Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
İstanbul Ticaret Üniversitesi (İTİCÜ) ile merkezi Londra'da bulunan finans şirketi CFT Financials LTD, İTİCÜ çatısı altında geleceğe yönelik türev eğitim hizmetlerini sağlamak ve Türkiye'de trader yetiştirmek için imzaladığı eğitim iş birliği protokolü çerçevesinde, ''Türev Hizmetlerde Kaliteli İşgücü'' eğitim konferansı düzenlendi.
Konferansa SPK, VOB, İMKB Takas ve Saklama Bankası gibi finans dünyasına yön veren kuruluşların en üst yöneticilerinin yanı sıra Inter Continental Exchange, Trading Technologies, Trader Made Global, CFT Finans temsilcileri katıldı.
Konferansta konuşan SPK Başkanı Prof. Dr. Vedat Akgiray, 3 yıldır SPK başkanlığı yaptığını ancak 25 yıl boyunca yurt içinde ve yurt dışında finans hocalığı yaptığını kaydetti. Akgiray, bu noktada eğitimin önemine vurgu yaparak şunları söyledi:
"Finans konusunda eğitim vazgeçilmez derecede öneme sahip; bunu dillendirmek bile gereksiz. Finans sektöründe iyi eğitilmiş insanların bulunması halinde sıkıntılar daha da azalır. Bizler SPK olarak kanunlar koyuyoruz ve düzenlemeler yapıyoruz. Sonra bunlar uygulanıyor mu diye denetleniyoruz. Fakat düzenleyici otoritenin veya politika yapıcıların kastını anlayamayacak kadar az eğitimli nüfusu ne kadar düzenlerseniz düzenleyin sonuç alamazsınız. Mümkün değil. Finans sektöründe ve piyasalarında akademik
olarak en ideal en süper düzenlemeler kümesini bir araya koyalım, orada iş yapan tüccarlar, yatırımcılar cahil ise sonuç almak mümkün değil. Bu sektörde piyasa oyuncuları ne kadar bilgili, yetenekli ve akıllı olursa o kadar iyi. Çünkü onlar bizi zorlayacaklar fakat günün sonunda düzenlemenin hedeflediği amaç yerine gelmiş olacak. Yani eğitimli insanların bulunduğu piyasanın düzenleyici otoriteyi zorlaması, aslında düzenlemenin birinci amacıdır. Dolayısıyla neyi eksik yaptığımızı hemen göreceğiz ve tekrar
kendimizi toparlayabileceğiz. Ancak kimse bizi anlamıyor, ahlak zabıtası gibi görüyor, dolayısıyla bu iş pek de gelişmiyor. Eğitimin böyle görünmeyen önemli bir katkısı var.''
İşin asıl önemli parçasının akademik ve profesyonel dünyayla beraber işi bilen, ürünleri tasarlayacak ve etiketleyecek olan uzmanları yetiştirmek olduğunu kaydeden Akgiray, finansal eğitimi organize etme görevinin kurum olarak kendilerine düştüğünü ve bununla ilgili eylem planlarını yakın zamanda açıklayacaklarını sözlerine ekledi.
İTO'DAN DESTEK
İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şekip Avdagiç ise ticaret ve finansın kendine ait dili olduğunu ve günümüzde bu dili iyi öğrenen ülkelerin öne çıkacağını söyledi.
Son yıllarda ''küreselleşme'' ve ''kriz'' kavramlarının fazlasıyla öne çıktığını vurgulayan Avdagiç, ''İstanbul, ülkemizin geleceğinde kilit bir role sahip. Burada devreye giren uluslararası finans merkezi projesi var. Buna kayıtsız kalmayan İTİCÜ, insan kaynağı sağlamak amacıyla bu eğitim programını düzenlemiştir. Artık iş başvurularında önümüze gelen özgeçmişlerin hepsi nitelikli. Bu tür eğitimler ve buradan alınan sertifikalar gençlerin geleceğine dair gideceği yolu gösterir'' diye konuştu.
HANGİ DERSLER VERİLECEK?
Konferansta konuşan İTİCÜ Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren de mart ayının ikinci yarısında yapılacak eğitim programında; "finansal ürünler, pazar payları, teknik analiz, teknik analizlerde kullanılan formüller, makro-mikro ekonomik prensiplerin pazar hareketleri üzerine etkileri, arz-talep dengesi, paranın idaresi, risklere karşı korunma, pazar ve trade psikolojisi, trading yazılımlar ve performans geliştirme yönetimleri" gibi konular üzerinde yoğunlaşılacağını anlattı.
İKİ OTURUM YAPILDI
İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdoğan Alkin başkanlığındaki ilk oturuma; EUREX Avrupa Başkan Yardımcısı Dr. Murat Baygeldi /Inter Continental Exchange Enerji Ürünleri ve Pazar Geliştirme Müdürü Jean-Luc Amos, Vadeli İşlemler Borsası, Genel Müdürü Dr. Çetin Ali Dönmez, Trading Technologies, Global Satış Müdürü Matt Garley ve Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği Genel Sekreteri İlkay Arıkan katıldı.
İstanbul Ticaret Üniversitesi, Bankacılık ve Finans Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Pamukçu başkanlığında gerçekleştirilen ikinci oturumda da Trader Made Global İş Geliştirme Müdürü James Lawrence, Trader Made Finans ve Emtia Türevleri Müdürü Ethem Arabacı, Ak Portföy Genel Müdürü Dr. Alp Keler, İMKB Takas ve Saklama Bankası AŞ Genel Müdür Yardımcısı Berna Çolak ve CFT Finans Global İş Geliştirme ve Eğitim Müdürü Gary Sinclair söz aldı.
Tahvil, bono, MTA ve türev ürünlerin finansal enstrüman yoluyla alınıp satılmasından sorumlu kişiler olan traderların yetiştirileceği eğitim programında, CFT Financials ve İTİCÜ, her geçen gün artan trader talebini karşılamak üzere Türkiye ayağında trader olmak isteyen tüm finansçılara eğitim imkanı sunacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
İstanbul Ticaret Üniversitesi (İTİCÜ) ile merkezi Londra'da bulunan finans şirketi CFT Financials LTD, İTİCÜ çatısı altında geleceğe yönelik türev eğitim hizmetlerini sağlamak ve Türkiye'de trader yetiştirmek için imzaladığı eğitim iş birliği protokolü çerçevesinde, ''Türev Hizmetlerde Kaliteli İşgücü'' eğitim konferansı düzenlendi.
Konferansa SPK, VOB, İMKB Takas ve Saklama Bankası gibi finans dünyasına yön veren kuruluşların en üst yöneticilerinin yanı sıra Inter Continental Exchange, Trading Technologies, Trader Made Global, CFT Finans temsilcileri katıldı.
Konferansta konuşan SPK Başkanı Prof. Dr. Vedat Akgiray, 3 yıldır SPK başkanlığı yaptığını ancak 25 yıl boyunca yurt içinde ve yurt dışında finans hocalığı yaptığını kaydetti. Akgiray, bu noktada eğitimin önemine vurgu yaparak şunları söyledi:
"Finans konusunda eğitim vazgeçilmez derecede öneme sahip; bunu dillendirmek bile gereksiz. Finans sektöründe iyi eğitilmiş insanların bulunması halinde sıkıntılar daha da azalır. Bizler SPK olarak kanunlar koyuyoruz ve düzenlemeler yapıyoruz. Sonra bunlar uygulanıyor mu diye denetleniyoruz. Fakat düzenleyici otoritenin veya politika yapıcıların kastını anlayamayacak kadar az eğitimli nüfusu ne kadar düzenlerseniz düzenleyin sonuç alamazsınız. Mümkün değil. Finans sektöründe ve piyasalarında akademik
olarak en ideal en süper düzenlemeler kümesini bir araya koyalım, orada iş yapan tüccarlar, yatırımcılar cahil ise sonuç almak mümkün değil. Bu sektörde piyasa oyuncuları ne kadar bilgili, yetenekli ve akıllı olursa o kadar iyi. Çünkü onlar bizi zorlayacaklar fakat günün sonunda düzenlemenin hedeflediği amaç yerine gelmiş olacak. Yani eğitimli insanların bulunduğu piyasanın düzenleyici otoriteyi zorlaması, aslında düzenlemenin birinci amacıdır. Dolayısıyla neyi eksik yaptığımızı hemen göreceğiz ve tekrar
kendimizi toparlayabileceğiz. Ancak kimse bizi anlamıyor, ahlak zabıtası gibi görüyor, dolayısıyla bu iş pek de gelişmiyor. Eğitimin böyle görünmeyen önemli bir katkısı var.''
İşin asıl önemli parçasının akademik ve profesyonel dünyayla beraber işi bilen, ürünleri tasarlayacak ve etiketleyecek olan uzmanları yetiştirmek olduğunu kaydeden Akgiray, finansal eğitimi organize etme görevinin kurum olarak kendilerine düştüğünü ve bununla ilgili eylem planlarını yakın zamanda açıklayacaklarını sözlerine ekledi.
İTO'DAN DESTEK
İstanbul Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şekip Avdagiç ise ticaret ve finansın kendine ait dili olduğunu ve günümüzde bu dili iyi öğrenen ülkelerin öne çıkacağını söyledi.
Son yıllarda ''küreselleşme'' ve ''kriz'' kavramlarının fazlasıyla öne çıktığını vurgulayan Avdagiç, ''İstanbul, ülkemizin geleceğinde kilit bir role sahip. Burada devreye giren uluslararası finans merkezi projesi var. Buna kayıtsız kalmayan İTİCÜ, insan kaynağı sağlamak amacıyla bu eğitim programını düzenlemiştir. Artık iş başvurularında önümüze gelen özgeçmişlerin hepsi nitelikli. Bu tür eğitimler ve buradan alınan sertifikalar gençlerin geleceğine dair gideceği yolu gösterir'' diye konuştu.
HANGİ DERSLER VERİLECEK?
Konferansta konuşan İTİCÜ Rektörü Prof. Dr. Nazım Ekren de mart ayının ikinci yarısında yapılacak eğitim programında; "finansal ürünler, pazar payları, teknik analiz, teknik analizlerde kullanılan formüller, makro-mikro ekonomik prensiplerin pazar hareketleri üzerine etkileri, arz-talep dengesi, paranın idaresi, risklere karşı korunma, pazar ve trade psikolojisi, trading yazılımlar ve performans geliştirme yönetimleri" gibi konular üzerinde yoğunlaşılacağını anlattı.
İKİ OTURUM YAPILDI
İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erdoğan Alkin başkanlığındaki ilk oturuma; EUREX Avrupa Başkan Yardımcısı Dr. Murat Baygeldi /Inter Continental Exchange Enerji Ürünleri ve Pazar Geliştirme Müdürü Jean-Luc Amos, Vadeli İşlemler Borsası, Genel Müdürü Dr. Çetin Ali Dönmez, Trading Technologies, Global Satış Müdürü Matt Garley ve Türkiye Sermaye Piyasası Aracı Kuruluşları Birliği Genel Sekreteri İlkay Arıkan katıldı.
İstanbul Ticaret Üniversitesi, Bankacılık ve Finans Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bülent Pamukçu başkanlığında gerçekleştirilen ikinci oturumda da Trader Made Global İş Geliştirme Müdürü James Lawrence, Trader Made Finans ve Emtia Türevleri Müdürü Ethem Arabacı, Ak Portföy Genel Müdürü Dr. Alp Keler, İMKB Takas ve Saklama Bankası AŞ Genel Müdür Yardımcısı Berna Çolak ve CFT Finans Global İş Geliştirme ve Eğitim Müdürü Gary Sinclair söz aldı.
Tahvil, bono, MTA ve türev ürünlerin finansal enstrüman yoluyla alınıp satılmasından sorumlu kişiler olan traderların yetiştirileceği eğitim programında, CFT Financials ve İTİCÜ, her geçen gün artan trader talebini karşılamak üzere Türkiye ayağında trader olmak isteyen tüm finansçılara eğitim imkanı sunacak.
Son Güncelleme: Cumartesi, 18 Şubat 2012 17:52
Gösterim: 2577
Zonguldak'ta “Türkiye'de Yükseköğretimin Yeniden Yapılandırılması ve Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı” gerçekleştirilecek.
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) ve SETA Vakfı tarafından “Türkiye'de Yükseköğretimin Yeniden Yapılandırılması ve Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı” gerçekleştirilecek. YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya ve bir çok üniversitenin rektörü Zonguldak'a gelecek. ZKÜ tarafından yapılan açıklamada, “Zonguldak Karaelmas Üniversitesi ve SETA Vakfının ortaklaşa düzenleyecekleri 'Türkiye'de Yükseköğretimin Yeniden Yapılandırılması ve Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı' 20 Şubat 2012 tarihinde şehrimizde gerçekleştirecek. Çalıştaya YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay, YÖK Üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk, SETA Vakfı Dış Politika Direktörü Prof. Dr. Talip Küçükcan, SETA Vakfı Eğitim Direktörü Dr. Bekir S. Gür ve otuz Rektör katılacak. Dedeman Otel Karaelmas Salonu'nda gerçekleştirilecek çalıştayda yurt çapında 40 üniversite rektör ve rektör yardımcısı düzeyinde temsil edilecek. Yükseköğretimin geleceğinin tartışılacağı toplantıya Zonguldak Valisi Erol Ayyıldız ve ilimizin Belediye Başkanı Muharrem Akdemir de katılacak. Programın açılış konuşmalarını YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, Zonguldak Valisi Erol Ayyıldız, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer ve SETA Vakfı Dış Politika Direktörü Prof. Dr. Talip Küçükcan yapacak. Üç oturum şeklinde düzenlenecek çalıştayın ilk iki oturumunda rektörler, YÖK ve SETA Vakfı temsilcileri Türkiye'de yükseköğretimin yapılandırılmasını ve kalite güvence sistemi hakkında görüşlerini katılımcılara sunacaklar. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet'in moderatörlüğünü yapacağı son oturumda ise genel bir tartışma gerçekleştirilecek” denildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Zonguldak'ta “Türkiye'de Yükseköğretimin Yeniden Yapılandırılması ve Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı” gerçekleştirilecek.
Zonguldak Karaelmas Üniversitesi (ZKÜ) ve SETA Vakfı tarafından “Türkiye'de Yükseköğretimin Yeniden Yapılandırılması ve Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı” gerçekleştirilecek. YÖK Başkanı Gökhan Çetinsaya ve bir çok üniversitenin rektörü Zonguldak'a gelecek. ZKÜ tarafından yapılan açıklamada, “Zonguldak Karaelmas Üniversitesi ve SETA Vakfının ortaklaşa düzenleyecekleri 'Türkiye'de Yükseköğretimin Yeniden Yapılandırılması ve Kalite Güvence Sistemi Çalıştayı' 20 Şubat 2012 tarihinde şehrimizde gerçekleştirecek. Çalıştaya YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Prof. Dr. Durmuş Günay, YÖK Üyesi Prof. Dr. Recep Öztürk, SETA Vakfı Dış Politika Direktörü Prof. Dr. Talip Küçükcan, SETA Vakfı Eğitim Direktörü Dr. Bekir S. Gür ve otuz Rektör katılacak. Dedeman Otel Karaelmas Salonu'nda gerçekleştirilecek çalıştayda yurt çapında 40 üniversite rektör ve rektör yardımcısı düzeyinde temsil edilecek. Yükseköğretimin geleceğinin tartışılacağı toplantıya Zonguldak Valisi Erol Ayyıldız ve ilimizin Belediye Başkanı Muharrem Akdemir de katılacak. Programın açılış konuşmalarını YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, Zonguldak Valisi Erol Ayyıldız, Zonguldak Karaelmas Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Özer ve SETA Vakfı Dış Politika Direktörü Prof. Dr. Talip Küçükcan yapacak. Üç oturum şeklinde düzenlenecek çalıştayın ilk iki oturumunda rektörler, YÖK ve SETA Vakfı temsilcileri Türkiye'de yükseköğretimin yapılandırılmasını ve kalite güvence sistemi hakkında görüşlerini katılımcılara sunacaklar. İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet'in moderatörlüğünü yapacağı son oturumda ise genel bir tartışma gerçekleştirilecek” denildi.
Son Güncelleme: Cumartesi, 18 Şubat 2012 17:34
Gösterim: 1986
Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Hüsnü Özyeğin, “İstanbul bölgenin eğitimde Mekkesi olabilir” dedi.
Özyeğin Üniversitesi ile Deloitte Eğitim Vakfı’nın kurduğu Deloitte Liderlik Enstitüsü’nün tanıtımı için önceki akşam gerçekleştirilen toplantıda konuşan Özyeğin, tersine beyin göçünü başlattıklarını anlattı. Özyeğin şöyle konuştu: “30 yılda 11 ülkede 75 şirket kurdum ama hiçbiri beni Özyeğin üniversitesi kadar heyecanlandırmadı. Üniversite olarak uluslararası olmak istiyoruz. ABD’den 29 öğretim görevlisi getirdik. Bunların 22 si ABD’de en saygın üniversitelerde ders verem Türk hocalar. Tersine beyin göçünü başlattık” dedi.
Yabancı öğrenciler daha çok burs alıyor!
Yabancı öğrencilere Türk öğrencilerden daha fazla burs verdiklerini anlatan Özyeğin, amaçlarının uluslararası bir eğitim kurumu olmak olduğunun altını çizerek “Eğitim sektöründe bölgesel bir merkez olma potansiyelinin bulunduğunu belirtti. Türkiye’de artık çok daha ‘adından bahsedilir bir ülke’ haline geldiğini söyleyen Özyeğin, “Türkiye eskiden deprem ya da terör konularında uluslararası basında yer bulurdu. Şimdi ise rol model haline geldik. Amerikan basınında sürekli Türkiye’den bahsedildiğini görüyorum” dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Özyeğin Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Hüsnü Özyeğin, “İstanbul bölgenin eğitimde Mekkesi olabilir” dedi.
Özyeğin Üniversitesi ile Deloitte Eğitim Vakfı’nın kurduğu Deloitte Liderlik Enstitüsü’nün tanıtımı için önceki akşam gerçekleştirilen toplantıda konuşan Özyeğin, tersine beyin göçünü başlattıklarını anlattı. Özyeğin şöyle konuştu: “30 yılda 11 ülkede 75 şirket kurdum ama hiçbiri beni Özyeğin üniversitesi kadar heyecanlandırmadı. Üniversite olarak uluslararası olmak istiyoruz. ABD’den 29 öğretim görevlisi getirdik. Bunların 22 si ABD’de en saygın üniversitelerde ders verem Türk hocalar. Tersine beyin göçünü başlattık” dedi.
Yabancı öğrenciler daha çok burs alıyor!
Yabancı öğrencilere Türk öğrencilerden daha fazla burs verdiklerini anlatan Özyeğin, amaçlarının uluslararası bir eğitim kurumu olmak olduğunun altını çizerek “Eğitim sektöründe bölgesel bir merkez olma potansiyelinin bulunduğunu belirtti. Türkiye’de artık çok daha ‘adından bahsedilir bir ülke’ haline geldiğini söyleyen Özyeğin, “Türkiye eskiden deprem ya da terör konularında uluslararası basında yer bulurdu. Şimdi ise rol model haline geldik. Amerikan basınında sürekli Türkiye’den bahsedildiğini görüyorum” dedi.
Son Güncelleme: Cuma, 17 Şubat 2012 14:31
Gösterim: 2411
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile 2010-2011 eğitim-öğretim yılında Türkiye geneli bütün lise ve dengi okul öğrencileri arasında “Sigara Kalbimizi Kırar” konulu kompozisyon, şiir ve resim yarışması düzenlendi.
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği (TSSD), 22 Nisan 1999 tarihinde kurulan ülkemizin önemli sivil toplum kuruluşlarından biridir. Dernek ülkemizde son on yılda yapılan kamuoyu araştırmalarında, sosyal olaylara sahip çıkmasıyla örnek teşkil eden, ilk üç sivil toplum kuruluşu arasında yer almakta ve insanlığın, sigaranın sebep olduğu ölümcül hastalıklardan kurtulması için, ciddi bir mücadeleye öncülük etmektedir. İl Tütün Kurulu’nun da üyesi olan Türkiye Sigarayla Savaş Derneği, ayrıca, tütün ve tütün ürünlerinin kamuoyuna ve özellikle de gençlere verdiği zararlar konusunda çalışmalar yaparak sigarayla savaş konusunda mücadele vermektedir.
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile 2010-2011 eğitim-öğretim yılında Türkiye geneli bütün lise ve dengi okul öğrencileri arasında “Sigara Kalbimizi Kırar” konulu kompozisyon, şiir ve resim yarışması düzenlendi. Düzenlenen yarışmaya Türkiye genelinde 4250 liseden, resim kategorisinde 2006 eser katıldı. Serginin açılışı Kültür Bakan Yardımcısı Sayın Abdurrahman Arıcı, İstanbul Vali Yardımcıları Harun Kaya, Ahmet Deniz ve Ali Kazgan, İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğrencileri ve birçok konuğun katılımı ile Uluslar arası Plastik Sanatlar Derneği’nde gerçekleşti.
“Sigara Kalbimizi Kırar” konulu resim sergisinin açılış konuşmasını gerçekleştiren Kültür Bakan Yardımcısı Sayın Abdurrahman Arıcı, kendisinin öncelikle bir hekim sonra da normal bir vatandaş olarak sigara ile mücadeleye yıllardır destek verdiğini, bu mücadeleye katkı sağlayan ve birçok uygulamanın hayata geçmesi için çaba gösteren Türkiye Sigarayla Savaş Derneği’nin ve yöneticilerinin her zaman yanında olduğunu belirtti. TSSD Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yarışmaya vermiş olduğu destekten dolayı memnuniyetini dile getirirken, gerçekleştirilen yarışmada birçok lise ve dengi okulun katılımcı olarak yer aldığını oluşturulan jürinin eserleri seçerken oldukça zorlandığını ama ortaya çok anlamlı bir serginin çıktığını söyledi.
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Genel Başkanı Mustafa Aydın, tek bir kişinin dahi sigaradan uzak durması için 10 yıldır mücadele verdiklerini, kapalı alanlarda sigara içme yasağının çıkmasına dernek olarak büyük katkı sağladıklarını ifade ederek, "Türkiye'de her yıl 110 bin kişinin sigaradan öldüğünü ve sigaraya yılda 15 milyar dolar harcandığını" dile getirdi.
Aydın, dünya genelinde ise yılda sigaraya 400 milyar dolar harcandığını, buna karşılık 600 milyar doların da sigaranın neden olduğu hastalıkların tedavisi için kullanıldığını belirtti. “Sigara Kalbimizi Kırar” konusuyla hazırlanmış resimler on gün süreyle sergilenmeye devam edecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile 2010-2011 eğitim-öğretim yılında Türkiye geneli bütün lise ve dengi okul öğrencileri arasında “Sigara Kalbimizi Kırar” konulu kompozisyon, şiir ve resim yarışması düzenlendi.
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği (TSSD), 22 Nisan 1999 tarihinde kurulan ülkemizin önemli sivil toplum kuruluşlarından biridir. Dernek ülkemizde son on yılda yapılan kamuoyu araştırmalarında, sosyal olaylara sahip çıkmasıyla örnek teşkil eden, ilk üç sivil toplum kuruluşu arasında yer almakta ve insanlığın, sigaranın sebep olduğu ölümcül hastalıklardan kurtulması için, ciddi bir mücadeleye öncülük etmektedir. İl Tütün Kurulu’nun da üyesi olan Türkiye Sigarayla Savaş Derneği, ayrıca, tütün ve tütün ürünlerinin kamuoyuna ve özellikle de gençlere verdiği zararlar konusunda çalışmalar yaparak sigarayla savaş konusunda mücadele vermektedir.
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği ve Milli Eğitim Bakanlığı işbirliği ile 2010-2011 eğitim-öğretim yılında Türkiye geneli bütün lise ve dengi okul öğrencileri arasında “Sigara Kalbimizi Kırar” konulu kompozisyon, şiir ve resim yarışması düzenlendi. Düzenlenen yarışmaya Türkiye genelinde 4250 liseden, resim kategorisinde 2006 eser katıldı. Serginin açılışı Kültür Bakan Yardımcısı Sayın Abdurrahman Arıcı, İstanbul Vali Yardımcıları Harun Kaya, Ahmet Deniz ve Ali Kazgan, İstanbul Aydın Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Öğrencileri ve birçok konuğun katılımı ile Uluslar arası Plastik Sanatlar Derneği’nde gerçekleşti.
“Sigara Kalbimizi Kırar” konulu resim sergisinin açılış konuşmasını gerçekleştiren Kültür Bakan Yardımcısı Sayın Abdurrahman Arıcı, kendisinin öncelikle bir hekim sonra da normal bir vatandaş olarak sigara ile mücadeleye yıllardır destek verdiğini, bu mücadeleye katkı sağlayan ve birçok uygulamanın hayata geçmesi için çaba gösteren Türkiye Sigarayla Savaş Derneği’nin ve yöneticilerinin her zaman yanında olduğunu belirtti. TSSD Genel Başkanı Dr. Mustafa Aydın, Milli Eğitim Bakanlığı’nın yarışmaya vermiş olduğu destekten dolayı memnuniyetini dile getirirken, gerçekleştirilen yarışmada birçok lise ve dengi okulun katılımcı olarak yer aldığını oluşturulan jürinin eserleri seçerken oldukça zorlandığını ama ortaya çok anlamlı bir serginin çıktığını söyledi.
Türkiye Sigarayla Savaş Derneği Genel Başkanı Mustafa Aydın, tek bir kişinin dahi sigaradan uzak durması için 10 yıldır mücadele verdiklerini, kapalı alanlarda sigara içme yasağının çıkmasına dernek olarak büyük katkı sağladıklarını ifade ederek, "Türkiye'de her yıl 110 bin kişinin sigaradan öldüğünü ve sigaraya yılda 15 milyar dolar harcandığını" dile getirdi.
Aydın, dünya genelinde ise yılda sigaraya 400 milyar dolar harcandığını, buna karşılık 600 milyar doların da sigaranın neden olduğu hastalıkların tedavisi için kullanıldığını belirtti. “Sigara Kalbimizi Kırar” konusuyla hazırlanmış resimler on gün süreyle sergilenmeye devam edecek.
Son Güncelleme: Cumartesi, 18 Şubat 2012 14:54
Gösterim: 1862
AB'ye uyum çerçevesinde uygulanan Bologna Süreci üniversitelerde sınıf geçme notu 65'e kadar çıktı.
Avrupa Birliği'ne üyelik kapsamında yükseköğrenimde kaliteyi artırmak, Avrupa'daki üniversitelerle uyumu sağlamak açısından başlatılan Bologna Süreci nedeniyle birçok öğrenci okulu uzattığını ve eğitim hayatını sonlandırma aşamasına geldiğini söyledi.
Kocaeli Üniversitesi'nde de uygulamaya konulan süreç birinci ve ikinci sınıf öğrencilerini kapsıyor. Bologna süreci öncesinde ders geçme notu 50 olduğu halde bu süreç uygulamaya konulduktan sonra ders geçme notu 65'e yükseltildi. Ayrıca bütünleme sınavları kaldırılarak öğrencilerin derslerini kurtarma olanakları ellerinden alındı.
Bugün ikinci dönrem harçlarını yatırmak için banka şubesi önünde kuyruğa giren öğrencilerinden İşletme Fakültesi 2'nci sınıf öğrencisi Suray Apaydın ve Yeliz Akın bu sistemin değişmesini ve en azından bütünleme sınavlarının tekrar konulmasını istediklerini belirterek şunları söyledi, "Diğer üniversitelerdeki arkadaşlarımızın dersten geçme notu 45-50 iken ve onlarda yaz okulu, bütünleme ve çan eğrisi varken bizim geçme notumuz 65'e çıktı. Bizde ne çan eğrisi ne yaz okulu ne de bütünleme gibi sistemlerin hiç birisi yok. Bu sistem bize hiç bir şey getirmediği gibi bizden çok şey götürdü. Ayrıca arkadaşlarımızdan okulu bırakanlar oldu. Bu konuda bir çözüm bulunmasını ve mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz." Kocaeli Üniversitesi web sayfasında uygulanan Bologna süreci 2010 yılına kadar Avrupa Yüksek Öğretim Alanının oluşturulması için ortaya konan hedef ve reformları ifade etti.
(Milliyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Üniversiteler
AB'ye uyum çerçevesinde uygulanan Bologna Süreci üniversitelerde sınıf geçme notu 65'e kadar çıktı.
Avrupa Birliği'ne üyelik kapsamında yükseköğrenimde kaliteyi artırmak, Avrupa'daki üniversitelerle uyumu sağlamak açısından başlatılan Bologna Süreci nedeniyle birçok öğrenci okulu uzattığını ve eğitim hayatını sonlandırma aşamasına geldiğini söyledi.
Kocaeli Üniversitesi'nde de uygulamaya konulan süreç birinci ve ikinci sınıf öğrencilerini kapsıyor. Bologna süreci öncesinde ders geçme notu 50 olduğu halde bu süreç uygulamaya konulduktan sonra ders geçme notu 65'e yükseltildi. Ayrıca bütünleme sınavları kaldırılarak öğrencilerin derslerini kurtarma olanakları ellerinden alındı.
Bugün ikinci dönrem harçlarını yatırmak için banka şubesi önünde kuyruğa giren öğrencilerinden İşletme Fakültesi 2'nci sınıf öğrencisi Suray Apaydın ve Yeliz Akın bu sistemin değişmesini ve en azından bütünleme sınavlarının tekrar konulmasını istediklerini belirterek şunları söyledi, "Diğer üniversitelerdeki arkadaşlarımızın dersten geçme notu 45-50 iken ve onlarda yaz okulu, bütünleme ve çan eğrisi varken bizim geçme notumuz 65'e çıktı. Bizde ne çan eğrisi ne yaz okulu ne de bütünleme gibi sistemlerin hiç birisi yok. Bu sistem bize hiç bir şey getirmediği gibi bizden çok şey götürdü. Ayrıca arkadaşlarımızdan okulu bırakanlar oldu. Bu konuda bir çözüm bulunmasını ve mağduriyetimizin giderilmesini istiyoruz." Kocaeli Üniversitesi web sayfasında uygulanan Bologna süreci 2010 yılına kadar Avrupa Yüksek Öğretim Alanının oluşturulması için ortaya konan hedef ve reformları ifade etti.
(Milliyet)
Son Güncelleme: Cuma, 17 Şubat 2012 13:28
Gösterim: 5101