Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Dünyanın en iyi 100 üniversitesi listesinde zirveyi Harvard ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü paylaşıyor.

campusListenin genelinde Amerikan Üniversitelerinin hakimiyeti dikkat çekiyor. İngiltere'de Cambridge ve Oxford üniversiteleri listede ilk ona girse de listeye giren başka hiç bir İngiliz üniversitesi yok.
Asya eğitim kurumları da yükselişte. En iyi üniversite listesi 17,000 akademisyenin görüşleri doğrultusunda hazırlandı.
Dünyanın her yerinden akademisyenlerin görüşleriyle hazırlanan listede amaç yüksek öğretimde en kaliteli üniversitelerin sayılarını verebilmek.
Doğu Yükseliyor
Times Higher Education dergisinde geçen yıl ilk beşe giren üniversitelerin bu yıl da yerlerini koruduğu görülüyor. Listenin ilk beşinde Boston merkezli iki üniversite var. Bunlardan Hardvard birinci ve MIT kısa adıyla da bilinen Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ikinci sırada bulunuyor. Cambridge İngiltere'nin en iyi üniversitesi olarak üçüncü sırada.
Cambridge Üniversitesini, ABD'den Stanford ve California Üniversitesi takip ediyor. Listede İngiliz üniversitelerinin düşüşte, Uzak Doğu üniversitelerinin ise yükselişte olması dikkat çekiyor.
Çin, Japonya, Singapur ve Güney Kore üniversiteleri listede daha yoğun yer alıyor. Düşük nüfusuna oranla en iyi 100 üniversite listesinde İsviçre'nin üç üniversitesinin bulunması, İsviçre üniversitelerinin kalitesini vurguluyor. En iyi 100 üniversite listesinin resmi bir geçerliliği yok. Ancak yüksek öğretimin globalleştiği günümüzde listeye girebilmek üniversitelerin prestijleri açısından çok büyük bir avantaj.
Bilgi Merkezleri
Yapılan bilimsel araştırmaların yüksek teknoloji ürünlerinin yaratılmasına ışık tutması, bilgi merkezlerinin ekonomik ve politik önemlerini artırıyor. Listede bulunan Stanford, Harvard ve Oxford üniversitelerinin, global dev markaların oluşumunu desteklediği görülüyor. Kaliforniya eyaletinde, ilk ona giren üç üniversite bulunuyor. Bu üniversitelerin Kaliforniya'daki dijital endüstirilerin işleyişlerine yardımcı olduğu biliniyor. Kaliforniya'nın Silikon Vadisi ve Boston'daki araştırma merkezleriyle yarışmak isteyen New York eyaleti, bölgede bilim kampüsü açmayı planlıyor.
En iyi 100 üniversite listesi sonuçları akademisyenler tarafından tartışılabilir. Liste yapılırken akademisyenlere uzman oldukları alanında en iyi buldukları 15 üniversiteyi belirtmeleri istendi.
Oylamaya katılan ABD merkezli akademisyen oranı yüzde 44 ve 44 Amerikan üniversitesi listeye girmeyi başardı. Avrupa'dan katılan akademisyenler yüzde 28 oranındayken, Uzak Doğu ve Orta Doğu'dan katılanların oranı yüzde 25.
Fen bilimleri fakültelerinin ilk beşte baskın çıkması, oylamaya katılan sanat ve sosyal bilimler akademisyenlerinin yüzde 7 oranında olmasından kaynaklanıyor.

> İşte dünyanın en iyi 100 üniversitesi

Dünyanın en iyi 100 üniversitesi listesinde zirveyi Harvard ve Massachusetts Teknoloji Enstitüsü paylaşıyor.

campusListenin genelinde Amerikan Üniversitelerinin hakimiyeti dikkat çekiyor. İngiltere'de Cambridge ve Oxford üniversiteleri listede ilk ona girse de listeye giren başka hiç bir İngiliz üniversitesi yok.
Asya eğitim kurumları da yükselişte. En iyi üniversite listesi 17,000 akademisyenin görüşleri doğrultusunda hazırlandı.
Dünyanın her yerinden akademisyenlerin görüşleriyle hazırlanan listede amaç yüksek öğretimde en kaliteli üniversitelerin sayılarını verebilmek.
Doğu Yükseliyor
Times Higher Education dergisinde geçen yıl ilk beşe giren üniversitelerin bu yıl da yerlerini koruduğu görülüyor. Listenin ilk beşinde Boston merkezli iki üniversite var. Bunlardan Hardvard birinci ve MIT kısa adıyla da bilinen Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ikinci sırada bulunuyor. Cambridge İngiltere'nin en iyi üniversitesi olarak üçüncü sırada.
Cambridge Üniversitesini, ABD'den Stanford ve California Üniversitesi takip ediyor. Listede İngiliz üniversitelerinin düşüşte, Uzak Doğu üniversitelerinin ise yükselişte olması dikkat çekiyor.
Çin, Japonya, Singapur ve Güney Kore üniversiteleri listede daha yoğun yer alıyor. Düşük nüfusuna oranla en iyi 100 üniversite listesinde İsviçre'nin üç üniversitesinin bulunması, İsviçre üniversitelerinin kalitesini vurguluyor. En iyi 100 üniversite listesinin resmi bir geçerliliği yok. Ancak yüksek öğretimin globalleştiği günümüzde listeye girebilmek üniversitelerin prestijleri açısından çok büyük bir avantaj.
Bilgi Merkezleri
Yapılan bilimsel araştırmaların yüksek teknoloji ürünlerinin yaratılmasına ışık tutması, bilgi merkezlerinin ekonomik ve politik önemlerini artırıyor. Listede bulunan Stanford, Harvard ve Oxford üniversitelerinin, global dev markaların oluşumunu desteklediği görülüyor. Kaliforniya eyaletinde, ilk ona giren üç üniversite bulunuyor. Bu üniversitelerin Kaliforniya'daki dijital endüstirilerin işleyişlerine yardımcı olduğu biliniyor. Kaliforniya'nın Silikon Vadisi ve Boston'daki araştırma merkezleriyle yarışmak isteyen New York eyaleti, bölgede bilim kampüsü açmayı planlıyor.
En iyi 100 üniversite listesi sonuçları akademisyenler tarafından tartışılabilir. Liste yapılırken akademisyenlere uzman oldukları alanında en iyi buldukları 15 üniversiteyi belirtmeleri istendi.
Oylamaya katılan ABD merkezli akademisyen oranı yüzde 44 ve 44 Amerikan üniversitesi listeye girmeyi başardı. Avrupa'dan katılan akademisyenler yüzde 28 oranındayken, Uzak Doğu ve Orta Doğu'dan katılanların oranı yüzde 25.
Fen bilimleri fakültelerinin ilk beşte baskın çıkması, oylamaya katılan sanat ve sosyal bilimler akademisyenlerinin yüzde 7 oranında olmasından kaynaklanıyor.

Son Güncelleme: Cumartesi, 17 Mart 2012 13:27

Gösterim: 2976

İzmir Ege Üniversitesi öğrencileri, değişik gerekçelerle tutuklanan arkadaşlarına destek için protesto düzenledi. Öğrenciler eyleme bir de tavuk getirdi.

Üniversiteliler tavuklu eylem yaptıEge Üniversitesi Kampüsü içerisindeki Edebiyat Fakültesi önünde toplanan yaklaşık 50 öğrenci, kafeteryalar bölümüne yürüyüş yaptı. Burada öğrenci grubu adına yapılan açıklamada, Türkiye'de 600'e yakın üniversite öğrencisinin poşu takma, saç kesme, kitap okuma ve yumurta atma gibi nedenlerle tutuklandığı, absürd nedenlerle eğitim haklarının ellerinden alındığı dile getirildi. Bu duruma tepki gösteren öğrenciler eyleme bir de tavuk getirdi. Öğrenciler, "İşte arkadaşımıza yumurta sağlayan suç ortağı örgüt üyesi" diyerek tavuğu basın mensuplarına gösterdi. Öğrenciler, eylemin ardından olaysız dağıldı.

(hürriyet)

> Üniversiteliler tavuklu eylem yaptı

İzmir Ege Üniversitesi öğrencileri, değişik gerekçelerle tutuklanan arkadaşlarına destek için protesto düzenledi. Öğrenciler eyleme bir de tavuk getirdi.

Üniversiteliler tavuklu eylem yaptıEge Üniversitesi Kampüsü içerisindeki Edebiyat Fakültesi önünde toplanan yaklaşık 50 öğrenci, kafeteryalar bölümüne yürüyüş yaptı. Burada öğrenci grubu adına yapılan açıklamada, Türkiye'de 600'e yakın üniversite öğrencisinin poşu takma, saç kesme, kitap okuma ve yumurta atma gibi nedenlerle tutuklandığı, absürd nedenlerle eğitim haklarının ellerinden alındığı dile getirildi. Bu duruma tepki gösteren öğrenciler eyleme bir de tavuk getirdi. Öğrenciler, "İşte arkadaşımıza yumurta sağlayan suç ortağı örgüt üyesi" diyerek tavuğu basın mensuplarına gösterdi. Öğrenciler, eylemin ardından olaysız dağıldı.

(hürriyet)

Son Güncelleme: Cuma, 16 Mart 2012 16:54

Gösterim: 1735

İÜ Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerinin yemekhane istekleri doğrultusunda YÖK Üyesi ve İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet’e attıkları tweet, yemekhanenin yapılmasını sağladı.

Bir tweet ile rektörü ikna ettilerTweet sonrası gerekli çalışmalar başlatıldı ve yemekhane kısa sürede öğrencilerin istediği biçimde hizmete hazır hale geldi. Yemekhane 8 Mart 2012 tarihinde, İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet tarafından hizmete açıldı.

Açılışta kısa bir konuşma yapan İÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Meriç, hayalinin gerçekleşmesine aracı olan öğrencilerine ve Rektör Prof. Dr. Yunus Söylet’e çok teşekkür etti. “İstanbul Üniversiteli” olmaktan bir kez daha gurur duyduklarını ifade eden öğrenciler, büyük üniversite olmanın ne demek olduğunu şimdi daha iyi anladıklarını söylediler. Öğrenciler daha sonra Rektör Prof. Dr. Yunus Söylet’e teşekkür ederek çiçek verdiler.

Öğrenciler ile birlikte öğle yemeği yiyen Rektör Söylet, öğrencilerin sorunlarını dinleyerek beklentilerini öğrendi, isteklerini not aldı. Rektör Prof. Dr. Söylet, yemek sırasında, İstanbul Üniversitesi’ne değişim programıyla gelen Kenyalı bir öğrenciyle de bir süre sohbet etti.

Sosyal paylaşım ağı twitter’da Türkiye’deki rektörler arasında en aktif ve en çok sayıda takipçisi olan Rektör Prof. Dr. Söylet, öğrencilerin tweet’i ile ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

“Bugün artık her şey çok değişti. Bilgi çağında yaşıyoruz. Bana göre ortak akıl çağına girdik ama hâlâ bilgi çağının etkileri hızla devam ediyor. Bilgiye kolay ulaşan ve bize göre çok farklı web generation diye de ifade edilen bir gençlik var karşımızda. Bu gençlik, hakkını farklı arıyor. Bizden çok daha farklı ve hızlı bilgiye ulaşıyor. Talep etmesini daha çok biliyor ve başarıyor. Bizler de onlara ayak uydurmak zorundayız.”

Açılışa katılan İÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Nurkan Yağız, Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Prof. Dr. Kamil Adalet, İÜ Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Baki Akkuş, İÜ Rektör Danışmanı Prof. Dr. Seçkin Dindar, Anabilim Dalı Başkanı Prof Dr. Tamer Lütfi Erdem, Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyeleri, İÜ Rektör Danışmanı ve İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Doç. Dr. Ergün Yolcu ve İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Zeynep Gökçen öğrencilerle birlikte yemek yediler.

Yemekhane 2 Ayda Hazır Hâle Getirildi

Masrafları İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bütçesinden karşılanan yemekhane, öğrenci kuyruklarını önlerken daha iyi hizmet verilmesini de sağladı.

Yemekhane için 135.000,00 TL+KDV bedelli yapım ihalesi gerçekleştirildi. 2 aylık bir çalışma sonucunda ilgili mekânın yemekhaneye uygun hâle getirilmesi sağlandı. Yemekhaneye 50 adet yemek masası, 300 adet sandalye ve yemek hizmetinin sunumu için gerekli tüm ekipmanlar alındı. Bu hâliyle yemekhaneden 550-600 Diş Hekimliği Fakültesi öğrencisi yararlanabilecek.

Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Yenilendi

Yemekhanenin açılış töreninden sonra İÜ Rektörü Prof Dr. Yunus Söylet, masrafları İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bütçesinden karşılanan, Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı Başkanlığı ile ortaklaşa gerçekleştirilen yeniden yapılandırılmış birimleri (tüm öğrencilerin pratik çalışmalarda kullandıkları diş muayene üniteleri ve muayene odaları, diş röntgeni çekilen bölümler, öğrencilerin konferans odaları vb.) gezdi.

Çalışmalardan memnun olan İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, Ana Bilim Dalı Eski Başkanı Prof. Dr. İlknur Özcan’a, İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Başkanı Zeynep Gökçen’e ve İÜ Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkan Vekili Cemil Akçay’a, çalışmalarından dolayı teşekkür etti.

> Bir tweet ile rektörü ikna ettiler

İÜ Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerinin yemekhane istekleri doğrultusunda YÖK Üyesi ve İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet’e attıkları tweet, yemekhanenin yapılmasını sağladı.

Bir tweet ile rektörü ikna ettilerTweet sonrası gerekli çalışmalar başlatıldı ve yemekhane kısa sürede öğrencilerin istediği biçimde hizmete hazır hale geldi. Yemekhane 8 Mart 2012 tarihinde, İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet tarafından hizmete açıldı.

Açılışta kısa bir konuşma yapan İÜ Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hasan Meriç, hayalinin gerçekleşmesine aracı olan öğrencilerine ve Rektör Prof. Dr. Yunus Söylet’e çok teşekkür etti. “İstanbul Üniversiteli” olmaktan bir kez daha gurur duyduklarını ifade eden öğrenciler, büyük üniversite olmanın ne demek olduğunu şimdi daha iyi anladıklarını söylediler. Öğrenciler daha sonra Rektör Prof. Dr. Yunus Söylet’e teşekkür ederek çiçek verdiler.

Öğrenciler ile birlikte öğle yemeği yiyen Rektör Söylet, öğrencilerin sorunlarını dinleyerek beklentilerini öğrendi, isteklerini not aldı. Rektör Prof. Dr. Söylet, yemek sırasında, İstanbul Üniversitesi’ne değişim programıyla gelen Kenyalı bir öğrenciyle de bir süre sohbet etti.

Sosyal paylaşım ağı twitter’da Türkiye’deki rektörler arasında en aktif ve en çok sayıda takipçisi olan Rektör Prof. Dr. Söylet, öğrencilerin tweet’i ile ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:

“Bugün artık her şey çok değişti. Bilgi çağında yaşıyoruz. Bana göre ortak akıl çağına girdik ama hâlâ bilgi çağının etkileri hızla devam ediyor. Bilgiye kolay ulaşan ve bize göre çok farklı web generation diye de ifade edilen bir gençlik var karşımızda. Bu gençlik, hakkını farklı arıyor. Bizden çok daha farklı ve hızlı bilgiye ulaşıyor. Talep etmesini daha çok biliyor ve başarıyor. Bizler de onlara ayak uydurmak zorundayız.”

Açılışa katılan İÜ Rektör Yardımcıları Prof. Dr. Nurkan Yağız, Prof. Dr. Ahmet Cevat Acar, Prof. Dr. Kamil Adalet, İÜ Fen Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Baki Akkuş, İÜ Rektör Danışmanı Prof. Dr. Seçkin Dindar, Anabilim Dalı Başkanı Prof Dr. Tamer Lütfi Erdem, Diş Hekimliği Fakültesi Öğretim Üyeleri, İÜ Rektör Danışmanı ve İÜ Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü Doç. Dr. Ergün Yolcu ve İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanı Zeynep Gökçen öğrencilerle birlikte yemek yediler.

Yemekhane 2 Ayda Hazır Hâle Getirildi

Masrafları İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bütçesinden karşılanan yemekhane, öğrenci kuyruklarını önlerken daha iyi hizmet verilmesini de sağladı.

Yemekhane için 135.000,00 TL+KDV bedelli yapım ihalesi gerçekleştirildi. 2 aylık bir çalışma sonucunda ilgili mekânın yemekhaneye uygun hâle getirilmesi sağlandı. Yemekhaneye 50 adet yemek masası, 300 adet sandalye ve yemek hizmetinin sunumu için gerekli tüm ekipmanlar alındı. Bu hâliyle yemekhaneden 550-600 Diş Hekimliği Fakültesi öğrencisi yararlanabilecek.

Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Yenilendi

Yemekhanenin açılış töreninden sonra İÜ Rektörü Prof Dr. Yunus Söylet, masrafları İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Daire Başkanlığı bütçesinden karşılanan, Ağız, Diş ve Çene Radyolojisi Ana Bilim Dalı Başkanlığı ile ortaklaşa gerçekleştirilen yeniden yapılandırılmış birimleri (tüm öğrencilerin pratik çalışmalarda kullandıkları diş muayene üniteleri ve muayene odaları, diş röntgeni çekilen bölümler, öğrencilerin konferans odaları vb.) gezdi.

Çalışmalardan memnun olan İÜ Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet, Ana Bilim Dalı Eski Başkanı Prof. Dr. İlknur Özcan’a, İÜ Sağlık, Kültür ve Spor Başkanı Zeynep Gökçen’e ve İÜ Yapı İşleri ve Teknik Daire Başkan Vekili Cemil Akçay’a, çalışmalarından dolayı teşekkür etti.

Son Güncelleme: Cuma, 16 Mart 2012 13:53

Gösterim: 1848

İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez, "Alan dışı atama yapılmamalıdır. Derhal hali hazırdaki formasyon programlarına son verilmelidir. Yani öğretmen olarak atanması mümkün olmayan insanların, duygularının sömürülmesi anlamına gelen bu tür uygulamalara son verilmelidir. Çünkü birçok üniversitede bin TL'den başlayıp, 5 bin TL'ye kadar çıkan ücretleri ödemek suretiyle gençlerimiz sömürülüyor" dedi.
burhanettin_donmezÖğretmen Okullarının Kuruluş Yıldönümü nedeniyle Fethi Gemuhluoğlu Anadolu Öğretmen Lisesi tarafından organize edilen tören, Halk Eğitim Merkezi Salonu'nda gerçekleştirildi. Törene İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez, Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Kerem Yıldırım ile kalabalık bir topluluk katıldı. Törenin açılışında konuşan Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, "Toplumu şekillendiren, topluma belli düzeyde bilinç imkanı sağlayan öğretmenlerimiz yüz yıllardır bu okullarda yetişiyor. Öğretmen okulları gerçekten dönem içerisinde, Türkiye'nin ihtiyacını karşılayacak donanımda. Son yılarda gerek ülkemiz genelinde, gerek ilimiz genelinde öğretmen okulları sayısında bir artış gösterilmiş, ancak lise düzeyindeki eğitimle sınırlı kalınarak, bu şekilde ortaöğretim düzeyinde öğrencilerimiz eğitimlerini tamamlamaya çalışmıştır. Öğretmen okulları öğrencilerinin üniversiteye girişte Fen liselerinden sonra ikinci sıra da yer almaları bu
okullarımızı tercih eden öğrencilerimizin gerçekten çok başarılı öğrenciler olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Öğretmen okulları hiç bir zaman ideolojik yaklaşımlara feda edilmemeli. Tamamen günün şartlarına göre yeniden düzenlenmelidir. Zaman zaman öğretmen okulları biçimsel olarak değişikliğe uğramış, ama özde yine bu okullarımız toplumun öğretmen ihtiyacını karşılamıştır. Ancak, yer yer Türkiye'deki değişik bakış açıları nedeniyle öğretmen okulları ihtiyacından çok fazla, öğretmen okulu aşamasından sonra üniversitelere öğrenci alınmış. Türkiye'de yüz binlerce eğitim fakültesi mezunu öğretmen olma beklentisine bırakılarak, ne yazık ki öğretmen yapılamamıştır. Yapılan son düzenlemeye göre, ihtiyaç kadar eğitim fakültelerine öğrenci alınacak, onun dışında ihtiyaç dışı öğrencinin eğitim fakültelerine alınmaması gerekiyor" dedi.
Malatya'da yaklaşık 10 bin öğretmen bulunduğunu ve il genelinde öğretmen eksiğinin bulunmadığını belirten Bulut, yaklaşık 200 öğretmen fazlalığının bulunduğunu ve bu öğretmenlerinde raporlu ve izinli öğretmenlerin yerine görevlendirildiğini kaydetti.
Bulut, öğretmen okulları sayısını artığını ve buna paralel olarak Akçadağ Öğretmen Lisesi'ne parelel olarak Darende'de, Arapgir'de ve merkezde Fethi Gemuhluoğlu Öğretmen Lisesi ile birlikte 4 tane öğretmen okulu bulunduğunu söyledi.
Bulut, TOKİ'de hizmetini sürdüren Fethi Gemuhluoğlu Öğretmen Lisesi'nin yeni bina inşaatına ise bu yıl başlanacağını ve yanında 300 öğrencilik bir de pansiyon yapılacağını ifade etti.

"EĞİTİM FAKÜLTELERİ EŞİT HALE GETİRİLMELİ"
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez ise, "Öğretmen yetiştirme sorunu sadece eğitim fakültelerinin sorunu değil. Bu konu Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK ve beraberinde üniversitelerin beraberinde birlikte yerine getirmeleri gereken bir görev. Bu kurumlar arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi gerekiyor. Yeterli bir işbirliğinin olmadığını söylüyorum. Çünkü biz eğitim fakültesi olarak YÖK'ün izni olmadan tek bir öğrenciyi fazladan alma imkanına sahip değiliz. Böyle bir
yetkimiz yok. Öyle ise öğretmen istihdamına yönelik sorunlar varsa, bir birimi varsa, çok sayıda öğretmen yetiştirilmişse, bunun taraflarının da sorumluluk yüklenmesi gerekir. Milli Eğitim Bakanlığı'nın ihtiyacını bir perspektif çerçevesinde, önceden belirlemesi, bu çerçevede YÖK'ün kontenjanları belirlemesi, bizim de bunları yetiştirmemiz gerekiyor. Bu açıdan sorunlarımız var. Yeni yeni bu konuda ciddi çalışmalar yapılıyor. Son zamanlarda yine bazı yaşananları hatırlamakta yarar var. Öğretmen açığı ve
yığılmalar dikkate alındığında ne yapmamız lazım? Çok ihtiyaç olan alanlarda, hangi alanlar bunlar; özel eğitim gibi, PDR gibi, okul öncesi gibi alanlar da, kontenjanları arttırırken, ihtiyaç olmayan alanlarda kontenjanları azaltıp, eğitim fakültelerinin güçlerini ülkenin acil ihtiyacı olan alanlar da öğretmen yetiştirmeye tahsis etmeleri gerekir. Bir başka nokta, eğitim fakülteleri, ülkenin ihtiyacını fazlasıyla karşılarken, ha bire yeni eğitim fakülteleri açmak, niteliğe katkı da bulunmayacaktır.
Yani İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi 40 yıllık bir fakülte. Ama her gün bakıyoruz, yeni eğitim fakülteleri açılıyor. Biz öğretim üyesi bulmakta zorlanıyoruz, onların bulamayacağı açıkken, nitelik sorunları yaratmaktadır. Hali hazırda Eğitim Fakülteleri ihtiyacı fazlasıyla karşılamaktadır. Yapılması gereken şey, bu fakültelerin alt yapı ve öğretim elemanı ihtiyacı açısında desteklenmesi ve niteliğinin arttırılmasıdır. Ayrıca bu fakültelerin akredite edilmesi gerekir. Belirli standartlar ölçüsünde tüm
Eğitim Fakülteleri eşit hale getirilmelidir. Bir öğretmenin bu yada şu fakülteden mezun olması nedeniyle niteliği farklı olmamalıdır" şeklinde konuştu.

"ÖĞRENCİLER SÖMÜRÜLÜYOR"
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez şöyle devam etti: "Bir başka nokta, alan dışı atamalar ve formasyon programları. Bir Eğitim Fakültesi Dekanı olarak söylüyorum, eğitim fakülteleri öğretmen ihtiyacını fazlasıyla karşılamaktadır. Alan dışı atama yapılmamalıdır. Derhal hali hazırdaki formasyon programlarına son verilmelidir. Yani öğretmen olarak atanması mümkün olmayan insanların, duygularının sömürülmesi anlamına gelen bu tür uygulamalara son verilmelidir. Çünkü
birçok üniversitede bin TL'den başlayıp, 5 bin TL'ye kadar çıkan ücretleri ödemek suretiyle gençlerimiz sömürülüyor. İhtiyaç varsa amenna. Ama olmadığını, hatta ihtiyaçtan çok fazla yetiştirildiğini ben gayet iyi biliyorum. Yine Talim Terbiye Kurulu'nun 80 sayılı kararı günün ihtiyaçlarına göre yeniden gözden geçirilmelidir. Değişen koşullarda kimlerin öğretmen olabileceğinin yeniden belirlenmesi gerekir."

> DEKANIN İSYANI: Alan dışı atamalara SON VERİLMELİ

İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez, "Alan dışı atama yapılmamalıdır. Derhal hali hazırdaki formasyon programlarına son verilmelidir. Yani öğretmen olarak atanması mümkün olmayan insanların, duygularının sömürülmesi anlamına gelen bu tür uygulamalara son verilmelidir. Çünkü birçok üniversitede bin TL'den başlayıp, 5 bin TL'ye kadar çıkan ücretleri ödemek suretiyle gençlerimiz sömürülüyor" dedi.
burhanettin_donmezÖğretmen Okullarının Kuruluş Yıldönümü nedeniyle Fethi Gemuhluoğlu Anadolu Öğretmen Lisesi tarafından organize edilen tören, Halk Eğitim Merkezi Salonu'nda gerçekleştirildi. Törene İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez, Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, Eğitim-Bir-Sen Şube Başkanı Kerem Yıldırım ile kalabalık bir topluluk katıldı. Törenin açılışında konuşan Milli Eğitim Müdürü Mehmet Bulut, "Toplumu şekillendiren, topluma belli düzeyde bilinç imkanı sağlayan öğretmenlerimiz yüz yıllardır bu okullarda yetişiyor. Öğretmen okulları gerçekten dönem içerisinde, Türkiye'nin ihtiyacını karşılayacak donanımda. Son yılarda gerek ülkemiz genelinde, gerek ilimiz genelinde öğretmen okulları sayısında bir artış gösterilmiş, ancak lise düzeyindeki eğitimle sınırlı kalınarak, bu şekilde ortaöğretim düzeyinde öğrencilerimiz eğitimlerini tamamlamaya çalışmıştır. Öğretmen okulları öğrencilerinin üniversiteye girişte Fen liselerinden sonra ikinci sıra da yer almaları bu
okullarımızı tercih eden öğrencilerimizin gerçekten çok başarılı öğrenciler olduğu gerçeğini ortaya koymaktadır. Öğretmen okulları hiç bir zaman ideolojik yaklaşımlara feda edilmemeli. Tamamen günün şartlarına göre yeniden düzenlenmelidir. Zaman zaman öğretmen okulları biçimsel olarak değişikliğe uğramış, ama özde yine bu okullarımız toplumun öğretmen ihtiyacını karşılamıştır. Ancak, yer yer Türkiye'deki değişik bakış açıları nedeniyle öğretmen okulları ihtiyacından çok fazla, öğretmen okulu aşamasından sonra üniversitelere öğrenci alınmış. Türkiye'de yüz binlerce eğitim fakültesi mezunu öğretmen olma beklentisine bırakılarak, ne yazık ki öğretmen yapılamamıştır. Yapılan son düzenlemeye göre, ihtiyaç kadar eğitim fakültelerine öğrenci alınacak, onun dışında ihtiyaç dışı öğrencinin eğitim fakültelerine alınmaması gerekiyor" dedi.
Malatya'da yaklaşık 10 bin öğretmen bulunduğunu ve il genelinde öğretmen eksiğinin bulunmadığını belirten Bulut, yaklaşık 200 öğretmen fazlalığının bulunduğunu ve bu öğretmenlerinde raporlu ve izinli öğretmenlerin yerine görevlendirildiğini kaydetti.
Bulut, öğretmen okulları sayısını artığını ve buna paralel olarak Akçadağ Öğretmen Lisesi'ne parelel olarak Darende'de, Arapgir'de ve merkezde Fethi Gemuhluoğlu Öğretmen Lisesi ile birlikte 4 tane öğretmen okulu bulunduğunu söyledi.
Bulut, TOKİ'de hizmetini sürdüren Fethi Gemuhluoğlu Öğretmen Lisesi'nin yeni bina inşaatına ise bu yıl başlanacağını ve yanında 300 öğrencilik bir de pansiyon yapılacağını ifade etti.

"EĞİTİM FAKÜLTELERİ EŞİT HALE GETİRİLMELİ"
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez ise, "Öğretmen yetiştirme sorunu sadece eğitim fakültelerinin sorunu değil. Bu konu Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK ve beraberinde üniversitelerin beraberinde birlikte yerine getirmeleri gereken bir görev. Bu kurumlar arasındaki işbirliğinin geliştirilmesi gerekiyor. Yeterli bir işbirliğinin olmadığını söylüyorum. Çünkü biz eğitim fakültesi olarak YÖK'ün izni olmadan tek bir öğrenciyi fazladan alma imkanına sahip değiliz. Böyle bir
yetkimiz yok. Öyle ise öğretmen istihdamına yönelik sorunlar varsa, bir birimi varsa, çok sayıda öğretmen yetiştirilmişse, bunun taraflarının da sorumluluk yüklenmesi gerekir. Milli Eğitim Bakanlığı'nın ihtiyacını bir perspektif çerçevesinde, önceden belirlemesi, bu çerçevede YÖK'ün kontenjanları belirlemesi, bizim de bunları yetiştirmemiz gerekiyor. Bu açıdan sorunlarımız var. Yeni yeni bu konuda ciddi çalışmalar yapılıyor. Son zamanlarda yine bazı yaşananları hatırlamakta yarar var. Öğretmen açığı ve
yığılmalar dikkate alındığında ne yapmamız lazım? Çok ihtiyaç olan alanlarda, hangi alanlar bunlar; özel eğitim gibi, PDR gibi, okul öncesi gibi alanlar da, kontenjanları arttırırken, ihtiyaç olmayan alanlarda kontenjanları azaltıp, eğitim fakültelerinin güçlerini ülkenin acil ihtiyacı olan alanlar da öğretmen yetiştirmeye tahsis etmeleri gerekir. Bir başka nokta, eğitim fakülteleri, ülkenin ihtiyacını fazlasıyla karşılarken, ha bire yeni eğitim fakülteleri açmak, niteliğe katkı da bulunmayacaktır.
Yani İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi 40 yıllık bir fakülte. Ama her gün bakıyoruz, yeni eğitim fakülteleri açılıyor. Biz öğretim üyesi bulmakta zorlanıyoruz, onların bulamayacağı açıkken, nitelik sorunları yaratmaktadır. Hali hazırda Eğitim Fakülteleri ihtiyacı fazlasıyla karşılamaktadır. Yapılması gereken şey, bu fakültelerin alt yapı ve öğretim elemanı ihtiyacı açısında desteklenmesi ve niteliğinin arttırılmasıdır. Ayrıca bu fakültelerin akredite edilmesi gerekir. Belirli standartlar ölçüsünde tüm
Eğitim Fakülteleri eşit hale getirilmelidir. Bir öğretmenin bu yada şu fakülteden mezun olması nedeniyle niteliği farklı olmamalıdır" şeklinde konuştu.

"ÖĞRENCİLER SÖMÜRÜLÜYOR"
İnönü Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Burhanetin Dönmez şöyle devam etti: "Bir başka nokta, alan dışı atamalar ve formasyon programları. Bir Eğitim Fakültesi Dekanı olarak söylüyorum, eğitim fakülteleri öğretmen ihtiyacını fazlasıyla karşılamaktadır. Alan dışı atama yapılmamalıdır. Derhal hali hazırdaki formasyon programlarına son verilmelidir. Yani öğretmen olarak atanması mümkün olmayan insanların, duygularının sömürülmesi anlamına gelen bu tür uygulamalara son verilmelidir. Çünkü
birçok üniversitede bin TL'den başlayıp, 5 bin TL'ye kadar çıkan ücretleri ödemek suretiyle gençlerimiz sömürülüyor. İhtiyaç varsa amenna. Ama olmadığını, hatta ihtiyaçtan çok fazla yetiştirildiğini ben gayet iyi biliyorum. Yine Talim Terbiye Kurulu'nun 80 sayılı kararı günün ihtiyaçlarına göre yeniden gözden geçirilmelidir. Değişen koşullarda kimlerin öğretmen olabileceğinin yeniden belirlenmesi gerekir."

Son Güncelleme: Cuma, 16 Mart 2012 15:57

Gösterim: 2116

Fenerbahçe Üniversitesi kurulması için çalışmalar başladı. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın 'En büyük hayallerimden biri' dediği Fenerbahçe Üniversitesi için nihai imar izni verildi.

fenerbahçe üniversitesiAziz Yıldırım'ın rüyası gerçekleşiyor. Kayışdağı'nda 50 dönümlük araziye Fenerbahçe Üniversitesi kuruluyor. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın 'En büyük hayallerimden biri' dediği Fenerbahçe Üniversitesi için nihai imar izni verildi. Spor kulübü, 1993 yılında Maliye Bakanlığı'ndan tahsisle kullanım hakkı alınan 50 dönümlük arazinin 20 yıllık süresinin dolmasına 1 yıl kala üniversite yapımı için gerekli nihai onayı aldı. Ataşehir Kayışdağı'nda 50 dönüm arazi üzerinde yapılacak üniversite için 150 bin metrekare inşaat yapılacak. Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Lisesi'nin yer aldığı arazinin yanındaki 80. yıl parkı da plan tadilatına eklenerek yeşil alan olarak ayrıldı. Özel öğretim alanı dışında kullanılamayacak arazide ticari faaliyet yapılamayacak.

Belediye kabul etti

Fenerbahçe Spor Kulübü'nün 1993 yılında Maliye Bakanlığı'ndan tahsisle aldığı Ataşehir'deki 50 dönüm arazide üniversite ve lise kampüsü kurulmasına imkan sağlayacak nihai imar izni verildi. 2010 yılında 1/5000 ölçekli planlarda imar ön izni verilen üniversitenin uygulama imar planı da Ataşehir Belediyesi tarafından kabul edildi. Spor Kulübü üniversitenin inşası için nihai onayı almak üzere İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi İmar ve Bayındırlık Komisyonu'na başvurdu. Ataşehir ilçesi Kayışdağı 1845 ada 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11 ve 18 parseldeki 53 dönüm araziyle ilgili talep edilen imar değişikliğini görüşen komisyon, arazinin özel eğitim alanına alınarak üniversite yapılması talebini kabul etti. Alanda, ilköğretim okulu, lise, spor akademisi ve üniversite yapılabilecek. Arazinin bulunduğu bölge eğimi göz önünde bulundurularak 2 bodrum katın emsale dahil edilmediği değişiklikle, inşaat alanından kazanılabilecek. Kat yüksekliğinin 5 katla sınırlandırıldığı arazi için ruhsat alınarak inşaata başlanabilecek.

(sabah)

> Fenerbahçe Üniversitesi geliyor

Fenerbahçe Üniversitesi kurulması için çalışmalar başladı. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın 'En büyük hayallerimden biri' dediği Fenerbahçe Üniversitesi için nihai imar izni verildi.

fenerbahçe üniversitesiAziz Yıldırım'ın rüyası gerçekleşiyor. Kayışdağı'nda 50 dönümlük araziye Fenerbahçe Üniversitesi kuruluyor. Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı Aziz Yıldırım'ın 'En büyük hayallerimden biri' dediği Fenerbahçe Üniversitesi için nihai imar izni verildi. Spor kulübü, 1993 yılında Maliye Bakanlığı'ndan tahsisle kullanım hakkı alınan 50 dönümlük arazinin 20 yıllık süresinin dolmasına 1 yıl kala üniversite yapımı için gerekli nihai onayı aldı. Ataşehir Kayışdağı'nda 50 dönüm arazi üzerinde yapılacak üniversite için 150 bin metrekare inşaat yapılacak. Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Lisesi'nin yer aldığı arazinin yanındaki 80. yıl parkı da plan tadilatına eklenerek yeşil alan olarak ayrıldı. Özel öğretim alanı dışında kullanılamayacak arazide ticari faaliyet yapılamayacak.

Belediye kabul etti

Fenerbahçe Spor Kulübü'nün 1993 yılında Maliye Bakanlığı'ndan tahsisle aldığı Ataşehir'deki 50 dönüm arazide üniversite ve lise kampüsü kurulmasına imkan sağlayacak nihai imar izni verildi. 2010 yılında 1/5000 ölçekli planlarda imar ön izni verilen üniversitenin uygulama imar planı da Ataşehir Belediyesi tarafından kabul edildi. Spor Kulübü üniversitenin inşası için nihai onayı almak üzere İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi İmar ve Bayındırlık Komisyonu'na başvurdu. Ataşehir ilçesi Kayışdağı 1845 ada 1-2-3-4-5-6-7-8-9-10-11 ve 18 parseldeki 53 dönüm araziyle ilgili talep edilen imar değişikliğini görüşen komisyon, arazinin özel eğitim alanına alınarak üniversite yapılması talebini kabul etti. Alanda, ilköğretim okulu, lise, spor akademisi ve üniversite yapılabilecek. Arazinin bulunduğu bölge eğimi göz önünde bulundurularak 2 bodrum katın emsale dahil edilmediği değişiklikle, inşaat alanından kazanılabilecek. Kat yüksekliğinin 5 katla sınırlandırıldığı arazi için ruhsat alınarak inşaata başlanabilecek.

(sabah)

Son Güncelleme: Cuma, 16 Mart 2012 11:03

Gösterim: 3045


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.