Erzincan'da bir grup öğretmen, meslektaşları Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini, dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyerek protesto etti.
Türk Eğitim-Sen, Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen üyeleri, Erzincan 13 Şubat Ortaokulu'nda Fen Bilimleri Öğretmeni Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini protesto amacıyla okulun önünde toplandı.
Grup adına açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Kemal Kütük, "Bu okulumuzda dün bir öğretmenimiz, öğrenci velisinin saldırısına uğramış, diğer öğretmenlerimiz tehdit edilmiştir. Öğretmenlerimize yapılan bu çirkin saldırıyı tüm sendikalar adına şiddet ve nefretle kınıyorum" diye konuştu.
Kütük, bu tür şiddet olaylarının sona ermesini temenni etti.
Dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyen öğretmenleri yanına çağıran Kütük, "Öğretmenlerimiz böyle derse girmek zorunda kalacak" dedi.
Öğretmenler, basın açıklamasının ardından kask ve koruyucuları çıkardı.
Grup, bir süre sonra dağıldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Erzincan'da bir grup öğretmen, meslektaşları Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini, dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyerek protesto etti.
Türk Eğitim-Sen, Eğitim-Bir-Sen ve Eğitim-Sen üyeleri, Erzincan 13 Şubat Ortaokulu'nda Fen Bilimleri Öğretmeni Ercan Turan'ın bir veli tarafından darbedilmesini protesto amacıyla okulun önünde toplandı.
Grup adına açıklama yapan Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Kemal Kütük, "Bu okulumuzda dün bir öğretmenimiz, öğrenci velisinin saldırısına uğramış, diğer öğretmenlerimiz tehdit edilmiştir. Öğretmenlerimize yapılan bu çirkin saldırıyı tüm sendikalar adına şiddet ve nefretle kınıyorum" diye konuştu.
Kütük, bu tür şiddet olaylarının sona ermesini temenni etti.
Dövüş sporlarında kullanılan kasklardan takıp, göğüs koruyuculardan giyen öğretmenleri yanına çağıran Kütük, "Öğretmenlerimiz böyle derse girmek zorunda kalacak" dedi.
Öğretmenler, basın açıklamasının ardından kask ve koruyucuları çıkardı.
Grup, bir süre sonra dağıldı.
Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 16:21
Gösterim: 1329
Dünya Nüfusunun Durumu Raporu’na göre Türkiye’de 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4,3 yıl iken erkeklerin ise 5,2. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.
Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG), 10 yıldır kesintisiz uygulayıcı ortağı olduğu UNFPA (United Nations Population Fund - Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu)’nun “Dünya Nüfusunun Durumu Raporu”nu 18 Kasım Salı günü tüm dünya ile birlikte eş zamanlı olarak açıkladı. Raporda Türkiye’deki genç nüfusa ilişkin önemli bilgiler paylaşıldı.
Günümüzde hayatta olan genç nüfus sayısı 1,8 milyara ulaştı. Ancak milyonlarca genç ya okula gitmiyor ya da gitse de öğrenme için gerekli asgari kritik seviyelere dahi ulaşamıyor. İstihdam edilme ümidi genelde çok az çünkü, iş yok, olanlar da kötü kalitede. Tüm bunlar küresel boyutta giderek kötüleşen bir genç işsizliği krizine yol açıyor. Gelişmekte olan bölgelerde bulunan gençlerin yüzde 60’a kadarı çalışamıyor ya da sadece düzensiz işlerde çalışıyor veya okuyamıyor.
500 milyondan fazla genç, günde 2 doların altında hayatta kalmaya çalışıyor. Yoksul ülkelerdeki gençler, giderek derinleşen dijital uçurumdan dolayı, modern ekonomilerde iş yapabilmek için gerekli teknolojik imkanların dışına itiliyor.
Gençler, kendi ihtiyaçlarının en iyi şekilde nasıl karşılanabileceğine dair karar alma süreçlerinin dışında kalıyor. Örneğin yüksek yoksulluk riskiyle karşı karşıya olmalarına rağmen gençler, her üç ülkeden ikisinde, ulusal yoksulluk azaltma stratejileri ve kalkınma planları hazırlanırken sürecin tamamen dışında bırakılıyor. Her gün 18 yaş altı 39 bin kız çocuğu, çocuk gelin oluyor.
Gençlerin gerçek potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirebilmelerinde çok büyük önem taşıyan cinsel sağlık, üreme sağlığı ve üreme hakları; bilgi ve hizmetlere erişimde yaşanan büyük eksikliklerden dolayı engelleniyor. Özellikle de ergenler, gebeliğin önlenmesine, HIV testlerine, danışmanlık ve bakım hizmetlerine çok daha az erişebiliyor.
Toplumsal cinsiyet alanındaki normlar; eğitim, istihdam ve sağlık hizmetlerinde kadınları eşit fırsatlardan yoksun bırakıyor ve insan hakları ihlalleri karşısında daha kırılgan hale getiriyor. Erkekler açısındansa ‘erkek adam’ olmayla ilgili mevcut normlar yıkıcı davranışları beraberinde getirebiliyor. Örneğin yeni evli gençlerin bir an evvel çocuk sahibi olmaya cesaretlendirilmesi gibi genel sosyal baskılar büyük engeller yaratıyor.
Pek çok ülkede mevcut kanunlar, politikalar ve düzenlemeler; gençlerin haklarıyla ilgili uluslararası anlaşmalardan doğan taahhütlerle henüz tam uyumlu değil veya gençlerin hayat gerçekleriyle örtüşmüyor.
Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli
Türkiye, 76.6 milyonluk nüfusunun dörtte birini oluşturan gençlerle (19 milyon kişi) Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi. Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli. Genç erkeklerin yüzde 5,5’i, genç kadınların ise yüzde 23,2’si evli. Türkiye’de geçen yıl boşanan genç erkeklerin yüzde 53,1’i, boşanan genç kadınların ise yüzde 35,3’ü evliliğinin ilk yılında boşandı. 19 yaşın altındaki evli altı gençten ancak biri etkili gebeliği önleyici yöntem kullanıyor. Türkiye’de 15-19 yaş grubundaki her bin kadın başına 28 doğum düşüyor.
4 kadından 1’i üreme organının ismini bilmiyor
Her 4 kadından 1’i, kadın üreme organının ismini bilmediğini ifade ederken, 10 gençten sadece dördü bebeğin geliştiği organı (rahim) doğru olarak biliyor. Her 4 gençten 1’i, tek bir cinsel ilişkiyle gebelik oluşmayacağını düşünüyor. Gençlerin yüzde 90’ı gebelik oluşma ihtimalinin olduğu zamanı bilmiyor.
Türkiye’de 15-24 yaş arası her 10 gençten yalnızca biri HIV/AIDS konusunda doğru bilgiye sahip. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölge, gençler arasında HIV yayılım hızının en yüksek olduğu yerler arasında yer alıyor.
Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5
Türkiye’de genç kadınlar internete daha az erişebiliyor. Her 5 genç erkekten 4’ü internet kullanırken bu oran genç kadınlarda yüzde 55.
Gençlerin üçte ikisi mutlu olduğunu ve her 10 gençten biri mutsuz olduğunu belirtti.
Türkiye’de 15-24 yaş arası her beş gençten biri iş aradığı halde iş bulamıyor. 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4.3 yıl iken erkeklerin ise 5.2 olarak beliriyor. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.
Toplum Gönüllüleri Vakfı’nın (TOG) önerileri
· Gençlerin eğitilmesi, beceri kazanmaları ve sağlıklı olmaları için gerekli olan kapsamlı plan ve politikaların geliştirilmesi ve gençlerin de bu karar alma süreçlerine katılımının sağlanması.
· Gençlerin eğitim ve iş becerileri edinmelerine yönelik yatırımların artırılması ve aldıkları eğitimlerin işgücü piyasasına uygun hale getirilmesi.
· Özellikle genç kadınların işgücü piyasasına girmelerine ve kadınların ev-iş arasındaki dengeyi kurmalarına olanak sağlayan üretken istihdam ortamının yaratılması.
· Gençler arasında yaygın olan beyin göçünü önlemek için ülke içindeki iş fırsatlarının artırılarak gençlere geleceklerine güvenle bakabilecekleri olanakların sunulması.
· Gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı ihtiyaçlarının karşılanması, HIV/AIDS de dahil olmak üzere cinsel yolla bulaşan hastalıklarından korunmaları, genç kadınların doğurganlık hakkında bilinçli seçimler yapmaları ve istenmeyen gebelikler ile ilgili bilinçlendirilmeleri için okul dışında kapsamlı cinsellik eğitimi verilmesi.
· Gençleri olumsuz yönde etkileyen erken yaşta evlilikler ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadele için gerekli yasaların çıkarılması ve uygulanması.
· Romanlar ve kırsal kesimde yaşayan gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı hizmetleri ve bilgiye erişimlerini sağlamak için özel çaba gösterilmeli.
· Gençlere yönelik cinsel sağlık ve üreme sağlığı verilerinin izlenip ve işlenmesiyle ortaya çıkan sonuçlar politikaların iyileştirilmesinde kullanılmalı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Dünya Nüfusunun Durumu Raporu’na göre Türkiye’de 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4,3 yıl iken erkeklerin ise 5,2. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.
Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG), 10 yıldır kesintisiz uygulayıcı ortağı olduğu UNFPA (United Nations Population Fund - Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu)’nun “Dünya Nüfusunun Durumu Raporu”nu 18 Kasım Salı günü tüm dünya ile birlikte eş zamanlı olarak açıkladı. Raporda Türkiye’deki genç nüfusa ilişkin önemli bilgiler paylaşıldı.
Günümüzde hayatta olan genç nüfus sayısı 1,8 milyara ulaştı. Ancak milyonlarca genç ya okula gitmiyor ya da gitse de öğrenme için gerekli asgari kritik seviyelere dahi ulaşamıyor. İstihdam edilme ümidi genelde çok az çünkü, iş yok, olanlar da kötü kalitede. Tüm bunlar küresel boyutta giderek kötüleşen bir genç işsizliği krizine yol açıyor. Gelişmekte olan bölgelerde bulunan gençlerin yüzde 60’a kadarı çalışamıyor ya da sadece düzensiz işlerde çalışıyor veya okuyamıyor.
500 milyondan fazla genç, günde 2 doların altında hayatta kalmaya çalışıyor. Yoksul ülkelerdeki gençler, giderek derinleşen dijital uçurumdan dolayı, modern ekonomilerde iş yapabilmek için gerekli teknolojik imkanların dışına itiliyor.
Gençler, kendi ihtiyaçlarının en iyi şekilde nasıl karşılanabileceğine dair karar alma süreçlerinin dışında kalıyor. Örneğin yüksek yoksulluk riskiyle karşı karşıya olmalarına rağmen gençler, her üç ülkeden ikisinde, ulusal yoksulluk azaltma stratejileri ve kalkınma planları hazırlanırken sürecin tamamen dışında bırakılıyor. Her gün 18 yaş altı 39 bin kız çocuğu, çocuk gelin oluyor.
Gençlerin gerçek potansiyellerini tam anlamıyla gerçekleştirebilmelerinde çok büyük önem taşıyan cinsel sağlık, üreme sağlığı ve üreme hakları; bilgi ve hizmetlere erişimde yaşanan büyük eksikliklerden dolayı engelleniyor. Özellikle de ergenler, gebeliğin önlenmesine, HIV testlerine, danışmanlık ve bakım hizmetlerine çok daha az erişebiliyor.
Toplumsal cinsiyet alanındaki normlar; eğitim, istihdam ve sağlık hizmetlerinde kadınları eşit fırsatlardan yoksun bırakıyor ve insan hakları ihlalleri karşısında daha kırılgan hale getiriyor. Erkekler açısındansa ‘erkek adam’ olmayla ilgili mevcut normlar yıkıcı davranışları beraberinde getirebiliyor. Örneğin yeni evli gençlerin bir an evvel çocuk sahibi olmaya cesaretlendirilmesi gibi genel sosyal baskılar büyük engeller yaratıyor.
Pek çok ülkede mevcut kanunlar, politikalar ve düzenlemeler; gençlerin haklarıyla ilgili uluslararası anlaşmalardan doğan taahhütlerle henüz tam uyumlu değil veya gençlerin hayat gerçekleriyle örtüşmüyor.
Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli
Türkiye, 76.6 milyonluk nüfusunun dörtte birini oluşturan gençlerle (19 milyon kişi) Avrupa’nın en genç nüfuslu ülkesi. Genç nüfusun yüzde 14,2’si evli. Genç erkeklerin yüzde 5,5’i, genç kadınların ise yüzde 23,2’si evli. Türkiye’de geçen yıl boşanan genç erkeklerin yüzde 53,1’i, boşanan genç kadınların ise yüzde 35,3’ü evliliğinin ilk yılında boşandı. 19 yaşın altındaki evli altı gençten ancak biri etkili gebeliği önleyici yöntem kullanıyor. Türkiye’de 15-19 yaş grubundaki her bin kadın başına 28 doğum düşüyor.
4 kadından 1’i üreme organının ismini bilmiyor
Her 4 kadından 1’i, kadın üreme organının ismini bilmediğini ifade ederken, 10 gençten sadece dördü bebeğin geliştiği organı (rahim) doğru olarak biliyor. Her 4 gençten 1’i, tek bir cinsel ilişkiyle gebelik oluşmayacağını düşünüyor. Gençlerin yüzde 90’ı gebelik oluşma ihtimalinin olduğu zamanı bilmiyor.
Türkiye’de 15-24 yaş arası her 10 gençten yalnızca biri HIV/AIDS konusunda doğru bilgiye sahip. Türkiye’nin de içinde bulunduğu bölge, gençler arasında HIV yayılım hızının en yüksek olduğu yerler arasında yer alıyor.
Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5
Türkiye’de genç kadınlar internete daha az erişebiliyor. Her 5 genç erkekten 4’ü internet kullanırken bu oran genç kadınlarda yüzde 55.
Gençlerin üçte ikisi mutlu olduğunu ve her 10 gençten biri mutsuz olduğunu belirtti.
Türkiye’de 15-24 yaş arası her beş gençten biri iş aradığı halde iş bulamıyor. 15-29 yaşları arasındaki kadınların ortalama eğitim süresi 4.3 yıl iken erkeklerin ise 5.2 olarak beliriyor. 15-29 yaş arası kadınların yüzde 52’si ne çalışıyor ne de okuyor. Yüksek öğrenimde net okullaşma oranı yüzde 38,5.
Toplum Gönüllüleri Vakfı’nın (TOG) önerileri
· Gençlerin eğitilmesi, beceri kazanmaları ve sağlıklı olmaları için gerekli olan kapsamlı plan ve politikaların geliştirilmesi ve gençlerin de bu karar alma süreçlerine katılımının sağlanması.
· Gençlerin eğitim ve iş becerileri edinmelerine yönelik yatırımların artırılması ve aldıkları eğitimlerin işgücü piyasasına uygun hale getirilmesi.
· Özellikle genç kadınların işgücü piyasasına girmelerine ve kadınların ev-iş arasındaki dengeyi kurmalarına olanak sağlayan üretken istihdam ortamının yaratılması.
· Gençler arasında yaygın olan beyin göçünü önlemek için ülke içindeki iş fırsatlarının artırılarak gençlere geleceklerine güvenle bakabilecekleri olanakların sunulması.
· Gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı ihtiyaçlarının karşılanması, HIV/AIDS de dahil olmak üzere cinsel yolla bulaşan hastalıklarından korunmaları, genç kadınların doğurganlık hakkında bilinçli seçimler yapmaları ve istenmeyen gebelikler ile ilgili bilinçlendirilmeleri için okul dışında kapsamlı cinsellik eğitimi verilmesi.
· Gençleri olumsuz yönde etkileyen erken yaşta evlilikler ve toplumsal cinsiyete dayalı şiddetle mücadele için gerekli yasaların çıkarılması ve uygulanması.
· Romanlar ve kırsal kesimde yaşayan gençlerin cinsel sağlık ve üreme sağlığı hizmetleri ve bilgiye erişimlerini sağlamak için özel çaba gösterilmeli.
· Gençlere yönelik cinsel sağlık ve üreme sağlığı verilerinin izlenip ve işlenmesiyle ortaya çıkan sonuçlar politikaların iyileştirilmesinde kullanılmalı.
Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 15:26
Gösterim: 1285
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), dünyadaki 1,8 milyar gencin karşılaştığı zorluklara dikkati çekerek günde 18 yaş altı 39 bin kızın evlendirildiğini ve 500 milyondan fazla gencin 2 doların altında parayla yaşamaya çalıştığını bildirdi.
BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında UNFPA'nın 2014 Dünya Nüfusu Raporu hakkında konuşan BM Nüfus Fonu Cenevre Direktörü Alanna Armitage, bu raporun dünyada genç nüfusun potansiyelinin farkına varmakta karşılaştığı zorluklar ile ilgili ilk BM analizi olduğunun altını çizdi.
Okul çağındaki 57 milyon çocuğun okula gidemediğini ifade eden Armitage, "Dünyada geleceği değiştirecek ve şekillendirecek 1,8 milyon genç var" dedi.
Armitage, "Dakikada 18 yaş altı 27 genç kız evlendiriliyor" uyarısında bulundu.
Dünya nüfusunun 7,3 milyara ulaştığı belirtilen raporda, genç nüfusun 1,8 milyara çıktığı vurgulandı.
Her gün 18 yaş altı 39 bin kızın evlendirildiğine işaret edilen raporda, "500 milyondan fazla genç, günlük 2 doların altında parayla yaşamını sürdürmeye çalışıyor" ifadesi kullanıldı.
Rapora göre, dünyanın en genç nüfusuna sahip ülkesi Hindistan. Ülkede 10 ila 24 yaşında 356 milyon kişi yaşıyor. Daha fazla nüfusa sahip olan Çin'de 269 milyon genç var.
Raporda, Türkiye'nin 2014 yılı nüfusunun 75,8 olduğu ve dörtte birinin gençlerden (10 ila 24 yaş) oluştuğu belirtildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA), dünyadaki 1,8 milyar gencin karşılaştığı zorluklara dikkati çekerek günde 18 yaş altı 39 bin kızın evlendirildiğini ve 500 milyondan fazla gencin 2 doların altında parayla yaşamaya çalıştığını bildirdi.
BM Cenevre Ofisi'nde düzenlenen basın toplantısında UNFPA'nın 2014 Dünya Nüfusu Raporu hakkında konuşan BM Nüfus Fonu Cenevre Direktörü Alanna Armitage, bu raporun dünyada genç nüfusun potansiyelinin farkına varmakta karşılaştığı zorluklar ile ilgili ilk BM analizi olduğunun altını çizdi.
Okul çağındaki 57 milyon çocuğun okula gidemediğini ifade eden Armitage, "Dünyada geleceği değiştirecek ve şekillendirecek 1,8 milyon genç var" dedi.
Armitage, "Dakikada 18 yaş altı 27 genç kız evlendiriliyor" uyarısında bulundu.
Dünya nüfusunun 7,3 milyara ulaştığı belirtilen raporda, genç nüfusun 1,8 milyara çıktığı vurgulandı.
Her gün 18 yaş altı 39 bin kızın evlendirildiğine işaret edilen raporda, "500 milyondan fazla genç, günlük 2 doların altında parayla yaşamını sürdürmeye çalışıyor" ifadesi kullanıldı.
Rapora göre, dünyanın en genç nüfusuna sahip ülkesi Hindistan. Ülkede 10 ila 24 yaşında 356 milyon kişi yaşıyor. Daha fazla nüfusa sahip olan Çin'de 269 milyon genç var.
Raporda, Türkiye'nin 2014 yılı nüfusunun 75,8 olduğu ve dörtte birinin gençlerden (10 ila 24 yaş) oluştuğu belirtildi.
Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 15:10
Gösterim: 1201
Sakarya'nın Geyve ilçesinde, bir lisede asansörün düşmesi sonucu 7 öğrenci yaralandı.
Alınan bilgiye göre, Camikebir Mahallesi'nde bulunan üç katlı Geyve Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin asansörü, henüz belirlenemeyen bir nedenle düştü.
Bu sırada, asansörde bulunan öğrenciler Enes Gül, Miraç Demir, Osman Kısa, Tarık Can, Oğuzhan Karaman, Hüseyin Özçelik ve Yavuz Eken yaralandı.
İtfaiyenin kurtarma ekipleri, asansörü kesici alet yardımıyla açtı. Asansörden çıkarılan yaralı öğrenciler, sağlık görevlilerince ambulanslara taşınarak kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı.
Bu arada, asansör kazası nedeniyle okul tatil edilerek öğrenciler evlerine gönderildi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Sakarya'nın Geyve ilçesinde, bir lisede asansörün düşmesi sonucu 7 öğrenci yaralandı.
Alınan bilgiye göre, Camikebir Mahallesi'nde bulunan üç katlı Geyve Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin asansörü, henüz belirlenemeyen bir nedenle düştü.
Bu sırada, asansörde bulunan öğrenciler Enes Gül, Miraç Demir, Osman Kısa, Tarık Can, Oğuzhan Karaman, Hüseyin Özçelik ve Yavuz Eken yaralandı.
İtfaiyenin kurtarma ekipleri, asansörü kesici alet yardımıyla açtı. Asansörden çıkarılan yaralı öğrenciler, sağlık görevlilerince ambulanslara taşınarak kentteki çeşitli hastanelere kaldırıldı.
Bu arada, asansör kazası nedeniyle okul tatil edilerek öğrenciler evlerine gönderildi.
Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 14:43
Gösterim: 1504
Milli Eğitim Bakanı Avcı "Eğitimde önemli mesafeler aldık. Ama asıl büyük hamle son 12 yıl boyunca eğitimi birinci önceliğimiz olarak kabul eden hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi, gerçekleştiriliyor" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Avcı, "Eğitimde önemli mesafeler aldık. Ama asıl büyük hamle son 12 yıl boyunca eğitimi birinci önceliğimiz olarak kabul eden hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi, gerçekleştiriliyor" dedi.
Ankara'da yapımı tamamlanan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 155 eğitim tesisi, Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesinde düzenlenen törenle hizmete açıldı.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, törendeki konuşmasında, yapımı tamamlanarak, hizmete alınan 134 okul binası, 17 spor salonu, 3 öğrenci pansiyonu ve 1 konferans salonunun açılışının yapıldığını anlattı.
Açılışı yapılan okullardan bir kısmının kendi binaları tamamlanıncaya kadar geçici olarak başka okulların bünyesinde, bir kısmının da eksiklikleri nedeniyle resmi açılışları yapılamayan kendi binalarında eğitim ve öğretime açıldıklarını aktaran Avcı, "Bugün, hamdolsun, bu eksiklikleri giderildiği için, şimdi yenileriyle birlikte bu okulların da toplu resmi açılışlarını yapıyoruz. 460 milyon liraya mal edilerek bakanlığımızın hizmetine sunulan bu eserlerin eğitim dünyamıza çok önemli katkılarda bulunacağına yürekten inanıyorum" ifadesini kullandı.
"Eğitimde büyük hamle hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi"
Bakan Avcı, çocukların daha iyi bir eğitim alması için yapılan işlerden ve hayırsever vatandaşların gönülden katkılarından duyduğu sevincini dile getirdi.
Ülkedeki ilk ciddi eğitim hamleleri olan II. Mahmud ve daha sonra Sultan Abdülhamit tarafından başlatılan eğitim seferberliklerinin ne yazık ki ülkenin içerisine sürüklendiği siyasi sıkıntılar sebebiyle büyük ölçüde akim kaldığını bildiren Avcı, bu yüzden 20. yüzyılın başlarında okul sayılarının parmakla sayılacak kadar az olduğunu söyledi.
Cumhuriyetin ilk yıllarında, çoğu il merkezinde ortaokul, lisenin bulunmadığını, köylerde ve kasabalarda yaşayan çocukların eğitim imkanından mahrum kaldığını anlatan Avcı, şunları kaydetti:
"Cumhuriyetimizin kurucusu Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde, genç cumhuriyetin eğitim alanındaki bütün özverili çabalarına rağmen özellikle Çanakkale Savaşı sırasında bütün bir eğitimli kuşağı yitirmiş olmamızın acısını ve eğitime de yansıyan olumsuz sonuçlarını hep yaşadık.
Sonra rahmetli Menderes’in öncülüğünde başlatılan eğitim hamlesiyle yepyeni eğitim kurumları bütün Anadolu’da serpilmeye başladı. İzleyen kırk yıl boyunca da şüphesiz eğitimde önemli mesafeler aldık. Ama asıl büyük hamle son 12 yıl boyunca eğitimi birinci önceliğimiz olarak kabul eden hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi, gerçekleştiriliyor. Bir seferberlik ruhuyla yürüttüğümüz bu çalışmalar bugün de artarak sürüyor."
Toplu açılış töreninde sadece Ankara’da 155 eğitim tesisinin birden açılışının yapıldığını aktaran Avcı, "Tek başına bu tören bile göstermektedir ki, eğitimimiz bir zamanlar hayal edilemeyen rakamlara ve büyüklüğe ulaşmıştır. Bu gerçekten de gurur veren bir tablodur" ifadesini kullandı.
"İleri'nin halefi olmakla iftihar ediyorum"
Törenin yapıldığı Anadolu İmam Hatip Lisesine adı verilen merhum Tevfik İleri'nin, eğitimi halkın değerlerine uyumlu hale getirmek için çabalayan bir bakan ve mütefekkir olduğuna işaret eden Avcı, şöyle konuştu:
"Halefi olmakla iftihar ettiğim merhum Ahmet Tevfik İleri, Çanakkale’de genç bir memur olarak görev yaparken, Çanakkale Şehitleri’nin o yıllardaki yalnızlığına ve unutulmaya mahkum edilmesine dayanamamış ve bugün de bir gelenek halini alan toplu ziyaretleri başlatmıştır. İnanıyorum ki merhum İleri’nin Milli Eğitim Bakanı olarak İmam Hatip Liselerinin, Yüksek İslam Enstitülerinin açılışına öncülük etmesi, O’nun Çanakkale Şehitleri’ni ziyaretlerinde hissettiği sorumluluğun bir neticesidir. Ve inanıyorum ki bu okulların açılması o şehitlerin ruhunu şad etmiştir.
Tevfik İleri’den yarım yüzyıl sonra ülkemiz büyük bir hamleyi daha başlattı. Eğitimimizde sadece fiziki sorunlar değil, vesayetler, statükocu anlayışlar, haksızlıklar, imkansızlıklar, mahrumiyetler, ayrımcılıklar, medeniyetimizin değerlerine yabancılaşma gibi en temel sorunlar, hükümetlerimiz döneminde sabır ve gayretle birer birer çözüldü, çözülmeye devam ediyor."
Bakan Avcı, konuşmasının sonunda açılışı yapılan eğitim tesislerinin öğrencilere, öğretmenlere ve velilere hayırlar getirmesini diledi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Avcı "Eğitimde önemli mesafeler aldık. Ama asıl büyük hamle son 12 yıl boyunca eğitimi birinci önceliğimiz olarak kabul eden hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi, gerçekleştiriliyor" dedi.
Milli Eğitim Bakanı Avcı, "Eğitimde önemli mesafeler aldık. Ama asıl büyük hamle son 12 yıl boyunca eğitimi birinci önceliğimiz olarak kabul eden hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi, gerçekleştiriliyor" dedi.
Ankara'da yapımı tamamlanan Milli Eğitim Bakanlığına bağlı 155 eğitim tesisi, Tevfik İleri Anadolu İmam Hatip Lisesinde düzenlenen törenle hizmete açıldı.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, törendeki konuşmasında, yapımı tamamlanarak, hizmete alınan 134 okul binası, 17 spor salonu, 3 öğrenci pansiyonu ve 1 konferans salonunun açılışının yapıldığını anlattı.
Açılışı yapılan okullardan bir kısmının kendi binaları tamamlanıncaya kadar geçici olarak başka okulların bünyesinde, bir kısmının da eksiklikleri nedeniyle resmi açılışları yapılamayan kendi binalarında eğitim ve öğretime açıldıklarını aktaran Avcı, "Bugün, hamdolsun, bu eksiklikleri giderildiği için, şimdi yenileriyle birlikte bu okulların da toplu resmi açılışlarını yapıyoruz. 460 milyon liraya mal edilerek bakanlığımızın hizmetine sunulan bu eserlerin eğitim dünyamıza çok önemli katkılarda bulunacağına yürekten inanıyorum" ifadesini kullandı.
"Eğitimde büyük hamle hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi"
Bakan Avcı, çocukların daha iyi bir eğitim alması için yapılan işlerden ve hayırsever vatandaşların gönülden katkılarından duyduğu sevincini dile getirdi.
Ülkedeki ilk ciddi eğitim hamleleri olan II. Mahmud ve daha sonra Sultan Abdülhamit tarafından başlatılan eğitim seferberliklerinin ne yazık ki ülkenin içerisine sürüklendiği siyasi sıkıntılar sebebiyle büyük ölçüde akim kaldığını bildiren Avcı, bu yüzden 20. yüzyılın başlarında okul sayılarının parmakla sayılacak kadar az olduğunu söyledi.
Cumhuriyetin ilk yıllarında, çoğu il merkezinde ortaokul, lisenin bulunmadığını, köylerde ve kasabalarda yaşayan çocukların eğitim imkanından mahrum kaldığını anlatan Avcı, şunları kaydetti:
"Cumhuriyetimizin kurucusu Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk’ün öncülüğünde, genç cumhuriyetin eğitim alanındaki bütün özverili çabalarına rağmen özellikle Çanakkale Savaşı sırasında bütün bir eğitimli kuşağı yitirmiş olmamızın acısını ve eğitime de yansıyan olumsuz sonuçlarını hep yaşadık.
Sonra rahmetli Menderes’in öncülüğünde başlatılan eğitim hamlesiyle yepyeni eğitim kurumları bütün Anadolu’da serpilmeye başladı. İzleyen kırk yıl boyunca da şüphesiz eğitimde önemli mesafeler aldık. Ama asıl büyük hamle son 12 yıl boyunca eğitimi birinci önceliğimiz olarak kabul eden hükümetlerimiz tarafından gerçekleştirildi, gerçekleştiriliyor. Bir seferberlik ruhuyla yürüttüğümüz bu çalışmalar bugün de artarak sürüyor."
Toplu açılış töreninde sadece Ankara’da 155 eğitim tesisinin birden açılışının yapıldığını aktaran Avcı, "Tek başına bu tören bile göstermektedir ki, eğitimimiz bir zamanlar hayal edilemeyen rakamlara ve büyüklüğe ulaşmıştır. Bu gerçekten de gurur veren bir tablodur" ifadesini kullandı.
"İleri'nin halefi olmakla iftihar ediyorum"
Törenin yapıldığı Anadolu İmam Hatip Lisesine adı verilen merhum Tevfik İleri'nin, eğitimi halkın değerlerine uyumlu hale getirmek için çabalayan bir bakan ve mütefekkir olduğuna işaret eden Avcı, şöyle konuştu:
"Halefi olmakla iftihar ettiğim merhum Ahmet Tevfik İleri, Çanakkale’de genç bir memur olarak görev yaparken, Çanakkale Şehitleri’nin o yıllardaki yalnızlığına ve unutulmaya mahkum edilmesine dayanamamış ve bugün de bir gelenek halini alan toplu ziyaretleri başlatmıştır. İnanıyorum ki merhum İleri’nin Milli Eğitim Bakanı olarak İmam Hatip Liselerinin, Yüksek İslam Enstitülerinin açılışına öncülük etmesi, O’nun Çanakkale Şehitleri’ni ziyaretlerinde hissettiği sorumluluğun bir neticesidir. Ve inanıyorum ki bu okulların açılması o şehitlerin ruhunu şad etmiştir.
Tevfik İleri’den yarım yüzyıl sonra ülkemiz büyük bir hamleyi daha başlattı. Eğitimimizde sadece fiziki sorunlar değil, vesayetler, statükocu anlayışlar, haksızlıklar, imkansızlıklar, mahrumiyetler, ayrımcılıklar, medeniyetimizin değerlerine yabancılaşma gibi en temel sorunlar, hükümetlerimiz döneminde sabır ve gayretle birer birer çözüldü, çözülmeye devam ediyor."
Bakan Avcı, konuşmasının sonunda açılışı yapılan eğitim tesislerinin öğrencilere, öğretmenlere ve velilere hayırlar getirmesini diledi.
Son Güncelleme: Salı, 18 Kasım 2014 13:20
Gösterim: 997