Eski Milli Eğitim Bakanı Baş’tan dershane açıklaması




Eski Milli Eğitim Bakanı Nimet Baş, Zaman Gazetesi’ne verdiği röportajda dershanelerin kapatılmasıyla ilgili çarpıcı açıklamalarda bulundu.

Halen Meclis'te AK Parti Milletvekilliği görevini yürüten Baş, dershanelerin kapatılması ile ilgili yaptığı açıklamada, mevcut sistemde merkezi sınavla yüksek öğrenime geçişin olduğu sürece dershanelerin işlevlerini sürdürmesi gerektiğine inandığını belirtti. Nimet Baş şu açıklamayı yaptı;

“Ben sistemde merkezi sınavla yüksek öğrenime geçiş olduğu sürece dershanelerin işlevlerini sürdürmesi gerektiğine inanıyorum. Yüksek öğrenim görecek genç sayısıyla kontenjanlar arasında büyük bir açık olduğu sürece bu yapılacak. Yüksek öğrenim sınavı bir ölçme değerlendirme sınavı değil. Bir eleme sınavı. Böyle olunca da en çok soruyu yaptırabilen yerler gündeme geliyor. Bir ihtiyacın ortaya çıkardığı bir tablonun o ihtiyacı gidermeden kaldırılması son derece güç. Ve sayısız komplikasyona açık bir konu aynı zamanda” dedi.

Kısa dönemde dershanelerin kaldırılması mümkün değil

Kısa dönemde dershanelerin kaldırılmasının da mümkün olamayacağını belirten Baş, “Bana öyle geliyor. Bu işin bu kadar büyük bir kavga ve çatışma alanına dönüşmesi de beni üzüyor. Bu konuşarak anlaşılabilecek bir mesele. Bilenler bilmeyenlere anlatacak. Dershaneler sadece yüksek öğrenime de hazırlamıyor. Eğitimin her alanında kurslar var. İngilizce kursları var, müzik kursları var. Bunların hepsi de yüksek öğrenime hazırlayan kurslar gibi milli eğitim bakanlığının verdiği ruhsatlar çerçevesinde. Eğitim ile ilgili bütün elde edilen gelirlerde kayıt içi aslında devlet için. Ve devletin kontrolünde olması ve kontrolünde ilerlemesi olmaması durumundaki kaotik ortamdan çok daha iyidir.” Açıklamasında bulundu.

Dershanelerin kapatılması durumunda ise ortaya çıkacak tablonun hiç de iç açıcı olmayacağını ifade eden Baş, “Bunun ortaya çıkaracağı tablo şu. Eğer bu ihtiyaç varsa, devam ediyorsa toplum ne yapar yapar bir yol bulur ve bu devam eder. Bu devam eder de nasıl eder? Merdiven altı filan diyorlar ama ondan da öte bence. Çok ciddi sosyolojik sorunlar doğurur Türkiye açısından bu. Ben çocuğuma yüksek öğrenime hazırlayacak özel ders aldıracağım. Durumum iyiyse daha avantajlıyım. Dolayısıyla eşitlik ve adalet diyorum ya, merkezi sınavın sağladığı şey eşitlik ve adaletken bu eşitliği sağlamak üzere bir tür eğitim koçluğu yapan kurumlar devreden çıktığı zaman dezavantaj olacak” dedi.

Röportajın tamamını okumak için Tıklayın

YASAL UYARI:

Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.



Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.