Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Okullarda öğrencilere yönelik şiddete bir yenisi Denizli'de yaşandı. Sendika il başkanı öğretmen 9. sınıf öğrencisini dövdü. Ağır darbelere maruz kalan öğrencinin dayak yediği olay anı okulun güvenlik kameralarınca da kayıt altına alındı. İdare 20 gün işlem yapmadı.
Nalan Kaynak Anadolu Lisesi'nde görev yapan aynı ve aynı zamanda Eğitim-İş Şube Başkanı olduğu öğrenilen matematik öğretmeni Namık Kemal A., 9. sınıf öğrencisi K.K.'yı (15) dövdü. Ağır darbelere maruz kalan öğrencinin dayak yediği olay anı okulun güvenlik kameralarınca da kayıt altına alındı. Kravat takma konusu yüzünden arkadaşlarının gözü önünde önce öğrenciyi döven öğretmen Kemal A., daha sonra okulun koridorlarında öğrencisinin kafasını duvarlara çarpa çarpa iki kat yukarı çıkartıyor. Öğrenciyi zorla bir hizmetli odasına sokmaya çalışan sendikacı öğretmenin öğrenciye karşı şiddeti, okulun müdür yardımcısının araya girmesiyle sona eriyor.
Okuldaki dayak olayının ardından mağdur öğrencinin velisi Ahmet Keskin, hastaneye giderek çocuğunun yaralanmasıyla ilgili rapor aldı. Kameralarca kayıt altına alınan, okul müdür yardımcısının da şahit olduğu olayın, kendisinin takibi ve şikayeti üzerine soruşturulmaya başlandığını belirten Baba Keskin, olayın kapatılmak istendiğini ileri sürdü. Keskin, "Olay 10 Mayıs günü çocuk yemeğe inmeden önce kravatını çıkarmasıyla başlamış. Sınıfta öğrencilerin önünde darp ettikten sonra diğer öğrencileri gönderip sınıfta kalmasını istemiş çocuğun. Sınıfta kaldıktan sonra saçlarından tutup sürükleyerek yemekhaneye doğru götürmüş. Birkaç hakaretvari cümleyle 'yemekhanede kravatsız görürse daha kötüsünü yapacağını' söylemiş. Çocuk da kravatını bağlaması için arkadaşına verdiği esnada bunu tekrar saçlarından yakalayıp yemekhane koridorunda kafasını duvarlara vura vura iki kat yukarı çıkarıp boş olan hizmetli odasına sokmaya çalışırken başka bir müdür yardımcısının gelip araya girmesiyle saldırı son bulmuş." dedi.
MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ 20 GÜN HAREKETE GEÇMEDİ
Olayın ertesi günü Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bilgi verilmesine rağmen idarenin 18 gün hiçbir şey yapmadığını vurgulayan Keskin, "İki müfettiş görevlendiremedi. Bizi öğretmenle tabiri caizse karşı karşıya getirdiler. Oysa bizi aradan çekip eğitim görevini yapsaydı, gelinen nokta bu olmayacaktı. Biz kendi işimizi kendimiz görmeye kalkıyoruz artık. Savcılığa gidiyoruz, suç duyurusunda bulunuyoruz. Polis arkadaşlar sağolsun ertesi günü geldiler. Delil, belge bilgi ne varsa topladılar görevini layıkıyla yaptılar. 19 ve 20 gün sonra ancak müfettiş gitti. Şu güne kadar Milli Eğitim'den 'şu oldu' diye arayan soran olmadı. Herkesi görevini yapmaya davet ettim birkaç kez. Herkese görevi ihmal davası açacağım." diye konuştu.
Olayın ardından Denizli Milli Eğitim Müdürlüğü'nün konuya eğilerek çözmesini umduğunu belirten Keskin, "Hiç kimsenin ilgilendiği yok. Bütün bu olayların sonucunda kendisini mahkemeye verdim. Suç duyurusunda bulundum. Gelinen noktada tek elimizdeki dayanak adli süreç. Çünkü idari süreçte hiçbir şey yok. İdari süreç okulun kapanmasını bekliyor. Herkes rahatlasın tatiline gitsin. Ama ben tatile çıkmayacağım. Onları da çıkarmayacağım." diyerek yetkililerin görevlerini yapmasını istedi.
‘BİR ALLAH'IN KULU DA ÖĞRENCİYE UZANAN ELLERE BAKSIN’
Kendisinin olayın ardından okula gidip öğretmene şiddet uygulasa herkesin tepki göstereceğine dikkat çeken Keskin sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer ben gözünü karartmış bir veli olarak okulu basıp öğretmeni darp etseydim. Ertesi günü hepsi çıkardı meydana 'öğretmene şiddete hayır', Öğretmene uzanan eller kırılsın' derdi. Bir Allah'ın kulu da çıksın şu 'öğrenciye uzanan ellere de bakalım' desin. Beklediğimiz buydu. Şiddet yanlısı hiçbir zaman olmadım. Benim çocuğuma şimdiye kadar bir tokat atan olmadı, ben de atmadım. Özgüvenle yetiştirdik ama eğitimle ilgili bir sendikanın başkanı tarafından bu yaştaki bir çocuğa muamele yapıldı. Şükür ki çocuk kendini toparladı."
Hakkındaki iddiaları sorulan öğretmen konu ile ilgili ilgili sorularımıza cevap vermeyeceğini belirtti.
Bu arada Denizli Valisi Abdülkadir Demir, okuldaki öğrenciye yönelik şiddet olayı ile ilgili olarak soruşturma başlattıklarını açıkladı.
(haber7)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Okullarda öğrencilere yönelik şiddete bir yenisi Denizli'de yaşandı. Sendika il başkanı öğretmen 9. sınıf öğrencisini dövdü. Ağır darbelere maruz kalan öğrencinin dayak yediği olay anı okulun güvenlik kameralarınca da kayıt altına alındı. İdare 20 gün işlem yapmadı.
Nalan Kaynak Anadolu Lisesi'nde görev yapan aynı ve aynı zamanda Eğitim-İş Şube Başkanı olduğu öğrenilen matematik öğretmeni Namık Kemal A., 9. sınıf öğrencisi K.K.'yı (15) dövdü. Ağır darbelere maruz kalan öğrencinin dayak yediği olay anı okulun güvenlik kameralarınca da kayıt altına alındı. Kravat takma konusu yüzünden arkadaşlarının gözü önünde önce öğrenciyi döven öğretmen Kemal A., daha sonra okulun koridorlarında öğrencisinin kafasını duvarlara çarpa çarpa iki kat yukarı çıkartıyor. Öğrenciyi zorla bir hizmetli odasına sokmaya çalışan sendikacı öğretmenin öğrenciye karşı şiddeti, okulun müdür yardımcısının araya girmesiyle sona eriyor.
Okuldaki dayak olayının ardından mağdur öğrencinin velisi Ahmet Keskin, hastaneye giderek çocuğunun yaralanmasıyla ilgili rapor aldı. Kameralarca kayıt altına alınan, okul müdür yardımcısının da şahit olduğu olayın, kendisinin takibi ve şikayeti üzerine soruşturulmaya başlandığını belirten Baba Keskin, olayın kapatılmak istendiğini ileri sürdü. Keskin, "Olay 10 Mayıs günü çocuk yemeğe inmeden önce kravatını çıkarmasıyla başlamış. Sınıfta öğrencilerin önünde darp ettikten sonra diğer öğrencileri gönderip sınıfta kalmasını istemiş çocuğun. Sınıfta kaldıktan sonra saçlarından tutup sürükleyerek yemekhaneye doğru götürmüş. Birkaç hakaretvari cümleyle 'yemekhanede kravatsız görürse daha kötüsünü yapacağını' söylemiş. Çocuk da kravatını bağlaması için arkadaşına verdiği esnada bunu tekrar saçlarından yakalayıp yemekhane koridorunda kafasını duvarlara vura vura iki kat yukarı çıkarıp boş olan hizmetli odasına sokmaya çalışırken başka bir müdür yardımcısının gelip araya girmesiyle saldırı son bulmuş." dedi.
MİLLİ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ 20 GÜN HAREKETE GEÇMEDİ
Olayın ertesi günü Milli Eğitim Müdürlüğü'ne bilgi verilmesine rağmen idarenin 18 gün hiçbir şey yapmadığını vurgulayan Keskin, "İki müfettiş görevlendiremedi. Bizi öğretmenle tabiri caizse karşı karşıya getirdiler. Oysa bizi aradan çekip eğitim görevini yapsaydı, gelinen nokta bu olmayacaktı. Biz kendi işimizi kendimiz görmeye kalkıyoruz artık. Savcılığa gidiyoruz, suç duyurusunda bulunuyoruz. Polis arkadaşlar sağolsun ertesi günü geldiler. Delil, belge bilgi ne varsa topladılar görevini layıkıyla yaptılar. 19 ve 20 gün sonra ancak müfettiş gitti. Şu güne kadar Milli Eğitim'den 'şu oldu' diye arayan soran olmadı. Herkesi görevini yapmaya davet ettim birkaç kez. Herkese görevi ihmal davası açacağım." diye konuştu.
Olayın ardından Denizli Milli Eğitim Müdürlüğü'nün konuya eğilerek çözmesini umduğunu belirten Keskin, "Hiç kimsenin ilgilendiği yok. Bütün bu olayların sonucunda kendisini mahkemeye verdim. Suç duyurusunda bulundum. Gelinen noktada tek elimizdeki dayanak adli süreç. Çünkü idari süreçte hiçbir şey yok. İdari süreç okulun kapanmasını bekliyor. Herkes rahatlasın tatiline gitsin. Ama ben tatile çıkmayacağım. Onları da çıkarmayacağım." diyerek yetkililerin görevlerini yapmasını istedi.
‘BİR ALLAH'IN KULU DA ÖĞRENCİYE UZANAN ELLERE BAKSIN’
Kendisinin olayın ardından okula gidip öğretmene şiddet uygulasa herkesin tepki göstereceğine dikkat çeken Keskin sözlerini şöyle sürdürdü: "Eğer ben gözünü karartmış bir veli olarak okulu basıp öğretmeni darp etseydim. Ertesi günü hepsi çıkardı meydana 'öğretmene şiddete hayır', Öğretmene uzanan eller kırılsın' derdi. Bir Allah'ın kulu da çıksın şu 'öğrenciye uzanan ellere de bakalım' desin. Beklediğimiz buydu. Şiddet yanlısı hiçbir zaman olmadım. Benim çocuğuma şimdiye kadar bir tokat atan olmadı, ben de atmadım. Özgüvenle yetiştirdik ama eğitimle ilgili bir sendikanın başkanı tarafından bu yaştaki bir çocuğa muamele yapıldı. Şükür ki çocuk kendini toparladı."
Hakkındaki iddiaları sorulan öğretmen konu ile ilgili ilgili sorularımıza cevap vermeyeceğini belirtti.
Bu arada Denizli Valisi Abdülkadir Demir, okuldaki öğrenciye yönelik şiddet olayı ile ilgili olarak soruşturma başlattıklarını açıkladı.
(haber7)
Son Güncelleme: Pazar, 03 Haziran 2012 17:09
Gösterim: 1837
Antalya'da okul müdür yardımcısı Mustafa D.'nin, SBS'de puanını yükseltmek için oğlunu okul birincisi olabileceği bir okula nakil ettirdiği ve o okula hiç gitmeyen çocuğun girmediği sınavlardan 100 aldığı iddia edildi.
Antalya Muratpaşa İlçesi’ndeki Başöğretmen Atatürk İlköğretim Okulu 8’inci sınıf öğrencisi A.S.D.’nin okul kaydı, iddiaya göre 30 Nisan tarihinde babası Mustafa D.’nin müdür yardımcısı kadrosunda olduğu Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’na nakledildi.
Öğrencinin nakil geldiği okulda son sınavlar yapılmadığı halde, iddiaya göre kurum şifresiyle e-okul sistemine girilerek, girmediği 2’nci ve 3’üncü sınavların tümüne, performans görevleri ve ders içi etkinlik katılımlarına 100 tam puan verildiği ortaya çıktı.
Ayrıca öğrencinin 78 olan Fen ve Teknolojileri dersi birinci yazılı sınavı puanı sistemde değiştirilerek, 84 yapıldı. Bu şekilde çeşitli derslerin yazılı ve sözlü sınavlarıyla performans ödevlerinden yaklaşık 20 kez 100 tam verilen öğrencinin nakil yapılan okula hiç gitmediği, öğretmenler tarafından okul idaresine bildirildi.
SINIF LİSTESİNDE ADI YOK
Sınıf listelerinde ve yoklamalarda adı hiç geçmeyen öğrencinin varlığı, öğretmenlerin e-okul sistemine bilgi girişi sırasında tesadüfen belirlendi.
30 Nisan’da bir öğrencinin tüm derslerden aynı gün yazılı sınava girmesinin mümkün olamayacağı şüphesi üzerine öğretmenlerin, öğrencinin nakil geldiği okul müdürlüğünü aramasıyla skandal ortaya çıktı.
VALİLİĞE BİLDİRİLDİ
9 Haziran’da yapılacak olan SBS’de, okul birincisi öğrencilere tanınan ek puan avantajından yararlanmak amacıyla nakil dönemine uygun olmayan bir tarihte nakil yaptırıldığı, girmediği sınavlarda 100 tam puan verilerek sahte notlarla okul birincisi konumuna getirilmek istendiği öne sürülen öğrenciyle ilgili gelişmeler, Eğitim- Sen Antalya Şubesi’nce, Antalya Valiliği’ne bildirildi.
’NAKİL NEDENİ OKUL BİRİNCİSİ YAPMAK’
Eğitim- Sen Antalya Şubesi Başkanı Nurettin Sönmez, İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 18’inci maddesinin B fıkrasında, ’İkinci dönemde nakiller dönem başından 15 gün sonraya kadar yapılır. Bu tarihten derslerin bitimine kadar doğal afet, sağlık ve ailesinin nakli gibi nedenler dışında nakil yapılamaz’ hükmü açık olmasına rağmen ve böyle olağanüstü durum yokken nakil işlemi yapıldığını söyledi.
Nurettin Sönmez, nakil işleminin asıl nedeninin ise öğrenciyi Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’nda okul birincisi yapmak ve buradan öğrencinin SBS puanını yükseltmek olduğunu kaydetti. Sönmez, bu durumun Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’ndaki 8’inci sınıf öğrencilerinin sınıf başarılarını etkilemesinin yanı sıra, öğrencilerin SBS başarı sıralamasını ve ortaöğretim kurumları yerleştirmelerinin tümünü etkileyeceğine dikkati çekti.
’GİRMEDİĞİ SINAVLARDAN 100 ALDI’
Nurettin Sönmez, öğrencinin usulsüz okul nakliyle yetinilmediğini, nakil geldiği okulda son sınavlara girmediği halde ’kurum şifresiyle e-okul sistemine girilerek, öğrencinin girmediği ikinci ve üçüncü sınavların tümüne, performans görevleri ve ders içi etkinliklere katılımlarına 100 tam puan verildiğini, bu şekilde öğrenciye 20 kez 100 tam puan verildiğini de kaydetti.
"HATAMIZ VARSA CEZAMIZI ÇEKECEĞİZ"
İddiaların hedefindeki Müdür Yardımcısı baba Mustafa D. ise çocuğunu Başöğretmen Atatürk İlköğretim Okulu’ndan Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’na naklettirdiğini doğrulayarak, çocuğun halen Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’nda öğrenim gördüğünü, naklin yasal prosedürler içerisinde yapıldığını söyledi.
Bir kişinin yasal ikamet adresinin değişmesiyle, okulun ikinci döneminden itibaren iki hafta içerisinde öğrencinin kaydının yeni ikametgah adresindeki okula alınabileceğine işaret eden Mustafa D., adrese dayalı nüfus kaydının yeni okulun bölgesindeki bir eve yapılmasından sonra, yasal süre içerisinde oğlunun naklinin yapıldığını savundu. Bu nakilde yasal olmayan bir durum olmadığını dile getiren Mustafa D., şöyle dedi:
"Oğlum ikinci dönem ikinci ve üçüncü sınavlara girmedi. Çocuğum şu anda raporlu. Oğlumun kaydının başka bir okula alınmasıyla ilgili Aksu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturma başlattı ve muhakkik (soruşturmacı) görevlendirdi. Hakkımdaki iddialar, okul idaresiyle öğretmen arkadaşların sürtüşmesinden kaynaklanıyor. Bu sürtüşmeler üzerine çocuğumu eski okuluna geri almayı da düşündüm. Hatta bu yüzden 18 Mayıs’ta adresimi de eski konutuma aldırdım. Ama yeni bir nakile sistem müsaade etmediği için oğlumu eski okuluna aldıramadım."
(radikal)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Antalya'da okul müdür yardımcısı Mustafa D.'nin, SBS'de puanını yükseltmek için oğlunu okul birincisi olabileceği bir okula nakil ettirdiği ve o okula hiç gitmeyen çocuğun girmediği sınavlardan 100 aldığı iddia edildi.
Antalya Muratpaşa İlçesi’ndeki Başöğretmen Atatürk İlköğretim Okulu 8’inci sınıf öğrencisi A.S.D.’nin okul kaydı, iddiaya göre 30 Nisan tarihinde babası Mustafa D.’nin müdür yardımcısı kadrosunda olduğu Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’na nakledildi.
Öğrencinin nakil geldiği okulda son sınavlar yapılmadığı halde, iddiaya göre kurum şifresiyle e-okul sistemine girilerek, girmediği 2’nci ve 3’üncü sınavların tümüne, performans görevleri ve ders içi etkinlik katılımlarına 100 tam puan verildiği ortaya çıktı.
Ayrıca öğrencinin 78 olan Fen ve Teknolojileri dersi birinci yazılı sınavı puanı sistemde değiştirilerek, 84 yapıldı. Bu şekilde çeşitli derslerin yazılı ve sözlü sınavlarıyla performans ödevlerinden yaklaşık 20 kez 100 tam verilen öğrencinin nakil yapılan okula hiç gitmediği, öğretmenler tarafından okul idaresine bildirildi.
SINIF LİSTESİNDE ADI YOK
Sınıf listelerinde ve yoklamalarda adı hiç geçmeyen öğrencinin varlığı, öğretmenlerin e-okul sistemine bilgi girişi sırasında tesadüfen belirlendi.
30 Nisan’da bir öğrencinin tüm derslerden aynı gün yazılı sınava girmesinin mümkün olamayacağı şüphesi üzerine öğretmenlerin, öğrencinin nakil geldiği okul müdürlüğünü aramasıyla skandal ortaya çıktı.
VALİLİĞE BİLDİRİLDİ
9 Haziran’da yapılacak olan SBS’de, okul birincisi öğrencilere tanınan ek puan avantajından yararlanmak amacıyla nakil dönemine uygun olmayan bir tarihte nakil yaptırıldığı, girmediği sınavlarda 100 tam puan verilerek sahte notlarla okul birincisi konumuna getirilmek istendiği öne sürülen öğrenciyle ilgili gelişmeler, Eğitim- Sen Antalya Şubesi’nce, Antalya Valiliği’ne bildirildi.
’NAKİL NEDENİ OKUL BİRİNCİSİ YAPMAK’
Eğitim- Sen Antalya Şubesi Başkanı Nurettin Sönmez, İlköğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 18’inci maddesinin B fıkrasında, ’İkinci dönemde nakiller dönem başından 15 gün sonraya kadar yapılır. Bu tarihten derslerin bitimine kadar doğal afet, sağlık ve ailesinin nakli gibi nedenler dışında nakil yapılamaz’ hükmü açık olmasına rağmen ve böyle olağanüstü durum yokken nakil işlemi yapıldığını söyledi.
Nurettin Sönmez, nakil işleminin asıl nedeninin ise öğrenciyi Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’nda okul birincisi yapmak ve buradan öğrencinin SBS puanını yükseltmek olduğunu kaydetti. Sönmez, bu durumun Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’ndaki 8’inci sınıf öğrencilerinin sınıf başarılarını etkilemesinin yanı sıra, öğrencilerin SBS başarı sıralamasını ve ortaöğretim kurumları yerleştirmelerinin tümünü etkileyeceğine dikkati çekti.
’GİRMEDİĞİ SINAVLARDAN 100 ALDI’
Nurettin Sönmez, öğrencinin usulsüz okul nakliyle yetinilmediğini, nakil geldiği okulda son sınavlara girmediği halde ’kurum şifresiyle e-okul sistemine girilerek, öğrencinin girmediği ikinci ve üçüncü sınavların tümüne, performans görevleri ve ders içi etkinliklere katılımlarına 100 tam puan verildiğini, bu şekilde öğrenciye 20 kez 100 tam puan verildiğini de kaydetti.
"HATAMIZ VARSA CEZAMIZI ÇEKECEĞİZ"
İddiaların hedefindeki Müdür Yardımcısı baba Mustafa D. ise çocuğunu Başöğretmen Atatürk İlköğretim Okulu’ndan Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’na naklettirdiğini doğrulayarak, çocuğun halen Aksu Yurtpınar Gazi İlköğretim Okulu’nda öğrenim gördüğünü, naklin yasal prosedürler içerisinde yapıldığını söyledi.
Bir kişinin yasal ikamet adresinin değişmesiyle, okulun ikinci döneminden itibaren iki hafta içerisinde öğrencinin kaydının yeni ikametgah adresindeki okula alınabileceğine işaret eden Mustafa D., adrese dayalı nüfus kaydının yeni okulun bölgesindeki bir eve yapılmasından sonra, yasal süre içerisinde oğlunun naklinin yapıldığını savundu. Bu nakilde yasal olmayan bir durum olmadığını dile getiren Mustafa D., şöyle dedi:
"Oğlum ikinci dönem ikinci ve üçüncü sınavlara girmedi. Çocuğum şu anda raporlu. Oğlumun kaydının başka bir okula alınmasıyla ilgili Aksu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü soruşturma başlattı ve muhakkik (soruşturmacı) görevlendirdi. Hakkımdaki iddialar, okul idaresiyle öğretmen arkadaşların sürtüşmesinden kaynaklanıyor. Bu sürtüşmeler üzerine çocuğumu eski okuluna geri almayı da düşündüm. Hatta bu yüzden 18 Mayıs’ta adresimi de eski konutuma aldırdım. Ama yeni bir nakile sistem müsaade etmediği için oğlumu eski okuluna aldıramadım."
(radikal)
Son Güncelleme: Pazar, 03 Haziran 2012 15:19
Gösterim: 1920
Antalya'da iki doktor arasında çıkan kavga sonucu doktorlardan birisi, arkadaşını bıçakla yaraladı.
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan doktorlardan M.İ.Ş. (28) ile arkadaşı G.K. (33), mesailerinin ardından M.İ.Ş.'nin otomobiliyle Muratpaşa ilçesindeki Meltem Mahallesi'ne gitti. Burada otomobilde M.İ.Ş. ile G.K. arasında henüz belirlenemeyen bir nedenden dolayı başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine G.K, M.İ.Ş'yi bıçakla yaraladı. G.K. daha sonra otomobilden inerek olay yerinden uzaklaştı.
Otomobilden inerek yardım istediğini gören vatandaşlar tarafından Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götüren M.İ.Ş, ameliyat edildi. M.İ.Ş.'nin sağlık durumunun ağır olduğu öğrenildi.
Öte yandan G.K, bir süre sonra polis ekiplerine teslim oldu.
Antalya Sağlık Müdürü Adem Bilgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaşanan olmayın meslektaşları adına üzücü olduğunu söyledi.
Şiddetin kimden gelirse gelsin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Bilgin, ''Konuyla ilgili çok yönlü soruşturma başlattık. Sağlık durumu ciddiyetini koruyan yaralı hekim arkadaşımızın tedavisi yoğun bakım ünitesinde sürüyor'' dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Antalya'da iki doktor arasında çıkan kavga sonucu doktorlardan birisi, arkadaşını bıçakla yaraladı.
Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görev yapan doktorlardan M.İ.Ş. (28) ile arkadaşı G.K. (33), mesailerinin ardından M.İ.Ş.'nin otomobiliyle Muratpaşa ilçesindeki Meltem Mahallesi'ne gitti. Burada otomobilde M.İ.Ş. ile G.K. arasında henüz belirlenemeyen bir nedenden dolayı başlayan tartışmanın kavgaya dönüşmesi üzerine G.K, M.İ.Ş'yi bıçakla yaraladı. G.K. daha sonra otomobilden inerek olay yerinden uzaklaştı.
Otomobilden inerek yardım istediğini gören vatandaşlar tarafından Antalya Eğitim ve Araştırma Hastanesi'ne götüren M.İ.Ş, ameliyat edildi. M.İ.Ş.'nin sağlık durumunun ağır olduğu öğrenildi.
Öte yandan G.K, bir süre sonra polis ekiplerine teslim oldu.
Antalya Sağlık Müdürü Adem Bilgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, yaşanan olmayın meslektaşları adına üzücü olduğunu söyledi.
Şiddetin kimden gelirse gelsin kabul edilemez olduğunu vurgulayan Bilgin, ''Konuyla ilgili çok yönlü soruşturma başlattık. Sağlık durumu ciddiyetini koruyan yaralı hekim arkadaşımızın tedavisi yoğun bakım ünitesinde sürüyor'' dedi.
Son Güncelleme: Pazar, 03 Haziran 2012 11:32
Gösterim: 1760
Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü öğrencileri, tıbbi ve aromatik bitkiler dersi kapsamında ardıç, sedir ve sığla gibi ağaçların kök ve yaprakları ile kozalak kullanarak laboratuvar ortamında parfüm, krem ve sabun üretti.
Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Tümen, ''Tamamen doğal olarak elde ettiğimiz ve yan etkisi olmayan kalıcı parfümler, cilt için kremler ve saç dökülmesi ile kepeği önleyen sabunlardan önümüzdeki yıllarda daha fazla üreterek döner sermaye kanalıyla satışa sunacağız'' dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Bartın Üniversitesi Orman Fakültesi Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü öğrencileri, tıbbi ve aromatik bitkiler dersi kapsamında ardıç, sedir ve sığla gibi ağaçların kök ve yaprakları ile kozalak kullanarak laboratuvar ortamında parfüm, krem ve sabun üretti.
Orman Endüstri Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. İbrahim Tümen, ''Tamamen doğal olarak elde ettiğimiz ve yan etkisi olmayan kalıcı parfümler, cilt için kremler ve saç dökülmesi ile kepeği önleyen sabunlardan önümüzdeki yıllarda daha fazla üreterek döner sermaye kanalıyla satışa sunacağız'' dedi.
Son Güncelleme: Pazar, 03 Haziran 2012 12:41
Gösterim: 1474
Raporlu memurun ikramiyesi kesilemeyecek, performans notu düşmeyecek.
Yargı, yasal düzenlemeye karşın hastalık nedeniyle raporlu olan memura ikramiye ödenmemesi uygulamasına "dur" dedi. Antalya 1. İdare Mahkemesi 2.5 milyon kamu çalışanını ilgilendiren kararıyla memurun istirahatlı olduğu döneme ilişkin tazminatları yasal faiziyle ödenebilecek. Karara göre, istirahatlı personelin ikramiyesi kesilemeyecek, çalışmadığı süreye ilişkin de "düşük performans" notu verilemeyecek. 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu'na ilişkin yasaya göre memur statüsündeki personele asgari ücretten az olmamak üzere aylıkları tutarında her yıl iki ikramiye veriliyor. İkramiyenin ödenmesinde personelin performansı ve disiplin cezası alıp almadığı kriterleri dikkate alınıyor. Ancak, bazı kurumlar raporlu personele ikramiye vermiyor.
(sabah)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Raporlu memurun ikramiyesi kesilemeyecek, performans notu düşmeyecek.
Yargı, yasal düzenlemeye karşın hastalık nedeniyle raporlu olan memura ikramiye ödenmemesi uygulamasına "dur" dedi. Antalya 1. İdare Mahkemesi 2.5 milyon kamu çalışanını ilgilendiren kararıyla memurun istirahatlı olduğu döneme ilişkin tazminatları yasal faiziyle ödenebilecek. Karara göre, istirahatlı personelin ikramiyesi kesilemeyecek, çalışmadığı süreye ilişkin de "düşük performans" notu verilemeyecek. 5502 sayılı Sosyal Güvenlik Kurumu'na ilişkin yasaya göre memur statüsündeki personele asgari ücretten az olmamak üzere aylıkları tutarında her yıl iki ikramiye veriliyor. İkramiyenin ödenmesinde personelin performansı ve disiplin cezası alıp almadığı kriterleri dikkate alınıyor. Ancak, bazı kurumlar raporlu personele ikramiye vermiyor.
(sabah)
Son Güncelleme: Pazar, 03 Haziran 2012 11:20
Gösterim: 1716