam edecek olan bu süreçte, iş yapış modellerinin kurum kültürlerini nasıl değiştirdiğine yakından tanıklık edeceğiz. Yaptığımız araştırma sonuçları, Y kuşağının yüzde 96’sının iş hayatında akıllı telefon kullandığını, yüzde 50’sinin internete mobil cihazlardan bağlandığını gösteriyor. Kurumsal mobil uygulama ve çalışma sistemi yoğun tempoda çalışanlar için sınırsız kolaylıklar sağlıyor ve çalışanların kuruma aidiyetini artırıyor.” diyor.
Y kuşağının yüzde 60’ı işyerinde kendi cihazlarını kullanıyor
Mobiliteyi kurum kültürüne uyarlamayı başaran şirketler, iş süreçlerini daha hızlı ve verimli yönetiyorlar. Çalışanlarının istedikleri cihazlar üzerinden çalışabilmelerine imkân yaratan kurumlar, operasyonel maliyetlerini azaltıp, verimliliklerini artırarak rekabette öne geçiyor. Unify tarafından yapılan araştırmada, Y kuşağının yüzde 60’ı işyerinde kendi cihazlarını veya kişisel uygulamaları kullanıyor, yüzde 70’i kullandıkları uygulamaların kurumsal BT politikaları tarafından desteklenmediğini ifade ediyor. Yüzde 74’ü masaüstü telefonlarının iş yerinde kullanım ömrünün bittiğini düşünürken, yüzde 31’i dokümanlarına her yerden ulaşabilecekleri Dropbox gibi uygulamalar kullanıyor.
Tümleşik iletişim ile seyahat masraflarında yüzde 30 tasarruf mümkün
Mobil çalışma sistemini benimseyen kurumlar, esnek iş yapış şekilleri sayesinde iş ortaklarına daha hızlı hizmet veriyor. Her yerden ve her zaman sonuç odaklı çalışmanın önünü açan mobilite, tümleşik iletişimin sunduğu fırsatlar ile değer kavramını yeniden tanımlıyor. Seyahat ve konaklama maliyetlerini azaltan, ön yatırım ve işletme giderlerinden tasarruf edilmesini sağlayan tümleşik iletişim, farklı mekânlardaki çalışanların eş zamanlı görüşme ve çalışma yapabilmelerini mümkün kılıyor. Toplantıların tümleşik iletişimin sağladığı konforla ofis ortamında yapılması, seyahat masraflarında yüzde 30 oranında tasarrufu da beraberinde getiriyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim ve Sektör
Kurum kültürü ve iş yapış şekilleri Y kuşağı ile tamamen değişecek. Y kuşağına göre masaüstü telefonların kullanım ömrü bitti.
ABD İş Gücü İstatistik Kurumu’na göre, 2030 yılında dünyadaki iş gücünün yüzde 75’ini Y kuşağı oluşturacak. Unify’ın yaptığı araştırmaya göre, Y kuşağının yüzde 60’ı iş yerinde kendi cihazlarını kullanıyor, yüzde 89’u 09:00-18:00 zamanlı çalışmanın verimi artırmadığını düşünüyor. Uzaktan çalışma sisteminin çalışanların hayat kalitesini doğrudan etkilediğine dikkat çekilen araştırmada, katılımcıların yüzde 45’i daha fazla uyuyabildiğini, yüzde 35’i daha fazla fiziksel egzersiz yapabildiğini, yüzde 42’si ise daha sağlıklı beslendiğini söylüyor. Katılımcıların yüzde 44’ü kendilerini daha pozitif, yüzde 53’ü ise daha az stresli olduğunu dile getiriyor.
İletişim yazılımları ve hizmetleri sunan Unify tarafından 1.500 kişinin katılımı ile gerçekleştirilen “Humanising the Enterprise” araştırmasına göre, Y kuşağının yüzde 60’ı iş yerinde kendi cihazlarını kullanıyor. Mesai saatlerindeki esnekliğin çalışanları daha verimli kıldığına dikkat çekilen araştırma sonuçlarına göre, Y kuşağının yüzde 89’u 09:00-18:00 zamanlı çalışmanın verimi artırmaya yönelik katkısı olmadığını düşünüyor. İstenilen her yerden ve her an sonuç odaklı çalışılabileceklerini düşünen Y kuşağı, mobil odaklı iş yerlerinde daha mutlu olacaklarını düşünüyor.
Uzaktan çalışanların yüzde 39’u daha verimli olduklarını düşünüyor
Yeni çalışma şekli olarak hızla yaygınlaşan mobil çalışma eğilimi, kurumların iş yapış modellerini değiştiriyor. Kurumlar için “kilit iş tanımı” olarak tanımlanmaya başlanan mobil çalışma, hızlı şekilde kabul görüyor. Araştırmaya göre, uzaktan çalışanların yüzde 39’u evlerinden daha verimli çalışabildiklerini belirtiyor. Katılımcıların yüzde 40’ı mobil çalıştıklarında kendilerini daha özgür hissettiklerini vurgularken, yüzde 39’u daha sonuç odaklı çalışmalara imza attıklarına dikkat çekiyor. Uzaktan çalışma sisteminin, çalışanların hayat kalitesine doğrudan etki ettiğine dikkat çekilen araştırmaya göre, katılımcıların yüzde 45’i daha fazla uyuyabildiğini, yüzde 35’i daha fazla fiziksel egzersiz yapabildiğini, yüzde 42’si ise daha sağlıklı beslendiğini söylüyor. Katılımcıların yüzde 44’ü kendilerini daha pozitif, yüzde 53’ü ise daha az stresli olduğunu dile getiriyor.
Y kuşağının yüzde 96’sı iş hayatında aktif şekilde akıllı telefon kullanıyor
Günümüzün iş modellerinin yanı sıra yenilikçi iş süreçlerine odaklanmanın kurumların öncelikleri arasında yer almasının önemi bir kriter olduğuna dikkat çeken Unify Türkiye Ülke Müdürü Erda Tütüncüoğlu, “Yeni eğilimler ve gelişmeler bugünden geleceği aydınlatıyor. Çalışanların ve kurumların iş hayatındaki verimliliğini belirleyen öncelikler değişiyor. Y kuşağı ile başlayıp, gelecek nesiller ile devam edecek olan bu süreçte, iş yapış modellerinin kurum kültürlerini nasıl değiştirdiğine yakından tanıklık edeceğiz. Yaptığımız araştırma sonuçları, Y kuşağının yüzde 96’sının iş hayatında akıllı telefon kullandığını, yüzde 50’sinin internete mobil cihazlardan bağlandığını gösteriyor. Kurumsal mobil uygulama ve çalışma sistemi yoğun tempoda çalışanlar için sınırsız kolaylıklar sağlıyor ve çalışanların kuruma aidiyetini artırıyor.” diyor.
Y kuşağının yüzde 60’ı işyerinde kendi cihazlarını kullanıyor
Mobiliteyi kurum kültürüne uyarlamayı başaran şirketler, iş süreçlerini daha hızlı ve verimli yönetiyorlar. Çalışanlarının istedikleri cihazlar üzerinden çalışabilmelerine imkân yaratan kurumlar, operasyonel maliyetlerini azaltıp, verimliliklerini artırarak rekabette öne geçiyor. Unify tarafından yapılan araştırmada, Y kuşağının yüzde 60’ı işyerinde kendi cihazlarını veya kişisel uygulamaları kullanıyor, yüzde 70’i kullandıkları uygulamaların kurumsal BT politikaları tarafından desteklenmediğini ifade ediyor. Yüzde 74’ü masaüstü telefonlarının iş yerinde kullanım ömrünün bittiğini düşünürken, yüzde 31’i dokümanlarına her yerden ulaşabilecekleri Dropbox gibi uygulamalar kullanıyor.
Tümleşik iletişim ile seyahat masraflarında yüzde 30 tasarruf mümkün
Mobil çalışma sistemini benimseyen kurumlar, esnek iş yapış şekilleri sayesinde iş ortaklarına daha hızlı hizmet veriyor. Her yerden ve her zaman sonuç odaklı çalışmanın önünü açan mobilite, tümleşik iletişimin sunduğu fırsatlar ile değer kavramını yeniden tanımlıyor. Seyahat ve konaklama maliyetlerini azaltan, ön yatırım ve işletme giderlerinden tasarruf edilmesini sağlayan tümleşik iletişim, farklı mekânlardaki çalışanların eş zamanlı görüşme ve çalışma yapabilmelerini mümkün kılıyor. Toplantıların tümleşik iletişimin sağladığı konforla ofis ortamında yapılması, seyahat masraflarında yüzde 30 oranında tasarrufu da beraberinde getiriyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 05 Ağustos 2015 13:11
Gösterim: 768
Gençlerin almak zorunda olduğu en önemli kararlardan biri de kuşkusuz ki meslek seçimi. Bu önemli seçimi yaparken dünyada ve ülkemizde gelişecek sektörleri göz önünde bulundurmak ve bugün hiç tanınmayan ama yakın gelecekte büyük potansiyele sahip alanlara yönelmek gerekiyor. İşte gelecekte yıldızı parlayacak meslekler…
Bilişim, yapı-inşaat, gayrimenkul, eğitim, üretim-imalat, turizm-otelcilik, perakendecilik, enerji ve lojistik sektörleri gelecekte en fazla iş fırsatı sunacak sektörler arasında yer alacak. Özellikle bilişim, nitelikli eleman açığının hızla arttığı sektörlerin başında geliyor. Bilişim teknolojileri sektöründe özellikle mobil cihazlara yönelik uygulama geliştirme ve pazarlama pozisyonları revaçta olacak. E-ticaret kullanım oranının arttığını ve gelecekte yeşil mesleklerin de önem kazanacağını dile getiren yenibiris.com Yönetim Kurulu Üyesi Kâmil Özörnek, “Ödeme sistemleri ve yazılım güvenliği bu sektörde öne çıkan alanlar arasında. Yazılımdan iş zekâsına, büyük veri teknolojisi alanında çalışacak uzmanlara ihtiyaç olacak. Küresel iklim değişikliğiyle birlikte yeşil mesleklere olan talebin de artıyor. Şirketler bu alanda daha çok mühendislik mezunlarını tercih ediyor” diye konuşuyor.
TEKNOLOJİ SEKTÖRÜNDE ÖNE ÇIKACAK MESLEKLER
İş Zekası Uzmanı: Stratejik planlama bölümlerinde görev yapıyor. Yeni ürünlerin nasıl oluşturulacağı, yeni müşterilere nasıl ulaşılacağı ya da mevcut müşterilerin nasıl elde tutulacağı gibi stratejilere ve yatırım kararlarına yön veriyor.
Proje Yöneticisi: Özellikle telekom, bilişim ve sigorta sektörlerinde, PMP sertifikasına sahip proje yöneticilerine talep artıyor.
Veri Madenciliği Uzmanı: Şirket veritabanında bulunan verilerin, şirketlerin yeni müşteri kazanımı, müşteri bağlılığı, kârlılık artırma gibi hedeflerini destekleyecek modelleme ve analizleri gerçekleştiriyor ve gerekli iş stratejilerinin oluşturulmasına yönelik çalışıyor.
Yazılım Uzmanı/Yazılım Geliştirme Mühendisi: Yazılım, nitelikli eleman ihtiyacının çok fazla yaşandığı bir alan.
Veritabanı Yöneticisi: Şirketlerin giderek büyüyen verilerinin tutulduğu sistemin 7/24, 365 gün kesintisiz ulaşılabilir olması, korunması ve yönetilmesine yönelik çalışıyor.
SAP/ERP Danışmanı: Şirketler, finanstan veri ambarına içinde birçok modül barındıran SAP programlarını kullanmayı bilen kişileri arıyor.
Dijital Pazarlama Uzmanı: Başta sosyal medya uzmanı olmak üzere dijital pazarlama uzmanı, online iletişim uzmanı, adwords hesap yöneticisi, sosyal ağlar iletişim uzmanı, SEO uzmanı, SEM uzmanı, şirketler tarafından en çok aranan pozisyonlar arasında.
YEŞİL YAKALILAR ÖNEM KAZANACAK
Yenilebilir Enerji Uzmanlığı: Bu alanda kendini geliştirecek başarılı mühendisler, MBA veya pazarlama mastırı da yaparlarsa ilerleyen yıllarda çok iyi şartlarda iş bulabilirler.
Rüzgar Enerjisi Uzmanlığı: Rüzgar enerjisi, yenilenebilir enerji alanında en bilinen ve popüler olan enerji dalı. Ülkemizde şu anda çok sayıda şirket, rüzgar türbini yapmaya başladı.
Çevre Mühendisliği/Çevre Hukuku Uzmanlığı: Doğal kaynakların en iyi biçimde kullanılması, çevrenin korunması ve insan sağlığına uygun biçimde geliştirilmesi konusunda çalıştıkları için, bu alanda eğitim gören mühendislere/uzmanlara atıkların arıtılması, gerekli tesislerin kurulması, işletilmesi, yapılanların denetlenmesi, gürültü kaynaklarının belirlenmesi gibi birçok iş düşüyor.
Yeşil Pazarlama (Green Marketing) Danışmanlığı: Ürünün üretiminden tüketimine kadar çevre ve doğa dostu olmasını ve doğaya katkı yapmasını sağlamak gibi görevleri yürütecek, pazarlama, işletme, endüstri veya çevre mühendisliği vs. bölümlerden mezun, kendini pazarlama odaklı yetiştirmiş kişiler Yeşil Pazarlama Danışmanı olabilirler. Şirketler çevre bilinci geliştikçe böyle danışmanlara çokça ihtiyaç duyacaklar.
Organik Tarım Mühendisliği/Uzmanlığı: Organik ürünlerin yarattığı talebe dayalı olarak organik ürün yetiştiriciliği çok popüler. Bu konuda özel eğitim merkezleri olmamakla birlikte ziraat mühendisleri dünyadaki yeni ve gelişen uygulamaları takip ederek bu iş kolunda ilerleyebiliyorlar.
Yeşil (Ekolojik) Turizm/Tatil Uzmanlığı: Önümüzdeki yıllarda doğa ve Ekolojik turizm konusunda uzmanlaşmış, kendini yetiştirmiş rehberlere/uzmanlara ve tesislere ihtiyaç olacak.
Doğal Yaşam Koçluğu: Uzun süre doğadan uzak kalan insan doğaya ve doğala alışmakta da zorluk çekiyor. Bu noktada devreye yön gösterecek Doğal Yaşam Koçları girebilir.
Yeşil İnsan Kaynakları Yönetmenliği: Şirketin personelinde çevre duyarlılığı yaratmak, onların şirket kaynaklarını daha tasarruflu kullanmalarını sağlamak, personelin çevre ile ilgili projelere katılımı, ofis ve çevrenin doğaya uygun ve doğaya zarar vermeyecek şekilde düzenlenmesi işlerini yapacak, işletme, insan kaynakları, çevre konusunda bilgili insan kaynakları yönetmenlerine / uzmanlarına ilerleyen yıllarda daha çok ihtiyaç duyulacak.
ARZ TALEBİN ARTTIĞI MESLEKLER
Son yıllarda özellikle Sosyal Medya Uzmanlığı, İş Güvenliği Uzmanlığı ve Yazılım Geliştirme gibi pozisyonların arz talebin arttığı meslek dalları olarak karşımıza çıktığını dile getiren elemanonline.net Genel Müdürü Özlem Demirci Duyarlar,“Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde İnovasyon ve Gelişim Uzmanlığı, Fason Yöneticiliği, İnternet Gazeteciliği, Mobil Uygulama Geliştirme, Risk Yöneticiliği ve İş Zekası Uzmanlığı gibi mesleklerin yıldızının parlayacağını düşünüyoruz” diyor.
Sosyal Medya Uzmanlığı: Dijitalleşen dünyada oldukça popüler hale gelen sosyal medya kullanımını bütünsel bir strateji ile yönetmeye çalışan firmalar bu alanda kariyer yapmak isteyenlere kapılarını açıyor. Markaların konumlanması ve rakipleriyle rekabet edebilmesi için dinamik, aktif ve verimli bir şekilde sosyal medyayı kullanması gerekliliği ortaya çıktı. Ve bu ihtiyacın ortaya çıkmasıyla birlikte sosyal medya uzmanlığı pozisyonu şirketlerde yerini almaya başladı. Bir sosyal medya uzmanının yaratıcı, özgün, meraklı kişilik özelliklerinin yanında iletişimi çok iyi bilen, twitter, facebook, friendfeed, sözlükler, bloglar, forumlar gibi sosyal ağları etkin kullanabilen, içerikler oluşturabilen, kriz yönetimi konusunda deneyimli, strateji üretebilen, mobil pazarlama ve sosyal medya raporlama konularına hakim olması bekleniyor. Üniversitelerde Sosyal Medya Uzmanlığı bölümü henüz çok yaygın olmasa da birkaç üniversite Yeni Medya konusunda lisans ve lisansüstü programları açmaya başladı bile. Geleceğin facebook, twitter ve daha birçok sosyal medya mecrasının fikirlerini bulacak, markaların içeriklerini oluşturacak yaratıcı ve donanımlı gençler bu programları tercih edebilir. Ayrıca Halkla İlişkiler ve Reklamcılık, Pazarlama, İşletme gibi bölümlerden mezun olan gençler de dijital medya konusunda eğitimlere katılarak ve kendilerini bu konuda geliştirerek sosyal medya uzmanı olabiliyorlar. Fakat unutulmaması gereken en önemli nokta, bir sosyal medya uzmanının işinin hakkını verebilmesi için 7/24 çalışması gerekliliğidir.
Sosyal medya uzmanı ne yapar?
Sosyal medya ağlarında marka veya şahıs hakkında konuşmaları takip eder, yazılanlara göre bir iletişim stratejisi oluşturur.
Sosyal medya platformlarına özel kampanyalar, yarışmalar kurgular.
Rakiplerin paylaşımlarını takip ve analiz eder.
Düzenli olarak sosyal medya raporları hazırlar.
Raporların sonuçlarına göre daha etkili bir iletişim stratejisi oluşturur.
Dijital medya planlama yapar.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanlığı: İş sağlığı ve Güvenliği'nde büyük açık devam ediyor. Ülkemizdeki tüm işyerlerine kademeli olarak 'İş Güvenliği Uzmanı' görevlendirme zorunluluğu getirildi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı olabilmek için; mühendis, mimar, teknik öğretmen olmak ya da üniversitelerin Fen veya Kimya bölümleri mezun olmak gerekiyor. Üniversitelerin ve Meslek Yüksekokulları’nın İş Sağlığı ve Güvenliği programlarından mezun olan gençler de bu mesleği yapabiliyorlar. Ancak öncelikle Bakanlıkça yetkilendirilen eğitim kurumlarında 180 saat teorik ve 40 saat uygulamalı eğitim almak şart. Teorik eğitimin ise; en fazla yarısı uzaktan eğitim ile verilebiliyor.
Uygulamalı eğitimler ise; en az bir iş güvenliği uzmanının çalıştığı bir işyerinde yapılmalı.
İş sağlığı ve güvenliği uzmanı ne yapar?
İş yerinde sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının oluşturulması ve geliştirilmesi amacı ile verilecek eğitimleri belirler ve uygular.
Riskleri ortadan kaldırıcı uygulamaları geliştirir.
İş yerindeki tehlike ve riskleri değerlendirir.
İş güvenliği uygulamalarının verimli kullanılmasını sağlar.
İş güvenliği raporlarını hazırlar.
İSG mevzuat takibini yapar, kurum içinde uygular ve denetler.
Günlük, aylık ve yıllık olarak iş kazalarını değerlendirir.
Taşeron- Fason Yöneticiliği: Kurumlar sabit, ücretli çalışanlar kadar, hatta daha fazla, kendi uzmanlık alanlarında bağımsız hizmet sağlayıcı kişi ve/veya küçük-butik kurumlarla çalışacaklar. Taşeron- Fason Yöneticiliği Değişik yapılardaki çok sayıda taşeron-fasoncu arasındaki rekabeti yönetmek ve uyumu sağlamaktan sorumlu olacaklar.
İnternet Gazeteciliği: İnsanlar artık haberler veya öğrenmek istedikleri diğer her şey için interneti kullanıyor. Dijital çağın sürekli gelişmesinden dolayı internet gazeteciliği geleceğin mesleklerinden biri olarak görülüyor.
Mobil Uygulama Geliştiricisi: Mobil cihazların yaygın kullanımı yazılım geliştiricisi olan binlerce kişiye yeni bir ekmek kapısı yarattı ve yaratmaya da devam ediyor.
HAREKETLİLİK YAŞANACAK SEKTÖRLER
Enerji, telekom, turizm, perakende, gıda-tarım ve finansal hizmetlerde olumlu gelişmeler olacağını belirten secretcv.com Genel Müdürü Okan Tütüncü,“Bu sektörlere yönelik projeksiyonlarımız, bu tür büyümelerin işe alımlarda da bir hayli hareketlilik getireceği yönünde” diyerek bu sektörlerin gelecekte önem kazanacağının altını çiziyor.
Tohum Üretim Teknisyeni: Büyük şirketler şimdiden, tohum üretimi, dağıtımı ve ülkenin ekonomisinde büyük yer tutan ürünlerin belirlenip ticaretin yapılması için uzmanlar arıyor ve yetiştiriyor.
Beslenme Uzmanı: Gelecekte daha da artacağı düşünülen obezite ve beslenmeye bağlı hastalıların çözümü için neredeyse herkesin bir beslenme uzmanı ya da diyetisyenden yardım alması gerekecek.
Perakende Sektöründe Yöneticilik: Uzmanlar yeni markaların oluşması ve alışveriş merkezi yatırımlarıyla birlikte sektörde kendini geliştirmiş yöneticilere gelecekte de ihtiyacın artacağını vurguluyor.
Gıda ve Beslenme Mühendisliği: Günümüzde tüketicilerin hijyen standartları yüksek ortamlarda üretilmiş sağlıklı ürünleri talep etmeleri gıda firmalarının gıda mühendis ihtiyacını sürekli kılacak.
Turizm İşletmeciliği: Turizm otel yöneticileri, işletme yöneticileri, yiyecek-içecek işletme yöneticileri, pazar ve ürün geliştirme yöneticilerine olan ihtiyaç giderek artacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim ve Sektör
Gençlerin almak zorunda olduğu en önemli kararlardan biri de kuşkusuz ki meslek seçimi. Bu önemli seçimi yaparken dünyada ve ülkemizde gelişecek sektörleri göz önünde bulundurmak ve bugün hiç tanınmayan ama yakın gelecekte büyük potansiyele sahip alanlara yönelmek gerekiyor. İşte gelecekte yıldızı parlayacak meslekler…
Bilişim, yapı-inşaat, gayrimenkul, eğitim, üretim-imalat, turizm-otelcilik, perakendecilik, enerji ve lojistik sektörleri gelecekte en fazla iş fırsatı sunacak sektörler arasında yer alacak. Özellikle bilişim, nitelikli eleman açığının hızla arttığı sektörlerin başında geliyor. Bilişim teknolojileri sektöründe özellikle mobil cihazlara yönelik uygulama geliştirme ve pazarlama pozisyonları revaçta olacak. E-ticaret kullanım oranının arttığını ve gelecekte yeşil mesleklerin de önem kazanacağını dile getiren yenibiris.com Yönetim Kurulu Üyesi Kâmil Özörnek, “Ödeme sistemleri ve yazılım güvenliği bu sektörde öne çıkan alanlar arasında. Yazılımdan iş zekâsına, büyük veri teknolojisi alanında çalışacak uzmanlara ihtiyaç olacak. Küresel iklim değişikliğiyle birlikte yeşil mesleklere olan talebin de artıyor. Şirketler bu alanda daha çok mühendislik mezunlarını tercih ediyor” diye konuşuyor.
TEKNOLOJİ SEKTÖRÜNDE ÖNE ÇIKACAK MESLEKLER
İş Zekası Uzmanı: Stratejik planlama bölümlerinde görev yapıyor. Yeni ürünlerin nasıl oluşturulacağı, yeni müşterilere nasıl ulaşılacağı ya da mevcut müşterilerin nasıl elde tutulacağı gibi stratejilere ve yatırım kararlarına yön veriyor.
Proje Yöneticisi: Özellikle telekom, bilişim ve sigorta sektörlerinde, PMP sertifikasına sahip proje yöneticilerine talep artıyor.
Veri Madenciliği Uzmanı: Şirket veritabanında bulunan verilerin, şirketlerin yeni müşteri kazanımı, müşteri bağlılığı, kârlılık artırma gibi hedeflerini destekleyecek modelleme ve analizleri gerçekleştiriyor ve gerekli iş stratejilerinin oluşturulmasına yönelik çalışıyor.
Yazılım Uzmanı/Yazılım Geliştirme Mühendisi: Yazılım, nitelikli eleman ihtiyacının çok fazla yaşandığı bir alan.
Veritabanı Yöneticisi: Şirketlerin giderek büyüyen verilerinin tutulduğu sistemin 7/24, 365 gün kesintisiz ulaşılabilir olması, korunması ve yönetilmesine yönelik çalışıyor.
SAP/ERP Danışmanı: Şirketler, finanstan veri ambarına içinde birçok modül barındıran SAP programlarını kullanmayı bilen kişileri arıyor.
Dijital Pazarlama Uzmanı: Başta sosyal medya uzmanı olmak üzere dijital pazarlama uzmanı, online iletişim uzmanı, adwords hesap yöneticisi, sosyal ağlar iletişim uzmanı, SEO uzmanı, SEM uzmanı, şirketler tarafından en çok aranan pozisyonlar arasında.
YEŞİL YAKALILAR ÖNEM KAZANACAK
Yenilebilir Enerji Uzmanlığı: Bu alanda kendini geliştirecek başarılı mühendisler, MBA veya pazarlama mastırı da yaparlarsa ilerleyen yıllarda çok iyi şartlarda iş bulabilirler.
Rüzgar Enerjisi Uzmanlığı: Rüzgar enerjisi, yenilenebilir enerji alanında en bilinen ve popüler olan enerji dalı. Ülkemizde şu anda çok sayıda şirket, rüzgar türbini yapmaya başladı.
Çevre Mühendisliği/Çevre Hukuku Uzmanlığı: Doğal kaynakların en iyi biçimde kullanılması, çevrenin korunması ve insan sağlığına uygun biçimde geliştirilmesi konusunda çalıştıkları için, bu alanda eğitim gören mühendislere/uzmanlara atıkların arıtılması, gerekli tesislerin kurulması, işletilmesi, yapılanların denetlenmesi, gürültü kaynaklarının belirlenmesi gibi birçok iş düşüyor.
Yeşil Pazarlama (Green Marketing) Danışmanlığı: Ürünün üretiminden tüketimine kadar çevre ve doğa dostu olmasını ve doğaya katkı yapmasını sağlamak gibi görevleri yürütecek, pazarlama, işletme, endüstri veya çevre mühendisliği vs. bölümlerden mezun, kendini pazarlama odaklı yetiştirmiş kişiler Yeşil Pazarlama Danışmanı olabilirler. Şirketler çevre bilinci geliştikçe böyle danışmanlara çokça ihtiyaç duyacaklar.
Organik Tarım Mühendisliği/Uzmanlığı: Organik ürünlerin yarattığı talebe dayalı olarak organik ürün yetiştiriciliği çok popüler. Bu konuda özel eğitim merkezleri olmamakla birlikte ziraat mühendisleri dünyadaki yeni ve gelişen uygulamaları takip ederek bu iş kolunda ilerleyebiliyorlar.
Yeşil (Ekolojik) Turizm/Tatil Uzmanlığı: Önümüzdeki yıllarda doğa ve Ekolojik turizm konusunda uzmanlaşmış, kendini yetiştirmiş rehberlere/uzmanlara ve tesislere ihtiyaç olacak.
Doğal Yaşam Koçluğu: Uzun süre doğadan uzak kalan insan doğaya ve doğala alışmakta da zorluk çekiyor. Bu noktada devreye yön gösterecek Doğal Yaşam Koçları girebilir.
Yeşil İnsan Kaynakları Yönetmenliği: Şirketin personelinde çevre duyarlılığı yaratmak, onların şirket kaynaklarını daha tasarruflu kullanmalarını sağlamak, personelin çevre ile ilgili projelere katılımı, ofis ve çevrenin doğaya uygun ve doğaya zarar vermeyecek şekilde düzenlenmesi işlerini yapacak, işletme, insan kaynakları, çevre konusunda bilgili insan kaynakları yönetmenlerine / uzmanlarına ilerleyen yıllarda daha çok ihtiyaç duyulacak.
ARZ TALEBİN ARTTIĞI MESLEKLER
Son yıllarda özellikle Sosyal Medya Uzmanlığı, İş Güvenliği Uzmanlığı ve Yazılım Geliştirme gibi pozisyonların arz talebin arttığı meslek dalları olarak karşımıza çıktığını dile getiren elemanonline.net Genel Müdürü Özlem Demirci Duyarlar,“Önümüzdeki birkaç yıl içerisinde İnovasyon ve Gelişim Uzmanlığı, Fason Yöneticiliği, İnternet Gazeteciliği, Mobil Uygulama Geliştirme, Risk Yöneticiliği ve İş Zekası Uzmanlığı gibi mesleklerin yıldızının parlayacağını düşünüyoruz” diyor.
Sosyal Medya Uzmanlığı: Dijitalleşen dünyada oldukça popüler hale gelen sosyal medya kullanımını bütünsel bir strateji ile yönetmeye çalışan firmalar bu alanda kariyer yapmak isteyenlere kapılarını açıyor. Markaların konumlanması ve rakipleriyle rekabet edebilmesi için dinamik, aktif ve verimli bir şekilde sosyal medyayı kullanması gerekliliği ortaya çıktı. Ve bu ihtiyacın ortaya çıkmasıyla birlikte sosyal medya uzmanlığı pozisyonu şirketlerde yerini almaya başladı. Bir sosyal medya uzmanının yaratıcı, özgün, meraklı kişilik özelliklerinin yanında iletişimi çok iyi bilen, twitter, facebook, friendfeed, sözlükler, bloglar, forumlar gibi sosyal ağları etkin kullanabilen, içerikler oluşturabilen, kriz yönetimi konusunda deneyimli, strateji üretebilen, mobil pazarlama ve sosyal medya raporlama konularına hakim olması bekleniyor. Üniversitelerde Sosyal Medya Uzmanlığı bölümü henüz çok yaygın olmasa da birkaç üniversite Yeni Medya konusunda lisans ve lisansüstü programları açmaya başladı bile. Geleceğin facebook, twitter ve daha birçok sosyal medya mecrasının fikirlerini bulacak, markaların içeriklerini oluşturacak yaratıcı ve donanımlı gençler bu programları tercih edebilir. Ayrıca Halkla İlişkiler ve Reklamcılık, Pazarlama, İşletme gibi bölümlerden mezun olan gençler de dijital medya konusunda eğitimlere katılarak ve kendilerini bu konuda geliştirerek sosyal medya uzmanı olabiliyorlar. Fakat unutulmaması gereken en önemli nokta, bir sosyal medya uzmanının işinin hakkını verebilmesi için 7/24 çalışması gerekliliğidir.
Sosyal medya uzmanı ne yapar?
Sosyal medya ağlarında marka veya şahıs hakkında konuşmaları takip eder, yazılanlara göre bir iletişim stratejisi oluşturur.
Sosyal medya platformlarına özel kampanyalar, yarışmalar kurgular.
Rakiplerin paylaşımlarını takip ve analiz eder.
Düzenli olarak sosyal medya raporları hazırlar.
Raporların sonuçlarına göre daha etkili bir iletişim stratejisi oluşturur.
Dijital medya planlama yapar.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanlığı: İş sağlığı ve Güvenliği'nde büyük açık devam ediyor. Ülkemizdeki tüm işyerlerine kademeli olarak 'İş Güvenliği Uzmanı' görevlendirme zorunluluğu getirildi.
İş Sağlığı ve Güvenliği Uzmanı olabilmek için; mühendis, mimar, teknik öğretmen olmak ya da üniversitelerin Fen veya Kimya bölümleri mezun olmak gerekiyor. Üniversitelerin ve Meslek Yüksekokulları’nın İş Sağlığı ve Güvenliği programlarından mezun olan gençler de bu mesleği yapabiliyorlar. Ancak öncelikle Bakanlıkça yetkilendirilen eğitim kurumlarında 180 saat teorik ve 40 saat uygulamalı eğitim almak şart. Teorik eğitimin ise; en fazla yarısı uzaktan eğitim ile verilebiliyor.
Uygulamalı eğitimler ise; en az bir iş güvenliği uzmanının çalıştığı bir işyerinde yapılmalı.
İş sağlığı ve güvenliği uzmanı ne yapar?
İş yerinde sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamının oluşturulması ve geliştirilmesi amacı ile verilecek eğitimleri belirler ve uygular.
Riskleri ortadan kaldırıcı uygulamaları geliştirir.
İş yerindeki tehlike ve riskleri değerlendirir.
İş güvenliği uygulamalarının verimli kullanılmasını sağlar.
İş güvenliği raporlarını hazırlar.
İSG mevzuat takibini yapar, kurum içinde uygular ve denetler.
Günlük, aylık ve yıllık olarak iş kazalarını değerlendirir.
Taşeron- Fason Yöneticiliği: Kurumlar sabit, ücretli çalışanlar kadar, hatta daha fazla, kendi uzmanlık alanlarında bağımsız hizmet sağlayıcı kişi ve/veya küçük-butik kurumlarla çalışacaklar. Taşeron- Fason Yöneticiliği Değişik yapılardaki çok sayıda taşeron-fasoncu arasındaki rekabeti yönetmek ve uyumu sağlamaktan sorumlu olacaklar.
İnternet Gazeteciliği: İnsanlar artık haberler veya öğrenmek istedikleri diğer her şey için interneti kullanıyor. Dijital çağın sürekli gelişmesinden dolayı internet gazeteciliği geleceğin mesleklerinden biri olarak görülüyor.
Mobil Uygulama Geliştiricisi: Mobil cihazların yaygın kullanımı yazılım geliştiricisi olan binlerce kişiye yeni bir ekmek kapısı yarattı ve yaratmaya da devam ediyor.
HAREKETLİLİK YAŞANACAK SEKTÖRLER
Enerji, telekom, turizm, perakende, gıda-tarım ve finansal hizmetlerde olumlu gelişmeler olacağını belirten secretcv.com Genel Müdürü Okan Tütüncü,“Bu sektörlere yönelik projeksiyonlarımız, bu tür büyümelerin işe alımlarda da bir hayli hareketlilik getireceği yönünde” diyerek bu sektörlerin gelecekte önem kazanacağının altını çiziyor.
Tohum Üretim Teknisyeni: Büyük şirketler şimdiden, tohum üretimi, dağıtımı ve ülkenin ekonomisinde büyük yer tutan ürünlerin belirlenip ticaretin yapılması için uzmanlar arıyor ve yetiştiriyor.
Beslenme Uzmanı: Gelecekte daha da artacağı düşünülen obezite ve beslenmeye bağlı hastalıların çözümü için neredeyse herkesin bir beslenme uzmanı ya da diyetisyenden yardım alması gerekecek.
Perakende Sektöründe Yöneticilik: Uzmanlar yeni markaların oluşması ve alışveriş merkezi yatırımlarıyla birlikte sektörde kendini geliştirmiş yöneticilere gelecekte de ihtiyacın artacağını vurguluyor.
Gıda ve Beslenme Mühendisliği: Günümüzde tüketicilerin hijyen standartları yüksek ortamlarda üretilmiş sağlıklı ürünleri talep etmeleri gıda firmalarının gıda mühendis ihtiyacını sürekli kılacak.
Turizm İşletmeciliği: Turizm otel yöneticileri, işletme yöneticileri, yiyecek-içecek işletme yöneticileri, pazar ve ürün geliştirme yöneticilerine olan ihtiyaç giderek artacak.
Son Güncelleme: Cuma, 03 Temmuz 2015 12:22
Gösterim: 1382
Hızla büyüyen Türk havacılık sektöründe istihdam ihtiyacı da artıyor. Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, Türkiye’de önemli bir pilot açığı olduğunu ve bu açığın ilerleyen yıllarda daha da artacağının öngörüldüğünü belirtiyor.
Son yıllarda dünyada gelişme gösteren havacılık sektörü Türkiye’de de hızla gelişme kaydediyor. Gün geçtikçe gençler tarafından ilgi gören sektörde istihdam alanı da gelişmeye bağlı olarak artıyor. Artan personel ihtiyacını karşılamak için ise gerek lise gerekse üniversitelerde havacılık ile ilgili eğitimler düzenleniyor. Sektörün önde gelenleri, Türk Havacılığı bu hızda gelişmeye devam ederse istihdam ihtiyacının daha da artacağını vurguluyor.
Türkiye Havayolu Pilotları Derneği Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı
ÖNÜMÜZDEKİ 10 YILDA 5000 PİLOTA İHTİYAÇ VAR
Bugün 400 uçağa sahip olan ülkemiz sivil havacılığının, 2023 yılında 750 uçağa ulaşacağının değerlendirildiğini belirten Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, bu büyümenin hem pilot hem kabin memuru hem de diğer havacılık çalışanlarına olan talebi artıracağını belirtti. Türkiye’de bugün yaklaşık 6 bin pilotun bulunduğunu, bunların yaklaşık bin adedinin yabancı pilottan oluştuğunu söyleyen Kaptan Gürcan Mantı, “Önümüzdeki 10 yılda her yıl ilave 500 pilota ihtiyaç olduğu hesaplanmaktadır. Hiç kuşku yok ki, ülkemizde önemli bir pilot açığı bulunmakta olup bu açığın önümüzdeki yıllarda daha da artacağı öngörülmektedir. Bu açık şu anda yabancı pilotlarla karşılanmaktadır” dedi.
“Bugün ülkemiz sivil havacılığının en büyük handikapı, Genel Havacılığın yeterince gelişmemiş olmasıdır” diyen Gürcan Mantı, ambulans uçak, business jet, helikopter, hava taksi gibi hava araçlarını kapsayan Genel Havacılık, ABD’de tüm havacılığın %70’ini oluştururken ülkemizde bu oranın %3 seviyesinde olduğunu söyledi. Pilotluk mesleğini seçmek isteyenlerin öncelikle iyi derecede İngilizce bilmesi gerektiğini kaydeden Gürcan Mantı, mesleğin eğitimiyle ilgili şöyle önerilerde bulundu: “Bugün ülkemizde özel uçuş okullarında eğitim görmek ortalama 45.000 Euro civarında ciddi bir bütçeyi gerektiriyor. Bu parayı kredi alarak borçlanan veya aile imkanları ile ödeyen gençler özellikle havayolu şirketlerinin sınavlarında başarısız olunca ciddi bir travma yaşıyorlar. Doğrudan bir havayolu şirketine girip kısa yoldan hedefe ulaşamayanların mutlaka genel havacılıkta tecrübe kazanması gerekiyor. Ancak maalesef bu imkan da ülkemizde son derece kısıtlı. Bu nedenle, yolun başında mesleğin zorlukları iyi analiz edilmeli, iyi araştırma yapılmalı, eğitim alınacak uçuş okulu iyi seçilmelidir.”
TASSA Yönetim Kurulu
KABİN MEMURU İHTİYACI 2018 YILINDA İKİ KATI OLACAK
Açılımı Havayolları Kabin Memurları Derneği olan TASSA Yönetim Kurulu, Türkiye’de 8 bini Türk Hava Yolları’nda ve 2 bini özel havayollarında olmak üzere yaklaşık 10 bin kabin memurunun bulunduğunu belirtti. Sektörün gelişime açık bir sektör olduğuna dikkat çeken TASSA Yönetim Kurulu, yapılan çalışmalarla, 2018 yılında Türkiye’deki kabin memuru ihtiyacının firmalar tarafından verilen uçak siparişleri dikkate alındığında, şu andaki sayının en az iki katı (18-20 bin arası) olmasının beklendiğini ifade etti.
Kabin memurlarının uçak içerisinde, belirgin görev ve sorumlulukları olduğunu, bunlardan en önemlisinin fakat en az gözle görülebilir olanı yolcuların emniyetini sağlamak olduğunun altını çizen TASSA Yönetim Kurulu, bu ana sorumluluk kabin memurlarını sürekli ve özel bir eğitim almalarını gerekli kıldığını söyleyerek, kabin memurluğu için havayolu şirketlerinde 2,5-3 aylık meslek kursu ve üniversitelerin kabin memurluğu programlarında 2 yıllık meslek yüksekokul eğitimi verildiğini belirtti. Kabin memuru mesleğine ilginin oldukça fazla olduğunu, bu nedenle çok ayrıntılı sınavlar ve eleme süreçlerinin yaşandığını dile getiren TASSA, “Havayolları dışında herhangi başka bir iş olanağı yoktur. Ancak meslek tecrübesi olanlar insan ilişkilerindeki başarıları, ekip çalışmaasına uygunlukları ve yüksek liderlik özellikleri sayesinde müşteri ilişkileri ve yöneticilik alanlarında kolay iş bulabilmektedir” dedi. TASSA, ayrıca kabin memur adaylarına, İngilizce şart olmak üzere en az bir yabancı dili çok iyi derecede konuşabilmeleri gerektiğini önerdi.
Hezarfen Havaalanı Genel Müdürü Ahmet Tezman
TÜRKİYE GENEL HAVACILIKTA ÇOK GERİDE
Türk sivil havacılığı sektöründe yaklaşık 170 bin kişinin istihdam ettiği bilgisini veren Hezarfen Havaalanı Genel Müdürü Ahmet Tezman, “Bu rakam son 10 yılda 70 binden 170 bine çıkmıştır. Demek ki büyüyen bu sektör beraberinde istihdam da yaratmıştır. Hızlı ve gelişme gösteren, ileri teknolojilerin kullanıldığı sektör olmasından dolayı istihdam yaratmaya da devam etmektedir” ifadelerini kullandı.
“Türk havacılık sektörünün gelişmesi Avrupa ve dünya ortalamasını aşmıştır” diyen Ahmet Tezman, Türkiye’de faaliyet gösteren bir havayolu şirketinin Avrupa ve dünya sıralamasında ilk beşe girdiğini, ancak bunu hazırlayan ve güçlü kılan, temeli ve alfabesi olan genel havacılık sektörünü de görmek gerektiğini belirterek, Türk havacılık sektörünün durumuna değindi: “Hangi isimle adlandırılırsa adlandırılsın hava yolları (airline) dışındaki tüm havacılık faaliyetlerine Genel Havacılık dersek; maalesef Türkiye bu konuda çok ama çok geride. Genel Havacılığın ne kadar önemli olduğunu biz havacılar biliyoruz ve gelişmesi için de çok çaba harcıyoruz. Son dönemlerde SHGM ve sektör el ele vererek bu sorunları çözme gayretine girmiştir. Zorluklara rağmen Genel Havacılıkta gelişme çabaları gözlenmektedir. Bizim gibi özel havaalanları ile de desteklenmektedir.”
Ahmet Tezman, sektörün işgücüne olan ihtiyacı konusunda şu düşüncelerini aktardı: “Hem hızlı büyüyen hem de ileri teknoloji kullanan bu sektörde tabiki nitelikli işgücüne ihtiyaç vardır. 30 civarında yükseköğretim kurumu havacılık programları ile eğitim veriyor. Hatta lise seviyesinde de okullar eğitim vermeye başladılar. Bulunulan bölge itibariyle de, sivil havacılığın gelişmesi açısından da çok olumlu.” Tezman, yükseköğrenim kurumlarının nitelikli işgücü yetiştirebilmesi için nitelikli öğretim görevlileri ile sektör tecrübesi olan eğitmenlere ihtiyacı olduğunu ifade ederek, sektördeki istihdam ihtiyacının nedenlerini açıklıyor: “Program açmış birçok yüksekokul öğretmen bulmakta zorlanmaktadır. Açılan programların sayısının çok olması öğretmen eksiğini de beraberinde getirmiştir. Hal böyle olunca eğitimlerde standardizasyon da olmamaktadır. Yani müfredat farklılığı ortaya çıkmaktadır. Verilecek eğitimler sektör ihtiyacı doğrultusunda olmalıdır. Öğrencilerin staj yapmaları konusunda sıkıntılar yaşanmaktadır. Yeterli İngilizcesi olmayan personelin de istihdamı zorlaşmaktadır.”
AYJET Uçuş Okulu Müdürü Naci Uçar
HIZLA BÜYÜYEN SEKTÖRDE ELEMAN İHTİYACI DA ARTAR
Ülkemizde 1000 civarında yabancı pilotun istihdam edildiğini söyleyen AYJET Uçuş Okulu Müdürü Naci Uçar, büyüyen Türk havacılık sektöründe nitelikli işgücünün arttığını ve teminde sıkıntılar yaşandığını, benzer şekilde diğer branşlarda da nitelikli eleman sıkıntısı yaşandığını belirtti. Naci Uçar, ülkemiz havacılık sektörünün, 2003 yılından itibaren yasal ve yapısal düzenlemeleri gerçekleştirdikten sonra hızlı bir büyüme trendine girdiğini ifade ederek, “2023 hedefleri ve başta THY olmak üzere tüm havayollarının verdikleri uçak siparişleri, büyüme planları, yapılan ve inşası devam eden havaalanları dikkate alındığında Türk Sivil Havacılığı ciddi bir kapasiteye ulaşmıştır. Tüm bu gelişmeler başta pilot, teknik eleman olmak üzere havacılığın çeşitli branşlarında yetişmiş insan gücüne olan ihtiyacı artırmaktadır” diye konuştu.
TUSAŞ Uçuş Okulu Müdürü E. Can Uluğtürkkan
HELİKOPTER PİLOT OKULLARI YETERLİ
Sivil alanlarda helikopter kullanımının ülkemizde son beş yılda yaygınlaşmaya başladığını söyleyen TUSAŞ Uçuş Okulu Müdürü E. Can Uluğtürkkan, “Sağlık Bakanlığı’nın hava ambulans işleri, Elektrik İşletmelerinin yüksek gerilim hatlarının havadan kontrolü, Akdeniz ve Karadeniz’de petrol platformlarına yapılan Offshore uçuşlar sektöre önemli bir hareket kazandırmıştır. Ancak bu uçuşların ihtiyacı olan pilotlar günümüzde Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ayrılan pilotlar tarafından karşılanmaktadır” dedi. Uluğtürkkan, önümüzdeki dönemde bu tür uçuşlara turizm, orman yangını vb. alanlarda oluşacak ihtiyaçlar da eklendiğinde 7 yıl sonra TSK’dan ayrılan pilotların sektör ihtiyacını karşılayamayacağının öngörüldüğünü sözlerine ekledi. Sektördeki nitelikli iş gücü eleman sıkıntısı konusunda şu an için helikopter pilot okullarının yeterli olacağını, ancak ileride yetersiz kalabileceğini veya mevcut kapasitesini artırması gerekebileceğini dile getiren E. Can Uluğtürkkan, ülkemizin genç ve yetenekli bir nüfusu ve pilotluğa yetenekli insan bulma konusunda bir sorunla karşılaşılmasının düşünülemeyeceğini söylerek sektördeki iş gücü ihtiyacı hakkındaki düşüncesini aktardı.
Anadolu Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Şerif Kavsaoğlu
BİLİMSEL İŞGÜCÜ ANALİZİNİN OLMAMASI SIKINTILARI ARTIRACAK
Türkiye’deki havacılık sektörünün 2003 yılındaki serbestleşmeden beri her yıl dünya ortalamasının yaklaşık iki katı hızla büyüdüğünü belirten Anadolu Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Şerif Kavsaoğlu, bu durumun sektörde istihdam ihtiyacını ortaya çıkardığını, dolayısıyla sektöre yönelik mezunlara olan ihtiyacın da hat safhada olduğunu söyledi. Havacılık sektörünün hızlı bir şekilde büyümesine karşın geleceğe ilişkin ayrıntılı ve bilimsel bir işgücü gereksinim analizinin henüz ortaya konulamadığını vurgulayan Prof. Dr. Mehmet Şerif Kavsaoğlu, sektörün durumu hakkında şu düşüncelerini paylaştı: “Yapılan bazı tahminler ise geçmiş eğilimlerin gelecekte de devam edeceği öngörüsüyle yapılan basit kestirimlerin ötesine geçememiştir. Bu nedenle gerek sektör gerekse eğitim kurumları plansız ve koordinesiz bir şekilde eğitim yatırımları gerçekleştirmektedirler. Bu yatırımlar kapsamında havacılık alanında kurulan eğitim kurumlarının birçoğunun sektörün gerektirdiği uluslararası standartları karşılaması konusunda ciddi sıkıntıları mevcuttur. Bu nedenle yakın gelecekte hem işsizlik hem de nitelikli işgücü istihdam açığının bir anda yaşanması söz konusudur.”
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Tolun
GİRİŞİMCİ ÖĞRENCİLER İSTİHDAM OLANAKLARINI GENİŞLETİR
Türk hava sektörünün bir atılım içinde olduğunu söyleyen Ondokuz Mayıs Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Tolun, “Burada başı havacılık işletmeleri çekmektedir; ama bunun yanında özgün hava ve uzay taşıtları ve araçları yapımı da filizlenmektedir. Ülke kendi hava araçlarını üretmek için oldukça büyük projelere imza atmaktadır. Bunları başarı ile geliştirmek yetenekli uçak ve uzay mühendislerine kalmaktır” diye konuştu. Sektörde mühendisten diğer kademelerdeki teknik elemanlara da gereksinim olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Süleyman Tolun, sektörün istihdam olanaklarına değindi: “Örneğin özgün helikopter, bölgesel yolcu uçağı, uydu ve savunma araçları üretim projeleri mezunlara istihdam olanağı yaratacaktır. Yolcu uçağı sayısı hızla arttığından bakım ve onarım da önemli bir istihdam sağlamaya devam edecektir. Öğrenciler, girişimci ve yaratıcı olmalarıyla iş olanaklarını genişletebilirler.”
Türk Hava Yolları Basın Müşaviri Dr. Ali Genç
DÜNYA ZENGİNLEŞTİKÇE SEKTÖR DE KATLANARAK BÜYÜYOR
Dünya havacılık sektörünün, globalleşme sürecine bağlı olarak sürekli büyüme ve gelişme gösteren bir sektör olduğunu söyleyen Türk Hava Yolları (THY) Basın Müşaviri Dr. Ali Genç, “Havacılık sektörünün büyümesi ile dünya çapındaki gayri safi milli hasılasının (GDP) büyümesi arasında bu bağlamda bir doğru orantı yer almakta olup, dünya GDP’si yılda yaklaşık yüzde 3 oranında büyürken, bu zenginleşme havacılık büyüme oranına yıllık yüzde 5’in üstünde bir oranla yansır. Yani genel trende göre, dünyada refah ve zenginleşme artarken, havacılık da bu bağlamda katlayarak büyümektedir” diye konuştu. “Ülkemizde havacılık sektörü, milli başarımızın bir aynası ve göstergesi konumundadır” diyen Dr. Ali Genç, Türk sivil havacılığı ve bu bağlamda ortaklığımız, son on yılda büyük bir çıkış yakalayan ülkemizin bu başarısına uluslararası arenada vitrin teşkil ettiğini ifade ederek, THY’nin sektörde önemli bir rol üstlendiğini vurguladı. Dr. Ali Genç, sektörde pilot açığı olduğundan bahsetmenin mümkün olduğunu, bu açığı ortadan kaldırmak için ortaklığımızın proje ve faaliyetleri bulunduğunu dile getirerek, eğitim ile ilgili işbirlikleri gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi.
Pegasus Hava Yolları İnsan Kaynakları Direktörü Didem Egeli
LİSANSLI PERSONEL İHTİYACI BÜYÜMEYİ ENGELLİYOR
ABD, AB ve Çin-Hindistan-Japonya ekonomik merkezleri dikkate alınarak, üç ekonomik eksenin de dünya GDP’sinin yaklaşık %22’sine sahip olduğu düşünüldüğünde, ülkemizin yer aldığı coğrafi bölge hava ulaşımı için Türkiye’ye ayrı bir önem kazandırdığını ifade eden Pegasus Hava Yolları İnsan Kaynakları Direktörü Didem Egeli, bu açıdan sivil havacılıkta büyümemiz son 10 yılda dünya ortalamalarının iki katı kadar olduğunu söyledi. Hava Ulaşım Endüstrisi, tüm dünyada 2014 yılı itibariyle ve tahminen %37’si havayolları tarafından olmak üzere toplam 7 milyon istihdam yarattığını ifade eden Didem Egeli, Türk havacılık sektörünün istihdam olanakları hakkında şu bilgileri verdi: “Herhangi bir işletmede Pilot ve Teknisyen olarak çalışmak için diploma dışında ayrıca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından verilen ve belli dönemlerde güncellenen lisanslar da gerekmektedir. Lisanslı personel ihtiyacı yıllarca havacılık sektörünün büyümesinin önündeki en büyük engel olmuştur. Son yıllarda açılan birçok uçuş okulu ile bu açık belli sürede ve mezunların uçuş tecrübeleri arttıkça kapanacaktır. Halen nitelikli ve tecrübeli uçuş ekibi ihtiyacı devam etmektedir. Bu açık bir taraftan yabancı pilotlar ile kapatılırken diğer taraftan da Türk pilotlar bir şekilde tecrübe eksikliklerini gidermektedirler.”
SEKTÖRDE İSTİHDAM SAĞLAYAN İŞLETMELER
- Misafir ve Kargo Havayolları
- Uçak Bakım Kuruluşları
- Yer Hizmeti Kuruluşları
- İkram Kuruluşları
- Misafir Terminal İşletmeleri
- Kargo Terminalleri ve Antrepo İşleticileri
- Hava Trafik Kontrolörleri
- Temsil, Gözetim ve Güvenlik Hizmetleri
- Eğitim Kuruluşları (Pilot, kabin memuru vs.)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim ve Sektör
Hızla büyüyen Türk havacılık sektöründe istihdam ihtiyacı da artıyor. Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, Türkiye’de önemli bir pilot açığı olduğunu ve bu açığın ilerleyen yıllarda daha da artacağının öngörüldüğünü belirtiyor.
Son yıllarda dünyada gelişme gösteren havacılık sektörü Türkiye’de de hızla gelişme kaydediyor. Gün geçtikçe gençler tarafından ilgi gören sektörde istihdam alanı da gelişmeye bağlı olarak artıyor. Artan personel ihtiyacını karşılamak için ise gerek lise gerekse üniversitelerde havacılık ile ilgili eğitimler düzenleniyor. Sektörün önde gelenleri, Türk Havacılığı bu hızda gelişmeye devam ederse istihdam ihtiyacının daha da artacağını vurguluyor.
Türkiye Havayolu Pilotları Derneği Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı
ÖNÜMÜZDEKİ 10 YILDA 5000 PİLOTA İHTİYAÇ VAR
Bugün 400 uçağa sahip olan ülkemiz sivil havacılığının, 2023 yılında 750 uçağa ulaşacağının değerlendirildiğini belirten Türkiye Havayolu Pilotları Derneği (TALPA) Başkanı Kaptan Pilot Gürcan Mantı, bu büyümenin hem pilot hem kabin memuru hem de diğer havacılık çalışanlarına olan talebi artıracağını belirtti. Türkiye’de bugün yaklaşık 6 bin pilotun bulunduğunu, bunların yaklaşık bin adedinin yabancı pilottan oluştuğunu söyleyen Kaptan Gürcan Mantı, “Önümüzdeki 10 yılda her yıl ilave 500 pilota ihtiyaç olduğu hesaplanmaktadır. Hiç kuşku yok ki, ülkemizde önemli bir pilot açığı bulunmakta olup bu açığın önümüzdeki yıllarda daha da artacağı öngörülmektedir. Bu açık şu anda yabancı pilotlarla karşılanmaktadır” dedi.
“Bugün ülkemiz sivil havacılığının en büyük handikapı, Genel Havacılığın yeterince gelişmemiş olmasıdır” diyen Gürcan Mantı, ambulans uçak, business jet, helikopter, hava taksi gibi hava araçlarını kapsayan Genel Havacılık, ABD’de tüm havacılığın %70’ini oluştururken ülkemizde bu oranın %3 seviyesinde olduğunu söyledi. Pilotluk mesleğini seçmek isteyenlerin öncelikle iyi derecede İngilizce bilmesi gerektiğini kaydeden Gürcan Mantı, mesleğin eğitimiyle ilgili şöyle önerilerde bulundu: “Bugün ülkemizde özel uçuş okullarında eğitim görmek ortalama 45.000 Euro civarında ciddi bir bütçeyi gerektiriyor. Bu parayı kredi alarak borçlanan veya aile imkanları ile ödeyen gençler özellikle havayolu şirketlerinin sınavlarında başarısız olunca ciddi bir travma yaşıyorlar. Doğrudan bir havayolu şirketine girip kısa yoldan hedefe ulaşamayanların mutlaka genel havacılıkta tecrübe kazanması gerekiyor. Ancak maalesef bu imkan da ülkemizde son derece kısıtlı. Bu nedenle, yolun başında mesleğin zorlukları iyi analiz edilmeli, iyi araştırma yapılmalı, eğitim alınacak uçuş okulu iyi seçilmelidir.”
TASSA Yönetim Kurulu
KABİN MEMURU İHTİYACI 2018 YILINDA İKİ KATI OLACAK
Açılımı Havayolları Kabin Memurları Derneği olan TASSA Yönetim Kurulu, Türkiye’de 8 bini Türk Hava Yolları’nda ve 2 bini özel havayollarında olmak üzere yaklaşık 10 bin kabin memurunun bulunduğunu belirtti. Sektörün gelişime açık bir sektör olduğuna dikkat çeken TASSA Yönetim Kurulu, yapılan çalışmalarla, 2018 yılında Türkiye’deki kabin memuru ihtiyacının firmalar tarafından verilen uçak siparişleri dikkate alındığında, şu andaki sayının en az iki katı (18-20 bin arası) olmasının beklendiğini ifade etti.
Kabin memurlarının uçak içerisinde, belirgin görev ve sorumlulukları olduğunu, bunlardan en önemlisinin fakat en az gözle görülebilir olanı yolcuların emniyetini sağlamak olduğunun altını çizen TASSA Yönetim Kurulu, bu ana sorumluluk kabin memurlarını sürekli ve özel bir eğitim almalarını gerekli kıldığını söyleyerek, kabin memurluğu için havayolu şirketlerinde 2,5-3 aylık meslek kursu ve üniversitelerin kabin memurluğu programlarında 2 yıllık meslek yüksekokul eğitimi verildiğini belirtti. Kabin memuru mesleğine ilginin oldukça fazla olduğunu, bu nedenle çok ayrıntılı sınavlar ve eleme süreçlerinin yaşandığını dile getiren TASSA, “Havayolları dışında herhangi başka bir iş olanağı yoktur. Ancak meslek tecrübesi olanlar insan ilişkilerindeki başarıları, ekip çalışmaasına uygunlukları ve yüksek liderlik özellikleri sayesinde müşteri ilişkileri ve yöneticilik alanlarında kolay iş bulabilmektedir” dedi. TASSA, ayrıca kabin memur adaylarına, İngilizce şart olmak üzere en az bir yabancı dili çok iyi derecede konuşabilmeleri gerektiğini önerdi.
Hezarfen Havaalanı Genel Müdürü Ahmet Tezman
TÜRKİYE GENEL HAVACILIKTA ÇOK GERİDE
Türk sivil havacılığı sektöründe yaklaşık 170 bin kişinin istihdam ettiği bilgisini veren Hezarfen Havaalanı Genel Müdürü Ahmet Tezman, “Bu rakam son 10 yılda 70 binden 170 bine çıkmıştır. Demek ki büyüyen bu sektör beraberinde istihdam da yaratmıştır. Hızlı ve gelişme gösteren, ileri teknolojilerin kullanıldığı sektör olmasından dolayı istihdam yaratmaya da devam etmektedir” ifadelerini kullandı.
“Türk havacılık sektörünün gelişmesi Avrupa ve dünya ortalamasını aşmıştır” diyen Ahmet Tezman, Türkiye’de faaliyet gösteren bir havayolu şirketinin Avrupa ve dünya sıralamasında ilk beşe girdiğini, ancak bunu hazırlayan ve güçlü kılan, temeli ve alfabesi olan genel havacılık sektörünü de görmek gerektiğini belirterek, Türk havacılık sektörünün durumuna değindi: “Hangi isimle adlandırılırsa adlandırılsın hava yolları (airline) dışındaki tüm havacılık faaliyetlerine Genel Havacılık dersek; maalesef Türkiye bu konuda çok ama çok geride. Genel Havacılığın ne kadar önemli olduğunu biz havacılar biliyoruz ve gelişmesi için de çok çaba harcıyoruz. Son dönemlerde SHGM ve sektör el ele vererek bu sorunları çözme gayretine girmiştir. Zorluklara rağmen Genel Havacılıkta gelişme çabaları gözlenmektedir. Bizim gibi özel havaalanları ile de desteklenmektedir.”
Ahmet Tezman, sektörün işgücüne olan ihtiyacı konusunda şu düşüncelerini aktardı: “Hem hızlı büyüyen hem de ileri teknoloji kullanan bu sektörde tabiki nitelikli işgücüne ihtiyaç vardır. 30 civarında yükseköğretim kurumu havacılık programları ile eğitim veriyor. Hatta lise seviyesinde de okullar eğitim vermeye başladılar. Bulunulan bölge itibariyle de, sivil havacılığın gelişmesi açısından da çok olumlu.” Tezman, yükseköğrenim kurumlarının nitelikli işgücü yetiştirebilmesi için nitelikli öğretim görevlileri ile sektör tecrübesi olan eğitmenlere ihtiyacı olduğunu ifade ederek, sektördeki istihdam ihtiyacının nedenlerini açıklıyor: “Program açmış birçok yüksekokul öğretmen bulmakta zorlanmaktadır. Açılan programların sayısının çok olması öğretmen eksiğini de beraberinde getirmiştir. Hal böyle olunca eğitimlerde standardizasyon da olmamaktadır. Yani müfredat farklılığı ortaya çıkmaktadır. Verilecek eğitimler sektör ihtiyacı doğrultusunda olmalıdır. Öğrencilerin staj yapmaları konusunda sıkıntılar yaşanmaktadır. Yeterli İngilizcesi olmayan personelin de istihdamı zorlaşmaktadır.”
AYJET Uçuş Okulu Müdürü Naci Uçar
HIZLA BÜYÜYEN SEKTÖRDE ELEMAN İHTİYACI DA ARTAR
Ülkemizde 1000 civarında yabancı pilotun istihdam edildiğini söyleyen AYJET Uçuş Okulu Müdürü Naci Uçar, büyüyen Türk havacılık sektöründe nitelikli işgücünün arttığını ve teminde sıkıntılar yaşandığını, benzer şekilde diğer branşlarda da nitelikli eleman sıkıntısı yaşandığını belirtti. Naci Uçar, ülkemiz havacılık sektörünün, 2003 yılından itibaren yasal ve yapısal düzenlemeleri gerçekleştirdikten sonra hızlı bir büyüme trendine girdiğini ifade ederek, “2023 hedefleri ve başta THY olmak üzere tüm havayollarının verdikleri uçak siparişleri, büyüme planları, yapılan ve inşası devam eden havaalanları dikkate alındığında Türk Sivil Havacılığı ciddi bir kapasiteye ulaşmıştır. Tüm bu gelişmeler başta pilot, teknik eleman olmak üzere havacılığın çeşitli branşlarında yetişmiş insan gücüne olan ihtiyacı artırmaktadır” diye konuştu.
TUSAŞ Uçuş Okulu Müdürü E. Can Uluğtürkkan
HELİKOPTER PİLOT OKULLARI YETERLİ
Sivil alanlarda helikopter kullanımının ülkemizde son beş yılda yaygınlaşmaya başladığını söyleyen TUSAŞ Uçuş Okulu Müdürü E. Can Uluğtürkkan, “Sağlık Bakanlığı’nın hava ambulans işleri, Elektrik İşletmelerinin yüksek gerilim hatlarının havadan kontrolü, Akdeniz ve Karadeniz’de petrol platformlarına yapılan Offshore uçuşlar sektöre önemli bir hareket kazandırmıştır. Ancak bu uçuşların ihtiyacı olan pilotlar günümüzde Türk Silahlı Kuvvetleri’nden ayrılan pilotlar tarafından karşılanmaktadır” dedi. Uluğtürkkan, önümüzdeki dönemde bu tür uçuşlara turizm, orman yangını vb. alanlarda oluşacak ihtiyaçlar da eklendiğinde 7 yıl sonra TSK’dan ayrılan pilotların sektör ihtiyacını karşılayamayacağının öngörüldüğünü sözlerine ekledi. Sektördeki nitelikli iş gücü eleman sıkıntısı konusunda şu an için helikopter pilot okullarının yeterli olacağını, ancak ileride yetersiz kalabileceğini veya mevcut kapasitesini artırması gerekebileceğini dile getiren E. Can Uluğtürkkan, ülkemizin genç ve yetenekli bir nüfusu ve pilotluğa yetenekli insan bulma konusunda bir sorunla karşılaşılmasının düşünülemeyeceğini söylerek sektördeki iş gücü ihtiyacı hakkındaki düşüncesini aktardı.
Anadolu Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Şerif Kavsaoğlu
BİLİMSEL İŞGÜCÜ ANALİZİNİN OLMAMASI SIKINTILARI ARTIRACAK
Türkiye’deki havacılık sektörünün 2003 yılındaki serbestleşmeden beri her yıl dünya ortalamasının yaklaşık iki katı hızla büyüdüğünü belirten Anadolu Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mehmet Şerif Kavsaoğlu, bu durumun sektörde istihdam ihtiyacını ortaya çıkardığını, dolayısıyla sektöre yönelik mezunlara olan ihtiyacın da hat safhada olduğunu söyledi. Havacılık sektörünün hızlı bir şekilde büyümesine karşın geleceğe ilişkin ayrıntılı ve bilimsel bir işgücü gereksinim analizinin henüz ortaya konulamadığını vurgulayan Prof. Dr. Mehmet Şerif Kavsaoğlu, sektörün durumu hakkında şu düşüncelerini paylaştı: “Yapılan bazı tahminler ise geçmiş eğilimlerin gelecekte de devam edeceği öngörüsüyle yapılan basit kestirimlerin ötesine geçememiştir. Bu nedenle gerek sektör gerekse eğitim kurumları plansız ve koordinesiz bir şekilde eğitim yatırımları gerçekleştirmektedirler. Bu yatırımlar kapsamında havacılık alanında kurulan eğitim kurumlarının birçoğunun sektörün gerektirdiği uluslararası standartları karşılaması konusunda ciddi sıkıntıları mevcuttur. Bu nedenle yakın gelecekte hem işsizlik hem de nitelikli işgücü istihdam açığının bir anda yaşanması söz konusudur.”
Ondokuz Mayıs Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Tolun
GİRİŞİMCİ ÖĞRENCİLER İSTİHDAM OLANAKLARINI GENİŞLETİR
Türk hava sektörünün bir atılım içinde olduğunu söyleyen Ondokuz Mayıs Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Süleyman Tolun, “Burada başı havacılık işletmeleri çekmektedir; ama bunun yanında özgün hava ve uzay taşıtları ve araçları yapımı da filizlenmektedir. Ülke kendi hava araçlarını üretmek için oldukça büyük projelere imza atmaktadır. Bunları başarı ile geliştirmek yetenekli uçak ve uzay mühendislerine kalmaktır” diye konuştu. Sektörde mühendisten diğer kademelerdeki teknik elemanlara da gereksinim olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Süleyman Tolun, sektörün istihdam olanaklarına değindi: “Örneğin özgün helikopter, bölgesel yolcu uçağı, uydu ve savunma araçları üretim projeleri mezunlara istihdam olanağı yaratacaktır. Yolcu uçağı sayısı hızla arttığından bakım ve onarım da önemli bir istihdam sağlamaya devam edecektir. Öğrenciler, girişimci ve yaratıcı olmalarıyla iş olanaklarını genişletebilirler.”
Türk Hava Yolları Basın Müşaviri Dr. Ali Genç
DÜNYA ZENGİNLEŞTİKÇE SEKTÖR DE KATLANARAK BÜYÜYOR
Dünya havacılık sektörünün, globalleşme sürecine bağlı olarak sürekli büyüme ve gelişme gösteren bir sektör olduğunu söyleyen Türk Hava Yolları (THY) Basın Müşaviri Dr. Ali Genç, “Havacılık sektörünün büyümesi ile dünya çapındaki gayri safi milli hasılasının (GDP) büyümesi arasında bu bağlamda bir doğru orantı yer almakta olup, dünya GDP’si yılda yaklaşık yüzde 3 oranında büyürken, bu zenginleşme havacılık büyüme oranına yıllık yüzde 5’in üstünde bir oranla yansır. Yani genel trende göre, dünyada refah ve zenginleşme artarken, havacılık da bu bağlamda katlayarak büyümektedir” diye konuştu. “Ülkemizde havacılık sektörü, milli başarımızın bir aynası ve göstergesi konumundadır” diyen Dr. Ali Genç, Türk sivil havacılığı ve bu bağlamda ortaklığımız, son on yılda büyük bir çıkış yakalayan ülkemizin bu başarısına uluslararası arenada vitrin teşkil ettiğini ifade ederek, THY’nin sektörde önemli bir rol üstlendiğini vurguladı. Dr. Ali Genç, sektörde pilot açığı olduğundan bahsetmenin mümkün olduğunu, bu açığı ortadan kaldırmak için ortaklığımızın proje ve faaliyetleri bulunduğunu dile getirerek, eğitim ile ilgili işbirlikleri gerçekleştirdiğini sözlerine ekledi.
Pegasus Hava Yolları İnsan Kaynakları Direktörü Didem Egeli
LİSANSLI PERSONEL İHTİYACI BÜYÜMEYİ ENGELLİYOR
ABD, AB ve Çin-Hindistan-Japonya ekonomik merkezleri dikkate alınarak, üç ekonomik eksenin de dünya GDP’sinin yaklaşık %22’sine sahip olduğu düşünüldüğünde, ülkemizin yer aldığı coğrafi bölge hava ulaşımı için Türkiye’ye ayrı bir önem kazandırdığını ifade eden Pegasus Hava Yolları İnsan Kaynakları Direktörü Didem Egeli, bu açıdan sivil havacılıkta büyümemiz son 10 yılda dünya ortalamalarının iki katı kadar olduğunu söyledi. Hava Ulaşım Endüstrisi, tüm dünyada 2014 yılı itibariyle ve tahminen %37’si havayolları tarafından olmak üzere toplam 7 milyon istihdam yarattığını ifade eden Didem Egeli, Türk havacılık sektörünün istihdam olanakları hakkında şu bilgileri verdi: “Herhangi bir işletmede Pilot ve Teknisyen olarak çalışmak için diploma dışında ayrıca Sivil Havacılık Genel Müdürlüğü tarafından verilen ve belli dönemlerde güncellenen lisanslar da gerekmektedir. Lisanslı personel ihtiyacı yıllarca havacılık sektörünün büyümesinin önündeki en büyük engel olmuştur. Son yıllarda açılan birçok uçuş okulu ile bu açık belli sürede ve mezunların uçuş tecrübeleri arttıkça kapanacaktır. Halen nitelikli ve tecrübeli uçuş ekibi ihtiyacı devam etmektedir. Bu açık bir taraftan yabancı pilotlar ile kapatılırken diğer taraftan da Türk pilotlar bir şekilde tecrübe eksikliklerini gidermektedirler.”
SEKTÖRDE İSTİHDAM SAĞLAYAN İŞLETMELER
- Misafir ve Kargo Havayolları
- Uçak Bakım Kuruluşları
- Yer Hizmeti Kuruluşları
- İkram Kuruluşları
- Misafir Terminal İşletmeleri
- Kargo Terminalleri ve Antrepo İşleticileri
- Hava Trafik Kontrolörleri
- Temsil, Gözetim ve Güvenlik Hizmetleri
- Eğitim Kuruluşları (Pilot, kabin memuru vs.)
Son Güncelleme: Pazar, 07 Aralık 2014 23:48
Gösterim: 2093
Bilişim sektöründeki ilanlarla yaklaşık 10 bin kişi aranıyor. En çok yazılım uzmanı ve satış temsilcisine ihtiyaç duyulan sektörde destek hizmetler tarafında da eleman ihtiyacı yoğun ancak işgücü, ihtiyacı karşılayamıyor.
Bilişim, işsizliğin görülmediği, tam tersine işgücü açığının giderek arttığı bir sektör. Açığın 50 bin civarında olduğu tahmin edilen sektörde çalışan sayısı ise yaklaşık 150 bin. Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) verilerine göre sektör 2013’te yüzde 12 büyüyerek 61.6 milyar TL’ye ulaştı.
Yenibiris.com’da, 2014 yılında en fazla iş ilanı verilen sektörler arasında bilişim 7. sırada yer alıyor. Başta yazılım uzmanı olmak üzere bu dönemde işe alınacak kişi sayısı 10 bine yakın. Yenibiris.com verilerine göre firmalar, en çok yazılım uzmanı ve teknoloji satışında uzman kişileri arıyor. Yazılımda en fazla talep görenler ise sırasıyla.NET yazılım uzmanı, ASP.NET yazılım uzmanı, mobil yazılım uzmanı, web yazılım uzmanı, PHP yazılım uzmanı ve Front End yazılım geliştirme uzmanı. Doldurmakta en zorlanılan pozisyonların başında Java yazılım geliştiricisi geliyor. En çok aranan ilk 10 pozisyonun dağılımı ise yaklaşık olarak şöyle…
Hangi Alanda Kaç Kişi Alınacak
1-Yazılım Uzmanı % 16 - 1600 kişi
2-Satış Temsilcisi % 12 - 1200 kişi
3-Sistem ve Network Uzmanı % 10 - 1000 kişi
4-Grafik/Web Tasarım Uzmanı % 7 - 700 kişi
5-Veritabanı Yöneticisi % 5 - 500 kişi
6-Teknik Servis Elemanı % 5 - 500 kişi
7-Yönetici Asistanı/Sekreter % 3 - 300 kişi
8-SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) Uzmanı % 3 - 300 kişi
9-Yazılım Test Uzmanı % 2 - 200 kişi
10-Eğitim Destek Elemanı % 2 - 200 kişi
Bol bol pratik çok önemli
Bilişim sektörüne girmek isteyenlerin İngilizce kaynakları takip ederek kendi kendini yetiştirmesi, lisans ve sertifika eğitimlerinden daha değerli görülüyor. Sektörün yüzde 35’inin “alaylı” olduğunu söyleyen BTOS Bilişim Danışmanlık Genel Müdürü Savaş Doğan, kendini geliştirmek ve diğer yeni mezunlardan bir adım öne geçmek isteyenlerin çok okuyup bol bol kod yazmalarını, geliştirdiği projeleri Github gibi sistemlere koyup bunu CV’lerinde belirtmelerini öneriyor. Doğan, “Eğer ilgi duydukları teknolojiler Oracle veya Microsoft şirketlerinin teknolojileri ise bu firmaların sertifikasyon programlarını edinmeleri de güzel olur. Ancak, işverenlerin büyük bir bölümü için önemli olan ne diploma ne de sertifika. Önemli olan verilecek işi doğru ve zamanında yapmaları” diyor.
Maaşlar deneyime göre
Sektörde başlangıç maaşları genellikle 1200 TL’den başlıyor. İş arayanların özgeçmişlerinde talep ettikleri en düşük ücret ise 2000 TL. Ücretler deneyime göre artıyor. BTOS Bilişim Danışmanlık’ın 2014 yılı raporuna göre İstanbul piyasasındaki maaşlar deneyim süresine göre 1200 TL ile 15000 TL arasında değişiyor. Uzmanlıklara göre ücret aralıkları şöyle:
|
UZMANLIK / DENEYİM |
1-3 YIL |
3-5 YIL |
5-10 YIL |
||
|
C#.NET |
1200 TL – 2500 TL |
2500 TL – 5000 TL |
5000 TL – 8000 TL |
||
|
JAVA |
1500 TL – 3000 TL |
3000 TL – 6000 TL |
6000 TL – 10000 TL |
||
|
PHP/MYSQL |
1200 TL – 2500 TL |
2500 TL – 5000 TL |
5000 TL – 7500 TL |
||
|
HTML/CSS/JS |
1200 TL – 2000 TL |
2000 TL – 4500 TL |
4500 TL – 6500 TL |
||
|
ORACLE PL/SQL |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 7500 TL |
||
|
PYTHON |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 6500 TL |
||
|
SAP / ABAP |
2000 TL – 2000 TL |
2000 TL – 4500 TL |
4500 TL – 9500 TL |
||
|
MS DYNAMICS |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 7500 TL |
||
|
GRAFİK TASARIM |
1200 TL – 2000 TL |
2000 TL – 3000 TL |
3000 TL – 5000 TL |
||
|
SATIŞ PAZARLAMA |
1200 TL – 2500 TL |
2500 TL – 3500 TL |
3500 TL – 8500 TL |
||
|
SİSTEM / NETWORK |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 7500 TL |
||
|
IT MANAGER |
5000 TL – 15000 TL |
||||
|
ORACLE DBA |
5000 TL – 10000 TL |
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim ve Sektör
Bilişim sektöründeki ilanlarla yaklaşık 10 bin kişi aranıyor. En çok yazılım uzmanı ve satış temsilcisine ihtiyaç duyulan sektörde destek hizmetler tarafında da eleman ihtiyacı yoğun ancak işgücü, ihtiyacı karşılayamıyor.
Bilişim, işsizliğin görülmediği, tam tersine işgücü açığının giderek arttığı bir sektör. Açığın 50 bin civarında olduğu tahmin edilen sektörde çalışan sayısı ise yaklaşık 150 bin. Türkiye Bilişim Sanayicileri Derneği (TÜBİSAD) verilerine göre sektör 2013’te yüzde 12 büyüyerek 61.6 milyar TL’ye ulaştı.
Yenibiris.com’da, 2014 yılında en fazla iş ilanı verilen sektörler arasında bilişim 7. sırada yer alıyor. Başta yazılım uzmanı olmak üzere bu dönemde işe alınacak kişi sayısı 10 bine yakın. Yenibiris.com verilerine göre firmalar, en çok yazılım uzmanı ve teknoloji satışında uzman kişileri arıyor. Yazılımda en fazla talep görenler ise sırasıyla.NET yazılım uzmanı, ASP.NET yazılım uzmanı, mobil yazılım uzmanı, web yazılım uzmanı, PHP yazılım uzmanı ve Front End yazılım geliştirme uzmanı. Doldurmakta en zorlanılan pozisyonların başında Java yazılım geliştiricisi geliyor. En çok aranan ilk 10 pozisyonun dağılımı ise yaklaşık olarak şöyle…
Hangi Alanda Kaç Kişi Alınacak
1-Yazılım Uzmanı % 16 - 1600 kişi
2-Satış Temsilcisi % 12 - 1200 kişi
3-Sistem ve Network Uzmanı % 10 - 1000 kişi
4-Grafik/Web Tasarım Uzmanı % 7 - 700 kişi
5-Veritabanı Yöneticisi % 5 - 500 kişi
6-Teknik Servis Elemanı % 5 - 500 kişi
7-Yönetici Asistanı/Sekreter % 3 - 300 kişi
8-SEO (Arama Motoru Optimizasyonu) Uzmanı % 3 - 300 kişi
9-Yazılım Test Uzmanı % 2 - 200 kişi
10-Eğitim Destek Elemanı % 2 - 200 kişi
Bol bol pratik çok önemli
Bilişim sektörüne girmek isteyenlerin İngilizce kaynakları takip ederek kendi kendini yetiştirmesi, lisans ve sertifika eğitimlerinden daha değerli görülüyor. Sektörün yüzde 35’inin “alaylı” olduğunu söyleyen BTOS Bilişim Danışmanlık Genel Müdürü Savaş Doğan, kendini geliştirmek ve diğer yeni mezunlardan bir adım öne geçmek isteyenlerin çok okuyup bol bol kod yazmalarını, geliştirdiği projeleri Github gibi sistemlere koyup bunu CV’lerinde belirtmelerini öneriyor. Doğan, “Eğer ilgi duydukları teknolojiler Oracle veya Microsoft şirketlerinin teknolojileri ise bu firmaların sertifikasyon programlarını edinmeleri de güzel olur. Ancak, işverenlerin büyük bir bölümü için önemli olan ne diploma ne de sertifika. Önemli olan verilecek işi doğru ve zamanında yapmaları” diyor.
Maaşlar deneyime göre
Sektörde başlangıç maaşları genellikle 1200 TL’den başlıyor. İş arayanların özgeçmişlerinde talep ettikleri en düşük ücret ise 2000 TL. Ücretler deneyime göre artıyor. BTOS Bilişim Danışmanlık’ın 2014 yılı raporuna göre İstanbul piyasasındaki maaşlar deneyim süresine göre 1200 TL ile 15000 TL arasında değişiyor. Uzmanlıklara göre ücret aralıkları şöyle:
|
UZMANLIK / DENEYİM |
1-3 YIL |
3-5 YIL |
5-10 YIL |
||
|
C#.NET |
1200 TL – 2500 TL |
2500 TL – 5000 TL |
5000 TL – 8000 TL |
||
|
JAVA |
1500 TL – 3000 TL |
3000 TL – 6000 TL |
6000 TL – 10000 TL |
||
|
PHP/MYSQL |
1200 TL – 2500 TL |
2500 TL – 5000 TL |
5000 TL – 7500 TL |
||
|
HTML/CSS/JS |
1200 TL – 2000 TL |
2000 TL – 4500 TL |
4500 TL – 6500 TL |
||
|
ORACLE PL/SQL |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 7500 TL |
||
|
PYTHON |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 6500 TL |
||
|
SAP / ABAP |
2000 TL – 2000 TL |
2000 TL – 4500 TL |
4500 TL – 9500 TL |
||
|
MS DYNAMICS |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 7500 TL |
||
|
GRAFİK TASARIM |
1200 TL – 2000 TL |
2000 TL – 3000 TL |
3000 TL – 5000 TL |
||
|
SATIŞ PAZARLAMA |
1200 TL – 2500 TL |
2500 TL – 3500 TL |
3500 TL – 8500 TL |
||
|
SİSTEM / NETWORK |
1500 TL – 2500 TL |
2500 TL – 4500 TL |
4500 TL – 7500 TL |
||
|
IT MANAGER |
5000 TL – 15000 TL |
||||
|
ORACLE DBA |
5000 TL – 10000 TL |
Son Güncelleme: Perşembe, 22 Ocak 2015 09:25
Gösterim: 2124
Satış danışmanı, prova mankeni, etüd öğretmeni, figüran, cankurtaran… Üniversiteler açıldı, Secretcv.com’da CV’si bulunan 550 bin üniversite öğrencisi part-time iş aramaya başladı. Bu sırada öğrencilere yönelik part-time iş ilanları bir yılda yüzde 12 artarak 70 bine yaklaştı.
Kayıt dönemi bitti, üniversiteler açıldı. Öğrenciler ise hem iş hayatına erken atılmak için hem de okul harçlıklarını çıkartmak için part-time işlere başvurmaya başladılar. Veritabanında 68 bin açık part-time pozisyon bulunan Secretcv.com’da 550 bin üniversite öğrencisi şu anda aktif olarak iş arıyor. Üniversitelere yönelik part-time iş ilanlarının sayısında ise geçen yıla göre yüzde 12’lik artış yaşandı. Secretcv.com Genel Müdürü Okan Tütüncü, “Bizler gençlere öğrenim hayatı boyunca gelecekteki mesleğiyle ilişkili olsun olmasın, iş deneyimi edinmelerini öneriyoruz. Bu iş disiplinini ve iş hayatı içindeki süreçleri daha erken yaşta tanımalarını sağlıyor. Şirketler de yeni mezun işe alımlarında artık bu deneyime sahip gençlere öncelik veriyor” dedi.
Geçtiğimiz bir yıl içerisinde öğrenciler için iş ilanı veren sektörlerin ilk sırasına yüzde 16 ile Mağazacılık ve Perakendecilik yerleşti. Onu yüzde 14 ile Eğitim, yüzde 7 ile Ajans ve yüzde 5 ile Fuar/Organizasyon takip etti. öğrencilerin en çok başvurdukları sektörler de ilanlarla benzerlik gösterdi. İlk sırayı yüzde 27 ile yine Mağazacılık/Perakendecilik aldı; onu Ajans ve Eğitim sektörleri izledi.
|
Sektör |
Yüzde |
Sektör |
Yüzde |
|
|
Mağazacılık / Perakendecilik |
16 |
Mağazacılık / Perakendecilik |
27 |
|
|
Eğitim |
14 |
Ajans |
8 |
|
|
Ajans |
7 |
Eğitim |
5 |
|
|
Fuar ve Organizasyon |
5 |
Turizm |
5 |
|
|
Gıda |
4 |
Tekstil |
4 |
|
|
Bilgisayar / BT / Internet |
4 |
Gıda |
4 |
|
|
Turizm |
3 |
Kozmetik |
4 |
|
|
Kozmetik |
3 |
Danışmanlık |
4 |
|
|
Bankacılık / Finans |
2 |
Bankacılık / Finans |
4 |
|
|
Danışmanlık |
2 |
Fuar ve Organizasyon |
4 |
Part-time iş ilanı veren sektörler (ilk 10) Öğrencilerin en çok başvurduğu sektörler (ilk 10)
BİLİŞİM SEKTÖRÜNDE AÇIK POZİSYONLAR BULUNUYOR
En çok part-time ilan verilen ilk 10 sektör içinde yer alan Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri sektörü ise öğrenciler tarafından en çok tercih edilen ilk 10’a giremedi. Tütüncü bu durumu şöyle açıklıyor: “Bilişim sektöründe istihdam arzı bulunuyor ancak talep az. Çünkü bu sektörde belirgin uzmanlaşmalar gerekiyor ancak istenilen niteliklere sahip adayların sayısı kısıtlı. Oysaki örneğin mağazacılıkta satış danışmanı olmak için kısa bir eğitimden geçmek yeterli oluyor.”
Öğrencilere yönelik iş ilanlarında birbirinden ilginç pozisyonlar göze çarpıyor. Satış danışmanı, etüd öğretmeni, stand hostesi, STK’lar için tanıtım elemanı ya da broşür elemanı gibi ilk akla gelen pozisyonların yanı sıra, prova mankeni, cankurtaran, şoför, kasiyer, garson, barista ve oyuncu-figüran gibi farklı işler de bulunuyor. Dönemsel veri giriş elemanı, web tasarım eğitmeni, SEO uzmanı ve grafiker gibi pozisyonlar da Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri konusunda kendini geliştirmek isteyen gençlere hitap ediyor.
BÜYÜKŞEHİRLERDE İŞ İMKANI DAHA FAZLA
Son 1 yılda part-time işlere başvuran öğrenciler arasında kızlar erkeklerden az farkla da olsa önde yer alıyor. Toplam başvuruların yüzde 54’ü kızlar, yüzde 46’sı ise erkek öğrenciler tarafından yapıldı. Öte yandan öğrenciler için iş imkanlarının en fazla olduğu şehirler de, beklenildiği gibi büyük şehirler oldu. İstanbul yüzde 27 ile öğrencilere en çok kucak açan şehir olurken, onu yüzde 6’şar pay ile Ankara ve İzmir takip etti. Antalya, Bursa ve Kocaeli gibi hem öğrenci nüfusunun hem de iş olanaklarının çok olduğu şehirler de listede üst sıralarda yer aldı.
|
Şehir |
Yüzde |
|
İstanbul |
27 |
|
Ankara |
6 |
|
İzmir |
6 |
|
Antalya |
5 |
|
Bursa |
5 |
|
Kocaeli |
5 |
|
Muğla |
5 |
|
Adana |
4 |
|
Konya |
3 |
|
Eskişehir |
3 |
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim ve Sektör
Satış danışmanı, prova mankeni, etüd öğretmeni, figüran, cankurtaran… Üniversiteler açıldı, Secretcv.com’da CV’si bulunan 550 bin üniversite öğrencisi part-time iş aramaya başladı. Bu sırada öğrencilere yönelik part-time iş ilanları bir yılda yüzde 12 artarak 70 bine yaklaştı.
Kayıt dönemi bitti, üniversiteler açıldı. Öğrenciler ise hem iş hayatına erken atılmak için hem de okul harçlıklarını çıkartmak için part-time işlere başvurmaya başladılar. Veritabanında 68 bin açık part-time pozisyon bulunan Secretcv.com’da 550 bin üniversite öğrencisi şu anda aktif olarak iş arıyor. Üniversitelere yönelik part-time iş ilanlarının sayısında ise geçen yıla göre yüzde 12’lik artış yaşandı. Secretcv.com Genel Müdürü Okan Tütüncü, “Bizler gençlere öğrenim hayatı boyunca gelecekteki mesleğiyle ilişkili olsun olmasın, iş deneyimi edinmelerini öneriyoruz. Bu iş disiplinini ve iş hayatı içindeki süreçleri daha erken yaşta tanımalarını sağlıyor. Şirketler de yeni mezun işe alımlarında artık bu deneyime sahip gençlere öncelik veriyor” dedi.
Geçtiğimiz bir yıl içerisinde öğrenciler için iş ilanı veren sektörlerin ilk sırasına yüzde 16 ile Mağazacılık ve Perakendecilik yerleşti. Onu yüzde 14 ile Eğitim, yüzde 7 ile Ajans ve yüzde 5 ile Fuar/Organizasyon takip etti. öğrencilerin en çok başvurdukları sektörler de ilanlarla benzerlik gösterdi. İlk sırayı yüzde 27 ile yine Mağazacılık/Perakendecilik aldı; onu Ajans ve Eğitim sektörleri izledi.
|
Sektör |
Yüzde |
Sektör |
Yüzde |
|
|
Mağazacılık / Perakendecilik |
16 |
Mağazacılık / Perakendecilik |
27 |
|
|
Eğitim |
14 |
Ajans |
8 |
|
|
Ajans |
7 |
Eğitim |
5 |
|
|
Fuar ve Organizasyon |
5 |
Turizm |
5 |
|
|
Gıda |
4 |
Tekstil |
4 |
|
|
Bilgisayar / BT / Internet |
4 |
Gıda |
4 |
|
|
Turizm |
3 |
Kozmetik |
4 |
|
|
Kozmetik |
3 |
Danışmanlık |
4 |
|
|
Bankacılık / Finans |
2 |
Bankacılık / Finans |
4 |
|
|
Danışmanlık |
2 |
Fuar ve Organizasyon |
4 |
Part-time iş ilanı veren sektörler (ilk 10) Öğrencilerin en çok başvurduğu sektörler (ilk 10)
BİLİŞİM SEKTÖRÜNDE AÇIK POZİSYONLAR BULUNUYOR
En çok part-time ilan verilen ilk 10 sektör içinde yer alan Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri sektörü ise öğrenciler tarafından en çok tercih edilen ilk 10’a giremedi. Tütüncü bu durumu şöyle açıklıyor: “Bilişim sektöründe istihdam arzı bulunuyor ancak talep az. Çünkü bu sektörde belirgin uzmanlaşmalar gerekiyor ancak istenilen niteliklere sahip adayların sayısı kısıtlı. Oysaki örneğin mağazacılıkta satış danışmanı olmak için kısa bir eğitimden geçmek yeterli oluyor.”
Öğrencilere yönelik iş ilanlarında birbirinden ilginç pozisyonlar göze çarpıyor. Satış danışmanı, etüd öğretmeni, stand hostesi, STK’lar için tanıtım elemanı ya da broşür elemanı gibi ilk akla gelen pozisyonların yanı sıra, prova mankeni, cankurtaran, şoför, kasiyer, garson, barista ve oyuncu-figüran gibi farklı işler de bulunuyor. Dönemsel veri giriş elemanı, web tasarım eğitmeni, SEO uzmanı ve grafiker gibi pozisyonlar da Bilgisayar ve Bilişim Teknolojileri konusunda kendini geliştirmek isteyen gençlere hitap ediyor.
BÜYÜKŞEHİRLERDE İŞ İMKANI DAHA FAZLA
Son 1 yılda part-time işlere başvuran öğrenciler arasında kızlar erkeklerden az farkla da olsa önde yer alıyor. Toplam başvuruların yüzde 54’ü kızlar, yüzde 46’sı ise erkek öğrenciler tarafından yapıldı. Öte yandan öğrenciler için iş imkanlarının en fazla olduğu şehirler de, beklenildiği gibi büyük şehirler oldu. İstanbul yüzde 27 ile öğrencilere en çok kucak açan şehir olurken, onu yüzde 6’şar pay ile Ankara ve İzmir takip etti. Antalya, Bursa ve Kocaeli gibi hem öğrenci nüfusunun hem de iş olanaklarının çok olduğu şehirler de listede üst sıralarda yer aldı.
|
Şehir |
Yüzde |
|
İstanbul |
27 |
|
Ankara |
6 |
|
İzmir |
6 |
|
Antalya |
5 |
|
Bursa |
5 |
|
Kocaeli |
5 |
|
Muğla |
5 |
|
Adana |
4 |
|
Konya |
3 |
|
Eskişehir |
3 |
Son Güncelleme: Pazartesi, 20 Ekim 2014 10:27
Gösterim: 1857

