Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Eğitime musallat olmuş, ayrımcı ve ötekileştirici uygulamalara son verdik. Artık bu memleketin hiçbir çocuğu şu veya bu sebeple okul kapılarından döndürülmüyor" dedi.
Avcı, çeşitli etkinliklere katılmak üzere geldiği Bilecik'te Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan'ı ziyaret etti. Üniversitenin çalışmaları hakkında Prof. Dr. Özcan'dan bilgi alan Avcı, daha sonra Bilecik Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin açılışına katıldı.
Bakan Avcı, burada yaptığı konuşmada, bu toprakların çocuğu olarak Bilecik'te bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Okulun hayırlı, uğurlu olmasını dileyen Avcı, yapılışında emeği geçenlere teşekkür etti.
Avcı, bugün İstanbul'da da bir okul açılışı daha yaptığını ve bir okulun temeli atma törenine katıldığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Bu açılışlar, temel atma törenlerimiz son 13 yıldır kesintisiz devam ediyor. Memleketimizin her yerinde ayrım gözetmeksizin yeni okullar, yeni derslikler inşa ediyoruz. Okul varlığımızı, derslik sayımızı bu hamlelerle iki katına çıkardık. Okul binası ve derslik sayısındaki bu atılım muhtevada da devam ediyor. Eğitime musallat olmuş, ayrımcı ve ötekileştirici uygulamalara son verdik. Artık bu memleketin hiçbir çocuğu şu veya bu sebeple okul kapılarından döndürülmüyor. Okulunu bırakmak zorunda kalmıyor. Tam tersine bütün çocuklarımız eşit ve adil şartlarda eğitim alıyor. Son yıllarda her alanda yaşadığımız değişim eğitime de çok köklü bir şekilde yansıyor. Önümüzdeki dönemde bu yaşadığımız gelişmelerin yabancıların ifadesiyle bu büyük sessiz devrimin yansımalarını hep beraber göreceğiz."
Bilecik Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin 14 ay gibi çok kısa bir sürede tamamlandığını anlatan Avcı, buradaki 21 derslikte 512 öğrencinin eğitim alacağını söyledi.
Bakan Nabi Avcı, buradaki programdan önce Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi'ni ziyaret ettiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Siz zaten biliyorsunuz ama buradan bütün Türkiye bir kez daha duysun. Bilecik'te muhteşem bir üniversite kuruldu. Kurucu rektörümüz Azmi hocaya bir kez daha teşekkür ediyorum. Ben dünyanın pek çok yerinde çeşitli büyüklükte üniversiteler gezdim. Şundan emin olun Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi kısa zamanda sağladığı bu birikimiyle Türkiye'nin en seçkin üniversitelerinden biri haline gelmektedir. Bu okuldan mezun olacak öğrencilerimize gönül rahatlığıyla, 'arkadaşlar orada bir üniversite var ve sizi bekliyor' diyorum. Hayırlı, uğurlu olsun."
Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayir de okulun Bilecik'e hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından Bakan Avcı ve kent protokolü kurdele kesimi için yerini aldı. Bu sırada bir kedinin dolaştığını fark eden Avcı, kedinin ezilmemesi için orada bulunanları uyardı. Daha sonra dua edilerek okulun açılışı yapıldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, "Eğitime musallat olmuş, ayrımcı ve ötekileştirici uygulamalara son verdik. Artık bu memleketin hiçbir çocuğu şu veya bu sebeple okul kapılarından döndürülmüyor" dedi.
Avcı, çeşitli etkinliklere katılmak üzere geldiği Bilecik'te Şeyh Edebali Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Azmi Özcan'ı ziyaret etti. Üniversitenin çalışmaları hakkında Prof. Dr. Özcan'dan bilgi alan Avcı, daha sonra Bilecik Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin açılışına katıldı.
Bakan Avcı, burada yaptığı konuşmada, bu toprakların çocuğu olarak Bilecik'te bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. Okulun hayırlı, uğurlu olmasını dileyen Avcı, yapılışında emeği geçenlere teşekkür etti.
Avcı, bugün İstanbul'da da bir okul açılışı daha yaptığını ve bir okulun temeli atma törenine katıldığını anımsatarak, şunları kaydetti:
"Bu açılışlar, temel atma törenlerimiz son 13 yıldır kesintisiz devam ediyor. Memleketimizin her yerinde ayrım gözetmeksizin yeni okullar, yeni derslikler inşa ediyoruz. Okul varlığımızı, derslik sayımızı bu hamlelerle iki katına çıkardık. Okul binası ve derslik sayısındaki bu atılım muhtevada da devam ediyor. Eğitime musallat olmuş, ayrımcı ve ötekileştirici uygulamalara son verdik. Artık bu memleketin hiçbir çocuğu şu veya bu sebeple okul kapılarından döndürülmüyor. Okulunu bırakmak zorunda kalmıyor. Tam tersine bütün çocuklarımız eşit ve adil şartlarda eğitim alıyor. Son yıllarda her alanda yaşadığımız değişim eğitime de çok köklü bir şekilde yansıyor. Önümüzdeki dönemde bu yaşadığımız gelişmelerin yabancıların ifadesiyle bu büyük sessiz devrimin yansımalarını hep beraber göreceğiz."
Bilecik Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin 14 ay gibi çok kısa bir sürede tamamlandığını anlatan Avcı, buradaki 21 derslikte 512 öğrencinin eğitim alacağını söyledi.
Bakan Nabi Avcı, buradaki programdan önce Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi'ni ziyaret ettiğini hatırlatarak, şöyle devam etti:
"Siz zaten biliyorsunuz ama buradan bütün Türkiye bir kez daha duysun. Bilecik'te muhteşem bir üniversite kuruldu. Kurucu rektörümüz Azmi hocaya bir kez daha teşekkür ediyorum. Ben dünyanın pek çok yerinde çeşitli büyüklükte üniversiteler gezdim. Şundan emin olun Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi kısa zamanda sağladığı bu birikimiyle Türkiye'nin en seçkin üniversitelerinden biri haline gelmektedir. Bu okuldan mezun olacak öğrencilerimize gönül rahatlığıyla, 'arkadaşlar orada bir üniversite var ve sizi bekliyor' diyorum. Hayırlı, uğurlu olsun."
Bilecik Valisi Ahmet Hamdi Nayir de okulun Bilecik'e hayırlı olmasını diledi.
Konuşmaların ardından Bakan Avcı ve kent protokolü kurdele kesimi için yerini aldı. Bu sırada bir kedinin dolaştığını fark eden Avcı, kedinin ezilmemesi için orada bulunanları uyardı. Daha sonra dua edilerek okulun açılışı yapıldı.
Son Güncelleme: Salı, 20 Ekim 2015 18:06
Gösterim: 1038
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, yabancıların, Türkiye'nin başarılarını "sessiz devrim" olarak nitelendirdiğini belirterek, "Gürültü etmeden, bağırıp çağırmadan Türkiye'nin nereden nereye geldiğini vurgulamak için böyle bir isimlendirme yaptılar. İşte o sessiz devrimin en esaslı bileşenlerinden biri de milli eğitimde yaşanıyor" dedi.
Avcı, Ümraniye'deki Mehmet Akif Ersoy İmam Hatip Ortaokulu'nun açılışı ile Celalettin Ökten Hoca İmam Hatip Ortaokulu'nun temel atma törenine katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan tören, açılışı yapılan okulun öğrencilerinden Yunus Emre Kaya'nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle devam etti.
Törende konuşan Avcı, okulun kısa bir zaman içerisinde tamamlanarak hizmete alındığını ifade ederek, "Böylesine mükemmel bir okulun maarifimize kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Ümraniye'nin eğitim yatırımları bakımından bütün Türkiye'ye örnek olacak bir başarı hikayesini sürdürdüğünü dile getiren Avcı, şöyle devam etti:
"Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can'a, ki burada slogan çok hoşuma gitti, 'Canla başla çalışınca oluyor', gayretlerinden, maarifimize kazandırdığı eserlerden ötürü çok teşekkür ediyorum. Sevgili gençler, değerli öğrencilerim meydan sizin. Çok şükür artık devletimiz, milletimizle el ele, millet ne istiyorsa onun en iyisini yapmak için elinden geleni yapıyor. Bu okul ve temelini atacağım diğer okul, Türkiye'de yürürlüğe koyduğumuz 4+4+4 uygulamasının en güzel örnekleridir. Millet istiyor, devlet yapıyor."
Türkiye son 13 yılda pek çok alanda sıçrama yaptı
Milli Eğitim Bakanı Avcı, Türkiye'nin son 13 yılda pek çok alanda büyük sıçramalar gerçekleştirdiğini anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yabancılar, Türkiye'nin başarılarına bakarak, buna 'sessiz devrim' dediler. Gürültü etmeden, bağırıp çağırmadan Türkiye'nin nereden nereye geldiğini vurgulamak için böyle bir isimlendirme yaptılar. İşte o sessiz devrimin en esaslı bileşenlerinden biri de milli eğitimde yaşanıyor. Maarifimizde yaşanıyor. Çocuklarımız, gençlerimiz tekrar millileştirilen maarif sistemimiz içerisinde geleceğin Türkiyesini hazırlıyorlar. Ben bütün maarif camiamıza, geceli gündüzlü gayretlerinden ötürü çok teşekkür ediyorum."
Avcı, sözlerini törene katılan öğrencilere İstiklal Marşı'nı coşkuyla okudukları için teşekkür ederek tamamladı.
İstanbul, koskoca ülkelerin eğitim sorunlarını tek başına yaşıyor
İstanbul Valisi Vasip Şahin de dünyanın geldiği nokta itibarıyla fen bilimlerinin, dini bilimlerle buluşturularak mantıklı ve doğru şekilde gençlere aktarılmasının çok önemli olduğunu kaydetti.
Şahin, "Bugün maalesef din adına farklı farklı bilgiler, ideolojiler gençlerimize dayatılıyor ve maalesef din adına dindarlar birbirlerini katletme noktasına geliyor. Dolayısıyla bugün imam hatip okullarının, dini ilimlerin doğru şekilde öğretilme ve gençlere aktarılma müesseselerinin önemi bir kat daha artmış durumda. Onun için bunu bir ülke meselesi olarak, coğrafya meselesi olarak ele almak lazım. Türkiye de bunu bir insanlık meselesi olarak ele alıyor" ifadelerini kullandı.
İmam hatip okullarının yapımında emeği geçenlere teşekkür eden Şahin, şunları söyledi:
"Sadece bu yıl 3 büyük okulumuz, Ümraniye ilçe sınırları dahilinde yeniden yapılıyor. 5'i de ihale aşamasına gelindi. İnşallah kısa zamanda inşaatına başlanacak. Bütün belediye başkanlarından bize problemsiz arsa üretmelerini rica ediyoruz. Milli Eğitim Bakanlığımız, her zaman yanımızda ve arkamızda, nakit noktasında her türlü desteği veriyor. Tek başına arsa üretmek bile bize çok büyük katkı olacaktır. İstanbul'da 2 milyon 661 bin öğrencimiz var. Bu öğrencilerimiz, yaklaşık 72 bin 500 derslikte öğretim görüyor. 127 bin 675 öğretmenimiz var, 5 bin 249 okulda toplam olarak baktığımızda. Bunların her birini bir araya getirdiğiniz zaman koskoca ülkelerin eğitim sorunlarını İstanbul tek başına yaşıyor. Bu kapasiteyi biz en iyi şekilde yönetmek ve gençlerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlamakla mükellefiz. Okulun hayırlı uğurlu olmasını diliyorum."
Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can da ilçeye 11 yıl içinde aralarında, bilgi evleri, kültür merkezleri, okulların da bulunduğu 300 kalıcı eser kazandırdıklarını belirterek, eğitim alanındaki çalışmalara ve yatırımlara hız kesmeden devam edeceklerini anlattı.
Can, açılış yapılan okulu 8 ayda tamamladıklarını vurgulayarak, yıllardan bu yana okullarda bulunan eksikleri gidermeyi ilke edindiklerini aktardı.
İlçenin farklı mahallelerinde yapımı süren ya da ihale aşaması tamamlanan eğitim kurumlarıyla ilgili bilgi veren Can, "Rabbim nicelerini yapmayı nasip etsin. Çalışan demir pas tutmaz. Bütün bunları yaptıktan sonra da devletin hiçbir kurumuna beş kuruş borcu olmayan bir belediyeyiz. Borçları 500'ü açmış olanlara ithaf olunur" diye konuştu.
Konuşmaların ardından, yapımı tamamlanan okulun açılışı gerçekleştirilirken, Celalettin Ökten Hoca İmam Hatip Ortaokulu'nun temeli canlı yayınla bağlanılarak atıldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, yabancıların, Türkiye'nin başarılarını "sessiz devrim" olarak nitelendirdiğini belirterek, "Gürültü etmeden, bağırıp çağırmadan Türkiye'nin nereden nereye geldiğini vurgulamak için böyle bir isimlendirme yaptılar. İşte o sessiz devrimin en esaslı bileşenlerinden biri de milli eğitimde yaşanıyor" dedi.
Avcı, Ümraniye'deki Mehmet Akif Ersoy İmam Hatip Ortaokulu'nun açılışı ile Celalettin Ökten Hoca İmam Hatip Ortaokulu'nun temel atma törenine katıldı.
Saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı'nın okunmasıyla başlayan tören, açılışı yapılan okulun öğrencilerinden Yunus Emre Kaya'nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle devam etti.
Törende konuşan Avcı, okulun kısa bir zaman içerisinde tamamlanarak hizmete alındığını ifade ederek, "Böylesine mükemmel bir okulun maarifimize kazandırılmasında emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.
Ümraniye'nin eğitim yatırımları bakımından bütün Türkiye'ye örnek olacak bir başarı hikayesini sürdürdüğünü dile getiren Avcı, şöyle devam etti:
"Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can'a, ki burada slogan çok hoşuma gitti, 'Canla başla çalışınca oluyor', gayretlerinden, maarifimize kazandırdığı eserlerden ötürü çok teşekkür ediyorum. Sevgili gençler, değerli öğrencilerim meydan sizin. Çok şükür artık devletimiz, milletimizle el ele, millet ne istiyorsa onun en iyisini yapmak için elinden geleni yapıyor. Bu okul ve temelini atacağım diğer okul, Türkiye'de yürürlüğe koyduğumuz 4+4+4 uygulamasının en güzel örnekleridir. Millet istiyor, devlet yapıyor."
Türkiye son 13 yılda pek çok alanda sıçrama yaptı
Milli Eğitim Bakanı Avcı, Türkiye'nin son 13 yılda pek çok alanda büyük sıçramalar gerçekleştirdiğini anlatarak, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Yabancılar, Türkiye'nin başarılarına bakarak, buna 'sessiz devrim' dediler. Gürültü etmeden, bağırıp çağırmadan Türkiye'nin nereden nereye geldiğini vurgulamak için böyle bir isimlendirme yaptılar. İşte o sessiz devrimin en esaslı bileşenlerinden biri de milli eğitimde yaşanıyor. Maarifimizde yaşanıyor. Çocuklarımız, gençlerimiz tekrar millileştirilen maarif sistemimiz içerisinde geleceğin Türkiyesini hazırlıyorlar. Ben bütün maarif camiamıza, geceli gündüzlü gayretlerinden ötürü çok teşekkür ediyorum."
Avcı, sözlerini törene katılan öğrencilere İstiklal Marşı'nı coşkuyla okudukları için teşekkür ederek tamamladı.
İstanbul, koskoca ülkelerin eğitim sorunlarını tek başına yaşıyor
İstanbul Valisi Vasip Şahin de dünyanın geldiği nokta itibarıyla fen bilimlerinin, dini bilimlerle buluşturularak mantıklı ve doğru şekilde gençlere aktarılmasının çok önemli olduğunu kaydetti.
Şahin, "Bugün maalesef din adına farklı farklı bilgiler, ideolojiler gençlerimize dayatılıyor ve maalesef din adına dindarlar birbirlerini katletme noktasına geliyor. Dolayısıyla bugün imam hatip okullarının, dini ilimlerin doğru şekilde öğretilme ve gençlere aktarılma müesseselerinin önemi bir kat daha artmış durumda. Onun için bunu bir ülke meselesi olarak, coğrafya meselesi olarak ele almak lazım. Türkiye de bunu bir insanlık meselesi olarak ele alıyor" ifadelerini kullandı.
İmam hatip okullarının yapımında emeği geçenlere teşekkür eden Şahin, şunları söyledi:
"Sadece bu yıl 3 büyük okulumuz, Ümraniye ilçe sınırları dahilinde yeniden yapılıyor. 5'i de ihale aşamasına gelindi. İnşallah kısa zamanda inşaatına başlanacak. Bütün belediye başkanlarından bize problemsiz arsa üretmelerini rica ediyoruz. Milli Eğitim Bakanlığımız, her zaman yanımızda ve arkamızda, nakit noktasında her türlü desteği veriyor. Tek başına arsa üretmek bile bize çok büyük katkı olacaktır. İstanbul'da 2 milyon 661 bin öğrencimiz var. Bu öğrencilerimiz, yaklaşık 72 bin 500 derslikte öğretim görüyor. 127 bin 675 öğretmenimiz var, 5 bin 249 okulda toplam olarak baktığımızda. Bunların her birini bir araya getirdiğiniz zaman koskoca ülkelerin eğitim sorunlarını İstanbul tek başına yaşıyor. Bu kapasiteyi biz en iyi şekilde yönetmek ve gençlerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlamakla mükellefiz. Okulun hayırlı uğurlu olmasını diliyorum."
Ümraniye Belediye Başkanı Hasan Can da ilçeye 11 yıl içinde aralarında, bilgi evleri, kültür merkezleri, okulların da bulunduğu 300 kalıcı eser kazandırdıklarını belirterek, eğitim alanındaki çalışmalara ve yatırımlara hız kesmeden devam edeceklerini anlattı.
Can, açılış yapılan okulu 8 ayda tamamladıklarını vurgulayarak, yıllardan bu yana okullarda bulunan eksikleri gidermeyi ilke edindiklerini aktardı.
İlçenin farklı mahallelerinde yapımı süren ya da ihale aşaması tamamlanan eğitim kurumlarıyla ilgili bilgi veren Can, "Rabbim nicelerini yapmayı nasip etsin. Çalışan demir pas tutmaz. Bütün bunları yaptıktan sonra da devletin hiçbir kurumuna beş kuruş borcu olmayan bir belediyeyiz. Borçları 500'ü açmış olanlara ithaf olunur" diye konuştu.
Konuşmaların ardından, yapımı tamamlanan okulun açılışı gerçekleştirilirken, Celalettin Ökten Hoca İmam Hatip Ortaokulu'nun temeli canlı yayınla bağlanılarak atıldı.
Son Güncelleme: Salı, 20 Ekim 2015 14:45
Gösterim: 1274
Şu ana kadar 362 binin üzerinde girişimcilik eğitimi verdiklerini söyleyen Bakan Fikri Işık, “Bunlardan 21 bin 292 işletme çıktı ve 352 milyon lira bu işletmelerimize bugüne kadar destek verdik" dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Şu ana kadar 362 binin üzerinde girişimcilik eğitimi verdik. Bunlardan 21 bin 292 işletme çıktı ve 352 milyon lira bu işletmelerimize bugüne kadar destek verdik" dedi.
Işık, Gebze Ticaret Odası ve KOSGEB işbirliğiyle gerçekleştirilen uygulamalı girişimcilik eğitimi sertifika dağıtım töreninde yaptığı konuşmada, girişimcisi olmayan bir ülkenin sürdürülebilir kalkınma ve başarı yakalama şansı olmadığını söyledi.
Sovyetler Birliği'nin "çöküşünün", girişimciliğin ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini ifade eden Işık, devlet eliyle kalkınmanın dünyanın hiçbir döneminde başarılı olmadığını kaydetti.
Işık, girişimcilik konusunda Japonya tarihinden örnek vererek, "Japonya'yı 3-4 yüzyıllık çalışmanın bu hale getirdiğini kimse unutmamalı. Japonya dünyanın bir ucunda, Türkiye dünyanın tam ortasında. Japonya dünyanın bir ucunda bunu başardıysa bunun sebeplerini iyi öğrenmeliyiz. Girişimcilik, gerçekten bir ülkenin kalkınmasının temel dinamiğidir" şeklinde konuştu.
Dünyanın en büyük 10 şirketinden 7'sinin teknoloji alanında çalışan işletmelerden oluştuğunu anlatan Işık, bunların da küçük girişimcilerin kurduğu şirketler olduğunu bildirdi.
Yenilikçilik artık girişimciliğin de fark oluşturan alanı
Işık, girişimci olunan alanda rakiplere fark atacak yeniliklerin önemli olduğunu belirterek, "Yenilikçilik artık bir hayat tarzı. Her işte yenilik yapmak durumundayız. Onun için dünya, yenilikçi ve girişimcilik kelimelerine çok fazla önem veriyor. İnovatif dediğimiz anlayış, her alanda dünyada en belirleyici kelimelerden iki tanesi oldu. Yenilikçilik artık girişimciliğin de fark oluşturan alanı" ifadesini kullandı.
Girişimcilik ve yenilikçiliğin istikrar ortamında yeşerebileceğini ifade eden Işık, Türkiye'nin istikrarı yakaladığı dönemde "şaha" kalktığını söyledi.
Girişimcilik eğitimlerini çok önemsediklerini anlatan Işık, "Şu ana kadar 362 bininin üzerinde girişimcilik eğitimi verdik. Bunlardan 21 bin 292 işletme çıktı ve 352 milyon lira bu işletmelerimize bugüne kadar destek verdik. Bu desteğin ekonomik ve sosyal faydaya dönüştüğünü gördükçe bu eğitimleri de destekleri de arttırıyoruz" diye konuştu.
Işık, Türkiye'nin girişimci insan yapısına sahip olduğunu dile getirerek, devlet olarak bu insanları desteklediklerini bildirdi.
Girişimcilere verdikleri destekleri katılımcılara aktaran Işık, desteklerden yararlanarak işini kuran girişimciden 3 yıl gelir vergisi almayacaklarını ifade etti.
Büyük Türkiye hedefine hizmet eden işletmeler kurulsun istiyoruz
KOSGEB Başkanı Recep Biçer de KOBİ'lerin ekonominin can damarları olduğunu belirterek, ülkenin refah seviyesinin yükseltilmesindeki önemini vurguladı.
Küresel sorun olan işsizliğin çözümünün KOBİ'lerin güçlenmesiyle gerçekleşeceğini anlatan Biçer, şöyle devam etti:
"KOSGEB olarak KOBİ'lerin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için çalışmaktayız. Bu kapsamda Kocaeli'de faaliyet gösteren iki müdürlük vasıtasıyla KOBİ'lerimize ve girişimcilerimize yeni destek programları kapsamında 45 milyon liraya yakın destek verdik. Sertifika alan arkadaşlarımızı kutluyorum. Sizlerden bir sonraki adım olan işletmelerinizi kurarken dikkatli davranmanızı, eğitimde karşınıza çıkan hususlara dikkat etmenizi ve kuracağınız işletmelerle KOSGEB yeni girişimci desteğine başvurmanızı bekliyorum. Yeni girişimci desteği kapsamında 100 bin liraya kadar destek vermekteyiz. Türkiye'de başarılı işletmeler kurulsun istiyoruz. Nesilden nesile aktarılacak, yenilikçi, kurumsallaşmış ve büyük Türkiye hedefine hizmet eden işletmeler kurulsun istiyoruz."
Konuşmaların ardından Bakan Işık, sertifika almaya hak kazanan 270'den temsili olarak 10'una belgelerini verdi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Şu ana kadar 362 binin üzerinde girişimcilik eğitimi verdiklerini söyleyen Bakan Fikri Işık, “Bunlardan 21 bin 292 işletme çıktı ve 352 milyon lira bu işletmelerimize bugüne kadar destek verdik" dedi.
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, "Şu ana kadar 362 binin üzerinde girişimcilik eğitimi verdik. Bunlardan 21 bin 292 işletme çıktı ve 352 milyon lira bu işletmelerimize bugüne kadar destek verdik" dedi.
Işık, Gebze Ticaret Odası ve KOSGEB işbirliğiyle gerçekleştirilen uygulamalı girişimcilik eğitimi sertifika dağıtım töreninde yaptığı konuşmada, girişimcisi olmayan bir ülkenin sürdürülebilir kalkınma ve başarı yakalama şansı olmadığını söyledi.
Sovyetler Birliği'nin "çöküşünün", girişimciliğin ne kadar önemli olduğunu gösterdiğini ifade eden Işık, devlet eliyle kalkınmanın dünyanın hiçbir döneminde başarılı olmadığını kaydetti.
Işık, girişimcilik konusunda Japonya tarihinden örnek vererek, "Japonya'yı 3-4 yüzyıllık çalışmanın bu hale getirdiğini kimse unutmamalı. Japonya dünyanın bir ucunda, Türkiye dünyanın tam ortasında. Japonya dünyanın bir ucunda bunu başardıysa bunun sebeplerini iyi öğrenmeliyiz. Girişimcilik, gerçekten bir ülkenin kalkınmasının temel dinamiğidir" şeklinde konuştu.
Dünyanın en büyük 10 şirketinden 7'sinin teknoloji alanında çalışan işletmelerden oluştuğunu anlatan Işık, bunların da küçük girişimcilerin kurduğu şirketler olduğunu bildirdi.
Yenilikçilik artık girişimciliğin de fark oluşturan alanı
Işık, girişimci olunan alanda rakiplere fark atacak yeniliklerin önemli olduğunu belirterek, "Yenilikçilik artık bir hayat tarzı. Her işte yenilik yapmak durumundayız. Onun için dünya, yenilikçi ve girişimcilik kelimelerine çok fazla önem veriyor. İnovatif dediğimiz anlayış, her alanda dünyada en belirleyici kelimelerden iki tanesi oldu. Yenilikçilik artık girişimciliğin de fark oluşturan alanı" ifadesini kullandı.
Girişimcilik ve yenilikçiliğin istikrar ortamında yeşerebileceğini ifade eden Işık, Türkiye'nin istikrarı yakaladığı dönemde "şaha" kalktığını söyledi.
Girişimcilik eğitimlerini çok önemsediklerini anlatan Işık, "Şu ana kadar 362 bininin üzerinde girişimcilik eğitimi verdik. Bunlardan 21 bin 292 işletme çıktı ve 352 milyon lira bu işletmelerimize bugüne kadar destek verdik. Bu desteğin ekonomik ve sosyal faydaya dönüştüğünü gördükçe bu eğitimleri de destekleri de arttırıyoruz" diye konuştu.
Işık, Türkiye'nin girişimci insan yapısına sahip olduğunu dile getirerek, devlet olarak bu insanları desteklediklerini bildirdi.
Girişimcilere verdikleri destekleri katılımcılara aktaran Işık, desteklerden yararlanarak işini kuran girişimciden 3 yıl gelir vergisi almayacaklarını ifade etti.
Büyük Türkiye hedefine hizmet eden işletmeler kurulsun istiyoruz
KOSGEB Başkanı Recep Biçer de KOBİ'lerin ekonominin can damarları olduğunu belirterek, ülkenin refah seviyesinin yükseltilmesindeki önemini vurguladı.
Küresel sorun olan işsizliğin çözümünün KOBİ'lerin güçlenmesiyle gerçekleşeceğini anlatan Biçer, şöyle devam etti:
"KOSGEB olarak KOBİ'lerin ihtiyaçlarına cevap verebilmek için çalışmaktayız. Bu kapsamda Kocaeli'de faaliyet gösteren iki müdürlük vasıtasıyla KOBİ'lerimize ve girişimcilerimize yeni destek programları kapsamında 45 milyon liraya yakın destek verdik. Sertifika alan arkadaşlarımızı kutluyorum. Sizlerden bir sonraki adım olan işletmelerinizi kurarken dikkatli davranmanızı, eğitimde karşınıza çıkan hususlara dikkat etmenizi ve kuracağınız işletmelerle KOSGEB yeni girişimci desteğine başvurmanızı bekliyorum. Yeni girişimci desteği kapsamında 100 bin liraya kadar destek vermekteyiz. Türkiye'de başarılı işletmeler kurulsun istiyoruz. Nesilden nesile aktarılacak, yenilikçi, kurumsallaşmış ve büyük Türkiye hedefine hizmet eden işletmeler kurulsun istiyoruz."
Konuşmaların ardından Bakan Işık, sertifika almaya hak kazanan 270'den temsili olarak 10'una belgelerini verdi.
Son Güncelleme: Salı, 20 Ekim 2015 10:50
Gösterim: 1140
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ, çocuklara mahalle kültürünü aşılamak ve onların arkadaşlarıyla kaynaşmasını sağlamak amacıyla çocuk polisiye serisi hazırladı.
Kültür AŞ açıklamasına göre, Yazar Ahmet Ay'ın hayal gücü ve çizer Yahya Alakay'ın kalemiyle yayın dünyasına giriş yapan "Bizim Mahallenin Dedektifleri" isimli 5 kitaplık seride, "mahalle kültürü", "dayanışma", "yardımlaşma" ve "adalet" gibi değerler işleniyor.
Didaktik üsluba kapılmadan insani değerlere vurgu yapılan seride, olayların görünmeyen bir yüzü olabileceği, insanlara karşı ön yargılı olmamak gerektiği mesajı veriliyor.
"Kayıp Ekmek Operasyonu" ile başlayan "Tekini Arayan Ayakkabılar" ile devam eden serinin üçüncü kitabı "Eski Konağın Gizemi" yakında polisiye meraklısı çocuklarla buluşacak.
Seri daha sonra yayınlanacak olan iki kitapla tamamlanmış olacak.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
İstanbul Büyükşehir Belediyesi Kültür AŞ, çocuklara mahalle kültürünü aşılamak ve onların arkadaşlarıyla kaynaşmasını sağlamak amacıyla çocuk polisiye serisi hazırladı.
Kültür AŞ açıklamasına göre, Yazar Ahmet Ay'ın hayal gücü ve çizer Yahya Alakay'ın kalemiyle yayın dünyasına giriş yapan "Bizim Mahallenin Dedektifleri" isimli 5 kitaplık seride, "mahalle kültürü", "dayanışma", "yardımlaşma" ve "adalet" gibi değerler işleniyor.
Didaktik üsluba kapılmadan insani değerlere vurgu yapılan seride, olayların görünmeyen bir yüzü olabileceği, insanlara karşı ön yargılı olmamak gerektiği mesajı veriliyor.
"Kayıp Ekmek Operasyonu" ile başlayan "Tekini Arayan Ayakkabılar" ile devam eden serinin üçüncü kitabı "Eski Konağın Gizemi" yakında polisiye meraklısı çocuklarla buluşacak.
Seri daha sonra yayınlanacak olan iki kitapla tamamlanmış olacak.
Son Güncelleme: Salı, 20 Ekim 2015 11:28
Gösterim: 987
Açık liselerden örgün öğretime geçmek isteyen öğrencilerin nakil işlemleri bugün bitiyor.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, açık liselerden örgün öğretime geçmek isteyen öğrencilerin 20 Ekim’e kadar nakil talebinde bulunabileceğini söyledi.
Herhangi bir okula kaydını yaptıramamış öğrencileri de açık liseye kaydettiklerine dikkati çeken Avcı, şunları söyledi:
"Fakat okullardaki kontenjan durumu netleştikçe boş kontenjanlar oluştukça bu öğrencilerden örgün eğitime geçmek isteyenlere nakil fırsatı veriyoruz. Bunu daha önce üç aşamada yaptık ama bundan sonraki süreçte 'Ekim ayı sonuna kadar boş kontenjanlar ilan edilecek, öğrenciler müracaatını yapacaklar ve kaydolacaklar' demiştik. Fakat talep yoğunluğunu göz önüne alarak ay sonunu beklemiyoruz.
Öğrencilerimiz 20 Ekim saat 17.00'ye kadar nakil talebine bulunacak. Biz de 21 Ekim günü o çocuklarımızdan uygun olanları, uygun kontenjanlara yerleştirmiş olacağız. Taban puan ve açık kontenjan esasına bağlı olarak yapılacak. Her nakil talebinde bulunanı da hemen boş kontenjana yerleştirme şansımız yok. Böylece müjdemizi vermiş oluruz, veliler ve öğrenciler bunu bekliyorlardı."
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Açık liselerden örgün öğretime geçmek isteyen öğrencilerin nakil işlemleri bugün bitiyor.
Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, açık liselerden örgün öğretime geçmek isteyen öğrencilerin 20 Ekim’e kadar nakil talebinde bulunabileceğini söyledi.
Herhangi bir okula kaydını yaptıramamış öğrencileri de açık liseye kaydettiklerine dikkati çeken Avcı, şunları söyledi:
"Fakat okullardaki kontenjan durumu netleştikçe boş kontenjanlar oluştukça bu öğrencilerden örgün eğitime geçmek isteyenlere nakil fırsatı veriyoruz. Bunu daha önce üç aşamada yaptık ama bundan sonraki süreçte 'Ekim ayı sonuna kadar boş kontenjanlar ilan edilecek, öğrenciler müracaatını yapacaklar ve kaydolacaklar' demiştik. Fakat talep yoğunluğunu göz önüne alarak ay sonunu beklemiyoruz.
Öğrencilerimiz 20 Ekim saat 17.00'ye kadar nakil talebine bulunacak. Biz de 21 Ekim günü o çocuklarımızdan uygun olanları, uygun kontenjanlara yerleştirmiş olacağız. Taban puan ve açık kontenjan esasına bağlı olarak yapılacak. Her nakil talebinde bulunanı da hemen boş kontenjana yerleştirme şansımız yok. Böylece müjdemizi vermiş oluruz, veliler ve öğrenciler bunu bekliyorlardı."
Son Güncelleme: Salı, 20 Ekim 2015 10:28
Gösterim: 1346

