Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, okullarda kılık kıyafetin serbest bırakılmasıyla ilgili, ''Okul dışında aynı mahallede bir arada bulunan çocuklar, okul ortamında da birlikteliklerini sürdüreceklerinden farklı bir durum söz konusu olmayacaktır'' dedi.
Dinçer, MHP Hatay Milletvekili Şefik Çirkin'in yazılı soru önergesine verdiği yanıtta, dünya uygulamalarına bakıldığında, özellikle gelişmiş ülkelerde zorunlu bir kıyafet uygulamasının bulunmadığını ifade etti.
Örnek olarak Fransa'da 1968 yılından bu yana, birkaç istisna dışında okullarda tek tip okul kıyafeti kullanılmadığını aktaran Dinçer, ''Almanya'da okul üniformaları ikinci Dünya Savaşı'ndan önce kullanılmış, okullarda üniforma giyme zorunluluğu 1980'li ve 199O'lı yıllarda neredeyse tamamen ortadan kalkmıştır'' dedi.
Kanada'da devlet okullarında okul kıyafeti uygulamasının bulunmadığını, bazı okullarda ise kıyafetlerin okul aile birliğinde oy hakkına sahip velilerin yüzde 55'inin onaylaması sonucu seçildiğini anlatan Dinçer, şunları kaydetti:
''İngiltere'de tek tip okul kıyafeti 1950'lere kadar devam etmiş, sonrasında ise 'Butler Reformu' ile ortaöğretimde farklı tipte okul kıyafetleri kullanılmaya başlanmıştır. Belçika ve Hollanda'da okul kıyafeti kullanılmamaktadır. ABD'deki uygulamalar ise eyaletlere göre değişmekle birlikte, genel olarak devlet okullarında zorunlu değildir.
Öğrenci okul kıyafetlerinin değerlendirilmesine yönelik akademik çalışmaların sonuç raporlarında da kılık ve kıyafetle ilgili mevzuatta yeni bir düzenlemenin yapılması, serbest bir kıyafet uygulamasına gidilmesi gerektiği görüşü ifade edilmektedir.
Ayrıca, okul aile birlikleri ve okul yönetimlerinin kararıyla okullarda sık sık kıyafet değişikliğine gidilmesi, belirlenen renk ve desenlerdeki tek tip kıyafetin rahatlıkla her yerde bulunamaması, sadece bir veya birkaç mağazada bulunabilmesi, velilere ek mali yük getirmesi nedeniyle şikayetlere neden olmaktadır.
Yeni düzenlemeye göre, resmi okullarda öğrencilerin kılık ve kıyafetleri serbest bırakılmıştır. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin, yas grubu özelliklerine uygun, temiz ve düzenli bir kıyafet giymeleri ön görülmüştür.
Özel kurumlara ait okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde velilerinin en az yüzde altmışının muvaffakıyetiyle, okul yönetimlerince okul kıyafeti belirlenebileceği hüküm altına alınmıştır. Söz konusu yönetmelikte, milletlerarası özel öğretim kurumlan, yabancı okullar ve azınlık okulları kapsam dışında tutulmuştur.
Okul ve kuramlarımızda öğrenci kayıtları, eğitim bölgeleri esas alınarak yapıldığından, genelde aynı bölgedeki çocuklar aynı okullarda eğitim-öğretim görmektedir. İstisnalar dışında toplu yaşam alanlarında mahalle ya da bölgeler kendi içlerinde benzer sosyo-ekonomik özellikler barındırmaktadır. Bu sebeple okul dışında aynı mahallede bir arada bulunan çocuklar, okul ortamında da birlikteliklerini sürdüreceklerinden farklı bir durum söz konusu olmayacaktır.''
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, okullarda kılık kıyafetin serbest bırakılmasıyla ilgili, ''Okul dışında aynı mahallede bir arada bulunan çocuklar, okul ortamında da birlikteliklerini sürdüreceklerinden farklı bir durum söz konusu olmayacaktır'' dedi.
Dinçer, MHP Hatay Milletvekili Şefik Çirkin'in yazılı soru önergesine verdiği yanıtta, dünya uygulamalarına bakıldığında, özellikle gelişmiş ülkelerde zorunlu bir kıyafet uygulamasının bulunmadığını ifade etti.
Örnek olarak Fransa'da 1968 yılından bu yana, birkaç istisna dışında okullarda tek tip okul kıyafeti kullanılmadığını aktaran Dinçer, ''Almanya'da okul üniformaları ikinci Dünya Savaşı'ndan önce kullanılmış, okullarda üniforma giyme zorunluluğu 1980'li ve 199O'lı yıllarda neredeyse tamamen ortadan kalkmıştır'' dedi.
Kanada'da devlet okullarında okul kıyafeti uygulamasının bulunmadığını, bazı okullarda ise kıyafetlerin okul aile birliğinde oy hakkına sahip velilerin yüzde 55'inin onaylaması sonucu seçildiğini anlatan Dinçer, şunları kaydetti:
''İngiltere'de tek tip okul kıyafeti 1950'lere kadar devam etmiş, sonrasında ise 'Butler Reformu' ile ortaöğretimde farklı tipte okul kıyafetleri kullanılmaya başlanmıştır. Belçika ve Hollanda'da okul kıyafeti kullanılmamaktadır. ABD'deki uygulamalar ise eyaletlere göre değişmekle birlikte, genel olarak devlet okullarında zorunlu değildir.
Öğrenci okul kıyafetlerinin değerlendirilmesine yönelik akademik çalışmaların sonuç raporlarında da kılık ve kıyafetle ilgili mevzuatta yeni bir düzenlemenin yapılması, serbest bir kıyafet uygulamasına gidilmesi gerektiği görüşü ifade edilmektedir.
Ayrıca, okul aile birlikleri ve okul yönetimlerinin kararıyla okullarda sık sık kıyafet değişikliğine gidilmesi, belirlenen renk ve desenlerdeki tek tip kıyafetin rahatlıkla her yerde bulunamaması, sadece bir veya birkaç mağazada bulunabilmesi, velilere ek mali yük getirmesi nedeniyle şikayetlere neden olmaktadır.
Yeni düzenlemeye göre, resmi okullarda öğrencilerin kılık ve kıyafetleri serbest bırakılmıştır. Okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin, yas grubu özelliklerine uygun, temiz ve düzenli bir kıyafet giymeleri ön görülmüştür.
Özel kurumlara ait okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde velilerinin en az yüzde altmışının muvaffakıyetiyle, okul yönetimlerince okul kıyafeti belirlenebileceği hüküm altına alınmıştır. Söz konusu yönetmelikte, milletlerarası özel öğretim kurumlan, yabancı okullar ve azınlık okulları kapsam dışında tutulmuştur.
Okul ve kuramlarımızda öğrenci kayıtları, eğitim bölgeleri esas alınarak yapıldığından, genelde aynı bölgedeki çocuklar aynı okullarda eğitim-öğretim görmektedir. İstisnalar dışında toplu yaşam alanlarında mahalle ya da bölgeler kendi içlerinde benzer sosyo-ekonomik özellikler barındırmaktadır. Bu sebeple okul dışında aynı mahallede bir arada bulunan çocuklar, okul ortamında da birlikteliklerini sürdüreceklerinden farklı bir durum söz konusu olmayacaktır.''
Son Güncelleme: Pazartesi, 04 Şubat 2013 17:07
Gösterim: 1950
Türkiye'de öğrenciler yarı yıl tatiline girerken Adana'da ise bilgisiyar öğrenimi gören öğrencilere staj için gittikleri okullarında bahçe duvarının korkuluk demirleri boyatıldı. Milli Eğitim Müdürlüğü, inceleme başlattı.
Staj yerine boya yaptırdılar
İddiaya göre, okul yöneticileri, staja gelip giden öğrencilere okulun bahçe duvarındaki demir parmaklıklar ile kapıları boyattı. Bazı öğrenciler, atölye derslerinde giydikleri iş tulumlarını giyerek, bazıları ise üzerlerindeki kıyafetlerle boya yaptı canadianviagras.net. Öğrenciler, uzanamadıkları demirleri boyamak için de ders yapmakta kullandıkları sıraları dersliklerden getirip merdiven gibi kullandı. Öğrencileri yarı yıl tatilinde boya yaparken gören bazı vatandaşlar, "Öğrencileri işçi gibi çalıştırıyorlar" derken bazı vatandaşlar da, "Afferim çocuklara. Okullarının bakımını yapıyor. En azından boya yapmasını öğreniyorlar" dedi.
Daha önce de kazma kürek çalıştırılmışlar
Öğrenciler ve okul yöneticileri bahçe demirlerinin boyanması konusunda konuşmazken. Aynı okulda, 10 ay önce de beden eğitimi dersinde bazı öğrenciler, okulun bahçesinde bulunan toprağı kazma kürek ile kazıp el arabasıyla taşımıştı.
İnceleme başlatıldı
Adana İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Ali Selamet, staja giden öğrencilere boya yaptırılmasından haberinin olmadığını söyledi. İnceleme başlattıklarını ifade eden Selamet, "Öğrencilerin stajları olmasına rağmen işçi gibi çalıştırılmaları büyük yanlış. Ancak, çocuklara bazı sorumluluklar da verilmesi gerekiyor. Ama bu böyle sorumluluk verilmez. Okul idarecileri yanlış yapmış" dedi.
(habertürk)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye'de öğrenciler yarı yıl tatiline girerken Adana'da ise bilgisiyar öğrenimi gören öğrencilere staj için gittikleri okullarında bahçe duvarının korkuluk demirleri boyatıldı. Milli Eğitim Müdürlüğü, inceleme başlattı.
Staj yerine boya yaptırdılar
İddiaya göre, okul yöneticileri, staja gelip giden öğrencilere okulun bahçe duvarındaki demir parmaklıklar ile kapıları boyattı. Bazı öğrenciler, atölye derslerinde giydikleri iş tulumlarını giyerek, bazıları ise üzerlerindeki kıyafetlerle boya yaptı canadianviagras.net. Öğrenciler, uzanamadıkları demirleri boyamak için de ders yapmakta kullandıkları sıraları dersliklerden getirip merdiven gibi kullandı. Öğrencileri yarı yıl tatilinde boya yaparken gören bazı vatandaşlar, "Öğrencileri işçi gibi çalıştırıyorlar" derken bazı vatandaşlar da, "Afferim çocuklara. Okullarının bakımını yapıyor. En azından boya yapmasını öğreniyorlar" dedi.
Daha önce de kazma kürek çalıştırılmışlar
Öğrenciler ve okul yöneticileri bahçe demirlerinin boyanması konusunda konuşmazken. Aynı okulda, 10 ay önce de beden eğitimi dersinde bazı öğrenciler, okulun bahçesinde bulunan toprağı kazma kürek ile kazıp el arabasıyla taşımıştı.
İnceleme başlatıldı
Adana İl Milli Eğitim Müdürü Mehmet Ali Selamet, staja giden öğrencilere boya yaptırılmasından haberinin olmadığını söyledi. İnceleme başlattıklarını ifade eden Selamet, "Öğrencilerin stajları olmasına rağmen işçi gibi çalıştırılmaları büyük yanlış. Ancak, çocuklara bazı sorumluluklar da verilmesi gerekiyor. Ama bu böyle sorumluluk verilmez. Okul idarecileri yanlış yapmış" dedi.
(habertürk)
Son Güncelleme: Pazartesi, 04 Şubat 2013 15:03
Gösterim: 2220
Başbakan Erdoğan, AB'ye seslendi, ''Türkiye, Avrupa'ya halkıyla girmiş durumda. 'Oyalamayın, bu işi bitirelim' diyoruz'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Slovakya'yı kapsayan Avrupa temaslarının ikinci gününe Prag'da Başbakan Petr Necas'la görüşerek başladı.
Başbakanlık'ta resmi törenle karşılanan Erdoğan, Başbakan Petr Necas'la birlikte tören kıtasını selamladı. İki ülkenin milli marşlarının tören bandosu tarafından seslendirilmesinin ardından Erdoğan, tören kıtasını selamladı.
Başbakanlık'taki resmi karşılama töreninde Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala ve diğer yetkililer yer aldı.
İki Başbakanın birlikte gazetecilere tokalaşma pozu vermesinin ardından görüşmelere geçildi. Baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından Erdoğan ve Necas ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, ''Çek Cumhuriyeti'yle nükleer enerji konusunda müşterek adımlar atabiliriz'' dedi.
Türkiye-AB ilişkilerine değinen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bizi Türkiye Cumhuriyeti olarak Avrupa içine almadınız ama Avrupa ülkelerinde 5 milyon Türk yaşıyor. Türkiye, Avrupa'ya halkıyla girmiş durumda. 'Oyalamayın, bu işi bitirelim' diyoruz.''
Erdoğan, Türkiye'nin AB'ye üyelik süreciyle Şangay İşbirliği'ndeki diyalog ortaklığı durumunun, birbirine alternatif olmadığını söyledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Başbakan Erdoğan, AB'ye seslendi, ''Türkiye, Avrupa'ya halkıyla girmiş durumda. 'Oyalamayın, bu işi bitirelim' diyoruz'' dedi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Slovakya'yı kapsayan Avrupa temaslarının ikinci gününe Prag'da Başbakan Petr Necas'la görüşerek başladı.
Başbakanlık'ta resmi törenle karşılanan Erdoğan, Başbakan Petr Necas'la birlikte tören kıtasını selamladı. İki ülkenin milli marşlarının tören bandosu tarafından seslendirilmesinin ardından Erdoğan, tören kıtasını selamladı.
Başbakanlık'taki resmi karşılama töreninde Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan, Avrupa Birliği Bakanı Egemen Bağış, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Çavuşoğlu, AK Parti Grup Başkanvekili Mahir Ünal, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala ve diğer yetkililer yer aldı.
İki Başbakanın birlikte gazetecilere tokalaşma pozu vermesinin ardından görüşmelere geçildi. Baş başa ve heyetlerarası görüşmelerin ardından Erdoğan ve Necas ortak basın toplantısı düzenledi.
Erdoğan, ''Çek Cumhuriyeti'yle nükleer enerji konusunda müşterek adımlar atabiliriz'' dedi.
Türkiye-AB ilişkilerine değinen Erdoğan, şöyle konuştu:
''Bizi Türkiye Cumhuriyeti olarak Avrupa içine almadınız ama Avrupa ülkelerinde 5 milyon Türk yaşıyor. Türkiye, Avrupa'ya halkıyla girmiş durumda. 'Oyalamayın, bu işi bitirelim' diyoruz.''
Erdoğan, Türkiye'nin AB'ye üyelik süreciyle Şangay İşbirliği'ndeki diyalog ortaklığı durumunun, birbirine alternatif olmadığını söyledi.
Son Güncelleme: Pazartesi, 04 Şubat 2013 15:46
Gösterim: 1537
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 2013-2014 eğitim-öğretim döneminin ikinci yarısında başlayacak Okul Sütü Programı için hazırlanan tanıtım videosuyla öğrencilere ilk kez seslendi.
Milli Eğitim Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı koordinesinde yürütülen Okul Sütü Programı 2012-2013 eğitim-öğretim yılının ikinci yarısında tekrar uygulamaya konulacak.
Programın tanıtımı için hazırlanan videoda Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı öğrencilere hitap etti. Video, Bakanlığın, bağlı taşra teşkikalatlarının internet sitelerinde olmak üzere yaklaşık 46 bin sitede yayınlanacak.
Bakan Avcı'nın ''Sevgili öğrenciler, siz ülkemizin geleceğisiniz ve bizim için çok değerlisiniz'' sözleriyle başladığı mesajında, ''Bu ülkede ileride sizler de bilim insanı, sanatçı, girişimci, kamu görevlisi, siyasetçi, zanaatkar, esnaf, en önemlisi belki de öğretmen olacaksınız. Ülkemizin hedeflerini sizler gerçekleştirecek, sizler başarıya ulaştıracaksınız. Ama önce büyümeniz gerek, bu yüzden de süt içmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz'' dedi.
Avcı videoda öğrencilere şöyle hitap etti:
''İçtiğiniz bir bardak süt; sağlam dişlere sahip olmanızı, kemiklerinizin gelişmesini, boyunuzun daha çok uzamasını sağlayacak kalsiyum, protein ve vitaminler içermektedir. Bu yüzden sağlıklı beslenmeniz, dolayısıyla sağlıklı gelişmeniz için, geçen sene olduğu gibi bu sene de okul sütü programına devam ediyoruz.
Sevgili çocuklar, hepinizden birkaç ricamız var. Veliniz tarafından doldurulup imzalanan Okul Sütü Dağıtım İzin Formu'nu öğretmeninize teslim etmeyi unutmayın. Eğer süte alerjiniz varsa öğretmeninize haber verin. Kutu sütlerini açtıktan sonra en kısa sürede bitirin, sakın yarım bırakıp sonra içmek için saklamayın. Okullarınızda başarılı olmak, sağlıklı bir şekilde büyümek istiyorsanız süt içmeyi ihmal etmeyin. Hepinizin sütü severek içeceğinize inanıyor, ailenizle birlikte mutluluk ve sağlık dolu günler diliyorum.''
''6 milyon 290 bin 977 öğrenciye süt dağıtılacak''
Okul Sütü Programı'yla ana sınıflar dahil olmak üzere ilkokul öğrencilerine süt içme alışkanlığını kazandırmak, yeterli ve dengeli beslenmelerine katkıda bulunarak sağlıklı büyüme ve gelişmeleri amaçlanıyor.
Eğitimin ikinci döneminde, 11 Şubat ile 14 Haziran tarihleri arasında, ülke genelinde resmi, özel anasınıf, ilkokul 1, 2, 3 ve 4. sınıf öğrencilerine her hafta pazartesi, çarşamba ve cuma günleri 200 mililitre ambalajlı, yağlı, sade UHT içme sütü dağıtılacak.
Bakanlığın verilerine göre program 30 bin 885 okulda uygulanacak. Programla 6 milyon 290 bin 977 öğrenciye süt dağıtılacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, 2013-2014 eğitim-öğretim döneminin ikinci yarısında başlayacak Okul Sütü Programı için hazırlanan tanıtım videosuyla öğrencilere ilk kez seslendi.
Milli Eğitim Bakanlığı, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ile Sağlık Bakanlığı koordinesinde yürütülen Okul Sütü Programı 2012-2013 eğitim-öğretim yılının ikinci yarısında tekrar uygulamaya konulacak.
Programın tanıtımı için hazırlanan videoda Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı öğrencilere hitap etti. Video, Bakanlığın, bağlı taşra teşkikalatlarının internet sitelerinde olmak üzere yaklaşık 46 bin sitede yayınlanacak.
Bakan Avcı'nın ''Sevgili öğrenciler, siz ülkemizin geleceğisiniz ve bizim için çok değerlisiniz'' sözleriyle başladığı mesajında, ''Bu ülkede ileride sizler de bilim insanı, sanatçı, girişimci, kamu görevlisi, siyasetçi, zanaatkar, esnaf, en önemlisi belki de öğretmen olacaksınız. Ülkemizin hedeflerini sizler gerçekleştirecek, sizler başarıya ulaştıracaksınız. Ama önce büyümeniz gerek, bu yüzden de süt içmeyi alışkanlık haline getirmelisiniz'' dedi.
Avcı videoda öğrencilere şöyle hitap etti:
''İçtiğiniz bir bardak süt; sağlam dişlere sahip olmanızı, kemiklerinizin gelişmesini, boyunuzun daha çok uzamasını sağlayacak kalsiyum, protein ve vitaminler içermektedir. Bu yüzden sağlıklı beslenmeniz, dolayısıyla sağlıklı gelişmeniz için, geçen sene olduğu gibi bu sene de okul sütü programına devam ediyoruz.
Sevgili çocuklar, hepinizden birkaç ricamız var. Veliniz tarafından doldurulup imzalanan Okul Sütü Dağıtım İzin Formu'nu öğretmeninize teslim etmeyi unutmayın. Eğer süte alerjiniz varsa öğretmeninize haber verin. Kutu sütlerini açtıktan sonra en kısa sürede bitirin, sakın yarım bırakıp sonra içmek için saklamayın. Okullarınızda başarılı olmak, sağlıklı bir şekilde büyümek istiyorsanız süt içmeyi ihmal etmeyin. Hepinizin sütü severek içeceğinize inanıyor, ailenizle birlikte mutluluk ve sağlık dolu günler diliyorum.''
''6 milyon 290 bin 977 öğrenciye süt dağıtılacak''
Okul Sütü Programı'yla ana sınıflar dahil olmak üzere ilkokul öğrencilerine süt içme alışkanlığını kazandırmak, yeterli ve dengeli beslenmelerine katkıda bulunarak sağlıklı büyüme ve gelişmeleri amaçlanıyor.
Eğitimin ikinci döneminde, 11 Şubat ile 14 Haziran tarihleri arasında, ülke genelinde resmi, özel anasınıf, ilkokul 1, 2, 3 ve 4. sınıf öğrencilerine her hafta pazartesi, çarşamba ve cuma günleri 200 mililitre ambalajlı, yağlı, sade UHT içme sütü dağıtılacak.
Bakanlığın verilerine göre program 30 bin 885 okulda uygulanacak. Programla 6 milyon 290 bin 977 öğrenciye süt dağıtılacak.
Son Güncelleme: Pazartesi, 04 Şubat 2013 16:40
Gösterim: 2096
Türkiye İstatistik Kurumu, Ocak ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Ocak ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 7,31, ÜFE'de ise yüzde 1,88 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2013 yılı Ocak ayında Tüketici Fiyatları Endeksinin (TÜFE) yüzde 1,65 arttığını, Üretici Fiyatları Endeksinin (ÜFE) ise yüzde 0,18 oranında azaldığını açıkladı. Ocak ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 7,31, ÜFE'de ise yüzde 1,88 oldu.
Domates ''zam şampiyonu''
Ocak ayında en yüksek fiyat artışı görülen ürün yüzde 51,26 ile domates oldu, bu ürünü fiyatı yüzde 47,72 oranında artan patlıcan, fiyatı yüzde 45,85 artan sivri biber izledi.
TÜİK verilerine göre, geçen ay fiyatı düşen ürünlerin başında ise erkek kazağı geldi. Ocak'ta erkek kazağının fiyatı yüzde 11,39 düşerken, bu ürünü fiyatı yüzde 11,31 azalan kadın hırkası, yüzde 10,64 azalan kadın kabanı ve yüzde 10,48 azalan kadın gömleği takip etti apotheke-zag.de.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye İstatistik Kurumu, Ocak ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. Ocak ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 7,31, ÜFE'de ise yüzde 1,88 oldu.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2013 yılı Ocak ayında Tüketici Fiyatları Endeksinin (TÜFE) yüzde 1,65 arttığını, Üretici Fiyatları Endeksinin (ÜFE) ise yüzde 0,18 oranında azaldığını açıkladı. Ocak ayı itibariyle yıllık enflasyon TÜFE'de yüzde 7,31, ÜFE'de ise yüzde 1,88 oldu.
Domates ''zam şampiyonu''
Ocak ayında en yüksek fiyat artışı görülen ürün yüzde 51,26 ile domates oldu, bu ürünü fiyatı yüzde 47,72 oranında artan patlıcan, fiyatı yüzde 45,85 artan sivri biber izledi.
TÜİK verilerine göre, geçen ay fiyatı düşen ürünlerin başında ise erkek kazağı geldi. Ocak'ta erkek kazağının fiyatı yüzde 11,39 düşerken, bu ürünü fiyatı yüzde 11,31 azalan kadın hırkası, yüzde 10,64 azalan kadın kabanı ve yüzde 10,48 azalan kadın gömleği takip etti apotheke-zag.de.
Son Güncelleme: Salı, 05 Şubat 2013 08:28
Gösterim: 1982