Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin Kosova’da açtığı hukuk fakültesi öğrencilerini ortada bıraktı. Çift diploma vaadiyle öğrencilerden para alan fakülteyi YÖK de tanımıyor. Ankara Hukuk’un dekanı: “YÖK’ten onay alırız zannediyorduk, olmadı.”
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin, Bulgaristan’daki Avrupa Politeknik Üniversitesi’yle yaptığı protokolle Kosova’da açtığı Prizren Hukuk Fakültesi’ni Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tanımadığı ortaya çıktı. Ankara Hukuk’un reklamıyla çift diploma ve denklik vaadiyle Kosova’daki üniversiteye kayıt yaptıran 100 öğrenci, aylar sonra Kosova’da bir üniversite çalışanının “Dolandırıldınız” mailiyle soluğu adliyede aldı. Öğrenciler, panik içinde ailelerini aradı. Ankara Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş’la görüşen veli ve öğrenciler, “YÖK’ten onay alamadık. Çift diploma veremeyeceğiz. YÖK fakülteyi tanımıyor” yanıtını aldılar.
20 bin lira verdiler
Kosova’dan alacakları diplomanın Türkiye’de hiçbir geçerliliği olmadığını gören öğrenciler, dolandırıldıkları iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundular. Öğrenciler, savcılıkta verdikleri ifadelerde, geçen yıl Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin internet sitesi ile gazetelerdeki duyurulara göre, Kosova’daki eğitimin ardından son yılın eğitiminin Ankara’da verileceği ve öğrencilerin çift diploma sahibi olacağı vaadinde bulunulduğunu bildirdiler. Öğrencilerden biri Ankara Üniversitesi’nin bilgisi dahilinde yaklaşık 100 kişinin, üniversiteye giriş sınavı koşulu aranmadan, 20 bin lira ücret karşılığında kayıt yaptırdıklarını anlattı.
YÖK: Onayımız yok
YÖK yetkilileri de “Bizim bu fakülteyle ilgili denklik ve onayımız yok. Geçiş hakkı da yok. Öğrenciler haklarını hukuki yollarla arasınlar” dediler.
Dekan: Keşke reklam yapmasaydık
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş, iddialarla ilgili olarak şunları söyledi: “YÖK’ten onay alırız diye tahmin ediyorduk. Ama olmadı. Keşke büyük bir açıklama yaparak ‘Çift diploma veremeyeceğiz’ deseydik. Keşke bu konuda reklam yapmasaydık. Şu an itibariyle öğrencilerin bizimle hiçbir bağı yok. Diplomalarını da bizden almayacaklar.”
Bulgaristan’a kayıt olur
“YÖK, Bulgaristan’daki Avrupa Politeknik Üniversitesi’nin Hukuk Bölümü’nü de tanımıyordu. Fakülte olması gerektiğini bildirince, üniversite bölümü fakülteye çevrildi. Şimdi öğrenciler, bu fakülteye kayıt ettirilecek, oradan diploma alacak.”
Balıklama atladılar
“Maalesef öğrencilerin çoğunluğu Ankara Hukuk ismini duyunca balıklama atladılar. Ben uyardım. ‘Henüz YÖK’ten izin alamadık’ dedim. Öğrenciler ancak notları iyiyse, diğer üniversitelerde olduğu gibi Yatay Geçiş Sınavı’yla Ankara Hukuk’a geçebilir. Ama çift diploma verilmeyecek.”
(hürriyeteğitim)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin Kosova’da açtığı hukuk fakültesi öğrencilerini ortada bıraktı. Çift diploma vaadiyle öğrencilerden para alan fakülteyi YÖK de tanımıyor. Ankara Hukuk’un dekanı: “YÖK’ten onay alırız zannediyorduk, olmadı.”
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin, Bulgaristan’daki Avrupa Politeknik Üniversitesi’yle yaptığı protokolle Kosova’da açtığı Prizren Hukuk Fakültesi’ni Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tanımadığı ortaya çıktı. Ankara Hukuk’un reklamıyla çift diploma ve denklik vaadiyle Kosova’daki üniversiteye kayıt yaptıran 100 öğrenci, aylar sonra Kosova’da bir üniversite çalışanının “Dolandırıldınız” mailiyle soluğu adliyede aldı. Öğrenciler, panik içinde ailelerini aradı. Ankara Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş’la görüşen veli ve öğrenciler, “YÖK’ten onay alamadık. Çift diploma veremeyeceğiz. YÖK fakülteyi tanımıyor” yanıtını aldılar.
20 bin lira verdiler
Kosova’dan alacakları diplomanın Türkiye’de hiçbir geçerliliği olmadığını gören öğrenciler, dolandırıldıkları iddiasıyla savcılığa suç duyurusunda bulundular. Öğrenciler, savcılıkta verdikleri ifadelerde, geçen yıl Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin internet sitesi ile gazetelerdeki duyurulara göre, Kosova’daki eğitimin ardından son yılın eğitiminin Ankara’da verileceği ve öğrencilerin çift diploma sahibi olacağı vaadinde bulunulduğunu bildirdiler. Öğrencilerden biri Ankara Üniversitesi’nin bilgisi dahilinde yaklaşık 100 kişinin, üniversiteye giriş sınavı koşulu aranmadan, 20 bin lira ücret karşılığında kayıt yaptırdıklarını anlattı.
YÖK: Onayımız yok
YÖK yetkilileri de “Bizim bu fakülteyle ilgili denklik ve onayımız yok. Geçiş hakkı da yok. Öğrenciler haklarını hukuki yollarla arasınlar” dediler.
Dekan: Keşke reklam yapmasaydık
Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Altaş, iddialarla ilgili olarak şunları söyledi: “YÖK’ten onay alırız diye tahmin ediyorduk. Ama olmadı. Keşke büyük bir açıklama yaparak ‘Çift diploma veremeyeceğiz’ deseydik. Keşke bu konuda reklam yapmasaydık. Şu an itibariyle öğrencilerin bizimle hiçbir bağı yok. Diplomalarını da bizden almayacaklar.”
Bulgaristan’a kayıt olur
“YÖK, Bulgaristan’daki Avrupa Politeknik Üniversitesi’nin Hukuk Bölümü’nü de tanımıyordu. Fakülte olması gerektiğini bildirince, üniversite bölümü fakülteye çevrildi. Şimdi öğrenciler, bu fakülteye kayıt ettirilecek, oradan diploma alacak.”
Balıklama atladılar
“Maalesef öğrencilerin çoğunluğu Ankara Hukuk ismini duyunca balıklama atladılar. Ben uyardım. ‘Henüz YÖK’ten izin alamadık’ dedim. Öğrenciler ancak notları iyiyse, diğer üniversitelerde olduğu gibi Yatay Geçiş Sınavı’yla Ankara Hukuk’a geçebilir. Ama çift diploma verilmeyecek.”
(hürriyeteğitim)
Son Güncelleme: Pazartesi, 30 Temmuz 2012 08:45
Gösterim: 3979
Türk Hava Kurumu Üniversitesi, pilotaj adayı öğrencileri uçağa bindirip, gökyüzü gezintisi ile tanıtım yapıyor.
Türkiye'nin havacılık ve uzay bilimleri alanında ilk ve tek ihtisas sahibi olma özelliğini taşıyan Türk Hava Kurumu Üniversitesi, pilotaj aday öğrencilerini tercih öncesi uçakla uçuruyor. Aday öğrencilerin uçurulmasıyla ilgili uygulamalı eğitimin önemini vurgulayan üniversite, ilk günden uçma tutkusunu öğrencilerine yaşatıyor. Uçuşlar, 2-4 ve 8 kişilik tek ve çok motorlu eğitim uçaklarıyla gerçekleştiriliyor.
Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Önder Efe, pilotaj bölümüne bu sene 60 öğrenci kabul edeceklerini ve eğitimin 4 yıl olduğunu söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Türk Hava Kurumu Üniversitesi, pilotaj adayı öğrencileri uçağa bindirip, gökyüzü gezintisi ile tanıtım yapıyor.
Türkiye'nin havacılık ve uzay bilimleri alanında ilk ve tek ihtisas sahibi olma özelliğini taşıyan Türk Hava Kurumu Üniversitesi, pilotaj aday öğrencilerini tercih öncesi uçakla uçuruyor. Aday öğrencilerin uçurulmasıyla ilgili uygulamalı eğitimin önemini vurgulayan üniversite, ilk günden uçma tutkusunu öğrencilerine yaşatıyor. Uçuşlar, 2-4 ve 8 kişilik tek ve çok motorlu eğitim uçaklarıyla gerçekleştiriliyor.
Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. M. Önder Efe, pilotaj bölümüne bu sene 60 öğrenci kabul edeceklerini ve eğitimin 4 yıl olduğunu söyledi.
Son Güncelleme: Pazar, 29 Temmuz 2012 11:56
Gösterim: 3480
Üniversite sınavına giren 5900 öğrenci liseyi kazanacak! Şaka gibi ama gerçek...
Bunu kim söylerse söylesin inanmak mümkün değildi ama söyleyen Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) olunca iş değişiyor.
Bu bilgi, ÖSYM’nin, üniversite sınavına giren öğrencilerin tercihlerini yapmalarına yardımcı olmak üzere yayınladığı kontenjan kılavuzunun dipnotlarında yer alıyor.
Kılavuzda sınavsız geçişle öğrenci alacak bazı önlisans programlarının karşısında parantez içinde (Bk 309), (Bk 450) gibi notlar var. Bu notların ne olduğuna bakacak olursanız şöyle ifadelerle karşılaşıyorsunuz:
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri, Midyat EML’de gerçekleştirilecektir.”
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri, Batman TL’de gerçekleştirilecektir.”
Bu örneklere bakıp garabetin sadece Güneydoğu’da yaşandığını sanmayın. Türkiye’nin her yerinden örneklere rastlamak mümkün. İşte teşvik sınıflamasında İkinci Bölge’de yer alan güneyin en gelişmiş illerinden Adana’dan bir örnek:
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri Adana Kiremithane EML’de gerçekleştirilecektir.”
Bir örnek de teşvikte en gelişmiş illerin yer aldığı Birinci Bölge’nin demirbaşlarından Başkent Ankara’dan:
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri Ankara Balgat EML’de gerçekleştirilecektir.”
Bu dipnotların anlamı şu: Meslek liselerinden mezun olan ve sınavsız geçişle bir önlisans programına kayıt yaptırmak isteyen öğrenciler, bu programı seçerlerse, fiilen bir meslek lisesini kazanmış olacaklar! Zaten meslek lisesi mezunu bu öğrenciler, yükseköğrenim adı altında tekrar meslek lisesinde okuyacaklar. Bu okullar da gündüz meslek lisesi, gece yüksekokul olacak. Bu okullardaki derslerin büyük bölümüne de muhtemelen lise öğretmenleri girecek.
205 BİN İKİNCİ ÖĞRETİMDE
Bu durumda toplam 128 önlisans programı var ve bu programların toplam kontenjanı 5 bin 900 kişi. Sınavsız önlisans programlarının toplam kontenjan sayısı 167 bin 758. Buna göre her 62 sınavsız önlisans öğrencisinden birisi lisede okumaya devam edecek sildentadal.com.
Yükseköğrenimi geliştirmede evrensel kalite ölçüleri yerine her ile bir üniversite, her ilçeye bir yüksekokul yarışı geçince, üniversiteler de bir “yüksek lise” haline geliyor.
Üniversite öğrencisi sayısı bu yaklaşımla şişerken, üniversiteler evrensel ölçüleri yakalama güçlerini yitiriyorlar. Bu yıl yine kontenjanların yüzde 46’sını gece okulları ile açık öğrenim ve uzaktan eğitim programları oluşturdu. Bu yıl yüksek öğrenime girenlerin yüzde 21.9’u gece okuyacak.
Yüzde 21.7’si ise açıköğrenim ve uzaktan eğitim programlarına gireceklerinden üniversite havasını bile soluyamayacaklar. Açıköğretim programlarının büyük bölümünün kontenjanı açıklanmadığı için yerleştirme sonrasında bu grubun toplam içindeki payı daha da yükselecek.
Okulsuz üniversiteler
Bu yıl üniversiteyi kazanan 203.6 bin öğrenci açıköğretim veya uzaktan eğitim öğrencisi olacak ve üniversite iklimini yaşamadan diploma alacaklar.
(habertürk)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Üniversite sınavına giren 5900 öğrenci liseyi kazanacak! Şaka gibi ama gerçek...
Bunu kim söylerse söylesin inanmak mümkün değildi ama söyleyen Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi (ÖSYM) olunca iş değişiyor.
Bu bilgi, ÖSYM’nin, üniversite sınavına giren öğrencilerin tercihlerini yapmalarına yardımcı olmak üzere yayınladığı kontenjan kılavuzunun dipnotlarında yer alıyor.
Kılavuzda sınavsız geçişle öğrenci alacak bazı önlisans programlarının karşısında parantez içinde (Bk 309), (Bk 450) gibi notlar var. Bu notların ne olduğuna bakacak olursanız şöyle ifadelerle karşılaşıyorsunuz:
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri, Midyat EML’de gerçekleştirilecektir.”
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri, Batman TL’de gerçekleştirilecektir.”
Bu örneklere bakıp garabetin sadece Güneydoğu’da yaşandığını sanmayın. Türkiye’nin her yerinden örneklere rastlamak mümkün. İşte teşvik sınıflamasında İkinci Bölge’de yer alan güneyin en gelişmiş illerinden Adana’dan bir örnek:
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri Adana Kiremithane EML’de gerçekleştirilecektir.”
Bir örnek de teşvikte en gelişmiş illerin yer aldığı Birinci Bölge’nin demirbaşlarından Başkent Ankara’dan:
“Bu programa kayıt olan öğrencilerin önlisans eğitim-öğretimleri Ankara Balgat EML’de gerçekleştirilecektir.”
Bu dipnotların anlamı şu: Meslek liselerinden mezun olan ve sınavsız geçişle bir önlisans programına kayıt yaptırmak isteyen öğrenciler, bu programı seçerlerse, fiilen bir meslek lisesini kazanmış olacaklar! Zaten meslek lisesi mezunu bu öğrenciler, yükseköğrenim adı altında tekrar meslek lisesinde okuyacaklar. Bu okullar da gündüz meslek lisesi, gece yüksekokul olacak. Bu okullardaki derslerin büyük bölümüne de muhtemelen lise öğretmenleri girecek.
205 BİN İKİNCİ ÖĞRETİMDE
Bu durumda toplam 128 önlisans programı var ve bu programların toplam kontenjanı 5 bin 900 kişi. Sınavsız önlisans programlarının toplam kontenjan sayısı 167 bin 758. Buna göre her 62 sınavsız önlisans öğrencisinden birisi lisede okumaya devam edecek sildentadal.com.
Yükseköğrenimi geliştirmede evrensel kalite ölçüleri yerine her ile bir üniversite, her ilçeye bir yüksekokul yarışı geçince, üniversiteler de bir “yüksek lise” haline geliyor.
Üniversite öğrencisi sayısı bu yaklaşımla şişerken, üniversiteler evrensel ölçüleri yakalama güçlerini yitiriyorlar. Bu yıl yine kontenjanların yüzde 46’sını gece okulları ile açık öğrenim ve uzaktan eğitim programları oluşturdu. Bu yıl yüksek öğrenime girenlerin yüzde 21.9’u gece okuyacak.
Yüzde 21.7’si ise açıköğrenim ve uzaktan eğitim programlarına gireceklerinden üniversite havasını bile soluyamayacaklar. Açıköğretim programlarının büyük bölümünün kontenjanı açıklanmadığı için yerleştirme sonrasında bu grubun toplam içindeki payı daha da yükselecek.
Okulsuz üniversiteler
Bu yıl üniversiteyi kazanan 203.6 bin öğrenci açıköğretim veya uzaktan eğitim öğrencisi olacak ve üniversite iklimini yaşamadan diploma alacaklar.
(habertürk)
Son Güncelleme: Cumartesi, 28 Temmuz 2012 16:34
Gösterim: 3142
TBMM’den geçen “2011 yılında çıkarılan üniversite affından yararlanamayanlara yeni hak tanınması”na ilişkin madde yürürlüğe girdi.
YÖK yükseköğretim kurumlarından terör suçu dışında herhangi bir nedenle ilişiği kesilenlerin yeniden kayıt yaptırabilmesine ilişkin uygulamanın başlatılması için üniversitelere yazı gönderdi.
Süre sınırı olmadığı için okulları ile ilişiği kesilenler ne zaman başvurursa onu takip eden eğitim ve öğretim yılında öğrenimlerine devam edebilecekler.
2011 affından 148 bin 584 öğrenci yararlanarak üniversitelere dönmüştü.
(habertürk)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
TBMM’den geçen “2011 yılında çıkarılan üniversite affından yararlanamayanlara yeni hak tanınması”na ilişkin madde yürürlüğe girdi.
YÖK yükseköğretim kurumlarından terör suçu dışında herhangi bir nedenle ilişiği kesilenlerin yeniden kayıt yaptırabilmesine ilişkin uygulamanın başlatılması için üniversitelere yazı gönderdi.
Süre sınırı olmadığı için okulları ile ilişiği kesilenler ne zaman başvurursa onu takip eden eğitim ve öğretim yılında öğrenimlerine devam edebilecekler.
2011 affından 148 bin 584 öğrenci yararlanarak üniversitelere dönmüştü.
(habertürk)
Son Güncelleme: Pazar, 29 Temmuz 2012 11:20
Gösterim: 2210
Üniversitelerde 12 Eylül darbesiyle yasaklanan pankart asmak, bildiri dağıtmak, siyasi parti propagandası yapmak, şarkı söylemek, çalgı çalmak artık demokratik hak sayılacak.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nde devrim niteliğinde değişikliklere hazırlanıyor. 1980 darbesi sonrasında üniversite öğrencilerini disiplin altına almak amacıyla çıkartılan ve halen yürürlükte olan YÖK Öğrenci Disiplin Yönetmeliği sil baştan değişecek. YÖK, 1985'te yayınlanan, Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'ni değiştirecek yeni bir taslak hazırladı. Kamuoyunda, üniversite yönetimleri tarafından "Parasız Eğitim İstiyoruz" pankartı astıkları ya da "Halepçe Katliamını Protesto" eden bildiri dağıttıkları için okuldan atılan öğrenci haberlerinin dayanağı olan Öğrenci Disiplin Yönetmeliği günün şartlarına göre, daha demokratik, özgür, öğrencilerin taleplerine göre değişecek.
Propagandaya vize
YÖK, üniversitelerde öğrencilerin okuldan atılmaya kadar giden cezalara çarptırıldıkları pankart, afiş asma, bildiri dağıtma gibi eylemleri yeni demokratik hak olarak görecek. En son Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'nde okuyan iki öğrenci, 16 Mart Beyazıt ve Halepçe katliamlarının yıl dönümü nedeniyle düzenlenecek etkinliğin bildirisini dağıttıkları için okuldan atılmıştı. Parasız eğitim istiyoruz pankartı asan öğrenciler de okuldan uzaklaştırıldığı gibi örgüt üyeliğinden hapis cezası almıştı. Yönetmelikte siyasi parti propagandası yapmak da okuldan atılma gerekçesi olarak görülüyordu. Yeni yönetmelikte, üniversitede siyasi parti propagandasının da suç olmayacağı öğrenildi. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi Mikail Boz 'ekşisözlük' isimli internet sitesinde dekanı Prof. Dr. Yusuf Devran'ı eleştirdiği için bir yıl okuldan uzaklaştırılmıştı. Olayın basına yansımasının ardından ceza 1 haftaya indirdi. Süleyman Demirel Üniversitesi'nde de harçlara yapılan zamları protesto eden 51 öğrenviye 15 gün okuldan uzaklaştırma cezası verilmişti. Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencisi Gizem Görnaz ise bir gazetede yazdığı yazıda rektörü eleştirmiş, mahkemenin verdiği ceza ertelense de okuldan yarım dönem uzaklaştırılmıştı.
'Komik' cezalar
YÖK Başkanı Prof. Gökhan Çetinsaya, yönetmelikte 'çok komik' olarak adlandırılacak cezalar olduğunu ve bunların zaman zaman üniversite yönetimlerince uygulanmasından üzüntü duyduğunu belirterek, yeni yöntmeliğindaha demokratik, günün koşullarına uygun hazırlanacağını bildirmişti. Çetinsaya, Türkiye Öğrenci Konseyi'nin temsilcilerince iletilen öğrenci taleplerini de dikkate alarak, yeni yönetmeliği hazırlatıyor. Türkiye Öğrenci Konseyi Temsilcisi Nihat Buğra Ağoğlu, bildiri, afiş, pankart asmak, siyasi parti propagandası yapmak, şarkı söylemek, çalgı çalmak gibi eylemlerin suç olmaktan çıkarılmasını talep ettiklerini söyledi.
(sabah)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Üniversitelerde 12 Eylül darbesiyle yasaklanan pankart asmak, bildiri dağıtmak, siyasi parti propagandası yapmak, şarkı söylemek, çalgı çalmak artık demokratik hak sayılacak.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nde devrim niteliğinde değişikliklere hazırlanıyor. 1980 darbesi sonrasında üniversite öğrencilerini disiplin altına almak amacıyla çıkartılan ve halen yürürlükte olan YÖK Öğrenci Disiplin Yönetmeliği sil baştan değişecek. YÖK, 1985'te yayınlanan, Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'ni değiştirecek yeni bir taslak hazırladı. Kamuoyunda, üniversite yönetimleri tarafından "Parasız Eğitim İstiyoruz" pankartı astıkları ya da "Halepçe Katliamını Protesto" eden bildiri dağıttıkları için okuldan atılan öğrenci haberlerinin dayanağı olan Öğrenci Disiplin Yönetmeliği günün şartlarına göre, daha demokratik, özgür, öğrencilerin taleplerine göre değişecek.
Propagandaya vize
YÖK, üniversitelerde öğrencilerin okuldan atılmaya kadar giden cezalara çarptırıldıkları pankart, afiş asma, bildiri dağıtma gibi eylemleri yeni demokratik hak olarak görecek. En son Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Mühendislik Fakültesi'nde okuyan iki öğrenci, 16 Mart Beyazıt ve Halepçe katliamlarının yıl dönümü nedeniyle düzenlenecek etkinliğin bildirisini dağıttıkları için okuldan atılmıştı. Parasız eğitim istiyoruz pankartı asan öğrenciler de okuldan uzaklaştırıldığı gibi örgüt üyeliğinden hapis cezası almıştı. Yönetmelikte siyasi parti propagandası yapmak da okuldan atılma gerekçesi olarak görülüyordu. Yeni yönetmelikte, üniversitede siyasi parti propagandasının da suç olmayacağı öğrenildi. Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencisi Mikail Boz 'ekşisözlük' isimli internet sitesinde dekanı Prof. Dr. Yusuf Devran'ı eleştirdiği için bir yıl okuldan uzaklaştırılmıştı. Olayın basına yansımasının ardından ceza 1 haftaya indirdi. Süleyman Demirel Üniversitesi'nde de harçlara yapılan zamları protesto eden 51 öğrenviye 15 gün okuldan uzaklaştırma cezası verilmişti. Karadeniz Teknik Üniversitesi öğrencisi Gizem Görnaz ise bir gazetede yazdığı yazıda rektörü eleştirmiş, mahkemenin verdiği ceza ertelense de okuldan yarım dönem uzaklaştırılmıştı.
'Komik' cezalar
YÖK Başkanı Prof. Gökhan Çetinsaya, yönetmelikte 'çok komik' olarak adlandırılacak cezalar olduğunu ve bunların zaman zaman üniversite yönetimlerince uygulanmasından üzüntü duyduğunu belirterek, yeni yöntmeliğindaha demokratik, günün koşullarına uygun hazırlanacağını bildirmişti. Çetinsaya, Türkiye Öğrenci Konseyi'nin temsilcilerince iletilen öğrenci taleplerini de dikkate alarak, yeni yönetmeliği hazırlatıyor. Türkiye Öğrenci Konseyi Temsilcisi Nihat Buğra Ağoğlu, bildiri, afiş, pankart asmak, siyasi parti propagandası yapmak, şarkı söylemek, çalgı çalmak gibi eylemlerin suç olmaktan çıkarılmasını talep ettiklerini söyledi.
(sabah)
Son Güncelleme: Cumartesi, 28 Temmuz 2012 10:27
Gösterim: 2053