Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

TBMM Milli Eğitim Komisyonu toplantısında iktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında kavga çıktı.
komisyon4+4+4 sistemine ilişkin yasa tasarısının görüşüldüğü Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda yaşanan tartışma, muhalefet ve iktidar milletvekilleri arasında kavgaya dönüştü. Kavganın büyümesi üzerine komisyon toplantısına 2 saat ara verildi.

> Mecliste 4+4'lük kavga

TBMM Milli Eğitim Komisyonu toplantısında iktidar ve muhalefet milletvekilleri arasında kavga çıktı.
komisyon4+4+4 sistemine ilişkin yasa tasarısının görüşüldüğü Milli Eğitim, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda yaşanan tartışma, muhalefet ve iktidar milletvekilleri arasında kavgaya dönüştü. Kavganın büyümesi üzerine komisyon toplantısına 2 saat ara verildi.

Son Güncelleme: Perşembe, 08 Mart 2012 13:45

Gösterim: 1782

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, okula başlama yaşının 1 yıl öne alınmasının kabul edilmesi halinde müfredatın çocukların pedagojisine göre yeniden düzenleneceğini açıkladı.
omer_dincer_mebMilli Eğitim Bakanı Dinçer, Rixos Otel'de düzenlenen kızların okullaşma oranının artırılmasına yönelik projenin imza töreni sonrası gazetecilerin Meclis'te görüşmeleri devam eden 4+4+4 sistemine ilişkin sorularını cevapladı. CHP'nin bu konuda düzenlediği ankete ilişkin soru üzerine Dinçer, CHP anketinin metodolojik olarak bir değer ifade etmediğini, yanlış bilgiler üzerinden tartışma yürütüldüğünü söyledi.
Okula başlama yaşının 1 yıl öne alınmasının komisyonda kabul edilmesi ve yasanın bu şekilde çıkması halinde müfredatın ona göre ayarlanacağını belirten Dinçer, "Müfredatı çocukların pedagojisine göre yeniden düzenleriz" diye konuştu.
Türk toplumunun eğitim seviyesinin yükseltilmesi için zorunlu eğitimin kesintili şekilde 12 yıla çıkarılacağını belirten Dinçer, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uzlaşma önerisi için de, "Uzlaşma, kelime olarak uzlaşma önerisinden öteye gitmedi" yorumunda bulundu.
TBMM Milli Eğitim Komisyonu'ndaki 12 saatlik konuşma eylemine de değinen Dinçer, "12 saat konuştu ama ne konuştu siz irdeleyin. Ellerine geçirdikleri bütün malzemelerin fotokopisini çekip okuyor olmak, konuya katkı sağlamak anlamına gelmez" dedi.

> Bakan Dinçer: CHP’den somut öneriler bekliyoruz

Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, okula başlama yaşının 1 yıl öne alınmasının kabul edilmesi halinde müfredatın çocukların pedagojisine göre yeniden düzenleneceğini açıkladı.
omer_dincer_mebMilli Eğitim Bakanı Dinçer, Rixos Otel'de düzenlenen kızların okullaşma oranının artırılmasına yönelik projenin imza töreni sonrası gazetecilerin Meclis'te görüşmeleri devam eden 4+4+4 sistemine ilişkin sorularını cevapladı. CHP'nin bu konuda düzenlediği ankete ilişkin soru üzerine Dinçer, CHP anketinin metodolojik olarak bir değer ifade etmediğini, yanlış bilgiler üzerinden tartışma yürütüldüğünü söyledi.
Okula başlama yaşının 1 yıl öne alınmasının komisyonda kabul edilmesi ve yasanın bu şekilde çıkması halinde müfredatın ona göre ayarlanacağını belirten Dinçer, "Müfredatı çocukların pedagojisine göre yeniden düzenleriz" diye konuştu.
Türk toplumunun eğitim seviyesinin yükseltilmesi için zorunlu eğitimin kesintili şekilde 12 yıla çıkarılacağını belirten Dinçer, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun uzlaşma önerisi için de, "Uzlaşma, kelime olarak uzlaşma önerisinden öteye gitmedi" yorumunda bulundu.
TBMM Milli Eğitim Komisyonu'ndaki 12 saatlik konuşma eylemine de değinen Dinçer, "12 saat konuştu ama ne konuştu siz irdeleyin. Ellerine geçirdikleri bütün malzemelerin fotokopisini çekip okuyor olmak, konuya katkı sağlamak anlamına gelmez" dedi.

Son Güncelleme: Perşembe, 08 Mart 2012 13:17

Gösterim: 1901

12 yıllık zorunlu eğitimin görüşüldüğü Milli Eğitim Komisyonu'nda AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma'nın 'biz dindarlar ve sizler' ifadesine CHP'li vekiller tepki gösterdi.
tbmm_komisyonTBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda 12 yıllık zorunlu eğitim sistemine ilişkin yasa teklifinin görüşmeleri devam ediyor. Teklifin 2. maddesinin görüşmeleri sırasında söz alan AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma'nın, 'Biz dindarlar ve sizler' ifadesini kullanması CHP'li milletvekillerinin sert tepkisine neden oldu. CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes ve CHP Isparta Ali Haydar Öner başta olmak üzere CHP'liler, "Bize dinsiz diyemezsiniz, bu ifadeyle toplumu ayrıştırıyorsunuz"
dedi. Masalara vuran CHP'li vekiller Uçma'nın sözlerini geri almasın ve özür dilemesini istediler. Bu sırada Komisyon Başkanı Nabi Avcı araya girerek tarafları sükunete çağırdı. Bu sırada Avcı, 2. madde üzerine verilen önergeyi okutarak oylattı. Kabul edilen önergeyle 8 yıllık kesintisiz eğitimle kullanılmaya başlanan 'ilköğretim' kavramı kaldırılarak, ilkokul ve ortaokul kavramları yeniden getirildi. Oylamanın ardından toplantıya ara verildi.

> ‘Biz dindarlar ve sizler’ sözü komisyonu gerdi!

12 yıllık zorunlu eğitimin görüşüldüğü Milli Eğitim Komisyonu'nda AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma'nın 'biz dindarlar ve sizler' ifadesine CHP'li vekiller tepki gösterdi.
tbmm_komisyonTBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu'nda 12 yıllık zorunlu eğitim sistemine ilişkin yasa teklifinin görüşmeleri devam ediyor. Teklifin 2. maddesinin görüşmeleri sırasında söz alan AK Parti İstanbul Milletvekili İsmet Uçma'nın, 'Biz dindarlar ve sizler' ifadesini kullanması CHP'li milletvekillerinin sert tepkisine neden oldu. CHP İstanbul Milletvekili İhsan Özkes ve CHP Isparta Ali Haydar Öner başta olmak üzere CHP'liler, "Bize dinsiz diyemezsiniz, bu ifadeyle toplumu ayrıştırıyorsunuz"
dedi. Masalara vuran CHP'li vekiller Uçma'nın sözlerini geri almasın ve özür dilemesini istediler. Bu sırada Komisyon Başkanı Nabi Avcı araya girerek tarafları sükunete çağırdı. Bu sırada Avcı, 2. madde üzerine verilen önergeyi okutarak oylattı. Kabul edilen önergeyle 8 yıllık kesintisiz eğitimle kullanılmaya başlanan 'ilköğretim' kavramı kaldırılarak, ilkokul ve ortaokul kavramları yeniden getirildi. Oylamanın ardından toplantıya ara verildi.

Son Güncelleme: Perşembe, 08 Mart 2012 11:30

Gösterim: 1752

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi BETAM tarafından yayınlanan bir araştırma kadınların şiddeti meşru görme durumları ile çalışma durumları arasındaki ilişki incelenerek çarpıcı sonuçlar ortaya koydu.

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi Türkiye’de uzun yıllardır sürdürülen çalışmalara karşın kadına karşı şiddet yok edilememiştir. Kadına karşı şiddet üzerine yapılan araştırmalarda, kadının şiddetle ilgili algısı ve tutumu önemli bir etken olarak ortaya çıkmaktadır. Bu araştırma notunda kadınların şiddeti meşru görme durumları ile çalışma durumları arasındaki ilişki incelenmektedir. Kadınların kendi eğitim seviyeleri, eşlerinin eğitim seviyeleri, yaşadıkları bölge gibi faktörler dikkate alındığında bile çalışan kadınların fiziksel şiddeti meşru görme ihtimallerinin daha düşük olduğu görülmektedir. Diğer bir deyişle, kadının çalışıyor olması kendi hayatındaki olası istismarlara karşı durabilmesi açısından önemlidir. Kadınların şiddet algısı ve çalışmaları arasındaki ilişki, kadın işgücüne katılımının ve istihdamının teşvik edilmesinin kadına karşı şiddetin önlenmesinde de önemli bir bileşen olduğunu ortaya koymaktadır.
 

Türkiye’de kadına karşı şiddet

Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en önemli boyutlarından biri kadına karşı şiddetin yaygınlığıdır. Türkiye genelinde kadınların %39’u fiziksel şiddete maruz kaldığını belirtmiştir.  Kadın hareketinin ve kadın hakları örgütlerinin bu alanda 30 yılı aşkın süredir yaptığı çalışmalara, toplumsal farkındalığın ve kamuda konuya verilen önemin artmasına rağmen kadına karşı şiddet yok edilememiştir. Kadına karşı şiddetin ortadan kaldırılmasının doğru politikalar oluşturmaya bağlı olduğu düşünüldüğünde, şiddetin nedenlerini belirlemenin önemi aşikârdır.
 

Türkiye’de şiddet gören kadın destek talep etmiyor

Yapılan çalışmalar kadınların şiddetle ilgili algı ve tutumlarının, şiddete karşı önlem almakta önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Örneğin, kadına karşı aile içi şiddeti ele alan, Türkiye genelinde yürütülmüş en yeni ve kapsamlı araştırma, kadınların gördükleri şiddet karşısında kendilerine destek verebilecek kurum ve kuruluşlara başvurmadıklarını ortaya koymuştur. Bunun en önemli sebebinin kadınların yaşadıkları şiddeti çok ciddi bir sorun olarak tanımlamıyor olması, diğer bir deyişle şiddetin normalleştirilmesi olduğu görülmektedir. Bu bağlamda şiddeti önlemeye yönelik politika oluşturmakta kadınların şiddetle ilgili algı ve tutumları en önemli bileşenlerden biridir. Bu araştırma notunda kadınların şiddetle ilgili algısı şiddeti meşru görme durumlarıyla ölçülmektedir.  

Türkiye’de çalışan kadın oranı çok düşük

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ele aldığımız bir diğer boyutu ise kadın istihdamıdır. Türkiye’de kadın istihdamı 2011 yılında bile kentlerde yüzde 24,8 gibi oldukça düşük bir seviyede seyretmektedir. Bu araştırma notu, Türkiye’de kadınlar için vahim sonuçları olan şiddetle ilgili algılarının, kadınların çalışma yaşamına katılmasıyla ilişkisini araştırmaktadır. Bu bağlamda, kadınların şiddeti meşru görüp görmediklerinin, çalışıyor olmakla ilgili olup olmadığını inceledik.  

> Çalışan kadın daha az şiddet görüyor

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi BETAM tarafından yayınlanan bir araştırma kadınların şiddeti meşru görme durumları ile çalışma durumları arasındaki ilişki incelenerek çarpıcı sonuçlar ortaya koydu.

Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi Türkiye’de uzun yıllardır sürdürülen çalışmalara karşın kadına karşı şiddet yok edilememiştir. Kadına karşı şiddet üzerine yapılan araştırmalarda, kadının şiddetle ilgili algısı ve tutumu önemli bir etken olarak ortaya çıkmaktadır. Bu araştırma notunda kadınların şiddeti meşru görme durumları ile çalışma durumları arasındaki ilişki incelenmektedir. Kadınların kendi eğitim seviyeleri, eşlerinin eğitim seviyeleri, yaşadıkları bölge gibi faktörler dikkate alındığında bile çalışan kadınların fiziksel şiddeti meşru görme ihtimallerinin daha düşük olduğu görülmektedir. Diğer bir deyişle, kadının çalışıyor olması kendi hayatındaki olası istismarlara karşı durabilmesi açısından önemlidir. Kadınların şiddet algısı ve çalışmaları arasındaki ilişki, kadın işgücüne katılımının ve istihdamının teşvik edilmesinin kadına karşı şiddetin önlenmesinde de önemli bir bileşen olduğunu ortaya koymaktadır.
 

Türkiye’de kadına karşı şiddet

Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin en önemli boyutlarından biri kadına karşı şiddetin yaygınlığıdır. Türkiye genelinde kadınların %39’u fiziksel şiddete maruz kaldığını belirtmiştir.  Kadın hareketinin ve kadın hakları örgütlerinin bu alanda 30 yılı aşkın süredir yaptığı çalışmalara, toplumsal farkındalığın ve kamuda konuya verilen önemin artmasına rağmen kadına karşı şiddet yok edilememiştir. Kadına karşı şiddetin ortadan kaldırılmasının doğru politikalar oluşturmaya bağlı olduğu düşünüldüğünde, şiddetin nedenlerini belirlemenin önemi aşikârdır.
 

Türkiye’de şiddet gören kadın destek talep etmiyor

Yapılan çalışmalar kadınların şiddetle ilgili algı ve tutumlarının, şiddete karşı önlem almakta önemli bir rol oynadığını göstermiştir. Örneğin, kadına karşı aile içi şiddeti ele alan, Türkiye genelinde yürütülmüş en yeni ve kapsamlı araştırma, kadınların gördükleri şiddet karşısında kendilerine destek verebilecek kurum ve kuruluşlara başvurmadıklarını ortaya koymuştur. Bunun en önemli sebebinin kadınların yaşadıkları şiddeti çok ciddi bir sorun olarak tanımlamıyor olması, diğer bir deyişle şiddetin normalleştirilmesi olduğu görülmektedir. Bu bağlamda şiddeti önlemeye yönelik politika oluşturmakta kadınların şiddetle ilgili algı ve tutumları en önemli bileşenlerden biridir. Bu araştırma notunda kadınların şiddetle ilgili algısı şiddeti meşru görme durumlarıyla ölçülmektedir.  

Türkiye’de çalışan kadın oranı çok düşük

Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin ele aldığımız bir diğer boyutu ise kadın istihdamıdır. Türkiye’de kadın istihdamı 2011 yılında bile kentlerde yüzde 24,8 gibi oldukça düşük bir seviyede seyretmektedir. Bu araştırma notu, Türkiye’de kadınlar için vahim sonuçları olan şiddetle ilgili algılarının, kadınların çalışma yaşamına katılmasıyla ilişkisini araştırmaktadır. Bu bağlamda, kadınların şiddeti meşru görüp görmediklerinin, çalışıyor olmakla ilgili olup olmadığını inceledik.  

Son Güncelleme: Perşembe, 08 Mart 2012 11:47

Gösterim: 2486

Ankara’da Sezen Aksu burslu öğrenciler için konser verdi.Minik Serçe konserde sevilen şarkılarını seslendirdi.

Video için tıklayın

sezen aksu'dan eğitime destekTürk Eğitim Deneği'nin organize ettiği "10 Bin Genç Meşale Daha Aydınlık Türkiye" projesine destek için ATO Congresium'da düzenlenen konsere, Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Konser öncesinde TED okullarında okuyan öğrenciler duygularını konuklarla paylaştı. Öğrencilerin konuşmalarının ardından bir konuşma yapan Türk Eğitim Derneği Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, "Bu ülke hepimizin. Bu ülkeyi hepimiz çağımızdan fazla seviyoruz. Bu ülkenin geleceğine hizmet etmeyi her şeyden önce bir hizmet olarak görüyoruz" dedi. "Hepimizin isteği bu ülkeyi ileri götürmek" diyen Pehlivanoğlu, "Hiçbir maliyetin bir ülkenin geleceğinden daha pahalı olamaz. Siyasiler, neslimizle ilgili karar verirken çok iyi düşünün" dedi.

Konuşma ve tanıtımların ardından sahneye ünlü Piyanist Fahri Atakoğlu'nun eşliğinde Sezen Aksu çıktı. Minik Serçe'nin "10 Bin Genç Meşale Daha Aydınlık Türkiye" projesi için verdiği konserin gelirleri eğitime destek için kullanılacak.

> Sezen Aksu öğrenciler için konser verdi

Ankara’da Sezen Aksu burslu öğrenciler için konser verdi.Minik Serçe konserde sevilen şarkılarını seslendirdi.

Video için tıklayın

sezen aksu'dan eğitime destekTürk Eğitim Deneği'nin organize ettiği "10 Bin Genç Meşale Daha Aydınlık Türkiye" projesine destek için ATO Congresium'da düzenlenen konsere, Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Abdulkadir Aksu, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Konser öncesinde TED okullarında okuyan öğrenciler duygularını konuklarla paylaştı. Öğrencilerin konuşmalarının ardından bir konuşma yapan Türk Eğitim Derneği Başkanı Selçuk Pehlivanoğlu, "Bu ülke hepimizin. Bu ülkeyi hepimiz çağımızdan fazla seviyoruz. Bu ülkenin geleceğine hizmet etmeyi her şeyden önce bir hizmet olarak görüyoruz" dedi. "Hepimizin isteği bu ülkeyi ileri götürmek" diyen Pehlivanoğlu, "Hiçbir maliyetin bir ülkenin geleceğinden daha pahalı olamaz. Siyasiler, neslimizle ilgili karar verirken çok iyi düşünün" dedi.

Konuşma ve tanıtımların ardından sahneye ünlü Piyanist Fahri Atakoğlu'nun eşliğinde Sezen Aksu çıktı. Minik Serçe'nin "10 Bin Genç Meşale Daha Aydınlık Türkiye" projesi için verdiği konserin gelirleri eğitime destek için kullanılacak.

Son Güncelleme: Perşembe, 08 Mart 2012 11:19

Gösterim: 3026


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.