Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Şanlıurfa'da öğrenim gören ilköğretim okulu öğrencileri İsa Dikmen (13) ve Deniz Öner (13) bir tur kapsamında Atatürk Baraj Gölü kıyısındaki Çatak bölgesinde arkadaşlarıyla piknik yaptı.
Etkinliğin ardından 2 öğrencinin kaybolduğunu fark eden arkadaşları bir süre piknik alanında öğrencileri aradı, ancak bulunamayınca güvenlik güçlerinden yardım istendi.
Olay yerine gelen Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü Su Altı Polisi'nin gölde yaptığı incelemede bulunan cesetler, Bozova Devlet Hastanesi'nde yapılan otopsinin ardından ailelerine teslim edildi.
Bu arada bir öğretmen, olayla ilgili ifadesine başvurulmak üzere polis merkezine götürüldü.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Şanlıurfa'da öğrenim gören ilköğretim okulu öğrencileri İsa Dikmen (13) ve Deniz Öner (13) bir tur kapsamında Atatürk Baraj Gölü kıyısındaki Çatak bölgesinde arkadaşlarıyla piknik yaptı.
Etkinliğin ardından 2 öğrencinin kaybolduğunu fark eden arkadaşları bir süre piknik alanında öğrencileri aradı, ancak bulunamayınca güvenlik güçlerinden yardım istendi.
Olay yerine gelen Şanlıurfa Emniyet Müdürlüğü Su Altı Polisi'nin gölde yaptığı incelemede bulunan cesetler, Bozova Devlet Hastanesi'nde yapılan otopsinin ardından ailelerine teslim edildi.
Bu arada bir öğretmen, olayla ilgili ifadesine başvurulmak üzere polis merkezine götürüldü.
Son Güncelleme: Salı, 22 May 2012 08:43
Gösterim: 1901
Gençliğin üçte biri için internet, ''yokluğunda yaşayamayacakları bir şey'' anlamına geliyor.
Youth Republic grup şirketi Youth Insight'ın gerçekleştirdiği ''Medya Tüketim Araştırması''nın sonuçlarına göre, gençliğin üçte biri için internet, ''yokluğunda yaşayamayacakları bir şey'' anlamına geliyor.
Üniversite, lise öğrencisi olan ve çalışan, çalışmayan, 15-30 yaş arası toplam 4 bin 300 genç ile online ve yüz yüze görüşülerek yapılan araştırmada, Türkiye'deki gençlerinin medya tüketim alışkanlıkları incelendi.
Araştırma sonuçlarına göre üniversite gençliği, televizyon başında geçirdiği zamanın 3 katını internette dolaşarak geçirirken, katılımcı her 4 lise öğrencisinin 3'ü internette dolaşırken aynı zamanda başka şeylerle de ilgileniyor.
Gençliğin üçte biri için internet, ''yokluğunda yaşayamayacakları bir şey'' anlamına gelirken, gençlerin dikkatlerini toplayıp konsantre oldukları ''tek'' zaman e-maillerini kontrol ettikleri ve online oyun oynadıkları saatler oluyor.
Araştırmaya katılan lise ve üniversite öğrencilerinin internete girdiklerinde aynı anda ortalama 3 sayfa açık oluyor. En çok bağlı kalınan sayfa Facebook oldu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Gençliğin üçte biri için internet, ''yokluğunda yaşayamayacakları bir şey'' anlamına geliyor.
Youth Republic grup şirketi Youth Insight'ın gerçekleştirdiği ''Medya Tüketim Araştırması''nın sonuçlarına göre, gençliğin üçte biri için internet, ''yokluğunda yaşayamayacakları bir şey'' anlamına geliyor.
Üniversite, lise öğrencisi olan ve çalışan, çalışmayan, 15-30 yaş arası toplam 4 bin 300 genç ile online ve yüz yüze görüşülerek yapılan araştırmada, Türkiye'deki gençlerinin medya tüketim alışkanlıkları incelendi.
Araştırma sonuçlarına göre üniversite gençliği, televizyon başında geçirdiği zamanın 3 katını internette dolaşarak geçirirken, katılımcı her 4 lise öğrencisinin 3'ü internette dolaşırken aynı zamanda başka şeylerle de ilgileniyor.
Gençliğin üçte biri için internet, ''yokluğunda yaşayamayacakları bir şey'' anlamına gelirken, gençlerin dikkatlerini toplayıp konsantre oldukları ''tek'' zaman e-maillerini kontrol ettikleri ve online oyun oynadıkları saatler oluyor.
Araştırmaya katılan lise ve üniversite öğrencilerinin internete girdiklerinde aynı anda ortalama 3 sayfa açık oluyor. En çok bağlı kalınan sayfa Facebook oldu.
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 May 2012 16:45
Gösterim: 1742
Hükümet 2012 için yüzde 3+3 olan teklifini yüzde 3,5+3,5 yaptı. Teklif memur sendakaları tarafından hayal kırıklığı ile karşılandı. Öğle saatlerinde ise yeni bir gelişme oldu. Memur-Sen zam talebini revize etti.
Memur-Sen zam talebini 2012 için %7,5 +7,5, 2013 için %6,5 + 6,75 olarak revize etti. Memurlar ile hükümet arasındaki toplu sözleşme görüşmelerinin sekizinci ve son oturumu başladı.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, memurlar ile hükümet arasında devam eden toplu sözleşme görüşmelerinde, Kamu İşveren Heyet Başkanı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten yeni bir teklif geldiğini belirterek, ”Bu teklif yine tek kalemde 3,5 3,5. Cılız bir teklif. Bu teklif karşısında tekliflerimizi gözden geçirmeyeceğiz. Yüzdelik zam boyutuyla sadece 2012’ye yönelik tek kalemde 0,5 0,5, 2013 yılına yönelik bir teklif yok” diye konuştu.
Hükümet’in ek ödeme, taban aylığı, 4-C’liye seyyanen zam, toplu sözleşme ikramiyesi gibi konularda bir teklif yapmadığını anlatan Gündoğdu, öğretmen ve öğretim üyelerine yapılmasını istedikleri ek ödemeye ilişkin bir öneri de sunulmadığını söyledi.
"YÜZDE 10,26 İLE MASAYA OTURMAK İSTİYORUZ"
Bir gazetecinin, ”Şu noktada yeni bir teklif geleceğine inanıyor musunuz?” sorusunu yanıtlayan Gündoğdu, ümitlerini korumak durumunda olduklarını söyledi. Toplantıda yaptığı değerlendirmede ”Beklentileri karşılayacak, müzakere edilebilir bir teklifle gelin. 3,5 3,5’ten kastınız nihai 4 4 öneririz, bu iş biter diye düşünüyorsanız, beklemeye gerek yok, uzlaşmayacağımızı deklare edelim, bu işi bitirelim” dediğini anlatan Gündoğdu, kamu İşveren Heyeti’nin yeni bir değerlendirme yapacağını ifade etti.
Yeni, ciddi, beklentileri karşılayacak, müzakere edilebilir bir teklifle gelmelerini beklediklerini yineleyen Gündoğdu, hiç değilse Hükümet’in 2012 yılı için belirlediği yeniden değerleme oranı olan 10,26 ile masaya oturmak istediklerini vurguladı.
Gündoğdu, ”Ya adım atmayacaklar, erkenden uzlaşmazlıkla sonuçlanacak ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun yolları gözükecek veya yarın sabah 8’e kadar mücadele devam edecek. Biz umudumuzu korumak istiyoruz. Kamu İşveren Heyeti’nin de 4 milyon memurun, aileleriyle birlikte 15 milyon insanımızın beklentilerini dikkate alan, geçim standardını dikkate alan rakamlarla gelmesini bekliyoruz” diye konuştu.
FARUK ÇELİK: YENİ BİR TEKLİF SUNABİLİRİZ
Hükümet 2012 için yüzde 3+3 olan teklifini yüzde 3,5+3,5 yaptı. Teklif memur sendakaları tarafından hayal kırıklığı ile karşılandı.
Hükümet kanadından Faruk Çelik yaptığı son açıklamada memurlar tarafından tepkiyle karşılanan zam oranıyla ilgili olarak: "Yeni bir teklif sunabiliriz" şeklinde bir açıklama yaptı.
(milliyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Hükümet 2012 için yüzde 3+3 olan teklifini yüzde 3,5+3,5 yaptı. Teklif memur sendakaları tarafından hayal kırıklığı ile karşılandı. Öğle saatlerinde ise yeni bir gelişme oldu. Memur-Sen zam talebini revize etti.
Memur-Sen zam talebini 2012 için %7,5 +7,5, 2013 için %6,5 + 6,75 olarak revize etti. Memurlar ile hükümet arasındaki toplu sözleşme görüşmelerinin sekizinci ve son oturumu başladı.
Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, memurlar ile hükümet arasında devam eden toplu sözleşme görüşmelerinde, Kamu İşveren Heyet Başkanı Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’ten yeni bir teklif geldiğini belirterek, ”Bu teklif yine tek kalemde 3,5 3,5. Cılız bir teklif. Bu teklif karşısında tekliflerimizi gözden geçirmeyeceğiz. Yüzdelik zam boyutuyla sadece 2012’ye yönelik tek kalemde 0,5 0,5, 2013 yılına yönelik bir teklif yok” diye konuştu.
Hükümet’in ek ödeme, taban aylığı, 4-C’liye seyyanen zam, toplu sözleşme ikramiyesi gibi konularda bir teklif yapmadığını anlatan Gündoğdu, öğretmen ve öğretim üyelerine yapılmasını istedikleri ek ödemeye ilişkin bir öneri de sunulmadığını söyledi.
"YÜZDE 10,26 İLE MASAYA OTURMAK İSTİYORUZ"
Bir gazetecinin, ”Şu noktada yeni bir teklif geleceğine inanıyor musunuz?” sorusunu yanıtlayan Gündoğdu, ümitlerini korumak durumunda olduklarını söyledi. Toplantıda yaptığı değerlendirmede ”Beklentileri karşılayacak, müzakere edilebilir bir teklifle gelin. 3,5 3,5’ten kastınız nihai 4 4 öneririz, bu iş biter diye düşünüyorsanız, beklemeye gerek yok, uzlaşmayacağımızı deklare edelim, bu işi bitirelim” dediğini anlatan Gündoğdu, kamu İşveren Heyeti’nin yeni bir değerlendirme yapacağını ifade etti.
Yeni, ciddi, beklentileri karşılayacak, müzakere edilebilir bir teklifle gelmelerini beklediklerini yineleyen Gündoğdu, hiç değilse Hükümet’in 2012 yılı için belirlediği yeniden değerleme oranı olan 10,26 ile masaya oturmak istediklerini vurguladı.
Gündoğdu, ”Ya adım atmayacaklar, erkenden uzlaşmazlıkla sonuçlanacak ve Kamu Görevlileri Hakem Kurulu’nun yolları gözükecek veya yarın sabah 8’e kadar mücadele devam edecek. Biz umudumuzu korumak istiyoruz. Kamu İşveren Heyeti’nin de 4 milyon memurun, aileleriyle birlikte 15 milyon insanımızın beklentilerini dikkate alan, geçim standardını dikkate alan rakamlarla gelmesini bekliyoruz” diye konuştu.
FARUK ÇELİK: YENİ BİR TEKLİF SUNABİLİRİZ
Hükümet 2012 için yüzde 3+3 olan teklifini yüzde 3,5+3,5 yaptı. Teklif memur sendakaları tarafından hayal kırıklığı ile karşılandı.
Hükümet kanadından Faruk Çelik yaptığı son açıklamada memurlar tarafından tepkiyle karşılanan zam oranıyla ilgili olarak: "Yeni bir teklif sunabiliriz" şeklinde bir açıklama yaptı.
(milliyet)
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 May 2012 15:46
Gösterim: 1616
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin kadınlar tuvaletinde gerçekleşen patlamayla ilgili fotoğraflar basına verildi. Görüntülerde maytap tozu ile yapılan bombanın engelli klozetini paramparça ettiği görülüyor.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 8 Mayıs’ta, kadınlar tuvaletinin özürlüler için düzenlenmiş bölümünde patlama meydana gelmişti. Patlamaya, klozet ile duvar arasına konulan el yapımı fitil ateşlemeli bomba bir bombanın neden olduğu belirlenmişti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri yaptıkları çalışmalarla, olaydan 1 gün sonra İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi Fakültesi öğrencisi 2 kız öğrenci gözaltına aldı. Yapılan çalışmalarda R.A ve E.C.’nin 2 erkek arkadaşı da yakalandı.
Sorgulamaların ardından 2 erkek serbest bırakılırken, R.A.ve E.C. tutuklanarak cezaevine gönderildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Şube Müdürlüğü tarafından bugün o patlamanın görüntüleri paylaşıldı. Görüntülerde, basınç etkili bomba ile gerçekleştirilen patlamanın şiddeti gözler önüne serilirken, bombanın etkisiyle, tuvaletteki klozetin paramparça olduğu, bir pencere camının kırıldığı, tuvalet kapısının ise kırılarak yerinden çıktığı görülüyor.
(milliyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin kadınlar tuvaletinde gerçekleşen patlamayla ilgili fotoğraflar basına verildi. Görüntülerde maytap tozu ile yapılan bombanın engelli klozetini paramparça ettiği görülüyor.
İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nde 8 Mayıs’ta, kadınlar tuvaletinin özürlüler için düzenlenmiş bölümünde patlama meydana gelmişti. Patlamaya, klozet ile duvar arasına konulan el yapımı fitil ateşlemeli bomba bir bombanın neden olduğu belirlenmişti. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri yaptıkları çalışmalarla, olaydan 1 gün sonra İstanbul Üniversitesi, İktisat Fakültesi Fakültesi öğrencisi 2 kız öğrenci gözaltına aldı. Yapılan çalışmalarda R.A ve E.C.’nin 2 erkek arkadaşı da yakalandı.
Sorgulamaların ardından 2 erkek serbest bırakılırken, R.A.ve E.C. tutuklanarak cezaevine gönderildi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Terörle Şube Müdürlüğü tarafından bugün o patlamanın görüntüleri paylaşıldı. Görüntülerde, basınç etkili bomba ile gerçekleştirilen patlamanın şiddeti gözler önüne serilirken, bombanın etkisiyle, tuvaletteki klozetin paramparça olduğu, bir pencere camının kırıldığı, tuvalet kapısının ise kırılarak yerinden çıktığı görülüyor.
(milliyet)
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 May 2012 15:58
Gösterim: 1381
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, çıktığı bir televizyon programında, üniversite yıllarını anlattı ve "Light militandım" dedi.
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, çıktığı bir televizyon programında, bakanlığı, özel yaşamı, başbakanla ilk tanışması ve kendisi için yapılan ’karakutu’ değerlendirmesi, ‘gaf’ olarak yorumlanan sözleri ile ‘takla’ konusunda açıklama yaptı. Bakan Şahin devletin yanlış yapmayacağını, ancak devlet adına yanlışlar yapanların olduğunu söyledi.
TRT Haber’in ’Gündeme Özel’ programında, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in, hayatından kesitler sunulurken, bakanlığı ile ilgili sorular soruldu. Şahin’in Ordu’nun Ünye ilçesinden başlayan çocukluk yıllarından, ortaokula gittiği İstanbul Fatih’te Recep Tayyip Erdoğan ile tanışması, Cizre’deki kaymakamlık yaptığı dönemden, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ardından Ak Parti Genel Sekreterliği ile İçişleri Bakanlığı’na uzanan süreç ele alındı.
ERDOĞAN’LA İLK TANIŞMA ORTAOKUL’DA
Ordu’nun Ünye İlçesi’nde bir köyde doğduğunu belirten Bakan Şahin, ilkokulun ardından ortaokul için 1966 yılında İstanbul Fatih’e geldiğini, burada sınavla girilen İmam Hatip’e başladığını anlattı. Okulun ikinci sınıfında Recep Tayyip Erdoğan ile aynı sınıfta olduklarını ifade eden Şahin, bugünün Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın o zaman da çok yönlü olduğunu söyledi.
’LIGHT MİLİTAN’
Üniversite yıllarında sağ görüşü temsil etiğini, ancak solcuların da savunduğu bazı fikirlerin kendi düşünceleri ile örtüştüğünü belirten Şahin, "Kırma, dökme olmadı ama kavga oldu" dedi. ’Militan’ yönünüz var yani" sorusuna, "Militan değil de ‘Light’ militandım’ üniversite döneminde" diye cevap verdi.
HASİP KAPLAN’
Hukuk okuyan Şahin, kaymakamlık ve hakimlik sınavlarına girdiğini ve ilk olarak kaymakamlık neticelendiği için onu seçtiğini belirterek, farklı illerde kaymakam yardımcılığı ve kaymakamlık görevlerinde bulunduktan sonra 1986-87 yıllarında Cizre Kaymakamlığı yaptığını aktardı. Buradaki görevi sırasında şu an BDP milletvekili olan Hasip Kaplan ile tanıştığını da kaydeden Şahin, o dönemde bölgede bazı yanlış uygulamaların varlığını gördüğünü ve bunlara kendi çalışma alanında izin vermediğini de anlattı. Şahin, bugünkü görevinde o dönemin önemli yer tuttuğunu, bölge insanının tanıdığını söyledi.
"DEVLETÇİYİM"
"Devletçi misiniz ?" sorusuna "Devletçiyim" yanıtı veren Bakan Şahin, "Devlet sevilir, devlet sahiplenilir. Devlet yanlış yapmaz, devlet adına yanlış yapanlar vardır. Devletin memurları hata yapar buna, askeri, hakimi, gümrük memuru dahildir. Ben de devletteyim, ama geçmişte devlet adına yapılan hataları ben de eleştirdim. Devletin gücünü zulüm olarak kullananlar daha da çirkin. Devletin gücünü kullanarak, zırhını kullanarak yanlışlar yapıyorlar. Devlet bir tarafa, devletin hata yapan memurları bir tarafa" dedi.
ERDOĞAN’IN KARAKUTUSU
Başbakan Erdoğan ile arkadaş olarak sürekli bağlarının bulunduğunu söyleyen Şahin, daha sonra 1994 yılında Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde kendisine birlikte çalışma teklifi yaptığını, kendisinin de sonu nereye varırsa varsın hiç düşünmeden kabul ettiğini anlattı. Şahin, Erdoğan’ın ‘karakutusu’ değerlendirmesi için ise, "Kendisine güveniyorum, inanıyorum" diye konuştu.
"TAKLA YOK"
Bakan Şahin, ‘gaf’ olarak değerlendirilen sözleri, ‘takla’ ve ’Keşke öyle söylemeseydim dediğiniz olur mu?’, sorusu üzerine, "Takla atma yok. Takla adı var. Latife karıştırıldı. Folklor sonrası ‘hadi oynayalım’ dedik. Sevgi paylaştık. İki kişi arasında, iki kişinin de şikayeti yok. Yanlış anlatıldığımı düşünüyorum, bir kısım medya tarafından" diye cevap verdi. Şahin daha sonra da Namık Kemal’in ‘Felek her türlü eshabı cefasın toplasın gelsin/ Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten’ mısralarını okudu.
6 ÇOCUK 5 TORUN
İki sene nişanlı kaldıktan sonra eşi Nadide Şahin ile 1977 yılında evlendiğini, 6 çocuğu ve 5 torunu olduğunu kaydeden Bakan Şahin’e sürpriz olarak programa katılan kızı Zeynep Şahin, babasından kendilerine daha fazla zaman ayırmasını istedi.
(hürriyet)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, çıktığı bir televizyon programında, üniversite yıllarını anlattı ve "Light militandım" dedi.
İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin, çıktığı bir televizyon programında, bakanlığı, özel yaşamı, başbakanla ilk tanışması ve kendisi için yapılan ’karakutu’ değerlendirmesi, ‘gaf’ olarak yorumlanan sözleri ile ‘takla’ konusunda açıklama yaptı. Bakan Şahin devletin yanlış yapmayacağını, ancak devlet adına yanlışlar yapanların olduğunu söyledi.
TRT Haber’in ’Gündeme Özel’ programında, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in, hayatından kesitler sunulurken, bakanlığı ile ilgili sorular soruldu. Şahin’in Ordu’nun Ünye ilçesinden başlayan çocukluk yıllarından, ortaokula gittiği İstanbul Fatih’te Recep Tayyip Erdoğan ile tanışması, Cizre’deki kaymakamlık yaptığı dönemden, İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve ardından Ak Parti Genel Sekreterliği ile İçişleri Bakanlığı’na uzanan süreç ele alındı.
ERDOĞAN’LA İLK TANIŞMA ORTAOKUL’DA
Ordu’nun Ünye İlçesi’nde bir köyde doğduğunu belirten Bakan Şahin, ilkokulun ardından ortaokul için 1966 yılında İstanbul Fatih’e geldiğini, burada sınavla girilen İmam Hatip’e başladığını anlattı. Okulun ikinci sınıfında Recep Tayyip Erdoğan ile aynı sınıfta olduklarını ifade eden Şahin, bugünün Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’ın o zaman da çok yönlü olduğunu söyledi.
’LIGHT MİLİTAN’
Üniversite yıllarında sağ görüşü temsil etiğini, ancak solcuların da savunduğu bazı fikirlerin kendi düşünceleri ile örtüştüğünü belirten Şahin, "Kırma, dökme olmadı ama kavga oldu" dedi. ’Militan’ yönünüz var yani" sorusuna, "Militan değil de ‘Light’ militandım’ üniversite döneminde" diye cevap verdi.
HASİP KAPLAN’
Hukuk okuyan Şahin, kaymakamlık ve hakimlik sınavlarına girdiğini ve ilk olarak kaymakamlık neticelendiği için onu seçtiğini belirterek, farklı illerde kaymakam yardımcılığı ve kaymakamlık görevlerinde bulunduktan sonra 1986-87 yıllarında Cizre Kaymakamlığı yaptığını aktardı. Buradaki görevi sırasında şu an BDP milletvekili olan Hasip Kaplan ile tanıştığını da kaydeden Şahin, o dönemde bölgede bazı yanlış uygulamaların varlığını gördüğünü ve bunlara kendi çalışma alanında izin vermediğini de anlattı. Şahin, bugünkü görevinde o dönemin önemli yer tuttuğunu, bölge insanının tanıdığını söyledi.
"DEVLETÇİYİM"
"Devletçi misiniz ?" sorusuna "Devletçiyim" yanıtı veren Bakan Şahin, "Devlet sevilir, devlet sahiplenilir. Devlet yanlış yapmaz, devlet adına yanlış yapanlar vardır. Devletin memurları hata yapar buna, askeri, hakimi, gümrük memuru dahildir. Ben de devletteyim, ama geçmişte devlet adına yapılan hataları ben de eleştirdim. Devletin gücünü zulüm olarak kullananlar daha da çirkin. Devletin gücünü kullanarak, zırhını kullanarak yanlışlar yapıyorlar. Devlet bir tarafa, devletin hata yapan memurları bir tarafa" dedi.
ERDOĞAN’IN KARAKUTUSU
Başbakan Erdoğan ile arkadaş olarak sürekli bağlarının bulunduğunu söyleyen Şahin, daha sonra 1994 yılında Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı döneminde kendisine birlikte çalışma teklifi yaptığını, kendisinin de sonu nereye varırsa varsın hiç düşünmeden kabul ettiğini anlattı. Şahin, Erdoğan’ın ‘karakutusu’ değerlendirmesi için ise, "Kendisine güveniyorum, inanıyorum" diye konuştu.
"TAKLA YOK"
Bakan Şahin, ‘gaf’ olarak değerlendirilen sözleri, ‘takla’ ve ’Keşke öyle söylemeseydim dediğiniz olur mu?’, sorusu üzerine, "Takla atma yok. Takla adı var. Latife karıştırıldı. Folklor sonrası ‘hadi oynayalım’ dedik. Sevgi paylaştık. İki kişi arasında, iki kişinin de şikayeti yok. Yanlış anlatıldığımı düşünüyorum, bir kısım medya tarafından" diye cevap verdi. Şahin daha sonra da Namık Kemal’in ‘Felek her türlü eshabı cefasın toplasın gelsin/ Dönersem kahpeyim millet yolunda bir azimetten’ mısralarını okudu.
6 ÇOCUK 5 TORUN
İki sene nişanlı kaldıktan sonra eşi Nadide Şahin ile 1977 yılında evlendiğini, 6 çocuğu ve 5 torunu olduğunu kaydeden Bakan Şahin’e sürpriz olarak programa katılan kızı Zeynep Şahin, babasından kendilerine daha fazla zaman ayırmasını istedi.
(hürriyet)
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 May 2012 15:34
Gösterim: 1694