Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, hem ilköğretimde hem ortaokulda hem de liselerde özellikle imkanı olmayan öğrencilere, senede bir kaç defa kıyafet alabilecekleri imkanların sunulabileceğini söyledi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğiyle ilgili, ''Ben şahsen bu konuda hem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın hem de Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu yönetmeliğin uygulanması sırasında özellikle kılık kıyafetle ilgili sosyal farklılıkları ortadan kaldıracak bir takım mekanizmaları harekete geçireceklerine inanıyorum'' dedi.
Bakan Ergün, hem ilköğretimde hem ortaokulda hem de liselerde özellikle imkanı olmayan öğrencilere, senede bir kaç defa kıyafet alabilecekleri imkanların sunulabileceğini söyledi.
Ergün, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Şura Salonu'nda gerçekleştirilen 20. Ulusal Bilim Olimpiyatları, 17. Ulusal İlköğretim Matematik Olimpiyatları ve Bilim Olimpiyatları'nda derece alan öğrencilerin açıklanması ve madalya töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
TÜBİTAK'ın ''tersine beyin göçü'' çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine Ergün, dünyanın değişik ülkelerinde, araştırma merkezlerinde çok sayıda Türk bilim adamının olduğunu belirtti.
Bunlarla ilgili bir çalışma başlattıklarını ve her yıl bu çalışmanın güncelleneceğini kaydeden Ergün, bu bilim adamlarının hem kendi bulundukları yerlerde yapacakları hem de Türkiye'de yapacakları araştırmalardan istifade etmek istediklerini ifade etti.
Bu insanların vaktiyle Türkiye'den gerçekten göç ettiklerini dile getiren Ergün, ''Ama şimdi onlarla yeniden temas kurduk ve ülkemizde bilimsel ve teknolojik araştırmalar yapmak için çok önemli fırsatlar doğduğunu onlar da gördüler. Şimdi artık onları bir beyin göçü olarak değerlendirmiyoruz. Bir beyin gücümüz olarak değerlendiriyoruz. Dünyanın değişik yerlerindeki beyin gücümüz onlar. Tabii şimdi Yükseköğretim Kurulu ile ilgili kanun çalışmaları da yapılıyor. O kanun da bize bu konuda yeni imkanlar eminim sağlayacaktır. Onun için bu insanlarımızı artık bir beyin göçü olarak değil, beyin gücü olarak görüyoruz'' diye konuştu.
İmkanı olmayan öğrencilere kıyafet yardımı
Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğiyle ilgili de bir gazetecinin, ''Bu uygulama, okullarda bir sınıf ayrımını doğurur mu?'' şeklindeki bir sorusunu da şöyle yanıtladı:
''Eminim en güzel şekilde tedbirler alınacaktır. Ben şahsen bu konuda hem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın hem de Milli Eğitim Bakanlığı'nın, bu yönetmeliğin uygulanması sırasında özellikle kılık kıyafetle ilgili sosyal farklılıkları ortadan kaldıracak bir takım mekanizmaları harekete geçireceklerine inanıyorum. Hem ilköğretimde hem ortaokulda hem liselerde özellikle imkanı olmayan öğrencilerimize senede birkaç defa kıyafet alabilecekleri imkanlar sunulabilir. Bu konuyla ilgili eminim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığımız güzel çalışmalar yapacak. Bir uygulamaya geçsin, bu düşünülen problemlerin hiç birinin olmayacağını düşünüyorum.''
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, hem ilköğretimde hem ortaokulda hem de liselerde özellikle imkanı olmayan öğrencilere, senede bir kaç defa kıyafet alabilecekleri imkanların sunulabileceğini söyledi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğiyle ilgili, ''Ben şahsen bu konuda hem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın hem de Milli Eğitim Bakanlığı'nın bu yönetmeliğin uygulanması sırasında özellikle kılık kıyafetle ilgili sosyal farklılıkları ortadan kaldıracak bir takım mekanizmaları harekete geçireceklerine inanıyorum'' dedi.
Bakan Ergün, hem ilköğretimde hem ortaokulda hem de liselerde özellikle imkanı olmayan öğrencilere, senede bir kaç defa kıyafet alabilecekleri imkanların sunulabileceğini söyledi.
Ergün, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) Şura Salonu'nda gerçekleştirilen 20. Ulusal Bilim Olimpiyatları, 17. Ulusal İlköğretim Matematik Olimpiyatları ve Bilim Olimpiyatları'nda derece alan öğrencilerin açıklanması ve madalya töreninin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.
TÜBİTAK'ın ''tersine beyin göçü'' çalışmalarına ilişkin bir soru üzerine Ergün, dünyanın değişik ülkelerinde, araştırma merkezlerinde çok sayıda Türk bilim adamının olduğunu belirtti.
Bunlarla ilgili bir çalışma başlattıklarını ve her yıl bu çalışmanın güncelleneceğini kaydeden Ergün, bu bilim adamlarının hem kendi bulundukları yerlerde yapacakları hem de Türkiye'de yapacakları araştırmalardan istifade etmek istediklerini ifade etti.
Bu insanların vaktiyle Türkiye'den gerçekten göç ettiklerini dile getiren Ergün, ''Ama şimdi onlarla yeniden temas kurduk ve ülkemizde bilimsel ve teknolojik araştırmalar yapmak için çok önemli fırsatlar doğduğunu onlar da gördüler. Şimdi artık onları bir beyin göçü olarak değerlendirmiyoruz. Bir beyin gücümüz olarak değerlendiriyoruz. Dünyanın değişik yerlerindeki beyin gücümüz onlar. Tabii şimdi Yükseköğretim Kurulu ile ilgili kanun çalışmaları da yapılıyor. O kanun da bize bu konuda yeni imkanlar eminim sağlayacaktır. Onun için bu insanlarımızı artık bir beyin göçü olarak değil, beyin gücü olarak görüyoruz'' diye konuştu.
İmkanı olmayan öğrencilere kıyafet yardımı
Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğiyle ilgili de bir gazetecinin, ''Bu uygulama, okullarda bir sınıf ayrımını doğurur mu?'' şeklindeki bir sorusunu da şöyle yanıtladı:
''Eminim en güzel şekilde tedbirler alınacaktır. Ben şahsen bu konuda hem Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın hem de Milli Eğitim Bakanlığı'nın, bu yönetmeliğin uygulanması sırasında özellikle kılık kıyafetle ilgili sosyal farklılıkları ortadan kaldıracak bir takım mekanizmaları harekete geçireceklerine inanıyorum. Hem ilköğretimde hem ortaokulda hem liselerde özellikle imkanı olmayan öğrencilerimize senede birkaç defa kıyafet alabilecekleri imkanlar sunulabilir. Bu konuyla ilgili eminim Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Milli Eğitim Bakanlığımız güzel çalışmalar yapacak. Bir uygulamaya geçsin, bu düşünülen problemlerin hiç birinin olmayacağını düşünüyorum.''
Son Güncelleme: Çarşamba, 28 Kasım 2012 14:35
Gösterim: 1796
Samsun’da Terme ilçesine bağlı Kesikkaya köyünde yaşayan öğrenciler heyelan nedeniyle kapanan yoldan okullarına gidebilmek için 4 kilometre boyunca tehlikeli bir yolculuk yapmak zorunda kalıyor
Samsun’da Terme ilçesine bağlı Kesikkaya köyü Uludere Mahallesi’nden geçen grup yolunun bir kısmı temmuz ayında yaşanan heyelanda göçtü. Aradan geçen yaklaşık 6 aya rağmen yol yapılmadı. Çok sayıda köyü birbirine bağlayan grup yolunun yapılmaması özellikte öğrencileri mağdur ediyor. Sabahın erken saatlerinde kalkıp okullarına gitmek isteyen çocuklar, servise binmek için hem heyelan nedeniyle çöken yoldan geçmek hem de yaklaşık 4 kilometre yürümek zorunda kalıyor.
Temmuz ayında yaşanan ve sel felaketlerine yol açan aşırı yağışlarda uçan yolun yapılması için Terme Kaymakamlığı’na yazılı ve sözlü müracaatta bulunduklarını belirten köylüler, çok mağdur durumda olduklarını, yollarının bir an önce yapılması gerektiğini söylediler. Köylüler, “Kaymakamlığa ve Özel İdare’ye başvurduk ama bir sonuç alamadık. Mağdur durumdayız” dediler.
Yıkılan yerden geçerken çok korktuklarını, okul kıyafetlerinin çamur olduğunu söyleyen öğrenciler, “Buradan geçerken çok korkuyoruz. 4 kilometre yol yürüyoruz. Okul servisimiz mahalleye gelemiyor. Göçük yoldan geçerken yağmurlu havalarda bazen ayaklarımız kayabiliyor. Yetkililerin bize yardım etmelerini istiyoruz” diye konuştular.
Bozuk yoldan geçerken ağlayan 7 yaşında ilkokul öğrencisi Firdevs Orhan, “Yolumuz bozuk olduğu için ağlıyorum. Yürüyemiyoruz, geçemiyoruz, korkuyoruz” şeklinde konuştu.
Öğrencilerin servis sürücüsü Hayrettin Nas, “Çocuklar yağmurda gelemiyorlar. Yol bozuk olduğu için çocukları kapılarına kadar götüremiyorum. Ben bir servis şoförü olarak bundan utanıyorum” ifadelerini kullandı.
Yollarının biran önce açılmasını isteyen Kesikkaya Muhtarı Ahmet Aydın, “Temmuz ayındaki heyelan nedeniyle Uludere Mahallemizin yolu kapandı. Biz muhtarlık olarak Terme Kaymakamlığı’na başvuru yaptık. Köyümüze yetkili mühendis arkadaşlar geldi. Projeler yapıldı ama yolun ihalesi yapılmadı. Biz de ihalenin biran önce yapılmasını bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
Hala proje bekliyorlar
Terme Kaymakamlığı konuyla ilgili olarak, “Samsun İl Özel İdaresi’ne yazı gönderdik. Yetkililer geldi, incelemelerini yaptılar. Orada hem istinat duvarına hem de kutu menfeze ihtiyaç olduğunu belirlediler https://gutepotenz.de/. ‘Biz bununla ilgili projeyi yapıp göndereceğiz’ dediler. Biz de projenin gelmesini bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Samsun’da Terme ilçesine bağlı Kesikkaya köyünde yaşayan öğrenciler heyelan nedeniyle kapanan yoldan okullarına gidebilmek için 4 kilometre boyunca tehlikeli bir yolculuk yapmak zorunda kalıyor
Samsun’da Terme ilçesine bağlı Kesikkaya köyü Uludere Mahallesi’nden geçen grup yolunun bir kısmı temmuz ayında yaşanan heyelanda göçtü. Aradan geçen yaklaşık 6 aya rağmen yol yapılmadı. Çok sayıda köyü birbirine bağlayan grup yolunun yapılmaması özellikte öğrencileri mağdur ediyor. Sabahın erken saatlerinde kalkıp okullarına gitmek isteyen çocuklar, servise binmek için hem heyelan nedeniyle çöken yoldan geçmek hem de yaklaşık 4 kilometre yürümek zorunda kalıyor.
Temmuz ayında yaşanan ve sel felaketlerine yol açan aşırı yağışlarda uçan yolun yapılması için Terme Kaymakamlığı’na yazılı ve sözlü müracaatta bulunduklarını belirten köylüler, çok mağdur durumda olduklarını, yollarının bir an önce yapılması gerektiğini söylediler. Köylüler, “Kaymakamlığa ve Özel İdare’ye başvurduk ama bir sonuç alamadık. Mağdur durumdayız” dediler.
Yıkılan yerden geçerken çok korktuklarını, okul kıyafetlerinin çamur olduğunu söyleyen öğrenciler, “Buradan geçerken çok korkuyoruz. 4 kilometre yol yürüyoruz. Okul servisimiz mahalleye gelemiyor. Göçük yoldan geçerken yağmurlu havalarda bazen ayaklarımız kayabiliyor. Yetkililerin bize yardım etmelerini istiyoruz” diye konuştular.
Bozuk yoldan geçerken ağlayan 7 yaşında ilkokul öğrencisi Firdevs Orhan, “Yolumuz bozuk olduğu için ağlıyorum. Yürüyemiyoruz, geçemiyoruz, korkuyoruz” şeklinde konuştu.
Öğrencilerin servis sürücüsü Hayrettin Nas, “Çocuklar yağmurda gelemiyorlar. Yol bozuk olduğu için çocukları kapılarına kadar götüremiyorum. Ben bir servis şoförü olarak bundan utanıyorum” ifadelerini kullandı.
Yollarının biran önce açılmasını isteyen Kesikkaya Muhtarı Ahmet Aydın, “Temmuz ayındaki heyelan nedeniyle Uludere Mahallemizin yolu kapandı. Biz muhtarlık olarak Terme Kaymakamlığı’na başvuru yaptık. Köyümüze yetkili mühendis arkadaşlar geldi. Projeler yapıldı ama yolun ihalesi yapılmadı. Biz de ihalenin biran önce yapılmasını bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
Hala proje bekliyorlar
Terme Kaymakamlığı konuyla ilgili olarak, “Samsun İl Özel İdaresi’ne yazı gönderdik. Yetkililer geldi, incelemelerini yaptılar. Orada hem istinat duvarına hem de kutu menfeze ihtiyaç olduğunu belirlediler https://gutepotenz.de/. ‘Biz bununla ilgili projeyi yapıp göndereceğiz’ dediler. Biz de projenin gelmesini bekliyoruz” açıklamasında bulundu.
Son Güncelleme: Çarşamba, 28 Kasım 2012 12:34
Gösterim: 2628
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, yeni kıyafet düzenlemesi hakkında açıklamalarda bulunduğu Hürriyet muhabirine, yapılan kıyafet düzenlemesinin sadece kıyafeti kapsamadığını aynı zamanda erkek öğrencilerin saçını da uzatabileceğini ifade etti
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, düzenlemenin sadece kıyafetlere değil saçları da ilgilendirdiğini ifade ederek "Artık erkek öğrenciler okula uzun saçlı gelebilecek" dedi. Dinçer, düzenlemeyle öğrencilerin kendilerine güven kazanmasını amaçladıklarını ifade etti.
Türbanın yolunun açıldığı eleştirilerine de yanıt veren Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer,
İmam Hatip okullarında zaten çocuklarımız meslek derslerinde örtünüyorlar. İmam Hatip okullarında çocuklarımız örtünmeye devam edecekler. Diğer okullar da Kuran-ı Kerim derslerinde örtünebilecek. Kuran-ı Kerim dinlemenin adap ve usulü vardır. Biz de o derste Kuran-ı Kerim'in adap ve usulüne uyacağız. Onun dışında türban serbest değil. Diz üstü etek ve yırtmaçlı etek de yasak.”
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, yeni kıyafet düzenlemesi hakkında açıklamalarda bulunduğu Hürriyet muhabirine, yapılan kıyafet düzenlemesinin sadece kıyafeti kapsamadığını aynı zamanda erkek öğrencilerin saçını da uzatabileceğini ifade etti
Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, düzenlemenin sadece kıyafetlere değil saçları da ilgilendirdiğini ifade ederek "Artık erkek öğrenciler okula uzun saçlı gelebilecek" dedi. Dinçer, düzenlemeyle öğrencilerin kendilerine güven kazanmasını amaçladıklarını ifade etti.
Türbanın yolunun açıldığı eleştirilerine de yanıt veren Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer,
İmam Hatip okullarında zaten çocuklarımız meslek derslerinde örtünüyorlar. İmam Hatip okullarında çocuklarımız örtünmeye devam edecekler. Diğer okullar da Kuran-ı Kerim derslerinde örtünebilecek. Kuran-ı Kerim dinlemenin adap ve usulü vardır. Biz de o derste Kuran-ı Kerim'in adap ve usulüne uyacağız. Onun dışında türban serbest değil. Diz üstü etek ve yırtmaçlı etek de yasak.”
Son Güncelleme: Çarşamba, 28 Kasım 2012 08:34
Gösterim: 1459
Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullarda kıyafet serbestliği getiren yönetmeliği okul kıyafeti üreticilerini ve esnafı olumsuz etkileyecek. 1.2 milyar TL’lik bir kayıp söz konusu.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Cem Negrin, okullara kıyafet serbestliği getirilmesiyle okul kıyafeti üzerinden geçimini sağlayan çok sayıda kişinin mağdur olduğunu savundu.
Okullara kıyafet serbestliği getirilmesiyle ilgili AA muhabirine değerlendirme yapan Negrin, ''Okul kıyafeti üreten veya satan firmalar işçi kıyafeti veya çocuk kıyafeti üretimine yönelebilirler ama 15 milyon adet okul kıyafetini de kaydırmak çok zor'' dedi.
Okul kıyafetlerinin çocukların giyeceği diğer kıyafetlerden de çok daha ucuz olduğunu kaydeden Negrin, öğrencilerin günlük kıyafetlerle okula gideceklerini, ailelerin bütçelerinde giyime ayırdıkları payları artırması gerekeceğini söyledi.
Esnaf kaygılı
Bu arada okul kıyafetleri satarak geçimini sağlayan esnaf da yönetmeliğin kendilerini olumsuz etkilediğini belirterek, birkaç yıl geçiş süreci tanınması gerektiğini savundu.
Ankara'daki Çıkrıkçılar yokuşunda okul kıyafetleri satan bir mağazanın sahibi Kemal Ünal, yönetmeliğin esnafı iş bıraktırma düzeyine getireceğini iddia ederek, ''O kadar mal alıyorsun, para bağlıyorsun. Her şeyin okula yönelik, şu an her şey ekside. Elindeki malı çöpe mi atacaksın, yakacak mısın?'' diye sordu.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığı’nın okullarda kıyafet serbestliği getiren yönetmeliği okul kıyafeti üreticilerini ve esnafı olumsuz etkileyecek. 1.2 milyar TL’lik bir kayıp söz konusu.
Türkiye Giyim Sanayicileri Derneği Başkanı Cem Negrin, okullara kıyafet serbestliği getirilmesiyle okul kıyafeti üzerinden geçimini sağlayan çok sayıda kişinin mağdur olduğunu savundu.
Okullara kıyafet serbestliği getirilmesiyle ilgili AA muhabirine değerlendirme yapan Negrin, ''Okul kıyafeti üreten veya satan firmalar işçi kıyafeti veya çocuk kıyafeti üretimine yönelebilirler ama 15 milyon adet okul kıyafetini de kaydırmak çok zor'' dedi.
Okul kıyafetlerinin çocukların giyeceği diğer kıyafetlerden de çok daha ucuz olduğunu kaydeden Negrin, öğrencilerin günlük kıyafetlerle okula gideceklerini, ailelerin bütçelerinde giyime ayırdıkları payları artırması gerekeceğini söyledi.
Esnaf kaygılı
Bu arada okul kıyafetleri satarak geçimini sağlayan esnaf da yönetmeliğin kendilerini olumsuz etkilediğini belirterek, birkaç yıl geçiş süreci tanınması gerektiğini savundu.
Ankara'daki Çıkrıkçılar yokuşunda okul kıyafetleri satan bir mağazanın sahibi Kemal Ünal, yönetmeliğin esnafı iş bıraktırma düzeyine getireceğini iddia ederek, ''O kadar mal alıyorsun, para bağlıyorsun. Her şeyin okula yönelik, şu an her şey ekside. Elindeki malı çöpe mi atacaksın, yakacak mısın?'' diye sordu.
Son Güncelleme: Çarşamba, 28 Kasım 2012 11:55
Gösterim: 2446
Ataması yapılmayan öğretmenler, Ankara’da Abdi İpekçi Parkı’nda Şubat ayında atama yapılması için oturma eylemi yaptı. Atanamayan öğretmenlere Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ve sendika üyeleri de destek verdi
Şubat ayında atama yapılmasını isteyen öğretmenlerin eylemine Kamu-Sen de destek verdi. Kamu-Sen Genel Sekreteri Musa Akkaş ve Genel Mali İşler Sekreteri Seyit Ali Kaplan, dün Abdi İpekçi Parkı’na giderek, öğretmenleri ziyaret etti.
Şubat ayında mutlaka atama yapılması gerektiğini kaydeden Genel Sekreter Musa Akkaş, Hükümetin ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu taleplere duyarsız kalamayacağını ifade etti. Akkaş, öğretmen açığının ücretli öğretmenlerle giderilmeye çalışıldığını da anımsattı.
Pınar Altuğ, atanamayan öğretmenlere isyan etti
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Ataması yapılmayan öğretmenler, Ankara’da Abdi İpekçi Parkı’nda Şubat ayında atama yapılması için oturma eylemi yaptı. Atanamayan öğretmenlere Türkiye Kamu-Sen ve Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı İsmail Koncuk ve sendika üyeleri de destek verdi
Şubat ayında atama yapılmasını isteyen öğretmenlerin eylemine Kamu-Sen de destek verdi. Kamu-Sen Genel Sekreteri Musa Akkaş ve Genel Mali İşler Sekreteri Seyit Ali Kaplan, dün Abdi İpekçi Parkı’na giderek, öğretmenleri ziyaret etti.
Şubat ayında mutlaka atama yapılması gerektiğini kaydeden Genel Sekreter Musa Akkaş, Hükümetin ve Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu taleplere duyarsız kalamayacağını ifade etti. Akkaş, öğretmen açığının ücretli öğretmenlerle giderilmeye çalışıldığını da anımsattı.
Pınar Altuğ, atanamayan öğretmenlere isyan etti
Son Güncelleme: Çarşamba, 28 Kasım 2012 11:41
Gösterim: 1840