Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
MEB'in öğrencilere elektronik ortamda kendini sınama ve ders çalışma imkanı gibi çeşitli yenilikler sunan destekleme ve yetiştirme kursları, 2 milyon 710 bin öğrencinin katılımıyla başladı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, Mehmet Emin Resulzade Anadolu Lisesi'ni ziyaret ederek, ilk derslere eşlik etti. Burada gazetecilere açıklamada bulunan Kurt, tüm yurtta resmi olarak destekleme ve yetiştirme kurslarının başladığını bildirdi.
Şu anda 2 milyon 710 bin öğrencinin kurslarda eğitim almak için müracaat ettiğini söyleyen Kurt, 237 bin kadrolu öğretmen ile 29 bin ücretli öğretmenin de kurslarda görev yapmak için başvurduğunu belirtti.
22 bin 255 merkezde kursları başlattıklarını dile getiren Kurt, "Okulların yüzde 95'inde destekleme ve yetiştirme kursları açılmış durumda" dedi.
Başvuru süresi 9 Ekim’e kadar devam ediyor
Başvuru süresinin 9 Ekim Cuma gününe kadar uzatıldığını hatırlatan Muhterem Kurt, "Önümüzdeki hafta öğrencilerimizin başvuruları devam edecek. Biz, kurslarda eğitim almak isteyen öğrencilerin sayısının 5 milyonu bulacağını bekliyoruz" diye konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB'in öğrencilere elektronik ortamda kendini sınama ve ders çalışma imkanı gibi çeşitli yenilikler sunan destekleme ve yetiştirme kursları, 2 milyon 710 bin öğrencinin katılımıyla başladı.
Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, Mehmet Emin Resulzade Anadolu Lisesi'ni ziyaret ederek, ilk derslere eşlik etti. Burada gazetecilere açıklamada bulunan Kurt, tüm yurtta resmi olarak destekleme ve yetiştirme kurslarının başladığını bildirdi.
Şu anda 2 milyon 710 bin öğrencinin kurslarda eğitim almak için müracaat ettiğini söyleyen Kurt, 237 bin kadrolu öğretmen ile 29 bin ücretli öğretmenin de kurslarda görev yapmak için başvurduğunu belirtti.
22 bin 255 merkezde kursları başlattıklarını dile getiren Kurt, "Okulların yüzde 95'inde destekleme ve yetiştirme kursları açılmış durumda" dedi.
Başvuru süresi 9 Ekim’e kadar devam ediyor
Başvuru süresinin 9 Ekim Cuma gününe kadar uzatıldığını hatırlatan Muhterem Kurt, "Önümüzdeki hafta öğrencilerimizin başvuruları devam edecek. Biz, kurslarda eğitim almak isteyen öğrencilerin sayısının 5 milyonu bulacağını bekliyoruz" diye konuştu.
Son Güncelleme: Pazartesi, 05 Ekim 2015 10:29
Gösterim: 1246
Batman Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çelik, Milli Eğitim Bakanlığınca görevinden alındı.
Alınan bilgiye göre, kentte görev yapan bir öğretmen, eğitim-öğretimle ilgili problemini Çelik'e iletemeyince Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya ulaştı.
Öğretmenin sorununu iletmesi üzerine Avcı, telefonla birkaç kez aradığı Çelik'e ulaşamadı.
Çelik, "kendisinin ulaşmakta güçlük çektiği Milli Eğitim Müdürü'ne vatandaşın hiç ulaşamayacağı" gerekçesiyle Avcı'nın talimatı doğrultusunda görevinden alındı.
Böyle bir olayın yaşanmasından dolayı son derece üzgünüm
Çelik, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanı Avcı'nın kendisini aradığında kastı olmadan talihsiz bir hadise yaşandığını belirterek, olayın kendisini çok derinden üzdüğünü söyledi.
Avcı'nın kendilerine her zaman şefkat ve anlayışla yaklaştığını dile getiren Çelik, "Ben yıllarını eğitime vermiş, eğitime gönül veren, eğitime hizmet eden bir neferim. Böyle bir olayın yaşanmasından dolayı son derece üzgünüm" ifadesini kullandı.
"Devlet büyüklerine son derece saygısı olan birisiyim. Kasıt ve hiçbir art niyet olmamasına rağmen böyle bir durumu yaşamaktan üzüntü duyuyorum" diyen Çelik, bundan dolayı başta Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı olmak üzere eğitim camiasından özür diledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Batman Milli Eğitim Müdürü Mehmet Çelik, Milli Eğitim Bakanlığınca görevinden alındı.
Alınan bilgiye göre, kentte görev yapan bir öğretmen, eğitim-öğretimle ilgili problemini Çelik'e iletemeyince Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı'ya ulaştı.
Öğretmenin sorununu iletmesi üzerine Avcı, telefonla birkaç kez aradığı Çelik'e ulaşamadı.
Çelik, "kendisinin ulaşmakta güçlük çektiği Milli Eğitim Müdürü'ne vatandaşın hiç ulaşamayacağı" gerekçesiyle Avcı'nın talimatı doğrultusunda görevinden alındı.
Böyle bir olayın yaşanmasından dolayı son derece üzgünüm
Çelik, konuyla ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, Milli Eğitim Bakanı Avcı'nın kendisini aradığında kastı olmadan talihsiz bir hadise yaşandığını belirterek, olayın kendisini çok derinden üzdüğünü söyledi.
Avcı'nın kendilerine her zaman şefkat ve anlayışla yaklaştığını dile getiren Çelik, "Ben yıllarını eğitime vermiş, eğitime gönül veren, eğitime hizmet eden bir neferim. Böyle bir olayın yaşanmasından dolayı son derece üzgünüm" ifadesini kullandı.
"Devlet büyüklerine son derece saygısı olan birisiyim. Kasıt ve hiçbir art niyet olmamasına rağmen böyle bir durumu yaşamaktan üzüntü duyuyorum" diyen Çelik, bundan dolayı başta Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı olmak üzere eğitim camiasından özür diledi.
Son Güncelleme: Cuma, 02 Ekim 2015 16:16
Gösterim: 888
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bisiklet yolları konusunda belediyelerin eksikliği olduğunu belirterek, "Bisikleti bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip bir ulaşım aracı olarak değerlendirmeliyiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yurt genelinde köklü bir bisiklet kullanma kültürü olmadığı için bisiklet yolları konusunda kayda değer bir çalışma yapılmadığını, bu konuda bilhassa belediyelerin çok büyük eksikliği olduğunu belirterek, "Artık bisikleti bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip bir ulaşım aracı olarak değerlendirmek mecburiyetindeyiz" dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde, Sağlık Bakanlığınca gerçekleştirilen "Sağlıklı Yaşam Kültürünü Teşvik Projesi" kapsamında "Daha Sağlıklı Bir Türkiye İçin 1 Milyon Bisiklet" kampanyasının lansman toplantısında yaptığı konuşmada, projenin hayırlı olmasını temenni ederek, projenin geliştirilmesinde ve uygulanmasında emeği geçenleri tebrik etti.
Türkiye'deki bireylerin yüzde 72'sinin düzenli fiziksel aktivite yapmadığının araştırmalarla ortaya çıktığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, projenin önemli bir teşvik ve hatırlatma vesilesi olacağına inandığını dile getirdi.
Erdoğan, projenin özellikle 5, 6 ve 7. sınıf öğrencileriyle üniversite gençliğini hedeflemesinin kendisini ayrıca memnun ettiğini belirterek, kendisininilkokul yıllarında başladığı futbolu ortaokul ve lise yıllarında da sürdürdüğünü hatırlattı.
Her kötü alışkanlığa karşı hassasiyetimi herhalde bilmeyen, duymayan yoktur
Sporla sosyal ve siyasi çalışmalarını birlikte devam ettirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sonraki dönemlerde de vakit buldukça futbol oynamaya gayret ettiğini şimdi de yoğun programına rağmen fırsat buldukça evindeki spor aletlerinde egzersiz yaptığını anlattı.
Erdoğan, şunları söyledi:
"Sporla bu derece iç içe yaşamış, bugün de aynı heyecanı devam ettiren biri olarak bu projeyi canı gönülden destekliyorum. İnsan sağlığına zararlı sigara, içki, uyuşturucu başta olmak üzere her kötü alışkanlığa karşı hassasiyetimi herhalde bilmeyen, duymayan yoktur. Mücadelemi şu anda da devam ettiriyorum. Kimi görürsem şöyle cebinde eğer sigara paketi varsa hemen orada kendisiyle nikahı kıyıyoruz, sigarayı bırakma sözünü almak üzere. Örneğin dün akşam Irak'tan gelen kardeşlerimle de aynen bunu yaptık."
Yerel yönetimler bu konuya gerekli hassasiyeti hala göstermiyorlar
Şehir yaşamında düzenli spor yapmanın ve fiziksel aktiviteleri hayatın parçası haline getirme alışkanlığının çok zayıf olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Değerli Bakanımın ifade ettiği 'Bir metreye bir bisiklet' tavsiyesiyle '5 kilometre yaptığı zaman 5 bin bisiklet' tavsiyesiyle burada tabii bir incelik var. Yerel yönetimler bu konuya ne yazık ki gerekli hassasiyeti hala göstermiyorlar. Eğer bu yapılırsa o zaman inanıyorum ki ülkemizde de, şu anda bu işi en iyi yapan şehirlerimizden bir tanesi Konya'dır, bunu aynen diğer vilayetlere bizim yaygınlaştırmamız lazım. O zaman bakacaksınız ki evinden çıktığı zaman arabayla değil bisikletiyle işine giden vatandaşlarımız olacak. Hem işine giderken bu bisikleti kullanacak aynı zamanda da dingin bir şekilde işine varacak evine gelirken de aynı şekilde sağlıklı bir şekilde evine dönmüş olacak. Bu adımı bizim şimdi atmamız lazım. Bu durum obezitenin ve buna bağlı hastalıkların süratle yaygınlaşmasını da engelleyecektir. Ama aksi, maalesef yaygınlaşmasına vesile olacaktır."
Bisiklet yolları
Alışkanlıkların kısa zamanda edinilmesinin de terk edilmesinin de zor olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Ama burada koskoca bir milletin geleceğinin söz konusu olduğunu unutmamalıyız. Projelerimizi kararlı bir şekilde uygulayarak bilhassa çocuklarımızın ve gençlerimizin bu konuda bilinçli bireyler haline gelmelerini temin etmeliyiz" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bakanlığının sağlıklı yaşam kültürünü çocuklara ve yetişkinlere kazandırmak için bisiklet dağıtımı kampanyasını yürüttüğünü belirterek, bu yıl sonuna kadar 40 bin bisikletin yurt genelinde dağıtılacağını söyledi.
Bu rakamın gelecek sene 300 bine çıkmasının, 2018'e kadar toplam 1 milyon bisikletin Sağlık Bakanlığınca dağıtımının planlandığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Toplumun her kesimini hareketli bir yaşam için teşvik edecek kampanyalar yürütülecek. Burada sadece merkezi yönetim değil yerel yönetimlerin vücudunu taşın altına koyması büyük önem arz ediyor. Bu proje ile bugüne kadar yeterli fiziksel aktivite içindeki olmayan nüfusun sıklığının yüzde 10 oranında azaltılması hedefleniyor. Hiç şüphesiz bir milyon bisikletin dağıtılması bu konuda ciddi bir sirkülasyona yol açacaktır. Ancak bu dağıtılan bisikletlerin nerede kullanılacağını da düşünmek, hesap etmek durumundayız. Ülkemizde belli bölgelerimiz haricinde köklü bir bisiklet kullanma kültürü olmadığı için bisiklet yolları konusunda kayda değer bir çalışma yapılmadığı bir gerçek. Bu konuda bilhassa belediyelerimizin çok büyük eksikliği olduğunu düşünüyorum. Artık bisikleti bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip bir ulaşım aracı olarak değerlendirmek mecburiyetindeyiz. Bu da bize ulaşımda ciddi rahatlıklar getirecektir."
Buradan belediye başkanlarımıza sesleniyorum
Bu yaklaşım beraberinde yaya ve araç yolu yanında bisiklet yolu tahsisini de zorunlu hale getirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bisiklet yollarını parkların, rekreasyon alanlarının içine sıkışmaktan kurtarıp günlük hayatın bir parçası haline dönüştürmeliyiz. Planlarda bisiklet yolu olarak ayrılan yerlerin başka amaçlarla kullanımına kesinlikle izin vermemeliyiz. Bunu başarmamız lazım. Mevcut yolları da bisikletli ulaşıma uygun hale dönüştürme çalışmalarına hız kazandırmalıyız. Buradan belediye başkanlarımıza sesleniyorum, bu konunun da bizzat takipçisi olacağım. Ziyaret ettiğim illerde, ilçelerde gözüm bisiklet yollarını arayacaktır. Şayet göremezsem oranın belediye başkanıyla bu meseleyi enine boyuna konuşmak gerektiği kanaatine varacağım."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bisiklet yolları konusunda belediyelerin eksikliği olduğunu belirterek, "Bisikleti bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip bir ulaşım aracı olarak değerlendirmeliyiz" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yurt genelinde köklü bir bisiklet kullanma kültürü olmadığı için bisiklet yolları konusunda kayda değer bir çalışma yapılmadığını, bu konuda bilhassa belediyelerin çok büyük eksikliği olduğunu belirterek, "Artık bisikleti bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip bir ulaşım aracı olarak değerlendirmek mecburiyetindeyiz" dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı himayesinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde, Sağlık Bakanlığınca gerçekleştirilen "Sağlıklı Yaşam Kültürünü Teşvik Projesi" kapsamında "Daha Sağlıklı Bir Türkiye İçin 1 Milyon Bisiklet" kampanyasının lansman toplantısında yaptığı konuşmada, projenin hayırlı olmasını temenni ederek, projenin geliştirilmesinde ve uygulanmasında emeği geçenleri tebrik etti.
Türkiye'deki bireylerin yüzde 72'sinin düzenli fiziksel aktivite yapmadığının araştırmalarla ortaya çıktığını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, projenin önemli bir teşvik ve hatırlatma vesilesi olacağına inandığını dile getirdi.
Erdoğan, projenin özellikle 5, 6 ve 7. sınıf öğrencileriyle üniversite gençliğini hedeflemesinin kendisini ayrıca memnun ettiğini belirterek, kendisininilkokul yıllarında başladığı futbolu ortaokul ve lise yıllarında da sürdürdüğünü hatırlattı.
Her kötü alışkanlığa karşı hassasiyetimi herhalde bilmeyen, duymayan yoktur
Sporla sosyal ve siyasi çalışmalarını birlikte devam ettirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, sonraki dönemlerde de vakit buldukça futbol oynamaya gayret ettiğini şimdi de yoğun programına rağmen fırsat buldukça evindeki spor aletlerinde egzersiz yaptığını anlattı.
Erdoğan, şunları söyledi:
"Sporla bu derece iç içe yaşamış, bugün de aynı heyecanı devam ettiren biri olarak bu projeyi canı gönülden destekliyorum. İnsan sağlığına zararlı sigara, içki, uyuşturucu başta olmak üzere her kötü alışkanlığa karşı hassasiyetimi herhalde bilmeyen, duymayan yoktur. Mücadelemi şu anda da devam ettiriyorum. Kimi görürsem şöyle cebinde eğer sigara paketi varsa hemen orada kendisiyle nikahı kıyıyoruz, sigarayı bırakma sözünü almak üzere. Örneğin dün akşam Irak'tan gelen kardeşlerimle de aynen bunu yaptık."
Yerel yönetimler bu konuya gerekli hassasiyeti hala göstermiyorlar
Şehir yaşamında düzenli spor yapmanın ve fiziksel aktiviteleri hayatın parçası haline getirme alışkanlığının çok zayıf olduğuna dikkati çeken Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları söyledi:
"Değerli Bakanımın ifade ettiği 'Bir metreye bir bisiklet' tavsiyesiyle '5 kilometre yaptığı zaman 5 bin bisiklet' tavsiyesiyle burada tabii bir incelik var. Yerel yönetimler bu konuya ne yazık ki gerekli hassasiyeti hala göstermiyorlar. Eğer bu yapılırsa o zaman inanıyorum ki ülkemizde de, şu anda bu işi en iyi yapan şehirlerimizden bir tanesi Konya'dır, bunu aynen diğer vilayetlere bizim yaygınlaştırmamız lazım. O zaman bakacaksınız ki evinden çıktığı zaman arabayla değil bisikletiyle işine giden vatandaşlarımız olacak. Hem işine giderken bu bisikleti kullanacak aynı zamanda da dingin bir şekilde işine varacak evine gelirken de aynı şekilde sağlıklı bir şekilde evine dönmüş olacak. Bu adımı bizim şimdi atmamız lazım. Bu durum obezitenin ve buna bağlı hastalıkların süratle yaygınlaşmasını da engelleyecektir. Ama aksi, maalesef yaygınlaşmasına vesile olacaktır."
Bisiklet yolları
Alışkanlıkların kısa zamanda edinilmesinin de terk edilmesinin de zor olduğuna dikkati çeken Erdoğan, "Ama burada koskoca bir milletin geleceğinin söz konusu olduğunu unutmamalıyız. Projelerimizi kararlı bir şekilde uygulayarak bilhassa çocuklarımızın ve gençlerimizin bu konuda bilinçli bireyler haline gelmelerini temin etmeliyiz" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Sağlık Bakanlığının sağlıklı yaşam kültürünü çocuklara ve yetişkinlere kazandırmak için bisiklet dağıtımı kampanyasını yürüttüğünü belirterek, bu yıl sonuna kadar 40 bin bisikletin yurt genelinde dağıtılacağını söyledi.
Bu rakamın gelecek sene 300 bine çıkmasının, 2018'e kadar toplam 1 milyon bisikletin Sağlık Bakanlığınca dağıtımının planlandığını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
"Toplumun her kesimini hareketli bir yaşam için teşvik edecek kampanyalar yürütülecek. Burada sadece merkezi yönetim değil yerel yönetimlerin vücudunu taşın altına koyması büyük önem arz ediyor. Bu proje ile bugüne kadar yeterli fiziksel aktivite içindeki olmayan nüfusun sıklığının yüzde 10 oranında azaltılması hedefleniyor. Hiç şüphesiz bir milyon bisikletin dağıtılması bu konuda ciddi bir sirkülasyona yol açacaktır. Ancak bu dağıtılan bisikletlerin nerede kullanılacağını da düşünmek, hesap etmek durumundayız. Ülkemizde belli bölgelerimiz haricinde köklü bir bisiklet kullanma kültürü olmadığı için bisiklet yolları konusunda kayda değer bir çalışma yapılmadığı bir gerçek. Bu konuda bilhassa belediyelerimizin çok büyük eksikliği olduğunu düşünüyorum. Artık bisikleti bir hobi aracı olarak görmekten vazgeçip bir ulaşım aracı olarak değerlendirmek mecburiyetindeyiz. Bu da bize ulaşımda ciddi rahatlıklar getirecektir."
Buradan belediye başkanlarımıza sesleniyorum
Bu yaklaşım beraberinde yaya ve araç yolu yanında bisiklet yolu tahsisini de zorunlu hale getirdiğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bisiklet yollarını parkların, rekreasyon alanlarının içine sıkışmaktan kurtarıp günlük hayatın bir parçası haline dönüştürmeliyiz. Planlarda bisiklet yolu olarak ayrılan yerlerin başka amaçlarla kullanımına kesinlikle izin vermemeliyiz. Bunu başarmamız lazım. Mevcut yolları da bisikletli ulaşıma uygun hale dönüştürme çalışmalarına hız kazandırmalıyız. Buradan belediye başkanlarımıza sesleniyorum, bu konunun da bizzat takipçisi olacağım. Ziyaret ettiğim illerde, ilçelerde gözüm bisiklet yollarını arayacaktır. Şayet göremezsem oranın belediye başkanıyla bu meseleyi enine boyuna konuşmak gerektiği kanaatine varacağım."
Son Güncelleme: Perşembe, 01 Ekim 2015 17:57
Gösterim: 936
Türkiye'deki kamplarda ve çeşitli kentlerdeki merkezlerdeki okullara devam eden yaklaşık 230 bin Suriyeli öğrenci, savaş sonrası ülkelerinin inşasına katkı sağlamak için kendilerine sunulan hizmeti en iyi şekilde değerlendirmek istiyor.
Suriye'de yaklaşık 5 yıldır devam eden iç savaş en çok çocukları etkiledi. Eğitim çağındaki milyonlarca öğrenci, Esed rejiminin saldırıları nedeniyle okullarını bırakmak zorunda kaldı.
Olayların başladığı ilk günden beri dost ülkenin halkına sahip çıkan Türkiye ise onların çocuklarını da unutmadı. Başta sınır illerinde kurulan kamplar olmak üzere birçok kentte açılan merkezlerde yarım kalan eğitimlerine devam etme imkanı bulan Suriyeli öğrenciler, yeni dönemin başladığı şu günlerde Türkiye'deki yaşıtları gibi okul heyecanı yaşıyor.
Kendi dillerinde Suriye müfredatıyla eğitim hayatını sürdüren çocuklar ve aileleri bu konuda Türkiye'ye minnettar. Kamplarda klimalı ve tam donanımlı sınıflara sahip Suriyeli çocuklar, yaz tatilinin ardından bir kez daha eğitim dönemine kavuşmanın sevincini yaşıyor.
Suriyeli ve Türk öğretmenlerden eğitim alan Suriyeli çocukların öğrenme arzusunun ise en üst seviyede olduğu gözleniyor.
Eğitimimizi aksatmıyoruz
Suriyeli öğretmen Sema Eldiyap her bir öğrencisinin meslek sahibi olacağına inandığını vurguladı. Sena Barak da ülkesindeki savaştan kaçarak yaklaşık 3 yıl önce ailesiyle Türkiye'ye geldiğini anlattı. Okula başladığı için mutlu olduğunu belirten Barak, "Burada eğitimimizi aksatmadan sürdürüyoruz. Savaş bittikten sonra ülkeme dönmek istiyorum" dedi.
Türkiye büyüklüğünü gösterdi
Kilis Elbeyli Konteyner Kenti'nde yaşayan ve Suriye'deyken İngilizce öğretmenliği yapan Merve Hasanato, tek çocuğu Limar Elsin'in eğitimiyle yakından ilgileniyor.
Avrupa'nın Suriyeli sığınmacılara yönelik tutumunu eleştiren Hasanato, "Avrupa'ya gitmediğimiz için şükrediyoruz. Çok şükür burada her ihtiyacımız karşılanıyor, en önemlisi kızım eğitiminden geri kalmıyor. Türkiye bize büyüklüğünü gösterdi. Kızımın burada en iyi eğitim alacağına inanıyorum. Tek dileğimiz çocuklarımızın ileride kendi ülkemizde söz sahibi olmaları. İşte o zaman Türkiye'nin değerini bir kez daha anlamış olacağız" şeklinde konuştu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye'deki kamplarda ve çeşitli kentlerdeki merkezlerdeki okullara devam eden yaklaşık 230 bin Suriyeli öğrenci, savaş sonrası ülkelerinin inşasına katkı sağlamak için kendilerine sunulan hizmeti en iyi şekilde değerlendirmek istiyor.
Suriye'de yaklaşık 5 yıldır devam eden iç savaş en çok çocukları etkiledi. Eğitim çağındaki milyonlarca öğrenci, Esed rejiminin saldırıları nedeniyle okullarını bırakmak zorunda kaldı.
Olayların başladığı ilk günden beri dost ülkenin halkına sahip çıkan Türkiye ise onların çocuklarını da unutmadı. Başta sınır illerinde kurulan kamplar olmak üzere birçok kentte açılan merkezlerde yarım kalan eğitimlerine devam etme imkanı bulan Suriyeli öğrenciler, yeni dönemin başladığı şu günlerde Türkiye'deki yaşıtları gibi okul heyecanı yaşıyor.
Kendi dillerinde Suriye müfredatıyla eğitim hayatını sürdüren çocuklar ve aileleri bu konuda Türkiye'ye minnettar. Kamplarda klimalı ve tam donanımlı sınıflara sahip Suriyeli çocuklar, yaz tatilinin ardından bir kez daha eğitim dönemine kavuşmanın sevincini yaşıyor.
Suriyeli ve Türk öğretmenlerden eğitim alan Suriyeli çocukların öğrenme arzusunun ise en üst seviyede olduğu gözleniyor.
Eğitimimizi aksatmıyoruz
Suriyeli öğretmen Sema Eldiyap her bir öğrencisinin meslek sahibi olacağına inandığını vurguladı. Sena Barak da ülkesindeki savaştan kaçarak yaklaşık 3 yıl önce ailesiyle Türkiye'ye geldiğini anlattı. Okula başladığı için mutlu olduğunu belirten Barak, "Burada eğitimimizi aksatmadan sürdürüyoruz. Savaş bittikten sonra ülkeme dönmek istiyorum" dedi.
Türkiye büyüklüğünü gösterdi
Kilis Elbeyli Konteyner Kenti'nde yaşayan ve Suriye'deyken İngilizce öğretmenliği yapan Merve Hasanato, tek çocuğu Limar Elsin'in eğitimiyle yakından ilgileniyor.
Avrupa'nın Suriyeli sığınmacılara yönelik tutumunu eleştiren Hasanato, "Avrupa'ya gitmediğimiz için şükrediyoruz. Çok şükür burada her ihtiyacımız karşılanıyor, en önemlisi kızım eğitiminden geri kalmıyor. Türkiye bize büyüklüğünü gösterdi. Kızımın burada en iyi eğitim alacağına inanıyorum. Tek dileğimiz çocuklarımızın ileride kendi ülkemizde söz sahibi olmaları. İşte o zaman Türkiye'nin değerini bir kez daha anlamış olacağız" şeklinde konuştu.
Son Güncelleme: Cuma, 02 Ekim 2015 13:49
Gösterim: 1016
MEB’in, bu yıl öğrencilere elektronik ortamda kendini sınama ve ders çalışma imkanı da sunan bir dizi yenilikle başlatacağı destekleme ve yetiştirme kurslarına, yeni eğitim yılının başladığı haftanın ilk 3 günündeki başvuru sayısı 1 milyonu geçti. Öğrenciler için başvuru süresi 9 Ekim Cuma gününe kadar uzatılan kurslara 5 milyondan fazla başvuru olması bekleniyor.
MEB Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, 3 Ekim'de başlayacak destekleme ve yetiştirme kurslarına, örgün eğitimde okuyan ortaokul ve lise öğrencileri başta olmak üzere açık öğretim okullarına kayıtlı ortaokul, lise öğrencileri ile özel okul öğrencileri ve mezunların başvurabileceğini hatırlattı.
Bu yıl ilk kez destekleme ve yetiştirme kursları için e-kurs modülünü başlattıklarını ve bu sistem sayesinde kurslarla ilgili sayısal verilere anlık ulaşabildiklerini belirten Kurt, ilk üç günlük verilere göre 22 bin 102 eğitim kurumunun kurs için başvuru yaptığını bildirdi.
Başvuru sayıları
Kurs başvurularının okulların açılmasıyla hız kazandığını belirten Kurt, "Kurslara öğrenci başvuru sayımız üç günde 1 milyonu aştı. İlk üç günlük rakama bakarak haftada 3 milyon başvuru ve toplamda 5 milyonun üzerinde kurslara başvuru bekliyoruz. 681 bin 301 dersten kurs açılacağı için başvuru sayısının en az 5 milyon olması bekleniyor. Öğrenciler, kurslara başvuru için kurs şifrelerini bulundukları okullarından alabiliyorlar" dedi.
Öğretmen ve öğrencilerin başvuru süresi uzatıldı
Kurt, 225 bin 950 kadrolu öğretmen ile 22 bin 241 ücretli öğretmenin de kurslarda görev yapmak için başvurduğunu söyledi.
MEB'in 37 bin yeni öğretmen ataması yaptığını hatırlatan Kurt, yeni atanan öğretmenlerin de kurslarda görev alma taleplerini değerlendirmek için başvuru süresini öğretmenler için 5 Ekim Pazartesi günü saat 17.00, öğrenciler için de 9 Ekim Cuma günü saat 17.00'ye kadar uzattıklarını açıkladı.
İhtiyaç halinde ücretli öğretmen görevlendireceğiz
"Daha önce dershanelerde çalışan kaç öğretmenin kurslara başvurduğu" sorusu üzerine Kurt, bunu kesin olarak tespit etmenin mümkün olmadığını ancak 10 bin dolayında dershane öğretmeninin başvuru yaptığını tahmin ettiklerini belirtti.
Kursların açılabilmesi için başvuran öğretmen sayısının yeterli olduğunu dile getiren Kurt, "İhtiyaç olması halinde de ücretli öğretmenlerimizi kurslar için görevlendireceğiz" dedi.
Öğretmen maaşlarına büyük katkı
Kurslara devam edecek öğretmenlerin ek ders ücretlerinin 2 kat artışla yaklaşık 20 liraya çıkarıldığını hatırlatan Kurt, "Bir öğretmen normal şartlarda, haftada 10-15 saat kurslarda derse girdiğinde bütçesine aylık olarak 1000 lira katkı sağlayacak. Yani yaklaşık olarak öğretmenimizin ayda aldığı ek dersin iki katı daha ücret alması anlamına geliyor. Bu da öğretmenlerimizin bütçesini olumlu yönde etkileyecek" diye konuştu.
Okul müdürleri ve hizmetlilere ek ders müjdesi
Kurt, kurslarda görev yapan okul müdürleri, müdür yardımcıları ve hizmetliler için de ek ders ücretlerini düzenleme çalışmalarını başlattıklarını belirterek, "Umarım okul müdürlerimiz, ilgili müdür yardımcımız ve hizmetlilerimiz de bu kurslarda çalıştıkları sürece ek ders ücretlerini alacaklar. Bunu da müjde olarak verelim" dedi.
Tüm öğrencilere elektronik ders çalışma ortamı
Bu yıl ilk kez ücretsiz destekleme ve yetiştirme kursları için öğretmen ve öğrencilerin elektronik ortamda başvuru yapmalarını sağlayan e-kurs modülünü hayata geçirdiklerini söyleyen Kurt, bu modül sayesinde 5’inci sınıftan 12’nci sınıfa kadar tüm öğrencilerin ve mezunların kazanım testlerine ulaşabileceklerini bildirdi. Kurt, böylece kursa katılan tüm öğrencilere elektronik ortamda ders çalışma imkanı sunulacağını belirtti.
Kurt, 2 bin 500 dolayında test ve 40 binin üzerinde soru oluşturduklarını, kurslara katılmayan öğrencilerin de bu testlere ulaşabileceklerini ancak kursa devam eden öğrencilerin e-kurs modülü üzerinden bu testlere daha önce ulaşma ve elektronik olarak çözme imkanı bulacaklarını söyledi.
Mezun öğrenciler ile 8’inci ve 12’nci sınıflara ayda bir tarama testleri yayınlayacaklarını anlatan Kurt, "Bu testleri elektronik ortamda yapacağız. Yani kurslara kayıt yaptıran öğrencilerimiz, e-kurs modülü üzerinden isterlerse evlerinden isterlerse okullarından bu sisteme girerek bu soruları çözerek kendilerini deneme fırsatı bulabilecekler" dedi.
Müfredat kapsamındaki her dersten kurs açabiliriz
Müsteşar Yardımcısı Kurt, öğrencilerden ve velilerden dershanelerin dönüştürülmesi sürecinde endişe etmemelerini isteyerek, şöyle konuştu:
"Dershanelerin kaldırılmasıyla ilgili bir boşluk doğmuş gibi görünse de Milli Eğitim Bakanlığı gereken her tedbiri aldı. 22 binin üzerinde okulda ve 200 binin üzerinde öğretmenle kurslarımızı başlatacağız. Bu kurslarımız, sadece sınava dönük kurslar da değil. Bunlar sanatsal, kültürel ve sportif faaliyetleri de içeren kurslar olacak. Öğrencimiz, eksik gördüğü herhangi bir dersten takviye almak istiyorsa müfredat kapsamındaki her dersten kurs açacak kapasitemiz var. Bunu da kendimden çok emin bir şekilde söylüyorum."
Kurt, eğitim kurumlarının yarın saat 12.00'ye kadar kurs merkezi başvurularını, öğretmenlerin 5 Ekim Pazartesi, öğrencilerin de 9 Ekim Cuma gününe kadar kurs başvurularını tamamlamaları gerektiğini sözlerine ekledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB’in, bu yıl öğrencilere elektronik ortamda kendini sınama ve ders çalışma imkanı da sunan bir dizi yenilikle başlatacağı destekleme ve yetiştirme kurslarına, yeni eğitim yılının başladığı haftanın ilk 3 günündeki başvuru sayısı 1 milyonu geçti. Öğrenciler için başvuru süresi 9 Ekim Cuma gününe kadar uzatılan kurslara 5 milyondan fazla başvuru olması bekleniyor.
MEB Müsteşar Yardımcısı Muhterem Kurt, 3 Ekim'de başlayacak destekleme ve yetiştirme kurslarına, örgün eğitimde okuyan ortaokul ve lise öğrencileri başta olmak üzere açık öğretim okullarına kayıtlı ortaokul, lise öğrencileri ile özel okul öğrencileri ve mezunların başvurabileceğini hatırlattı.
Bu yıl ilk kez destekleme ve yetiştirme kursları için e-kurs modülünü başlattıklarını ve bu sistem sayesinde kurslarla ilgili sayısal verilere anlık ulaşabildiklerini belirten Kurt, ilk üç günlük verilere göre 22 bin 102 eğitim kurumunun kurs için başvuru yaptığını bildirdi.
Başvuru sayıları
Kurs başvurularının okulların açılmasıyla hız kazandığını belirten Kurt, "Kurslara öğrenci başvuru sayımız üç günde 1 milyonu aştı. İlk üç günlük rakama bakarak haftada 3 milyon başvuru ve toplamda 5 milyonun üzerinde kurslara başvuru bekliyoruz. 681 bin 301 dersten kurs açılacağı için başvuru sayısının en az 5 milyon olması bekleniyor. Öğrenciler, kurslara başvuru için kurs şifrelerini bulundukları okullarından alabiliyorlar" dedi.
Öğretmen ve öğrencilerin başvuru süresi uzatıldı
Kurt, 225 bin 950 kadrolu öğretmen ile 22 bin 241 ücretli öğretmenin de kurslarda görev yapmak için başvurduğunu söyledi.
MEB'in 37 bin yeni öğretmen ataması yaptığını hatırlatan Kurt, yeni atanan öğretmenlerin de kurslarda görev alma taleplerini değerlendirmek için başvuru süresini öğretmenler için 5 Ekim Pazartesi günü saat 17.00, öğrenciler için de 9 Ekim Cuma günü saat 17.00'ye kadar uzattıklarını açıkladı.
İhtiyaç halinde ücretli öğretmen görevlendireceğiz
"Daha önce dershanelerde çalışan kaç öğretmenin kurslara başvurduğu" sorusu üzerine Kurt, bunu kesin olarak tespit etmenin mümkün olmadığını ancak 10 bin dolayında dershane öğretmeninin başvuru yaptığını tahmin ettiklerini belirtti.
Kursların açılabilmesi için başvuran öğretmen sayısının yeterli olduğunu dile getiren Kurt, "İhtiyaç olması halinde de ücretli öğretmenlerimizi kurslar için görevlendireceğiz" dedi.
Öğretmen maaşlarına büyük katkı
Kurslara devam edecek öğretmenlerin ek ders ücretlerinin 2 kat artışla yaklaşık 20 liraya çıkarıldığını hatırlatan Kurt, "Bir öğretmen normal şartlarda, haftada 10-15 saat kurslarda derse girdiğinde bütçesine aylık olarak 1000 lira katkı sağlayacak. Yani yaklaşık olarak öğretmenimizin ayda aldığı ek dersin iki katı daha ücret alması anlamına geliyor. Bu da öğretmenlerimizin bütçesini olumlu yönde etkileyecek" diye konuştu.
Okul müdürleri ve hizmetlilere ek ders müjdesi
Kurt, kurslarda görev yapan okul müdürleri, müdür yardımcıları ve hizmetliler için de ek ders ücretlerini düzenleme çalışmalarını başlattıklarını belirterek, "Umarım okul müdürlerimiz, ilgili müdür yardımcımız ve hizmetlilerimiz de bu kurslarda çalıştıkları sürece ek ders ücretlerini alacaklar. Bunu da müjde olarak verelim" dedi.
Tüm öğrencilere elektronik ders çalışma ortamı
Bu yıl ilk kez ücretsiz destekleme ve yetiştirme kursları için öğretmen ve öğrencilerin elektronik ortamda başvuru yapmalarını sağlayan e-kurs modülünü hayata geçirdiklerini söyleyen Kurt, bu modül sayesinde 5’inci sınıftan 12’nci sınıfa kadar tüm öğrencilerin ve mezunların kazanım testlerine ulaşabileceklerini bildirdi. Kurt, böylece kursa katılan tüm öğrencilere elektronik ortamda ders çalışma imkanı sunulacağını belirtti.
Kurt, 2 bin 500 dolayında test ve 40 binin üzerinde soru oluşturduklarını, kurslara katılmayan öğrencilerin de bu testlere ulaşabileceklerini ancak kursa devam eden öğrencilerin e-kurs modülü üzerinden bu testlere daha önce ulaşma ve elektronik olarak çözme imkanı bulacaklarını söyledi.
Mezun öğrenciler ile 8’inci ve 12’nci sınıflara ayda bir tarama testleri yayınlayacaklarını anlatan Kurt, "Bu testleri elektronik ortamda yapacağız. Yani kurslara kayıt yaptıran öğrencilerimiz, e-kurs modülü üzerinden isterlerse evlerinden isterlerse okullarından bu sisteme girerek bu soruları çözerek kendilerini deneme fırsatı bulabilecekler" dedi.
Müfredat kapsamındaki her dersten kurs açabiliriz
Müsteşar Yardımcısı Kurt, öğrencilerden ve velilerden dershanelerin dönüştürülmesi sürecinde endişe etmemelerini isteyerek, şöyle konuştu:
"Dershanelerin kaldırılmasıyla ilgili bir boşluk doğmuş gibi görünse de Milli Eğitim Bakanlığı gereken her tedbiri aldı. 22 binin üzerinde okulda ve 200 binin üzerinde öğretmenle kurslarımızı başlatacağız. Bu kurslarımız, sadece sınava dönük kurslar da değil. Bunlar sanatsal, kültürel ve sportif faaliyetleri de içeren kurslar olacak. Öğrencimiz, eksik gördüğü herhangi bir dersten takviye almak istiyorsa müfredat kapsamındaki her dersten kurs açacak kapasitemiz var. Bunu da kendimden çok emin bir şekilde söylüyorum."
Kurt, eğitim kurumlarının yarın saat 12.00'ye kadar kurs merkezi başvurularını, öğretmenlerin 5 Ekim Pazartesi, öğrencilerin de 9 Ekim Cuma gününe kadar kurs başvurularını tamamlamaları gerektiğini sözlerine ekledi.
Son Güncelleme: Perşembe, 01 Ekim 2015 14:34
Gösterim: 1159

