Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Vakıfbank’ın yeni reklam kampanyası Facebook kullanıcılarını çok şaşırttı.

vakıfbank facebook il reklamıVakıfBank, Facebook üzerinden 81 ile 81 otomobil sloganıyla yürüttüğü reklam kampanyası ile Facebook’u 82. il olarak ilan etti ve sayfayı beğenmek koşuluyla 82. otomobil için çekilişe katılma hakkı kazanıyorsunuz.

81 ile 81 otomobil hediye eden VakıfBank Worldcard, Facebook’u da bir il olarak sayıyor ve 82. otomobili Facebook’tan hediye ediyor.

> Facebook sonunda İL oldu

Vakıfbank’ın yeni reklam kampanyası Facebook kullanıcılarını çok şaşırttı.

vakıfbank facebook il reklamıVakıfBank, Facebook üzerinden 81 ile 81 otomobil sloganıyla yürüttüğü reklam kampanyası ile Facebook’u 82. il olarak ilan etti ve sayfayı beğenmek koşuluyla 82. otomobil için çekilişe katılma hakkı kazanıyorsunuz.

81 ile 81 otomobil hediye eden VakıfBank Worldcard, Facebook’u da bir il olarak sayıyor ve 82. otomobili Facebook’tan hediye ediyor.

Son Güncelleme: Salı, 15 May 2012 13:59

Gösterim: 1583

Engellilerin tümünün yeterli eğitimi alabilmeleri için 20 bin yeni okula ve 50 bin öğretmene ihtiyaç olduğu belirtildi.

engelli kitabıCanda Özür Olmaz Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Öztürk, Türkiye'deki engelli nüfusun yüzde 36'sının okuma yazma bilmediğini, bunun da eğitim seviyesi düşük bir engelli kitlesi anlamına geldiğini belirtti.

Türkiye'de işitme ve konuşma engelliler için 47, görme engellilere yönelik 19, zihinsel engellilere eğitim veren 113, otistik engelliler için ise 31 okul bulunduğunu kaydeden Öztürk, toplamda yaklaşık 200 olan okul sayısının çok yetersiz kaldığını söyledi.

Engellilerin tümünün yeterli eğitimi alabilmeleri için 20 bin yeni okula ve 50 bin öğretmene gereksinim duyulduğunu ifade eden Öztürk, ''Türkiye'nin engelli profili de göz önünde bulundurularak, okulların planlaması ihtiyaca göre yapılmalı'' diye konuştu.

Çözüm yolu eğitimden geçiyor

Mustafa Öztürk, Türkiye'deki engellilerin sorunlarının çözümü için ''engellilerin eğitilmesi'', ''engelli bilincinin oluşturulması'' ve ''yeni engellilerin ortaya çıkmasının önlenmesi'' kapsamında 3 aşamalı bir planın uygulanması gerektiğini söyledi.

Engellilerin ancak eğitilerek topluma kazandırılabileceğine işaret eden Öztürk, okuyamayan, kapasitesi sınırlı, imkanı kısıtlı engelliler için de meslek edinme kursları açılabileceğini kaydetti.

Bireylerin, genelde engellilik olgusunu bilmediğini, özür gruplarını tanımadığı için engellilerin başarabilecekleri konusunda ön yargısı bulunduğunu ifade eden Öztürk, toplumun engellilik kavramından başlayarak eğitilmesinin önemini vurguladı. Öztürk, devletin yeni engellilerin ortaya çıkmasını önleyecek tedbirler alması gerektiğini de dile getirdi.

Tüm bunların yapılabilmesi için engellilerle ilgili kapsamlı verileri içeren ''Bilgi Bankası''nın bir an önce oluşturulmasının önemine işaret eden Öztürk, buradaki verilerin, istihdam ve eğitim başta olmak üzere engelli politikalarının oluşturulmasına kılavuzluk edeceğini kaydetti.

> Engelli okulları ihtiyaca yetmiyor

Engellilerin tümünün yeterli eğitimi alabilmeleri için 20 bin yeni okula ve 50 bin öğretmene ihtiyaç olduğu belirtildi.

engelli kitabıCanda Özür Olmaz Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Öztürk, Türkiye'deki engelli nüfusun yüzde 36'sının okuma yazma bilmediğini, bunun da eğitim seviyesi düşük bir engelli kitlesi anlamına geldiğini belirtti.

Türkiye'de işitme ve konuşma engelliler için 47, görme engellilere yönelik 19, zihinsel engellilere eğitim veren 113, otistik engelliler için ise 31 okul bulunduğunu kaydeden Öztürk, toplamda yaklaşık 200 olan okul sayısının çok yetersiz kaldığını söyledi.

Engellilerin tümünün yeterli eğitimi alabilmeleri için 20 bin yeni okula ve 50 bin öğretmene gereksinim duyulduğunu ifade eden Öztürk, ''Türkiye'nin engelli profili de göz önünde bulundurularak, okulların planlaması ihtiyaca göre yapılmalı'' diye konuştu.

Çözüm yolu eğitimden geçiyor

Mustafa Öztürk, Türkiye'deki engellilerin sorunlarının çözümü için ''engellilerin eğitilmesi'', ''engelli bilincinin oluşturulması'' ve ''yeni engellilerin ortaya çıkmasının önlenmesi'' kapsamında 3 aşamalı bir planın uygulanması gerektiğini söyledi.

Engellilerin ancak eğitilerek topluma kazandırılabileceğine işaret eden Öztürk, okuyamayan, kapasitesi sınırlı, imkanı kısıtlı engelliler için de meslek edinme kursları açılabileceğini kaydetti.

Bireylerin, genelde engellilik olgusunu bilmediğini, özür gruplarını tanımadığı için engellilerin başarabilecekleri konusunda ön yargısı bulunduğunu ifade eden Öztürk, toplumun engellilik kavramından başlayarak eğitilmesinin önemini vurguladı. Öztürk, devletin yeni engellilerin ortaya çıkmasını önleyecek tedbirler alması gerektiğini de dile getirdi.

Tüm bunların yapılabilmesi için engellilerle ilgili kapsamlı verileri içeren ''Bilgi Bankası''nın bir an önce oluşturulmasının önemine işaret eden Öztürk, buradaki verilerin, istihdam ve eğitim başta olmak üzere engelli politikalarının oluşturulmasına kılavuzluk edeceğini kaydetti.

Son Güncelleme: Salı, 15 May 2012 13:58

Gösterim: 1765

Edirne'de bir anadolu lisesinin açılışında öğrencilere garsonluk yaptıran okula Milli Eğitim Bakanlığı tarafından soruşturma başlatıldı.

lise öğrencilerine garsonluk yaptırdılarEdirne’nin Havsa ilçesinde, hayırsever işadamı İlham Mirap tarafından yenilenen Şahika-Raika-Faika Erkut Kardeşler Anadolu Lisesi’nin öğretmenler odasının açılışı sırasında derste olması gereken öğrencilerin, aralarında Kaymakam ve Belediye Başkanı’nın da bulunduğu davetlilere çay, kuruyemiş, çikolata ve meşrubat servisi yapması Milli Eğitim Bakanlığı’nı harekete geçirdi. Bakanlık talimatıyla Edirne Milli Eğitim Müdürlüğü konuyla ilgili soruşturma başlattı.

İşadamı İlham Mirap, bu yıl hizmete yeni açılan Şahika-Raika-Faika Erkut Kardeşler Anadolu Lisesi’nin öğretmenler odasını 9 bin 100 lira harcama ile yeniledi. Bunun üzerine geçen Perşembe günü okulda açılış töreni düzenlendi. Törene Havsa Kaymakamı Barış Demirtaş, Havsa Belediye Başkanı CHP’li Oğuz Tekin, Havsa İlçe Emniyet Müdürü Kamil Sezer, iş adamı İlham Mirap ve yakınları katıldı.

Ders yerine servis

Açılış töreni öncesi Okul Müdürü Selim Kahraman’ın odasında, açılış sonrası ise öğretmenler odasında o sırada derste olması gereken yaklaşık 10 kız ve erkek öğrenci, Havsa Kaymakamı Barış Demirtaş, Havsa Belediye Başkanı Oğuz Tekin’in de aralarında bulunduğu davetlilere kitaplık odasında hazırladıkları kuruyemiş, kuru pasta, çay ve meşrubatları servis yaptı.

Olayın medyaya yansıması üzerine Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Özcan’ın talimatıyla soruşturma başlatıldı ve konunun araştırılması için müfettiş görevlendirildi. 

(milliyet)

> Öğrencilere garsonluk yaptıran okula soruşturma

Edirne'de bir anadolu lisesinin açılışında öğrencilere garsonluk yaptıran okula Milli Eğitim Bakanlığı tarafından soruşturma başlatıldı.

lise öğrencilerine garsonluk yaptırdılarEdirne’nin Havsa ilçesinde, hayırsever işadamı İlham Mirap tarafından yenilenen Şahika-Raika-Faika Erkut Kardeşler Anadolu Lisesi’nin öğretmenler odasının açılışı sırasında derste olması gereken öğrencilerin, aralarında Kaymakam ve Belediye Başkanı’nın da bulunduğu davetlilere çay, kuruyemiş, çikolata ve meşrubat servisi yapması Milli Eğitim Bakanlığı’nı harekete geçirdi. Bakanlık talimatıyla Edirne Milli Eğitim Müdürlüğü konuyla ilgili soruşturma başlattı.

İşadamı İlham Mirap, bu yıl hizmete yeni açılan Şahika-Raika-Faika Erkut Kardeşler Anadolu Lisesi’nin öğretmenler odasını 9 bin 100 lira harcama ile yeniledi. Bunun üzerine geçen Perşembe günü okulda açılış töreni düzenlendi. Törene Havsa Kaymakamı Barış Demirtaş, Havsa Belediye Başkanı CHP’li Oğuz Tekin, Havsa İlçe Emniyet Müdürü Kamil Sezer, iş adamı İlham Mirap ve yakınları katıldı.

Ders yerine servis

Açılış töreni öncesi Okul Müdürü Selim Kahraman’ın odasında, açılış sonrası ise öğretmenler odasında o sırada derste olması gereken yaklaşık 10 kız ve erkek öğrenci, Havsa Kaymakamı Barış Demirtaş, Havsa Belediye Başkanı Oğuz Tekin’in de aralarında bulunduğu davetlilere kitaplık odasında hazırladıkları kuruyemiş, kuru pasta, çay ve meşrubatları servis yaptı.

Olayın medyaya yansıması üzerine Milli Eğitim Müdürü Hüseyin Özcan’ın talimatıyla soruşturma başlatıldı ve konunun araştırılması için müfettiş görevlendirildi. 

(milliyet)

Son Güncelleme: Salı, 15 May 2012 12:35

Gösterim: 3438

Lise öğrencisi iki grup arasında başlayan tartışma meydan savaşına döndü.

lise öğrencilerin kavgasıBu sabah, Cumhuriyet Caddesi İl Halk Kütüphanesi önünde toplanan Tevfik İleri Endüstri Meslek Lisesi öğrencileri ile farklı okullardan olan ve aralarında sivil kıyafetli öğrencilerin de bulunduğu bir grup arasında başlayan tartışma, kavgaya dönüştü. Bir öğrenci, eline geçirdiği sopa ile diğer gruba vurmaya çalıştı. Kavga, çevredeki esnafın müdahalesi ile önlendi. Gruptaki bir öğrenci ise sopayla hafif yaralandı. Öğrenci grupları, daha sonra ara sokaklara kaçarak bölgeden uzaklaştı.

(milliyet)

> Lise öğrencileri meydan savaşına mı hazırlanıyor?

Lise öğrencisi iki grup arasında başlayan tartışma meydan savaşına döndü.

lise öğrencilerin kavgasıBu sabah, Cumhuriyet Caddesi İl Halk Kütüphanesi önünde toplanan Tevfik İleri Endüstri Meslek Lisesi öğrencileri ile farklı okullardan olan ve aralarında sivil kıyafetli öğrencilerin de bulunduğu bir grup arasında başlayan tartışma, kavgaya dönüştü. Bir öğrenci, eline geçirdiği sopa ile diğer gruba vurmaya çalıştı. Kavga, çevredeki esnafın müdahalesi ile önlendi. Gruptaki bir öğrenci ise sopayla hafif yaralandı. Öğrenci grupları, daha sonra ara sokaklara kaçarak bölgeden uzaklaştı.

(milliyet)

Son Güncelleme: Salı, 15 May 2012 13:44

Gösterim: 1754

Diyarbakır’da geçen 3 Şubat’ta, eşini ve 3 çocuğunu bıçaklayarak öldürdükten sonra intihara kalkışan öğretmen 33 yaşındaki Nihat Sert hakkında 4 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.

eşini ve çocuğunu öldüren öğretmene müebbetTutuklu sanık Nihat Sert, önce yatak odasında bıçağı eşine sapladığını, daha sonra salonda uyuyan çocuklarının boğazını kestiğini, son olarak kendi bileklerini kestiğini ve polislerin içeri girmesiyle 4’üncü katın balkonundan atladığını anlattı. Sert, cinayetleri niye işlediğiyle ilgili soruya ise "Bunu söylemem için, yaptıklarımdan emin olmam için doğadan bir işaret veya bir görüntü olması gerekir. Ya da gerçeği öbür tarafta öğreneceğim" yanıtını verdi.

Diyarbakır’ın merkez Yenişehir İlçesi TOKİ konutlarında 3 Şubat 2012’de, eşi 33 yaşındaki Songül, çocukları 4 yaşındaki Serhat ile ikiz kızları 2 yaşındaki Havin Besta, ve Helin Şayan’ı, bıçakla boğazlarını keserek öldürdükten sonra intihara kalkışan, ancak ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşama döndürülen Türkçe öğretmeni Nihat Sert hakkında yürütülen soruşturma tamamladı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tedavisinin ardından tutuklanıp cezaevine konulan Nihat Sert’in eşi ile sık sık tartıştığı, şiddetli geçimsizlik nedeniyle çiftin boşanma aşamasına geldiği, şüphelinin olay tarihinden yaklaşık 1-2 ay önce de eşini ve çocuklarını öldürmeyi tasarladığı vurgulandı. Eylemi gerçekleştirmeye karar verdikten sonra Sert’in çarşıya giderek tezgah üzerinde satılan bıçağı satın aldığı belirtilen iddianamede, olaydan birkaç saat önce evi arayarak kapıyı kapatmalarını ve kimseye açmamalarını istediği, kısa bir süre sonra kendisinin eve geldiği, alt komşu tarafından yemek getirildiği ancak Nihat Sert’in kapıyı açmadığı belirtildi.

Eşini 43 yerinden bıçaklamış

Olayı gerçekleştirmek için sanığın saat 03.00’ü beklediği, kız kardeşi Gülcan’ın çocuklarla birlikte salonda uyuduğunu görünce onu kaldırarak çocuk odasına gönderdiği belirtilen iddianamede, Nihat Sert’in elindeki bıçakla yatak odasına girerek eşi Songül’ü 43 yerinden bıçaklayarak öldürdüğü belirtildi. Alt katta bulunan komşuları Emine Bozarslan’ın Songül Sert’in ’İmdat’ çığlığını duyduktan sonra gelip kapıyı çaldığı, ancak kimsenin açmadığı kaydedilen iddianamede, Nihat Sert’in bu sırada çocuklarını da boğazlarını keserek öldürdüğü, ardından olayı polise bildirdiği ifade edildi.

Haber verilmesi üzerine kısa bir süre sonra polislerin eve geldiği, ancak Sert’in kapıyı açmayınca kapıyı kırarak içeri girdikleri ifade edilen iddianamede, bu sırada bileklerini kesen Sert’in boğazına bıçak dayadığı, ardından da 4’üncü katın balkonundan kendisini attığı belirtildi.

‘Neden yaptığımı söylemek için doğadan bir işaret olması gerekir’

İddianamede, olayda sonra ifadesi de yer alan şüpheli Nihat Sert, cinayetleri planladığını belirtti. Olay günü en uygun saat olan gece 03.00’ü beklediğini belirten Nihat Sert, daha sonra yatak odasına geçerek bıçağı eşine sapladığını söyledi. Salonda uyuyan çocuklarının boğazına bıçak darbeleri attığını ifade eden Nihat Sert, daha sonra kendi bilek damarlarını kestiğini ve boynunu kesmeye çalıştığını, polislerin kapıyı kırarak içeri girmesi üzerine ise 4 kattan atladığını belirtti.

Eylemi neden yaptığı ile ilgili soruya ise öğretmen Nihat Sert, "Bunu söylemem için, yaptıklarımdan emin olmam için doğadan bir işaret veya bir görüntü olması gerekir. Ya da gerçeği öbür tarafta öğreneceğim"dedi. İddianamede şüpheli Nihat Sert’in çevresinde psikolojik sorunları olan biri olarak bilindiği ve Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi gördüğü de belirtildi.

Savcı, 4 kez ağırlaştırılmış müebbet istedi

İddianameyi hazırlayan Cumhuriyet Savcısı Semih Akgün, şüpheli Sert’in ’çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi tasarlayarak öldürme’ ve ’eşini tasarlayarak öldürme’ suçlarından 4 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle cezalandırılmasını talep etti. Öldürdüğü her kişi için ayrı ayrı birer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenen Sert’in yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanması bekleniyor.

(milliyet)

> O öğretmene müebbet hapis istendi

Diyarbakır’da geçen 3 Şubat’ta, eşini ve 3 çocuğunu bıçaklayarak öldürdükten sonra intihara kalkışan öğretmen 33 yaşındaki Nihat Sert hakkında 4 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle dava açıldı.

eşini ve çocuğunu öldüren öğretmene müebbetTutuklu sanık Nihat Sert, önce yatak odasında bıçağı eşine sapladığını, daha sonra salonda uyuyan çocuklarının boğazını kestiğini, son olarak kendi bileklerini kestiğini ve polislerin içeri girmesiyle 4’üncü katın balkonundan atladığını anlattı. Sert, cinayetleri niye işlediğiyle ilgili soruya ise "Bunu söylemem için, yaptıklarımdan emin olmam için doğadan bir işaret veya bir görüntü olması gerekir. Ya da gerçeği öbür tarafta öğreneceğim" yanıtını verdi.

Diyarbakır’ın merkez Yenişehir İlçesi TOKİ konutlarında 3 Şubat 2012’de, eşi 33 yaşındaki Songül, çocukları 4 yaşındaki Serhat ile ikiz kızları 2 yaşındaki Havin Besta, ve Helin Şayan’ı, bıçakla boğazlarını keserek öldürdükten sonra intihara kalkışan, ancak ağır yaralı olarak kaldırıldığı hastanede yaşama döndürülen Türkçe öğretmeni Nihat Sert hakkında yürütülen soruşturma tamamladı. Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede, tedavisinin ardından tutuklanıp cezaevine konulan Nihat Sert’in eşi ile sık sık tartıştığı, şiddetli geçimsizlik nedeniyle çiftin boşanma aşamasına geldiği, şüphelinin olay tarihinden yaklaşık 1-2 ay önce de eşini ve çocuklarını öldürmeyi tasarladığı vurgulandı. Eylemi gerçekleştirmeye karar verdikten sonra Sert’in çarşıya giderek tezgah üzerinde satılan bıçağı satın aldığı belirtilen iddianamede, olaydan birkaç saat önce evi arayarak kapıyı kapatmalarını ve kimseye açmamalarını istediği, kısa bir süre sonra kendisinin eve geldiği, alt komşu tarafından yemek getirildiği ancak Nihat Sert’in kapıyı açmadığı belirtildi.

Eşini 43 yerinden bıçaklamış

Olayı gerçekleştirmek için sanığın saat 03.00’ü beklediği, kız kardeşi Gülcan’ın çocuklarla birlikte salonda uyuduğunu görünce onu kaldırarak çocuk odasına gönderdiği belirtilen iddianamede, Nihat Sert’in elindeki bıçakla yatak odasına girerek eşi Songül’ü 43 yerinden bıçaklayarak öldürdüğü belirtildi. Alt katta bulunan komşuları Emine Bozarslan’ın Songül Sert’in ’İmdat’ çığlığını duyduktan sonra gelip kapıyı çaldığı, ancak kimsenin açmadığı kaydedilen iddianamede, Nihat Sert’in bu sırada çocuklarını da boğazlarını keserek öldürdüğü, ardından olayı polise bildirdiği ifade edildi.

Haber verilmesi üzerine kısa bir süre sonra polislerin eve geldiği, ancak Sert’in kapıyı açmayınca kapıyı kırarak içeri girdikleri ifade edilen iddianamede, bu sırada bileklerini kesen Sert’in boğazına bıçak dayadığı, ardından da 4’üncü katın balkonundan kendisini attığı belirtildi.

‘Neden yaptığımı söylemek için doğadan bir işaret olması gerekir’

İddianamede, olayda sonra ifadesi de yer alan şüpheli Nihat Sert, cinayetleri planladığını belirtti. Olay günü en uygun saat olan gece 03.00’ü beklediğini belirten Nihat Sert, daha sonra yatak odasına geçerek bıçağı eşine sapladığını söyledi. Salonda uyuyan çocuklarının boğazına bıçak darbeleri attığını ifade eden Nihat Sert, daha sonra kendi bilek damarlarını kestiğini ve boynunu kesmeye çalıştığını, polislerin kapıyı kırarak içeri girmesi üzerine ise 4 kattan atladığını belirtti.

Eylemi neden yaptığı ile ilgili soruya ise öğretmen Nihat Sert, "Bunu söylemem için, yaptıklarımdan emin olmam için doğadan bir işaret veya bir görüntü olması gerekir. Ya da gerçeği öbür tarafta öğreneceğim"dedi. İddianamede şüpheli Nihat Sert’in çevresinde psikolojik sorunları olan biri olarak bilindiği ve Dicle Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde tedavi gördüğü de belirtildi.

Savcı, 4 kez ağırlaştırılmış müebbet istedi

İddianameyi hazırlayan Cumhuriyet Savcısı Semih Akgün, şüpheli Sert’in ’çocuğu veya beden ve ruh bakımından kendini savunamayacak kişiyi tasarlayarak öldürme’ ve ’eşini tasarlayarak öldürme’ suçlarından 4 kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istemiyle cezalandırılmasını talep etti. Öldürdüğü her kişi için ayrı ayrı birer kez ağırlaştırılmış ömür boyu hapis cezası istenen Sert’in yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanması bekleniyor.

(milliyet)

Son Güncelleme: Salı, 15 May 2012 12:27

Gösterim: 1733


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.