Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan kavgada bir öğrenci yaralandı.

okul polisÜniversite yönetiminden izin alan Çevik Kuvvet ekiplerinin kampüse girmesiyle gruplar dağıldı. Polis, karşıt grupları kontrollü olarak fakülteden çıkardı. Üniversite yönetimi ise olaylar nedeniyle eğitim-öğretime bir hafta ara verildiğini duyurdu. Bu hafta yapılacak olan sınavlar da ertelendi.

Fakülte bahçesinde karşı karşıya gelen gruplar, birbirlerine taş ve soda şişeleriyle saldırdı. Bazı öğrencilerin yanlarında taşıdıkları sapanlarla misket fırlattığı görüldü. Çıkan olaylarda bir öğrenci ve atılan misketin bacağına isabet etmesi sonucu bir basın mensubu hafif şekilde yaralandı. Fakülte içindeki bazı binaların camları kırıldı. Kavga sırasında öğrenciler karşılıklı slogan attı. Sabah saatlerinde önceki gün yaşanan kavga nedeniyle fakülte girişinde bekleyen Çevik Kuvvet ekipleri, üniversite yönetiminden iznin verilmesini bekledi. Yaklaşık iki saat süren kavganın ardından yönetimden izin alan polis ekipleri, kampüse girdi. Polisin içeri girmesiyle taraflar kavgayı bitirip kendi alanlarına çekildi. Yapılan görüşmelerin ardından karşıt gruplar dışarı çıkarılmak istendi. Ancak grup üyeleri kampüsten çıkmamak için uzun süre polise direndi. Yapılan görüşmelerin ardından okuldan bir tarafın öğrencileri dışarı alındı. Bu sırada kampüsten çıkan öğrenciler, diğer tarafın taşlı, soda şişeli saldırısına uğradı. Çıkan olaylara Çevik Kuvvet ekipleri anında müdahale etti. Polis, saldırgan grubu biber gazı sıkarak dağıttı. Otobüs durağının hemen yanında gerçekleşen olayda, atılan gazdan durakta bekleyen vatandaşlar da etkilendi. Bazı vatandaşların gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Polis memurları da gazdan nasibini aldı. Polis ekiplerinin, tarafları kontrollü olarak fakülteden çıkartmasının ardından olaylar son buldu.

> Öğrenci kavgası, fakülteyi bir hafta kapattırdı

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi’nde (DTCF) karşıt görüşlü öğrenciler arasında çıkan kavgada bir öğrenci yaralandı.

okul polisÜniversite yönetiminden izin alan Çevik Kuvvet ekiplerinin kampüse girmesiyle gruplar dağıldı. Polis, karşıt grupları kontrollü olarak fakülteden çıkardı. Üniversite yönetimi ise olaylar nedeniyle eğitim-öğretime bir hafta ara verildiğini duyurdu. Bu hafta yapılacak olan sınavlar da ertelendi.

Fakülte bahçesinde karşı karşıya gelen gruplar, birbirlerine taş ve soda şişeleriyle saldırdı. Bazı öğrencilerin yanlarında taşıdıkları sapanlarla misket fırlattığı görüldü. Çıkan olaylarda bir öğrenci ve atılan misketin bacağına isabet etmesi sonucu bir basın mensubu hafif şekilde yaralandı. Fakülte içindeki bazı binaların camları kırıldı. Kavga sırasında öğrenciler karşılıklı slogan attı. Sabah saatlerinde önceki gün yaşanan kavga nedeniyle fakülte girişinde bekleyen Çevik Kuvvet ekipleri, üniversite yönetiminden iznin verilmesini bekledi. Yaklaşık iki saat süren kavganın ardından yönetimden izin alan polis ekipleri, kampüse girdi. Polisin içeri girmesiyle taraflar kavgayı bitirip kendi alanlarına çekildi. Yapılan görüşmelerin ardından karşıt gruplar dışarı çıkarılmak istendi. Ancak grup üyeleri kampüsten çıkmamak için uzun süre polise direndi. Yapılan görüşmelerin ardından okuldan bir tarafın öğrencileri dışarı alındı. Bu sırada kampüsten çıkan öğrenciler, diğer tarafın taşlı, soda şişeli saldırısına uğradı. Çıkan olaylara Çevik Kuvvet ekipleri anında müdahale etti. Polis, saldırgan grubu biber gazı sıkarak dağıttı. Otobüs durağının hemen yanında gerçekleşen olayda, atılan gazdan durakta bekleyen vatandaşlar da etkilendi. Bazı vatandaşların gözyaşlarını tutamadığı görüldü. Polis memurları da gazdan nasibini aldı. Polis ekiplerinin, tarafları kontrollü olarak fakülteden çıkartmasının ardından olaylar son buldu.

Son Güncelleme: Cumartesi, 01 Aralık 2012 11:41

Gösterim: 1431

Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi'nde dünden beri devam eden olaylar sebebiyle eğitim ve öğretime ara verildi. Okuldaki öğrenciler tahliye ediliyor.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin bahçesinde, dün akşam saatlerinde karşıt görüşlü grubun karşılaşması ile başlayan olaylar, taşlı sopalı kavgaya dönüşmüştü. Olayların bugün de sürmesi üzerine okul yönetimi polisten yardım istedi. Kısa bir süre sonra okula çevik kuvvet ekipleri girerek güvenlik önlemi aldı. Ardından eğitim-öğretime 10 Aralık'a kadar ara verildiği öğrenildi.

  

> Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi karıştı eğitime ara verildi

Ankara Üniversitesi Dil Tarih ve Coğrafya Fakültesi'nde dünden beri devam eden olaylar sebebiyle eğitim ve öğretime ara verildi. Okuldaki öğrenciler tahliye ediliyor.

Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi'nin bahçesinde, dün akşam saatlerinde karşıt görüşlü grubun karşılaşması ile başlayan olaylar, taşlı sopalı kavgaya dönüşmüştü. Olayların bugün de sürmesi üzerine okul yönetimi polisten yardım istedi. Kısa bir süre sonra okula çevik kuvvet ekipleri girerek güvenlik önlemi aldı. Ardından eğitim-öğretime 10 Aralık'a kadar ara verildiği öğrenildi.

  

Son Güncelleme: Cuma, 30 Kasım 2012 14:50

Gösterim: 1752

Fenerbahçe Spor Kulübü’nün 2003 yılında Ataşehir’de kiraladığı binada faaliyete geçen Fenerbahçe Koleji’nin "İmam Hatip Lisesi"ne dönüştürülmesi için düğmeye basıldığı öğrenildi. F.Bahçe camiası ayaklanırken, Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürü Halil Asılsoy, olayı doğruladı ancak oraya İmam Hatip Lisesi yapılacağı iddialarını yalanladı...

fenerbahce_kolejiBinayı 10 yıllığına kiralayan ve sözleşmeyi önümüzdeki seneden itibaren 10 yıl daha uzatmak isteyen Fenerbahçe yönetimine Milli Eğitim Bakanlığı "Hayır" dedi.

Sarı lacivertli kulübün eğitimden sorumlu yöneticisi Turan Şahin, konuyla ilgili olarak hurriyet.com.tr’ye şu açıklamayı yaptı; 

Açıklama için tıklayın

> Fenerbahçe Koleji, ‘imam hatip’e dönüştürülüyor

Fenerbahçe Spor Kulübü’nün 2003 yılında Ataşehir’de kiraladığı binada faaliyete geçen Fenerbahçe Koleji’nin "İmam Hatip Lisesi"ne dönüştürülmesi için düğmeye basıldığı öğrenildi. F.Bahçe camiası ayaklanırken, Ataşehir İlçe Milli Eğitim Müdürü Halil Asılsoy, olayı doğruladı ancak oraya İmam Hatip Lisesi yapılacağı iddialarını yalanladı...

fenerbahce_kolejiBinayı 10 yıllığına kiralayan ve sözleşmeyi önümüzdeki seneden itibaren 10 yıl daha uzatmak isteyen Fenerbahçe yönetimine Milli Eğitim Bakanlığı "Hayır" dedi.

Sarı lacivertli kulübün eğitimden sorumlu yöneticisi Turan Şahin, konuyla ilgili olarak hurriyet.com.tr’ye şu açıklamayı yaptı; 

Açıklama için tıklayın

Son Güncelleme: Cuma, 30 Kasım 2012 13:19

Gösterim: 3531

Mili Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin yazılı soru önergesine ilişkin öğretmen ihtiyacının 127 bin 242 olduğunu bildirdi.

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin yazılı soru önergesini yanıtlayan Dinçer, MEBBİS Norm İşleri Müdürlüğü verilerine göre, 29 Mayıs 2012 tarihi itibariyle öğretmen ihtiyacının 116 bin 317, 15 Ekim 2012 tarihi itibariyle 127 bin 242 olduğunu belirtti.

Dinçer, 29 Mayıs 2012 tarihi itibariyle sınıf öğretmeni norm kadro sayısının 219 bin 367, 15 Ekim 2012 tarihi itibariyle 204 bin 213 olduğunu kaydetti.

Bakan Dinçer, norm kadro fazlası sınıf öğretmenlerinin görev yerlerinin valiliklerce belirlendiğini ifade etti.

> Bakan Dinçer, öğretmen açığı rakamlarını verdi

Mili Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin yazılı soru önergesine ilişkin öğretmen ihtiyacının 127 bin 242 olduğunu bildirdi.

CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce'nin yazılı soru önergesini yanıtlayan Dinçer, MEBBİS Norm İşleri Müdürlüğü verilerine göre, 29 Mayıs 2012 tarihi itibariyle öğretmen ihtiyacının 116 bin 317, 15 Ekim 2012 tarihi itibariyle 127 bin 242 olduğunu belirtti.

Dinçer, 29 Mayıs 2012 tarihi itibariyle sınıf öğretmeni norm kadro sayısının 219 bin 367, 15 Ekim 2012 tarihi itibariyle 204 bin 213 olduğunu kaydetti.

Bakan Dinçer, norm kadro fazlası sınıf öğretmenlerinin görev yerlerinin valiliklerce belirlendiğini ifade etti.

Son Güncelleme: Cuma, 30 Kasım 2012 13:28

Gösterim: 2055

Milli Eğitim Bakanlığı’nın gelecek sene uygulamaya koyacağı okullarda kıyafeti serbest hala getiren düzenlemeyle okullarda önlük ve forma devri sona erecek. Peki tarihsel bir geçmişe dayanan siyah önlük ve beyaz yakanın kökeni nereye uzanıyor. İşte okul formalarının tarihsel serüveni…

Siyah önlük üzerinde bembeyaz kolalı yakaların yerini önce mavi önlükler aldı, ardından formalar... Alınan serbest kıyafet kararıyla önlük artık fotoğraflarda kalan bir anı olacak.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, ilk olarak Orta Çağ Avrupa'sında Cizvit papazlarının açtığı okullardaki öğrencilerin diğer öğrencilerden ilk bakışta ayrılması için bulduğu çözüm olan ''siyah önlük ve beyaz yaka'' serüveni, yüzyıllar sonra Cumhuriyet döneminde Türkiye'ye geldi.

İsmet İnönü'nün Başbakan olduğu 1930'lardaki tek parti döneminde ''zengin ve fakir öğrenciler arasındaki farkın ortaya çıkmaması'' için siyah önlük kullanıldı. Dünyada yaşanan ekonomik krizin de etkisiyle, öğrencilerin kıyafetleri en basit ve ucuz kumaş olan krizetten siyah önlük, beyaz yaka, siyah ayakkabı oldu. Yoksulluğu örten bu kıyafet 1990'lı yıllara kadar kullanıldı.

Okullarda siyah önlük zorunluluğuna 1989-1990 eğitim-öğretim yılında, yayımlanan genelgeyle son verildi. Dönemin Milli Eğitim Bakanı merhum Avni Akyol, yayımladığı genelgede, bakanlığa yazılı ve şifahi başvurular yapıldığını, ''Yurdun çeşitli yerlerinde okul yöneticileri, öğretmenler, veliler ve öğrencilerle yapılan toplantılarda siyah önlüklerin değiştirilmesi fikrinin büyük oranda tasvip edildiğini'' belirterek, konuyla ilgili bazı valiliklerden görüş istendiğini bildirdi.

Akyol, gelen görüşlerde ''Siyah önlüğün ilköğretim çağındaki çocukları psikolojik yönden olumsuz etkilediğinin dile getirildiği, siyah önlük uygulamasına son verilmesi ve yerine çeşitli renk (deniz mavisi, lacivert, gri) ve modeldeki önlüklerin kullanılmasının ifade edildiğini'' söyleyerek, bu görüş ve anketler doğrultusunda, okullarda deniz mavisi, lacivert, siyah ve gri renklerden birinin önlük rengi olarak seçilmesinin kararlaştırıldığını belirtti. Bu dönemden itibaren siyah önlüklerin yerini mavi önlükler aldı.

En çok genelge yayımlanan konulardan biri

Milli Eğitim Bakanlığı'nda, öğrenci kıyafetleri, en çok genelge yayımlanan konulardan biri oldu. Milli Eğitim bakanlarından Hikmet Uluğbay 1997'de, Metin Bostancıoğlu 1999'da, Necdet Tekin 2002'de, Hüseyin Çelik de 2006, 2007 ve 2008 yıllarında yayımladıkları genelgelerle öğrencilerin kılık-kıyafetlerinin nasıl olacağı konularında uyarılarda bulundular.

Ayrıca konuyla ilgili Milli Eğitim müsteşarlarından merhum Bener Cordan'ın imzasıyla 1998, İsmail Bircan'ın imzasıyla 2002'de, Necat Birinci imzasıyla da 2005'te genelge yayımladı.

Bu arada, Necdet Tekin 2002'de, liselerdeki kız öğrencilerin pantolon giyebilmelerine imkan tanıyan genelge yayımladı. Türkiye'de yaşanan iklim farklılıklarına dikkati çeken Tekin, öğrenci velilerinden yoğun istek geldiğini, bu isteklerin değerlendirilmesi sonucunda ortaöğretim kurumlarındaki kız öğrencilerin siyah, füme, gri renk pantolon giyebileceklerini belirtti.

Okul Kıyafetleri Çalıştayı

Haziran 2009'da ise ''Okul Kıyafetleri Çalıştayı'' düzenlendi. Çalıştayın sonucunda ortaya konulan raporda yeni bir uygulamanın başlatılması öngörüldü. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Okul Kıyafetlerini Değerlendirme Çalıştayı'ndan çıkan raporlarda yer verilen konuları, bilimsel değerlendirmeleri kapsamlı bir şekilde ele alacaklarını ve bir politika oluşturacaklarını bildirmiş, alınacak kararın uygulamasının 2009-2010 eğitim-öğretim yılına yetişmeyeceğini kaydetmişti.

27 Kasım'da alınan kararla serbest oldu

Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğin yürürlüğe konulmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, 27 Kasım'da, Resmi Gazete'de yayımlandı. Yıllardır tartışılan okullarda kıyafet serbestliği de yayımlanan yönetmelikle sağlanmış oldu.

Yönetmelikle, MEB'e bağlı resmi ve özel okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair usul ve esaslar düzenlendi.

Yönetmelikte belirlenen sınırlamalar dışında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde kılık ve kıyafet serbest olacak. Öğrenciler, okul, sınıf ve şubelerde tek tip kıyafet giymeye zorlanamayacak cliquez sur ce lien. Ancak, velilerin en az yüzde altmışının muvafakatiyle, MEB'e bağlı özel kurumlara ait okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde 4'üncü maddede yer alan sınırlamalara uyulmak kaydıyla, okul yönetimlerince okul kıyafeti belirlenebilecek.

> Okul formalarının tarihsel serüveni…

Milli Eğitim Bakanlığı’nın gelecek sene uygulamaya koyacağı okullarda kıyafeti serbest hala getiren düzenlemeyle okullarda önlük ve forma devri sona erecek. Peki tarihsel bir geçmişe dayanan siyah önlük ve beyaz yakanın kökeni nereye uzanıyor. İşte okul formalarının tarihsel serüveni…

Siyah önlük üzerinde bembeyaz kolalı yakaların yerini önce mavi önlükler aldı, ardından formalar... Alınan serbest kıyafet kararıyla önlük artık fotoğraflarda kalan bir anı olacak.

AA muhabirinin derlediği bilgilere göre, ilk olarak Orta Çağ Avrupa'sında Cizvit papazlarının açtığı okullardaki öğrencilerin diğer öğrencilerden ilk bakışta ayrılması için bulduğu çözüm olan ''siyah önlük ve beyaz yaka'' serüveni, yüzyıllar sonra Cumhuriyet döneminde Türkiye'ye geldi.

İsmet İnönü'nün Başbakan olduğu 1930'lardaki tek parti döneminde ''zengin ve fakir öğrenciler arasındaki farkın ortaya çıkmaması'' için siyah önlük kullanıldı. Dünyada yaşanan ekonomik krizin de etkisiyle, öğrencilerin kıyafetleri en basit ve ucuz kumaş olan krizetten siyah önlük, beyaz yaka, siyah ayakkabı oldu. Yoksulluğu örten bu kıyafet 1990'lı yıllara kadar kullanıldı.

Okullarda siyah önlük zorunluluğuna 1989-1990 eğitim-öğretim yılında, yayımlanan genelgeyle son verildi. Dönemin Milli Eğitim Bakanı merhum Avni Akyol, yayımladığı genelgede, bakanlığa yazılı ve şifahi başvurular yapıldığını, ''Yurdun çeşitli yerlerinde okul yöneticileri, öğretmenler, veliler ve öğrencilerle yapılan toplantılarda siyah önlüklerin değiştirilmesi fikrinin büyük oranda tasvip edildiğini'' belirterek, konuyla ilgili bazı valiliklerden görüş istendiğini bildirdi.

Akyol, gelen görüşlerde ''Siyah önlüğün ilköğretim çağındaki çocukları psikolojik yönden olumsuz etkilediğinin dile getirildiği, siyah önlük uygulamasına son verilmesi ve yerine çeşitli renk (deniz mavisi, lacivert, gri) ve modeldeki önlüklerin kullanılmasının ifade edildiğini'' söyleyerek, bu görüş ve anketler doğrultusunda, okullarda deniz mavisi, lacivert, siyah ve gri renklerden birinin önlük rengi olarak seçilmesinin kararlaştırıldığını belirtti. Bu dönemden itibaren siyah önlüklerin yerini mavi önlükler aldı.

En çok genelge yayımlanan konulardan biri

Milli Eğitim Bakanlığı'nda, öğrenci kıyafetleri, en çok genelge yayımlanan konulardan biri oldu. Milli Eğitim bakanlarından Hikmet Uluğbay 1997'de, Metin Bostancıoğlu 1999'da, Necdet Tekin 2002'de, Hüseyin Çelik de 2006, 2007 ve 2008 yıllarında yayımladıkları genelgelerle öğrencilerin kılık-kıyafetlerinin nasıl olacağı konularında uyarılarda bulundular.

Ayrıca konuyla ilgili Milli Eğitim müsteşarlarından merhum Bener Cordan'ın imzasıyla 1998, İsmail Bircan'ın imzasıyla 2002'de, Necat Birinci imzasıyla da 2005'te genelge yayımladı.

Bu arada, Necdet Tekin 2002'de, liselerdeki kız öğrencilerin pantolon giyebilmelerine imkan tanıyan genelge yayımladı. Türkiye'de yaşanan iklim farklılıklarına dikkati çeken Tekin, öğrenci velilerinden yoğun istek geldiğini, bu isteklerin değerlendirilmesi sonucunda ortaöğretim kurumlarındaki kız öğrencilerin siyah, füme, gri renk pantolon giyebileceklerini belirtti.

Okul Kıyafetleri Çalıştayı

Haziran 2009'da ise ''Okul Kıyafetleri Çalıştayı'' düzenlendi. Çalıştayın sonucunda ortaya konulan raporda yeni bir uygulamanın başlatılması öngörüldü. Dönemin Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, Okul Kıyafetlerini Değerlendirme Çalıştayı'ndan çıkan raporlarda yer verilen konuları, bilimsel değerlendirmeleri kapsamlı bir şekilde ele alacaklarını ve bir politika oluşturacaklarını bildirmiş, alınacak kararın uygulamasının 2009-2010 eğitim-öğretim yılına yetişmeyeceğini kaydetmişti.

27 Kasım'da alınan kararla serbest oldu

Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) bağlı okul öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair yönetmeliğin yürürlüğe konulmasına ilişkin Bakanlar Kurulu kararı, 27 Kasım'da, Resmi Gazete'de yayımlandı. Yıllardır tartışılan okullarda kıyafet serbestliği de yayımlanan yönetmelikle sağlanmış oldu.

Yönetmelikle, MEB'e bağlı resmi ve özel okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve lise öğrencilerinin kılık ve kıyafetlerine dair usul ve esaslar düzenlendi.

Yönetmelikte belirlenen sınırlamalar dışında okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde kılık ve kıyafet serbest olacak. Öğrenciler, okul, sınıf ve şubelerde tek tip kıyafet giymeye zorlanamayacak cliquez sur ce lien. Ancak, velilerin en az yüzde altmışının muvafakatiyle, MEB'e bağlı özel kurumlara ait okul öncesi, ilkokul, ortaokul ve liselerde 4'üncü maddede yer alan sınırlamalara uyulmak kaydıyla, okul yönetimlerince okul kıyafeti belirlenebilecek.

Son Güncelleme: Cuma, 30 Kasım 2012 11:54

Gösterim: 16914


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.