Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Mehmet Tezkan, İlkokul birinci sınıflara yönelik kaynak kitapta penguenlere başörtüsü takılmasını Milliyet’teki köşesine taşıdı.

İşte Tezkan’ın yazısı;

Mesele şu.. İlkokul birinci sınıflara yönelik çeşitli kaynak kitaplar yayınlanır..

Bunlardan biri de ‘Paytak Penguenler’ adlı kitap..

Çizgi roman..

Yayıncı ne yapmış biliyor musunuz?

Dişi penguenlerin başını başörtüsüyle örtmüş.. Bunu yapan yayınevinin amacı ne olabilir?

BİR: Yağcılık..

İKİ: Kitabın satılmasını sağlamak..

ÜÇ: 4+4+4 diye adlandırılan eğitim sistemine uyumlu yayıncılık..

DÖRT: Bakın penguenler bile artık başörtüsü takıyor diyerek beş yaşındaki çocukların bilinçaltını işlemek..

Her neyse.. Yayınevinin gerçek niyetini bilmiyorum..

Ama bildiğim bir şey var..

Bu yapılan İslam’a hakarettir.. Dini ayaklar atına almaktır.. Daha açık söyleyeyim Allah’a şirk koşmaktır..  

Niye mi?

Allah pengueni böyle yaratmış.. İsteseydi erkeğini farklı dişisini farklı yaratırdı.. Yayınevi kabul etmiyor.. Penguenin dişisi böyle dolaşamaz diyor, başını örtüyor..

*

Merak ediyorum.. Diyanet tepki gösterecek mi? Diyanet’ten Sorumlu Bakan iki laf edecek mi?

Muhafazakar medya ne yazacak? Mütedeyyin yazarlar ne diyecek?

Yoksa..

Görmezden, duymazdan, bilmezden mi gelecekler?

Yoksa..

Yapılanı İslam dinine uygun mu bulacaklar?

*

Bir hayvana başörtüsü takarak İslam tarihinde bir ilke imza attık.. Bunun dinle, imanla, Müslümanlıkla ilgisi yok..

Allah’ın emri değil..

Kulun uydurması..

*

Bir süre önce bir İslam ülkesinde tanık olduğum manzaranın penguene başörtüsü takmaktan farkı yoktu..

Otelin kahvaltı salonundayız.. Tam yanımdaki masaya peçeli dört kadın oturdu..

Yemek yiyişlerini görseydiniz..

Üzülürdünüz..

Kadın çatalıyla bir parça peynir alıyor, sol eliyle hafif peçesini kaldırarak sağ eliyle peyniri ağzına götürüyor, hemen peçeyi örtüyordu..

Her lokmada aynı işlem yapılıyor..

Sol el peçeyi aralıyor sağ el lokmayı ağza atıyor..

İnanın..

Bu manzaraya şahit olan melekler de ‘Allah sizi böyle yaşayın diye yaratmadı’ demiştir..

*

Birileri karşı çıksa da..

Başörtülü penguenden sonra türbanlı dişi balina, tesettüre bürünmüş dişi fille karşılaşmasak..

Yazının devamı için Tıklayın

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

> Penguene başörtüsü İslam’a hakarettir

Mehmet Tezkan, İlkokul birinci sınıflara yönelik kaynak kitapta penguenlere başörtüsü takılmasını Milliyet’teki köşesine taşıdı.

İşte Tezkan’ın yazısı;

Mesele şu.. İlkokul birinci sınıflara yönelik çeşitli kaynak kitaplar yayınlanır..

Bunlardan biri de ‘Paytak Penguenler’ adlı kitap..

Çizgi roman..

Yayıncı ne yapmış biliyor musunuz?

Dişi penguenlerin başını başörtüsüyle örtmüş.. Bunu yapan yayınevinin amacı ne olabilir?

BİR: Yağcılık..

İKİ: Kitabın satılmasını sağlamak..

ÜÇ: 4+4+4 diye adlandırılan eğitim sistemine uyumlu yayıncılık..

DÖRT: Bakın penguenler bile artık başörtüsü takıyor diyerek beş yaşındaki çocukların bilinçaltını işlemek..

Her neyse.. Yayınevinin gerçek niyetini bilmiyorum..

Ama bildiğim bir şey var..

Bu yapılan İslam’a hakarettir.. Dini ayaklar atına almaktır.. Daha açık söyleyeyim Allah’a şirk koşmaktır..  

Niye mi?

Allah pengueni böyle yaratmış.. İsteseydi erkeğini farklı dişisini farklı yaratırdı.. Yayınevi kabul etmiyor.. Penguenin dişisi böyle dolaşamaz diyor, başını örtüyor..

*

Merak ediyorum.. Diyanet tepki gösterecek mi? Diyanet’ten Sorumlu Bakan iki laf edecek mi?

Muhafazakar medya ne yazacak? Mütedeyyin yazarlar ne diyecek?

Yoksa..

Görmezden, duymazdan, bilmezden mi gelecekler?

Yoksa..

Yapılanı İslam dinine uygun mu bulacaklar?

*

Bir hayvana başörtüsü takarak İslam tarihinde bir ilke imza attık.. Bunun dinle, imanla, Müslümanlıkla ilgisi yok..

Allah’ın emri değil..

Kulun uydurması..

*

Bir süre önce bir İslam ülkesinde tanık olduğum manzaranın penguene başörtüsü takmaktan farkı yoktu..

Otelin kahvaltı salonundayız.. Tam yanımdaki masaya peçeli dört kadın oturdu..

Yemek yiyişlerini görseydiniz..

Üzülürdünüz..

Kadın çatalıyla bir parça peynir alıyor, sol eliyle hafif peçesini kaldırarak sağ eliyle peyniri ağzına götürüyor, hemen peçeyi örtüyordu..

Her lokmada aynı işlem yapılıyor..

Sol el peçeyi aralıyor sağ el lokmayı ağza atıyor..

İnanın..

Bu manzaraya şahit olan melekler de ‘Allah sizi böyle yaşayın diye yaratmadı’ demiştir..

*

Birileri karşı çıksa da..

Başörtülü penguenden sonra türbanlı dişi balina, tesettüre bürünmüş dişi fille karşılaşmasak..

Yazının devamı için Tıklayın

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

Son Güncelleme: Çarşamba, 13 Mart 2013 09:42

Gösterim: 1635

TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu, bazı kanun ve KHK'larda yer alan ''sakat'', ''özürlü'' ve ''çürük'' gibi ibarelerin, uluslararası hukuki metinlere ve literatüre uyum amacıyla ''engelli'' ifadesiyle değiştirilmesini öngören yasa tasarısını benimsedi.

Komisyon, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar başkanlığında toplandı.

Toplantıda, Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Yer Alan Engelli Bireylere Yönelik İbarelerin Değiştirilmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile benzer yöndeki kanun teklifleri ele alındı.

Teklifler, tasarı ile birleştirilerek, tasarı üzerinden görüşmelere devam edildi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, tasarıyı, engellilere yönelik negatif algının değiştirilmesi açısından önemli bulduklarını söyledi.

Engelli hakkının insan haklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Şahin, ''Biz eğer ileri bir demokrasiye gideceksek, güçlü toplum olmak zorundayız. Güçlü toplum da, engellisinin kendini güçlü olarak hissettiği toplumdur; engellinin istediği yere güvenli ve bağımsız şekilde ulaşabildiği; eğitimde, sağlıkta, istihdamda önündeki bütün engellerin kaldırıldığı bir toplumdur. Bu hedefe ulaşmak için önümüzde büyük bir yol var. Biz bakanlık olarak bu konuda yapısal dönüşümleri çalışıyoruz'' diye konuştu.

Şahin, tasarıyla ilgili bilgi verdi.

Tasarı neleri içeriyor?

Tasarıyla, Askerlik Kanunu'ndaki ''çürük'' ifadesi ''askerliğe elverişli olmama'' şeklinde değiştiriliyor. Yasanın geçici 46. maddesindeki ''özürlüler'' ibaresi ise ''engelliler'' olarak düzenleniyor.

Tasarı, Medeni Kanun, Terörle Mücadele Kanunu, Emekli Sandığı Kanunu, Devlet Memurları Kanunu, Sosyal Hizmetler Kanunu, Türkiye Emekli Subaylar, Emekli Astsubaylar, Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri ile Muharip Gaziler Dernekleri Hakkında Kanun, Karayolları Trafik Kanunu, Türk Ceza Kanunu, Dernekler Kanunu, Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun da aralarında bulunduğu 85 yasadaki ''özürlü'', ''sakat'' ve ''çürük'' gibi ifadelerin değiştirilmesini kapsıyor.

Tasarıyla, 9 kanun hükmünde kararnamede de aynı nitelikte değişiklik öngörülüyor.

Engelliler, daha önce ilgili mevzuata göre aldıkları sağlık kurulu raporlarına istinaden yararlandıkları haklardan raporun geçerlilik süresince yararlanmaya devam edecek. Engellilerin durumlarını niteleyen belge, kimlik, kart ve benzeri belgelerin yenilenmesi gerekmeyecek.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

> Bu sözcükler artık kullanılmayacak

TBMM Sağlık, Aile, Çalışma ve Sosyal İşler Komisyonu, bazı kanun ve KHK'larda yer alan ''sakat'', ''özürlü'' ve ''çürük'' gibi ibarelerin, uluslararası hukuki metinlere ve literatüre uyum amacıyla ''engelli'' ifadesiyle değiştirilmesini öngören yasa tasarısını benimsedi.

Komisyon, AK Parti Adana Milletvekili Necdet Ünüvar başkanlığında toplandı.

Toplantıda, Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Yer Alan Engelli Bireylere Yönelik İbarelerin Değiştirilmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı ile benzer yöndeki kanun teklifleri ele alındı.

Teklifler, tasarı ile birleştirilerek, tasarı üzerinden görüşmelere devam edildi.

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, tasarıyı, engellilere yönelik negatif algının değiştirilmesi açısından önemli bulduklarını söyledi.

Engelli hakkının insan haklarının ayrılmaz bir parçası olduğunu belirten Şahin, ''Biz eğer ileri bir demokrasiye gideceksek, güçlü toplum olmak zorundayız. Güçlü toplum da, engellisinin kendini güçlü olarak hissettiği toplumdur; engellinin istediği yere güvenli ve bağımsız şekilde ulaşabildiği; eğitimde, sağlıkta, istihdamda önündeki bütün engellerin kaldırıldığı bir toplumdur. Bu hedefe ulaşmak için önümüzde büyük bir yol var. Biz bakanlık olarak bu konuda yapısal dönüşümleri çalışıyoruz'' diye konuştu.

Şahin, tasarıyla ilgili bilgi verdi.

Tasarı neleri içeriyor?

Tasarıyla, Askerlik Kanunu'ndaki ''çürük'' ifadesi ''askerliğe elverişli olmama'' şeklinde değiştiriliyor. Yasanın geçici 46. maddesindeki ''özürlüler'' ibaresi ise ''engelliler'' olarak düzenleniyor.

Tasarı, Medeni Kanun, Terörle Mücadele Kanunu, Emekli Sandığı Kanunu, Devlet Memurları Kanunu, Sosyal Hizmetler Kanunu, Türkiye Emekli Subaylar, Emekli Astsubaylar, Harp Malulü Gaziler, Şehit Dul ve Yetimleri ile Muharip Gaziler Dernekleri Hakkında Kanun, Karayolları Trafik Kanunu, Türk Ceza Kanunu, Dernekler Kanunu, Özürlüler ve Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun, Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu'nun da aralarında bulunduğu 85 yasadaki ''özürlü'', ''sakat'' ve ''çürük'' gibi ifadelerin değiştirilmesini kapsıyor.

Tasarıyla, 9 kanun hükmünde kararnamede de aynı nitelikte değişiklik öngörülüyor.

Engelliler, daha önce ilgili mevzuata göre aldıkları sağlık kurulu raporlarına istinaden yararlandıkları haklardan raporun geçerlilik süresince yararlanmaya devam edecek. Engellilerin durumlarını niteleyen belge, kimlik, kart ve benzeri belgelerin yenilenmesi gerekmeyecek.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

Son Güncelleme: Çarşamba, 13 Mart 2013 08:50

Gösterim: 1157

Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK Kanun Taslağı önerisinde bazı fakülte ve programların süresinin değişeceği ve meslek yüksekokullarının YÖK’ten alınıp bakanlığa bağlanacağı yönünde basında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Milli Eğitim Bakanlığı, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan 'Yükseköğretim Kanunu Taslağı Önerisi' sonrasında yapılan 'bazı fakültelerin veya programların sürelerinin 2, 3, 4, 5 ve 6 yıl olarak değiştirildiği', 'meslek yüksekokullarının üniversitelerle bağının koparılarak Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlanacağı', 'Bakanlıkta bir komisyon kurularak taslak üzerinde çalışıldığı' vb. yönünde yer alan haberlerin gerçekle hiçbir ilgisinin bulunmadığını açıkladı.

MEB'den yapılan yazılı açıklamada, "Son dönemde Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanarak Bakanlığımıza gönderilen 'Yükseköğretim Kanunu Taslağı Önerisi'ne ilişkin Milli Eğitim Bakanı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nı da ilgilendiren ve kamuoyunda yanlış bilgilenmeye neden olabilecek bazı haber ve yorumlar üzerine açıklama yapılmasına gerek görülmüştür." denildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın 28 Aralık 2012 tarihli yazısı ekinde, Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 26-27 Aralık 2012 tarihli toplantısında kabul edilen Yükseköğretim Kanunu Taslağı önerisi, herhangi bir madde eklenmesi, çıkarılması, değiştirilmesi vb. yönlerinde Bakanlığımızca herhangi bir çalışma yapılmaksızın, Sayın Bakanımızın taslakla ilgili genel değerlendirmelerini içeren bir üst yazı ekinde değerlendirilmek üzere Başbakanlığa arz edilmiştir. Bu nedenle bazı basın yayın organlarında Sayın Bakanımıza veya Milli Eğitim Bakanlığı'na atfen yer alan Milli Eğitim Bakanlığı'nda yapılan çalışmalarda 'bazı fakültelerin veya programların sürelerinin 2, 3, 4, 5 ve 6 yıl olarak değiştirildiği', 'meslek yüksekokullarının üniversitelerle bağının koparılarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlanacağı', 'Bakanlıkta bir komisyon kurularak taslak üzerinde çalışıldığı' vb. yönünde yer alan haberlerin gerçekle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır."

Dolayısıyla kamuoyunda yer alan ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın görüşleri olduğu ifade edilen haberlerin gerçeği yansıtmadığı vurgulanarak, konuyla ilgili gelişmeler olduğunda ve çalışmalar somutlaştıkça kamuoyuyla gerekli bilgilerin paylaşılacağı belirtildi.

> MEB’den, YÖK Taslağı haberlerine yalanlama

Milli Eğitim Bakanlığı, YÖK Kanun Taslağı önerisinde bazı fakülte ve programların süresinin değişeceği ve meslek yüksekokullarının YÖK’ten alınıp bakanlığa bağlanacağı yönünde basında çıkan haberlerin gerçeği yansıtmadığını belirtti.

Milli Eğitim Bakanlığı, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan 'Yükseköğretim Kanunu Taslağı Önerisi' sonrasında yapılan 'bazı fakültelerin veya programların sürelerinin 2, 3, 4, 5 ve 6 yıl olarak değiştirildiği', 'meslek yüksekokullarının üniversitelerle bağının koparılarak Milli Eğitim Bakanlığı'na bağlanacağı', 'Bakanlıkta bir komisyon kurularak taslak üzerinde çalışıldığı' vb. yönünde yer alan haberlerin gerçekle hiçbir ilgisinin bulunmadığını açıkladı.

MEB'den yapılan yazılı açıklamada, "Son dönemde Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanarak Bakanlığımıza gönderilen 'Yükseköğretim Kanunu Taslağı Önerisi'ne ilişkin Milli Eğitim Bakanı ve Milli Eğitim Bakanlığı'nı da ilgilendiren ve kamuoyunda yanlış bilgilenmeye neden olabilecek bazı haber ve yorumlar üzerine açıklama yapılmasına gerek görülmüştür." denildi.

Açıklamada, şu ifadelere yer verildi: "Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı'nın 28 Aralık 2012 tarihli yazısı ekinde, Yükseköğretim Genel Kurulu'nun 26-27 Aralık 2012 tarihli toplantısında kabul edilen Yükseköğretim Kanunu Taslağı önerisi, herhangi bir madde eklenmesi, çıkarılması, değiştirilmesi vb. yönlerinde Bakanlığımızca herhangi bir çalışma yapılmaksızın, Sayın Bakanımızın taslakla ilgili genel değerlendirmelerini içeren bir üst yazı ekinde değerlendirilmek üzere Başbakanlığa arz edilmiştir. Bu nedenle bazı basın yayın organlarında Sayın Bakanımıza veya Milli Eğitim Bakanlığı'na atfen yer alan Milli Eğitim Bakanlığı'nda yapılan çalışmalarda 'bazı fakültelerin veya programların sürelerinin 2, 3, 4, 5 ve 6 yıl olarak değiştirildiği', 'meslek yüksekokullarının üniversitelerle bağının koparılarak Milli Eğitim Bakanlığına bağlanacağı', 'Bakanlıkta bir komisyon kurularak taslak üzerinde çalışıldığı' vb. yönünde yer alan haberlerin gerçekle hiçbir ilgisi bulunmamaktadır."

Dolayısıyla kamuoyunda yer alan ve Milli Eğitim Bakanlığı'nın görüşleri olduğu ifade edilen haberlerin gerçeği yansıtmadığı vurgulanarak, konuyla ilgili gelişmeler olduğunda ve çalışmalar somutlaştıkça kamuoyuyla gerekli bilgilerin paylaşılacağı belirtildi.

Son Güncelleme: Salı, 12 Mart 2013 18:06

Gösterim: 1526

YGS adayları 24 Mart sınav günü belediye otobüslerinden ücretsiz yararlanabilecek.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı İsmail Yolcu, 24 Mart Pazar günü Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na katılacak adayların sınav giriş kartlarını göstererek belediye otobüslerinden ücretsiz yararlanabileceklerini söyledi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı İsmail Yolcu, 24 Mart Pazar günü Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na (YGS) katılacak adayların sınav giriş kartlarını göstererek belediye otobüslerinden  ücretsiz yararlanabibileceklerini söyledi.   

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı İsmail Yolcu yaptığı açıklamada, YGS'ye girecek öğrencilerin sınav yerlerine kolayca ulaşmalarını sağlamak için  belediye otobüslerinin n ücretsiz olacağını açıkladı. Yolcu  ''Büyükşehir Belediyesi olarak ulaşım ağımızı genişletmiş durumdayız. Vatandaşlarımıza hizmet doğrultusunda belirli günlerde ve bayramlarda ulaşımı ücretsiz sağlıyoruz. Bu kapsamda 24 Mart Pazar günü Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na girecek adaylar için düzenleme gerçekleştirdik. YGS adaylarına seferler ücretsiz. Adaylar sınav giriş kartlarını göstererek, belediye otobüslerimiz ile ulaşımlarını ücretsiz bir şekilde sağlayabilirler. Tüm adaylara başarılar diliyoruz.'' diye konuştu.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

> YGS adaylarına otobüsler ücretsiz

YGS adayları 24 Mart sınav günü belediye otobüslerinden ücretsiz yararlanabilecek.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı İsmail Yolcu, 24 Mart Pazar günü Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na katılacak adayların sınav giriş kartlarını göstererek belediye otobüslerinden ücretsiz yararlanabileceklerini söyledi.

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı İsmail Yolcu, 24 Mart Pazar günü Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na (YGS) katılacak adayların sınav giriş kartlarını göstererek belediye otobüslerinden  ücretsiz yararlanabibileceklerini söyledi.   

Sakarya Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Dairesi Başkanı İsmail Yolcu yaptığı açıklamada, YGS'ye girecek öğrencilerin sınav yerlerine kolayca ulaşmalarını sağlamak için  belediye otobüslerinin n ücretsiz olacağını açıkladı. Yolcu  ''Büyükşehir Belediyesi olarak ulaşım ağımızı genişletmiş durumdayız. Vatandaşlarımıza hizmet doğrultusunda belirli günlerde ve bayramlarda ulaşımı ücretsiz sağlıyoruz. Bu kapsamda 24 Mart Pazar günü Yükseköğretime Geçiş Sınavı'na girecek adaylar için düzenleme gerçekleştirdik. YGS adaylarına seferler ücretsiz. Adaylar sınav giriş kartlarını göstererek, belediye otobüslerimiz ile ulaşımlarını ücretsiz bir şekilde sağlayabilirler. Tüm adaylara başarılar diliyoruz.'' diye konuştu.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

Son Güncelleme: Çarşamba, 13 Mart 2013 08:32

Gösterim: 1864

Niğde'nin Altunhisar ilçesine bağlı Keçikalesi beldesindeki 60 nüfuslu Küme Evleri sakinleri, üç kuşaktır mum ışığında yaşıyor.

Altunhisar ilçesinin Keçikalesi beldesine bağlı Erenler Mahallesi'nin Küme Evleri mevkisinde yaşamlarını sürdüren 60 kişi, yaklaşık 60 yıldır mahallelerine elektrik gelmesini bekliyor.

Mahalle sakinlerinden Necati Şimşek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Ailelerimizle toplandık gittik 'elektrik veremiyoruz' dediler. Halen de müracaat ediyoruz. Lastik keserek ışıklandırma yapmaya çalışıyoruz, ancak çocuklar hasta oluyor, zehirleniyor'' şeklinde konuştu.

Babam elektriği hiç görmeden öldü

Hurdacılık yaparak geçimini sağlayan Yunus Şimşek (43) de 60 yıldır elektriklerinin olmadığını ve bu nedenle mağdur olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

''Burada elektriğimiz olmadığından dolayı mağduruz. Şarj aletlerimizi beldeden doldurup geliyoruz. Burada babam 60 yaşında elektriği hiç görmeden öldü. Ben 43 yaşındayım, 9 tane çocuğum var elektriği ben de görmedim, çocuklarım da.''

Keçikalesi Belediye Başkanı Lütfi Öztürk ise Küme Evlerinde bulunan evlerin yasal olarak herhangi bir sıkıntısı olmadığını belirterek, ''Ben iki sene elektriklerin bağlanması için uğraştım ama sonuç alamadım. Bize verilen bilgi hane sayısı az olduğu için bağlayamayız dediler'' ifadelerini kullandı.

> Onlar elektriği hayatları boyunca hiç görmedi

Niğde'nin Altunhisar ilçesine bağlı Keçikalesi beldesindeki 60 nüfuslu Küme Evleri sakinleri, üç kuşaktır mum ışığında yaşıyor.

Altunhisar ilçesinin Keçikalesi beldesine bağlı Erenler Mahallesi'nin Küme Evleri mevkisinde yaşamlarını sürdüren 60 kişi, yaklaşık 60 yıldır mahallelerine elektrik gelmesini bekliyor.

Mahalle sakinlerinden Necati Şimşek, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ''Ailelerimizle toplandık gittik 'elektrik veremiyoruz' dediler. Halen de müracaat ediyoruz. Lastik keserek ışıklandırma yapmaya çalışıyoruz, ancak çocuklar hasta oluyor, zehirleniyor'' şeklinde konuştu.

Babam elektriği hiç görmeden öldü

Hurdacılık yaparak geçimini sağlayan Yunus Şimşek (43) de 60 yıldır elektriklerinin olmadığını ve bu nedenle mağdur olduklarını belirterek, şöyle konuştu:

''Burada elektriğimiz olmadığından dolayı mağduruz. Şarj aletlerimizi beldeden doldurup geliyoruz. Burada babam 60 yaşında elektriği hiç görmeden öldü. Ben 43 yaşındayım, 9 tane çocuğum var elektriği ben de görmedim, çocuklarım da.''

Keçikalesi Belediye Başkanı Lütfi Öztürk ise Küme Evlerinde bulunan evlerin yasal olarak herhangi bir sıkıntısı olmadığını belirterek, ''Ben iki sene elektriklerin bağlanması için uğraştım ama sonuç alamadım. Bize verilen bilgi hane sayısı az olduğu için bağlayamayız dediler'' ifadelerini kullandı.

Son Güncelleme: Çarşamba, 13 Mart 2013 12:33

Gösterim: 1733


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.