Üniversite giriş sınavı kalkarsa ne olur?
- Ayrıntılar
- Kategori: Alparslan Dartan
- Pazar, 15 Ocak 2012 12:20 tarihinde oluşturuldu
Üniversite sınavlarının kalkması yükseköğretimde istenen ve beklenen kalite artışını sağlar mı? Günümüz koşullarında üniversite sınavlarının kalkması yükseköğretimde istenen ve beklenen kalite artışını sağlamayacaktır.Yeni Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer geçtiğimiz günlerde “Üniversitelerdeki sınav kavramının ortadan kalkmasının sihirli kavramı arz talep dengesidir. 2017’de sınavsız geçiş mümkün olabilir” diyerek gerçekte bunun mümkün olup olamayacağı konusunu eğitimle ilgili kişi ve kurumların tartışmasına açtı.
Bugüne kadar Yükseköğretime geçiş süreci ile ilgili yüzlerce düzenleme ve reform gerçekleştirildi. Bunlar içerisinde zaman zaman başarılı olan uygulamalar olmakla beraber çoğu değişiklik yanında başka bir sorunları beraberinde getirdi. Üniversiteye giriş sisteminin temelde eğitim sisteminin bir parçası olarak görülmemesi bu sıkıntıların başlıca nedeni olmuştur. Yapılan hemen her değişiklik ortaöğretimde aşılması güç ve zaman alan sorunlara yol açmıştır.
Arz var talep yok/2017 veya 2027 fark etmez
Sayın Bakanın belirttiği gibi nicel olarak üniversite sayısını artırarak ve kontenjanları yükselterek yükseköğretime olan talebi karşılanabilir seviyeye getirmek mümkün olabilir. Ancak bu arz talep dengesinin aşılmış olması bugün karşımızda duran boş kontenjanlar gerçeğini açıklamamıza yetmiyor. Bugün binlerce aday dışarıda üniversiteli olmayı beklerken yine özellikle vakıf üniversitelerinde binlerce öğrencilik kontenjan açıkları bulunuyor.
Öğrencilerin ilgi ve yetenekleri gelecekten beklentileri, velilerin çocuklarına yaptıkları eğitim yatırımı, göze aldıkları maddi manevi yük ve benzeri pek çok sebep üniversite adaylarını üniversite seçiminde iyi bir üniversite iyi bir meslek ve geleceğin garantiye alınacağı bir kurum tercihine yöneltmektedir. 2017 veya 2027 fark etmez. Sadece arz ile talebin niceliksel olarak karşılandığı değil hem niceliksel hem de niteliksel kalitenin eşitlenebildiği zaman sınav yerine başka şeyleri konuşmaya başlayabiliriz. Ülkenin sosyal ve politik süreçleri, demografik yapısı, kültürel değerleri pek değişmediği sürece sınavın kaldırılması beraberinde pek çok sıkıntıyı ortaya çıkaracaktır. Bu nedenle kapasite ve kalite sorunları çözülmeden yükseköğretime geçiş sisteminde kalıcı ve köklü bir değişiklik gerçekleştirmek oldukça güç görünmektedir.
Sınavın kaldırılmasının istenmesini rasyonel değil
Öğrenciler ve velilerin büyük çoğunluğu yükseköğretimi bir meslek sahibi olmanın aracı olarak görüyor. Bu toplumsal algı ve ekonomik gerçeklik ister istemez öğrencilerin yükseköğretim taleplerinin oluşmasında belirleyici bir rol oynuyor. Binlerce üniversite diplomalı işsizin sırf bir üniversitede okuyayım diyerek üniversite kapısını zorladığı bu sistemde, artık üniversite diplomasına sahip olmak hayata her koşulda hazır olmak anlamına gelmiyor.
Yüksek öğretim programlarında kontenjan artışının mezunlarının istihdam edilebilirliği sağlayacak alanlarda yapılması önemlidir. Bu sorunlar güncelliğini korurken sınavın kaldırılmasının istenmesini rasyonel bulmuyorum.
Mutlaka sınav yapılmalı mı?
ÖSYM hala sınav deneyimi ve yönetim aksaklıklarına rağmen güvenilir bir kurum. Bugün tüm tartışmalarına ve güvenirliliğinin sorgulanmasına rağmen sahip olduğu altyapı ve deneyim bugünün koşullarında ÖSYM nin yapacağı sınavı zorunlu kılıyor. Bu sınavın yapısı elbette ortaöğretimde sürdürülen eğitim programlarıyla paralel olmalıdır ancak her koşulda sınav yapmak ve bunu çoktan seçmeli gerçekleştirmek nicelik ve nitelik açısından şart görünüyor. Bir sıralama sınavı yapılacaksa da bunun en iyi yolu çoktan seçmeli sınavlardır.
Sınav sadece çoktan seçmeli haliyle değil, açık uçlu sorularla, yorum becerisini ortaya koyabileceği kompozisyonlarla ya da hem sınav hem de mülakat (özellikle öğretmen yetiştiren kurumlarda) seçenekleriyle çok boyutlu hale getirilebilir.
YASAL UYARI:
Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
Alparslan Dartan İstanbul PDR Şube Başkanı
24.Şub.2025
2. Dönem Hızlıca Yokuş Aşağı
Alpaslan Dartan Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı MEB'e bağlı okullarda eğitim alan yaklaşık 21 milyon öğrenci ve 1 milyon 200 bin civarındaki öğretmen 2024-2025 eğitim öğretim yılı...
04.Kas.2024
Şiddet Sarmalında Güvenli Okul / Güvenli Hayat
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Ülkesini tutkuyla sevenlerin oluşturduğu bir toplulukta insanların, tutkuyla bağlı oldukları değerleri korumaya, yaşatmaya çalışması beklenen ve olması gereken...
27.Eyl.2024
Eğitim Pahalı Mıdır? Eğitimin Değeri / Ederi Nedir?
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı “Eğitimin pahalı olduğunu düşünüyorsanız, cehaletin bedelini hesaplayın.” Sokrates MEB'e bağlı okullarda eğitim alan yaklaşık 21 milyon öğrenci ve 1...
23.Ağu.2024
Eğitimde Bakmak ile Görmek ve Türkiye Yüzyılı!
Alpaslan Dartan – Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı “İstiklalden İstikbale, Türkiye Yüzyılını inşa edecek nesiller yetiştirmek” (Yusuf Tekin) Bir birleşenler topluluğu olan devlet, yönetimi, yasası, felsefesi, politikası,...
27.Şub.2024
Özel okul velisi, öğretmeni ve okul sahipleri: Sesimizi duyan var mı?
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Türkiye’de temel becerilerden yoksun, performans göstergelerine özellikle de sınava ve sonuçlarına odaklı bir eğitim anlayışı sürdürülürken eğitimde niceliksel...
06.Şub.2024
MEB’in ortak sınavlarının sonuçları hakkında neyi, ne kadar biliyoruz?
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Millî Eğitim Bakanlığı, geçen yıl Eylül ayında öğrencilerin gelişimini takip etmek, müfredatın işlenmesinde okullar arasında bütünlük sağlamak ve...
06.Kas.2023
Cumhuriyetin 100. Yılında Eğitim: Toplumcu mu, Bireyci mi?
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR UzmanıMerak, kendi kendine öğrenme, deneysellik, keşif ve sorgulama, modern eğitimin ayar damgası olmalıdır. Bu tür bir eğitim yaratıcılığı...
24.Eyl.2023
Yeni dönem başlarken; Öğrenciler, Ebeveynler ve Öğretmenler
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Okullar açılırken öğrenciler, öğretmenler ve anne babalar için heyecanlı, endişeli bir süreç de başlamış oldu. Türkiye’de farklı yaş...
01.Eyl.2023
Hayat hep seçimlerden / tercihlerden ibaret midir?
Alpaslan Dartan – Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı İnsanoğlu normal koşullarda doğar, büyür, gelişir, gençleşir, olgunlaşır, yaşlanır ve nihayetinde ölür, doğanın yasası böyle, elbette buna diyecek...
21.Tem.2023
LGS ve YKS: Ulusal Sınavlar ve Sonuçları Üzerine
Alpaslan Dartan – PDR Uzmanı / Eğitim Yöneticisi Haziran ayında gerçekleştirilen ve ulusal sınavlarımız dediğimiz LGS ve YKS’nin bu yıl deprem gibi yaşanan acı deneyime ve...
03.Tem.2023
Yeni Bakan Yeni Umut olacak mı?
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Milli Eğitim Bakanlığına atanan Prof. Dr. Yusuf Tekin, aslında Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü alanından bir profesör....
27.May.2023
Liseler Neden 4 Yıl?
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Eğitim sistemimizdeki belirli dönemlerdekisistem değişikliklerinin genel hayat üzerinde olumlu/olumsuz etkilerini ve uzun yıllar silinmeyecek izleri görebiliyoruz. Son yıllarda Liselerde...
27.Nis.2023
YÖK değişir mi ya da üniversiteler nicelikten niteliğe doğru değişir mi?
Alpaslan Dartan / Eğitim Yöneticisi - PDR Uzmanı Uzunca bir süre seçimlerin tarihine endeksli olarak ne zaman yapılacağı belirsiz olan Yükseköğretim Kurumları Sınavı seçim tarihinin öne...
31.Mar.2023
Eğitim ülkemizde ‘Bir Ülke Meselesi’ olamadı!
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı 1920 yılından bugüne geçen 98 yılda 66. Milli Eğitim Bakanı olarak görevini sürdüren Prof. Dr. Mahmut Özer de...
27.Şub.2023
Deprem / Büyük Felaket Travmaların Nedeni
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Türkiye, yüzyılın felaketi olarak adlandırılan Kahramanmaraş merkezli iki büyük depremle sarsıldı. İlki 7,7 ikincisi 7,6 büyüklüğündeki deprem; Kahramanmaraş,...
28.Ara.2022
Yükseköğretim Kurulunda Girdi Esaslı Düzenlemelerin Yansımaları
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Yükseköğretim Kurulu (YÖK), yükseköğretimdeki eğitim kalitesini yükseltmek için “süreç odaklı düzenlemeler ve çıktı esaslı düzenlemeler" olmak üzere üç...
22.Kas.2022
Eğitimde kurumsal hafıza ve sürdürülebilir politikalar özlemi
Alpaslan Dartan - Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Evet, ana başlıkları ile çok değil son üç Milli Eğitim Bakanı’nın öğretmen yetiştirme politikalarından, öğretmenlerin özlük haklarına ve öğretmenlik mesleğinin...
28.Eki.2022
Cumhuriyetin 99. Yılında Tarihi Okullar
Alpaslan Dartan – Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Okullar, bir toplumun sosyalleşmesinde ve değerlerinin bireylere aktarımında en önemli kurumlardan birisidir. Puzzle’ın her bir parçası toplumun tüm...
26.Eyl.2022
EĞİTİMİN PANORAMASI
Alpaslan Dartan – Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Millî Eğitim İstatistikleri-Örgün Eğitim 2021-2022 verileri ışığında EĞİTİMİN PANORAMASI 2022 -2023 eğitim ve öğretim yılı, 12 Eylül 2022 Pazartesi günü...
22.Ağu.2022
Öğretmenler ayrıştırılıyor mu?
Alpaslan Dartan – Eğitim Yöneticisi / PDR Uzmanı Son zamanlarda öğretmenler arasında Milli Eğitim Bakanlığının açıkladığı “Uzman Öğretmenlik / Başöğretmenlik Eğitim Programı ve Yazılı Sınav Takvimi”ne...
2. Dönem Hızlıca Yokuş Aşağı
Şiddet Sarmalında Güvenli Okul / Güvenli Hayat
Eğitim Pahalı Mıdır? Eğitimin Değeri / Ederi Nedir?
Eğitimde Bakmak ile Görmek ve Türkiye Yüzyılı!
Özel okul velisi, öğretmeni ve okul sahipleri: Sesimizi duyan var mı?
MEB’in ortak sınavlarının sonuçları hakkında neyi, ne kadar biliyoruz?
Cumhuriyetin 100. Yılında Eğitim: Toplumcu mu, Bireyci mi?
Yeni dönem başlarken; Öğrenciler, Ebeveynler ve Öğretmenler
Hayat hep seçimlerden / tercihlerden ibaret midir?
LGS ve YKS: Ulusal Sınavlar ve Sonuçları Üzerine