Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Görme engellilere tabletle sınav imkanı
Anadolu Üniversitesi'nde (AÜ), görme engelli ve ağır görme kaybı bulunan öğrencilerin okutmana ihtiyaç duymadan rahat bir ortamda sınavlara katılmalarını sağlayabilmek amacıyla tablet bilgisayarda sesli sınav imkanı sağlayan sistem geliştirildi.
AÜ Bilgisayar Araştırma ve Uygulama Merkezi (BAUM) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Özgür Yılmazel, elektronik sınav uygulaması çalışmalarına 2010 yılında başladıklarını belirterek, artık bu cihazlarla eşitsizliği ortadan kaldırmış olduklarını söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Görme engellilere tabletle sınav imkanı
Anadolu Üniversitesi'nde (AÜ), görme engelli ve ağır görme kaybı bulunan öğrencilerin okutmana ihtiyaç duymadan rahat bir ortamda sınavlara katılmalarını sağlayabilmek amacıyla tablet bilgisayarda sesli sınav imkanı sağlayan sistem geliştirildi.
AÜ Bilgisayar Araştırma ve Uygulama Merkezi (BAUM) Müdürü Yrd. Doç. Dr. Özgür Yılmazel, elektronik sınav uygulaması çalışmalarına 2010 yılında başladıklarını belirterek, artık bu cihazlarla eşitsizliği ortadan kaldırmış olduklarını söyledi.
Son Güncelleme: Pazar, 05 Ağustos 2012 12:09
Gösterim: 1365
Prof. Dr. Soner Yıldırım, FATİH eğitiminden geçecek bireylerin iş bulma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Soner Yıldırım, ''Google'dan bir şey araştırıyorsun, binlerce sonuç çıkıyor. Bu kadar sonucu denetleme şansın yok, güvenilirliğini bilemezsin. İşte, bunların kararını verebilen, bunları yargılayabilen çocuklara 'bilişim bireyleri' diyoruz'' dedi.
Eğitimdeki başarının ölçütlerinden birinin de mezun olan çocukların istihdamı olduğunun altını çizen Yıldırım, ''Çok önemli bir bilişim projesi olan FATİH eğitiminden geçecek bireylerin sahip olacakları bilişim teknolojilerini kullanma becerileri sayesinde iş bulma ihtimali yüksek. Dünya ile bu anlamda yarışabiliriz. Ama çok kalabalık bir öğrenci nüfusundan bahsediyoruz. Bu 13-15 milyonluk nüfusun tamamının iş bulmasını beklemek gerçekçi değil'' ifadelerini kullandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Prof. Dr. Soner Yıldırım, FATİH eğitiminden geçecek bireylerin iş bulma ihtimalinin yüksek olduğunu söyledi.
Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) Eğitim Fakültesi Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Bölüm Başkanı Prof. Dr. Soner Yıldırım, ''Google'dan bir şey araştırıyorsun, binlerce sonuç çıkıyor. Bu kadar sonucu denetleme şansın yok, güvenilirliğini bilemezsin. İşte, bunların kararını verebilen, bunları yargılayabilen çocuklara 'bilişim bireyleri' diyoruz'' dedi.
Eğitimdeki başarının ölçütlerinden birinin de mezun olan çocukların istihdamı olduğunun altını çizen Yıldırım, ''Çok önemli bir bilişim projesi olan FATİH eğitiminden geçecek bireylerin sahip olacakları bilişim teknolojilerini kullanma becerileri sayesinde iş bulma ihtimali yüksek. Dünya ile bu anlamda yarışabiliriz. Ama çok kalabalık bir öğrenci nüfusundan bahsediyoruz. Bu 13-15 milyonluk nüfusun tamamının iş bulmasını beklemek gerçekçi değil'' ifadelerini kullandı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 30 Temmuz 2012 13:30
Gösterim: 1574
Facebook profilinizde bulunan uygunsuz fotoğrafların işinizi kaybetmenize neden olabileceğini biliyor muydunuz?
Araştırmacılar, işverenlerin başvuruları incelerken, sosyal ağ profillerini de inceledikleri konusunda adayları uyardı. Adaylara, profilllerinde paylaştıkları bilgilerin, hatta fotoğraflardaki görünüşlerinin bile dikkate alındığı belirtildi.
Yapılan araştırmalar ise Facebook profiliniz nedeniyle işinizi gerçekten kaybedebileceğinizi gösteriyor. ABD’li bilim insanları, işverenlerin daha uygun adayları bulabilmek için, sosyal ağ sitelerini de göz önünde bulundurması gerektiğini savunuyor.
Araştırmanın başında yer alan, Florida Uluslararası Üniversitesi’nden Vanessa de
Ayrıca, birçok iş yeri, kişileri Facebook profil fotoğraflarına bakarak değerlendiriyor. Llama, ‘’Bu oldukça yeni bir eğilimin amacı olarak beliriyor. İşverenler, iş başvurularını standart kurallarla değerlendirmek yerine, işverenleri öznel olmaya yöneltiyor’’ dedi.
İşverenler yeni eğilime kapılıyor
Teknoloji, sağlık, eğitim, gıda, hukuk, turizm ve reklamcılık alanları temsilcileriyle yapılan konuşmalarda, adayları sosyal ağ bilgilerine göre değerlendirme eğiliminin, olumlu sonuçlar verdiği anlaşıldı.
Araştırmacılar, işverenlerin, adayları Facebook ve diğer sosyal ağ sitelerindeki profilleriyle denetlenmesinin ahlaki olup olmadığını da değerlendirdi. Adayların ön görüşmede online görüntü ile değerlendirilmesi, kişinin gerçekten nasıl biri olduğu hakkında size bir fikir veriyor mu?’’ sorusuna işverenlerin cevabı, Tabii ki birinin Facebook aktiviteleri size o kişinin nasıl biri olduğuyla ilgili mükemmel bir yol gösterici oluyor’’ cevabı verildi.
ABD’li iki Senatör ise iş görüşmelerinde adayların Facebook şifrelerinin alınmasını, böylelikle yapılan aktivite ve konuşmalarda toplumdan gizlenmiş bir bilgi var mı diye kontrol edilmesi hakkında soruşturma açılmasını talep etti. Senatörler, bu eğilimin, kişilerin özel hayatlarına müdahale olduğu ve kanunen yasak olduğunu belirtti.
Facebook, yaptığı açıklamada kişilerin konuşmalarını görebildiğini ve olası bir yasa ihlalinde birçok ABD’li kurumun bundan haberdar olabileceğini belirtmişti.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Facebook profilinizde bulunan uygunsuz fotoğrafların işinizi kaybetmenize neden olabileceğini biliyor muydunuz?
Araştırmacılar, işverenlerin başvuruları incelerken, sosyal ağ profillerini de inceledikleri konusunda adayları uyardı. Adaylara, profilllerinde paylaştıkları bilgilerin, hatta fotoğraflardaki görünüşlerinin bile dikkate alındığı belirtildi.
Yapılan araştırmalar ise Facebook profiliniz nedeniyle işinizi gerçekten kaybedebileceğinizi gösteriyor. ABD’li bilim insanları, işverenlerin daha uygun adayları bulabilmek için, sosyal ağ sitelerini de göz önünde bulundurması gerektiğini savunuyor.
Araştırmanın başında yer alan, Florida Uluslararası Üniversitesi’nden Vanessa de
Ayrıca, birçok iş yeri, kişileri Facebook profil fotoğraflarına bakarak değerlendiriyor. Llama, ‘’Bu oldukça yeni bir eğilimin amacı olarak beliriyor. İşverenler, iş başvurularını standart kurallarla değerlendirmek yerine, işverenleri öznel olmaya yöneltiyor’’ dedi.
İşverenler yeni eğilime kapılıyor
Teknoloji, sağlık, eğitim, gıda, hukuk, turizm ve reklamcılık alanları temsilcileriyle yapılan konuşmalarda, adayları sosyal ağ bilgilerine göre değerlendirme eğiliminin, olumlu sonuçlar verdiği anlaşıldı.
Araştırmacılar, işverenlerin, adayları Facebook ve diğer sosyal ağ sitelerindeki profilleriyle denetlenmesinin ahlaki olup olmadığını da değerlendirdi. Adayların ön görüşmede online görüntü ile değerlendirilmesi, kişinin gerçekten nasıl biri olduğu hakkında size bir fikir veriyor mu?’’ sorusuna işverenlerin cevabı, Tabii ki birinin Facebook aktiviteleri size o kişinin nasıl biri olduğuyla ilgili mükemmel bir yol gösterici oluyor’’ cevabı verildi.
ABD’li iki Senatör ise iş görüşmelerinde adayların Facebook şifrelerinin alınmasını, böylelikle yapılan aktivite ve konuşmalarda toplumdan gizlenmiş bir bilgi var mı diye kontrol edilmesi hakkında soruşturma açılmasını talep etti. Senatörler, bu eğilimin, kişilerin özel hayatlarına müdahale olduğu ve kanunen yasak olduğunu belirtti.
Facebook, yaptığı açıklamada kişilerin konuşmalarını görebildiğini ve olası bir yasa ihlalinde birçok ABD’li kurumun bundan haberdar olabileceğini belirtmişti.
Son Güncelleme: Çarşamba, 25 Temmuz 2012 11:22
Gösterim: 1884
Facebook'ta arkadaşınıza borç para vermeyin
Sosyal medya siteleri üzerinden dolandırıcılık yapan çeteler, akılalmaz yöntemler kullanmaya devam ediyor. Bunlardan sonuncusu da Facebook üzerinden son dönemde yaygınlaşan 'arkadaştan borç para isteme' tekniği. Uzmanlar bu tip durumlarla karşı karşıya kalmamak için e-posta ve sosyal medya programları üzerinden gelen bağlantıların dikkate alınmadan silinmesi konusunda uyarıyor.
İnsanın her duyduğunda 'nasıl olur' dediği şey kendi başına gelince aslında ne kadar da savunmasız olduğumuz bütün çıplaklığıyla ortaya çıkıyor.
Bunun en çarpıcı örneğini, dün sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta, 2 bin kilometre uzaktaki eşim ve oğlumun son resimlerine bakarken açılan bir konuşma penceresiyle yaşadım.
Karşımdaki kişi yaklaşık altı senedir görüşmediğim bir arkadaşımdı.
'Müsait misin' dedikten sonra vaktinin az olduğunu ve bir soru sorup bilgisayarının başından ayrılacağını söyledi.
Kendisine müsait olduğumu söyleyince, internet bankacılığı kullanıp kullanmadığımı sordu.
'Evet' dedim.
ARKADAŞTAN GELEN HER LİNKE TIKLAMAYIN
TREND Micro Akdeniz Ülkelerinden Sorumlu Güvenlik Danışmanı İnanç Ilgın,
"Bilgisayar korsanı dahi diyemeyeceğimiz kötü niyetli pekçok kişi zararlı linkleri kullanıcılara gönderiyor. Bu linklere tıklayanların bilgisayarına zararlı yazılımlar bulaştığında Facebook dahil kullanının birçok hayati verisi tehdit altında olabiliyor."
GÜÇLÜ ŞİFRE TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL
"Facebook'ta kullanıcının arkadaşından gelen her linke güvenmemesi gerekiyor. Bu tip durumlara düşmemek için öncelikle güçlü bir şifre oluşturmak şart. Ancak bu da yeterli değil elbette. Facebook'un güvenlik soruları da olabildiğince zor olmalı."
Bunun üzerine bir yere internet üzerinden 200 TL yollaması gerektiğini, benim gönderip gönderemeyeceğimi, kendisinin bu parayı yarın hesabıma yatıracağını belirtti.
Tabi, altı senedir görmediğim bir arkadaşımın benden bir anda yangından mal kaçırır gibi borç para istemesi kafamda soru işaretleri uyandırdı.
Hemen kendisini telefonla aradım.
Tahmin ettiğim gibi; benimle Facebook üzerinden konuşan kişi telefondaki gerçek arkadaşım değildi.
Kendisi bana bu konuda şikayette bulunarak, aynı nedenle arkadaş listesindeki başka isimlerin de kendisini aradığını söyledi.
Hemen anlık konuşma penceresindeki kişiye kendisinin bir dolandırıcı olduğunu ve emniyete şikayet edeceğimi söyledim.
Bu sözüm üzerine, diyaloğu bitirdi ve kaçtı...
Açık söylemek gerekirse; karşımdaki kişi altı senedir görmediğim değil de sürekli irtibat halinde olduğum bir arkadaşım olsaydı, ihtiyacı olduğunu düşünüp o parayı gönderebilirdim.
Çünkü istediği yüksek bir meblağ değildi ve hemen ihtiyaçı olduğunu söyleyip, zor durumda olduğu algısı yaratıyordu.
Yani başkalarının başına gelince, biraz da gülümseyerek baktığım bu tür bir dolandırıcılığa kurban gitmeme ramak kalmıştı.
İşin kötü tarafı, bu tür vakalarda parayı verdiğiniz zaman geri almanız da çok zor...
Çünkü hemen savcılığa başvursanız dahi Bilişim Suçları Dairesi'ne yönlendiriliyor ve orada ifade veriyorsunuz.
Bu birim suçluyu bulmaya çalışıyor. Ancak, dolandırıcılar hesapları çoğu zaman günlük kullandığı ve sahte internet adresleri (IP) üzerinden çalıştığı için bulunamıyorlar.
Uzmanlar ise bu tip olayların nedeninin daha çok sosyal paylaşım sitelerindeki anlık konuşma programları ve e-posta adresleriyle gelen kaynağı belirsiz linkler olduğu konusunda uyarıyor.
Ve özetle; "en yakın arkadaşınızdan dahi gelse şüpheli ve cazip görünen linklere tıklamayın" diyorlar...
Hesabını bu şekilde çaldıran kullanıcıların Facebook'tan hesabını geri istemesi gerekiyor. Bunun dışında savcılığa başvuran kullanıcı da hesabını geri almak için mücadele verebiliyor.
(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Facebook'ta arkadaşınıza borç para vermeyin
Sosyal medya siteleri üzerinden dolandırıcılık yapan çeteler, akılalmaz yöntemler kullanmaya devam ediyor. Bunlardan sonuncusu da Facebook üzerinden son dönemde yaygınlaşan 'arkadaştan borç para isteme' tekniği. Uzmanlar bu tip durumlarla karşı karşıya kalmamak için e-posta ve sosyal medya programları üzerinden gelen bağlantıların dikkate alınmadan silinmesi konusunda uyarıyor.
İnsanın her duyduğunda 'nasıl olur' dediği şey kendi başına gelince aslında ne kadar da savunmasız olduğumuz bütün çıplaklığıyla ortaya çıkıyor.
Bunun en çarpıcı örneğini, dün sosyal paylaşım sitesi Facebook'ta, 2 bin kilometre uzaktaki eşim ve oğlumun son resimlerine bakarken açılan bir konuşma penceresiyle yaşadım.
Karşımdaki kişi yaklaşık altı senedir görüşmediğim bir arkadaşımdı.
'Müsait misin' dedikten sonra vaktinin az olduğunu ve bir soru sorup bilgisayarının başından ayrılacağını söyledi.
Kendisine müsait olduğumu söyleyince, internet bankacılığı kullanıp kullanmadığımı sordu.
'Evet' dedim.
ARKADAŞTAN GELEN HER LİNKE TIKLAMAYIN
TREND Micro Akdeniz Ülkelerinden Sorumlu Güvenlik Danışmanı İnanç Ilgın,
"Bilgisayar korsanı dahi diyemeyeceğimiz kötü niyetli pekçok kişi zararlı linkleri kullanıcılara gönderiyor. Bu linklere tıklayanların bilgisayarına zararlı yazılımlar bulaştığında Facebook dahil kullanının birçok hayati verisi tehdit altında olabiliyor."
GÜÇLÜ ŞİFRE TEK BAŞINA YETERLİ DEĞİL
"Facebook'ta kullanıcının arkadaşından gelen her linke güvenmemesi gerekiyor. Bu tip durumlara düşmemek için öncelikle güçlü bir şifre oluşturmak şart. Ancak bu da yeterli değil elbette. Facebook'un güvenlik soruları da olabildiğince zor olmalı."
Bunun üzerine bir yere internet üzerinden 200 TL yollaması gerektiğini, benim gönderip gönderemeyeceğimi, kendisinin bu parayı yarın hesabıma yatıracağını belirtti.
Tabi, altı senedir görmediğim bir arkadaşımın benden bir anda yangından mal kaçırır gibi borç para istemesi kafamda soru işaretleri uyandırdı.
Hemen kendisini telefonla aradım.
Tahmin ettiğim gibi; benimle Facebook üzerinden konuşan kişi telefondaki gerçek arkadaşım değildi.
Kendisi bana bu konuda şikayette bulunarak, aynı nedenle arkadaş listesindeki başka isimlerin de kendisini aradığını söyledi.
Hemen anlık konuşma penceresindeki kişiye kendisinin bir dolandırıcı olduğunu ve emniyete şikayet edeceğimi söyledim.
Bu sözüm üzerine, diyaloğu bitirdi ve kaçtı...
Açık söylemek gerekirse; karşımdaki kişi altı senedir görmediğim değil de sürekli irtibat halinde olduğum bir arkadaşım olsaydı, ihtiyacı olduğunu düşünüp o parayı gönderebilirdim.
Çünkü istediği yüksek bir meblağ değildi ve hemen ihtiyaçı olduğunu söyleyip, zor durumda olduğu algısı yaratıyordu.
Yani başkalarının başına gelince, biraz da gülümseyerek baktığım bu tür bir dolandırıcılığa kurban gitmeme ramak kalmıştı.
İşin kötü tarafı, bu tür vakalarda parayı verdiğiniz zaman geri almanız da çok zor...
Çünkü hemen savcılığa başvursanız dahi Bilişim Suçları Dairesi'ne yönlendiriliyor ve orada ifade veriyorsunuz.
Bu birim suçluyu bulmaya çalışıyor. Ancak, dolandırıcılar hesapları çoğu zaman günlük kullandığı ve sahte internet adresleri (IP) üzerinden çalıştığı için bulunamıyorlar.
Uzmanlar ise bu tip olayların nedeninin daha çok sosyal paylaşım sitelerindeki anlık konuşma programları ve e-posta adresleriyle gelen kaynağı belirsiz linkler olduğu konusunda uyarıyor.
Ve özetle; "en yakın arkadaşınızdan dahi gelse şüpheli ve cazip görünen linklere tıklamayın" diyorlar...
Hesabını bu şekilde çaldıran kullanıcıların Facebook'tan hesabını geri istemesi gerekiyor. Bunun dışında savcılığa başvuran kullanıcı da hesabını geri almak için mücadele verebiliyor.
(hürriyet)
Son Güncelleme: Perşembe, 26 Temmuz 2012 10:18
Gösterim: 1949
Telif ödemeden müzik, film ve dosya indirene para cezası
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca hazırlanan 'Telif Hakkı' kanun taslağı tamamlandı. İncelenmek üzere Avrupa Birliği'ne gönderilen yasa taslağı, internetten indirilecek müzik, film ve dosya için para cezası öngörüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca tarafından hazırlanan 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun taslağı tamamlandı.
Telif yasası olarak adlandırılan yasanın 51 maddesi değişiyor.
Bugün gazetesinde yer alan habere göre, Avrupa Birliği telif hukukuna uyumluluğunun incelenmesi için Avrupa’ya gönderilen tasarı yeni yasama yılında Meclis’e sunulacak.
Fransa’da tartışma konusu olan HADOPI yasasını örnek olarak hazırlanan yasa taslağı cezalardan yeni haklara kadar çok önemli değişiklikler içeriyor.
Özellikle internetteki telif hakları için önemli değişiklikler getiren yasa, hak sahipleri meslek birlikleri üzerinden ihlal yapan bireyle dolaylı yollarla muhatap olabilecek.
Yasa taslağındaki 73/B maddesi bireysel kullanıcıları kapsıyor. Burada ilgili eserin nereden indirildiği değil hangi İP tarafından indirildiği dikkate alınıyor.
Buna göre önce hak sahibinden izin almaksızın bir eseri indiren bireysel kullanıcıların İP adresleri telif birliklerince Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından akredite edilmiş bir yazılım tarafından tespit edilecek.
TİB tarafından tespit edilen kimlik bilgileri ve iletişim bilgileri de ihtarda bulunmak üzere Bakanlığa bildirilecek.
Bakanlık ihtarın gönderilmesinden itibaren 6 ay içerisinden ihlal yapan kişilere e-posta yoluyla, sonra da iadeli taahhütle mektupla ikinci bir ihtar gönderilecek.
İkinci ihtardan sonra geçecek 6 ay içerisinde ihlal yapan bireysel kullanıcılar hakkında Cumhuriyet Savcısı tarafından idari para cezası uygulanacak.
Söz konusu para cezasının ne kadar olacağı kısmı ise taslakta boş bırakıldı. Miktarı Bakanlar Kurulu belirleyecek.
Mevcut yasa suç saymıyor
Mevcut yasaya göre Türkiye'De internetten herhangi bir veri indirmek suç değil. Yeni yasada tüm bunların bir sisteme oturtulması amaçlanıyor.
(ntvmsnbc)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Eğitim Teknolojsi
Telif ödemeden müzik, film ve dosya indirene para cezası
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca hazırlanan 'Telif Hakkı' kanun taslağı tamamlandı. İncelenmek üzere Avrupa Birliği'ne gönderilen yasa taslağı, internetten indirilecek müzik, film ve dosya için para cezası öngörüyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı’nca tarafından hazırlanan 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanununda değişiklik yapılmasına dair kanun taslağı tamamlandı.
Telif yasası olarak adlandırılan yasanın 51 maddesi değişiyor.
Bugün gazetesinde yer alan habere göre, Avrupa Birliği telif hukukuna uyumluluğunun incelenmesi için Avrupa’ya gönderilen tasarı yeni yasama yılında Meclis’e sunulacak.
Fransa’da tartışma konusu olan HADOPI yasasını örnek olarak hazırlanan yasa taslağı cezalardan yeni haklara kadar çok önemli değişiklikler içeriyor.
Özellikle internetteki telif hakları için önemli değişiklikler getiren yasa, hak sahipleri meslek birlikleri üzerinden ihlal yapan bireyle dolaylı yollarla muhatap olabilecek.
Yasa taslağındaki 73/B maddesi bireysel kullanıcıları kapsıyor. Burada ilgili eserin nereden indirildiği değil hangi İP tarafından indirildiği dikkate alınıyor.
Buna göre önce hak sahibinden izin almaksızın bir eseri indiren bireysel kullanıcıların İP adresleri telif birliklerince Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) tarafından akredite edilmiş bir yazılım tarafından tespit edilecek.
TİB tarafından tespit edilen kimlik bilgileri ve iletişim bilgileri de ihtarda bulunmak üzere Bakanlığa bildirilecek.
Bakanlık ihtarın gönderilmesinden itibaren 6 ay içerisinden ihlal yapan kişilere e-posta yoluyla, sonra da iadeli taahhütle mektupla ikinci bir ihtar gönderilecek.
İkinci ihtardan sonra geçecek 6 ay içerisinde ihlal yapan bireysel kullanıcılar hakkında Cumhuriyet Savcısı tarafından idari para cezası uygulanacak.
Söz konusu para cezasının ne kadar olacağı kısmı ise taslakta boş bırakıldı. Miktarı Bakanlar Kurulu belirleyecek.
Mevcut yasa suç saymıyor
Mevcut yasaya göre Türkiye'De internetten herhangi bir veri indirmek suç değil. Yeni yasada tüm bunların bir sisteme oturtulması amaçlanıyor.
(ntvmsnbc)
Son Güncelleme: Çarşamba, 25 Temmuz 2012 11:05
Gösterim: 2199