MEB, merkezi yerleştirme işleminin tamamlanmasından sonra hazırlık veya 9. sınıfta yerleştirme dönemi için açık kontenjan bulunması halinde, eylül ayının sonuna kadar taban puana bakılmaksızın nakil yapacak.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), merkezi yerleştirme işleminin tamamlanmasından sonra hazırlık veya 9. sınıfta yerleştirme dönemi için açık kontenjan bulunması halinde eylül ayının sonuna kadar taban puana bakılmaksızın puan üstünlüğüne göre yapılan nakil ve geçişlerin onay işlemlerini yürütecek.
MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Değişiklikle, "Anadolu öğretmen lisesi" ibareleri yönetmelikten çıkarıldı.
Öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu, rehberlik ve araştırma merkezleri bünyesinde hizmet veren özel eğitim değerlendirme kurulu kararına göre özel eğitime ihtiyacı olan ve kaynaştırma yoluyla eğitim alacak öğrencileri yetenek, sağlık ve ikamet durumlarını dikkate alarak Anadolu liseleri, Anadolu imam hatip liseleri, mesleki ve teknik Anadolu liseleri, çok programlı Anadolu liseleri ile mesleki ve teknik eğitim merkezlerine dengeli bir şekilde yerleştirecek.
Hazırlık sınıfı ve 9. sınıflara her yıl alınacak öğrenci ve oluşturulacak şube sayısı, okulun fiziki imkan ve donanımı dikkate alınarak komisyon tarafından tutanakla tespit edilecek. Fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, spor liseleri ile güzel sanatlar liselerinde bir şubeye alınacak öğrenci sayısı 30; Anadolu liselerinde, Anadolu imam hatip liselerinde, mesleki ve teknik Anadolu liselerinde, çok programlı Anadolu liselerinde ve mesleki ve teknik eğitim merkezlerinde ise bir şubeye alınacak öğrenci sayısı 34 olacak.
Ortaöğretime yerleştirmeye esas puanla öğrenci alan fen, sosyal bilimler, Anadolu ve Anadolu imam-hatip liselerine nakil ve geçişler; okulların her birinin kendi arasında ve fen liseleri ile sosyal bilimler liselerinden Anadolu liselerine her sınıf seviyesinde gerçekleştirilecek.
Askeri lise ve polis kolejlerinden Anadolu liselerine her sınıf seviyesinde nakil ve geçiş yapılabilinecek.
Nakil ve geçiş başvurusu, temmuz, ağustos, eylül ve şubat aylarında haftada bir, diğer aylarda ise ayda bir kez olmak üzere veli tarafından öğrencinin öğrenim gördüğü okul müdürlüğüne yapılacak. Her yıl Bakanlıkça yayımlanan tercih ve yerleştirme kılavuzuna göre yapılan merkezi yerleştirme işleminin tamamlanmasından sonra hazırlık veya 9. sınıfta yerleştirme dönemi için açık kontenjan bulunması halinde eylül ayının sonuna kadar taban puana bakılmaksızın puan üstünlüğüne göre yapılan nakil ve geçişlerin onay işlemleri Bakanlıkça yürütülecek.
Okulların hazırlık veya 9. sınıflarına ait nakle esas taban puanları ekim ayı başında ilan edilecek.
Anadolu imam hatip liselerinde, mesleki ve teknik Anadolu liselerinde, çok programlı Anadolu liseleri ile mesleki ve teknik eğitim merkezlerinde öğrenci sayısının fazla, derslik sayısının yetersiz olduğu durumlarda, öğrenci kontenjanı veya bir şubedeki öğrenci sayısı en fazla 4 yıl için Bakanlıkça artırılabilecek. Sınıf tekrarına kalan öğrenciler bu sayıya dahil edilmeyecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB, merkezi yerleştirme işleminin tamamlanmasından sonra hazırlık veya 9. sınıfta yerleştirme dönemi için açık kontenjan bulunması halinde, eylül ayının sonuna kadar taban puana bakılmaksızın nakil yapacak.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), merkezi yerleştirme işleminin tamamlanmasından sonra hazırlık veya 9. sınıfta yerleştirme dönemi için açık kontenjan bulunması halinde eylül ayının sonuna kadar taban puana bakılmaksızın puan üstünlüğüne göre yapılan nakil ve geçişlerin onay işlemlerini yürütecek.
MEB Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği'nde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Değişiklikle, "Anadolu öğretmen lisesi" ibareleri yönetmelikten çıkarıldı.
Öğrenci yerleştirme ve nakil komisyonu, rehberlik ve araştırma merkezleri bünyesinde hizmet veren özel eğitim değerlendirme kurulu kararına göre özel eğitime ihtiyacı olan ve kaynaştırma yoluyla eğitim alacak öğrencileri yetenek, sağlık ve ikamet durumlarını dikkate alarak Anadolu liseleri, Anadolu imam hatip liseleri, mesleki ve teknik Anadolu liseleri, çok programlı Anadolu liseleri ile mesleki ve teknik eğitim merkezlerine dengeli bir şekilde yerleştirecek.
Hazırlık sınıfı ve 9. sınıflara her yıl alınacak öğrenci ve oluşturulacak şube sayısı, okulun fiziki imkan ve donanımı dikkate alınarak komisyon tarafından tutanakla tespit edilecek. Fen liseleri, sosyal bilimler liseleri, spor liseleri ile güzel sanatlar liselerinde bir şubeye alınacak öğrenci sayısı 30; Anadolu liselerinde, Anadolu imam hatip liselerinde, mesleki ve teknik Anadolu liselerinde, çok programlı Anadolu liselerinde ve mesleki ve teknik eğitim merkezlerinde ise bir şubeye alınacak öğrenci sayısı 34 olacak.
Ortaöğretime yerleştirmeye esas puanla öğrenci alan fen, sosyal bilimler, Anadolu ve Anadolu imam-hatip liselerine nakil ve geçişler; okulların her birinin kendi arasında ve fen liseleri ile sosyal bilimler liselerinden Anadolu liselerine her sınıf seviyesinde gerçekleştirilecek.
Askeri lise ve polis kolejlerinden Anadolu liselerine her sınıf seviyesinde nakil ve geçiş yapılabilinecek.
Nakil ve geçiş başvurusu, temmuz, ağustos, eylül ve şubat aylarında haftada bir, diğer aylarda ise ayda bir kez olmak üzere veli tarafından öğrencinin öğrenim gördüğü okul müdürlüğüne yapılacak. Her yıl Bakanlıkça yayımlanan tercih ve yerleştirme kılavuzuna göre yapılan merkezi yerleştirme işleminin tamamlanmasından sonra hazırlık veya 9. sınıfta yerleştirme dönemi için açık kontenjan bulunması halinde eylül ayının sonuna kadar taban puana bakılmaksızın puan üstünlüğüne göre yapılan nakil ve geçişlerin onay işlemleri Bakanlıkça yürütülecek.
Okulların hazırlık veya 9. sınıflarına ait nakle esas taban puanları ekim ayı başında ilan edilecek.
Anadolu imam hatip liselerinde, mesleki ve teknik Anadolu liselerinde, çok programlı Anadolu liseleri ile mesleki ve teknik eğitim merkezlerinde öğrenci sayısının fazla, derslik sayısının yetersiz olduğu durumlarda, öğrenci kontenjanı veya bir şubedeki öğrenci sayısı en fazla 4 yıl için Bakanlıkça artırılabilecek. Sınıf tekrarına kalan öğrenciler bu sayıya dahil edilmeyecek.
Son Güncelleme: Cumartesi, 21 Haziran 2014 12:58
Gösterim: 2327
Lise son sınıf öğrencileri üzerinde yapılan araştırma, üniversite adaylarının meslek tercihi yaparken "yaşam tarz"larının belirleyici olduğunu ortaya koydu
Hacettepe Üniversitesi tarafından lise son sınıf öğrencileri üzerinde yapılan araştırma, üniversite adaylarının meslek tercihi yaparken "yaşam tarz"larının belirleyici olduğunu ortaya koydu.
Hacettepe Üniversitesi Psikometri Uygulama ve Araştırma Merkezi (HÜPAM) tarafından, 11 bin lise öğrencisine üniversite tercihlerinde kendilerini etkileyen faktörleri sordu.
Ankara'daki farklı türlerde 177 lisede yürütülen "Üniversite ve Meslek Seçimini Etkileyen Etmenler" başlıkla araştırmada, 11 bin 444 lise son sınıf öğrencisinden üniversite ve bölüm tercihi yaparken dikkat ettikleri faktörlere ilişkin veri toplandı.
Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 58,21'ini kızlar, yüzde 41,79'unu erkekler; yüzde 72,4'ünü dershaneye gidenler, yüzde 27,5'ini ise gitmeyenler oluşturdu.
Öğrencilerin üniversite ve bölüm tercihlerinde bulunurken, yaklaşık yüzde 24'ünün tercihini puanına göre yapmayı planlandığı ortaya çıktı. Öğrencilerin yüzde 2,8'i tercih ettiği bir üniversite bulunduğunu, bölümün fark etmeyeceğini belirtirken, yüzde 15,1'i tercih ettiği bir bölüm olduğunu, üniversitenin fark etmeyeceğini ifade etti. Öğrencilerin büyük çoğunluğunun ise hem üniversite hem de bölüm tercihlerinde kararlarını verdiğini belirtti. Öğrencilerin yüzde 46,6'sı tercih ettiği hem üniversite hem de bölüm bulunduğunu kaydetti.
İstedikleri şehirde okuyacaklarını belirtenlerin oranı ise yüzde 2,3 oldu. Öğrencilerin yüzde 2,3'ü tercih ettiği bir şehir bulunduğunu okuyacakları üniversite ya da bölümün farketmeyeceğini; yüzde 6,6'sı ise tercih ettiği bir şehir ve bölüm bulduğunu, üniversitenin farketmeyeceğini ifade etti. Üniversite tercihini puanına göre yapacakların oranı ise yüzde 23,9 oldu. Tercihler konusunda henüz fikri olmayanlar ise yüzde 2,5'lik kesimi oluşturdu.
Üniversite seçerken öğrenciler mezunlara bakıyor
Araştırmaya göre, öğrenciler üniversite tercihlerinde en fazla iş ve burs olanaklarına bakıyorlar. Buna göre tercihlerde, o üniversite mezunlarının kolay iş bulması yüzde 82, burs imkanları yüzde 82 etkili oluyor. Üniversitenin eğitim kalitesi ise öğrencileri yüzde 81 etkiliyor.
Üniversitenin prestiji, eğitim masfrafları, tesis ve olanakları da öğrencileri etkileyen önemli unsurlardan bazıları. Buna göre, üniversitenin prestiji yüzde 76, eğitim masrafları yüzde 75, üniversitenin tesis ve olanakları yüzde 75, üniversitenin eğitim programlarına ilişkin olanakları yüzde 73, kampüs özellikleri yüzde 70 tercihlerde belirleyici oluyor.
Öğrencileri ektileyen diğer bazı unsurlar ise şöyle;
"Üniversitenin coğrafi konumu yüzde 63, Türkçe eğitim yüzde 63, akademisyenler yüzde 55, bölüm yüzde 53, üniversitenin sosyal olanakları yüzde 53, temel hizmetler (sağlık, ulaşım vb.) yüzde 52, İngilizce eğitim yüzde 51, başkalarından etkilenme (tanıdıklar, öğretmen vb.) yüzde 50, tanıtımda görev alan akademisyenler yüzde 48, teknik üniversite olması yüzde 45, ikinci öğretim olması yüzde 43, başkalarının yönlendirmesi (rehber öğretmen, aile gibi) yüzde 42, broşür ve afiş tanıtımları yüzde 42, tanıtım etkinlikleri yüzde 41, üniversitenin mezunları yüzde 38, basında çıkan tanıtımlar yüzde 35, internet üzerinden yapılan tanıtımlar yüzde 33 etkili oluyor"
Adaylar yaşam tarzlarına göre meslek seçiyor
Adaylar ilerideki mesleklerini belirlerken, en fazla yaşam tarzlarına uygun olup olmadığına bakıyor. Buna göre, lise son sınıf öğrencilerinin yüzde 81'i seçecekleri mesleğin yaşam tarzına uygun olmasını istiyor. Öğrenciler meslek tercihi yaparken, ailesine yeterli zaman ayırmasını sağlayacak olması, mesleğinin cinsiyetine, kişilik özelliklerine, inaçlarına uygun olmasını, düzenli bir yaşam tarzını sağlaması ve serbest zaman etkinliklerine zaman ayırmasına fırsat sağlamasını istiyor.
Yaşam tarzının ardından üniversite adayları, meslek seçerken en fazla iş bulma kolaylığı ve iş sağlığı ve güvenliğine dikkat ediyor. Meslek seçiminde iş bulma kolaylığı yüzde 78, iş sağlığı ve güvenliği yüzde 76, mesleğe ilgileri yüzde 67, disiplinler arası çalışmalara fırsat sağlaması yüzde 57, aile onayı yüzde 53, rehberliğin yönlendirmesi yüzde 43, mesleğin prestiji yüzde 29, mesleki tatmin yüzde 27 etkili oluyor.
Kızlar daha titiz
Araştırma raporunda, projede ortaya çıkan bazı önemli tespitlere de yer verildi. Buna göre, cinsiyetin üniversite tercihleri üzerinde önemli bir etkisi bulunuyor. Kadınlar, erkeklere göre tercihlerinde çok daha titiz davranıyor.
Rehber öğretmenden yardım alma, üniversite tercihleri üzerinde önemli etkiye sahip bulunuyor. Üniversite tercihlerinde dikkat edilen konular lise türünden etkileniyor. Anadolu, anadolu öğretmen ve fen liselerindeki öğrenciler pek çok konuda diğer lise türlerindeki öğrencilere göre daha titiz davranıyor.
Genelde özel sektörde çalışmayı hedefleyen öğrenciler tercihlerinde daha titiz davranıyor ve bu öğrenciler lisede diğer öğrencilere göre daha başarılı oluyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Lise son sınıf öğrencileri üzerinde yapılan araştırma, üniversite adaylarının meslek tercihi yaparken "yaşam tarz"larının belirleyici olduğunu ortaya koydu
Hacettepe Üniversitesi tarafından lise son sınıf öğrencileri üzerinde yapılan araştırma, üniversite adaylarının meslek tercihi yaparken "yaşam tarz"larının belirleyici olduğunu ortaya koydu.
Hacettepe Üniversitesi Psikometri Uygulama ve Araştırma Merkezi (HÜPAM) tarafından, 11 bin lise öğrencisine üniversite tercihlerinde kendilerini etkileyen faktörleri sordu.
Ankara'daki farklı türlerde 177 lisede yürütülen "Üniversite ve Meslek Seçimini Etkileyen Etmenler" başlıkla araştırmada, 11 bin 444 lise son sınıf öğrencisinden üniversite ve bölüm tercihi yaparken dikkat ettikleri faktörlere ilişkin veri toplandı.
Araştırmaya katılan öğrencilerin yüzde 58,21'ini kızlar, yüzde 41,79'unu erkekler; yüzde 72,4'ünü dershaneye gidenler, yüzde 27,5'ini ise gitmeyenler oluşturdu.
Öğrencilerin üniversite ve bölüm tercihlerinde bulunurken, yaklaşık yüzde 24'ünün tercihini puanına göre yapmayı planlandığı ortaya çıktı. Öğrencilerin yüzde 2,8'i tercih ettiği bir üniversite bulunduğunu, bölümün fark etmeyeceğini belirtirken, yüzde 15,1'i tercih ettiği bir bölüm olduğunu, üniversitenin fark etmeyeceğini ifade etti. Öğrencilerin büyük çoğunluğunun ise hem üniversite hem de bölüm tercihlerinde kararlarını verdiğini belirtti. Öğrencilerin yüzde 46,6'sı tercih ettiği hem üniversite hem de bölüm bulunduğunu kaydetti.
İstedikleri şehirde okuyacaklarını belirtenlerin oranı ise yüzde 2,3 oldu. Öğrencilerin yüzde 2,3'ü tercih ettiği bir şehir bulunduğunu okuyacakları üniversite ya da bölümün farketmeyeceğini; yüzde 6,6'sı ise tercih ettiği bir şehir ve bölüm bulduğunu, üniversitenin farketmeyeceğini ifade etti. Üniversite tercihini puanına göre yapacakların oranı ise yüzde 23,9 oldu. Tercihler konusunda henüz fikri olmayanlar ise yüzde 2,5'lik kesimi oluşturdu.
Üniversite seçerken öğrenciler mezunlara bakıyor
Araştırmaya göre, öğrenciler üniversite tercihlerinde en fazla iş ve burs olanaklarına bakıyorlar. Buna göre tercihlerde, o üniversite mezunlarının kolay iş bulması yüzde 82, burs imkanları yüzde 82 etkili oluyor. Üniversitenin eğitim kalitesi ise öğrencileri yüzde 81 etkiliyor.
Üniversitenin prestiji, eğitim masfrafları, tesis ve olanakları da öğrencileri etkileyen önemli unsurlardan bazıları. Buna göre, üniversitenin prestiji yüzde 76, eğitim masrafları yüzde 75, üniversitenin tesis ve olanakları yüzde 75, üniversitenin eğitim programlarına ilişkin olanakları yüzde 73, kampüs özellikleri yüzde 70 tercihlerde belirleyici oluyor.
Öğrencileri ektileyen diğer bazı unsurlar ise şöyle;
"Üniversitenin coğrafi konumu yüzde 63, Türkçe eğitim yüzde 63, akademisyenler yüzde 55, bölüm yüzde 53, üniversitenin sosyal olanakları yüzde 53, temel hizmetler (sağlık, ulaşım vb.) yüzde 52, İngilizce eğitim yüzde 51, başkalarından etkilenme (tanıdıklar, öğretmen vb.) yüzde 50, tanıtımda görev alan akademisyenler yüzde 48, teknik üniversite olması yüzde 45, ikinci öğretim olması yüzde 43, başkalarının yönlendirmesi (rehber öğretmen, aile gibi) yüzde 42, broşür ve afiş tanıtımları yüzde 42, tanıtım etkinlikleri yüzde 41, üniversitenin mezunları yüzde 38, basında çıkan tanıtımlar yüzde 35, internet üzerinden yapılan tanıtımlar yüzde 33 etkili oluyor"
Adaylar yaşam tarzlarına göre meslek seçiyor
Adaylar ilerideki mesleklerini belirlerken, en fazla yaşam tarzlarına uygun olup olmadığına bakıyor. Buna göre, lise son sınıf öğrencilerinin yüzde 81'i seçecekleri mesleğin yaşam tarzına uygun olmasını istiyor. Öğrenciler meslek tercihi yaparken, ailesine yeterli zaman ayırmasını sağlayacak olması, mesleğinin cinsiyetine, kişilik özelliklerine, inaçlarına uygun olmasını, düzenli bir yaşam tarzını sağlaması ve serbest zaman etkinliklerine zaman ayırmasına fırsat sağlamasını istiyor.
Yaşam tarzının ardından üniversite adayları, meslek seçerken en fazla iş bulma kolaylığı ve iş sağlığı ve güvenliğine dikkat ediyor. Meslek seçiminde iş bulma kolaylığı yüzde 78, iş sağlığı ve güvenliği yüzde 76, mesleğe ilgileri yüzde 67, disiplinler arası çalışmalara fırsat sağlaması yüzde 57, aile onayı yüzde 53, rehberliğin yönlendirmesi yüzde 43, mesleğin prestiji yüzde 29, mesleki tatmin yüzde 27 etkili oluyor.
Kızlar daha titiz
Araştırma raporunda, projede ortaya çıkan bazı önemli tespitlere de yer verildi. Buna göre, cinsiyetin üniversite tercihleri üzerinde önemli bir etkisi bulunuyor. Kadınlar, erkeklere göre tercihlerinde çok daha titiz davranıyor.
Rehber öğretmenden yardım alma, üniversite tercihleri üzerinde önemli etkiye sahip bulunuyor. Üniversite tercihlerinde dikkat edilen konular lise türünden etkileniyor. Anadolu, anadolu öğretmen ve fen liselerindeki öğrenciler pek çok konuda diğer lise türlerindeki öğrencilere göre daha titiz davranıyor.
Genelde özel sektörde çalışmayı hedefleyen öğrenciler tercihlerinde daha titiz davranıyor ve bu öğrenciler lisede diğer öğrencilere göre daha başarılı oluyor.
Son Güncelleme: Cuma, 20 Haziran 2014 13:28
Gösterim: 2299
2014 KPSS yerleştirme tercih işlemleri 23 Haziran’da başlıyor. Kimler KPSS yerleştirme tercihi yapabilir? KPSS yerleştirme tercih işlemleri ne zaman sona erecek? KPSS yerleştirme tercihleri nasıl yapılacak? İşte ÖSYM’den yapılan en son KPSS duyurusu;
Kamu Personel Seçme Sınavları (KPSS) yerleştirme tercihleri 23 Haziran-2 Temmuz tarihleri arasında ÖSYM'nin internet sitesinde yayımlanacak olan KPSS-2014/1 Tercih Kılavuzu'na göre alınacak.
ÖSYM, Bazı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Kadro ve Pozisyonlarına Yerleştirme yapmak için KPSS tercihlerinin 23 Haziran-2 Temmuz 2014 tarihleri arasında alınacağını duyurdu. KPSS yerleştirme tercih işlemleri ÖSYM’nin sitesinde yayınlanacak olan Kamu Personel Seçme Sınavı KPSS-2014/1 Tercih Kılavuzunda, ortaöğretim, ön lisans ve lisans düzeyleri olmak üzere 3 alandan yapılacak. Kılavuz, tercih süresi içinde ÖSYM’nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden yayımlanacak.
Kimler KPSS 2014 yerleştirme tercihi yapabilir?
ÖSYM’den yapılan KPSS 2014 yerleştirme tercih duyurusunda, adayların kılavuzda yer alan kadro ve pozisyonları tercih edebilmeleri için, 7-8 Temmuz 2012 ve 22-23 Eylül 2012 tarihlerinde yapılmış olan Kamu Personel Seçme Sınavlarından (2012-KPSS Lisans ve 2012-KPSS Ortaöğretim/Önlisans) birine girmiş ve bu sınavların en az birinden ilgili KPSS puanını almış olmaları gerektiği belirtildi. KPSS 2014 Yerleştirme işlemlerinde ortaöğretim mezunları için KPSSP94, önlisans mezunları için KPSSP93 ve lisans mezunları için KPSSP3 puanı kullanılacaktır. Ancak, Danıştay 12.Daire Başkanlığının 27/06/2013 tarihli ve E:2009/5045, K:2013/5796 sayılı kararı gereğince Teknik Hizmetler ve Sağlık Hizmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri sınıflarına dahil adayların ihraz etmiş oldukları unvanlara ilişkin kadrolara (Tekniker, Teknisyen, Hemşire, Ebe, Sağlık Memuru, Sağlık Teknisyeni, Sağlık Teknikeri gibi kadrolara) başvurmak istedikleri takdirde, KPSS tercih işlemlerinde en üst öğrenim düzeyinden KPSS’ye girerek elde etmiş oldukları puanları ile alt öğrenim düzey(ler)indeki kadrolara başvuru yapabileceklerdir.
2014 KPSS yerleştirmeleri için adaylar tercihlerini 23 Haziran-2 Temmuz 2014 tarihleri arasında, kılavuzda yer alan kurallara göre, ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr internet adresinden TC Kimlik Numaraları ve şifrelerini kullanarak kendileri yapacaklar. ÖSYM’ye posta yoluyla gönderilen veya elden verilen tercih listeleri geçerli olmayacak. ÖSYM’den yapılan duyuruya göre, KPSS tercih süresi uzatılmayacak. ÖSYM, KPSS-2014/1 Tercih Kılavuzuna göre yapılacak yerleştirmeye başvuracak adayların kılavuzu dikkatle incelemeleri gerektiği uyarısında bulundu.
Birden fazla diplomaya sahip olan adaylarla ilgili açıklama
KPSS yerleştirmelerinde aynı öğrenim düzeyinde birden fazla diplomaya sahip olan adaylar aynı anda her iki diplomalarında yazan program/alanlarına (sistemde kayıtlı bilgileri doğrultusunda) yönelik tercih yapabilecekler.
Adayların eğitim bilgileri, ÖSYM Aday İşlemleri Sisteminde (ais.osym.gov.tr) adaya ait kayıt bilgilerinde yer almaktadır. Tercih işlemlerinde ve yerleştirmede ÖSYM tarafından bu bilgiler kullanılacağından adayların, ais.osym.gov.tr adresinden eğitim bilgilerini kontrol ederek tercihlerini yapmaları gerekiyor.
Adaylar, aynı düzeyde birden fazla ortaöğretim/ön lisans/lisans eğitim bilgisinin ÖSYM Aday İşlemleri Sistemine kaydını sağlayabileceklerdir. Aynı öğrenim düzeyinde birden fazla diplomaya sahip adaylar, aynı anda her iki diplomalarında yazan program/alanlarına (sistemde kayıtlı bilgileri doğrultusunda) yönelik tercih yapabileceklerdir.
Alt öğrenim düzeyine ilişkin eğitim bilgisi yer almayanlar
ÖSYM, eğitim bilgileri eksik veya hatalı olan adaylarla ilgili şu açıklamayı yaptı;
ÖSYM Aday İşlemleri Sisteminde (ais.osym.gov.tr) eğitim bilgileri eksik veya hatalı olan adaylar ile Danıştay 12.Daire Başkanlığının kararı gereğince alt öğrenim düzeyindeki kadrolardan tercih yapabilecek durumda olanlardan ÖSYM Aday İşlemleri Sisteminde (ais.osym.gov.tr) alt öğrenim düzeyine ilişkin eğitim bilgisi yer almayanlar, 23 Haziran-2 Temmuz 2014 tarihleri arasında (2 Temmuz 2014 günü saat 16.00’ya kadar) ÖSYM Sınav Koordinatörlüklerinden bu bilgilerinin sisteme kaydını yaptırabileceklerdir. Tercih işlemleri için aday tarafından Merkezimize gönderilen mezuniyet/öğrenim durumu belgeleri işleme alınmayacaktır. Sadece ÖSYM Sınav Koordinatörlükleri tarafından yapılacak güncellemeler 2014/1 KPSS tercih/yerleştirme işlemi için geçerli olacaktır.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
2014 KPSS yerleştirme tercih işlemleri 23 Haziran’da başlıyor. Kimler KPSS yerleştirme tercihi yapabilir? KPSS yerleştirme tercih işlemleri ne zaman sona erecek? KPSS yerleştirme tercihleri nasıl yapılacak? İşte ÖSYM’den yapılan en son KPSS duyurusu;
Kamu Personel Seçme Sınavları (KPSS) yerleştirme tercihleri 23 Haziran-2 Temmuz tarihleri arasında ÖSYM'nin internet sitesinde yayımlanacak olan KPSS-2014/1 Tercih Kılavuzu'na göre alınacak.
ÖSYM, Bazı Kamu Kurum ve Kuruluşlarının Kadro ve Pozisyonlarına Yerleştirme yapmak için KPSS tercihlerinin 23 Haziran-2 Temmuz 2014 tarihleri arasında alınacağını duyurdu. KPSS yerleştirme tercih işlemleri ÖSYM’nin sitesinde yayınlanacak olan Kamu Personel Seçme Sınavı KPSS-2014/1 Tercih Kılavuzunda, ortaöğretim, ön lisans ve lisans düzeyleri olmak üzere 3 alandan yapılacak. Kılavuz, tercih süresi içinde ÖSYM’nin http://www.osym.gov.tr internet adresinden yayımlanacak.
Kimler KPSS 2014 yerleştirme tercihi yapabilir?
ÖSYM’den yapılan KPSS 2014 yerleştirme tercih duyurusunda, adayların kılavuzda yer alan kadro ve pozisyonları tercih edebilmeleri için, 7-8 Temmuz 2012 ve 22-23 Eylül 2012 tarihlerinde yapılmış olan Kamu Personel Seçme Sınavlarından (2012-KPSS Lisans ve 2012-KPSS Ortaöğretim/Önlisans) birine girmiş ve bu sınavların en az birinden ilgili KPSS puanını almış olmaları gerektiği belirtildi. KPSS 2014 Yerleştirme işlemlerinde ortaöğretim mezunları için KPSSP94, önlisans mezunları için KPSSP93 ve lisans mezunları için KPSSP3 puanı kullanılacaktır. Ancak, Danıştay 12.Daire Başkanlığının 27/06/2013 tarihli ve E:2009/5045, K:2013/5796 sayılı kararı gereğince Teknik Hizmetler ve Sağlık Hizmetleri ve Yardımcı Sağlık Hizmetleri sınıflarına dahil adayların ihraz etmiş oldukları unvanlara ilişkin kadrolara (Tekniker, Teknisyen, Hemşire, Ebe, Sağlık Memuru, Sağlık Teknisyeni, Sağlık Teknikeri gibi kadrolara) başvurmak istedikleri takdirde, KPSS tercih işlemlerinde en üst öğrenim düzeyinden KPSS’ye girerek elde etmiş oldukları puanları ile alt öğrenim düzey(ler)indeki kadrolara başvuru yapabileceklerdir.
2014 KPSS yerleştirmeleri için adaylar tercihlerini 23 Haziran-2 Temmuz 2014 tarihleri arasında, kılavuzda yer alan kurallara göre, ÖSYM’nin https://ais.osym.gov.tr internet adresinden TC Kimlik Numaraları ve şifrelerini kullanarak kendileri yapacaklar. ÖSYM’ye posta yoluyla gönderilen veya elden verilen tercih listeleri geçerli olmayacak. ÖSYM’den yapılan duyuruya göre, KPSS tercih süresi uzatılmayacak. ÖSYM, KPSS-2014/1 Tercih Kılavuzuna göre yapılacak yerleştirmeye başvuracak adayların kılavuzu dikkatle incelemeleri gerektiği uyarısında bulundu.
Birden fazla diplomaya sahip olan adaylarla ilgili açıklama
KPSS yerleştirmelerinde aynı öğrenim düzeyinde birden fazla diplomaya sahip olan adaylar aynı anda her iki diplomalarında yazan program/alanlarına (sistemde kayıtlı bilgileri doğrultusunda) yönelik tercih yapabilecekler.
Adayların eğitim bilgileri, ÖSYM Aday İşlemleri Sisteminde (ais.osym.gov.tr) adaya ait kayıt bilgilerinde yer almaktadır. Tercih işlemlerinde ve yerleştirmede ÖSYM tarafından bu bilgiler kullanılacağından adayların, ais.osym.gov.tr adresinden eğitim bilgilerini kontrol ederek tercihlerini yapmaları gerekiyor.
Adaylar, aynı düzeyde birden fazla ortaöğretim/ön lisans/lisans eğitim bilgisinin ÖSYM Aday İşlemleri Sistemine kaydını sağlayabileceklerdir. Aynı öğrenim düzeyinde birden fazla diplomaya sahip adaylar, aynı anda her iki diplomalarında yazan program/alanlarına (sistemde kayıtlı bilgileri doğrultusunda) yönelik tercih yapabileceklerdir.
Alt öğrenim düzeyine ilişkin eğitim bilgisi yer almayanlar
ÖSYM, eğitim bilgileri eksik veya hatalı olan adaylarla ilgili şu açıklamayı yaptı;
ÖSYM Aday İşlemleri Sisteminde (ais.osym.gov.tr) eğitim bilgileri eksik veya hatalı olan adaylar ile Danıştay 12.Daire Başkanlığının kararı gereğince alt öğrenim düzeyindeki kadrolardan tercih yapabilecek durumda olanlardan ÖSYM Aday İşlemleri Sisteminde (ais.osym.gov.tr) alt öğrenim düzeyine ilişkin eğitim bilgisi yer almayanlar, 23 Haziran-2 Temmuz 2014 tarihleri arasında (2 Temmuz 2014 günü saat 16.00’ya kadar) ÖSYM Sınav Koordinatörlüklerinden bu bilgilerinin sisteme kaydını yaptırabileceklerdir. Tercih işlemleri için aday tarafından Merkezimize gönderilen mezuniyet/öğrenim durumu belgeleri işleme alınmayacaktır. Sadece ÖSYM Sınav Koordinatörlükleri tarafından yapılacak güncellemeler 2014/1 KPSS tercih/yerleştirme işlemi için geçerli olacaktır.
Son Güncelleme: Cuma, 20 Haziran 2014 10:13
Gösterim: 2245
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, mezun olan öğrencilere günlük tutmalarını tavsiye etti.
İstanbul Medipol Üniversitesi´nin mezuniyet töreni, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı´nın da katılımıyla Haliç Kongre Merkezi´nde yapıldı.
Törende konuşan Bakan Avcı, üniversiteyi bitirmenin, mezun olmanın çok güzel olduğuna işaret ederek, ancak seçkin bir üniversitenin ilk mezunu olmanın çok daha güzel bir duygu olduğunu düşündüğünü kaydetti.
Mezun olan tüm öğrencileri tebrik eden Avcı, "Anneleri, babaları özellikle tebrik ediyorum. Bugün onlar da bugüne kadar yaptıkları nice fedakârlığın boşa gitmediğini sevinç içinde gördüler. Onlara çok teşekkür ediyoruz ve kutluyoruz" dedi.
Bakan Avcı, emekleriyle üniversiteye katkıda bulunan hocalara da teşekkürlerini bildirerek, şunları kaydetti:
"Elimde yazılı bir metin var ama onu okumayacağım. Çocuklarla, gençlerle diplomaların arasına daha fazla girmek istemiyorum. ´Çok konuşmayacağım´ dediğim zaman müthiş bir alkış geliyor. Ben böyle güzel bir mezuniyet töreni yaşayamadım. Bizim zamanımızda mezun olmak epey zor bir işti. O bakımdan sizlere ayrıca gıpta ettim. Ben mezun olurken bir büyüğümüz, bir hocamız, bir ağabeyim bana ne söylese iyi olur diye düşündüm. Size bugünü hatırlamanız için küçük bir tavsiye, bugün bir defter alın, kaleminiz nasıl olsa vardır, bir günlük tutmaya başlayın. İlerde inşallah onlara döndüğünüz zaman bu güzel günleri tekrar tekrar yaşamanıza da vesile olur. Hepinize tekrar ömür boyu başarılar diliyorum. Yolunuz, bahtınız açık olsun."
Önce bölüm birincilerine ardından da tüm öğrencilere diplomalarının dağıtıldığı tören, Bakan Avcı´yla hatıra fotoğrafı çektirilmesinin ardından sona erdi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, mezun olan öğrencilere günlük tutmalarını tavsiye etti.
İstanbul Medipol Üniversitesi´nin mezuniyet töreni, Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı´nın da katılımıyla Haliç Kongre Merkezi´nde yapıldı.
Törende konuşan Bakan Avcı, üniversiteyi bitirmenin, mezun olmanın çok güzel olduğuna işaret ederek, ancak seçkin bir üniversitenin ilk mezunu olmanın çok daha güzel bir duygu olduğunu düşündüğünü kaydetti.
Mezun olan tüm öğrencileri tebrik eden Avcı, "Anneleri, babaları özellikle tebrik ediyorum. Bugün onlar da bugüne kadar yaptıkları nice fedakârlığın boşa gitmediğini sevinç içinde gördüler. Onlara çok teşekkür ediyoruz ve kutluyoruz" dedi.
Bakan Avcı, emekleriyle üniversiteye katkıda bulunan hocalara da teşekkürlerini bildirerek, şunları kaydetti:
"Elimde yazılı bir metin var ama onu okumayacağım. Çocuklarla, gençlerle diplomaların arasına daha fazla girmek istemiyorum. ´Çok konuşmayacağım´ dediğim zaman müthiş bir alkış geliyor. Ben böyle güzel bir mezuniyet töreni yaşayamadım. Bizim zamanımızda mezun olmak epey zor bir işti. O bakımdan sizlere ayrıca gıpta ettim. Ben mezun olurken bir büyüğümüz, bir hocamız, bir ağabeyim bana ne söylese iyi olur diye düşündüm. Size bugünü hatırlamanız için küçük bir tavsiye, bugün bir defter alın, kaleminiz nasıl olsa vardır, bir günlük tutmaya başlayın. İlerde inşallah onlara döndüğünüz zaman bu güzel günleri tekrar tekrar yaşamanıza da vesile olur. Hepinize tekrar ömür boyu başarılar diliyorum. Yolunuz, bahtınız açık olsun."
Önce bölüm birincilerine ardından da tüm öğrencilere diplomalarının dağıtıldığı tören, Bakan Avcı´yla hatıra fotoğrafı çektirilmesinin ardından sona erdi.
Son Güncelleme: Cuma, 20 Haziran 2014 10:37
Gösterim: 1310
Milli Eğitim Bakanı Avcı, Kocaeli'de Işık Önder isimli öğrencinin okul birinciliği ünvanının geri alındığı iddiasıyla ilgili, bir yanlış varsa düzeltilebileceğini belirtti.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Kocaeli'de "okul birinciliği unvanının geri alındığı" iddiasına ilişkin, "o yaştaki bir gencin medyatik bir kampanyanın merkezine oturtulmasının kendi psikolojisi açısında da çok olumlu olmadığını belirtti
Bakan Avcı, İstanbul Medipol Üniversitesinin Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen mezuniyet töreni sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Avcı, İzmit Gazi Anadolu Lisesini birincilikle bitiren Işıtan Önder’in, okulun mezuniyet töreni sırasında Gezi Parkı odaklı eylemlerde hayatını kaybedenleri andığı gerekçesiyle açılan soruşturmada okul birinciliği unvanının geri alındığı iddiasının sorulması üzerine, "Konuyla ilgili bana verilen bilgi şöyle: Öğrencimiz okul birincisi olarak mezun olmuş. Mezuniyet konuşmasında söylediği bazı sözleri, okul yönetimi siyasi içerikli bulmuş. Sonra disiplin kuruluna sevk etmiş. Disiplin kurulu bu yönetmeliğe göre, yaptığı konuşma nedeniyle okuldan uzaklaştırma, 3 gün veya kısa süreli uzaklaştırma cezası verilmesi gerektiğini ama daha önce herhangi bir disiplin suçu işlemediği için bu cezanın en hafif düzeyde verilmesi gerektiğini kararlaştırmışlar" dedi.
Olaya ilişkin disiplin kurulunda da bir oy birliği oluşmadığını ve nitekim o toplantıdan sonra okul müdürünün de istifa ettiğini öğrendiğini aktaran Avcı, idarecilerin yapması gerekenin önce öğrenciyle konuşmak, neyin ne olduğunu anlamak, sonra gerekli telkini, konuşmayı yapmak olduğunu söyledi.
Bakan Avcı, bir öğrencinin disiplin cezası aldığında, davranış notunun düştüğünü, bu notun düşmesi durumunda not ortalamasının da düştüğünü, dolayısıyla okul birincisi olma şansının kaybedildiğini belirterek bu aşamadan sonra yapılması gereken şeyin, öğrencinin veya ailesinin ya da ona yardımcı olan kişilerin bu karara itiraz etmesini sağlamak olduğunu bildirdi.
Öğrenci ve aile itiraz yoluna gitmemiş
Avcı, öğrencinin okul disiplin kurulunun verdiği karara itiraz edebileceğini ve etmesi gerektiğini, kararın il disiplin kurulunda tekrar gözden geçirileceğini ve bir yanlış varsa düzeltilebileceğini belirterek şunları kaydetti:
"Fakat anladığım kadarıyla öğrenci ve aile bu yola gitmemiş. Yani itiraz etmemişler. Kendileri bu yol önerildiği halde, 'Bir düzeltme imkanı olabilir, itirazınızı yapın tekrar görüşülsün' dendiği halde, 'Hayır biz yargıya gideceğiz' demişler ve hemen konuyu medyayla paylaşmışlar. Anladığım kadarıyla medyada da bu konuda iyi bir hazırlık varmış. İş biraz medyatik bir şeye dönüşmüş. Şimdi benim televizyondaki röportajından gördüğüm kadarıyla çocuk korktuğumuz gibi bu olaydan ötürü çok fazla etkilenmemiş gibi görünüyor. Tam tersine daha da motive olduğunu, üniversite sınavlarına daha iyi hazırlanacağını, psikoloji bölümünü de birincilikle kazanıp birincilikle bitireceğini... Yani bu kararın olumsuz etkisinin korktuğumuz ölçüde olmadığını görüyorum oradan. Dolayısıyla burada ceza verenler bir anlamda mükafatlandırmışlar gibi. Hem onun motivasyonunu artırmışlar gibi hem de onun çok mutlu olduğu bir medyatik ilgiye mazhar olmasına yol açmış idarecilerimiz. Buraya kadar anlaşılabilir şeyler bunlar ama daha doğrusu, asıl bundan sonrası önemli. O yaştaki bir gencin o kadar medyatik bir kampanyanın merkezine oturtulması kendi psikolojisi açısında da çok olumlu olmaz. İşin normal seyrinde akması halinde okul idaresiyle konuşulması iyi olurdu. Hadi onu yapmamışlar, o zaman itiraz etmeleri iyi olurdu. Onu da yapmamışlar yargıya gitmişler bir de medyaya işi yansıtmayı tercih etmişler. Keşke böyle olmasa. Keşke başından itibaren daha pedagojik bir yaklaşımla kendisiyle de konuşulsa, aileyle de konuşulsa. Onlar da keşke böyle medyatik bir şeye dönüştürmek yerine normal yollardan bunun tashihini, düzeltilmesini sağlamayı tercih etselerdi bence daha iyi olurdu"
İki taraf açısında da baktığım zaman çok şık görünmüyor
Ailenin yargıya müracaat ettiğini bildiğini aktaran Avcı, şöyle devam etti:
"Ama disiplin kuruluna müracaat etselerdi itiraz etselerdi karara orada da belki faklı bir karar çıkabilirdi. Ama bugünlerde bu tür şeyler medyada farklı yorumlara yol açtığı için o yolu tercih etmişler. Bana çok, her iki taraf açısında da baktığım zaman çok şık görünmüyor. Ama dediğim gibi televizyonda kendi konuşmalarını dinlediğimde bu cezadan, bu uygulamadan çok olumsuz etkilenmediğini görünce biraz müsterih oldum doğrusu. Düzelir, bunlar düzelmeyecek şeyler değil. Bu tür şeylere, öğretmenlerimizin de olumlu anlamda yol gösterici olmaları lazım. Onları desteklerken de psikolojilerine zarar verecek söylemlerden kaçınmaları gerekir. Öğretmenler ne demek istediğimi anlıyor."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Avcı, Kocaeli'de Işık Önder isimli öğrencinin okul birinciliği ünvanının geri alındığı iddiasıyla ilgili, bir yanlış varsa düzeltilebileceğini belirtti.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, Kocaeli'de "okul birinciliği unvanının geri alındığı" iddiasına ilişkin, "o yaştaki bir gencin medyatik bir kampanyanın merkezine oturtulmasının kendi psikolojisi açısında da çok olumlu olmadığını belirtti
Bakan Avcı, İstanbul Medipol Üniversitesinin Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen mezuniyet töreni sonrasında basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
Avcı, İzmit Gazi Anadolu Lisesini birincilikle bitiren Işıtan Önder’in, okulun mezuniyet töreni sırasında Gezi Parkı odaklı eylemlerde hayatını kaybedenleri andığı gerekçesiyle açılan soruşturmada okul birinciliği unvanının geri alındığı iddiasının sorulması üzerine, "Konuyla ilgili bana verilen bilgi şöyle: Öğrencimiz okul birincisi olarak mezun olmuş. Mezuniyet konuşmasında söylediği bazı sözleri, okul yönetimi siyasi içerikli bulmuş. Sonra disiplin kuruluna sevk etmiş. Disiplin kurulu bu yönetmeliğe göre, yaptığı konuşma nedeniyle okuldan uzaklaştırma, 3 gün veya kısa süreli uzaklaştırma cezası verilmesi gerektiğini ama daha önce herhangi bir disiplin suçu işlemediği için bu cezanın en hafif düzeyde verilmesi gerektiğini kararlaştırmışlar" dedi.
Olaya ilişkin disiplin kurulunda da bir oy birliği oluşmadığını ve nitekim o toplantıdan sonra okul müdürünün de istifa ettiğini öğrendiğini aktaran Avcı, idarecilerin yapması gerekenin önce öğrenciyle konuşmak, neyin ne olduğunu anlamak, sonra gerekli telkini, konuşmayı yapmak olduğunu söyledi.
Bakan Avcı, bir öğrencinin disiplin cezası aldığında, davranış notunun düştüğünü, bu notun düşmesi durumunda not ortalamasının da düştüğünü, dolayısıyla okul birincisi olma şansının kaybedildiğini belirterek bu aşamadan sonra yapılması gereken şeyin, öğrencinin veya ailesinin ya da ona yardımcı olan kişilerin bu karara itiraz etmesini sağlamak olduğunu bildirdi.
Öğrenci ve aile itiraz yoluna gitmemiş
Avcı, öğrencinin okul disiplin kurulunun verdiği karara itiraz edebileceğini ve etmesi gerektiğini, kararın il disiplin kurulunda tekrar gözden geçirileceğini ve bir yanlış varsa düzeltilebileceğini belirterek şunları kaydetti:
"Fakat anladığım kadarıyla öğrenci ve aile bu yola gitmemiş. Yani itiraz etmemişler. Kendileri bu yol önerildiği halde, 'Bir düzeltme imkanı olabilir, itirazınızı yapın tekrar görüşülsün' dendiği halde, 'Hayır biz yargıya gideceğiz' demişler ve hemen konuyu medyayla paylaşmışlar. Anladığım kadarıyla medyada da bu konuda iyi bir hazırlık varmış. İş biraz medyatik bir şeye dönüşmüş. Şimdi benim televizyondaki röportajından gördüğüm kadarıyla çocuk korktuğumuz gibi bu olaydan ötürü çok fazla etkilenmemiş gibi görünüyor. Tam tersine daha da motive olduğunu, üniversite sınavlarına daha iyi hazırlanacağını, psikoloji bölümünü de birincilikle kazanıp birincilikle bitireceğini... Yani bu kararın olumsuz etkisinin korktuğumuz ölçüde olmadığını görüyorum oradan. Dolayısıyla burada ceza verenler bir anlamda mükafatlandırmışlar gibi. Hem onun motivasyonunu artırmışlar gibi hem de onun çok mutlu olduğu bir medyatik ilgiye mazhar olmasına yol açmış idarecilerimiz. Buraya kadar anlaşılabilir şeyler bunlar ama daha doğrusu, asıl bundan sonrası önemli. O yaştaki bir gencin o kadar medyatik bir kampanyanın merkezine oturtulması kendi psikolojisi açısında da çok olumlu olmaz. İşin normal seyrinde akması halinde okul idaresiyle konuşulması iyi olurdu. Hadi onu yapmamışlar, o zaman itiraz etmeleri iyi olurdu. Onu da yapmamışlar yargıya gitmişler bir de medyaya işi yansıtmayı tercih etmişler. Keşke böyle olmasa. Keşke başından itibaren daha pedagojik bir yaklaşımla kendisiyle de konuşulsa, aileyle de konuşulsa. Onlar da keşke böyle medyatik bir şeye dönüştürmek yerine normal yollardan bunun tashihini, düzeltilmesini sağlamayı tercih etselerdi bence daha iyi olurdu"
İki taraf açısında da baktığım zaman çok şık görünmüyor
Ailenin yargıya müracaat ettiğini bildiğini aktaran Avcı, şöyle devam etti:
"Ama disiplin kuruluna müracaat etselerdi itiraz etselerdi karara orada da belki faklı bir karar çıkabilirdi. Ama bugünlerde bu tür şeyler medyada farklı yorumlara yol açtığı için o yolu tercih etmişler. Bana çok, her iki taraf açısında da baktığım zaman çok şık görünmüyor. Ama dediğim gibi televizyonda kendi konuşmalarını dinlediğimde bu cezadan, bu uygulamadan çok olumsuz etkilenmediğini görünce biraz müsterih oldum doğrusu. Düzelir, bunlar düzelmeyecek şeyler değil. Bu tür şeylere, öğretmenlerimizin de olumlu anlamda yol gösterici olmaları lazım. Onları desteklerken de psikolojilerine zarar verecek söylemlerden kaçınmaları gerekir. Öğretmenler ne demek istediğimi anlıyor."
Son Güncelleme: Cuma, 20 Haziran 2014 09:53
Gösterim: 976