Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA), Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP), Bilimsel Telif ve Çeviri Eser (TEÇEP) ve Uluslararası Akademi Ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen törenle sahiplerine verildi.
Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül alan bilim insanlarını tebrik ederek, gayret, emek, birikim ve eserleriyle bilim dünyasına, Türkiye'ye ve tüm insanlığa katkılar sağlayan bilim adamlarına şükranlarını sunduğunu, TÜBA Başkanı ve üyelerini de bilimin gelişimine verdikleri destek ve teşvikten ötürü kutladığını söyledi.
Erdoğan, sosyal ve beşeri bilimler kategorisinde ödül alan Mehmet Genç, fen ve mühendislik bilimleri kategorisinde ödül alan Linz Johannes Kepler Üniversitesi (Avusturya) Öğretim Üyesi Niyazi Serdar Sarıçiftçi ile Sağlık ve Yaşam Bilimleri kategorisinde ödüle layık görülen Toronto Üniversitesi (Kanada) Öğretim Üyesi ve Ağa Han Üniversitesi (Pakistan) Kadın ve Çocuk Sağlığı Mükemmeliyet Merkezi Direktörü Zulfikar Ahmed Bhutta'yı kutladı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA), Üstün Başarılı Genç Bilim İnsanı (GEBİP), Bilimsel Telif ve Çeviri Eser (TEÇEP) ve Uluslararası Akademi Ödülleri, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın himayesinde, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde düzenlenen törenle sahiplerine verildi.
Törende konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ödül alan bilim insanlarını tebrik ederek, gayret, emek, birikim ve eserleriyle bilim dünyasına, Türkiye'ye ve tüm insanlığa katkılar sağlayan bilim adamlarına şükranlarını sunduğunu, TÜBA Başkanı ve üyelerini de bilimin gelişimine verdikleri destek ve teşvikten ötürü kutladığını söyledi.
Erdoğan, sosyal ve beşeri bilimler kategorisinde ödül alan Mehmet Genç, fen ve mühendislik bilimleri kategorisinde ödül alan Linz Johannes Kepler Üniversitesi (Avusturya) Öğretim Üyesi Niyazi Serdar Sarıçiftçi ile Sağlık ve Yaşam Bilimleri kategorisinde ödüle layık görülen Toronto Üniversitesi (Kanada) Öğretim Üyesi ve Ağa Han Üniversitesi (Pakistan) Kadın ve Çocuk Sağlığı Mükemmeliyet Merkezi Direktörü Zulfikar Ahmed Bhutta'yı kutladı.
Son Güncelleme: Pazartesi, 14 Aralık 2015 14:11
Gösterim: 1312
Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, bin kişiye "Çevre Görevlisi Vize Eğitimi" verdiklerini, gelecek yıl 5 bin kişiye daha eğitim vereceklerini bildirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, eğitimler, "Çevre Görevlisi, Çevre Yönetim Birimi ve Çevre Danışmanlık Firmaları Hakkında Yönetmelik" kapsamında, üniversitelerin çevre mühendisliği, fizik, kimya, biyoloji, biyokimya, jeoloji ve veterinerlik bölümlerinden mezun olanlara verildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Bakan Sarı, aralık ayında Ankara'da toplam bin kişiye "Çevre Görevlisi Vize Eğitimi" verdiklerini belirterek, eğitimlere Ankara, İzmir, Kocaeli, Diyarbakır, Erzurum, Tekirdağ, Batman ve Şırnak Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri ile Bakanlık uzman ekiplerinin katıldığını ifade etti.
Mevzuat hakkında katılımcılara detaylı bilgi verildiğini kaydeden Fatma Güldemet Sarı, "Çevre görevlilerinin sahada karşılaştığı sorunlara çözüm üretilmesi hedeflendi. Eğitimler sonucunda katılımcılara sertifika verildi" dedi.
Sarı, çevre görevlilerinin "sanayicilerin, çevre mevzuatı ile ilgili yükümlülüklerini tam ve zamanında yapmalarını sağlamak, faaliyetleri sonucu çevre kirliliğine neden olacak veya çevreye zarar verecek kurum, kuruluş ve işletmelerin çevre kirliliği oluşturmadan önce gerekli olan önlemleri almalarının temin edilmesini ve dolayısıyla çevrenin korunmasına katkı sağlamak, işletme sahibi ve çalışanlarının çevre mevzuatı konusundaki eğitim ihtiyaçlarının karşılanması ve çevre bilincinin arttırılmasını sağlamak ve yatırım ortamının iyileştirilmesi amacına yönelik olarak, işletmelerin çevre mevzuatı gereği yapmaları gereken iş ve işlemlerin hızlandırılmasını sağlamakla yükümlü olduğunu" vurguladı.
Tesislere yönelik denetimleri artırmak için eğitimlere devam edeceklerini aktaran Sarı, şöyle devam etti:
"Şu an bin kişiye eğitim verdik. 2016'da 5 bin kişiye daha eğitim vereceğiz. Yine, yeni belge alacak çevre görevlilerine yönelik eğitimlerimiz devam edecek olup, çevre görevlisi sayısını olabildiğince artıracağız ve yeni istihdamlar sağlamış olacağız."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Çevre ve Şehircilik Bakanı Fatma Güldemet Sarı, bin kişiye "Çevre Görevlisi Vize Eğitimi" verdiklerini, gelecek yıl 5 bin kişiye daha eğitim vereceklerini bildirdi.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından yapılan yazılı açıklamaya göre, eğitimler, "Çevre Görevlisi, Çevre Yönetim Birimi ve Çevre Danışmanlık Firmaları Hakkında Yönetmelik" kapsamında, üniversitelerin çevre mühendisliği, fizik, kimya, biyoloji, biyokimya, jeoloji ve veterinerlik bölümlerinden mezun olanlara verildi.
Açıklamada görüşlerine yer verilen Bakan Sarı, aralık ayında Ankara'da toplam bin kişiye "Çevre Görevlisi Vize Eğitimi" verdiklerini belirterek, eğitimlere Ankara, İzmir, Kocaeli, Diyarbakır, Erzurum, Tekirdağ, Batman ve Şırnak Çevre ve Şehircilik İl Müdürlükleri ile Bakanlık uzman ekiplerinin katıldığını ifade etti.
Mevzuat hakkında katılımcılara detaylı bilgi verildiğini kaydeden Fatma Güldemet Sarı, "Çevre görevlilerinin sahada karşılaştığı sorunlara çözüm üretilmesi hedeflendi. Eğitimler sonucunda katılımcılara sertifika verildi" dedi.
Sarı, çevre görevlilerinin "sanayicilerin, çevre mevzuatı ile ilgili yükümlülüklerini tam ve zamanında yapmalarını sağlamak, faaliyetleri sonucu çevre kirliliğine neden olacak veya çevreye zarar verecek kurum, kuruluş ve işletmelerin çevre kirliliği oluşturmadan önce gerekli olan önlemleri almalarının temin edilmesini ve dolayısıyla çevrenin korunmasına katkı sağlamak, işletme sahibi ve çalışanlarının çevre mevzuatı konusundaki eğitim ihtiyaçlarının karşılanması ve çevre bilincinin arttırılmasını sağlamak ve yatırım ortamının iyileştirilmesi amacına yönelik olarak, işletmelerin çevre mevzuatı gereği yapmaları gereken iş ve işlemlerin hızlandırılmasını sağlamakla yükümlü olduğunu" vurguladı.
Tesislere yönelik denetimleri artırmak için eğitimlere devam edeceklerini aktaran Sarı, şöyle devam etti:
"Şu an bin kişiye eğitim verdik. 2016'da 5 bin kişiye daha eğitim vereceğiz. Yine, yeni belge alacak çevre görevlilerine yönelik eğitimlerimiz devam edecek olup, çevre görevlisi sayısını olabildiğince artıracağız ve yeni istihdamlar sağlamış olacağız."
Son Güncelleme: Pazartesi, 14 Aralık 2015 11:40
Gösterim: 1220
Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülen Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın yeğeni Metin Sancar, amcasının yakın zamanda yeni buluşunu açıklayacağını söyledi.
Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülen Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın yeğeni Metin Sancar, amcasının yakın zamanda yeni buluşunu açıklayacağını söyledi.
Metin Sancar, Aziz Sancar'ın Nobel ödülünü aldığını ilk duyduğunda buna fazla önem atfetmediğini belirterek "Kendisi bu tür şeylere fazla önem veren birisi değil. Günlük hayatını hiç ödün vermeden yaşamak istiyor. Hatta şu anda çok kritik bir buluşu daha yayınlamak üzere. Aklı hep orada olduğu için de 'bir an önce şu şatafat bitse de laboratuvarımdaki çalışma alanına dönsem' diye düşünüyor" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine amcasının gelecek hafta Türkiye'de olacağını belirten Metin Sancar, "Amcamın planında Türkiye'ye gitmek yoktu. Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine, amcam davete icabet etme kararı alarak pazartesi Türkiye'ye gidiyor. Salı günü de Ankara'da Cumhurbaşkanımız ile görüşeceğini düşünüyorum" dedi.
Prof. Dr. Aziz Sancar, hücrelerin hasar gören DNA'ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini koruduğunu haritalandıran araştırmaları sayesinde, 2015 Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülmüştü.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülen Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın yeğeni Metin Sancar, amcasının yakın zamanda yeni buluşunu açıklayacağını söyledi.
Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülen Türk bilim adamı Prof. Dr. Aziz Sancar'ın yeğeni Metin Sancar, amcasının yakın zamanda yeni buluşunu açıklayacağını söyledi.
Metin Sancar, Aziz Sancar'ın Nobel ödülünü aldığını ilk duyduğunda buna fazla önem atfetmediğini belirterek "Kendisi bu tür şeylere fazla önem veren birisi değil. Günlük hayatını hiç ödün vermeden yaşamak istiyor. Hatta şu anda çok kritik bir buluşu daha yayınlamak üzere. Aklı hep orada olduğu için de 'bir an önce şu şatafat bitse de laboratuvarımdaki çalışma alanına dönsem' diye düşünüyor" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın daveti üzerine amcasının gelecek hafta Türkiye'de olacağını belirten Metin Sancar, "Amcamın planında Türkiye'ye gitmek yoktu. Cumhurbaşkanımızın daveti üzerine, amcam davete icabet etme kararı alarak pazartesi Türkiye'ye gidiyor. Salı günü de Ankara'da Cumhurbaşkanımız ile görüşeceğini düşünüyorum" dedi.
Prof. Dr. Aziz Sancar, hücrelerin hasar gören DNA'ları nasıl onardığını ve genetik bilgisini koruduğunu haritalandıran araştırmaları sayesinde, 2015 Nobel Kimya Ödülü'ne layık görülmüştü.
Son Güncelleme: Cumartesi, 12 Aralık 2015 13:48
Gösterim: 1917
Polis memurluğundan emekli olduktan sonra ortaokulu ve liseyi dışarıdan bitiren Nazilli'de yaşayan 83 yaşındaki Şen, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nin (AÖF) Adalet bölümünü kazanarak, okuma azmiyle dikkati çekti.
Aydın'ın Nazilli ilçesinde yaşayan 83 yaşındaki Hasan Şen, polis memurluğundan emekli olduktan sonra önce ortaokulu, ardından da liseyi bitirdikten sonra Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nin (AÖF) Adalet bölümünü kazanarak, okuma azmiyle örnek oldu.
Aydın'ın Efeler ilçesindeki Adnan Menderes Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinde gerçekleştirilen AÖF sınavlarına katılanlar arasındaki Şen, gençlerin ağırlıklı olduğu sınava girenler adasında dikkatleri üzerine topladı.
İlerlemiş yaşına rağmen eğitimini sürdüren Hasan Şen, gazetecilere yaptığı açıklamada, Aydın'daki sınav yerine gelmek için sabah saat 04'de uyandığını ve trenle yolculuk yaptığını anlattı.
"Okumanın yaşının olmadığını" söyleyen Şen, ilköğretimi tamamlamasının ardından çiftçi olan ailesinin o dönemdeki şartlarında eğitimine devam edemediğini, sınavlara girerek polis memuru olduğunu ve 28 yıl boyunca görev yaptığını belirtti.
Okuma isteğini hep içinde taşıdığını, 1979 yılında emekli olmasının ardından açıktan eğitim fırsatı çıkınca önce ortaokulu, ardından da liseyi bitirdiğini anlatan Hasan Şen, "Lise diplomasını aldıktan sonra üniversite sınavlarına girdim. Önce 'Kamu Yönetimi' ve 'Edebiyat' bölümlerini kazandım ama hayalimde hukuk fakültesi vardı. İki yıl önce de tekrar sınava girip, AÖF Adalet bölümünü kazandım. Rahatsız olsam da eğitimimi yarım bırakmamak için Nazilli'den Aydın'a gelip, sınavlara girdim. Bu yıl okulu bitirip diplomamı alacağım" diye konuştu.
Ön lisans diplomasını aldıktan sonra hedefindeki hukuk bölümünü okumak için de çaba harcayacağını söyleyen Şen, bu azminin örnek alınmasını isteyerek, "Gençler beni görsün, örnek alsın. Herkes okusun, okumanın yaşı yok. Doğuştan mezara kadar okumak mümkün. Okuyarak insanın ufku açılır, yaşantıları değişir. Hayatım devam ettiği, sağlığım elverdiği sürüce eğitimimi sürdüreceğim" dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Polis memurluğundan emekli olduktan sonra ortaokulu ve liseyi dışarıdan bitiren Nazilli'de yaşayan 83 yaşındaki Şen, Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nin (AÖF) Adalet bölümünü kazanarak, okuma azmiyle dikkati çekti.
Aydın'ın Nazilli ilçesinde yaşayan 83 yaşındaki Hasan Şen, polis memurluğundan emekli olduktan sonra önce ortaokulu, ardından da liseyi bitirdikten sonra Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi'nin (AÖF) Adalet bölümünü kazanarak, okuma azmiyle örnek oldu.
Aydın'ın Efeler ilçesindeki Adnan Menderes Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesinde gerçekleştirilen AÖF sınavlarına katılanlar arasındaki Şen, gençlerin ağırlıklı olduğu sınava girenler adasında dikkatleri üzerine topladı.
İlerlemiş yaşına rağmen eğitimini sürdüren Hasan Şen, gazetecilere yaptığı açıklamada, Aydın'daki sınav yerine gelmek için sabah saat 04'de uyandığını ve trenle yolculuk yaptığını anlattı.
"Okumanın yaşının olmadığını" söyleyen Şen, ilköğretimi tamamlamasının ardından çiftçi olan ailesinin o dönemdeki şartlarında eğitimine devam edemediğini, sınavlara girerek polis memuru olduğunu ve 28 yıl boyunca görev yaptığını belirtti.
Okuma isteğini hep içinde taşıdığını, 1979 yılında emekli olmasının ardından açıktan eğitim fırsatı çıkınca önce ortaokulu, ardından da liseyi bitirdiğini anlatan Hasan Şen, "Lise diplomasını aldıktan sonra üniversite sınavlarına girdim. Önce 'Kamu Yönetimi' ve 'Edebiyat' bölümlerini kazandım ama hayalimde hukuk fakültesi vardı. İki yıl önce de tekrar sınava girip, AÖF Adalet bölümünü kazandım. Rahatsız olsam da eğitimimi yarım bırakmamak için Nazilli'den Aydın'a gelip, sınavlara girdim. Bu yıl okulu bitirip diplomamı alacağım" diye konuştu.
Ön lisans diplomasını aldıktan sonra hedefindeki hukuk bölümünü okumak için de çaba harcayacağını söyleyen Şen, bu azminin örnek alınmasını isteyerek, "Gençler beni görsün, örnek alsın. Herkes okusun, okumanın yaşı yok. Doğuştan mezara kadar okumak mümkün. Okuyarak insanın ufku açılır, yaşantıları değişir. Hayatım devam ettiği, sağlığım elverdiği sürüce eğitimimi sürdüreceğim" dedi.
Son Güncelleme: Pazartesi, 14 Aralık 2015 11:35
Gösterim: 1514
Muş'ta gönüllü öğretmenlerden oluşan komisyon, çeşitli nedenlerle çocuklarını okula göndermeyen aileleri ikna edince 1 yılda 241 kız eğitime kazandırıldı.
Muş'ta gönüllü öğretmenlerin yürüttüğü çalışma sonucu 1 yılda çeşitli nedenlerle eğitimden mahrum bırakılan 241 kız çocuğu okullu oldu.
Muş Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ve öğretmenlerin gönüllü olarak görev aldığı "Kız Çocuklarını Okula Kazandırma Komisyonu" köy ve mezraları gezerek, çeşitli nedenlerle okula gönderilmeyen kız çocuklarını belirlemek için çalışma yürütüyor.
Komisyon üyelerinin görüşmeleri sonucu aileleri ikna edilen kız çocukları eğitime kazandırılıyor.
Komisyon üyeleri böylelikle 1 yılda 241 kız çocuğunun eğitime kazandırılmasını sağladı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Muş'ta gönüllü öğretmenlerden oluşan komisyon, çeşitli nedenlerle çocuklarını okula göndermeyen aileleri ikna edince 1 yılda 241 kız eğitime kazandırıldı.
Muş'ta gönüllü öğretmenlerin yürüttüğü çalışma sonucu 1 yılda çeşitli nedenlerle eğitimden mahrum bırakılan 241 kız çocuğu okullu oldu.
Muş Milli Eğitim Müdürlüğü bünyesinde oluşturulan ve öğretmenlerin gönüllü olarak görev aldığı "Kız Çocuklarını Okula Kazandırma Komisyonu" köy ve mezraları gezerek, çeşitli nedenlerle okula gönderilmeyen kız çocuklarını belirlemek için çalışma yürütüyor.
Komisyon üyelerinin görüşmeleri sonucu aileleri ikna edilen kız çocukları eğitime kazandırılıyor.
Komisyon üyeleri böylelikle 1 yılda 241 kız çocuğunun eğitime kazandırılmasını sağladı.
Son Güncelleme: Cumartesi, 12 Aralık 2015 13:40
Gösterim: 1294

