Yeni modelde öğrenciler 5'inci sınıftan itibaren yabancı dil eğitimi almaya başlayacak. Her yıl bir üst kura geçecek öğrencilerin daha fazla pratik yapması sağlanacak.

Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), 4+4+4 şeklindeki eğitim sistemiyle birlikte okullarda yeni bir uygulamayı daha hayata geçiriyor. Bakanlık yeni eğitim sistemi ile birlikte okullarda yabancı dil eğitimini de kademelendirecek. Buna göre bir öğrenci 5'inci sınıftan itibaren yabancı dil eğitimi almaya başlayacak ve her yıl bir üst kademeye geçecek. Böylece öğrenciler İngilizce derslerinde bir sonraki yıl tekrar yapmayacak.

KUR SİSTEMİ GELİYOR

İkinci kademe birinci sınıfta beginner (başlangıç) seviyesinden eğitime başlayacak öğrenciler, daha sonraki yıllarda elementary (basit), pre-intermediate (orta) ve intermediate (üst) seviyeler olmak üzere İngilizce dilinin seviyelerini tamamlayacaklar. MEB Talim Terbiye Kurulu'nun üzerinde çalıştığı İngilizce dil eğitimi, müfredat oluşturulduktan sonra yeni eğitim sistemi ile birlikte hayata geçirilecek. Dil bilgisi olarak da üst düzeyde verilecek İngilizce eğitimi ile bakanlık yıllardır öğrencilere gösterilen müfredatı da sil baştan yenilemiş olacak.

SUUDİ ARABİSTAN'IN GERİSİNDEYİZ

Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı (TEPAV)'ın yaptığı bir araştırmada da konuyla ilgili çarpıcı sonuçlar ortaya çıktı. Araştırmada İngilizce Yeterlilik Endeksi'nde (İYE) 44 ülke arasında 43'üncü olan Türkiye'nin, İngilizce'nin bilinirliği bakımından da Şili, Endonezya ve Suudi Arabistan'ın gerisinde olduğu ifade edildi. Öte yandan devlet okullarındaki İngilizce öğretmeni açığının ise 8 bin 465 kişi olduğu belirtildi.

'Öğretmenlere eğitim verilmeli'

Eğitim Bir Sen Genel Sekreteri Ahmet Özer, mevcut sistemin öğretmenlerin kapsamlı bir dil eğitimi vermesine engel olduğunu söyledi. Eğitiminin öğrencileri sınavlara hazırlamaya yönelik olduğunu ifade eden Özer, "Öncelikle öğretmenlerin yeni modele hazırlanmaları sağlanmalıdır. Öğretmenler yaz aylarında gruplar halinde yurtdışına gönderilmelidir" diye konuştu.

'Dünya 2'nci 3'üncü dilini öğreniyor'

Stratejik Düşünce Enstitüsü Başkanı Yasin Aktay da, Türkiye'de öğretilen yabancı dillerin pratiğe dönüştürülmediğini aktaran Aktay, "Öğretmenlere bu yönde gerekli eğitimin verilmediği konusunda ciddi soru işaretleri var. Konuyla ilgili dünyadaki örneklerine bakılmalı. Biz henüz birinci yabancı dili öğrenememişken diğer ülkelerde insanlar ikinci hatta üçüncü yabancı dilini geliştiriyor" dedi.

(bugün)

Milliyet Gazetesi Yazarı Doğan Heper’in bugünkü eğitim yazısı.

Okul hayatı 4+4+4 mü olmalı?   Bu 12 yıl kesintisiz mi olmalı, yoksa kesintili mi olmalı.

Okul öncesi 5 yaşında mı olmalı, 6 yaşında mı?

Din dersi nasıl olmalı?

Maksat İmam Hatiplerin orta kısmını diriltmek mi, değil mi?

Anlayan beri gelsin.

Soru çok.

Cevap yok.

Veya, bol bol tartışma, o kadar...

* * *

Bu, gündemi değiştirmek için yapılmıyorsa ne için yapılıyor.

Eğitimimiz gittikçe kalitesizleşiyor, bu münakaşalarla kalite sağlanacaksa daha da münakaşa edilsin isterim ama benim kanaatim tam tersi...

Liselerimiz dökülüyor.

Üniversitelerimiz lise gibi.

Öyle olmasa bazı özel okullar bu kadar rabette olur muydu?

* * *

Bakın, çocuk yabancı bir dili bilmiyorsa, lise, hatta üniversite de bitse ona iş yok.

Peki lisede, üniversitede yabancı dil öğrenilip de mi mezun olunuyor.

Hayır.

Hiç zannetmem.

* * *

Çocuk daha bir yaşına gelmeden anne baba okul telaşına başlıyor.

Çünkü çocukları yabancı dili hangi okullarda öğrenebilir. Ve iyi bir eğitim görebilir.

Özel okullar pahalı. Yıllık 30-35 milyar isteyen ekseriyette...

Ve bunlar başvuran herkesi okula almıyor.

Anne babayı imtihan edenler bile var.

* * *

Üniversitede ben hukuk fakültesinde de okudum ve iyi derece ile mezun oldum.

Çünkü o zaman 5 dersin 3’ünden “iyi” alma mecburiyeti vardı.

Hem de aynı dersten, hem yazılı hem sözlü sınava girilirdi. Yazılıdan geçen o dersin sözlüsüne girer, sözlüden kalırsa yazılısı da yanardı.

Eğitimi görüyor musunuz... İstersen çalışma.

Hem de hocalar pek ciddi idi. Ve yalnız hukuk dersi değil “yaşam dersi” de verilirdi.

İstanbul hukukun birinci sınıf amfisi 999 kişilikti. Ve Medeni Hukuk hocamız Ferit Hakkı Saymen derste, ders dinlemeyip gazeteye bakan bir arkadaşımızı, görevlileri çağırıp sınıftan attırmadan derse devam etmemişti.

İdare hukuku hocamız Ordinaryus Prof. Sıddık Sami Onar’dı ve yazılıyı verip sözlüye giren bir arkadaşımız siyah gözlüğünü çıkarmadan onun karşısına oturunca, sınavdan çıkarmış ve idare hukukundan sınıfta bırakmıştı.

Daha bunlara benzer çok olay var ama yer yok.

“Bu hocaların yaptığı demokratik değil” diyenler de olacaktır. Ama öğrencilerin iyi yetiştirildiğini inkar edebilir miyiz?

Şimdi lisede de üniversite de hocalar ve dersler üzerinde duran yok. Varsa yoksa ideolojik değişimler, tartışmalar.

Tabii bu şekilde kalite yükselmez, bilakis geriye gider.

(Doğan Heper-Milliyet Gazetesi)

Yurtkur Genel Müdürü Hasan Albayrak, eylül ayından itibaren ülke genelindeki 307 yurtta kalan 270 bin 269 öğrencinin ücretsiz internet erişimi olanağına kavuşacağını belirti.

"Harry Potter" filmlerinde rol alan oyunculardan Jamie Waylett, 2 yıl hapis cezasına çarptırıldı.

İngiltere sokaklarını geçen yaz savaş alanına çeviren olaylara karıştığı belirlenen oyuncunun, 8 Ağustos'ta kuzey Londra'da suç işleyen küçük bir çete ile birlikte olduğu kaydedildi.

Londra'da yargılanan oyuncu, şiddet olaylarına karıştığı için suçlu bulunurken, molotofkokteyli atarak mülke zarar verme suçlamasından beraat etti.

22 yaşındaki oyuncunun, ayaklanmalar sırasında bir süpermarketten çalınmış bir şişe şampanya aldığını daha önce itiraf ettiği belirtiliyor.

(radikal)