Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Başbakan Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler günü ile ilgili konuşmasında, “Sadece 3 kişinin elinizi öpeceksiniz derim. 1- Annenizin 2- Babanızın 3-Öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir.” dedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’da konuşuyor.
İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
Yarın 24 Kasım Öğretmenler günü. Fedakar cefakar öğretmenlerimize şükranlarımızı bir kere daha ifade edeceğiz. Bu tabii ki bir sembol. Çünkü öğretmenlerimiz senede bir kere hatırlanmaz. Elimi öptürmem. Sadece 3 kişinin elinizi öpeceksiniz derim. 1- Annenizin 2- Babanızın 3-Öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir.
Anaokulundan başlayıp büyük bir titizlikle insan yetiştiren öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum, 600 bin derslikte 900 bine yakın öğretmenimiz görev yapıyor. Diyor ki Hz Ali bana bir satır öğretenin 40 yılı kölesi olurum. Evet. Adeta bir mücevheri işler gibi çocuğu bilgi ile dolduran öğretmenin kıymetini bilmek ona hakkını teslim etmek boynumuzun borcudur.
Öğretmen sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniği öğretenler değildir. 13 yıldır ilim öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğretenler bu işin asli unsurudur diye bunu takdim ediyorum. Her öğretmen değerlidir. 24 Kasım öğretmenler gününü tüm öğretmenlerimize hayırlı olmasını diliyorum.
Başbakan'ın açıklamaları şöyle;
Erdoğan, Trabzon Meydan Park'ta düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti. Trabzon'u büyükşehir yapma sözünü verdiklerini anımsatan Erdoğan, "Bu sözümüzü tuttuk ve şimdi büyükşehir Trabzon'dayız" ifadesini kullandı.
Bir Trabzon türküsünde, "Trabzon büyük şehir, oy doyamadim tadina. Uzaktan sevme olmaz gel yakına yakına" dendiğini hatırlatan Erdoğan, "Biz bir birimize o kadar yakınız ki biz toprağımızla biriz, suyumuzla, bayrağımızla biriz. Bizim ezanımız, kıblemiz, her şeyden öte gönüllerimiz bir. Allah birliğimizi daim etsin. Allah kardeşliğimizi, muhabbetimizi muhafaza etsin" temennisinde bulundu.
Trabzon ile aralarında bir şifre bulunduğunu, bunun da "61" olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
" Trabzon ne zaman fethedildi? 1461'de. Trabzon'un plakası ne? 61. Bu kardeşiniz kaçıncı hükümetin Başbakanı? 61. Bu kardeşiniz inşallah 26 Şubat'ta 60'ı tamamlıyor 61'den gün almaya başlıyor. Bunların hepsi şu anda birbiriyle uyumlu. Şimdi sizden bir başka 61 bekliyoruz. 30 Mart'ta büyükşehir Trabzon'dan büyük bir 61 bekliyoruz. Trabzon 61 diyor mu? Maşallah. 41 kere, 61 kere maşallah."
Bugün Trabzon'da tarihi bir gün yaşadıklarının altını çizen Erdoğan, toplamda sadece merkezde 537 trilyon liralık, 10 kalem ayrı yatırımı ve eseri hizmete açtıklarını söyledi.
TOKİ'nin tamamladığı, 2 bin 162 konutu, 56 dersliği, 5 ticaret merkezini, 3 camiyi, 300 kişilik pansiyonu, 8 spor salonunu ve bir futbol salonu olmak üzere 242 trilyonluk TOKİ yatırımını bugün Trabzon'a teslim ettiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, ayrıca Aile ve Sosyal Politikilar Bakanlığının TOKİ ile yaptığı sevgi evlerini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2 arıtma tesisi, 4 altyapı projesi, 5 içme suyu, ek hizmet binalarının da bugün hizmete açılacağını bildirdi.
Gençlik ve Spor Bakanlığının Beşikdüzü'ndeki 200, Of'daki 300 kişilik öğrenci yurdunu da bugün açacaklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığının tamamladığı 258 derslik, 3 spor salonu, 14 lojman ve 300 kişilik pansiyonu da hizmete sunacaklarını kaydetti.
24 Kasım Öğretmenler Günü
Yarın kutlanacak 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne de değinen Erdoğan, "Fedekar, cefakar öğretmenlerimize şükranlarımızı bir kez daha ifade edeceğiz. Bu tabii bir sembol, öğretmenlerimiz senede bir gün hatırlanacak varlıklarımız değildir" açıklamasını yaptı.
Çocukları ve torunları dışında el öptürmeyi sevmediğini dile getiren Erdoğan, "Sadece üç kişinin elini öpeceksiniz derim. Bir annenizin, iki babanızın, üç öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir. Olaya böyle bakmamız lazım" dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Anaokulundan, ilkokuldan başlayıp, hayata atılıncaya kadar, sabırla, metanetle, büyük bir incelikle, titizlikle, insan yetiştiren öğretmenlerimize şükranlarımızı sunuyorum. Şu anda 600 bine yakın derslikte, 900 bine yakın öğretmenimiz görev yapıyor. Diyor ki Hz. Ali, 'Bana bir harf öğretenin kölesi olurum.' Evet, anneye, babaya bir de öğretmene vefa, bizim boynumuzun borcudur. 12 yıl boyunca anaokuluyla birlikte 13 yıl boyunca adeta bir mücevheri işler gibi çocuğu, genci, insanı bilgiyle, beceriyle donatan öğretmenin kadrini, kıymetini bilmek, ona hakkı teslim etmek bizim boynumuzun borcudur. Şunu unutmayın, öğretmen, sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniğini öğretenler değildir, 13 yıl boyunca ilim öğreten, edep, adap öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğreten, takdim edenler bu işin asli unsurudur, diye bunu takdim ediyorum. Onların hakkını bir kenara koyamayız. Onun için her öğretmen değerlidir, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nün şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Tekrar hepsine şahsım, milletim adına şükranlarımızı ifade ediyorum."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Başbakan Erdoğan, 24 Kasım Öğretmenler günü ile ilgili konuşmasında, “Sadece 3 kişinin elinizi öpeceksiniz derim. 1- Annenizin 2- Babanızın 3-Öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir.” dedi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Trabzon’da konuşuyor.
İşte Başbakan Erdoğan'ın konuşmasından satırbaşları:
Yarın 24 Kasım Öğretmenler günü. Fedakar cefakar öğretmenlerimize şükranlarımızı bir kere daha ifade edeceğiz. Bu tabii ki bir sembol. Çünkü öğretmenlerimiz senede bir kere hatırlanmaz. Elimi öptürmem. Sadece 3 kişinin elinizi öpeceksiniz derim. 1- Annenizin 2- Babanızın 3-Öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir.
Anaokulundan başlayıp büyük bir titizlikle insan yetiştiren öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum, 600 bin derslikte 900 bine yakın öğretmenimiz görev yapıyor. Diyor ki Hz Ali bana bir satır öğretenin 40 yılı kölesi olurum. Evet. Adeta bir mücevheri işler gibi çocuğu bilgi ile dolduran öğretmenin kıymetini bilmek ona hakkını teslim etmek boynumuzun borcudur.
Öğretmen sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniği öğretenler değildir. 13 yıldır ilim öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğretenler bu işin asli unsurudur diye bunu takdim ediyorum. Her öğretmen değerlidir. 24 Kasım öğretmenler gününü tüm öğretmenlerimize hayırlı olmasını diliyorum.
Başbakan'ın açıklamaları şöyle;
Erdoğan, Trabzon Meydan Park'ta düzenlenen toplu açılış töreninde halka hitap etti. Trabzon'u büyükşehir yapma sözünü verdiklerini anımsatan Erdoğan, "Bu sözümüzü tuttuk ve şimdi büyükşehir Trabzon'dayız" ifadesini kullandı.
Bir Trabzon türküsünde, "Trabzon büyük şehir, oy doyamadim tadina. Uzaktan sevme olmaz gel yakına yakına" dendiğini hatırlatan Erdoğan, "Biz bir birimize o kadar yakınız ki biz toprağımızla biriz, suyumuzla, bayrağımızla biriz. Bizim ezanımız, kıblemiz, her şeyden öte gönüllerimiz bir. Allah birliğimizi daim etsin. Allah kardeşliğimizi, muhabbetimizi muhafaza etsin" temennisinde bulundu.
Trabzon ile aralarında bir şifre bulunduğunu, bunun da "61" olduğunu vurgulayan Erdoğan, şöyle konuştu:
" Trabzon ne zaman fethedildi? 1461'de. Trabzon'un plakası ne? 61. Bu kardeşiniz kaçıncı hükümetin Başbakanı? 61. Bu kardeşiniz inşallah 26 Şubat'ta 60'ı tamamlıyor 61'den gün almaya başlıyor. Bunların hepsi şu anda birbiriyle uyumlu. Şimdi sizden bir başka 61 bekliyoruz. 30 Mart'ta büyükşehir Trabzon'dan büyük bir 61 bekliyoruz. Trabzon 61 diyor mu? Maşallah. 41 kere, 61 kere maşallah."
Bugün Trabzon'da tarihi bir gün yaşadıklarının altını çizen Erdoğan, toplamda sadece merkezde 537 trilyon liralık, 10 kalem ayrı yatırımı ve eseri hizmete açtıklarını söyledi.
TOKİ'nin tamamladığı, 2 bin 162 konutu, 56 dersliği, 5 ticaret merkezini, 3 camiyi, 300 kişilik pansiyonu, 8 spor salonunu ve bir futbol salonu olmak üzere 242 trilyonluk TOKİ yatırımını bugün Trabzon'a teslim ettiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, ayrıca Aile ve Sosyal Politikilar Bakanlığının TOKİ ile yaptığı sevgi evlerini, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının 2 arıtma tesisi, 4 altyapı projesi, 5 içme suyu, ek hizmet binalarının da bugün hizmete açılacağını bildirdi.
Gençlik ve Spor Bakanlığının Beşikdüzü'ndeki 200, Of'daki 300 kişilik öğrenci yurdunu da bugün açacaklarını ifade eden Başbakan Erdoğan, Milli Eğitim Bakanlığının tamamladığı 258 derslik, 3 spor salonu, 14 lojman ve 300 kişilik pansiyonu da hizmete sunacaklarını kaydetti.
24 Kasım Öğretmenler Günü
Yarın kutlanacak 24 Kasım Öğretmenler Günü'ne de değinen Erdoğan, "Fedekar, cefakar öğretmenlerimize şükranlarımızı bir kez daha ifade edeceğiz. Bu tabii bir sembol, öğretmenlerimiz senede bir gün hatırlanacak varlıklarımız değildir" açıklamasını yaptı.
Çocukları ve torunları dışında el öptürmeyi sevmediğini dile getiren Erdoğan, "Sadece üç kişinin elini öpeceksiniz derim. Bir annenizin, iki babanızın, üç öğretmeninizin, hocanızın. Başka kimsenin elini öpmeyin. Çünkü onlar eli öpülesidir. Olaya böyle bakmamız lazım" dedi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Anaokulundan, ilkokuldan başlayıp, hayata atılıncaya kadar, sabırla, metanetle, büyük bir incelikle, titizlikle, insan yetiştiren öğretmenlerimize şükranlarımızı sunuyorum. Şu anda 600 bine yakın derslikte, 900 bine yakın öğretmenimiz görev yapıyor. Diyor ki Hz. Ali, 'Bana bir harf öğretenin kölesi olurum.' Evet, anneye, babaya bir de öğretmene vefa, bizim boynumuzun borcudur. 12 yıl boyunca anaokuluyla birlikte 13 yıl boyunca adeta bir mücevheri işler gibi çocuğu, genci, insanı bilgiyle, beceriyle donatan öğretmenin kadrini, kıymetini bilmek, ona hakkı teslim etmek bizim boynumuzun borcudur. Şunu unutmayın, öğretmen, sadece üniversite sınavlarına hazırlayanlar değildir. Sadece test tekniğini öğretenler değildir, 13 yıl boyunca ilim öğreten, edep, adap öğreten, sabırla öğrencisine hayatı öğreten, takdim edenler bu işin asli unsurudur, diye bunu takdim ediyorum. Onların hakkını bir kenara koyamayız. Onun için her öğretmen değerlidir, 24 Kasım Öğretmenler Günü'nün şimdiden hayırlı olmasını diliyorum. Tekrar hepsine şahsım, milletim adına şükranlarımızı ifade ediyorum."
Son Güncelleme: Cumartesi, 23 Kasım 2013 14:48
Gösterim: 2354
SETA Eğitim Direktörü Dr. Bekir Gür, dershanelerin özel okullara dönüştürülmesi tartışmaları kapsamında bazı medya kuruluşlarının iki yıl önceki raporlarını haberleştirdiğini ancak rapordaki bazı verilerin eskidiğini belirterek, "Demokratik yollarla seçilen bir hükümete, 'Toplumun önemli bir kısmına ciddi bir ekonomik külfet yükleyen bir konuda adım atamazsın' mesajı vermek, demokratik kültür açısından sorunlu bir yaklaşım tarzıdır ve kabul edilemez" ifadelerini kullandı.
Gür, yaptığı açıklamada, SETA'nın 2011 Mart'ında yayımladığı "Özel Dershaneler: Gölge Eğitim Sistemiyle Yüzleşmek" başlıklı raporun, son günlerde bazı yayın kuruluşlarında sürekli haberlere konu edildiğini hatırlattı.
SETA olarak işlerinin; politika analizi yapmak ve çözüm önerileri üretmek olduğunu vurgulayan Gür, eğitim sisteminin bütününü etkileyen bir konuya kayıtsız kalmalarının düşünülemeyeceğini savundu.
Dershanelere yönelik politika araçlarının geliştirilmesi için önce sorunu cesurca ve doğru bir şekilde tespit etmek gerektiğini vurgulayan Gür, "SETA’nın söz konusu raporunun yaptığı da budur. Bu rapor, sorunun ne kadar karmaşık ve büyük olduğunu göstererek, çözüm önerilerinin kapsamlı bir sürece yayılması gerektiğini vurgulamıştır.Rapor, dershaneye olan bağımlılığı azaltma ve böylece eğitim sisteminin iyileştirilmesi için öneriler geliştirmiştir" ifadelerini kullandı.
"SETA raporunda atıf yapılan bir çalışmadaki veriler 2002 yılına ait"
Raporun iki yıl önce yayımlandığını anımsatan Gür, ancak aradan geçen süre içerisinde rapordaki bazı verilerin eskidiğine dikkati çekti. Gür, konuyu etkileyen parametrelerde de değişiklikler olduğunu belirtti.
Gür, şöyle devam etti:
"Son iki yılda dershane sayısı daha da azaldı, yeni bir ortaöğretim geçiş sistemine geçildi. MEB, dershanelerin dönüştürülmesine ilişkin bazı hazırlıklar yaptı. Üniversite sayısı daha da arttı. Sistem çeşitlendi. Bugünlerde SETA raporu üzerinden yapılan haberlerde tuhaf olan şey, bütün bu bağlamın unutulması. Örneğin, SETA raporunda atıf yapılan bir çalışmadaki veriler 2002 yılına ait. Son bir haftadır raporu bu kadar haber yapanların, konuyla ilgili bizden hiçbir görüş istememesi de oldukça manidar."
SETA'nın karar alıcı değil, karar alıcılara önerilerde bulunan bir düşünce kurulu olduğunu vurgulayan Gür, politika analisti olarak işlerinin bu olduğunu iler isürdü.
Gür'ün değerlendirmeleri şöyle:
"Bir politika analisti işini yaparken, mevcut sorunların sürdürülmesi anlamına gelebilecek eylemsizlik ya da statüko önermez. Çünkü eylemsizlik, bir politika aracı değil, vesayet aracıdır. Oysa politika analizinin amacı, mevcut sistemi iyileştirmektir. Biz, hükümetin gündeme getirdiği dönüşüm formüllerini değerlendirip, avantaj ya da dezavantajlarını söyleyebiliriz. Bunda sorun yok. Ancak, demokratik yollarla seçilen bir hükümete, 'Toplumun önemli bir kısmına ciddi bir ekonomik külfet yükleyen bir konuda adım atamazsın' mesajı vermek, demokratik kültür açısından sorunlu bir yaklaşım tarzıdır ve kabul edilemez.
Soru şudur: Dershanelere yönelik bir düzenleme girişimi, ne zaman yapılırsa bir 'darbe' olmaz? Örneğin, üç yıllık bir geçiş dönemi sonrasında bir düzenleme yapılırsa olur mu? Şayet bu soruya makul bir cevap verilebilirse sorun yok. Mühim olan, geçmişin çarpık eğitim sisteminin doğurduğu sorunları azaltmak isteyen siyasal iradeye vesayet uygulamaya çalışmak değil, çözüm yönünde katkı sunmaktır. Bu, çocuklarımıza daha iyi bir gelecek hazırlamak için daha yapıcı bir tavır olacaktır."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
SETA Eğitim Direktörü Dr. Bekir Gür, dershanelerin özel okullara dönüştürülmesi tartışmaları kapsamında bazı medya kuruluşlarının iki yıl önceki raporlarını haberleştirdiğini ancak rapordaki bazı verilerin eskidiğini belirterek, "Demokratik yollarla seçilen bir hükümete, 'Toplumun önemli bir kısmına ciddi bir ekonomik külfet yükleyen bir konuda adım atamazsın' mesajı vermek, demokratik kültür açısından sorunlu bir yaklaşım tarzıdır ve kabul edilemez" ifadelerini kullandı.
Gür, yaptığı açıklamada, SETA'nın 2011 Mart'ında yayımladığı "Özel Dershaneler: Gölge Eğitim Sistemiyle Yüzleşmek" başlıklı raporun, son günlerde bazı yayın kuruluşlarında sürekli haberlere konu edildiğini hatırlattı.
SETA olarak işlerinin; politika analizi yapmak ve çözüm önerileri üretmek olduğunu vurgulayan Gür, eğitim sisteminin bütününü etkileyen bir konuya kayıtsız kalmalarının düşünülemeyeceğini savundu.
Dershanelere yönelik politika araçlarının geliştirilmesi için önce sorunu cesurca ve doğru bir şekilde tespit etmek gerektiğini vurgulayan Gür, "SETA’nın söz konusu raporunun yaptığı da budur. Bu rapor, sorunun ne kadar karmaşık ve büyük olduğunu göstererek, çözüm önerilerinin kapsamlı bir sürece yayılması gerektiğini vurgulamıştır.Rapor, dershaneye olan bağımlılığı azaltma ve böylece eğitim sisteminin iyileştirilmesi için öneriler geliştirmiştir" ifadelerini kullandı.
"SETA raporunda atıf yapılan bir çalışmadaki veriler 2002 yılına ait"
Raporun iki yıl önce yayımlandığını anımsatan Gür, ancak aradan geçen süre içerisinde rapordaki bazı verilerin eskidiğine dikkati çekti. Gür, konuyu etkileyen parametrelerde de değişiklikler olduğunu belirtti.
Gür, şöyle devam etti:
"Son iki yılda dershane sayısı daha da azaldı, yeni bir ortaöğretim geçiş sistemine geçildi. MEB, dershanelerin dönüştürülmesine ilişkin bazı hazırlıklar yaptı. Üniversite sayısı daha da arttı. Sistem çeşitlendi. Bugünlerde SETA raporu üzerinden yapılan haberlerde tuhaf olan şey, bütün bu bağlamın unutulması. Örneğin, SETA raporunda atıf yapılan bir çalışmadaki veriler 2002 yılına ait. Son bir haftadır raporu bu kadar haber yapanların, konuyla ilgili bizden hiçbir görüş istememesi de oldukça manidar."
SETA'nın karar alıcı değil, karar alıcılara önerilerde bulunan bir düşünce kurulu olduğunu vurgulayan Gür, politika analisti olarak işlerinin bu olduğunu iler isürdü.
Gür'ün değerlendirmeleri şöyle:
"Bir politika analisti işini yaparken, mevcut sorunların sürdürülmesi anlamına gelebilecek eylemsizlik ya da statüko önermez. Çünkü eylemsizlik, bir politika aracı değil, vesayet aracıdır. Oysa politika analizinin amacı, mevcut sistemi iyileştirmektir. Biz, hükümetin gündeme getirdiği dönüşüm formüllerini değerlendirip, avantaj ya da dezavantajlarını söyleyebiliriz. Bunda sorun yok. Ancak, demokratik yollarla seçilen bir hükümete, 'Toplumun önemli bir kısmına ciddi bir ekonomik külfet yükleyen bir konuda adım atamazsın' mesajı vermek, demokratik kültür açısından sorunlu bir yaklaşım tarzıdır ve kabul edilemez.
Soru şudur: Dershanelere yönelik bir düzenleme girişimi, ne zaman yapılırsa bir 'darbe' olmaz? Örneğin, üç yıllık bir geçiş dönemi sonrasında bir düzenleme yapılırsa olur mu? Şayet bu soruya makul bir cevap verilebilirse sorun yok. Mühim olan, geçmişin çarpık eğitim sisteminin doğurduğu sorunları azaltmak isteyen siyasal iradeye vesayet uygulamaya çalışmak değil, çözüm yönünde katkı sunmaktır. Bu, çocuklarımıza daha iyi bir gelecek hazırlamak için daha yapıcı bir tavır olacaktır."
Son Güncelleme: Cumartesi, 23 Kasım 2013 11:40
Gösterim: 1715
Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı Sonbahar Dönemi (ALES) sonuçları açıklandı. ALES Sonbahar Dönemi’ne 274 bin 324 aday girdi.
ALES 2013 ÖSYM sınav sonuç sayfası erişime açıldı
ALES sonucunuzu öğrenmek için Tıklayın
Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı Sonbahar Dönemi (ALES) soru ve cevapları ile sonuçları ÖSYM’nin internet sitesinde erişime açıldı. Adaylar ALES sonuçlarını ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden öğrenebilecek.
17 Kasım 2013 tarihinde yapılan ALES Sonbahar Dönemi Sınavı sonuçları açıklandı. Adaylar sınav sonuçlarına ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden T.C. Kimlik Numaraları ve şifreleri ile erişebilecek.
309 bin 655 adayın başvuru yaptığı ALES Sonbahar Dönemi sınavına 274 bin 324 aday girdi. 35 bin 331 aday sınava girmedi ve 188 adayın sınavı geçersiz sayıldı.
ÖSYM’den yapılan açıklama;
Sınav sonuçları 22 Kasım 2013 tarihinde saat 17.15’den itibaren ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden açıklanacaktır.
Adaylar sınav sonuçlarını belirtilen internet adresinden T.C. Kimlik Numaraları ve şifreleri ile öğrenebileceklerdir. Sınav Sonuç Belgesi basılmayacak ve adayların adreslerine gönderilmeyecektir.
Sınav sonuçlarına ilişkin sayısal bilgilere ve sınav sorularının %10’undan oluşturulan Temel Soru Kitapçığı’na aşağıdaki bağlantılardan erişilebilecektir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı Sonbahar Dönemi (ALES) sonuçları açıklandı. ALES Sonbahar Dönemi’ne 274 bin 324 aday girdi.
ALES 2013 ÖSYM sınav sonuç sayfası erişime açıldı
ALES sonucunuzu öğrenmek için Tıklayın
Akademik Personel ve Lisansüstü Eğitimi Giriş Sınavı Sonbahar Dönemi (ALES) soru ve cevapları ile sonuçları ÖSYM’nin internet sitesinde erişime açıldı. Adaylar ALES sonuçlarını ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden öğrenebilecek.
17 Kasım 2013 tarihinde yapılan ALES Sonbahar Dönemi Sınavı sonuçları açıklandı. Adaylar sınav sonuçlarına ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden T.C. Kimlik Numaraları ve şifreleri ile erişebilecek.
309 bin 655 adayın başvuru yaptığı ALES Sonbahar Dönemi sınavına 274 bin 324 aday girdi. 35 bin 331 aday sınava girmedi ve 188 adayın sınavı geçersiz sayıldı.
ÖSYM’den yapılan açıklama;
Sınav sonuçları 22 Kasım 2013 tarihinde saat 17.15’den itibaren ÖSYM'nin https://sonuc.osym.gov.tr internet adresinden açıklanacaktır.
Adaylar sınav sonuçlarını belirtilen internet adresinden T.C. Kimlik Numaraları ve şifreleri ile öğrenebileceklerdir. Sınav Sonuç Belgesi basılmayacak ve adayların adreslerine gönderilmeyecektir.
Sınav sonuçlarına ilişkin sayısal bilgilere ve sınav sorularının %10’undan oluşturulan Temel Soru Kitapçığı’na aşağıdaki bağlantılardan erişilebilecektir.
Son Güncelleme: Cuma, 22 Kasım 2013 18:53
Gösterim: 2251
Dershanelerin kapatılması kararı OSLO'da mı verildi. YBO'lar ve Dershane kapatılması arsındaki ilginç bağlantı.
Taraf Gazetesi Yazarı Emre Uslu, CNNTürk’te Neler Oluyor programında dershanelerin kapatılmasıyla ilgili çarpıcı iddialar ortaya attı.
CNNTürk ekranlarında yayınlanan Neler Oluyor programında Taraf Gazetesi yazarı tarafından dershanelerin kapatılması süreciyle ilgili çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Uslu, “Dershanelerin kapatılması kararının Dershanelerin kapatılması kararı OSLO'da mı verildi. YBO'lar ve Dershane kapatılması arsındaki ilginç bağlantı: İşte Uslu İddiaları;
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Dershanelerin kapatılması kararı OSLO'da mı verildi. YBO'lar ve Dershane kapatılması arsındaki ilginç bağlantı.
Taraf Gazetesi Yazarı Emre Uslu, CNNTürk’te Neler Oluyor programında dershanelerin kapatılmasıyla ilgili çarpıcı iddialar ortaya attı.
CNNTürk ekranlarında yayınlanan Neler Oluyor programında Taraf Gazetesi yazarı tarafından dershanelerin kapatılması süreciyle ilgili çarpıcı bir iddia ortaya atıldı. Uslu, “Dershanelerin kapatılması kararının Dershanelerin kapatılması kararı OSLO'da mı verildi. YBO'lar ve Dershane kapatılması arsındaki ilginç bağlantı: İşte Uslu İddiaları;
Son Güncelleme: Cumartesi, 23 Kasım 2013 10:18
Gösterim: 1875
Milli Eğitim Bakanı Avcı, gelecek hafta yapılacak merkezi ortak sınavlar öncesinde öğrencilere velilere ve öğretmenlere sürece ilişkin bilgi vermek için mektup gönderdi.
Milli Eğitimi Bakanlığı, bu yıl ilk kez uygulanacak yeni temel eğitimden ortaöğretime geçiş sistemine ilişkin bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyor.
Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, merkezi ortak sınavlar hakkında en çok sorulan sorulara cevap niteliğinde, sınav kaygısını azaltmak amacıyla velilere, idarecilere ve öğretmenlere mektup gönderdi.
Türkiye genelinde veliler ve öğrenciler olmak üzere toplam 1 milyon 300 bin, idareciler için 500 bin, öğretmenler için ise 200 bin mektup gönderilmeye başlandı.
''Yeni sistemle stressiz geleceğe hazırlayacak''
Bakan Avcı, mektubunda bakanlık olarak eğitimin temel dayanağını oluşturan ve toplumsal hayatın ana dinamiği olan öğrencilerin gelişmesine katkı sağlayacak her çalışmanın destekleyicisi ve mimarı olduklarını ifade etti.
''Öğrencilerimizin yüzünün gülmesi, geleceğe daha iyi hazırlanması, başarılarının bir bütün olarak değerlendirilmesi, ders çalışma sistemlerinin sosyal hayattan uzaklaşmadan oluşması bizim için her şeyden daha değerli'' diyen Avcı, yeni sistemle stressiz, gerilimsiz ve rahat bir eğitim sistemiyle çocukların geleceği daha iyi hazırlanmasını istediklerini vurguladı.
Uygulamanın yeni bir sınav getirmediğini, alışılan okul sınavlarına paralel işleyeceğini belirten Avcı, idarecilere gönderilen mektupta ''Bu doğrultuda idarecilerimiz olarak sizler, sistemin başarıya ulaşması ve uygulanması noktasında hassas görevler üstleneceksiniz. Çocuklarımızın uygulamayı doğru anlaması, öğretmenlerimizin performanslarının artması ve velilerimizin uygulamaya dair endişe ve soru işaretlerinin ortadan kalkması hususnda en büyük sorumluluk sizlere düşüyor'' dedi.
''Adres arama derdini ortadan kaldırıyoruz''
Velilere gönderilen mektupta ise Avcı, çocukların ve onların mutluğunu görmek isteyen velilerin sınav stresinden uzaklaşmaları için bu uygulamanın getirildiğini bildirdi. Mektupta şu ifadeler yer aldı:
''Çocuğunuzun sınava nerede gireceği endişesini ve adres arama derdini ortadan kaldırıyoruz. 'Ya bir şey olur da çocuğum sınava giremezse' endişesini taşımayacak. Mazeret sınavlarıyla çocuğunuzu ve kendinizi güvende hissedeceksiniz.
Ortak sınavların olduğu günlerde çocuğunuzun sınav stresi yaşamaması için sıradan bir gün gibi davranıp, onunla okula gitmezseniz başarısında daha çok pay sahibi olabilecek ve stresini azaltabileceksiniz.''
''Bu yazı senin hayatını kurtaracak dikkatli oku''
Öğrenciler için hazırlan kitapçıkta ise Bakan Avcı, öğrencilerin geleceğinin bir sınav değil tüm eğitim sürecinin sonucunda şekilleneceği üzerinde durdu.
''Bu yazı senin hayatını kolaylaştıracak, dikkatle oku'' uyarısının bulunduğu kitapçıkta şunlar kaydedildi:
''Artık liseye geçmeni tek bir sınav belirlemeyecek. Ralat ol, stresi bırak ve okuluna kesintisiz devam etmeye bak. Okuldaki sınavlardan bir tanesi ortak yapılacak. Vaktin bol, kendine, ailene, arkadaşlarına, hobilerine daha fazla zaman ayır. Dershane ile okul arasında koşturup yorulmaktan kurtuldun. Sadece okuluna devam et, aman ha derslerini ihmal etme. Programlı çalışmayı unutma, 'Ya hasta olursam sınava giremezsem' diye de kafana takma.''
Örnek sorular ''oges.meb.gov.tr'' de
Öğrencilere, cep telefonu, hesap makinesi, çağrı cihazı, telsiz gibi her türlü iletişim aracını ve defter, kitap, sözlük gibi ders araçlarıyla sınava giremeyeceği uyarısında bulunuldu.
Kitapçıkta ayrıca yerleştirmeye esas puanın da nasıl hesaplanacağı bir örnekle anlatıldı. Örnek sorulara öğrencilerin ''oges.meb.gov.tr'' adresinden ulaşabileceği hatırlatıldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Avcı, gelecek hafta yapılacak merkezi ortak sınavlar öncesinde öğrencilere velilere ve öğretmenlere sürece ilişkin bilgi vermek için mektup gönderdi.
Milli Eğitimi Bakanlığı, bu yıl ilk kez uygulanacak yeni temel eğitimden ortaöğretime geçiş sistemine ilişkin bilgilendirme çalışmalarını sürdürüyor.
Bu kapsamda Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, merkezi ortak sınavlar hakkında en çok sorulan sorulara cevap niteliğinde, sınav kaygısını azaltmak amacıyla velilere, idarecilere ve öğretmenlere mektup gönderdi.
Türkiye genelinde veliler ve öğrenciler olmak üzere toplam 1 milyon 300 bin, idareciler için 500 bin, öğretmenler için ise 200 bin mektup gönderilmeye başlandı.
''Yeni sistemle stressiz geleceğe hazırlayacak''
Bakan Avcı, mektubunda bakanlık olarak eğitimin temel dayanağını oluşturan ve toplumsal hayatın ana dinamiği olan öğrencilerin gelişmesine katkı sağlayacak her çalışmanın destekleyicisi ve mimarı olduklarını ifade etti.
''Öğrencilerimizin yüzünün gülmesi, geleceğe daha iyi hazırlanması, başarılarının bir bütün olarak değerlendirilmesi, ders çalışma sistemlerinin sosyal hayattan uzaklaşmadan oluşması bizim için her şeyden daha değerli'' diyen Avcı, yeni sistemle stressiz, gerilimsiz ve rahat bir eğitim sistemiyle çocukların geleceği daha iyi hazırlanmasını istediklerini vurguladı.
Uygulamanın yeni bir sınav getirmediğini, alışılan okul sınavlarına paralel işleyeceğini belirten Avcı, idarecilere gönderilen mektupta ''Bu doğrultuda idarecilerimiz olarak sizler, sistemin başarıya ulaşması ve uygulanması noktasında hassas görevler üstleneceksiniz. Çocuklarımızın uygulamayı doğru anlaması, öğretmenlerimizin performanslarının artması ve velilerimizin uygulamaya dair endişe ve soru işaretlerinin ortadan kalkması hususnda en büyük sorumluluk sizlere düşüyor'' dedi.
''Adres arama derdini ortadan kaldırıyoruz''
Velilere gönderilen mektupta ise Avcı, çocukların ve onların mutluğunu görmek isteyen velilerin sınav stresinden uzaklaşmaları için bu uygulamanın getirildiğini bildirdi. Mektupta şu ifadeler yer aldı:
''Çocuğunuzun sınava nerede gireceği endişesini ve adres arama derdini ortadan kaldırıyoruz. 'Ya bir şey olur da çocuğum sınava giremezse' endişesini taşımayacak. Mazeret sınavlarıyla çocuğunuzu ve kendinizi güvende hissedeceksiniz.
Ortak sınavların olduğu günlerde çocuğunuzun sınav stresi yaşamaması için sıradan bir gün gibi davranıp, onunla okula gitmezseniz başarısında daha çok pay sahibi olabilecek ve stresini azaltabileceksiniz.''
''Bu yazı senin hayatını kurtaracak dikkatli oku''
Öğrenciler için hazırlan kitapçıkta ise Bakan Avcı, öğrencilerin geleceğinin bir sınav değil tüm eğitim sürecinin sonucunda şekilleneceği üzerinde durdu.
''Bu yazı senin hayatını kolaylaştıracak, dikkatle oku'' uyarısının bulunduğu kitapçıkta şunlar kaydedildi:
''Artık liseye geçmeni tek bir sınav belirlemeyecek. Ralat ol, stresi bırak ve okuluna kesintisiz devam etmeye bak. Okuldaki sınavlardan bir tanesi ortak yapılacak. Vaktin bol, kendine, ailene, arkadaşlarına, hobilerine daha fazla zaman ayır. Dershane ile okul arasında koşturup yorulmaktan kurtuldun. Sadece okuluna devam et, aman ha derslerini ihmal etme. Programlı çalışmayı unutma, 'Ya hasta olursam sınava giremezsem' diye de kafana takma.''
Örnek sorular ''oges.meb.gov.tr'' de
Öğrencilere, cep telefonu, hesap makinesi, çağrı cihazı, telsiz gibi her türlü iletişim aracını ve defter, kitap, sözlük gibi ders araçlarıyla sınava giremeyeceği uyarısında bulunuldu.
Kitapçıkta ayrıca yerleştirmeye esas puanın da nasıl hesaplanacağı bir örnekle anlatıldı. Örnek sorulara öğrencilerin ''oges.meb.gov.tr'' adresinden ulaşabileceği hatırlatıldı.
Son Güncelleme: Cuma, 22 Kasım 2013 14:22
Gösterim: 1228


