Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.

Milli Eğitim Bakanlığı, ''Fatih Projesi kapsamında dağıtılan tabletlerden 47 bininin bozuk çıktığı'' iddiasını yalanladı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter'in konuya ilişkin iddialarının basına yansıdığı ifade edildi.

Proje kapsamında 2011–2012 eğitim öğretim yılında 17 ilde, 52 okulda, 13 bin 800; 2012–2013 eğitim öğretim yılı ikinci döneminin başladığı 11 Şubat 2013 tarihinden itibaren ise 81 ilde, 217 okulda, 49 bin tablet bilgisayar dağıtıldığı bilgisi verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Dağıtılan tabletlerin tümü 2 yıl garantili olup, arıza halinde en kısa sürede arızası giderilmekte veya yenisiyle değiştirilmektedir.

Bugüne kadar tablet bilgisayarlardan yazılım veya donanım kaynaklı 823 şikayet alınmış olup, garanti kapsamında tüm cihazların varsa şikayet konusu sorunları giderilmiş veya cihaz değiştirilmiştir.

Dolayısıyla 47 bin tablet bilgisayarın bozuk çıktığı iddiası doğru değildir.''

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

> MEB, ‘47 bin tablet bozuk çıktı’ iddiasına cevap verdi

Milli Eğitim Bakanlığı, ''Fatih Projesi kapsamında dağıtılan tabletlerden 47 bininin bozuk çıktığı'' iddiasını yalanladı.

Bakanlıktan yapılan açıklamada, CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter'in konuya ilişkin iddialarının basına yansıdığı ifade edildi.

Proje kapsamında 2011–2012 eğitim öğretim yılında 17 ilde, 52 okulda, 13 bin 800; 2012–2013 eğitim öğretim yılı ikinci döneminin başladığı 11 Şubat 2013 tarihinden itibaren ise 81 ilde, 217 okulda, 49 bin tablet bilgisayar dağıtıldığı bilgisi verilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Dağıtılan tabletlerin tümü 2 yıl garantili olup, arıza halinde en kısa sürede arızası giderilmekte veya yenisiyle değiştirilmektedir.

Bugüne kadar tablet bilgisayarlardan yazılım veya donanım kaynaklı 823 şikayet alınmış olup, garanti kapsamında tüm cihazların varsa şikayet konusu sorunları giderilmiş veya cihaz değiştirilmiştir.

Dolayısıyla 47 bin tablet bilgisayarın bozuk çıktığı iddiası doğru değildir.''

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

Son Güncelleme: Perşembe, 14 Mart 2013 14:40

Gösterim: 2194

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre, 2009-2010 eğitim öğretim yılında şartlı eğitim desteği alan ailelerin çocuklarında liseye devam erkeklerde yüzde 79,4, kızlarda ise yüzde 79,3'e ulaştı. Yardım almayanlarda ise bu oran erkeklerde yüzde 57,17'de, kızlarda yüzde 50,8'de kaldı.

İhtiyaç sahibi ailelerin çocuklarını okula göndermeleri koşuluyla yapılan Şartlı Nakit Transferi (ŞNT) sayesinde devamsızlıklar büyük oranda azaldı.

ŞNT kapsamında ilköğretime devam eden erkek öğrencilere aylık 30 lira, kız öğrencilere aylık 35 lira, ortaöğretime devam eden erkek öğrencilere 45 lira, kız öğrencilere 55 lira yardım yapılıyor. Okullaşmalarını artırmak amacıyla kız çocuklara daha fazla destek veriliyor.

Kadının toplumsal rolünün güçlendirilmesi için yardımlar, Ziraat Bankası ve PTT aracılığıyla doğrudan anneler adına açılan hesaplara yatırılıyor. Eylül 2012 itibarıyla ŞNT kapsamında 1 milyon 877 bin 276 öğrenci için 410 milyon 93 bin lira kaynak aktarıldı.

Devamsızlıklar yüzde 50 azaldı

Programın etkilerini görmek için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Gazi Üniversitesi işbirliğiyle yapılan araştırma, ŞNT'nin Türkiye genelinde ortalama devamsızlığı azaltan bir etkiye sahip olduğunu ortaya koydu.

Araştırmaya göre, yardım alanların almayanlara oranla devamsız gün sayısı yaklaşık yüzde 50 düştü. Kız öğrencilerin devamsızlıkları erkek öğrencilere göre iki kat daha azaldı.

Yardım programı kırsal alanlar bakımından batıdaki bölgelerde, kentsel alanlar bakımından Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde etkili oldu.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

> Şartlı eğitim desteği devamsızlıkları azalttı

Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı verilerine göre, 2009-2010 eğitim öğretim yılında şartlı eğitim desteği alan ailelerin çocuklarında liseye devam erkeklerde yüzde 79,4, kızlarda ise yüzde 79,3'e ulaştı. Yardım almayanlarda ise bu oran erkeklerde yüzde 57,17'de, kızlarda yüzde 50,8'de kaldı.

İhtiyaç sahibi ailelerin çocuklarını okula göndermeleri koşuluyla yapılan Şartlı Nakit Transferi (ŞNT) sayesinde devamsızlıklar büyük oranda azaldı.

ŞNT kapsamında ilköğretime devam eden erkek öğrencilere aylık 30 lira, kız öğrencilere aylık 35 lira, ortaöğretime devam eden erkek öğrencilere 45 lira, kız öğrencilere 55 lira yardım yapılıyor. Okullaşmalarını artırmak amacıyla kız çocuklara daha fazla destek veriliyor.

Kadının toplumsal rolünün güçlendirilmesi için yardımlar, Ziraat Bankası ve PTT aracılığıyla doğrudan anneler adına açılan hesaplara yatırılıyor. Eylül 2012 itibarıyla ŞNT kapsamında 1 milyon 877 bin 276 öğrenci için 410 milyon 93 bin lira kaynak aktarıldı.

Devamsızlıklar yüzde 50 azaldı

Programın etkilerini görmek için Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve Gazi Üniversitesi işbirliğiyle yapılan araştırma, ŞNT'nin Türkiye genelinde ortalama devamsızlığı azaltan bir etkiye sahip olduğunu ortaya koydu.

Araştırmaya göre, yardım alanların almayanlara oranla devamsız gün sayısı yaklaşık yüzde 50 düştü. Kız öğrencilerin devamsızlıkları erkek öğrencilere göre iki kat daha azaldı.

Yardım programı kırsal alanlar bakımından batıdaki bölgelerde, kentsel alanlar bakımından Güneydoğu Anadolu Bölgesi'nde etkili oldu.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

Son Güncelleme: Perşembe, 14 Mart 2013 12:09

Gösterim: 1349

Danıştay, öğretmenlerin il içi yer değiştirmelerinde tercih sayısının 25 yerine, 5’le sınırlandırılmasını öngören düzenlemeyi haksız buldu

Eğitim-İş Sendikası'nın yaptığı başvuruyu değerlendiren Danıştay, 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Yer Değiştirme Kılavuzu'yla ilgili il içi yer değişikliği talebinde bulunan öğretmenlerin tercih sayılarının, 25 yerine, 5'le sınırlandırılmasına yönelik düzenlemenin yürütmesini durdurdu.

Eğitim-İş'ten yapılan yazılı açıklamada, eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in yönetimi döneminde çıkarılan 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Yer Değiştirme Kılavuzu'nun bazı hükümlerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali amacıyla Danıştay'da dava açtığının hatırlatıldığı açıklamada, "Danıştay 2. Dairesi açtığımız davada, yürütmeyi durdurma incelemesini tamamladı. Buna göre Danıştay, il içi yer değişikliği talebinde bulunan öğretmenlerin tercih sayılarının, yönetmeliğe aykırı olarak 25 yerine, 5'le sınırlandırılmasına yönelik düzenlemenin yürütmesini durdurmuştur" denildi.

Daire'nin kararında, kılavuz ekinde yer alan ve sıraların sadece 1(bir) defa, 01-02 Ağustos 2012 tarihlerinde işletilmesi öngören "2012 yılı il içi yer değiştirme takvimi"nin yürütmesinin de durdurulduğunun belirtildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Danıştay, 06 Mayıs 2010 tarihinden önce sözleşmeli öğretmen olarak görev yaparken KPSS puanı ile kadroya geçen öğretmenlerin yer değiştirme haklarını ellerinden alan düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına yönelik talebimizi ise 2'ye karşı 3 oyla reddetmiştir. Karara şerh düşen iki yüksek yargıç, hukuka aykırı düzenlemenin başarının cezalandırıldığı yönünde bir algı yaratacağını ifade ederek, hakkaniyete aykırı düzenlemenin KHK'nin çıkarılış amacına aykırılık oluşturduğunu son derece sağlıklı bir gerekçeyle ortaya koymuşlardır. KPSS mağdurları açısından adeta direkten dönen adaleti er geç tecelli ettireceğiz. Mağdurların haklı davalarında inançlarını asla yitirmemelerini, sorunu sürekli diri tutarak mücadelemize güç vermelerini bekliyoruz. Mağdurların, Genel Kurul'un huzuruna taşıyacağımız uyuşmazlığa müdahil olmalarının önüne hukuki engel yoktur."

Açıklamada, Danıştay'ın il içi isteğe bağlı yer değiştirmesi yapılan öğretmenlerin, iller arasında yer değiştirme başvurusu yapmalarını engelleyen hükmün; 3 yıllık çalışma süresinin hesabına esas alınan "15 Eylül" tarihinin; Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerine ayrıcalık getiren hükmün de bu aşamada yürütmesinin durdurulması koşullarının oluşmadığına karar verdiği belirtilerek, "Sendikamız, başta KPSS mağduriyetine neden olan hüküm olmak üzere talebimize aykırı hükümlerin yürütmesinin durdurulması için dosyayı süratle Genel Kurul'un huzuruna taşıyacaktır" denildi.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

> Danıştay'dan öğretmenlere iyi haber

Danıştay, öğretmenlerin il içi yer değiştirmelerinde tercih sayısının 25 yerine, 5’le sınırlandırılmasını öngören düzenlemeyi haksız buldu

Eğitim-İş Sendikası'nın yaptığı başvuruyu değerlendiren Danıştay, 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Yer Değiştirme Kılavuzu'yla ilgili il içi yer değişikliği talebinde bulunan öğretmenlerin tercih sayılarının, 25 yerine, 5'le sınırlandırılmasına yönelik düzenlemenin yürütmesini durdurdu.

Eğitim-İş'ten yapılan yazılı açıklamada, eski Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer'in yönetimi döneminde çıkarılan 2012 Yılı Öğretmenlerin İl İçi Yer Değiştirme Kılavuzu'nun bazı hükümlerinin yürütmesinin durdurulması ve iptali amacıyla Danıştay'da dava açtığının hatırlatıldığı açıklamada, "Danıştay 2. Dairesi açtığımız davada, yürütmeyi durdurma incelemesini tamamladı. Buna göre Danıştay, il içi yer değişikliği talebinde bulunan öğretmenlerin tercih sayılarının, yönetmeliğe aykırı olarak 25 yerine, 5'le sınırlandırılmasına yönelik düzenlemenin yürütmesini durdurmuştur" denildi.

Daire'nin kararında, kılavuz ekinde yer alan ve sıraların sadece 1(bir) defa, 01-02 Ağustos 2012 tarihlerinde işletilmesi öngören "2012 yılı il içi yer değiştirme takvimi"nin yürütmesinin de durdurulduğunun belirtildiği açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

"Danıştay, 06 Mayıs 2010 tarihinden önce sözleşmeli öğretmen olarak görev yaparken KPSS puanı ile kadroya geçen öğretmenlerin yer değiştirme haklarını ellerinden alan düzenlemenin yürütmesinin durdurulmasına yönelik talebimizi ise 2'ye karşı 3 oyla reddetmiştir. Karara şerh düşen iki yüksek yargıç, hukuka aykırı düzenlemenin başarının cezalandırıldığı yönünde bir algı yaratacağını ifade ederek, hakkaniyete aykırı düzenlemenin KHK'nin çıkarılış amacına aykırılık oluşturduğunu son derece sağlıklı bir gerekçeyle ortaya koymuşlardır. KPSS mağdurları açısından adeta direkten dönen adaleti er geç tecelli ettireceğiz. Mağdurların haklı davalarında inançlarını asla yitirmemelerini, sorunu sürekli diri tutarak mücadelemize güç vermelerini bekliyoruz. Mağdurların, Genel Kurul'un huzuruna taşıyacağımız uyuşmazlığa müdahil olmalarının önüne hukuki engel yoktur."

Açıklamada, Danıştay'ın il içi isteğe bağlı yer değiştirmesi yapılan öğretmenlerin, iller arasında yer değiştirme başvurusu yapmalarını engelleyen hükmün; 3 yıllık çalışma süresinin hesabına esas alınan "15 Eylül" tarihinin; Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenlerine ayrıcalık getiren hükmün de bu aşamada yürütmesinin durdurulması koşullarının oluşmadığına karar verdiği belirtilerek, "Sendikamız, başta KPSS mağduriyetine neden olan hüküm olmak üzere talebimize aykırı hükümlerin yürütmesinin durdurulması için dosyayı süratle Genel Kurul'un huzuruna taşıyacaktır" denildi.

YASAL UYARI: Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz. 

Son Güncelleme: Perşembe, 14 Mart 2013 11:31

Gösterim: 1821

Ankara'da Şubat ayında denetlenen 2 bin 295 okul servis aracından bin 42'sine 75 bin 46 lira ceza kesildi, üç servis aracı da trafikten men edildi.

Sabah Gazetesi’nin haberine göre, Ankara Valiliği, Okul Servis Araçları Denetleme Kurulu'nun, eğitim öğretimde ikinci yarı yılın başladığı şubat ayında okul servis araçlarına yaptığı denetimlerin sonuçlarını açıkladı.

Valilik kontrolündeki denetimlerde; araçlarda okul taşıtı yazısının bulunması, ışıklı lambaların çalışılırlığı, sağlık çantası, kapı ve pencere durumları, araçların yaşları ve kapasiteleri, yangın söndürme cihazlarının mevcudiyeti, sürücülerin ve belgelerinin nitelikleri ile sigorta sistemleri dahil mevzuat bakımından aranması gereken tüm hususlara dikkat ediliyor.

Başkentte bu kapsamda, şubat ayında denetlenen 2 bin 295 aracın bin 42'sine 75 bin 46 lira ceza kesildi, bazı okul taşıt sürücüleri uyarıldı ve 3 araç da trafikten men edildi.

Öğrencilerin, can ve mal güvenliklerinin her şeyden daha önemli olduğuna vurgu yapan valilik; okul servis araçlarının geliş gidiş saatleri, belirlenen güzerg'hlara mutlaka uyulması ile sürücüler ve araç personelinin, genel tutum ve durumlarının okulların tatile gireceği tarihe kadar izlenmeye devam edilerek, mevzuata uygun bulunmayan araçların trafikten derhal men edileceği kararlılığı vurgulandı.

Kaynak Sabah

> Başkentte velileri kaygılandıran sonuç!

Ankara'da Şubat ayında denetlenen 2 bin 295 okul servis aracından bin 42'sine 75 bin 46 lira ceza kesildi, üç servis aracı da trafikten men edildi.

Sabah Gazetesi’nin haberine göre, Ankara Valiliği, Okul Servis Araçları Denetleme Kurulu'nun, eğitim öğretimde ikinci yarı yılın başladığı şubat ayında okul servis araçlarına yaptığı denetimlerin sonuçlarını açıkladı.

Valilik kontrolündeki denetimlerde; araçlarda okul taşıtı yazısının bulunması, ışıklı lambaların çalışılırlığı, sağlık çantası, kapı ve pencere durumları, araçların yaşları ve kapasiteleri, yangın söndürme cihazlarının mevcudiyeti, sürücülerin ve belgelerinin nitelikleri ile sigorta sistemleri dahil mevzuat bakımından aranması gereken tüm hususlara dikkat ediliyor.

Başkentte bu kapsamda, şubat ayında denetlenen 2 bin 295 aracın bin 42'sine 75 bin 46 lira ceza kesildi, bazı okul taşıt sürücüleri uyarıldı ve 3 araç da trafikten men edildi.

Öğrencilerin, can ve mal güvenliklerinin her şeyden daha önemli olduğuna vurgu yapan valilik; okul servis araçlarının geliş gidiş saatleri, belirlenen güzerg'hlara mutlaka uyulması ile sürücüler ve araç personelinin, genel tutum ve durumlarının okulların tatile gireceği tarihe kadar izlenmeye devam edilerek, mevzuata uygun bulunmayan araçların trafikten derhal men edileceği kararlılığı vurgulandı.

Kaynak Sabah

Son Güncelleme: Perşembe, 14 Mart 2013 11:42

Gösterim: 2154

YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, sağlık alanıyla ilgili sorunların çözümüne ilişkin en üst düzeyde ve tüm paydaşlarla çalışmalarını sürdürdüklerini bildirdi.

Çetinsaya, YÖK'ün internet sitesinde yayınlanan açıklamada, bu yıl 94'üncüsü kutlanan 14 Mart Tıp Bayramı ve haftasının başta Yükseköğretim Kurulu bünyesinde görevli tıp ve sağlık personeli olmak üzere tüm sağlık çalışanlarına yenilikler getirmesini temenni ettiğini belirtti.

Sağlık alanıyla ilgili kamuoyu gündeminde yer alan sorunların bilincinde olduklarını ifade eden Çetinsaya, bu sorunların çözümüne ilişkin en üst düzeyde ve tüm paydaşlarla çalışmaları sürdürdüklerini dile getirdi.

Göreve geldiği günden bu yana başta tıp fakülteleri olmak üzere, diğer sağlık birimlerinde çalışanların sorunlarının çözümüne yönelik bir dizi çalışma başlatıldığını kaydeden Çetinsaya, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

''Bu kapsamda üniversitede tam gün çalışma, öğretim üyelerinin istihdamı, Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezlerinin mali sorunları ve kaliteli hizmet vermeye yönelik konular, yeni sağlıkla ilgili birimlerin açılması, TUS, DUS, YDUS kadrolarının dağılımı, tıp ve sağlık bilimlerinde sürdürülen eğitimlerin kalitesi ve sağlık alanında araştırma ve inovasyon gibi temel konulara ilişkin farklı düzeylerde çok çeşitli toplantılar, çalıştaylar yapıldı.''

Bu çalıştaylarda bazı kararlar alındığını vurgulayan Çetinsaya, bu kararların Sağlık Bakanlığına öneri olarak sunulduğunu kaydederek, ''Bu vesile ile tüm tıp ve sağlık çalışanlarının Tıp Bayramı ve Haftasını en içten dileklerimle kutlarım'' ifadelerini kullandı.

Açıklamayla birlikte internet sitesine, YÖK tarafından Sağlık Bakanlığı'na sunulan öneriler de konuldu.

> YÖK Başkanı ‘Tıp Bayramı’nı kutladı

YÖK Başkanı Prof. Dr. Gökhan Çetinsaya, sağlık alanıyla ilgili sorunların çözümüne ilişkin en üst düzeyde ve tüm paydaşlarla çalışmalarını sürdürdüklerini bildirdi.

Çetinsaya, YÖK'ün internet sitesinde yayınlanan açıklamada, bu yıl 94'üncüsü kutlanan 14 Mart Tıp Bayramı ve haftasının başta Yükseköğretim Kurulu bünyesinde görevli tıp ve sağlık personeli olmak üzere tüm sağlık çalışanlarına yenilikler getirmesini temenni ettiğini belirtti.

Sağlık alanıyla ilgili kamuoyu gündeminde yer alan sorunların bilincinde olduklarını ifade eden Çetinsaya, bu sorunların çözümüne ilişkin en üst düzeyde ve tüm paydaşlarla çalışmaları sürdürdüklerini dile getirdi.

Göreve geldiği günden bu yana başta tıp fakülteleri olmak üzere, diğer sağlık birimlerinde çalışanların sorunlarının çözümüne yönelik bir dizi çalışma başlatıldığını kaydeden Çetinsaya, açıklamasında şu ifadelere yer verdi:

''Bu kapsamda üniversitede tam gün çalışma, öğretim üyelerinin istihdamı, Sağlık Uygulama ve Araştırma Merkezlerinin mali sorunları ve kaliteli hizmet vermeye yönelik konular, yeni sağlıkla ilgili birimlerin açılması, TUS, DUS, YDUS kadrolarının dağılımı, tıp ve sağlık bilimlerinde sürdürülen eğitimlerin kalitesi ve sağlık alanında araştırma ve inovasyon gibi temel konulara ilişkin farklı düzeylerde çok çeşitli toplantılar, çalıştaylar yapıldı.''

Bu çalıştaylarda bazı kararlar alındığını vurgulayan Çetinsaya, bu kararların Sağlık Bakanlığına öneri olarak sunulduğunu kaydederek, ''Bu vesile ile tüm tıp ve sağlık çalışanlarının Tıp Bayramı ve Haftasını en içten dileklerimle kutlarım'' ifadelerini kullandı.

Açıklamayla birlikte internet sitesine, YÖK tarafından Sağlık Bakanlığı'na sunulan öneriler de konuldu.

Son Güncelleme: Perşembe, 14 Mart 2013 11:09

Gösterim: 1191


Egitimtercihi.com
5846 Sayılı Telif Hakları Kanunu gereğince, bu sitede yer alan yazı, fotoğraf ve benzeri dokümanlar, izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden kesinlikle kullanılamaz. Bilgilerin doğru yansıtılması için her türlü özen gösterilmiş olmakla birlikte olası yayın hatalarından site yönetimi ve editörleri sorumlu tutulamaz.