Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Dünyaca ünlü futbolcuların yetenekleri üniversitede araştırma konusu oldu
İngiltere Brunel Üniversitesi tarafından yapılan araştırma, profesyonel oyuncuların beyinlerinin birçok noktasını aynı anda daha randımanlı kullanabildiğini ortaya koydu.
İngiltere Brunel Üniversitesi tarafından, profesyonel ve amatör futbolcular üzerinde yapılan araştırma, profesyonel oyuncuların, amatörlere oranla beyinlerinin birçok noktasını aynı anda daha randımanlı kullanabildiğini ortaya koydu.
Araştırmada, tecrübeli futbolcuların, kendilerinden topu kapmaya çalışan rakiplerine karşı içgüdüsel olarak daha uyanık ve atik olduğu belirtildi.
Tecrübeli oyuncuların, kontratakta topu hızlıca çalarak ne yöne gideceklerine çok daha çabuk karar verdiği ifade edildi.
Araştırma kapsamında, beyinleri MR yöntemiyle görüntülenen tecrübeli futbolcuların motor becerilerinin, amatörlere oranla daha fazla geliştiğinin açıkça görüldüğü kaydedildi.
Profesyonel futbolcularda görülen motor becerilerdeki artışın, yoğun ve sıkı antrenmanlarla ilgili olduğu tahmin ediliyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Dünyaca ünlü futbolcuların yetenekleri üniversitede araştırma konusu oldu
İngiltere Brunel Üniversitesi tarafından yapılan araştırma, profesyonel oyuncuların beyinlerinin birçok noktasını aynı anda daha randımanlı kullanabildiğini ortaya koydu.
İngiltere Brunel Üniversitesi tarafından, profesyonel ve amatör futbolcular üzerinde yapılan araştırma, profesyonel oyuncuların, amatörlere oranla beyinlerinin birçok noktasını aynı anda daha randımanlı kullanabildiğini ortaya koydu.
Araştırmada, tecrübeli futbolcuların, kendilerinden topu kapmaya çalışan rakiplerine karşı içgüdüsel olarak daha uyanık ve atik olduğu belirtildi.
Tecrübeli oyuncuların, kontratakta topu hızlıca çalarak ne yöne gideceklerine çok daha çabuk karar verdiği ifade edildi.
Araştırma kapsamında, beyinleri MR yöntemiyle görüntülenen tecrübeli futbolcuların motor becerilerinin, amatörlere oranla daha fazla geliştiğinin açıkça görüldüğü kaydedildi.
Profesyonel futbolcularda görülen motor becerilerdeki artışın, yoğun ve sıkı antrenmanlarla ilgili olduğu tahmin ediliyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Şubat 2013 12:00
Gösterim: 4231
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi, YÖK kararına rağmen öğrencilerine bütünleme hakkı vermedi. Kurum, gerekçe olarak akademik takvimdeki yoğunluğu gösterdi.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bütün üniversitelerin öğrencilerine bütünleme sınavı hakkı tanınması zorunluluğu getirdi. Ancak yaklaşık 2 milyon öğrencisiyle dünyanın en büyük eğitim kurumlarından olan Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi'nin, YÖK'ün bu kararına uymadığı öğrenildi.
Açıköğretim sınav takviminde bütünleme sınavına yer vermeyen üniversite, güz dönemi ara sınavın 05-06 Ocak, dönem sonu sınavının ise 09-10 Şubat 2013 tarihinde yapılacağını duyurdu. YÖK'ün verdiği bütünleme hakkı, üniversite tarafından uygulanmayınca öğrenciler tepki gösterdi. Bütünleme sınav haklarının verilmesini istedi.
YÖK, kararını haftaya verecek
Sosyal medya üzerinden tepkilerini dile getiren öğrenciler, sınav hakkının geri verilmesi için imza kampanyası başlattı. Bunun yanı sıra, YÖK'ü faks ve mail yağmuruna tuttu.
YÖK kaynaklarından edinilen bilgiye göre, sorunun çözümü için bir çalışma başlatıldığı, nihai kararın önümüzdeki hafta açıklanacağı belirtildi.
Öğrencilerin mağduriyetine sebep olan Anadolu Üniversitesi'nden BUGÜN'e yapılan açıklamada, gerekçe olarak sınav takvimindeki yoğunluk gösterildi. "Bütünlemeleri sınav takvimine sığdıramadık, bundan sonra da bütünleme yapmayacağız" diyen üniversite daha detaylı bir açıklama yapmaktan kaçındı.
“Hem çalışıp hem okumak zorundayız”
Öte yandan, mağdur olduğunu düşünen öğrenciler, ortak bir yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: "AÖF öğrencileri olarak bizler, birçoğumuz maddi imkânsızlıklar neticesinde örgün bir eğitim görememekte ve hem çalışıp hem okumak zorundayız.
Eve çoğu zaman geç saatlerde yorgun argın gelmekte ve derslerimize çalışmakta zorlanmaktayız. Bunun üstüne Anadolu Üniversitesi Senatosu, YÖK'ün bize tanıdığı bütünleme sınavı hakkını vermemekle bizleri derslerimizi geçememe riskiyle karşı karşıya bırakmakta ve zaten kısıtlı olan imkanlarımızı daha çok zorlamaktadır" denildi.
(bugün)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi, YÖK kararına rağmen öğrencilerine bütünleme hakkı vermedi. Kurum, gerekçe olarak akademik takvimdeki yoğunluğu gösterdi.
Yükseköğretim Kurulu (YÖK), bütün üniversitelerin öğrencilerine bütünleme sınavı hakkı tanınması zorunluluğu getirdi. Ancak yaklaşık 2 milyon öğrencisiyle dünyanın en büyük eğitim kurumlarından olan Anadolu Üniversitesi Açık Öğretim Fakültesi'nin, YÖK'ün bu kararına uymadığı öğrenildi.
Açıköğretim sınav takviminde bütünleme sınavına yer vermeyen üniversite, güz dönemi ara sınavın 05-06 Ocak, dönem sonu sınavının ise 09-10 Şubat 2013 tarihinde yapılacağını duyurdu. YÖK'ün verdiği bütünleme hakkı, üniversite tarafından uygulanmayınca öğrenciler tepki gösterdi. Bütünleme sınav haklarının verilmesini istedi.
YÖK, kararını haftaya verecek
Sosyal medya üzerinden tepkilerini dile getiren öğrenciler, sınav hakkının geri verilmesi için imza kampanyası başlattı. Bunun yanı sıra, YÖK'ü faks ve mail yağmuruna tuttu.
YÖK kaynaklarından edinilen bilgiye göre, sorunun çözümü için bir çalışma başlatıldığı, nihai kararın önümüzdeki hafta açıklanacağı belirtildi.
Öğrencilerin mağduriyetine sebep olan Anadolu Üniversitesi'nden BUGÜN'e yapılan açıklamada, gerekçe olarak sınav takvimindeki yoğunluk gösterildi. "Bütünlemeleri sınav takvimine sığdıramadık, bundan sonra da bütünleme yapmayacağız" diyen üniversite daha detaylı bir açıklama yapmaktan kaçındı.
“Hem çalışıp hem okumak zorundayız”
Öte yandan, mağdur olduğunu düşünen öğrenciler, ortak bir yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadeler yer aldı: "AÖF öğrencileri olarak bizler, birçoğumuz maddi imkânsızlıklar neticesinde örgün bir eğitim görememekte ve hem çalışıp hem okumak zorundayız.
Eve çoğu zaman geç saatlerde yorgun argın gelmekte ve derslerimize çalışmakta zorlanmaktayız. Bunun üstüne Anadolu Üniversitesi Senatosu, YÖK'ün bize tanıdığı bütünleme sınavı hakkını vermemekle bizleri derslerimizi geçememe riskiyle karşı karşıya bırakmakta ve zaten kısıtlı olan imkanlarımızı daha çok zorlamaktadır" denildi.
(bugün)
Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Şubat 2013 11:16
Gösterim: 1962
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği’nde yapılan değişikliğe göre, tez savunması reddedilen lisansütü öğrencisine "yeni bir tez" konusu verilebilecek. Öğrenci talepte bulunursa kendisine tezsiz yüksek lisans diploması da verilebilecek
Yapılan değişiklikle, tez savunması reddedilen lisansütü öğrencisine "yeni bir tez" konusu verilebilecek. Öğrenci talepte bulunursa kendisine tezsiz yüksek lisans diploması da verilebilecek
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde değişiklik yapıldı.
Yapılan değişikliğe göre, tez savunması reddedilen lisansütü öğrencisine "yeni bir tez" konusu verilebilecek. Ayrıca öğrenci talepte bulunursa kendisine tezsik yüksek lisans diploması da verilebilecek.
Yönetmeliğin, eski ve yeni maddeleri şu şekilde:
YENİ MADDE
MADDE 5 - Aynı Yönetmeliğin 12 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“d) Tez sınavının tamamlanmasından sonra jüri tez hakkında salt çoğunlukla kabul, ret veya düzeltme kararı verir. Bu karar enstitü anabilim dalı başkanlığınca tez sınavını izleyen üç gün içinde ilgili enstitüye tutanakla bildirilir. Tezi hakkında düzeltme kararı verilen öğrenci en geç üç ay içinde gereğini yaparak tezini aynı jüri önünde yeniden savunur. Tezi reddedilen veya düzeltme sonrası savunmada reddedilen öğrenciye yeni bir tez konusu verilir veya öğrencinin talepte bulunması halinde, tezsiz yüksek lisans programının ders kredi yükü, proje yazımı ve benzeri gereklerini yerine getirmiş olmak kaydıyla kendisine tezsiz yüksek lisans diploması verilerek programla ilişkisi sona erdirilir. Kendisine yeni bir tez konusu verilen öğrenci ilgili döneme ait öğrenci katkı payı veya öğrenim ücretlerini ödemek koşulu ile öğrenimlerine devam etmek için kayıt yaptırabilir. Bu durumda, tez ile ilgili şartları yerine getirmek ve sınavlara katılmak hariç, öğrencilere tanınan diğer haklardan yararlandırılmaksızın öğrencilik statüleri devam eder.”
ESKİ MADDE
Yüksek Lisans Tezinin Sonuçlanması
MADDE 12- a) Tezli yüksek lisans programındaki bir öğrenci, elde ettiği sonuçları ilgili senato tarafından belirlenen yazım kurallarına uygun biçimde yazmak ve tezini jüri önünde sözlü olarak savunmak zorundadır.
b) Yüksek lisans tez jürisi, ilgili enstitü anabilim dalı başkanlığının önerisi ve Enstitü Yönetim Kurulu onayı ile atanır. Jüri, biri öğrencinin tez danışmanı ve en az biri yükseköğretim kurumu içindeki başka bir anabilim dalından veya başka bir yükseköğretim kurumundan olmak üzere üç veya beş kişiden oluşur. Jürinin üç kişiden oluşması durumunda ikinci tez danışmanı jüri üyesi olamaz.
c) Jüri üyeleri, söz konusu tezin kendilerine teslim edildiği tarihten itibaren en geç bir ay içinde toplanarak öğrenciyi tez sınavına alır. Tez sınavı, tez çalışmasının sunulması ve bunu izleyen soru-cevap bölümünden oluşur.
d) Tez sınavının tamamlanmasından sonra jüri tez hakkında salt çoğunlukla "kabul", "red" veya "düzeltme" kararı verir. Bu karar enstitü anabilim dalı başkanlığınca tez sınavını izleyen üç gün içinde ilgili enstitüye tutanakla bildirilir. Tezi reddedilen öğrencinin yükseköğretim kurumu ile ilişiği kesilir. Tezi hakkında düzeltme kararı verilen öğrenci en geç üç ay içinde gereğini yaparak tezini aynı jüri önünde yeniden savunur. Bu savunma sonunda da tezi kabul edilmeyen öğrencinin yükseköğretim kurumu ile ilişiği kesilir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliği’nde yapılan değişikliğe göre, tez savunması reddedilen lisansütü öğrencisine "yeni bir tez" konusu verilebilecek. Öğrenci talepte bulunursa kendisine tezsiz yüksek lisans diploması da verilebilecek
Yapılan değişiklikle, tez savunması reddedilen lisansütü öğrencisine "yeni bir tez" konusu verilebilecek. Öğrenci talepte bulunursa kendisine tezsiz yüksek lisans diploması da verilebilecek
Lisansüstü Eğitim ve Öğretim Yönetmeliğinde değişiklik yapıldı.
Yapılan değişikliğe göre, tez savunması reddedilen lisansütü öğrencisine "yeni bir tez" konusu verilebilecek. Ayrıca öğrenci talepte bulunursa kendisine tezsik yüksek lisans diploması da verilebilecek.
Yönetmeliğin, eski ve yeni maddeleri şu şekilde:
YENİ MADDE
MADDE 5 - Aynı Yönetmeliğin 12 nci maddesinin birinci fıkrasının (d) bendi aşağıdaki şekilde değiştirilmiştir.
“d) Tez sınavının tamamlanmasından sonra jüri tez hakkında salt çoğunlukla kabul, ret veya düzeltme kararı verir. Bu karar enstitü anabilim dalı başkanlığınca tez sınavını izleyen üç gün içinde ilgili enstitüye tutanakla bildirilir. Tezi hakkında düzeltme kararı verilen öğrenci en geç üç ay içinde gereğini yaparak tezini aynı jüri önünde yeniden savunur. Tezi reddedilen veya düzeltme sonrası savunmada reddedilen öğrenciye yeni bir tez konusu verilir veya öğrencinin talepte bulunması halinde, tezsiz yüksek lisans programının ders kredi yükü, proje yazımı ve benzeri gereklerini yerine getirmiş olmak kaydıyla kendisine tezsiz yüksek lisans diploması verilerek programla ilişkisi sona erdirilir. Kendisine yeni bir tez konusu verilen öğrenci ilgili döneme ait öğrenci katkı payı veya öğrenim ücretlerini ödemek koşulu ile öğrenimlerine devam etmek için kayıt yaptırabilir. Bu durumda, tez ile ilgili şartları yerine getirmek ve sınavlara katılmak hariç, öğrencilere tanınan diğer haklardan yararlandırılmaksızın öğrencilik statüleri devam eder.”
ESKİ MADDE
Yüksek Lisans Tezinin Sonuçlanması
MADDE 12- a) Tezli yüksek lisans programındaki bir öğrenci, elde ettiği sonuçları ilgili senato tarafından belirlenen yazım kurallarına uygun biçimde yazmak ve tezini jüri önünde sözlü olarak savunmak zorundadır.
b) Yüksek lisans tez jürisi, ilgili enstitü anabilim dalı başkanlığının önerisi ve Enstitü Yönetim Kurulu onayı ile atanır. Jüri, biri öğrencinin tez danışmanı ve en az biri yükseköğretim kurumu içindeki başka bir anabilim dalından veya başka bir yükseköğretim kurumundan olmak üzere üç veya beş kişiden oluşur. Jürinin üç kişiden oluşması durumunda ikinci tez danışmanı jüri üyesi olamaz.
c) Jüri üyeleri, söz konusu tezin kendilerine teslim edildiği tarihten itibaren en geç bir ay içinde toplanarak öğrenciyi tez sınavına alır. Tez sınavı, tez çalışmasının sunulması ve bunu izleyen soru-cevap bölümünden oluşur.
d) Tez sınavının tamamlanmasından sonra jüri tez hakkında salt çoğunlukla "kabul", "red" veya "düzeltme" kararı verir. Bu karar enstitü anabilim dalı başkanlığınca tez sınavını izleyen üç gün içinde ilgili enstitüye tutanakla bildirilir. Tezi reddedilen öğrencinin yükseköğretim kurumu ile ilişiği kesilir. Tezi hakkında düzeltme kararı verilen öğrenci en geç üç ay içinde gereğini yaparak tezini aynı jüri önünde yeniden savunur. Bu savunma sonunda da tezi kabul edilmeyen öğrencinin yükseköğretim kurumu ile ilişiği kesilir.
Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Şubat 2013 10:29
Gösterim: 2133
Lise öğrencileri artık okullarını bunun için asmayacak. Bilardo ders olarak okutulmaya başlanacak…
TÜRKİYE Bilardo Federasyonu (TBF), Halk Eğitim Merkezleri, çıraklık okulları ve açık liselerde bilardonun ders olarak okutulması için müfredat hazırladı. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile 2009 yılında yapılan ve 2014’e kadar geçerli olan protokolün dışında bilardonun okullarda ders olması için çalıştıklarını anlatan TBF Başkanı Uğur Kurugöllü, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’ne yapacakları başvurunun ardından ilköğretim ve liselerde de bilardonun ders olması için girişimde bulunacaklarını anlattı. Kurugöllü, “Çocuk yaşta bilardo eğitimi alan sporcular bilardonun çıtasını daha yükseklere taşıyacaklardır’’ dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Lise öğrencileri artık okullarını bunun için asmayacak. Bilardo ders olarak okutulmaya başlanacak…
TÜRKİYE Bilardo Federasyonu (TBF), Halk Eğitim Merkezleri, çıraklık okulları ve açık liselerde bilardonun ders olarak okutulması için müfredat hazırladı. Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) ile 2009 yılında yapılan ve 2014’e kadar geçerli olan protokolün dışında bilardonun okullarda ders olması için çalıştıklarını anlatan TBF Başkanı Uğur Kurugöllü, Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’ne yapacakları başvurunun ardından ilköğretim ve liselerde de bilardonun ders olması için girişimde bulunacaklarını anlattı. Kurugöllü, “Çocuk yaşta bilardo eğitimi alan sporcular bilardonun çıtasını daha yükseklere taşıyacaklardır’’ dedi.
Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Şubat 2013 11:41
Gösterim: 1672
Almanya’da Federal Eğitim ve Araştırma Bakanı Annette Schavan’ın doktorluk unvanı, intihal yaptığı gerekçesiyle Düsseldorf Heinrich Heine Üniversitesi tarafından geri alındı.
Almanya Federal Eğitim Bakanı Annette Schavan'ın doktor unvanı, 32 yıl önce felsefe fakültesinde yazdığı tezin bazı bölümlerinde intihal olduğunun anlaşılması üzerine geri alındı.
Düsseldorf Üniversitesi, Hristiyan Demokrat Partili Federal Eğitim Bakanı Annette Schavan'ın 32 yıl önce felsefe fakültesinde yazdığı ''Kişi ve Vicdan'' konulu tezinin bazı bölümlerinde intihal yapıldığını ortaya çıkardı.
Üniversitede konuyla ilgili oluşturulan konseyin başkanı Prof. Bruno Bleckmann, yaptığı açıklamada konseyin Schavan'ın tezinde intihal belirlediği ve bu nedenle verilen doktor unvanının geri alındığını belirtti.
Anonim intihal avcıları, 29 Mayıs 2012'de Schavan'ın doktora tezinde temiz bir çalışma sergilemediğini iddia etmiş ve bunun üzerine Düsseldorf Üniversitesi'nde konuyla ilgili bir konsey kurulmuştu.
Güney Afrika 'da bulunan Schavan'ın Almanya'ya dönüşte nasıl bir tepki vereceği merak konusu oldu.
Daha önce de Federal Savunma Bakanı Karl Theodor zu Guttenberg, benzer bir intihal skandalı sonucu 2011 yılının mart ayında görevinden istifa ederek ülkeden ayrılıp ABD 'ye yerleşmişti.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Almanya’da Federal Eğitim ve Araştırma Bakanı Annette Schavan’ın doktorluk unvanı, intihal yaptığı gerekçesiyle Düsseldorf Heinrich Heine Üniversitesi tarafından geri alındı.
Almanya Federal Eğitim Bakanı Annette Schavan'ın doktor unvanı, 32 yıl önce felsefe fakültesinde yazdığı tezin bazı bölümlerinde intihal olduğunun anlaşılması üzerine geri alındı.
Düsseldorf Üniversitesi, Hristiyan Demokrat Partili Federal Eğitim Bakanı Annette Schavan'ın 32 yıl önce felsefe fakültesinde yazdığı ''Kişi ve Vicdan'' konulu tezinin bazı bölümlerinde intihal yapıldığını ortaya çıkardı.
Üniversitede konuyla ilgili oluşturulan konseyin başkanı Prof. Bruno Bleckmann, yaptığı açıklamada konseyin Schavan'ın tezinde intihal belirlediği ve bu nedenle verilen doktor unvanının geri alındığını belirtti.
Anonim intihal avcıları, 29 Mayıs 2012'de Schavan'ın doktora tezinde temiz bir çalışma sergilemediğini iddia etmiş ve bunun üzerine Düsseldorf Üniversitesi'nde konuyla ilgili bir konsey kurulmuştu.
Güney Afrika 'da bulunan Schavan'ın Almanya'ya dönüşte nasıl bir tepki vereceği merak konusu oldu.
Daha önce de Federal Savunma Bakanı Karl Theodor zu Guttenberg, benzer bir intihal skandalı sonucu 2011 yılının mart ayında görevinden istifa ederek ülkeden ayrılıp ABD 'ye yerleşmişti.
Son Güncelleme: Çarşamba, 06 Şubat 2013 09:56
Gösterim: 1267