banner

Girne Koleji programlarının merkezinde Oyun Temelli Eğitim yer alıyor




Buse Elaltuntaş - Girne Koleji Anaokulu ve İlkokul Koordinatörü

buse_elaltuntas“Girne Koleji olarak eğitim programımızda oyunun hangi şekilde ve nasıl uygulanacağına karar verirken yaş gruplarını göz önünde bulunduruyoruz. Oyunları kazanımlar ile eşleştirip yaş gruplarının özelliklerine göre oyunun içeriğine ve yönergelerine karar veriyoruz. Eğitim programımız sarmal bir yapıda olduğundan kazanım oyun eşleştirmesi her sınıf seviyesi için kolaylıkla uygulanabiliyor.”

Girne Koleji olarak “Oyun ve Eğitim” konusuna yaklaşımınız ve bu konuda uyguladığınız programlar ve modeller neler?
Oyunun eğitimin içindeki yerinin önemine Alman eğitimci ve filozof Fredrich Fröbel’in bir sözü ile başlamak istiyorum: “Çocuk oyunları hayatın bir çekirdeğidir. Bütün insanlar orada gelişir, büyür ve insanın en güzel ve en olumlu yetenekleri orada yükselir.”
Bugün ulusal ve uluslararası alanda eğitim dünyasının vizyonuna yön veren isimler, Fredrich Fröbel’in eğitim bakış açısına sahiptir. Çocuk oyunları bireyin hayatının çekirdeğidir ve onunla birlikte yaşamın her evresinde gelişir, büyür ve yeteneklerini ortaya çıkarır. Dünya çocuğun oyun bahçesidir, mekan değişse de oyun çocuğa gittiği her yerde eşlik eder. Oyunun büyük anlamda gerekliliğinin farkında olan tüm okullar, okul alanını çocuğun oyun bahçesi yapanlardır. Bugün zeka türlerini ele aldığımızda dahi bir çocuğun zeka gelişimindeki en önemli faktörlerinin başında oyunların geldiğini görmekteyiz.
Çocuklarımızın bütünsel gelişimine çok önem veren bir kurum olarak Girne Kolejinde oyun, ayrı bir program ya da eğitim modeli olmaktan ziyade “oyun temelli eğitim” dediğimiz aslında programımızın merkezine oyunu yerleştirdiğimiz, etrafını değerler ve kazanımlar ile şekillendirdiğimiz bir yapıdan oluşmaktadır.

Eğitim ve öğrenmede oyun ne kadar kullanılmalı, sınırları ne olmalı?
Oyunlar belli bir amaca yönelik olan ya da olmayan, kurallı ya da kuralsız gerçekleştirilebilen; fakat her durumda çocuğun isteyerek ve hoşlanarak yer aldığı fiziksel, bilişsel, dil, duygusal ve sosyal gelişiminin temeli olan gerçek hayatın bir parçası ve çocuk için en etkin öğrenme sürecidir. Bu sebeple eğitim ve öğrenmede oyunun sınırlaması onun kullanılış amacına göre değişkenlik gösterir. Örneğin; oyun derse entegre ediliyorsa yani bir ders kazanımı olarak öğrencide kalıcı hale getirme hedefli olarak kurgulanıyorsa bir sınırlamaya ihtiyaç olduğunu düşünemeyiz. Çünkü bir kazanım hakkında ölçme ve değerlendirme kısmı da dahil olmak üzere tüm aşamalarda oyun kullanılabilir.
Oyun, eğer ders planında yer alan kazanımdan bağımsız olarak; dikkat toplama ve motivasyon arttırma amaçlı kullanılıyorsa öğretmenin dersteki hedef kazanımına ayırması gereken sürenin ne kadar olduğuna bağlı olarak değişir. Girne Koleji olarak, ilkokul eğitim programımızda oyunu ders planımıza dahil ederken derse dikkat çekme, keşif, uygulama ya da değerlendirme aşamalarından en az birinde mutlaka oyuna yer veriyoruz. Bu da bize bir ders sürecinde oyunun kullanılma sayısının aslında bir sınırının olmadığını gösteriyor.

girne koleji afyon kampüsüOYUNLAR ÇOCUKLARIN YARATICILIĞINI TETİKLER
Hangi derslerde oyunlardan yararlanıyorsunuz? Öğrenmede oyunun sağladığı faydalar neler? Oyun ile elde edilen kazanımlar kalıcı oluyor mu?
Dikkat süreleri yaş grubu ile birlikte doğru orantılı olarak artmaktadır. Bu da oyunla eğitimin küçük yaş grubunda daha da yoğunken ilerleyen yaş gruplarında azalarak ders sürecinde yer alması anlamına gelir. Okul öncesi ve ilkokul kademelerinde oyunlardan hemen hemen her derste yararlanılır. Bu kademelerde oyunların sağladığı en büyük fayda somut işlemler döneminden soyut işlemler dönemime geçişte çocukların kavramakta zorlandıkları kazanımları kolaylaştırıcı etkide olmasıdır.
Çocuklar her oyun oynadığında, beyinlerinde endorfin ve dopamin gibi bazı hormonlar salgılanır. Bu hormonlar çocuğun nöronal tansiyonunu düşürmeye, kendini sakin ve mutlu hissetmesine fiziksel aktivitelere motive olmasına yarar. Oyunlar bu sayede öğrenmeyi kalıcı hale getirir, çocukların yaratıcılığını tetikler, öğrendiklerini gözden geçirmelerini sağlar, özellikle bir grup içerisinde oynarken, kurallar koymayı ve bunlara uymayı öğretir.

ÖĞRETMENLER BİLİNEN EN ESKİ OYUN KURUCULARDIR
Hangi oyunun nasıl ve ne şekilde uygulanacağına nasıl karar veriliyor?
Öğretmenler tarihte bilinen en eski oyun kuruculardandır. Mevcut oyunlar ve yönergeleri öğretmenlerin ellerinde ihtiyaç duydukları anlarda değişir ve şekillenir. Bazen planlanarak bazen ise doğaçlama ile oyunların eğitim sürecine eklenme yöntemleri farklılık gösterir. Öğretmenlerin burada oyunu hangi işlevde kullanacağına karar vermesi gerekir. Eğer bir dersin kazanımı oyun merkeze alınarak oluşturulduysa burada kazanıma en uygun olan oyunlar seçilir ve revize edilir. Her türden oyunu her derse bu şekilde entegre etmek mümkündür.

Hangi sınıftan / hangi yaştan itibaren çocuğa oyunla eğitim verilmelidir?
Oyun, bir yaşından itibaren çocuğun bütün vaktini geçirmesi gerektiği bütüncül bir öğrenme aracıdır. Çocuğun yaşı ilerledikçe oyuna ayırdığı zaman aralığı değişir ancak oyun onun hayatında önemini koruma devam eder. Oyunla eğitim süreci aile ile başlar. Oynanan oyunlarda her zaman oyuncak gibi bir materyalin kullanılması gerekmez. En sevilmeyen yemekler bile bir kaşığın içinde uçakla çocuğa doğru yaklaştırıldığında yedirilmesi kaçılmaz hale gelir. Etrafında ona yabancı olan birçok şey içinde bulunduğu yeni dünyadaki oyunun bir parçasıdır. Sıkılmadan saatlerce aynı oyunu oynayıp her defasında oyunun aynı yerinde aynı reaksiyonu verebilirler.
Eğitimin okulda devam eden kısmında ise oyun okul öncesi dönemden kişinin devam etmek istediği örgün eğitiminin son evresine kadar her aşamasında sistematik bir şekilde yer almalıdır. Oyun içeriği yaş gruplarına göre farklılıklar gösterir ancak bu lise kademesindeki bir öğrencinin oyunla eğitim alamayacağı anlamına gelmez. Gerek çocuklarda gerekse yetişkinlerde kalıcı öğrenmeyi sağlamak için oyun eğitimin içinde yer almalıdır

Oyunla gerçekleştirilen eğitimlerde öğrenciler hangi farklılıkları yaşıyorlar?
En büyük farklılık duygu dünyalarında bariz bir şekilde gözlemlediğiniz mutluluk oluyor. Oyunlar; en zorlanılan, bazen çocuklar için en çekilmez hale gelen derslerde sihirli dokunuşları ile kalıcı öğrenmeyi sağlıyor, motivasyonunu arttırıyor. Eğer oyunun felsefesi olan eğlenmenin ve öğrenmenin, kazanmaktan daha önemli olduğu öğretmen tarafından benimsetilebilirse en rekabetçi çocuklar bile oyundan eğlenerek sağladıkları kazancın çok daha fazla olduğu fark edebilir.
Oyunlar çocuğun; iş birliği bilincinden, grup çalışmasına yatkınlığına, bireysel yeteneklerine ve motivasyon kaynaklarına kadar sahip oldukları birçok farklı özelliği ortaya çıkarıyor. Çocuklar arkadaşlarının en yetenekli olduğu yönleri oyunlar aracılığı ile keşfedip birbirlerine karşı bakış açılarını dahi değiştirebiliyor. Örneğin; akademik derslerde kendini yeterince gösteremeyen, özgüveni düşük bir çocuk bedensel, görsel ya da işitsel yeteneğin ön planda olduğu bir oyunda gösterdiği başarı ile sınıf içinde arkadaşların dikkatini çekebiliyor. Bu da farklılıkları göz önünde bulundurarak kurgulanan oyunlarda her çocuğa kendini iyi hissettiği alanı ön plana çıkarabilmesi için eşit bir şans veriyor.

OYUNLAR ÖĞRETMENLERİN ASİSTANLARIDIR
Oyunun eğitim sürecinde öğretmenlere sağladığı katkılar nelerdir?
Bazen bir ders süreci planladığınız gibi gitmez. Sınıfa girdiğiniz an derse başlayabilmeniz ve aktarmak istediğiniz bilgiyi sağlıklı bir şekilde yerine ulaştırabilmeniz için tüm koşulların stabil olması gerekmektedir. Mevsim geçişlerinden, o günün ders programındaki akademik derslerin yoğunluğuna göre bile çocukların motivasyonları değişkenlik gösterir. Bu gibi durumlarda öğretmenin şapkasında her zaman kurtarıcı oyunlar olur. Oyunlar çocuklara kaybettikleri ilgiyi toparlamakta, öğretmenlere ise ders sürecinin sürekliliğinin aksamaması açısından yardımcı olur. Özellikle somut işlemlerden döneminden soyut işlermler dönemine geçişte zorlanan küçük yaş grubunda matematik gibi soyut dersleri kalıcı hale getirmek kolay değildir. Bu anlamda oyunlar somutlaştırmanın en önemli aracıdır. Doğada olmayan, çocuğa somut bir şekilde gösteremeyeceğiz çoğu sayısal kavramı oyunlar aracılığı ile öğretebilirsiniz. Oyunlar öğretmenlerin asistanlarıdır.

Aileler çocuklarına eğitici oyunlar ve materyaller alırken nelere dikkat etmeli?
Öncelikle oyununun üzerinde belirtilen yaş aralığına mutlaka dikkat edilmelidir. Bu yaş aralıkları araştırmacılar tarafından belirlenir. Yaş sınırı yalnızca çocuğun oyun kabiliyeti ya da zeka düzeyi ile alakalı değildir. Oyunun içeriği, yönergeleri, oyunda kullanılan görseller, ödül kurgusu, oyunun süresi ve hangi yaş grubunda ne derece etkili olduğu bu yaş aralıklarına göre planlanmıştır. Bu yüzden gerek dijital gerekse basılı kutu oyunlarının üzerinde yazan yaş aralığı dikkate alınmalıdır.
Eğitsel oyun ve materyalleri seçerken dikkat edilmesi gereken bir diğer nokta da çocuğun iyi olduğu alanlar kadar geliştirilmesi gereken alanları (dil, bilişsel, duygusal, psikomotor, sosyal) göz önünde bulundurarak seçim yapmaktır. Bu yüzden önce ailelerin çocuk okula başladıktan sonra ise öğretmenlerin çocuğu çok iyi gözlemlemeleri ve doğru yönlendirmeler yapmaları çok önemlidir.

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.