Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
4+4+4 Eğitim modelinin TBMM’de görüşülmesi devam ederken Batı’da nasıl bir eğitim modeli uygulanıyor. Bununla ilgili topladığımız bilgiler her ülkede farklı uygulamaların olduğunu gösteriyor.
ABD: 8+4 yıl, 6+3+3 yıl ya da 6+6 yıl eğitim var. Her eyaletin ayrı bir eğitim sistemi varken, eğitim 12 yıl sürüyor. Okula başlama yaşı 6.
HOLLANDA: 4 yaşına basan her çocuk okula gidebiliyor isverigeapotek.com. Zorunlu eğitim ise 5 yaşında başlıyor. İlköğretim 8, orta dereceli okul 4, 5 ile 6 yıl sürüyor.
ALMANYA: Temel eğitim zorunlu ve 6 yaşında başlıyor. Öğrenciler 4 yıl temel eğitim alıyor. Temel eğitimden sonra öğrenciye 3 farklı seçenek sunuluyor.
FRANSA: Eğitim 2 yaşında başlıyor. 2-6 yaş arası çocuklar ilkokula başlamak için hazırlanıyor. 6-11 yaş arası çocuklara basit okuma yazma ve matematik dersleri veriliyor.
BELÇİKA: 3+6+6 yıl formülü uygulanıyor. 18 yaşına kadar eğitim zorunlu. Ancak 16 yaşından itibaren yarı zamanlı okul, yarı zamanlı meslek eğitimi sistemi var. 16 yaşından sonra okurken çalışma imkânı sunuluyor.
İSVEÇ: 9+3 formülü var. Çocuklar 6-7 yaşlarında okula başlıyor. Lise normal ve mesleki liselerde devam ediyor.
ÇİN: Sistem 5+4+3 olarak uygulanıyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
4+4+4 Eğitim modelinin TBMM’de görüşülmesi devam ederken Batı’da nasıl bir eğitim modeli uygulanıyor. Bununla ilgili topladığımız bilgiler her ülkede farklı uygulamaların olduğunu gösteriyor.
ABD: 8+4 yıl, 6+3+3 yıl ya da 6+6 yıl eğitim var. Her eyaletin ayrı bir eğitim sistemi varken, eğitim 12 yıl sürüyor. Okula başlama yaşı 6.
HOLLANDA: 4 yaşına basan her çocuk okula gidebiliyor isverigeapotek.com. Zorunlu eğitim ise 5 yaşında başlıyor. İlköğretim 8, orta dereceli okul 4, 5 ile 6 yıl sürüyor.
ALMANYA: Temel eğitim zorunlu ve 6 yaşında başlıyor. Öğrenciler 4 yıl temel eğitim alıyor. Temel eğitimden sonra öğrenciye 3 farklı seçenek sunuluyor.
FRANSA: Eğitim 2 yaşında başlıyor. 2-6 yaş arası çocuklar ilkokula başlamak için hazırlanıyor. 6-11 yaş arası çocuklara basit okuma yazma ve matematik dersleri veriliyor.
BELÇİKA: 3+6+6 yıl formülü uygulanıyor. 18 yaşına kadar eğitim zorunlu. Ancak 16 yaşından itibaren yarı zamanlı okul, yarı zamanlı meslek eğitimi sistemi var. 16 yaşından sonra okurken çalışma imkânı sunuluyor.
İSVEÇ: 9+3 formülü var. Çocuklar 6-7 yaşlarında okula başlıyor. Lise normal ve mesleki liselerde devam ediyor.
ÇİN: Sistem 5+4+3 olarak uygulanıyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 07 Mart 2012 11:17
Gösterim: 3722
Milli Eğitim Bakanlığı, yeni eğitim modeli 4+4+4’ün Meclis’ten geçtikten sonra 2012-2013 eğitim döneminde devreye girecek projelerini tek tek kamuoyuna duyuruyor. Buna göre Milli Eğitim Bakanlığı 4+4+4 yeni eğitim sisteminin hayata geçmesiyle birlikte ortaokulları ilkokullardan ayıracak.
Böylece ilk 4’ten sonra öğrenci ortaokula başlayacak. Bakanlık ortaokulda esnek eğitim sistemini devreye sokacak ve öğrencinin okullar arasında yatay geçişi mümkün olabilecek. Eğer öğrenci mesleki ve teknik ortaokuluna başlamış ise duruma göre imam hatip veya düz ortaokula geçebilecek. Öğrenci meslek bölümleri arasında da geçiş yapabilecek. Öğrenciye 4+4’ten sonra verilen sertifika çıraklık eğitiminde yeterli olacak. Bu belge öğrencinin geçici olarak diploması yerine geçecek. Böylece öğrenci hem bölümünü okuyacak hem de bölümüyle ilgili staj yapabilecek. Ancak öğrenci diplomayı 12 yıldan önce alamayacak.
Din dersleri haftada 1 saatten 3 saate çıkacak
Ayrıca Bakanlık okullardaki din kültürü dersini haftada bir saatten 3 saate çıkaracak. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı din dersi kitapları üzerindeki çalışmalarına devam ediyor. Yeni eğitim dönemiyle okullarda okutulması planlanan yeni kitaplara yeni konular eklendiği belirtiliyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığı, yeni eğitim modeli 4+4+4’ün Meclis’ten geçtikten sonra 2012-2013 eğitim döneminde devreye girecek projelerini tek tek kamuoyuna duyuruyor. Buna göre Milli Eğitim Bakanlığı 4+4+4 yeni eğitim sisteminin hayata geçmesiyle birlikte ortaokulları ilkokullardan ayıracak.
Böylece ilk 4’ten sonra öğrenci ortaokula başlayacak. Bakanlık ortaokulda esnek eğitim sistemini devreye sokacak ve öğrencinin okullar arasında yatay geçişi mümkün olabilecek. Eğer öğrenci mesleki ve teknik ortaokuluna başlamış ise duruma göre imam hatip veya düz ortaokula geçebilecek. Öğrenci meslek bölümleri arasında da geçiş yapabilecek. Öğrenciye 4+4’ten sonra verilen sertifika çıraklık eğitiminde yeterli olacak. Bu belge öğrencinin geçici olarak diploması yerine geçecek. Böylece öğrenci hem bölümünü okuyacak hem de bölümüyle ilgili staj yapabilecek. Ancak öğrenci diplomayı 12 yıldan önce alamayacak.
Din dersleri haftada 1 saatten 3 saate çıkacak
Ayrıca Bakanlık okullardaki din kültürü dersini haftada bir saatten 3 saate çıkaracak. Öte yandan Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı din dersi kitapları üzerindeki çalışmalarına devam ediyor. Yeni eğitim dönemiyle okullarda okutulması planlanan yeni kitaplara yeni konular eklendiği belirtiliyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 07 Mart 2012 10:56
Gösterim: 3634
İki yıl önce atandığı Muş Merkez Yatılı Bölge Okulu'nda büyük işler yapan Yalovalı Melahat Aydın 15 kişilik ikna timiyle dağ taş gezerek 150 kız çocuğunu okula kaydettirmeyi başardı.
Melahat Aydın, Yalovalı bir eğitimci. İki yıl önce tayini Muş'a çıktı. Merkez Yatılı Bölge Okulu'na müdür olarak atanır atanmaz, hayatını okula gönderilmeyen kız çocuklarına adadı. Kar-kış, yağmur-çamur demeden Muş'un dağlarında, ovalarında çalmadık kapı bırakmadı. Oluşturduğu 15 kişilik ikna timiyle, 150 kız çocuğunu okula kaydettirdi. Böylece onları çocuk gelin olmaktan kurtardı. Halkın 'Müdür Bey Hanım' diye seslendiği Melahat Aydın, at sırtında yaptığı köy yolculuklarında köylü kadınlarla tandır da pişirdi, süt de sağdı. Melahat Hoca, okula kadın rengini sindirmiş. Kız öğrencilerine lila rengi okul formaları diktirmiş. Her birinin yemeğiyle tek tek ilgilenen, onlara ped kullanmayı öğreten Aydın; annelerinden babalarından uzak çocukları tek tek yıkıyor, saçlarını tarıyor. Bir akşamda 100 çocuğa banyo yaptırdığı dahi oluyor.
15 kişilik eğitim timi
Melahat Aydın, Muş İl Milli Eğitim Proje Ofisi işbirliğiyle, AB İnsan Kaynaklarını Geliştirme Operasyonel Programı'ndan hibe desteği alarak projesini hayata geçirdi. Sabancı Vakfı'nın desteklediği proje kapsamında Melahat Aydın, öğretmenlerden 15 kişilik bir tim oluşturdu. Ve bu timle aileleri ikna etmek için Muş köylerini dolaştı. Araçla ulaşımın mümkün olmadığı yerlere at üzerinde giden Melahat Aydın, proje kapsamında ailelere kadın hakları ve kent yaşamı eğitimleri verdi. Dört yıl önceye kadar karma bir okul olan Muş Merkez Yatılı İlköğretim Bölge Okulu, son üç yıldır sadece kız öğrencilere eğitim veriyor. Kızların okula gitmesine babalardan önce annelerin karşı çıktığını anlatan Melahat Aydın, "Çünkü anneler kızları evde yardımcı görüyor. 5-6 kardeşin bir kısmının sorumluluğunu onlara yüklüyor, ev işlerinde de onu iş ortağı haline getiriyor" diyor. Annelerin kız çocuklarının okuyup geleneklerden kopmasından da endişe ettiğini söyleyen Aydın, kadınların kendisine "Sen evde bulaşık yıkıyor musun, çocuklarına bakıyor musun, ev işi yapıyor musun, yemek yapıyor musun?" şeklinde sorular sorduğunu söylüyor. Şimdiye kadar 150 kız çocuğunu okula kaydettiğini söyleyen Melahat Aydın, çocukları üç haftada bir, haftada sonları köylere ailelerin yanına gönderiyor. Ve bu üç haftalık dönemlerde gönderdiği öğrenciler için evlilik hazırlıkları yapıldığına da tanık olmuş.
Düğün hazırlığı yapanları buldu
"Öğrencilerim köylerinden dönmezse hemen arkalarından gidiyorum ve bazılarının istendiğini, düğün hazırlıklarının yapıldığını görüyorum. Birçoğunu okula geri döndürebiliyoruz" diye konuşan Aydın bir başka soruna da dikkat çekiyor: "Ancak bazen resmi olarak 12 yaşında görülen kızın, 17-18 yaşında çıktığı da oluyor. Nüfusa geç yazdırılmışlar. Onları maalesef geri kazanamıyoruz, çünkü okulumuz bir ilköğretim okulu. Bunun için lise olmak lazım." Aydın, Muş Merkez Kız Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nun baştan ayağa yenilenmesinde de aktif rol almış. Halkın "Müdür Bey Hanım" diye seslendiği Melahat Aydın ailelerin karma eğitimden rahatsız olduğuna, kızlarının erkekler ile yatılı bir okulda kalmasının onları endişelendirdiğine de dikkat çekiyor. Okulun karma eğitimi sonlandırıldığında kızlarını okuldan alan pek çok ailenin kolaylıkla ikna olduğunu da vurgulayan Aydın; kendisini 450 kız çocuğunun annesi olarak gördüğünü söylüyor. Öyle ki biri lisede, biri ilköğretimde okuyan iki çocuğunun kendisini 450 öğrencisiyle paylaşmaya alıştığını anlatıyor. Önündeki en büyük hedefin ise ilköğretime kazandırdığı bu kız çocuklarının lise ve üniversitelerde eğitime devam etmesini sağlamak olduğunu vurguluyor.
(sabah)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İki yıl önce atandığı Muş Merkez Yatılı Bölge Okulu'nda büyük işler yapan Yalovalı Melahat Aydın 15 kişilik ikna timiyle dağ taş gezerek 150 kız çocuğunu okula kaydettirmeyi başardı.
Melahat Aydın, Yalovalı bir eğitimci. İki yıl önce tayini Muş'a çıktı. Merkez Yatılı Bölge Okulu'na müdür olarak atanır atanmaz, hayatını okula gönderilmeyen kız çocuklarına adadı. Kar-kış, yağmur-çamur demeden Muş'un dağlarında, ovalarında çalmadık kapı bırakmadı. Oluşturduğu 15 kişilik ikna timiyle, 150 kız çocuğunu okula kaydettirdi. Böylece onları çocuk gelin olmaktan kurtardı. Halkın 'Müdür Bey Hanım' diye seslendiği Melahat Aydın, at sırtında yaptığı köy yolculuklarında köylü kadınlarla tandır da pişirdi, süt de sağdı. Melahat Hoca, okula kadın rengini sindirmiş. Kız öğrencilerine lila rengi okul formaları diktirmiş. Her birinin yemeğiyle tek tek ilgilenen, onlara ped kullanmayı öğreten Aydın; annelerinden babalarından uzak çocukları tek tek yıkıyor, saçlarını tarıyor. Bir akşamda 100 çocuğa banyo yaptırdığı dahi oluyor.
15 kişilik eğitim timi
Melahat Aydın, Muş İl Milli Eğitim Proje Ofisi işbirliğiyle, AB İnsan Kaynaklarını Geliştirme Operasyonel Programı'ndan hibe desteği alarak projesini hayata geçirdi. Sabancı Vakfı'nın desteklediği proje kapsamında Melahat Aydın, öğretmenlerden 15 kişilik bir tim oluşturdu. Ve bu timle aileleri ikna etmek için Muş köylerini dolaştı. Araçla ulaşımın mümkün olmadığı yerlere at üzerinde giden Melahat Aydın, proje kapsamında ailelere kadın hakları ve kent yaşamı eğitimleri verdi. Dört yıl önceye kadar karma bir okul olan Muş Merkez Yatılı İlköğretim Bölge Okulu, son üç yıldır sadece kız öğrencilere eğitim veriyor. Kızların okula gitmesine babalardan önce annelerin karşı çıktığını anlatan Melahat Aydın, "Çünkü anneler kızları evde yardımcı görüyor. 5-6 kardeşin bir kısmının sorumluluğunu onlara yüklüyor, ev işlerinde de onu iş ortağı haline getiriyor" diyor. Annelerin kız çocuklarının okuyup geleneklerden kopmasından da endişe ettiğini söyleyen Aydın, kadınların kendisine "Sen evde bulaşık yıkıyor musun, çocuklarına bakıyor musun, ev işi yapıyor musun, yemek yapıyor musun?" şeklinde sorular sorduğunu söylüyor. Şimdiye kadar 150 kız çocuğunu okula kaydettiğini söyleyen Melahat Aydın, çocukları üç haftada bir, haftada sonları köylere ailelerin yanına gönderiyor. Ve bu üç haftalık dönemlerde gönderdiği öğrenciler için evlilik hazırlıkları yapıldığına da tanık olmuş.
Düğün hazırlığı yapanları buldu
"Öğrencilerim köylerinden dönmezse hemen arkalarından gidiyorum ve bazılarının istendiğini, düğün hazırlıklarının yapıldığını görüyorum. Birçoğunu okula geri döndürebiliyoruz" diye konuşan Aydın bir başka soruna da dikkat çekiyor: "Ancak bazen resmi olarak 12 yaşında görülen kızın, 17-18 yaşında çıktığı da oluyor. Nüfusa geç yazdırılmışlar. Onları maalesef geri kazanamıyoruz, çünkü okulumuz bir ilköğretim okulu. Bunun için lise olmak lazım." Aydın, Muş Merkez Kız Yatılı İlköğretim Bölge Okulu'nun baştan ayağa yenilenmesinde de aktif rol almış. Halkın "Müdür Bey Hanım" diye seslendiği Melahat Aydın ailelerin karma eğitimden rahatsız olduğuna, kızlarının erkekler ile yatılı bir okulda kalmasının onları endişelendirdiğine de dikkat çekiyor. Okulun karma eğitimi sonlandırıldığında kızlarını okuldan alan pek çok ailenin kolaylıkla ikna olduğunu da vurgulayan Aydın; kendisini 450 kız çocuğunun annesi olarak gördüğünü söylüyor. Öyle ki biri lisede, biri ilköğretimde okuyan iki çocuğunun kendisini 450 öğrencisiyle paylaşmaya alıştığını anlatıyor. Önündeki en büyük hedefin ise ilköğretime kazandırdığı bu kız çocuklarının lise ve üniversitelerde eğitime devam etmesini sağlamak olduğunu vurguluyor.
(sabah)
Son Güncelleme: Çarşamba, 07 Mart 2012 10:38
Gösterim: 2812
653 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Kur’an Kursu öğreticisi olarak atanmaya hak kazanan 6932 kişinin yerleştirmesi, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar’ın başkanlığındaki komisyon tarafından bilgisayar ortamında yapıldı.653 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Kur’an Kursu öğreticisi olarak atanmaya hak kazanan 6932 kişinin yerleştirmesi, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar’ın başkanlığındaki komisyon tarafından bilgisayar ortamında yapıldı. Adayların yerleştirme işlemleri, Başkanlıkça verilen yeterlik belgesi puanı ile 14-15 Ocak tarihlerinde yapılan mesleki yeterlik sınavından alınan başarı puanı esas alınarak tercih sırasına göre gerçekleştirildi.
Önceliğin ilahiyat fakültesi mezunlarına verildiği yerleştirmelerde şu sıralamaya dikkat edildi:
İlahiyat Fakültesi mezunları
İlahiyat ön lisans ve diğer lisans mezunları,
İlahiyat ön lisans mezunları,
İmam hatip lisesi ve diğer lisans mezunları
İmam hatip lisesi mezunları.
Eşitlik durumlarında ise hafızlık, hizmet süresi, yaş ve mezuniyet tarihi gibi durumlar dikkate alındı.
Bilgisayar ortamında yapılan yerleştirme sonuçlarına göre, İlahiyat Fakültesi mezunu 271, İlahiyat ön lisans ve diğer lisans mezunu 106, İlahiyat ön lisans mezunu 3 bin 542, İmam Hatip Lisesi mezunu ve diğer lisans mezunu 139, İmam Hatip Lisesi mezunu ve diğer ön lisans mezunu 136 ve İmam Hatip Lisesi mezunu 2 bin 738 olmak üzere toplam 6 bin 932 kişinin yerleştirme işlemleri gerçekleştirildi.
Yerleştirme işlemi sonuçlanan 6 bin 932 kişinin 561’i erkek, 6 bin 371’i bayan adaylardan oluşuyor. Yerleşen adayların atanmaya esas evraklarını, 16 Mart’a kadar yerleştiği il müftülüğüne teslim etmesi gerekiyor. Atanmaya esas evrakların il müftülüklerince kontrol edilerek Başkanlığa teslimi ise 23 Mart’ta son bulacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
653 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Kur’an Kursu öğreticisi olarak atanmaya hak kazanan 6932 kişinin yerleştirmesi, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar’ın başkanlığındaki komisyon tarafından bilgisayar ortamında yapıldı.653 sayılı Kanun Hükmünde Kararname kapsamında Kur’an Kursu öğreticisi olarak atanmaya hak kazanan 6932 kişinin yerleştirmesi, Diyanet İşleri Başkan Yardımcısı Prof. Dr. M. Emin Özafşar’ın başkanlığındaki komisyon tarafından bilgisayar ortamında yapıldı. Adayların yerleştirme işlemleri, Başkanlıkça verilen yeterlik belgesi puanı ile 14-15 Ocak tarihlerinde yapılan mesleki yeterlik sınavından alınan başarı puanı esas alınarak tercih sırasına göre gerçekleştirildi.
Önceliğin ilahiyat fakültesi mezunlarına verildiği yerleştirmelerde şu sıralamaya dikkat edildi:
İlahiyat Fakültesi mezunları
İlahiyat ön lisans ve diğer lisans mezunları,
İlahiyat ön lisans mezunları,
İmam hatip lisesi ve diğer lisans mezunları
İmam hatip lisesi mezunları.
Eşitlik durumlarında ise hafızlık, hizmet süresi, yaş ve mezuniyet tarihi gibi durumlar dikkate alındı.
Bilgisayar ortamında yapılan yerleştirme sonuçlarına göre, İlahiyat Fakültesi mezunu 271, İlahiyat ön lisans ve diğer lisans mezunu 106, İlahiyat ön lisans mezunu 3 bin 542, İmam Hatip Lisesi mezunu ve diğer lisans mezunu 139, İmam Hatip Lisesi mezunu ve diğer ön lisans mezunu 136 ve İmam Hatip Lisesi mezunu 2 bin 738 olmak üzere toplam 6 bin 932 kişinin yerleştirme işlemleri gerçekleştirildi.
Yerleştirme işlemi sonuçlanan 6 bin 932 kişinin 561’i erkek, 6 bin 371’i bayan adaylardan oluşuyor. Yerleşen adayların atanmaya esas evraklarını, 16 Mart’a kadar yerleştiği il müftülüğüne teslim etmesi gerekiyor. Atanmaya esas evrakların il müftülüklerince kontrol edilerek Başkanlığa teslimi ise 23 Mart’ta son bulacak.
Son Güncelleme: Çarşamba, 07 Mart 2012 10:58
Gösterim: 2487
Türkiye'de okuyan yabancı öğrencilerin yılda bir kez ülkelerine gidiş-dönüş masraflarını devletin karşılayacağı müjdesi, öğrencilerin ayaklarını yerden kesti.
Lisans, yüksek lisans ve doktora için Türkiye'ye gelen ancak maddî imkânsızlıklar sebebiyle memleketlerine gidemeyen öğrenciler sevinçlerini Zaman'la paylaştı. Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi Endonezyalı Teuku Mahreza, iki yıldır ailesini görememiş. Yaz tatilinde bedava bilet fırsatından yararlanacağının altını çiziyor. Batı Afrika ülkesi Burundi'den yüksek lisans için İstanbul'a gelen Serges Sabimbona ise eşi ve iki çocuğunu geride bıraktığını söylüyor. Türk yetkililere teşekkür ederken, "Çocuklarımı görebileceğim. Aileme müjdeyi verdim." diyor.
Maddi durumu yetersiz olduğundan ailesini 3 yıldır göremiyor
Batı Afrika ülkesi Burundi'li Serges Sabimbona (35), maddi durumu iyi olmadığı için ailesini üç yıldır göremediğini anlattı. İstanbul Üniversitesi'nde okuyan Sabimbona, ailesini çok özlediğini hemen her gün sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden çocuklarının resimlerine baktığını söyledi. Ülkesine gidiş-dönüş masraflarının bin Euro'yu geçtiğini ifade eden Sabimbona, "Türk yetkililere çok teşekkür ediyorum. Çocuklarımı görebileceğim. Aileme müjdeyi verdim. Onlar da Türklere duacı." diye konuştu.
Çapa Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencisi Endonezyalı Teuku Mahreza da uçak biletleri pahalı olduğu için iki yıldır ülkesine gidemediğini kaydetti. Yaz tatilinde devletin kendilerine tanıdığı bedava bilet fırsatından yararlanacağını söyleyen Mahzera, kırık Türkçesiyle yetkililere minnettar olduğunu dile getirdi. Yine Çapa Tıp'ın birinci sınıfında okuyan Moğolistanlı Askhar Yerbol ise Türkiye'nin emeklerini boşa çıkarmayacaklarını söyledi: "Okulumuz bittikten sonra Moğolistan ile Türkiye arasında kardeşlik köprüsü kuracağız."
Yabancı öğrencilerin yılda bir kez yol masraflarının karşılanmasıyla ilgili bilgi veren Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Kemal Yurtnaç, Türkiye'de yıllardır maddi imkânsızlıklar sebebiyle memleketine gidemeyen, ailesini göremeyen birçok yabancı olduğunu belirtti. Bu öğrencilerin yol masraflarının karşılanmasıyla ilgili Maliye Bakanlığı'yla görüştüklerini ifade eden Yurtnaç, "Yabancı öğrencilere kendilerinin belirleyeceği zamanlarda bilet verilecek. Ayrıca olağanüstü durumlarda, memleketine gitmek isteyen öğrenciler de değerlendirme kurulu kararıyla bilet alabilecek." diye konuştu.
Bekir Bozdağ ayrıntıları bildireceklerini söyledi
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın geçen hafta müjdesini verdiği bedava bilet uygulaması, kamuoyunda yıllardır ailelerini görmeyen yabancı öğrenciler için reform niteliğinde bir karar olarak değerlendirildi. Uygulamaya göre Türkiye'de öğrenim gören yabancı öğrencilerin yılda bir kez memleketlerine gidiş-dönüş yol masrafları Türkiye tarafından karşılanacak. Konunun ayrıntıları henüz açıklanmadı ancak uygulamadan yaklaşık 11 bin burslu öğrencinin yararlanacağı belirtiliyor. Bunun yanı sıra yabancı öğrenciler için zorunlu hale getirilen sağlık sigortası primlerinde üçte iki indirime gidildi. Öğrenciler artık sağlık sigortası için 95-110 lira arası bir ücret yerine sadece 3O-40 lira ödeyecek. Ayrıca lisans, yüksek lisans ve doktora gibi farklı kategorilerde verilen burslarda da ciddi artışlar yapıldı. Resmî verilere göre Türkiye'de yaklaşık 26 bin yabancı öğrenci öğrenim görüyor.
(zaman)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Türkiye'de okuyan yabancı öğrencilerin yılda bir kez ülkelerine gidiş-dönüş masraflarını devletin karşılayacağı müjdesi, öğrencilerin ayaklarını yerden kesti.
Lisans, yüksek lisans ve doktora için Türkiye'ye gelen ancak maddî imkânsızlıklar sebebiyle memleketlerine gidemeyen öğrenciler sevinçlerini Zaman'la paylaştı. Çapa Tıp Fakültesi öğrencisi Endonezyalı Teuku Mahreza, iki yıldır ailesini görememiş. Yaz tatilinde bedava bilet fırsatından yararlanacağının altını çiziyor. Batı Afrika ülkesi Burundi'den yüksek lisans için İstanbul'a gelen Serges Sabimbona ise eşi ve iki çocuğunu geride bıraktığını söylüyor. Türk yetkililere teşekkür ederken, "Çocuklarımı görebileceğim. Aileme müjdeyi verdim." diyor.
Maddi durumu yetersiz olduğundan ailesini 3 yıldır göremiyor
Batı Afrika ülkesi Burundi'li Serges Sabimbona (35), maddi durumu iyi olmadığı için ailesini üç yıldır göremediğini anlattı. İstanbul Üniversitesi'nde okuyan Sabimbona, ailesini çok özlediğini hemen her gün sosyal paylaşım sitesi Facebook üzerinden çocuklarının resimlerine baktığını söyledi. Ülkesine gidiş-dönüş masraflarının bin Euro'yu geçtiğini ifade eden Sabimbona, "Türk yetkililere çok teşekkür ediyorum. Çocuklarımı görebileceğim. Aileme müjdeyi verdim. Onlar da Türklere duacı." diye konuştu.
Çapa Tıp Fakültesi birinci sınıf öğrencisi Endonezyalı Teuku Mahreza da uçak biletleri pahalı olduğu için iki yıldır ülkesine gidemediğini kaydetti. Yaz tatilinde devletin kendilerine tanıdığı bedava bilet fırsatından yararlanacağını söyleyen Mahzera, kırık Türkçesiyle yetkililere minnettar olduğunu dile getirdi. Yine Çapa Tıp'ın birinci sınıfında okuyan Moğolistanlı Askhar Yerbol ise Türkiye'nin emeklerini boşa çıkarmayacaklarını söyledi: "Okulumuz bittikten sonra Moğolistan ile Türkiye arasında kardeşlik köprüsü kuracağız."
Yabancı öğrencilerin yılda bir kez yol masraflarının karşılanmasıyla ilgili bilgi veren Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanı Kemal Yurtnaç, Türkiye'de yıllardır maddi imkânsızlıklar sebebiyle memleketine gidemeyen, ailesini göremeyen birçok yabancı olduğunu belirtti. Bu öğrencilerin yol masraflarının karşılanmasıyla ilgili Maliye Bakanlığı'yla görüştüklerini ifade eden Yurtnaç, "Yabancı öğrencilere kendilerinin belirleyeceği zamanlarda bilet verilecek. Ayrıca olağanüstü durumlarda, memleketine gitmek isteyen öğrenciler de değerlendirme kurulu kararıyla bilet alabilecek." diye konuştu.
Bekir Bozdağ ayrıntıları bildireceklerini söyledi
Başbakan Yardımcısı Bekir Bozdağ'ın geçen hafta müjdesini verdiği bedava bilet uygulaması, kamuoyunda yıllardır ailelerini görmeyen yabancı öğrenciler için reform niteliğinde bir karar olarak değerlendirildi. Uygulamaya göre Türkiye'de öğrenim gören yabancı öğrencilerin yılda bir kez memleketlerine gidiş-dönüş yol masrafları Türkiye tarafından karşılanacak. Konunun ayrıntıları henüz açıklanmadı ancak uygulamadan yaklaşık 11 bin burslu öğrencinin yararlanacağı belirtiliyor. Bunun yanı sıra yabancı öğrenciler için zorunlu hale getirilen sağlık sigortası primlerinde üçte iki indirime gidildi. Öğrenciler artık sağlık sigortası için 95-110 lira arası bir ücret yerine sadece 3O-40 lira ödeyecek. Ayrıca lisans, yüksek lisans ve doktora gibi farklı kategorilerde verilen burslarda da ciddi artışlar yapıldı. Resmî verilere göre Türkiye'de yaklaşık 26 bin yabancı öğrenci öğrenim görüyor.
(zaman)
Son Güncelleme: Çarşamba, 07 Mart 2012 10:13
Gösterim: 3864