Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Dr. Adem İriç - Sevinç Eğitim Kurumları Yönetim Danışmanı
“Sevinç Eğitim Kurumları olarak özel okul sektöründe geleceğin kesinlikle öğrenciyi bireysel olarak donanımlı hale getirmeye bağlı olduğunu düşünüyoruz. Bunun yolunun da birden çok dili konuşturabilmekten, birden çok diploma programına tabi olmaktan, spor ve sanat alanlarında öğrenciyi donatabilmekten, okuma ve araştırma kültürünü geliştirmekten, girişimcilik ve iletişim becerilerinin yükseltilmesinden, akademik donanımların arttırılmasından, dünya vatandaşlığından geçtiğini çok iyi biliyoruz.”
Eğitim-öğretim faaliyetleri, şüphesiz tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin de başlıca gündemi ve en önemli meselesi olmaya devam ediyor. Son birkaç yılda iyice önem kazanan eğitim yatırımları, özel sektör açısından ele alınmaya çalışılacaktır. Bu sebeple özel sektörün kırılma noktalarına göz atmakta fayda var. Özellikle dönem olarak ayırmak gerekirse dört önemli kırılma noktasından söz edilebilir.
1. Dönem (2000 yılına kadar): 2000'li yıllara kadar dershane ağırlıklı bir sektör söz konusu olup, yerel olarak güçlü yapıda sayıları çok olmayan özel okullar varlıklarını sürdürmekteydi. Özellikle yirmi, otuz yıllık tecrübesi bulunan ve sayıları onu geçmeyen dershane markası zincir halinde faaliyet gösterirken, kalan dershanelerin büyük bölümü yerel teşebbüslerden oluşmaktaydı. Özel okul alanında zincir büyüme hedefi bulunmuyordu. Bunun birçok sebebi arasında önemlileri; özel okul algısının yeterli düzeyde gelişmemiş olması ve mali olarak sektörü büyütecek ekonomik durumun olmaması idi. Yayıncılık da esasen zincir markaların kendi bünyelerinde kullanmak üzere üretilmekte ve bunun haricinde birkaç yayın markası faaliyet göstermekteydi. Özel Okullar eğitim odaklı ilerlerken, kalan tüm yapılar sınav odaklı faaliyet göstermekteydi.
2. Dönem (2000-2015 arası): Zincir faaliyet algısının oluştuğu dönem olup, özel okulculukta daha ağır başlayan bu faaliyet, dershanelerde daha yüksek bir karşılık bulmuştur. Zincir dershane girişimi bu dönemde okula nispeten çok daha fazla olmuştur. Yayıncılık alanında girişimler artmıştır. Bu dönemde okullar karlılıklarını artırırken, dershanelerde rekabet ciddi artış gösterdiğinden karlılık düzeyi düşmüştür, diyebiliriz. Yayıncılıkta yapılan yatırımlar da en azından girişimcilerini ayakta tutabilmiştir. Bu dönemi birinci durağan dönem sonrasında bir hareket dönemi olarak görebiliriz.
3. Dönem (2015-2020 arası): Üçüncü dönemde tam bir kırılma yaşanmış, adeta sektörde devrimler ve dönüşümler yaşanmıştır. Dershanelerin kapatılmasıyla beraber birden sayıları on bini aşan özel okul furyası oluşmuştur. Devlet desteği de buna eklenince 1,5 milyona yakın özel okul öğrencisi oluşmuştur. Temel Liseler adeta dershanecilikten okulculuğa geçişte bir köprü olmuştur. Dershanelerin kapatılması Anayasa Mahkemesi tarafından kısmen iptal edilince ortaya Özel Öğretim Kursu kavramı çıkmış ve bu kadar özel okul varlığını akademik olarak devam ettirirken tekrar dershane mantığıyla faaliyet gösteren kurslar büyümeye başlamıştır. Bu dönemde Temel Liseler faaliyet süresi içinde kampüs yatırımı yapabilmişlerdir. Özellikle bu manada verilen devlet destekleri etkili olmuştur. Eski dershane zincir markaları bir anda okul zincirine de sahip olmuşlardır. Yeni birçok marka yatırımı yapılmış ve bunlar zincirleşme eğilimi göstermiştir.
4. Dönem (2020 sonrası): 2020 sonrası fırtınalı dönem akabinde sektör biraz normalleşmeye başlamış ve yapılan yeniliklere göre tutunamayan eğitim faaliyetleri elenerek sektörel anlamda bir oturma dönemi olmuştur. Heyecan ve hareket yerini, piyasa şartlarına uyum sağlama çabasına bırakmıştır. Öncelikle akademik okul türünde açılan binlerce okul yeterli rekabeti sağlayamadığından kapanmıştır. Kurs yatırımları daha da artmış, muhtelif kurslar dahi üniversite ve lise giriş sınavı hazırlığı verir hale gelmiştir. Kursçuluk alanında yeterli köklü tecrübeye sahip markalar ayakta durmaya devam edebilmiştir. Okulculuk alanında da fizibilitesi güçlü ve gücünü işinden alan yatırımlar ayakta kalmıştır. Pandeminin etkisiyle bir daralma yaşansa da dijital yatırımlarını zamanında yapabilen kurumlar bu dönemde zorlanmamışlardır. Yayıncılık alanında da hibrit üretimler önem kazanmış, soru havuzları ve yapay zeka yazılımları bu dönemde popüler olmuştur.
Bu değişim ve dönüşümleri daha rahat atlatan kurumların temel özellikleri incelendiğinde; köklü bir geçmişe ve tecrübeye sahip olmaları, piyasayı iyi etüt edip zamanında gerekli yatırımları yapabilmeleri, değişim ve dönüşümleri iyi okuyup tedbirlerini alabilmeleri, sakin ve sabırlı/temkinli adım atmaları, kendilerine bağlı insan kaynağı ve yatırımları iyi motive etmiş olmaları gibi özellikleri ön plana çıkmaktadır.
Buradan hareketle Sevinç Eğitim Kurumları’nın 1986 yılından bu yana biriktirdiği tecrübesiyle özel sektör yatırımlarına bakışı şu şekilde devam etmektedir: Kursçuluk faaliyeti sınavlar varlığını devam ettirdiği sürece varlığını ve gücünü devam ettirecektir. Burada Sevinç Eğitim Kurumları'nın sırrı ise rekabet alanında ortaya çıkmaktadır. Biz çok iyi biliyoruz ki klasik sınav hazırlığı faaliyeti ömrünü tamamlamıştır. Artık sınav hazırlığı da olsa yeni şeyler söylemenin zamanıdır. Bu anlamda, öğrencilerimizin durumu ve beklentileri çok iyi analiz edilerek dünyadaki değişimler de izlenerek mekânsal yatırımlar tasarlanmakta, öğretim materyalleri geliştirilmekte, yapay zeka yatırımları yapılmakta ve bambaşka bir ürün geliştirilmektedir. Öğrencinin tanımının dahi değiştiği günümüzde onu iyi anlayarak öğretmeni, mekanları ve materyalleri bu anlamda dönüştürmeyi kendimize hedef edindik.
Özel okulculuk anlamında da benzer mantıkla hareket ediyoruz. Her geçen gün daha da eğitici ve öğretici olabilmek için hangi donanımlara sahip olduğumuzu tekrar tekrar gözden geçiriyoruz. Rakiplerimizi ve dünyayı bu anlamda sürekli takip ediyor ve daha farklı neler yapabileceğimizi düşünüyor ve yöntemler geliştiriyoruz. Özel okul sektöründe geleceğin kesinlikle öğrenciyi bireysel olarak donanımlı hale getirmeye bağlı olduğunu düşünüyoruz. Bunun yolunun da birden çok dili konuşturabilmekten, birden çok diploma programına tabi olmaktan, spor ve sanat alanlarında öğrenciyi donatabilmekten, okuma ve araştırma kültürünü geliştirmekten, girişimcilik ve iletişim becerilerinin yükseltilmesinden, akademik donanımların arttırılmasından, dünya vatandaşlığından geçtiğini çok iyi biliyoruz.
Yayıncılık alanında da kendi kurguladığımız bu eğitim ve öğretim sistemine uygun olarak kendimize özel kurguladığımız yayınları kendi içimizde üreterek niş bir özelliğe sahip olma hedefimiz bulunuyor. Sektörel tespitler ve kurumsal hedeflerimizden sonra bir de yatırım planımızdan okurlarımızı haberdar etmek yerinde olacaktır.
EĞİTİM YATIRIMLARINDA ÖNCELİKLİ İNCELEME NOKTALARIMIZ
* Yasal düzenlemelerin şu anki hali ve gelecekte olabileceği hali de düşünerek yatırım incelemesi yapıyoruz.
* Yatırımlarımızda pazar araştırmasına çok önem veriyoruz. Özellikle inandığımız ve pazar parametrelerinin kurumumuzun hedeflerine uygunluğunu kontrol ediyoruz.
* Pazar araştırması akabinde uyumlaştırma ve Sevinç Eğitim Kurumları'nın bir yatırımı olmasına yönelik iş ve çalışma planlarını çıkarıyoruz.
* Uygun lokasyonda ve uygun mekanda Sevinç Eğitim Kurumları'nın donanımlarını yerleştiriyoruz.
* Eğitim ve çalışma takvimimizin yerel unsurlarla bezenmiş, rekabet edebilir halde hazırlığını yapıyoruz.
* Pazar, mekan, iş planı ve donanımdan sonra en önemli unsur Sevinç Eğitim Kurumları vizyonuna uygun iş gücünün temini ve eğitimi için çalışıyoruz.
* Eğitim, işletme ve pazarlama alanlarında eğitimler vererek kurumu güçlendiriyoruz.
* Son olarak Sevinç Eğitim Kurumları hedeflerine uygun olarak denetim faaliyetlerimizi harekete geçiriyoruz.
* Girişimcilerde aradığımız temel özellikler ise alanında yeterli tecrübeye sahip olması, bulunduğu coğrafyada eğitimci kimliğinin kabul edilmiş olması, saygın bir çalışma ortamına sahip olması, mekanların kurum prensiplerine uygun olması, birlikte büyüme arzusu ve diğer şartlarda tam uyumşeklinde özetleyebiliriz.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Dr. Adem İriç - Sevinç Eğitim Kurumları Yönetim Danışmanı
“Sevinç Eğitim Kurumları olarak özel okul sektöründe geleceğin kesinlikle öğrenciyi bireysel olarak donanımlı hale getirmeye bağlı olduğunu düşünüyoruz. Bunun yolunun da birden çok dili konuşturabilmekten, birden çok diploma programına tabi olmaktan, spor ve sanat alanlarında öğrenciyi donatabilmekten, okuma ve araştırma kültürünü geliştirmekten, girişimcilik ve iletişim becerilerinin yükseltilmesinden, akademik donanımların arttırılmasından, dünya vatandaşlığından geçtiğini çok iyi biliyoruz.”
Eğitim-öğretim faaliyetleri, şüphesiz tüm dünyada olduğu gibi ülkemizin de başlıca gündemi ve en önemli meselesi olmaya devam ediyor. Son birkaç yılda iyice önem kazanan eğitim yatırımları, özel sektör açısından ele alınmaya çalışılacaktır. Bu sebeple özel sektörün kırılma noktalarına göz atmakta fayda var. Özellikle dönem olarak ayırmak gerekirse dört önemli kırılma noktasından söz edilebilir.
1. Dönem (2000 yılına kadar): 2000'li yıllara kadar dershane ağırlıklı bir sektör söz konusu olup, yerel olarak güçlü yapıda sayıları çok olmayan özel okullar varlıklarını sürdürmekteydi. Özellikle yirmi, otuz yıllık tecrübesi bulunan ve sayıları onu geçmeyen dershane markası zincir halinde faaliyet gösterirken, kalan dershanelerin büyük bölümü yerel teşebbüslerden oluşmaktaydı. Özel okul alanında zincir büyüme hedefi bulunmuyordu. Bunun birçok sebebi arasında önemlileri; özel okul algısının yeterli düzeyde gelişmemiş olması ve mali olarak sektörü büyütecek ekonomik durumun olmaması idi. Yayıncılık da esasen zincir markaların kendi bünyelerinde kullanmak üzere üretilmekte ve bunun haricinde birkaç yayın markası faaliyet göstermekteydi. Özel Okullar eğitim odaklı ilerlerken, kalan tüm yapılar sınav odaklı faaliyet göstermekteydi.
2. Dönem (2000-2015 arası): Zincir faaliyet algısının oluştuğu dönem olup, özel okulculukta daha ağır başlayan bu faaliyet, dershanelerde daha yüksek bir karşılık bulmuştur. Zincir dershane girişimi bu dönemde okula nispeten çok daha fazla olmuştur. Yayıncılık alanında girişimler artmıştır. Bu dönemde okullar karlılıklarını artırırken, dershanelerde rekabet ciddi artış gösterdiğinden karlılık düzeyi düşmüştür, diyebiliriz. Yayıncılıkta yapılan yatırımlar da en azından girişimcilerini ayakta tutabilmiştir. Bu dönemi birinci durağan dönem sonrasında bir hareket dönemi olarak görebiliriz.
3. Dönem (2015-2020 arası): Üçüncü dönemde tam bir kırılma yaşanmış, adeta sektörde devrimler ve dönüşümler yaşanmıştır. Dershanelerin kapatılmasıyla beraber birden sayıları on bini aşan özel okul furyası oluşmuştur. Devlet desteği de buna eklenince 1,5 milyona yakın özel okul öğrencisi oluşmuştur. Temel Liseler adeta dershanecilikten okulculuğa geçişte bir köprü olmuştur. Dershanelerin kapatılması Anayasa Mahkemesi tarafından kısmen iptal edilince ortaya Özel Öğretim Kursu kavramı çıkmış ve bu kadar özel okul varlığını akademik olarak devam ettirirken tekrar dershane mantığıyla faaliyet gösteren kurslar büyümeye başlamıştır. Bu dönemde Temel Liseler faaliyet süresi içinde kampüs yatırımı yapabilmişlerdir. Özellikle bu manada verilen devlet destekleri etkili olmuştur. Eski dershane zincir markaları bir anda okul zincirine de sahip olmuşlardır. Yeni birçok marka yatırımı yapılmış ve bunlar zincirleşme eğilimi göstermiştir.
4. Dönem (2020 sonrası): 2020 sonrası fırtınalı dönem akabinde sektör biraz normalleşmeye başlamış ve yapılan yeniliklere göre tutunamayan eğitim faaliyetleri elenerek sektörel anlamda bir oturma dönemi olmuştur. Heyecan ve hareket yerini, piyasa şartlarına uyum sağlama çabasına bırakmıştır. Öncelikle akademik okul türünde açılan binlerce okul yeterli rekabeti sağlayamadığından kapanmıştır. Kurs yatırımları daha da artmış, muhtelif kurslar dahi üniversite ve lise giriş sınavı hazırlığı verir hale gelmiştir. Kursçuluk alanında yeterli köklü tecrübeye sahip markalar ayakta durmaya devam edebilmiştir. Okulculuk alanında da fizibilitesi güçlü ve gücünü işinden alan yatırımlar ayakta kalmıştır. Pandeminin etkisiyle bir daralma yaşansa da dijital yatırımlarını zamanında yapabilen kurumlar bu dönemde zorlanmamışlardır. Yayıncılık alanında da hibrit üretimler önem kazanmış, soru havuzları ve yapay zeka yazılımları bu dönemde popüler olmuştur.
Bu değişim ve dönüşümleri daha rahat atlatan kurumların temel özellikleri incelendiğinde; köklü bir geçmişe ve tecrübeye sahip olmaları, piyasayı iyi etüt edip zamanında gerekli yatırımları yapabilmeleri, değişim ve dönüşümleri iyi okuyup tedbirlerini alabilmeleri, sakin ve sabırlı/temkinli adım atmaları, kendilerine bağlı insan kaynağı ve yatırımları iyi motive etmiş olmaları gibi özellikleri ön plana çıkmaktadır.
Buradan hareketle Sevinç Eğitim Kurumları’nın 1986 yılından bu yana biriktirdiği tecrübesiyle özel sektör yatırımlarına bakışı şu şekilde devam etmektedir: Kursçuluk faaliyeti sınavlar varlığını devam ettirdiği sürece varlığını ve gücünü devam ettirecektir. Burada Sevinç Eğitim Kurumları'nın sırrı ise rekabet alanında ortaya çıkmaktadır. Biz çok iyi biliyoruz ki klasik sınav hazırlığı faaliyeti ömrünü tamamlamıştır. Artık sınav hazırlığı da olsa yeni şeyler söylemenin zamanıdır. Bu anlamda, öğrencilerimizin durumu ve beklentileri çok iyi analiz edilerek dünyadaki değişimler de izlenerek mekânsal yatırımlar tasarlanmakta, öğretim materyalleri geliştirilmekte, yapay zeka yatırımları yapılmakta ve bambaşka bir ürün geliştirilmektedir. Öğrencinin tanımının dahi değiştiği günümüzde onu iyi anlayarak öğretmeni, mekanları ve materyalleri bu anlamda dönüştürmeyi kendimize hedef edindik.
Özel okulculuk anlamında da benzer mantıkla hareket ediyoruz. Her geçen gün daha da eğitici ve öğretici olabilmek için hangi donanımlara sahip olduğumuzu tekrar tekrar gözden geçiriyoruz. Rakiplerimizi ve dünyayı bu anlamda sürekli takip ediyor ve daha farklı neler yapabileceğimizi düşünüyor ve yöntemler geliştiriyoruz. Özel okul sektöründe geleceğin kesinlikle öğrenciyi bireysel olarak donanımlı hale getirmeye bağlı olduğunu düşünüyoruz. Bunun yolunun da birden çok dili konuşturabilmekten, birden çok diploma programına tabi olmaktan, spor ve sanat alanlarında öğrenciyi donatabilmekten, okuma ve araştırma kültürünü geliştirmekten, girişimcilik ve iletişim becerilerinin yükseltilmesinden, akademik donanımların arttırılmasından, dünya vatandaşlığından geçtiğini çok iyi biliyoruz.
Yayıncılık alanında da kendi kurguladığımız bu eğitim ve öğretim sistemine uygun olarak kendimize özel kurguladığımız yayınları kendi içimizde üreterek niş bir özelliğe sahip olma hedefimiz bulunuyor. Sektörel tespitler ve kurumsal hedeflerimizden sonra bir de yatırım planımızdan okurlarımızı haberdar etmek yerinde olacaktır.
EĞİTİM YATIRIMLARINDA ÖNCELİKLİ İNCELEME NOKTALARIMIZ
* Yasal düzenlemelerin şu anki hali ve gelecekte olabileceği hali de düşünerek yatırım incelemesi yapıyoruz.
* Yatırımlarımızda pazar araştırmasına çok önem veriyoruz. Özellikle inandığımız ve pazar parametrelerinin kurumumuzun hedeflerine uygunluğunu kontrol ediyoruz.
* Pazar araştırması akabinde uyumlaştırma ve Sevinç Eğitim Kurumları'nın bir yatırımı olmasına yönelik iş ve çalışma planlarını çıkarıyoruz.
* Uygun lokasyonda ve uygun mekanda Sevinç Eğitim Kurumları'nın donanımlarını yerleştiriyoruz.
* Eğitim ve çalışma takvimimizin yerel unsurlarla bezenmiş, rekabet edebilir halde hazırlığını yapıyoruz.
* Pazar, mekan, iş planı ve donanımdan sonra en önemli unsur Sevinç Eğitim Kurumları vizyonuna uygun iş gücünün temini ve eğitimi için çalışıyoruz.
* Eğitim, işletme ve pazarlama alanlarında eğitimler vererek kurumu güçlendiriyoruz.
* Son olarak Sevinç Eğitim Kurumları hedeflerine uygun olarak denetim faaliyetlerimizi harekete geçiriyoruz.
* Girişimcilerde aradığımız temel özellikler ise alanında yeterli tecrübeye sahip olması, bulunduğu coğrafyada eğitimci kimliğinin kabul edilmiş olması, saygın bir çalışma ortamına sahip olması, mekanların kurum prensiplerine uygun olması, birlikte büyüme arzusu ve diğer şartlarda tam uyumşeklinde özetleyebiliriz.
Son Güncelleme: Çarşamba, 26 Temmuz 2023 14:23
Gösterim: 737
Mehmet Tahir Altuğ - Girne Koleji Ortaokul ve Lise Koordinatörü
“Okullarımızda özel uygulamalarla eğitim içeriklerimizi çağa daha da uyumlu hale getirip her bir birey için güçlü bir “Dünya Kimliği” ile çok yönlü akademik ve sosyal başarıyı hem eğitici de hem öğrencide teşvik etmeye devam ettiğimiz bir yılı geride bıraktık. Aramıza katılan yeni kampüslerimiz ile büyüme hedeflerinin yakalandığı ve ulusal-uluslararası standartlarda eğitim planlarını Girne Amerikan Üniversitesinin “Global Kimliği” ve desteğiyle daha da geliştirip güçlenerek büyümeye devam ediyoruz.”
2022 – 2023 Eğitim – Öğretim dönemini tamamladık. Bu dönemi kurumunuz açısından değerlendirebilir misiniz?
Tamamladığımız Eğitim-Öğretim dönemi Girne Koleji Türkiye hedefleri açısından sağlıklı büyümenin devam ettiği bir yıl oldu. Aramıza katılan yeni kampüslerimiz ile büyüme hedeflerinin yakalandığı ve ulusal-uluslararası standartlarda eğitim planlarını Girne Amerikan Üniversitesinin “Global Kimliği” ve desteğiyle daha da geliştirip güçlenerek büyümeye devam ediyoruz. Okullarımızda özel uygulamalarla eğitim içeriklerimizi çağa daha da uyumlu hale getirip her bir birey için güçlü bir “Dünya Kimliği” ile çok yönlü akademik ve sosyal başarıyı hem eğitici de hem öğrencide teşvik etmeye devam ettiğimiz bir yılı geride bıraktık. Anaokulundan lise mezuniyetine kadar okul, yaşam ve kariyer temelli yeterlilik alanlarının kalitesine odaklanan eğitim programlarını güncelleyerek ilerleyen, global ölçekteki eğitim sözüyle “Yeni Dünya İnsanı”nın başarı yolculuğunda öncü bir rol üstlenmeye devam ettiğimiz ve sektördeki yerimizi daha da büyüttüğümüz bir yılı geride bıraktık.
LGS sonuçları açıklandı. LGS sonuçlarına göre kayıt alıyor musunuz? Bu konuda uygulamalarınızdan bahsedebilir misiniz? Bu çerçevede başarılı öğrencilere hangi burs olanakları sağlanıyor?
Girne Koleji olarak LGS sonuçlarına göre öğrencilerimizin LGS yüzdelik dilimleri ile başarılarını kurumlarımızda eğitim süreçlerinde farklı oranlarda burs olanaklarımızla destekliyor ve başarı yolculuklarına eşlik ediyoruz. Başarılı öğrencilerin kurumumuzdan öğrenim süreleri boyunca yararlanabilecekleri yüzde yüze varan burs olanaklarından yaralanmalarını sağlıyoruz.
Spor ve sanat alanında elde edilen başarıları nasıl destekleniyor? Kayıt sürecinde bu başarılara yönelik hangi imkanlar sunuyorsunuz?
GirneArt ve GirneSports uygulamalarımız ulusal ve uluslararası alanda sportif-sanatsal yarışmalar, projelerde başarı elde eden öğrencilerimizin kurumlarımızda belirli sürelerde ve oranlarda burs olanaklarından yararlanmalarını sağlayıp bu alanda özel uygulamalarımızla gelişim süreçlerini destekleyerek takip ediyoruz. Bu sayede okullarımızın sanatsal ve sportif çalışmalarla ön plana çıkmalarını sağlıyor ve öğrencilerimizin yeteneklerinin, başarılarının geliştirilmesini destekliyoruz.
Başarı burslarının süresi ve içeriği nelerden oluşuyor?
Başarı burslarımız öğrencimizin elde ettiği başarının derecesine ve kategorisine göre değişebiliyor. Elde edilen başarının niteliği ile öğrencimiz eğitim sürecinin tümünü kapsayan burslarla desteklenebilir.
Başarı burslarıyla özel okullara kayıt yaptırmak isteyen veli ve öğrenciler neler yapmalı?
Kampüslerimizden başarı bursu almak isteyen öğrencilerimiz ulusal veya uluslararası alanda branş farketmeksizin elde etmiş olduğu başarıyı, dereceyi gösterir belgeleriyle kurumlarımıza başvuruda bulunması yeterli olacaktır.
YENİ DÜNYA İNSANI’NIN YAŞAM SERÜVENİNE EŞLİK EDİYORUZ
Yeni dönem için yatırım ajandanızda neler var? Büyüme planlarınız açısından gelecek eğitim öğretim dönemine yönelik neler göreceğiz?
Yarım asırlık deneyimi ve geçmişi olan Girne Amerikan Üniversitesinin eğitim dinamiklerini benimseyerek “Yeni Dünya İnsanı”nın yaşam serüvenine eşlik etmek her dönem olduğu gibi bu dönemde başlıca hedefimiz olacaktır. Aramıza yeni katılacak ve mevcut kampüslerimizle tüm eğitim içeriklerimizi üniversitemizin de desteğiyle geliştirmeye devam edip öğretmenlerimizin mesleki gelişimlerini özel programlarımızla sağlamayı sürdüreceğiz. Özellikle son senelerde küresel anlamda yaşanılan sağlık-afet vb sorunların eğitim ve öğretim süreçlerini aksatmasına izin vermeyecek dijital eğitim platformlarımızı daha da güçlendirmeyi ve kesintisiz-verimli eğitimin sağlanmasını hedefliyoruz. Öğrencilerimizin sanatsal ve sportif yeteneklerini geliştirirken sosyalleşmelerine katkıda bulunacak faaliyetler ve organizasyon çalışmalarımızı artırmayı planlıyoruz. Ayrıca doğaya saygılı, ekolojik okuryazarlık ve çağın gerektirdiği tüm becerileri öğrenme kabiliyetiyle donanmış yaşadığı dünyanın farkında olan bireylerin yetişmesini sağlamayı hedefliyoruz. Kampüslerimizde bu konuda okul öncesinden başlayıp liseye kadar ki eğitim süreçlerimizde öğrencilerimizin her kademede gerekli çalışmaları yaparak beceriler kazanmasını “Dünyayı Öğrenip Geleceği Keşfetmesini” sağlayacağız. Dünya vatandaşı olma yolunda öğrencilerimizin yabancı dil becerilerini geliştirmek İngilizce başta olmak üzere eğitim programlarımızda yabancı dil hakimiyeti, bizim için global yetkinlik göstergesidir ve öğrencilerimizin global yetkinliklerini, çağa uyum gösterme becerileriyle geliştirmeye yeni projelerimizle devam edeceğiz.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİME DAHA FAZLA ÖNEM VERİLMELİ
MEB’de yeni bakan ile yeni bir döneme giriliyor. Özel öğretim kurumları olarak yeni döneme ilişkin beklenti ve öngörüleriniz nelerdir?
Bakan Yusuf Tekin’i tebrik ederek, geçmiş görevlerinde olduğu gibi Bakanlık görevinde de başarılı olmasını diliyorum. Kendisi eğitimin içinden gelen ve tüm süreçlere hakim biri olarak eminim ki bu yeni süreçte Milli Eğitim Sistemimizin geliştirilmesini sağlayacağına inanıyoruz. Okul öncesi eğitime verilen önemin daha da artırılması hedeflenmesini umuyoruz. Okul öncesi eğitime devam eden öğrenci oranı: Belçika'da % 100, Hollanda'da % 99, Almanya'da % 91, Hindistan'da % 35 iken bu oran ülkemizde sadece % 15'tir. Bu oran AB ülkelerinin standartlarına çıkarılmalıdır.
Özel okulların desteklenmesi ve bu okullarda öğrenim gören öğrenci sayısının artırılması gerekir. Çünkü Türkiye'de özel okula giden öğrencilerin oranı sadece eğitim konusunda güçlü ülkelerin çok gerisinde. Özel okullara giden öğrenci oranlarının AB ülkelerinin seviyesine getirilmesi durumunda eğitimin kalitesi de artacak ve diğer okullarında yüklerinde ciddi anlamda azalma olacaktır.
GİRNE KOLEJİ BAŞARIYI NASIL DESTEKLİYOR?
* Spor ve sanat alanında elde edilen başarıları nasıl destekleniyor? Kayıt sürecinde bu başarılara yönelik hangi imkanlar sunuyorsunuz?
GirneArt ve GirneSports uygulamalarımız ulusal ve uluslararası alanda sportif-sanatsal yarışmalar, projelerde başarı elde eden öğrencilerimizin kurumlarımızda belirli sürelerde ve oranlarda burs olanaklarından yararlanmalarını sağlayıp bu alanda özel uygulamalarımızla gelişim süreçlerini destekleyerek takip ediyoruz. Bu sayede okullarımızın sanatsal ve sportif çalışmalarla ön plana çıkmalarını sağlıyor ve öğrencilerimizin yeteneklerinin, başarılarının geliştirilmesini destekliyoruz.
* Başarı burslarının süresi ve içeriği nelerden oluşuyor?
Başarı burslarımız öğrencimizin elde ettiği başarının derecesine ve kategorisine göre değişebiliyor. Elde edilen başarının niteliği ile öğrencimiz eğitim sürecinin tümünü kapsayan burslarla desteklenebilir.
* Başarı burslarıyla özel okullara kayıt yaptırmak isteyen veli ve öğrenciler neler yapmalı?
Kampüslerimizden başarı bursu almak isteyen öğrencilerimiz ulusal veya uluslararası alanda branş farketmeksizin elde etmiş olduğu başarıyı, dereceyi gösterir belgeleriyle kurumlarımıza başvuruda bulunması yeterli olacaktır.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Mehmet Tahir Altuğ - Girne Koleji Ortaokul ve Lise Koordinatörü
“Okullarımızda özel uygulamalarla eğitim içeriklerimizi çağa daha da uyumlu hale getirip her bir birey için güçlü bir “Dünya Kimliği” ile çok yönlü akademik ve sosyal başarıyı hem eğitici de hem öğrencide teşvik etmeye devam ettiğimiz bir yılı geride bıraktık. Aramıza katılan yeni kampüslerimiz ile büyüme hedeflerinin yakalandığı ve ulusal-uluslararası standartlarda eğitim planlarını Girne Amerikan Üniversitesinin “Global Kimliği” ve desteğiyle daha da geliştirip güçlenerek büyümeye devam ediyoruz.”
2022 – 2023 Eğitim – Öğretim dönemini tamamladık. Bu dönemi kurumunuz açısından değerlendirebilir misiniz?
Tamamladığımız Eğitim-Öğretim dönemi Girne Koleji Türkiye hedefleri açısından sağlıklı büyümenin devam ettiği bir yıl oldu. Aramıza katılan yeni kampüslerimiz ile büyüme hedeflerinin yakalandığı ve ulusal-uluslararası standartlarda eğitim planlarını Girne Amerikan Üniversitesinin “Global Kimliği” ve desteğiyle daha da geliştirip güçlenerek büyümeye devam ediyoruz. Okullarımızda özel uygulamalarla eğitim içeriklerimizi çağa daha da uyumlu hale getirip her bir birey için güçlü bir “Dünya Kimliği” ile çok yönlü akademik ve sosyal başarıyı hem eğitici de hem öğrencide teşvik etmeye devam ettiğimiz bir yılı geride bıraktık. Anaokulundan lise mezuniyetine kadar okul, yaşam ve kariyer temelli yeterlilik alanlarının kalitesine odaklanan eğitim programlarını güncelleyerek ilerleyen, global ölçekteki eğitim sözüyle “Yeni Dünya İnsanı”nın başarı yolculuğunda öncü bir rol üstlenmeye devam ettiğimiz ve sektördeki yerimizi daha da büyüttüğümüz bir yılı geride bıraktık.
LGS sonuçları açıklandı. LGS sonuçlarına göre kayıt alıyor musunuz? Bu konuda uygulamalarınızdan bahsedebilir misiniz? Bu çerçevede başarılı öğrencilere hangi burs olanakları sağlanıyor?
Girne Koleji olarak LGS sonuçlarına göre öğrencilerimizin LGS yüzdelik dilimleri ile başarılarını kurumlarımızda eğitim süreçlerinde farklı oranlarda burs olanaklarımızla destekliyor ve başarı yolculuklarına eşlik ediyoruz. Başarılı öğrencilerin kurumumuzdan öğrenim süreleri boyunca yararlanabilecekleri yüzde yüze varan burs olanaklarından yaralanmalarını sağlıyoruz.
Spor ve sanat alanında elde edilen başarıları nasıl destekleniyor? Kayıt sürecinde bu başarılara yönelik hangi imkanlar sunuyorsunuz?
GirneArt ve GirneSports uygulamalarımız ulusal ve uluslararası alanda sportif-sanatsal yarışmalar, projelerde başarı elde eden öğrencilerimizin kurumlarımızda belirli sürelerde ve oranlarda burs olanaklarından yararlanmalarını sağlayıp bu alanda özel uygulamalarımızla gelişim süreçlerini destekleyerek takip ediyoruz. Bu sayede okullarımızın sanatsal ve sportif çalışmalarla ön plana çıkmalarını sağlıyor ve öğrencilerimizin yeteneklerinin, başarılarının geliştirilmesini destekliyoruz.
Başarı burslarının süresi ve içeriği nelerden oluşuyor?
Başarı burslarımız öğrencimizin elde ettiği başarının derecesine ve kategorisine göre değişebiliyor. Elde edilen başarının niteliği ile öğrencimiz eğitim sürecinin tümünü kapsayan burslarla desteklenebilir.
Başarı burslarıyla özel okullara kayıt yaptırmak isteyen veli ve öğrenciler neler yapmalı?
Kampüslerimizden başarı bursu almak isteyen öğrencilerimiz ulusal veya uluslararası alanda branş farketmeksizin elde etmiş olduğu başarıyı, dereceyi gösterir belgeleriyle kurumlarımıza başvuruda bulunması yeterli olacaktır.
YENİ DÜNYA İNSANI’NIN YAŞAM SERÜVENİNE EŞLİK EDİYORUZ
Yeni dönem için yatırım ajandanızda neler var? Büyüme planlarınız açısından gelecek eğitim öğretim dönemine yönelik neler göreceğiz?
Yarım asırlık deneyimi ve geçmişi olan Girne Amerikan Üniversitesinin eğitim dinamiklerini benimseyerek “Yeni Dünya İnsanı”nın yaşam serüvenine eşlik etmek her dönem olduğu gibi bu dönemde başlıca hedefimiz olacaktır. Aramıza yeni katılacak ve mevcut kampüslerimizle tüm eğitim içeriklerimizi üniversitemizin de desteğiyle geliştirmeye devam edip öğretmenlerimizin mesleki gelişimlerini özel programlarımızla sağlamayı sürdüreceğiz. Özellikle son senelerde küresel anlamda yaşanılan sağlık-afet vb sorunların eğitim ve öğretim süreçlerini aksatmasına izin vermeyecek dijital eğitim platformlarımızı daha da güçlendirmeyi ve kesintisiz-verimli eğitimin sağlanmasını hedefliyoruz. Öğrencilerimizin sanatsal ve sportif yeteneklerini geliştirirken sosyalleşmelerine katkıda bulunacak faaliyetler ve organizasyon çalışmalarımızı artırmayı planlıyoruz. Ayrıca doğaya saygılı, ekolojik okuryazarlık ve çağın gerektirdiği tüm becerileri öğrenme kabiliyetiyle donanmış yaşadığı dünyanın farkında olan bireylerin yetişmesini sağlamayı hedefliyoruz. Kampüslerimizde bu konuda okul öncesinden başlayıp liseye kadar ki eğitim süreçlerimizde öğrencilerimizin her kademede gerekli çalışmaları yaparak beceriler kazanmasını “Dünyayı Öğrenip Geleceği Keşfetmesini” sağlayacağız. Dünya vatandaşı olma yolunda öğrencilerimizin yabancı dil becerilerini geliştirmek İngilizce başta olmak üzere eğitim programlarımızda yabancı dil hakimiyeti, bizim için global yetkinlik göstergesidir ve öğrencilerimizin global yetkinliklerini, çağa uyum gösterme becerileriyle geliştirmeye yeni projelerimizle devam edeceğiz.
OKUL ÖNCESİ EĞİTİME DAHA FAZLA ÖNEM VERİLMELİ
MEB’de yeni bakan ile yeni bir döneme giriliyor. Özel öğretim kurumları olarak yeni döneme ilişkin beklenti ve öngörüleriniz nelerdir?
Bakan Yusuf Tekin’i tebrik ederek, geçmiş görevlerinde olduğu gibi Bakanlık görevinde de başarılı olmasını diliyorum. Kendisi eğitimin içinden gelen ve tüm süreçlere hakim biri olarak eminim ki bu yeni süreçte Milli Eğitim Sistemimizin geliştirilmesini sağlayacağına inanıyoruz. Okul öncesi eğitime verilen önemin daha da artırılması hedeflenmesini umuyoruz. Okul öncesi eğitime devam eden öğrenci oranı: Belçika'da % 100, Hollanda'da % 99, Almanya'da % 91, Hindistan'da % 35 iken bu oran ülkemizde sadece % 15'tir. Bu oran AB ülkelerinin standartlarına çıkarılmalıdır.
Özel okulların desteklenmesi ve bu okullarda öğrenim gören öğrenci sayısının artırılması gerekir. Çünkü Türkiye'de özel okula giden öğrencilerin oranı sadece eğitim konusunda güçlü ülkelerin çok gerisinde. Özel okullara giden öğrenci oranlarının AB ülkelerinin seviyesine getirilmesi durumunda eğitimin kalitesi de artacak ve diğer okullarında yüklerinde ciddi anlamda azalma olacaktır.
GİRNE KOLEJİ BAŞARIYI NASIL DESTEKLİYOR?
* Spor ve sanat alanında elde edilen başarıları nasıl destekleniyor? Kayıt sürecinde bu başarılara yönelik hangi imkanlar sunuyorsunuz?
GirneArt ve GirneSports uygulamalarımız ulusal ve uluslararası alanda sportif-sanatsal yarışmalar, projelerde başarı elde eden öğrencilerimizin kurumlarımızda belirli sürelerde ve oranlarda burs olanaklarından yararlanmalarını sağlayıp bu alanda özel uygulamalarımızla gelişim süreçlerini destekleyerek takip ediyoruz. Bu sayede okullarımızın sanatsal ve sportif çalışmalarla ön plana çıkmalarını sağlıyor ve öğrencilerimizin yeteneklerinin, başarılarının geliştirilmesini destekliyoruz.
* Başarı burslarının süresi ve içeriği nelerden oluşuyor?
Başarı burslarımız öğrencimizin elde ettiği başarının derecesine ve kategorisine göre değişebiliyor. Elde edilen başarının niteliği ile öğrencimiz eğitim sürecinin tümünü kapsayan burslarla desteklenebilir.
* Başarı burslarıyla özel okullara kayıt yaptırmak isteyen veli ve öğrenciler neler yapmalı?
Kampüslerimizden başarı bursu almak isteyen öğrencilerimiz ulusal veya uluslararası alanda branş farketmeksizin elde etmiş olduğu başarıyı, dereceyi gösterir belgeleriyle kurumlarımıza başvuruda bulunması yeterli olacaktır.
Son Güncelleme: Pazartesi, 24 Temmuz 2023 13:07
Gösterim: 654
Ebru Unutmazer - BİL Eğitim Kurumları Rehberlik ve Kariyer Merkezi Koordinatörü
“Öğrencilerimizin sadece akademik başarıya değil, aynı zamanda topluma değer katma ve sorunlara çözüm bulma yeteneklerine odaklanmalarını, toplumla güçlü ilişkiler kurmalarına yardımcı olmayı ve öğrenme deneyimlerini zenginleştirmeyi hedeflediğimiz sosyal sorumluluk projelerimiz, geleceğin sorumluluk sahibi ve topluma duyarlı bireylerinin yetişmesinde kilit bir rol oynuyor.”
BİL Eğitim kurumlarında sosyal sorumluluk projeleri belirlenirken neleri ön planda tutuyorsunuz?
BİL Eğitim Kurumları olarak anaokulundan liseye kadar tüm kademelerimizdeki öğrencilerimizle, toplumun ihtiyaçlarına yönelik, öğrenci katılımını teşvik eden, uzun vadeli etkiler yaratan, değerlendirilebilir ve sürdürülebilir sosyal sorumluluk projeleri yürütüyoruz. Bu projelerde, her bireyin birbirinden farklı ve birçok yönden benzersiz olduğu anlayışıyla, öğrencilerimizin ilgileri ve hobilerindeki çeşitliliklere göre planlamayı, sosyal sorumluluk bilinçlerini geliştirmeyi ve kurumumuzun misyon ve değerleriyle uyumlu olarak toplumsal fayda sağlamayı ön planda tutuyoruz.
ÖĞRENCİLERİMİZ TOPLUMUN İHTİYAÇLARINA ODAKLANIYOR
Sosyal sorumluluk projeleri öğrencilere ve kurumunuza ne kazandırıyor?
Öğrencilerimiz, sosyal sorumluluk projeleri aracılığıyla toplumun ihtiyaçlarına odaklanıyor ve bu ihtiyaçları anlama, analiz etme ve çözme becerilerini geliştiriyorlar. Bu projeler, eleştirel düşünme ve yaratıcılık gibi önemli yeteneklerin gelişimini desteklerken, liderlik, iletişim, iş birliği ve takım çalışması gibi becerilerin kazanılmasına da yardımcı oluyor.
Ayrıca sosyal sorumluluk projeleri, öğrencilere toplumsal farkındalık da kazandırıyor ve empati kurmalarına teşvik ediyor. Öğrencilerimiz, toplumdaki farklı kesimlerle etkileşim içinde oluyorlar, böylece farklı yaşam deneyimlerini ve bakış açılarını anlama ve değerlendirme becerileri gelişiyor. Bu deneyimler, öğrencilerimizin hoşgörü, saygı ve adalet gibi değerleri benimsemelerine katkı sağlıyor.
Aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri öğrencilerimizin kişisel gelişimlerini de destekliyor. Sorumluluk almak, inisiyatif kullanmak ve kendi potansiyellerini keşfetmek gibi deneyimler, özgüvenlerini artırıyor. Kendilerine güven duyma ve başarıya ulaşma motivasyonu kazanırken, kendi değerlerini ve yeteneklerini keşfediyorlar. Yine bu projeler öğrencilerimizin, kendilerini başkalarına faydalı hissetme ve topluma katkı sağlama duygusunu güçlendiriyor.
Kurumlarımız sosyal sorumluluk projeleri ile toplumla daha güçlü bir bağ kuruyor, sosyal sorumluluk bilincini geliştirme ve öğrencileri aktif bireyler olarak yetiştirme misyonuna katkıda bulunuyorlar. Ayrıca, sosyal sorumluluk projeleriyle okul ortamında öğrenilen bilgi ve becerilerin gerçek hayatta uygulanmasını teşvik ediyor, böylece öğrencilerin teorik bilgileri pratik deneyimlerle birleştirmelerini sağlıyorlar. Aynı zamanda kurumlarımız, gerçekleştirdikleri sosyal sorumluluk projelerinden elde ettikleri veriler ile yapılacak olan yeni projelerin daha verimli ve faydalı olmasına yönelik altyapı oluşturuyorlar.
BİL Eğitim kurumlarının sosyal sorumluluk projeleri ile ilgili vizyonlarında neler var?
Eğitimde inovasyonun öncüsü olan kurumlarımızda, kuruluşundan bugüne kadar, toplumumuzun temel değerleri olan saygı, sevgi, hoşgörü, adalet, yardımseverlik, fedakârlık, farklılıklara saygılı olmak gibi değerlere büyük önem veriliyor. Bu değerler, gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projeleri ile daha da pekiştiriliyor. Öğrencilerimiz her ay belirlenen bir değer üzerine yaptıkları çalışmalarla bilinçleniyor, düzenledikleri kampanya ve projelerle de uygulama yapma fırsatı buluyorlar.
Öğrencilerimizin sadece akademik başarıya değil, aynı zamanda topluma değer katma ve sorunlara çözüm bulma yeteneklerine odaklanmalarını, toplumla güçlü ilişkiler kurmalarına yardımcı olmayı ve öğrenme deneyimlerini zenginleştirmeyi hedeflediğimiz sosyal sorumluluk projelerimiz, geleceğin sorumluluk sahibi ve topluma duyarlı bireylerinin yetişmesinde kilit bir rol oynuyor.
BİL, KÖY OKULLARIYLA KÖPRÜ KURUYOR
Gerçekleştirilen ve devam eden sosyal sorumluluk projeleri hangileri? Projelerden elde edilen sonuçlar nasıl değerlendiriliyor?
Her ay bir değerin işlendiği, belli bir takvime bağlı olarak yürüttüğümüz projelerimizle birlikte belirli gün ve haftalarda da öğrencilerimizin projeler geliştirmesini önemsiyor ve destekliyoruz. Bunun yanı sıra küreselleşen dünyamızda meydana gelen çevre sorunlarını önemsiyor ve kurumlarımızda sürdürülebilirlik amacıyla geliştirdiğimiz temalarımızla bitki koruma ve yetiştirme, ağaçlandırma, çevre temizliği, hayvanlara yardım ve koruma, dezavantajlı grupların ihtiyaçlarının belirlenmesi ve desteklenmesi gibi çeşitli projeler geliştiriyor ve yürütüyoruz.
BİL Eğitim Kurumları ve İstanbul Aydın Üniversitesi’nin kuruluş vakfı olan Anadolu Kültür ve Eğitim Vakfı (AKEV) ile ülkemizin farklı bölgelerinde ihtiyacı olan köy okullarını kurumlarımızla eşleştiriyor; akıllı tahta, projeksiyon, eğitim dokümanları gibi yardımlarla birlikte kitap bağış kampanyası yapıyor ve kütüphaneler kuruyoruz.
Aynı zamanda dünyada ve ülkemizde yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyor, anlık gelişen olaylara yönelik projelerde geliştiriyoruz. Örneklendirecek olursak, ülkemizde 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan büyük deprem felaketi gerçekleştikten hemen sonra yaptığımız değerlendirme toplantıları sonrasında, Gaziantep Nurdağı ilçesinde İstanbul Aydın Üniversitesi öncülüğünde içerisinde sağlık ocağı, kütüphane, kreş ve aşevinden oluşan bir yaşam merkezinin bulunduğu konteyner kent kurmuş bulunuyoruz. Bu merkezlerimize ve afet bölgesinde yer alan diğer şehirlerimize öğrenci kulüplerimizle birlikte gıda, giyecek, hijyen malzemesi ve özellikle eğitim ekipman ve dokümanları noktasında yardımlarda bulunarak bir dizi proje ve faaliyete kurum olarak imza atıyoruz.
Ayrıca bölgenin kan ihtiyacını karşılamak için kan bağışı kampanyası, afetzedelerin kişisel ihtiyaçları için sosyal kuaför, çölyak hastalarının beslenmeleri için özel glutensiz yiyecekler ile bölgede bulunan hayvanlar için mama, ilaç gibi temel ihtiyaçlarında bölgeye ulaştırılmasına katkıda bulunmaya devam ediyoruz.
Kurumlarımızda görev alan Psikolojik Danışman ve Psikologlarımızdan oluşan psikososyal destek ekiplerimiz ile bölgede bulunan okul öncesi ve okul çağı çocuklarımıza destek oluyoruz.
Bölgede eğitim öğretimin sürdürülebilirliği amacıyla BİL LEARN eğitim platformumuzu tüm afetzede öğrencilerin kullanımına açarak, hafta içi her gün öğrencileri canlı derslerle buluşturuyor, ulusal sınavlara hazırlanan öğrencileri, sınava hazırlık dokümanlarıyla desteklemeye devam ediyoruz.
Gerçekleştirdiğimiz projelerin başlangıçtaki amaç ve hedefleri ile proje sonunda ulaştığımız sonuçları analiz ediyor, projelerin verimliliği ve sürdürülebilirliği doğrultusunda devam etmesi için kaynak sağlıyor ya da yeni projeler geliştirilmesi için teşvik ediyoruz.
Kurumlarınızda öğrencileri sosyal sorumluluk projelerine teşvik etmek için neler yapılıyor?
Öğrencileri sosyal sorumluluk projelerine teşvik etmeyi ve farkındalık yaratmayı, topluma faydalı iyi bir birey olarak yetiştirmenin önemli bir adımı olarak görüyoruz. Bu amaçla,sosyal kulüpler eklenerek zenginleştirilen okul kulüpleri, farkındalık çalışmaları,seminerler, yarışmalar, kurum ziyaretlerive gönüllülük faaliyetleri gibi yıllık takvimle belirlenmiş bir dizi çalışma yapıyoruz. Bu çalışmalarla, öğrencilerin projelere aktif katılımını teşvik ediyor, sosyal sorumluluk bilincini geliştiriyor ve öğrencilerin toplumsal değişime katkıda bulunmalarını sağlıyoruz.
CUMHURİYETMİZİN 100. YILI İÇİN “HOŞGÖRÜ FESTİVALİ”
Okullarınızda Cumhuriyet’in 100. Yılında hangi projeler yürütülüyor ve planlıyor?
Bizler kurum olarak geleceğin, geçmişten çıkartılacak dersler üzerine inşa edileceğine inanıyoruz. Bu nedenle tüm öğrencilerimizin tarih bilinciyle hayata hazırlanmasına önem veriyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anma ve Cumhuriyet'in önemini vurgulama amacıyla kurumlarımızda “Atatürk ve Tarih” temalı sergiler, paneller, konferanslar, şiir ve kompozisyon yarışmalarının yanında kültür gezileri, müze ve saha etkinlikleri düzenliyoruz.
Yine Cumhuriyetimizin 100. Yılında geliştirdiğimiz “Hoşgörü Festivali” ve uluslararası yürüttüğümüz diğer projelerimizle, öğrencilerimizin küresel bakış açısı kazanmalarını, öğrenciler arasında hoşgörü, birlikte yaşama ve çeşitlilik konularında farkındalık yaratmayı hedefliyor, farklı kültürlere, diller ve dinlere sahip olan öğrencilerle bir araya gelerek ortak çalışmalar yapmalarına olanak sağlıyoruz. Bu projeler sayesinde öğrencilerimiz, farklılıklara saygı duymayı, hoşgörü ile yaklaşmayı ve birlikte çalışmanın önemini öğreniyorlar. Ayrıca bu deneyimler, öğrencilerimizin küresel sorunlara duyarlılık geliştirmelerine ve uluslararası iş birliği anlayışını benimsemelerine yardımcı oluyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Ebru Unutmazer - BİL Eğitim Kurumları Rehberlik ve Kariyer Merkezi Koordinatörü
“Öğrencilerimizin sadece akademik başarıya değil, aynı zamanda topluma değer katma ve sorunlara çözüm bulma yeteneklerine odaklanmalarını, toplumla güçlü ilişkiler kurmalarına yardımcı olmayı ve öğrenme deneyimlerini zenginleştirmeyi hedeflediğimiz sosyal sorumluluk projelerimiz, geleceğin sorumluluk sahibi ve topluma duyarlı bireylerinin yetişmesinde kilit bir rol oynuyor.”
BİL Eğitim kurumlarında sosyal sorumluluk projeleri belirlenirken neleri ön planda tutuyorsunuz?
BİL Eğitim Kurumları olarak anaokulundan liseye kadar tüm kademelerimizdeki öğrencilerimizle, toplumun ihtiyaçlarına yönelik, öğrenci katılımını teşvik eden, uzun vadeli etkiler yaratan, değerlendirilebilir ve sürdürülebilir sosyal sorumluluk projeleri yürütüyoruz. Bu projelerde, her bireyin birbirinden farklı ve birçok yönden benzersiz olduğu anlayışıyla, öğrencilerimizin ilgileri ve hobilerindeki çeşitliliklere göre planlamayı, sosyal sorumluluk bilinçlerini geliştirmeyi ve kurumumuzun misyon ve değerleriyle uyumlu olarak toplumsal fayda sağlamayı ön planda tutuyoruz.
ÖĞRENCİLERİMİZ TOPLUMUN İHTİYAÇLARINA ODAKLANIYOR
Sosyal sorumluluk projeleri öğrencilere ve kurumunuza ne kazandırıyor?
Öğrencilerimiz, sosyal sorumluluk projeleri aracılığıyla toplumun ihtiyaçlarına odaklanıyor ve bu ihtiyaçları anlama, analiz etme ve çözme becerilerini geliştiriyorlar. Bu projeler, eleştirel düşünme ve yaratıcılık gibi önemli yeteneklerin gelişimini desteklerken, liderlik, iletişim, iş birliği ve takım çalışması gibi becerilerin kazanılmasına da yardımcı oluyor.
Ayrıca sosyal sorumluluk projeleri, öğrencilere toplumsal farkındalık da kazandırıyor ve empati kurmalarına teşvik ediyor. Öğrencilerimiz, toplumdaki farklı kesimlerle etkileşim içinde oluyorlar, böylece farklı yaşam deneyimlerini ve bakış açılarını anlama ve değerlendirme becerileri gelişiyor. Bu deneyimler, öğrencilerimizin hoşgörü, saygı ve adalet gibi değerleri benimsemelerine katkı sağlıyor.
Aynı zamanda sosyal sorumluluk projeleri öğrencilerimizin kişisel gelişimlerini de destekliyor. Sorumluluk almak, inisiyatif kullanmak ve kendi potansiyellerini keşfetmek gibi deneyimler, özgüvenlerini artırıyor. Kendilerine güven duyma ve başarıya ulaşma motivasyonu kazanırken, kendi değerlerini ve yeteneklerini keşfediyorlar. Yine bu projeler öğrencilerimizin, kendilerini başkalarına faydalı hissetme ve topluma katkı sağlama duygusunu güçlendiriyor.
Kurumlarımız sosyal sorumluluk projeleri ile toplumla daha güçlü bir bağ kuruyor, sosyal sorumluluk bilincini geliştirme ve öğrencileri aktif bireyler olarak yetiştirme misyonuna katkıda bulunuyorlar. Ayrıca, sosyal sorumluluk projeleriyle okul ortamında öğrenilen bilgi ve becerilerin gerçek hayatta uygulanmasını teşvik ediyor, böylece öğrencilerin teorik bilgileri pratik deneyimlerle birleştirmelerini sağlıyorlar. Aynı zamanda kurumlarımız, gerçekleştirdikleri sosyal sorumluluk projelerinden elde ettikleri veriler ile yapılacak olan yeni projelerin daha verimli ve faydalı olmasına yönelik altyapı oluşturuyorlar.
BİL Eğitim kurumlarının sosyal sorumluluk projeleri ile ilgili vizyonlarında neler var?
Eğitimde inovasyonun öncüsü olan kurumlarımızda, kuruluşundan bugüne kadar, toplumumuzun temel değerleri olan saygı, sevgi, hoşgörü, adalet, yardımseverlik, fedakârlık, farklılıklara saygılı olmak gibi değerlere büyük önem veriliyor. Bu değerler, gerçekleştirilen sosyal sorumluluk projeleri ile daha da pekiştiriliyor. Öğrencilerimiz her ay belirlenen bir değer üzerine yaptıkları çalışmalarla bilinçleniyor, düzenledikleri kampanya ve projelerle de uygulama yapma fırsatı buluyorlar.
Öğrencilerimizin sadece akademik başarıya değil, aynı zamanda topluma değer katma ve sorunlara çözüm bulma yeteneklerine odaklanmalarını, toplumla güçlü ilişkiler kurmalarına yardımcı olmayı ve öğrenme deneyimlerini zenginleştirmeyi hedeflediğimiz sosyal sorumluluk projelerimiz, geleceğin sorumluluk sahibi ve topluma duyarlı bireylerinin yetişmesinde kilit bir rol oynuyor.
BİL, KÖY OKULLARIYLA KÖPRÜ KURUYOR
Gerçekleştirilen ve devam eden sosyal sorumluluk projeleri hangileri? Projelerden elde edilen sonuçlar nasıl değerlendiriliyor?
Her ay bir değerin işlendiği, belli bir takvime bağlı olarak yürüttüğümüz projelerimizle birlikte belirli gün ve haftalarda da öğrencilerimizin projeler geliştirmesini önemsiyor ve destekliyoruz. Bunun yanı sıra küreselleşen dünyamızda meydana gelen çevre sorunlarını önemsiyor ve kurumlarımızda sürdürülebilirlik amacıyla geliştirdiğimiz temalarımızla bitki koruma ve yetiştirme, ağaçlandırma, çevre temizliği, hayvanlara yardım ve koruma, dezavantajlı grupların ihtiyaçlarının belirlenmesi ve desteklenmesi gibi çeşitli projeler geliştiriyor ve yürütüyoruz.
BİL Eğitim Kurumları ve İstanbul Aydın Üniversitesi’nin kuruluş vakfı olan Anadolu Kültür ve Eğitim Vakfı (AKEV) ile ülkemizin farklı bölgelerinde ihtiyacı olan köy okullarını kurumlarımızla eşleştiriyor; akıllı tahta, projeksiyon, eğitim dokümanları gibi yardımlarla birlikte kitap bağış kampanyası yapıyor ve kütüphaneler kuruyoruz.
Aynı zamanda dünyada ve ülkemizde yaşanan gelişmeleri yakından takip ediyor, anlık gelişen olaylara yönelik projelerde geliştiriyoruz. Örneklendirecek olursak, ülkemizde 6 Şubat 2023 tarihinde yaşanan büyük deprem felaketi gerçekleştikten hemen sonra yaptığımız değerlendirme toplantıları sonrasında, Gaziantep Nurdağı ilçesinde İstanbul Aydın Üniversitesi öncülüğünde içerisinde sağlık ocağı, kütüphane, kreş ve aşevinden oluşan bir yaşam merkezinin bulunduğu konteyner kent kurmuş bulunuyoruz. Bu merkezlerimize ve afet bölgesinde yer alan diğer şehirlerimize öğrenci kulüplerimizle birlikte gıda, giyecek, hijyen malzemesi ve özellikle eğitim ekipman ve dokümanları noktasında yardımlarda bulunarak bir dizi proje ve faaliyete kurum olarak imza atıyoruz.
Ayrıca bölgenin kan ihtiyacını karşılamak için kan bağışı kampanyası, afetzedelerin kişisel ihtiyaçları için sosyal kuaför, çölyak hastalarının beslenmeleri için özel glutensiz yiyecekler ile bölgede bulunan hayvanlar için mama, ilaç gibi temel ihtiyaçlarında bölgeye ulaştırılmasına katkıda bulunmaya devam ediyoruz.
Kurumlarımızda görev alan Psikolojik Danışman ve Psikologlarımızdan oluşan psikososyal destek ekiplerimiz ile bölgede bulunan okul öncesi ve okul çağı çocuklarımıza destek oluyoruz.
Bölgede eğitim öğretimin sürdürülebilirliği amacıyla BİL LEARN eğitim platformumuzu tüm afetzede öğrencilerin kullanımına açarak, hafta içi her gün öğrencileri canlı derslerle buluşturuyor, ulusal sınavlara hazırlanan öğrencileri, sınava hazırlık dokümanlarıyla desteklemeye devam ediyoruz.
Gerçekleştirdiğimiz projelerin başlangıçtaki amaç ve hedefleri ile proje sonunda ulaştığımız sonuçları analiz ediyor, projelerin verimliliği ve sürdürülebilirliği doğrultusunda devam etmesi için kaynak sağlıyor ya da yeni projeler geliştirilmesi için teşvik ediyoruz.
Kurumlarınızda öğrencileri sosyal sorumluluk projelerine teşvik etmek için neler yapılıyor?
Öğrencileri sosyal sorumluluk projelerine teşvik etmeyi ve farkındalık yaratmayı, topluma faydalı iyi bir birey olarak yetiştirmenin önemli bir adımı olarak görüyoruz. Bu amaçla,sosyal kulüpler eklenerek zenginleştirilen okul kulüpleri, farkındalık çalışmaları,seminerler, yarışmalar, kurum ziyaretlerive gönüllülük faaliyetleri gibi yıllık takvimle belirlenmiş bir dizi çalışma yapıyoruz. Bu çalışmalarla, öğrencilerin projelere aktif katılımını teşvik ediyor, sosyal sorumluluk bilincini geliştiriyor ve öğrencilerin toplumsal değişime katkıda bulunmalarını sağlıyoruz.
CUMHURİYETMİZİN 100. YILI İÇİN “HOŞGÖRÜ FESTİVALİ”
Okullarınızda Cumhuriyet’in 100. Yılında hangi projeler yürütülüyor ve planlıyor?
Bizler kurum olarak geleceğin, geçmişten çıkartılacak dersler üzerine inşa edileceğine inanıyoruz. Bu nedenle tüm öğrencilerimizin tarih bilinciyle hayata hazırlanmasına önem veriyoruz. Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ü anma ve Cumhuriyet'in önemini vurgulama amacıyla kurumlarımızda “Atatürk ve Tarih” temalı sergiler, paneller, konferanslar, şiir ve kompozisyon yarışmalarının yanında kültür gezileri, müze ve saha etkinlikleri düzenliyoruz.
Yine Cumhuriyetimizin 100. Yılında geliştirdiğimiz “Hoşgörü Festivali” ve uluslararası yürüttüğümüz diğer projelerimizle, öğrencilerimizin küresel bakış açısı kazanmalarını, öğrenciler arasında hoşgörü, birlikte yaşama ve çeşitlilik konularında farkındalık yaratmayı hedefliyor, farklı kültürlere, diller ve dinlere sahip olan öğrencilerle bir araya gelerek ortak çalışmalar yapmalarına olanak sağlıyoruz. Bu projeler sayesinde öğrencilerimiz, farklılıklara saygı duymayı, hoşgörü ile yaklaşmayı ve birlikte çalışmanın önemini öğreniyorlar. Ayrıca bu deneyimler, öğrencilerimizin küresel sorunlara duyarlılık geliştirmelerine ve uluslararası iş birliği anlayışını benimsemelerine yardımcı oluyor.
Son Güncelleme: Salı, 04 Temmuz 2023 10:59
Gösterim: 848
Ahmet Kadir Aktacir - Doğru Cevap Eğitim Kurumları Genel Müdürü
“Doğru Cevap Kursları olarak eğitim alanında yatırım planlayanların talep ettikleri bir markayız. Doğru Cevap’a yönelik hemen her ay franchise talepleri gelmektedir. Verdiğimiz ciddiyetli hizmet ve kalite standartlarımız sayesinde büyümemize hız kesmeden devam ediyoruz. İddia ediyorum kurs franchise yapılanmasında isim hakkı alan girişimcilere ve personellerine Türkiye’nin en kaliteli genel merkez desteğini sunmaktayız. Sürekli yenilediğimiz ve güncel tuttuğumuz Know-How’ımız kurucularımızı son derece memnun etmektedir.”
2022-2023 eğitim öğretim dönemini tamamladı. Kurumunuz açısından bu dönemi nasıl tamamladınız, değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?
Doğru Cevap Eğitim Kurumları olarak geçtiğimiz eğitim-öğretim sezonunu yeni başarılara imza atarak bitirmenin büyük mutluluğunu yaşıyoruz. MSÜ Sınavında Türkiye Derecesi, LGS’de Türkiye birinciliğimiz yanı sıra onlarca öğrencimizi %0-1’lik dilime yerleştirdik. Akademik başarılarımız sadece sınav başarısı ile kalmamış olup; Keşan Doğru Cevap Kolejimizin öğrencileri Fen Bilimleri alanında TÜBİTAK Türkiye 3.’lüğü elde ettiler. Ayrıca Cumhuriyetimizin 100. Yılı etkinlikleri kapsamında Sabancı Üniversitesi tarafından düzenlenen UR2420 Bölge 100. Yıl Bilim Festivalinde eşi benzeri olmayan bir başarıya imza attık. Okul takımımız ilk üç sırayı tamamen kazanma başarısı gösterdi. Akademik başarıların yanı sıra sportif başarılarla da adımızı yazdırdık. Doğru Cevap öğrencimiz Yağız Ali Çayır Türkiye Boks Şampiyonası Orta Ağır Sıklet 80 Kg Türkiye 5.’si oldu. Derginin basıldığı tarih itibariyle YKS Sonuçları açıklanmadığı için beklediğimiz YKS derecemizi ilan edemedik. Ancak YKS’de de Türkiye derecesi beklemekteyiz. Başarılarla dolu bir yılı geride bırakmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
YOĞUN FRANCHISE TALEPLERİ ALIYORUZ
Yeni dönem için yatırım ajandanızda neler var? Büyüme planlarınız açısından gelecek eğitim öğretim dönemine yönelik neler göreceğiz?
Doğru Cevap Kursları olarak eğitim alanında yatırım planlayanların talep ettikleri bir markayız. Eğitim-öğretim sezonu açısından bazı aylar yatırımın durduğu veya duraksadığı aylar olarak geçer. Ancak Doğru Cevap’a yönelik hemen her ay franchise talepleri gelmektedir. Verdiğimiz ciddiyetli hizmet ve kalite standartlarımız sayesinde büyümemize hız kesmeden devam ediyoruz. İddia ediyorum kurs franchise yapılanmasında isim hakkı alan girişimcilere ve personellerine Türkiye’nin en kaliteli genel merkez desteğini sunmaktayız. Sürekli yenilediğimiz ve güncel tuttuğumuz Know-How’ımız kurucularımızı son derece memnun etmektedir.
Sınava giren öğrenciler kayıt döneminde nelere dikkat etmeli? Neler öneriyorsunuz?
Sınava giren öğrencilerimiz öncelikle bilinçli ve doğru tercih yapmaları gerekmektedir. Tercihlerin teknik yönden ‘iyi bilen’ uzmanların desteği ile yapılmasını tavsiye ediyoruz. Biz Doğru Cevap Kurumları olarak bütün öğrencilere ücretsiz olarak ‘Tercih Danışmanlığı’ yapmaktayız. LGS’nin telafisi maalesef yok. Öğrenciler kazandıkları okul ve okul türüne göre ortaöğretimlerine devam edecekler. Lise tercihinde evlerine yakın veya ulaşımı kolay olan okulları başarı sıralamasında dikkate alsınlar. Ancak Üniversite tercihinde şartlar il içi ve il dışı (hatta ülke dışı) şeklinde şekilleniyor. Puan durumlarına göre illerindeki Vakıf Üniversitelerini de tercih etmeleri mantıklı. Üniversite tercihinde öğretim üyelerinin akademik çalışmalarını ve unvanlarını da mutlaka incelesinler. YÖK Atlas çok ciddi veri sağlıyor. Üniversitelerin sosyal imkânları, mezunlarının istihdam ortalaması gibi etkenler tercihlerde göz önünde bulundurulmalı. Profesyonel yardım almalarını tavsiye ediyoruz. Kendilerine en yakın Doğru Cevap Kurs Merkezine uğramaları yeterli olacaktır.
DOĞRU YER DOĞRU ZAMAN DOĞRU CEVAP
Özel öğretim kurumlarının büyüme ve yatırım iklimi açısından gelecek döneme ilişkin düşünce ve öngörüleriniz nelerdir?
21. yy dünyası bize şunu öğretti: Eğitim artık yeme-içme gibi temel ihtiyaç. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde de en üst basamak ‘kişinin kendini tamamlaması’. Kişi ‘ol’mak için çaba sarf eder. İşte bu ol’manın tek yolu eğitimdir. Pandemi döneminde dahi eğitim sekteye uğramadı. İnsanlar her türlü problemi eğitim ile aşacağını biliyor. Ben eğitim noktasında yatırım yapacak kişilere yatırımlarını sürdürmelerini tavsiye ederim. Tabi biz Doğru Cevap Genel Merkez olarak tüm girişimcilere fizibilite desteği sunuyoruz. Doğru adım atmaları için ücretsiz danışmanlık veriyoruz. “Doğru Yer, Doğru Zaman, Doğru Cevap” diyerek sizin vesileniz ile eğitime yatırım yapacak tüm girişimcileri Genel Müdürlüğümüze davet ediyoruz.
STANDARTLARIN KOLAYLAŞTIRILMASI REKABET ŞARTLARINI ZORLAMIŞTIR
MEB’de yeni bir bakan ile yeni bir döneme giriliyor. Özel öğretim kurumları olarak MEB’den beklentileriniz neler olacak? Bu çerçevede MEB’in hangi konulara ivedilikle eğilmesi gerekiyor?
Sn. Yusuf Tekin bakanlık kadrolarında üst düzey mevkilerde hizmetler sundu. Tecrübe ve donanımından tüm milli eğitim camiası istifade edecektir. Daha önceki MEB Müsteşarlığı döneminden de biliyoruz ki resmi-özel ayrımını yapmadı ve bilakis özel öğretim kurumlarının büyümesine büyük katkılar sağladı. Bakanlık görevi ile hizmetlerine devam edeceğine olan kanaatimiz sonsuzdur. Kurs kurucularının en büyük beklentisi bir bilim grubu ifadesinin aslına rücu etmesidir. Standartların kolaylaştırılması rekabet şartlarını zorlamıştır. Öğrenciler adına daha müreffeh imkânların olduğu ve tüm bilim gruplarında eğitim yapılabildiği kurslar eğitim öğretime şimdi olduğundan çok daha fazla katkı sağlayacaktır. Bu vesile ile Sayın Milli Eğitim Bakanımıza yeni görevinin hayırlara vesile olmasını diler, üstlenmiş olduğu görevinde üstün başarılar diliyorum.
LGS’DE ÜST DÜZEY BAŞARI ELDE ETTİK
LGS sonuçları açıklandı. Sonuçları kurumunuz açısından değerlendirebilir misiniz?
Elde ettiğimiz Türkiye 1.’liği tesadüf olmayıp; standartları fazlasıyla aşan çalışma prensibimize borçluyuz. LGS hazırlığı kesinlikle son yıla bırakılmamalıdır. Öğrenciler yaşları gereği sınavın ciddiyetini iş işten geçtikten sonra kavrayabiliyorlar. Biz kendi adımıza geliştirdiğimiz “Süpervizör Destekli Mentörlük” sayesinde diğer eğitim kurumlarında olmayan bir çalışmayı hayata geçiriyoruz. Kısaca Mentörleri Genel Merkezimizin PDR Koordinatörlüğü ile eğitim ve gözetime tabi tutuyoruz. LGS ve YKS grubu öğrencilerimiz profesyonel mentörler eşliğinde sınavlara hazırlanmaktadır. Doğru Cevap olarak önceki yıllarda olduğu gibi bu sene de LGS’de üst düzey başarı elde etmiştir. Önümüzdeki yıllarda da bu başarılar artarak devam edecektir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Ahmet Kadir Aktacir - Doğru Cevap Eğitim Kurumları Genel Müdürü
“Doğru Cevap Kursları olarak eğitim alanında yatırım planlayanların talep ettikleri bir markayız. Doğru Cevap’a yönelik hemen her ay franchise talepleri gelmektedir. Verdiğimiz ciddiyetli hizmet ve kalite standartlarımız sayesinde büyümemize hız kesmeden devam ediyoruz. İddia ediyorum kurs franchise yapılanmasında isim hakkı alan girişimcilere ve personellerine Türkiye’nin en kaliteli genel merkez desteğini sunmaktayız. Sürekli yenilediğimiz ve güncel tuttuğumuz Know-How’ımız kurucularımızı son derece memnun etmektedir.”
2022-2023 eğitim öğretim dönemini tamamladı. Kurumunuz açısından bu dönemi nasıl tamamladınız, değerlendirmelerinizi alabilir miyiz?
Doğru Cevap Eğitim Kurumları olarak geçtiğimiz eğitim-öğretim sezonunu yeni başarılara imza atarak bitirmenin büyük mutluluğunu yaşıyoruz. MSÜ Sınavında Türkiye Derecesi, LGS’de Türkiye birinciliğimiz yanı sıra onlarca öğrencimizi %0-1’lik dilime yerleştirdik. Akademik başarılarımız sadece sınav başarısı ile kalmamış olup; Keşan Doğru Cevap Kolejimizin öğrencileri Fen Bilimleri alanında TÜBİTAK Türkiye 3.’lüğü elde ettiler. Ayrıca Cumhuriyetimizin 100. Yılı etkinlikleri kapsamında Sabancı Üniversitesi tarafından düzenlenen UR2420 Bölge 100. Yıl Bilim Festivalinde eşi benzeri olmayan bir başarıya imza attık. Okul takımımız ilk üç sırayı tamamen kazanma başarısı gösterdi. Akademik başarıların yanı sıra sportif başarılarla da adımızı yazdırdık. Doğru Cevap öğrencimiz Yağız Ali Çayır Türkiye Boks Şampiyonası Orta Ağır Sıklet 80 Kg Türkiye 5.’si oldu. Derginin basıldığı tarih itibariyle YKS Sonuçları açıklanmadığı için beklediğimiz YKS derecemizi ilan edemedik. Ancak YKS’de de Türkiye derecesi beklemekteyiz. Başarılarla dolu bir yılı geride bırakmanın haklı gururunu yaşıyoruz.
YOĞUN FRANCHISE TALEPLERİ ALIYORUZ
Yeni dönem için yatırım ajandanızda neler var? Büyüme planlarınız açısından gelecek eğitim öğretim dönemine yönelik neler göreceğiz?
Doğru Cevap Kursları olarak eğitim alanında yatırım planlayanların talep ettikleri bir markayız. Eğitim-öğretim sezonu açısından bazı aylar yatırımın durduğu veya duraksadığı aylar olarak geçer. Ancak Doğru Cevap’a yönelik hemen her ay franchise talepleri gelmektedir. Verdiğimiz ciddiyetli hizmet ve kalite standartlarımız sayesinde büyümemize hız kesmeden devam ediyoruz. İddia ediyorum kurs franchise yapılanmasında isim hakkı alan girişimcilere ve personellerine Türkiye’nin en kaliteli genel merkez desteğini sunmaktayız. Sürekli yenilediğimiz ve güncel tuttuğumuz Know-How’ımız kurucularımızı son derece memnun etmektedir.
Sınava giren öğrenciler kayıt döneminde nelere dikkat etmeli? Neler öneriyorsunuz?
Sınava giren öğrencilerimiz öncelikle bilinçli ve doğru tercih yapmaları gerekmektedir. Tercihlerin teknik yönden ‘iyi bilen’ uzmanların desteği ile yapılmasını tavsiye ediyoruz. Biz Doğru Cevap Kurumları olarak bütün öğrencilere ücretsiz olarak ‘Tercih Danışmanlığı’ yapmaktayız. LGS’nin telafisi maalesef yok. Öğrenciler kazandıkları okul ve okul türüne göre ortaöğretimlerine devam edecekler. Lise tercihinde evlerine yakın veya ulaşımı kolay olan okulları başarı sıralamasında dikkate alsınlar. Ancak Üniversite tercihinde şartlar il içi ve il dışı (hatta ülke dışı) şeklinde şekilleniyor. Puan durumlarına göre illerindeki Vakıf Üniversitelerini de tercih etmeleri mantıklı. Üniversite tercihinde öğretim üyelerinin akademik çalışmalarını ve unvanlarını da mutlaka incelesinler. YÖK Atlas çok ciddi veri sağlıyor. Üniversitelerin sosyal imkânları, mezunlarının istihdam ortalaması gibi etkenler tercihlerde göz önünde bulundurulmalı. Profesyonel yardım almalarını tavsiye ediyoruz. Kendilerine en yakın Doğru Cevap Kurs Merkezine uğramaları yeterli olacaktır.
DOĞRU YER DOĞRU ZAMAN DOĞRU CEVAP
Özel öğretim kurumlarının büyüme ve yatırım iklimi açısından gelecek döneme ilişkin düşünce ve öngörüleriniz nelerdir?
21. yy dünyası bize şunu öğretti: Eğitim artık yeme-içme gibi temel ihtiyaç. Maslow’un ihtiyaçlar hiyerarşisinde de en üst basamak ‘kişinin kendini tamamlaması’. Kişi ‘ol’mak için çaba sarf eder. İşte bu ol’manın tek yolu eğitimdir. Pandemi döneminde dahi eğitim sekteye uğramadı. İnsanlar her türlü problemi eğitim ile aşacağını biliyor. Ben eğitim noktasında yatırım yapacak kişilere yatırımlarını sürdürmelerini tavsiye ederim. Tabi biz Doğru Cevap Genel Merkez olarak tüm girişimcilere fizibilite desteği sunuyoruz. Doğru adım atmaları için ücretsiz danışmanlık veriyoruz. “Doğru Yer, Doğru Zaman, Doğru Cevap” diyerek sizin vesileniz ile eğitime yatırım yapacak tüm girişimcileri Genel Müdürlüğümüze davet ediyoruz.
STANDARTLARIN KOLAYLAŞTIRILMASI REKABET ŞARTLARINI ZORLAMIŞTIR
MEB’de yeni bir bakan ile yeni bir döneme giriliyor. Özel öğretim kurumları olarak MEB’den beklentileriniz neler olacak? Bu çerçevede MEB’in hangi konulara ivedilikle eğilmesi gerekiyor?
Sn. Yusuf Tekin bakanlık kadrolarında üst düzey mevkilerde hizmetler sundu. Tecrübe ve donanımından tüm milli eğitim camiası istifade edecektir. Daha önceki MEB Müsteşarlığı döneminden de biliyoruz ki resmi-özel ayrımını yapmadı ve bilakis özel öğretim kurumlarının büyümesine büyük katkılar sağladı. Bakanlık görevi ile hizmetlerine devam edeceğine olan kanaatimiz sonsuzdur. Kurs kurucularının en büyük beklentisi bir bilim grubu ifadesinin aslına rücu etmesidir. Standartların kolaylaştırılması rekabet şartlarını zorlamıştır. Öğrenciler adına daha müreffeh imkânların olduğu ve tüm bilim gruplarında eğitim yapılabildiği kurslar eğitim öğretime şimdi olduğundan çok daha fazla katkı sağlayacaktır. Bu vesile ile Sayın Milli Eğitim Bakanımıza yeni görevinin hayırlara vesile olmasını diler, üstlenmiş olduğu görevinde üstün başarılar diliyorum.
LGS’DE ÜST DÜZEY BAŞARI ELDE ETTİK
LGS sonuçları açıklandı. Sonuçları kurumunuz açısından değerlendirebilir misiniz?
Elde ettiğimiz Türkiye 1.’liği tesadüf olmayıp; standartları fazlasıyla aşan çalışma prensibimize borçluyuz. LGS hazırlığı kesinlikle son yıla bırakılmamalıdır. Öğrenciler yaşları gereği sınavın ciddiyetini iş işten geçtikten sonra kavrayabiliyorlar. Biz kendi adımıza geliştirdiğimiz “Süpervizör Destekli Mentörlük” sayesinde diğer eğitim kurumlarında olmayan bir çalışmayı hayata geçiriyoruz. Kısaca Mentörleri Genel Merkezimizin PDR Koordinatörlüğü ile eğitim ve gözetime tabi tutuyoruz. LGS ve YKS grubu öğrencilerimiz profesyonel mentörler eşliğinde sınavlara hazırlanmaktadır. Doğru Cevap olarak önceki yıllarda olduğu gibi bu sene de LGS’de üst düzey başarı elde etmiştir. Önümüzdeki yıllarda da bu başarılar artarak devam edecektir.
Son Güncelleme: Pazar, 23 Temmuz 2023 10:51
Gösterim: 484
Buse Elaltuntaş - Girne Koleji Anaokulu ve İlkokul Koordinatörü
“Girne Koleji olarak eğitim programımızda oyunun hangi şekilde ve nasıl uygulanacağına karar verirken yaş gruplarını göz önünde bulunduruyoruz. Oyunları kazanımlar ile eşleştirip yaş gruplarının özelliklerine göre oyunun içeriğine ve yönergelerine karar veriyoruz. Eğitim programımız sarmal bir yapıda olduğundan kazanım oyun eşleştirmesi her sınıf seviyesi için kolaylıkla uygulanabiliyor.”
Girne Koleji olarak “Oyun ve Eğitim” konusuna yaklaşımınız ve bu konuda uyguladığınız programlar ve modeller neler?
Oyunun eğitimin içindeki yerinin önemine Alman eğitimci ve filozof Fredrich Fröbel’in bir sözü ile başlamak istiyorum: “Çocuk oyunları hayatın bir çekirdeğidir. Bütün insanlar orada gelişir, büyür ve insanın en güzel ve en olumlu yetenekleri orada yükselir.”
Bugün ulusal ve uluslararası alanda eğitim dünyasının vizyonuna yön veren isimler, Fredrich Fröbel’in eğitim bakış açısına sahiptir. Çocuk oyunları bireyin hayatının çekirdeğidir ve onunla birlikte yaşamın her evresinde gelişir, büyür ve yeteneklerini ortaya çıkarır. Dünya çocuğun oyun bahçesidir, mekan değişse de oyun çocuğa gittiği her yerde eşlik eder. Oyunun büyük anlamda gerekliliğinin farkında olan tüm okullar, okul alanını çocuğun oyun bahçesi yapanlardır. Bugün zeka türlerini ele aldığımızda dahi bir çocuğun zeka gelişimindeki en önemli faktörlerinin başında oyunların geldiğini görmekteyiz.
Çocuklarımızın bütünsel gelişimine çok önem veren bir kurum olarak Girne Kolejinde oyun, ayrı bir program ya da eğitim modeli olmaktan ziyade “oyun temelli eğitim” dediğimiz aslında programımızın merkezine oyunu yerleştirdiğimiz, etrafını değerler ve kazanımlar ile şekillendirdiğimiz bir yapıdan oluşmaktadır.
Eğitim ve öğrenmede oyun ne kadar kullanılmalı, sınırları ne olmalı?
Oyunlar belli bir amaca yönelik olan ya da olmayan, kurallı ya da kuralsız gerçekleştirilebilen; fakat her durumda çocuğun isteyerek ve hoşlanarak yer aldığı fiziksel, bilişsel, dil, duygusal ve sosyal gelişiminin temeli olan gerçek hayatın bir parçası ve çocuk için en etkin öğrenme sürecidir. Bu sebeple eğitim ve öğrenmede oyunun sınırlaması onun kullanılış amacına göre değişkenlik gösterir. Örneğin; oyun derse entegre ediliyorsa yani bir ders kazanımı olarak öğrencide kalıcı hale getirme hedefli olarak kurgulanıyorsa bir sınırlamaya ihtiyaç olduğunu düşünemeyiz. Çünkü bir kazanım hakkında ölçme ve değerlendirme kısmı da dahil olmak üzere tüm aşamalarda oyun kullanılabilir.
Oyun, eğer ders planında yer alan kazanımdan bağımsız olarak; dikkat toplama ve motivasyon arttırma amaçlı kullanılıyorsa öğretmenin dersteki hedef kazanımına ayırması gereken sürenin ne kadar olduğuna bağlı olarak değişir. Girne Koleji olarak, ilkokul eğitim programımızda oyunu ders planımıza dahil ederken derse dikkat çekme, keşif, uygulama ya da değerlendirme aşamalarından en az birinde mutlaka oyuna yer veriyoruz. Bu da bize bir ders sürecinde oyunun kullanılma sayısının aslında bir sınırının olmadığını gösteriyor.
OYUNLAR ÇOCUKLARIN YARATICILIĞINI TETİKLER
Hangi derslerde oyunlardan yararlanıyorsunuz? Öğrenmede oyunun sağladığı faydalar neler? Oyun ile elde edilen kazanımlar kalıcı oluyor mu?
Dikkat süreleri yaş grubu ile birlikte doğru orantılı olarak artmaktadır. Bu da oyunla eğitimin küçük yaş grubunda daha da yoğunken ilerleyen yaş gruplarında azalarak ders sürecinde yer alması anlamına gelir. Okul öncesi ve ilkokul kademelerinde oyunlardan hemen hemen her derste yararlanılır. Bu kademelerde oyunların sağladığı en büyük fayda somut işlemler döneminden soyut işlemler dönemime geçişte çocukların kavramakta zorlandıkları kazanımları kolaylaştırıcı etkide olmasıdır.
Çocuklar her oyun oynadığında, beyinlerinde endorfin ve dopamin gibi bazı hormonlar salgılanır. Bu hormonlar çocuğun nöronal tansiyonunu düşürmeye, kendini sakin ve mutlu hissetmesine fiziksel aktivitelere motive olmasına yarar. Oyunlar bu sayede öğrenmeyi kalıcı hale getirir, çocukların yaratıcılığını tetikler, öğrendiklerini gözden geçirmelerini sağlar, özellikle bir grup içerisinde oynarken, kurallar koymayı ve bunlara uymayı öğretir.
ÖĞRETMENLER BİLİNEN EN ESKİ OYUN KURUCULARDIR
Hangi oyunun nasıl ve ne şekilde uygulanacağına nasıl karar veriliyor?
Öğretmenler tarihte bilinen en eski oyun kuruculardandır. Mevcut oyunlar ve yönergeleri öğretmenlerin ellerinde ihtiyaç duydukları anlarda değişir ve şekillenir. Bazen planlanarak bazen ise doğaçlama ile oyunların eğitim sürecine eklenme yöntemleri farklılık gösterir. Öğretmenlerin burada oyunu hangi işlevde kullanacağına karar vermesi gerekir. Eğer bir dersin kazanımı oyun merkeze alınarak oluşturulduysa burada kazanıma en uygun olan oyunlar seçilir ve revize edilir. Her türden oyunu her derse bu şekilde entegre etmek mümkündür.
Hangi sınıftan / hangi yaştan itibaren çocuğa oyunla eğitim verilmelidir?
Oyun, bir yaşından itibaren çocuğun bütün vaktini geçirmesi gerektiği bütüncül bir öğrenme aracıdır. Çocuğun yaşı ilerledikçe oyuna ayırdığı zaman aralığı değişir ancak oyun onun hayatında önemini koruma devam eder. Oyunla eğitim süreci aile ile başlar. Oynanan oyunlarda her zaman oyuncak gibi bir materyalin kullanılması gerekmez. En sevilmeyen yemekler bile bir kaşığın içinde uçakla çocuğa doğru yaklaştırıldığında yedirilmesi kaçılmaz hale gelir. Etrafında ona yabancı olan birçok şey içinde bulunduğu yeni dünyadaki oyunun bir parçasıdır. Sıkılmadan saatlerce aynı oyunu oynayıp her defasında oyunun aynı yerinde aynı reaksiyonu verebilirler.
Eğitimin okulda devam eden kısmında ise oyun okul öncesi dönemden kişinin devam etmek istediği örgün eğitiminin son evresine kadar her aşamasında sistematik bir şekilde yer almalıdır. Oyun içeriği yaş gruplarına göre farklılıklar gösterir ancak bu lise kademesindeki bir öğrencinin oyunla eğitim alamayacağı anlamına gelmez. Gerek çocuklarda gerekse yetişkinlerde kalıcı öğrenmeyi sağlamak için oyun eğitimin içinde yer almalıdır
Oyunla gerçekleştirilen eğitimlerde öğrenciler hangi farklılıkları yaşıyorlar?
En büyük farklılık duygu dünyalarında bariz bir şekilde gözlemlediğiniz mutluluk oluyor. Oyunlar; en zorlanılan, bazen çocuklar için en çekilmez hale gelen derslerde sihirli dokunuşları ile kalıcı öğrenmeyi sağlıyor, motivasyonunu arttırıyor. Eğer oyunun felsefesi olan eğlenmenin ve öğrenmenin, kazanmaktan daha önemli olduğu öğretmen tarafından benimsetilebilirse en rekabetçi çocuklar bile oyundan eğlenerek sağladıkları kazancın çok daha fazla olduğu fark edebilir.
Oyunlar çocuğun; iş birliği bilincinden, grup çalışmasına yatkınlığına, bireysel yeteneklerine ve motivasyon kaynaklarına kadar sahip oldukları birçok farklı özelliği ortaya çıkarıyor. Çocuklar arkadaşlarının en yetenekli olduğu yönleri oyunlar aracılığı ile keşfedip birbirlerine karşı bakış açılarını dahi değiştirebiliyor. Örneğin; akademik derslerde kendini yeterince gösteremeyen, özgüveni düşük bir çocuk bedensel, görsel ya da işitsel yeteneğin ön planda olduğu bir oyunda gösterdiği başarı ile sınıf içinde arkadaşların dikkatini çekebiliyor. Bu da farklılıkları göz önünde bulundurarak kurgulanan oyunlarda her çocuğa kendini iyi hissettiği alanı ön plana çıkarabilmesi için eşit bir şans veriyor.
OYUNLAR ÖĞRETMENLERİN ASİSTANLARIDIR
Oyunun eğitim sürecinde öğretmenlere sağladığı katkılar nelerdir?
Bazen bir ders süreci planladığınız gibi gitmez. Sınıfa girdiğiniz an derse başlayabilmeniz ve aktarmak istediğiniz bilgiyi sağlıklı bir şekilde yerine ulaştırabilmeniz için tüm koşulların stabil olması gerekmektedir. Mevsim geçişlerinden, o günün ders programındaki akademik derslerin yoğunluğuna göre bile çocukların motivasyonları değişkenlik gösterir. Bu gibi durumlarda öğretmenin şapkasında her zaman kurtarıcı oyunlar olur. Oyunlar çocuklara kaybettikleri ilgiyi toparlamakta, öğretmenlere ise ders sürecinin sürekliliğinin aksamaması açısından yardımcı olur. Özellikle somut işlemlerden döneminden soyut işlermler dönemine geçişte zorlanan küçük yaş grubunda matematik gibi soyut dersleri kalıcı hale getirmek kolay değildir. Bu anlamda oyunlar somutlaştırmanın en önemli aracıdır. Doğada olmayan, çocuğa somut bir şekilde gösteremeyeceğiz çoğu sayısal kavramı oyunlar aracılığı ile öğretebilirsiniz. Oyunlar öğretmenlerin asistanlarıdır.
Aileler çocuklarına eğitici oyunlar ve materyaller alırken nelere dikkat etmeli?
Öncelikle oyununun üzerinde belirtilen yaş aralığına mutlaka dikkat edilmelidir. Bu yaş aralıkları araştırmacılar tarafından belirlenir. Yaş sınırı yalnızca çocuğun oyun kabiliyeti ya da zeka düzeyi ile alakalı değildir. Oyunun içeriği, yönergeleri, oyunda kullanılan görseller, ödül kurgusu, oyunun süresi ve hangi yaş grubunda ne derece etkili olduğu bu yaş aralıklarına göre planlanmıştır. Bu yüzden gerek dijital gerekse basılı kutu oyunlarının üzerinde yazan yaş aralığı dikkate alınmalıdır.
Eğitsel oyun ve materyalleri seçerken dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da çocuğun iyi olduğu alanlar kadar geliştirilmesi gereken alanları (dil, bilişsel, duygusal, psikomotor, sosyal) göz önünde bulundurarak seçim yapmaktır. Bu yüzden önce ailelerin çocuk okula başladıktan sonra ise öğretmenlerin çocuğu çok iyi gözlemlemeleri ve doğru yönlendirmeler yapmaları çok önemlidir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Buse Elaltuntaş - Girne Koleji Anaokulu ve İlkokul Koordinatörü
“Girne Koleji olarak eğitim programımızda oyunun hangi şekilde ve nasıl uygulanacağına karar verirken yaş gruplarını göz önünde bulunduruyoruz. Oyunları kazanımlar ile eşleştirip yaş gruplarının özelliklerine göre oyunun içeriğine ve yönergelerine karar veriyoruz. Eğitim programımız sarmal bir yapıda olduğundan kazanım oyun eşleştirmesi her sınıf seviyesi için kolaylıkla uygulanabiliyor.”
Girne Koleji olarak “Oyun ve Eğitim” konusuna yaklaşımınız ve bu konuda uyguladığınız programlar ve modeller neler?
Oyunun eğitimin içindeki yerinin önemine Alman eğitimci ve filozof Fredrich Fröbel’in bir sözü ile başlamak istiyorum: “Çocuk oyunları hayatın bir çekirdeğidir. Bütün insanlar orada gelişir, büyür ve insanın en güzel ve en olumlu yetenekleri orada yükselir.”
Bugün ulusal ve uluslararası alanda eğitim dünyasının vizyonuna yön veren isimler, Fredrich Fröbel’in eğitim bakış açısına sahiptir. Çocuk oyunları bireyin hayatının çekirdeğidir ve onunla birlikte yaşamın her evresinde gelişir, büyür ve yeteneklerini ortaya çıkarır. Dünya çocuğun oyun bahçesidir, mekan değişse de oyun çocuğa gittiği her yerde eşlik eder. Oyunun büyük anlamda gerekliliğinin farkında olan tüm okullar, okul alanını çocuğun oyun bahçesi yapanlardır. Bugün zeka türlerini ele aldığımızda dahi bir çocuğun zeka gelişimindeki en önemli faktörlerinin başında oyunların geldiğini görmekteyiz.
Çocuklarımızın bütünsel gelişimine çok önem veren bir kurum olarak Girne Kolejinde oyun, ayrı bir program ya da eğitim modeli olmaktan ziyade “oyun temelli eğitim” dediğimiz aslında programımızın merkezine oyunu yerleştirdiğimiz, etrafını değerler ve kazanımlar ile şekillendirdiğimiz bir yapıdan oluşmaktadır.
Eğitim ve öğrenmede oyun ne kadar kullanılmalı, sınırları ne olmalı?
Oyunlar belli bir amaca yönelik olan ya da olmayan, kurallı ya da kuralsız gerçekleştirilebilen; fakat her durumda çocuğun isteyerek ve hoşlanarak yer aldığı fiziksel, bilişsel, dil, duygusal ve sosyal gelişiminin temeli olan gerçek hayatın bir parçası ve çocuk için en etkin öğrenme sürecidir. Bu sebeple eğitim ve öğrenmede oyunun sınırlaması onun kullanılış amacına göre değişkenlik gösterir. Örneğin; oyun derse entegre ediliyorsa yani bir ders kazanımı olarak öğrencide kalıcı hale getirme hedefli olarak kurgulanıyorsa bir sınırlamaya ihtiyaç olduğunu düşünemeyiz. Çünkü bir kazanım hakkında ölçme ve değerlendirme kısmı da dahil olmak üzere tüm aşamalarda oyun kullanılabilir.
Oyun, eğer ders planında yer alan kazanımdan bağımsız olarak; dikkat toplama ve motivasyon arttırma amaçlı kullanılıyorsa öğretmenin dersteki hedef kazanımına ayırması gereken sürenin ne kadar olduğuna bağlı olarak değişir. Girne Koleji olarak, ilkokul eğitim programımızda oyunu ders planımıza dahil ederken derse dikkat çekme, keşif, uygulama ya da değerlendirme aşamalarından en az birinde mutlaka oyuna yer veriyoruz. Bu da bize bir ders sürecinde oyunun kullanılma sayısının aslında bir sınırının olmadığını gösteriyor.
OYUNLAR ÇOCUKLARIN YARATICILIĞINI TETİKLER
Hangi derslerde oyunlardan yararlanıyorsunuz? Öğrenmede oyunun sağladığı faydalar neler? Oyun ile elde edilen kazanımlar kalıcı oluyor mu?
Dikkat süreleri yaş grubu ile birlikte doğru orantılı olarak artmaktadır. Bu da oyunla eğitimin küçük yaş grubunda daha da yoğunken ilerleyen yaş gruplarında azalarak ders sürecinde yer alması anlamına gelir. Okul öncesi ve ilkokul kademelerinde oyunlardan hemen hemen her derste yararlanılır. Bu kademelerde oyunların sağladığı en büyük fayda somut işlemler döneminden soyut işlemler dönemime geçişte çocukların kavramakta zorlandıkları kazanımları kolaylaştırıcı etkide olmasıdır.
Çocuklar her oyun oynadığında, beyinlerinde endorfin ve dopamin gibi bazı hormonlar salgılanır. Bu hormonlar çocuğun nöronal tansiyonunu düşürmeye, kendini sakin ve mutlu hissetmesine fiziksel aktivitelere motive olmasına yarar. Oyunlar bu sayede öğrenmeyi kalıcı hale getirir, çocukların yaratıcılığını tetikler, öğrendiklerini gözden geçirmelerini sağlar, özellikle bir grup içerisinde oynarken, kurallar koymayı ve bunlara uymayı öğretir.
ÖĞRETMENLER BİLİNEN EN ESKİ OYUN KURUCULARDIR
Hangi oyunun nasıl ve ne şekilde uygulanacağına nasıl karar veriliyor?
Öğretmenler tarihte bilinen en eski oyun kuruculardandır. Mevcut oyunlar ve yönergeleri öğretmenlerin ellerinde ihtiyaç duydukları anlarda değişir ve şekillenir. Bazen planlanarak bazen ise doğaçlama ile oyunların eğitim sürecine eklenme yöntemleri farklılık gösterir. Öğretmenlerin burada oyunu hangi işlevde kullanacağına karar vermesi gerekir. Eğer bir dersin kazanımı oyun merkeze alınarak oluşturulduysa burada kazanıma en uygun olan oyunlar seçilir ve revize edilir. Her türden oyunu her derse bu şekilde entegre etmek mümkündür.
Hangi sınıftan / hangi yaştan itibaren çocuğa oyunla eğitim verilmelidir?
Oyun, bir yaşından itibaren çocuğun bütün vaktini geçirmesi gerektiği bütüncül bir öğrenme aracıdır. Çocuğun yaşı ilerledikçe oyuna ayırdığı zaman aralığı değişir ancak oyun onun hayatında önemini koruma devam eder. Oyunla eğitim süreci aile ile başlar. Oynanan oyunlarda her zaman oyuncak gibi bir materyalin kullanılması gerekmez. En sevilmeyen yemekler bile bir kaşığın içinde uçakla çocuğa doğru yaklaştırıldığında yedirilmesi kaçılmaz hale gelir. Etrafında ona yabancı olan birçok şey içinde bulunduğu yeni dünyadaki oyunun bir parçasıdır. Sıkılmadan saatlerce aynı oyunu oynayıp her defasında oyunun aynı yerinde aynı reaksiyonu verebilirler.
Eğitimin okulda devam eden kısmında ise oyun okul öncesi dönemden kişinin devam etmek istediği örgün eğitiminin son evresine kadar her aşamasında sistematik bir şekilde yer almalıdır. Oyun içeriği yaş gruplarına göre farklılıklar gösterir ancak bu lise kademesindeki bir öğrencinin oyunla eğitim alamayacağı anlamına gelmez. Gerek çocuklarda gerekse yetişkinlerde kalıcı öğrenmeyi sağlamak için oyun eğitimin içinde yer almalıdır
Oyunla gerçekleştirilen eğitimlerde öğrenciler hangi farklılıkları yaşıyorlar?
En büyük farklılık duygu dünyalarında bariz bir şekilde gözlemlediğiniz mutluluk oluyor. Oyunlar; en zorlanılan, bazen çocuklar için en çekilmez hale gelen derslerde sihirli dokunuşları ile kalıcı öğrenmeyi sağlıyor, motivasyonunu arttırıyor. Eğer oyunun felsefesi olan eğlenmenin ve öğrenmenin, kazanmaktan daha önemli olduğu öğretmen tarafından benimsetilebilirse en rekabetçi çocuklar bile oyundan eğlenerek sağladıkları kazancın çok daha fazla olduğu fark edebilir.
Oyunlar çocuğun; iş birliği bilincinden, grup çalışmasına yatkınlığına, bireysel yeteneklerine ve motivasyon kaynaklarına kadar sahip oldukları birçok farklı özelliği ortaya çıkarıyor. Çocuklar arkadaşlarının en yetenekli olduğu yönleri oyunlar aracılığı ile keşfedip birbirlerine karşı bakış açılarını dahi değiştirebiliyor. Örneğin; akademik derslerde kendini yeterince gösteremeyen, özgüveni düşük bir çocuk bedensel, görsel ya da işitsel yeteneğin ön planda olduğu bir oyunda gösterdiği başarı ile sınıf içinde arkadaşların dikkatini çekebiliyor. Bu da farklılıkları göz önünde bulundurarak kurgulanan oyunlarda her çocuğa kendini iyi hissettiği alanı ön plana çıkarabilmesi için eşit bir şans veriyor.
OYUNLAR ÖĞRETMENLERİN ASİSTANLARIDIR
Oyunun eğitim sürecinde öğretmenlere sağladığı katkılar nelerdir?
Bazen bir ders süreci planladığınız gibi gitmez. Sınıfa girdiğiniz an derse başlayabilmeniz ve aktarmak istediğiniz bilgiyi sağlıklı bir şekilde yerine ulaştırabilmeniz için tüm koşulların stabil olması gerekmektedir. Mevsim geçişlerinden, o günün ders programındaki akademik derslerin yoğunluğuna göre bile çocukların motivasyonları değişkenlik gösterir. Bu gibi durumlarda öğretmenin şapkasında her zaman kurtarıcı oyunlar olur. Oyunlar çocuklara kaybettikleri ilgiyi toparlamakta, öğretmenlere ise ders sürecinin sürekliliğinin aksamaması açısından yardımcı olur. Özellikle somut işlemlerden döneminden soyut işlermler dönemine geçişte zorlanan küçük yaş grubunda matematik gibi soyut dersleri kalıcı hale getirmek kolay değildir. Bu anlamda oyunlar somutlaştırmanın en önemli aracıdır. Doğada olmayan, çocuğa somut bir şekilde gösteremeyeceğiz çoğu sayısal kavramı oyunlar aracılığı ile öğretebilirsiniz. Oyunlar öğretmenlerin asistanlarıdır.
Aileler çocuklarına eğitici oyunlar ve materyaller alırken nelere dikkat etmeli?
Öncelikle oyununun üzerinde belirtilen yaş aralığına mutlaka dikkat edilmelidir. Bu yaş aralıkları araştırmacılar tarafından belirlenir. Yaş sınırı yalnızca çocuğun oyun kabiliyeti ya da zeka düzeyi ile alakalı değildir. Oyunun içeriği, yönergeleri, oyunda kullanılan görseller, ödül kurgusu, oyunun süresi ve hangi yaş grubunda ne derece etkili olduğu bu yaş aralıklarına göre planlanmıştır. Bu yüzden gerek dijital gerekse basılı kutu oyunlarının üzerinde yazan yaş aralığı dikkate alınmalıdır.
Eğitsel oyun ve materyalleri seçerken dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da çocuğun iyi olduğu alanlar kadar geliştirilmesi gereken alanları (dil, bilişsel, duygusal, psikomotor, sosyal) göz önünde bulundurarak seçim yapmaktır. Bu yüzden önce ailelerin çocuk okula başladıktan sonra ise öğretmenlerin çocuğu çok iyi gözlemlemeleri ve doğru yönlendirmeler yapmaları çok önemlidir.
Son Güncelleme: Pazartesi, 03 Temmuz 2023 12:23
Gösterim: 770

