Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
Özel Öğretim Kurumlarının sınıf mevcutları, okul öncesi eğitimde 20, ilkokulda ve ortaokullarda 30, fen ve sosyal bilimler liselerinde 26, mesleki ve teknik liselerde 24, diğer ortaöğretim kurumlarında ise 30'u geçmeyecek.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB), Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak, yürürlüğe girdi.
Değişikliğe göre, ilkokul, ortaokul, ortaöğretim okulu ve özel eğitim okulu açılacak binaların, kullanım hakkının tamamının okula ait bahçe içerisinde ve müstakil olması gerekecek.
Bedensel engellilere ait öğretim programı uygulayan özel eğitim okulu açılacak binalarda, fizyoterapi salonunun, binanın giriş katının üst veya alt katı olması halinde binada bedensel engellilerin kullanımına uygun standartlarda asansör bulunması şartı aranacak.
Kurucuları ve bulundukları ilçe aynı olan her bir okul için gerekli şartları taşıması kaydıyla farklı binalarda da aynı adla ilkokul ve ortaokul açılabilecek. Açılmış olan ilkokul ve ortaokulların da aynı ilçe sınırları içerisinde her bir okul için gerekli şartları taşıması kaydıyla farklı binaları kullanmalarına izin verilecek.
Aynı kurucuya ait kurumlardan sadece okulların belirli bölümleri birlikte kullanılabilecek. Ancak aynı kurucu tarafından, farklı seviyelerde okulların aynı binada açılmak istenmesi durumunda, giriş-çıkış, oyun bahçesi, koridor, tuvalet ve lavabolar her okul için ayrı düzenlenecek. Milletlerarası okullar diğer okullarla aynı binada bulunmayacak.
Bir kurucuya ait aynı bina veya kampüste bulunan okul öncesi eğitim kurumuyla ilkokul ve ortaokul, ortaokul ile lise, birden fazla ortaöğretim okulu bir müdür tarafından yönetilebilecek. Yönetimleri birleştirilen okullarda her kurum veya kısım için ayrı ayrı müdür yardımcıları görevlendirilecek.
Özel ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim okullarında okul aile birliği faaliyet gösteren okul aile birlikleri, okul öncesi eğitim kurumlarında ise velilerin veya okul yönetimlerinin istemesi halinde kurulacak.
Aynı kurucuya ait ve aynı bina veya kampüste bulunan okullar için tek okul aile birliği kurulabilecek. Okul aile birlikleri, kurum yönetimince izin verilmesi halinde okulun bölümlerinin kiraya verilmesi, işletilmesi, öğrenci servis hizmetleri ve benzeri görevleri de yürütecek.
Sınıf mecvutları
Okullarda sınıf mevcutları okul öncesi eğitimde 20, ilkokulda ve ortaokullarda 30, fen ve sosyal bilimler liselerinde 26, mesleki ve teknik liselerde 24, diğer ortaöğretim kurumlarında ise 30'u geçmeyecek.
Akşam liselerinde ise ortaokul veya imam-hatip ortaokulunu ve 18 yaşını bitirmiş veya okuma hakkını kullanarak örgün ortaöğretim kurumlarından ayrılmış olma hükümlerine yer verilecek.
Okul ücretleri
Öğrenim ücretini yıllık belirleyen okul öncesi eğitim kurumu, ilkokul, ortaokul, özel eğitim okulu, ortaöğretim okullarında ve öğrenci etüt eğitim merkezlerinde öğretim yılı başlamadan ayrılanlara yıllık ücretin yüzde 10'u dışındaki kısmı; öğretim yılı başladıktan sonra ayrılanlara ise yıllık ücretin yüzde 10'u ile öğrenim gördüğü günlere göre hesaplanan miktarın dışındaki kısmı iade edilecek.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Özel Öğretim Kurumlarının sınıf mevcutları, okul öncesi eğitimde 20, ilkokulda ve ortaokullarda 30, fen ve sosyal bilimler liselerinde 26, mesleki ve teknik liselerde 24, diğer ortaöğretim kurumlarında ise 30'u geçmeyecek.
Milli Eğitim Bakanlığı'nın (MEB), Özel Öğretim Kurumları Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmeliği, Resmi Gazete'nin bugünkü sayısında yayımlanarak, yürürlüğe girdi.
Değişikliğe göre, ilkokul, ortaokul, ortaöğretim okulu ve özel eğitim okulu açılacak binaların, kullanım hakkının tamamının okula ait bahçe içerisinde ve müstakil olması gerekecek.
Bedensel engellilere ait öğretim programı uygulayan özel eğitim okulu açılacak binalarda, fizyoterapi salonunun, binanın giriş katının üst veya alt katı olması halinde binada bedensel engellilerin kullanımına uygun standartlarda asansör bulunması şartı aranacak.
Kurucuları ve bulundukları ilçe aynı olan her bir okul için gerekli şartları taşıması kaydıyla farklı binalarda da aynı adla ilkokul ve ortaokul açılabilecek. Açılmış olan ilkokul ve ortaokulların da aynı ilçe sınırları içerisinde her bir okul için gerekli şartları taşıması kaydıyla farklı binaları kullanmalarına izin verilecek.
Aynı kurucuya ait kurumlardan sadece okulların belirli bölümleri birlikte kullanılabilecek. Ancak aynı kurucu tarafından, farklı seviyelerde okulların aynı binada açılmak istenmesi durumunda, giriş-çıkış, oyun bahçesi, koridor, tuvalet ve lavabolar her okul için ayrı düzenlenecek. Milletlerarası okullar diğer okullarla aynı binada bulunmayacak.
Bir kurucuya ait aynı bina veya kampüste bulunan okul öncesi eğitim kurumuyla ilkokul ve ortaokul, ortaokul ile lise, birden fazla ortaöğretim okulu bir müdür tarafından yönetilebilecek. Yönetimleri birleştirilen okullarda her kurum veya kısım için ayrı ayrı müdür yardımcıları görevlendirilecek.
Özel ilkokul, ortaokul ve ortaöğretim okullarında okul aile birliği faaliyet gösteren okul aile birlikleri, okul öncesi eğitim kurumlarında ise velilerin veya okul yönetimlerinin istemesi halinde kurulacak.
Aynı kurucuya ait ve aynı bina veya kampüste bulunan okullar için tek okul aile birliği kurulabilecek. Okul aile birlikleri, kurum yönetimince izin verilmesi halinde okulun bölümlerinin kiraya verilmesi, işletilmesi, öğrenci servis hizmetleri ve benzeri görevleri de yürütecek.
Sınıf mecvutları
Okullarda sınıf mevcutları okul öncesi eğitimde 20, ilkokulda ve ortaokullarda 30, fen ve sosyal bilimler liselerinde 26, mesleki ve teknik liselerde 24, diğer ortaöğretim kurumlarında ise 30'u geçmeyecek.
Akşam liselerinde ise ortaokul veya imam-hatip ortaokulunu ve 18 yaşını bitirmiş veya okuma hakkını kullanarak örgün ortaöğretim kurumlarından ayrılmış olma hükümlerine yer verilecek.
Okul ücretleri
Öğrenim ücretini yıllık belirleyen okul öncesi eğitim kurumu, ilkokul, ortaokul, özel eğitim okulu, ortaöğretim okullarında ve öğrenci etüt eğitim merkezlerinde öğretim yılı başlamadan ayrılanlara yıllık ücretin yüzde 10'u dışındaki kısmı; öğretim yılı başladıktan sonra ayrılanlara ise yıllık ücretin yüzde 10'u ile öğrenim gördüğü günlere göre hesaplanan miktarın dışındaki kısmı iade edilecek.
Son Güncelleme: Cumartesi, 21 Temmuz 2012 15:56
Gösterim: 3562
Özel okullar, devlet okullarında uygulamaya konulan FATİH Projesi, kitap, tablet bilgisayar ve süt dağıtımı gibi imkânlardan kendilerinin de yararlanması için TBMM’’den yardım talep etti.
Özel Öğretim Derneği (ÖZDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça, devlet okullarında uygulamaya konulan FATİH Projesi, kitap, tablet bilgisayar ve süt dağıtımı gibi imkânlardan özel okul öğrencilerinin faydalanamadığını belirterek TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı'dan yardım talep etti.
TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı, ÖZDER Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akcan ve beraberindeki yönetim kurulu üyelerini kabul etti.
Kabulde konuşan Başkan Ahmet Akça, devlet okullarında hayata geçirilen FATİH Projesi, kitap, tablet bilgisayar ve süt dağıtımı gibi imkânlardan özel okul öğrencilerinin faydalandırılmadığını söyledi. Bu durumun özel öğretim alanındaki müteşebbislerin şevkini kırdığını belirten Akça, dışarıdan temin edilebilecek akıllı tahta ve tablet bilgisayarların, Milli Eğitim Bakanlığı'nın çocuklar için hazırladığı ders içerikleri ve sanal kütüphaneleri çalıştırmama riski bulunduğunu ve bu durumun yaklaşık 500 bin civarında olan özel okuldaki öğrencileri yeni imkânlardan mahrum bırakabileceğinden endişe ettiklerini dile getirdi.
Akça, ''Devlet, bir yandan özel dershanelerin okula dönüşmesini ve özel okullaşmayı teşvik ederken, öte yandan bu sorunların olması müteşebbislerin şevkini kırmaktadır'' dedi.
Komisyon Başkanı Nabi Avcı ise kabulde yaptığı konuşmada, özel okulların sistem içindeki önemini vurguladı. Özel okullardaki boş kontenjanlara devletin burslu öğrencileri yerleştirmesi gerektiğini anlatan Avcı, ''Devlet olarak bugüne kadar hep eğitim arzının finanse edildi. Oysa aslolan talebin finansmanıdır. Özel girişimin önünü açarak, seçimi velilere bırakmak gerekmektedir'' ifadesini kullandı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Özel okullar, devlet okullarında uygulamaya konulan FATİH Projesi, kitap, tablet bilgisayar ve süt dağıtımı gibi imkânlardan kendilerinin de yararlanması için TBMM’’den yardım talep etti.
Özel Öğretim Derneği (ÖZDER) Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akça, devlet okullarında uygulamaya konulan FATİH Projesi, kitap, tablet bilgisayar ve süt dağıtımı gibi imkânlardan özel okul öğrencilerinin faydalanamadığını belirterek TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı'dan yardım talep etti.
TBMM Milli Eğitim, Kültür, Gençlik ve Spor Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Nabi Avcı, ÖZDER Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Akcan ve beraberindeki yönetim kurulu üyelerini kabul etti.
Kabulde konuşan Başkan Ahmet Akça, devlet okullarında hayata geçirilen FATİH Projesi, kitap, tablet bilgisayar ve süt dağıtımı gibi imkânlardan özel okul öğrencilerinin faydalandırılmadığını söyledi. Bu durumun özel öğretim alanındaki müteşebbislerin şevkini kırdığını belirten Akça, dışarıdan temin edilebilecek akıllı tahta ve tablet bilgisayarların, Milli Eğitim Bakanlığı'nın çocuklar için hazırladığı ders içerikleri ve sanal kütüphaneleri çalıştırmama riski bulunduğunu ve bu durumun yaklaşık 500 bin civarında olan özel okuldaki öğrencileri yeni imkânlardan mahrum bırakabileceğinden endişe ettiklerini dile getirdi.
Akça, ''Devlet, bir yandan özel dershanelerin okula dönüşmesini ve özel okullaşmayı teşvik ederken, öte yandan bu sorunların olması müteşebbislerin şevkini kırmaktadır'' dedi.
Komisyon Başkanı Nabi Avcı ise kabulde yaptığı konuşmada, özel okulların sistem içindeki önemini vurguladı. Özel okullardaki boş kontenjanlara devletin burslu öğrencileri yerleştirmesi gerektiğini anlatan Avcı, ''Devlet olarak bugüne kadar hep eğitim arzının finanse edildi. Oysa aslolan talebin finansmanıdır. Özel girişimin önünü açarak, seçimi velilere bırakmak gerekmektedir'' ifadesini kullandı.
Son Güncelleme: Perşembe, 14 Haziran 2012 07:03
Gösterim: 5141
“Liderlerin Oyunu” münazara, Türkiye Münazara Ligi kapsamında Şampiyonunu belirledi.
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği’nin münazara kültürünü ve eğitimini yaymak amacıyla düzenlediği 3. Türkiye Münazara Ligi 2012 final turnuvası 18 Mayıs 2012 Cuma günü Özyeğin Üniversitesi’nin Çekmeköy Kampüsünde gerçekleştirdi. Turnuva’da Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi, 3. Türkiye Münazara Ligi’nin Şampiyonu oldu.
* Özel Açı Lisesi * Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi
* Özel Amerikan Robert Lisesi * Gaziantep Koleji Vakfı Özel Lisesi
* Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi * Özel İçel Koleji Mersin
* Özel Çakabey Lisesi İzmir * İstanbul Erkek Lisesi
( * Okullar alfabetik olarak sıralanmıştır.)
olmak üzere 8 okulumuzun katılımıyla başlayan çeyrek final sonrası yapılan yarı finalde Gaziantep Kolej Vakfı Özel Lisesi’ni eleyen Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi ile Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi’ni eleyen Özel Amerikan Robert Lisesi karşılaştılar.
Öğrenciler büyük finalde “Mahkemelerde Zaman Aşımı Kaldırılmalıdır” konusunu tartıştılar. Finalin sonucunda Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi kupayı evine götürdü. Turnuva’da bireysel olarak en iyi konuşmacı Özel Amerikan Robert Lisesi’nden Kaan Ülgen oldu.
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, Başkan Yardımcısı Yusuf Tavukçuoğlu, Genel Sekreter Nurullah Dal, Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Jale Onur ve Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut’un katılımıyla gerçekleşen 3. TÜRKİYE MÜNAZARA LİGİ 2012 final turnuvasında başarı gösteren tüm öğrencilerimizi, Şampiyon olan Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi’ni, öğrencilerini ve öğretmenlerini kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.
3. TÜRKİYE MÜNAZARA LİGİ SONUÇLARI
2012 ŞAMPİYONU : Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi
Öğrenciler ; Beritan Zorkun Arık, Ali Ulaş Dal, Cihan Aksu,
Dicle İnci, Elif Arat
Öğretmenler; İsmet Dişli, Deniz Şahin
2012 EN İYİ KONUŞMAC : Kaan Ülgen
Özel Amerikan Robert Lisesi
2012 EN İYİ 2.KONUŞMACI : Beritan Zorkun Arık
Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi
2012 EN İYİ 3.KONUŞMACI : Naz Üstenci
Özel Marmara Koleji
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
“Liderlerin Oyunu” münazara, Türkiye Münazara Ligi kapsamında Şampiyonunu belirledi.
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği’nin münazara kültürünü ve eğitimini yaymak amacıyla düzenlediği 3. Türkiye Münazara Ligi 2012 final turnuvası 18 Mayıs 2012 Cuma günü Özyeğin Üniversitesi’nin Çekmeköy Kampüsünde gerçekleştirdi. Turnuva’da Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi, 3. Türkiye Münazara Ligi’nin Şampiyonu oldu.
* Özel Açı Lisesi * Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi
* Özel Amerikan Robert Lisesi * Gaziantep Koleji Vakfı Özel Lisesi
* Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi * Özel İçel Koleji Mersin
* Özel Çakabey Lisesi İzmir * İstanbul Erkek Lisesi
( * Okullar alfabetik olarak sıralanmıştır.)
olmak üzere 8 okulumuzun katılımıyla başlayan çeyrek final sonrası yapılan yarı finalde Gaziantep Kolej Vakfı Özel Lisesi’ni eleyen Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi ile Beşiktaş Atatürk Anadolu Lisesi’ni eleyen Özel Amerikan Robert Lisesi karşılaştılar.
Öğrenciler büyük finalde “Mahkemelerde Zaman Aşımı Kaldırılmalıdır” konusunu tartıştılar. Finalin sonucunda Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi kupayı evine götürdü. Turnuva’da bireysel olarak en iyi konuşmacı Özel Amerikan Robert Lisesi’nden Kaan Ülgen oldu.
Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, Başkan Yardımcısı Yusuf Tavukçuoğlu, Genel Sekreter Nurullah Dal, Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Jale Onur ve Özyeğin Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erhan Erkut’un katılımıyla gerçekleşen 3. TÜRKİYE MÜNAZARA LİGİ 2012 final turnuvasında başarı gösteren tüm öğrencilerimizi, Şampiyon olan Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi’ni, öğrencilerini ve öğretmenlerini kutluyor, başarılarının devamını diliyoruz.
3. TÜRKİYE MÜNAZARA LİGİ SONUÇLARI
2012 ŞAMPİYONU : Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi
Öğrenciler ; Beritan Zorkun Arık, Ali Ulaş Dal, Cihan Aksu,
Dicle İnci, Elif Arat
Öğretmenler; İsmet Dişli, Deniz Şahin
2012 EN İYİ KONUŞMAC : Kaan Ülgen
Özel Amerikan Robert Lisesi
2012 EN İYİ 2.KONUŞMACI : Beritan Zorkun Arık
Özel Fenerbahçe Spor Kulübü Anadolu Lisesi
2012 EN İYİ 3.KONUŞMACI : Naz Üstenci
Özel Marmara Koleji
Son Güncelleme: Pazartesi, 21 May 2012 14:15
Gösterim: 2465
8. sınıf Seviye Belirleme Sınavı (SBS), 9 Haziran'da yapılacak. Ortaöğretime Yerleştirme Puanları (OYP), açıklandıktan sonra tercih ve yerleştirme işlemleri süreci başlayacak.
Tercih kılavuzunda yer almak isteyen özel okul müdürlüklerinin de giriş yapması gerekiyor. İşlemler yarın başlayacak 15 Haziran'a kadar sürecek. 2012 Ortaöğretim Kurumları’na Geçiş Sistemi Tercih ve Yerleştirme e- Kılavuzu ile birlikte okul kontenjan sayıları da ilan edilecek. Bu nedenle yeni okul eklenmesi ya da ilan edilen kontenjan sayılarında değişiklik yapılması mümkün olmayacak.
Okul Kontenjan Girişi: 8-15 Haziran
İlçe kontenjan kontrol ve onayı: 18-19 Haziran
İl kontenjan kontrol ve onayı: 20-22 Haziran
Bakanlık kontrol ve onayı: 25-29 Haziran
OYP ve SBS sonuç ilanı: 12 Temmuz
(hürriyeteğitim)
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
8. sınıf Seviye Belirleme Sınavı (SBS), 9 Haziran'da yapılacak. Ortaöğretime Yerleştirme Puanları (OYP), açıklandıktan sonra tercih ve yerleştirme işlemleri süreci başlayacak.
Tercih kılavuzunda yer almak isteyen özel okul müdürlüklerinin de giriş yapması gerekiyor. İşlemler yarın başlayacak 15 Haziran'a kadar sürecek. 2012 Ortaöğretim Kurumları’na Geçiş Sistemi Tercih ve Yerleştirme e- Kılavuzu ile birlikte okul kontenjan sayıları da ilan edilecek. Bu nedenle yeni okul eklenmesi ya da ilan edilen kontenjan sayılarında değişiklik yapılması mümkün olmayacak.
Okul Kontenjan Girişi: 8-15 Haziran
İlçe kontenjan kontrol ve onayı: 18-19 Haziran
İl kontenjan kontrol ve onayı: 20-22 Haziran
Bakanlık kontrol ve onayı: 25-29 Haziran
OYP ve SBS sonuç ilanı: 12 Temmuz
(hürriyeteğitim)
Son Güncelleme: Cuma, 08 Haziran 2012 09:42
Gösterim: 2346
Devletin özel okullara teşvik vereceğini açıklamasını, okullaşma oranı yüzde 3 civarında seyreden özel eğitim kurumları açısından son derece olumlu bir adım olarak değerlendiren Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, 1500 TL teşvikin başlangıç için iyi bir rakam olduğunu düşünüyor.
Gülan, bu desteğin büyük şehirler dışında öğrenci sayısını ikiye katlayacağını, büyük şehirlerde ise veliye rahat nefes aldıracağını vurgulayarak, “Tüm gelişmiş ülkelerde bu tarz katkılar var. Örneğin Amerika Houston’da öğrenci başına destek 8 bin ABD Doları seviyesinde. Bu destek 5-8 bin TL’ler seviyesine çıkarsa öğrenci oranı kısa vadede %10’lara öğretmen sayısı da 150 binlere yükselebilir” diye konuşuyor.
Öncelikle Türkiye’de özel okul işletmeciliğinin bugün itibariyle ulaştığı konum ve büyüklük hakkında bilgi verir misiniz?
Şu an için özel okul sektöründe 3 bin 600 civarında özel okul bulunuyor, bu okullarda yaklaşık 495 bin öğrenci öğrenim görürken, 59 bin öğretmen de görev yapıyor. Kesin olmamakla birlikte yıllık işlem hacmi 5-6 milyar TL civarında... Öğrenci sayısı açısından özel okullaşma oranı ise %3 civarında seyrediyor.
Türkiye’deki özel okul sektörünü Avrupa ile kıyasladığınızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?
Öğrenci sayısı açısından bakıldığında 495 bin öğrenci, bazı Avrupa ülkelerinin toplam öğrenci sayısından bile fazla! Ancak %3 okullaşma oranı gelişmiş ülkeler ortalaması olan % 25’in çok gerisinde yer alıyor. Bunu ancak ülkenin ekonomik göstergeleri ve toplumun eğitime yönelik verdiği önemle açıklayabiliriz. Birleşmeler sağlıklı ortamlar ve şartlarda gerçekleşiyorsa ekonomik dayanma gücü kazanma anlamında önemlidir. Ancak dernek olarak eğitimin kişiye özel ve son derece önemli bir konu olduğunu düşünmekteyiz. Bu nedenle sağlıksız zincirleşmelere ve yurtdışından kar amaçlı geldiğini düşündüğümüz yabancı yatırımlara tedbirli yaklaşmaktayız.
MEVCUT OKULLAR REKABET EDEMEYEREK KAPANABİLİR
Başbakan Erdoğan’ın, dershaneleri kaldırıp, özel okulları teşvik edeceklerini açıklamasından sonra harekete geçen MEB ve Maliye Bakanlığı, ‘Özel Eğitim Kurumlarına Teşvik Yasası’nın taslağını hazırladı. Bu önemli adıma yönelik görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Bugün özel okullar yarı kapasite ile çalışıyor. Yani özel okulların yarısı boş! Hal böyleyken dershanelerin özel okula dönüşmesi pek mümkün gözükmüyor. Ayrıca dershanelere olan ihtiyaç ortadan kalkmadan dershaneler kapanmaz veya dönüşmez. Bunun dışında mevcut okullar çok büyük sıkıntı içindeyken yeni açılacak okullara 5. bölge teşvikleri verilmesi de sağlıklı değil. Bu durumda ya mevcut okullar rekabet edemeyerek kapanacak ya da yeni açılanlarda dahil tüm okullar sıkıntı çekecek. Bu anlamda özel okulda okuyacak öğrenci ailelerine 1500 TL destek verilmesi öncelikle uygulamaya alınması gereken teşviktir.
ÖZEL OKULCULUK ‘MARKETÇİLİK’ ANLAYIŞI İLE BÜYÜMEMELİ
Özel okulların eğitimden aldığı payın üç yıl içinde en az ikiye katlanacağı öngörülürken, bu kapsamda özel sermaye fonlarının da bu alana ilgisinin artacağı tahmin ediliyor. Sizce sektördeki yabancı sermayenin artışı beraberinde hangi artıları/eksileri getirir?
Yatırım teşvikleri ile birlikte yabancı sermaye ve zincirler daha güçlü duruma gelerek mevcut küçük okulların ortadan kalkmasına neden olabilirler. Dolayısı ile özel öğretimde yerli sermaye payı yabancı sermayeye doğru kayabilir. Eğitimde tekelleşmeler, yabancı sermayenin payının artması ile ilgili stratejik kararlar daha ziyade Bakanlığın ve Hükümetin dikkatle takip etmesi gereken konulardır. Bize düşen eğitimde kişiye özel yaklaşımın önemli olduğu ilkesi ile mevcut okulların rekabet gücünü artırarak korumak ve toplumu bilinçlendirmek... Temelde eğitimin marketçilik veya fast food zincirleri ile paralellik göstermediğini savunup zincirleşmenin de isim satma ile değil, kendilerinin yeni okullar kurması ile büyümesini savunmaktayız.
Özel okulların kısa, orta ve uzun vadeli yol haritası hangi başlıklardan oluşuyor?
Sektör, kısa vadede değişen kanun ve yönetmeliklerin bir eğitim reformu haline gelmesi için çalışmalar yapacak. Orta vadede okulların eğitim yönlerini güçlendirmenin yanında ekonomik yapılarını da güçlendirme çalışmalarına devam edilecek. Uzun vadede, yani 2023 ve ötesi için amacımız özel okulculuktan ziyade Türkiye’nin dünyadaki en gelişmiş 10 ekonomi arasına girmesi için eğitim desteğinin sağlanmasıdır.
1+5+3+4’Ü DE TALEP EDEBİLİRDİK!
4+4+4 uygulamasının özel okullara yönelik yansımaları sizce nasıl olacak?
4+4+4, geçmişte de eğitim “8 yıl zorunlu ama kesintili olmalı” diyen bir dernek açısından beklenen bir sonuç... Ancak eğitimin kesintilerinden ve kesintilerin rastladığı yıllardan çok program bütünlüğü ve müfredat önem taşıyor. Örneğin bize kalsa 1+5+3+4 talep edebilir, isteyen okullar hazırlık açsınlar diyebilir ve birinci sınıfa 72 ayını dolduran çocuklar gitsin isteyebilirdik. Şimdi talep ve görüşlerimizi de ileterek yönetmeliklerin oluşmasını beklemek ve sistemi her yıl geri beslemelerle güçlendirmek durumundayız.
YAPILAN YANLIŞLAR TÜM SEKTÖRE MAL EDİLMESİN
Rekabete katılmak için küçük okulların birleşerek zincir okullar haline geleceği veya büyük zincirlerin küçük okulları alacağı öngörülüyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
Şu ana kadar zincirler genellikle zayıflayan okulları alarak veya isim satarak büyümesini sürdürüyor. Çok az sayıda arazi ve bina yatırımı yapılırken, genellikle kiralama yöntemi seçiliyor. Bu hareket tarzı, yatırımın hızlı büyümesi ile açıklanabileceği gibi yatırımın kısa sürede el değiştirerek kâr etme amacında olması gibi de yorumlanabilir. Dolayısı ile sonucu zaman gösterecek.
Dernek bünyesindeki bağımsız okulların da en azından reklam, tanıtım, öğrenci bulma, hizmet içi eğitim, ölçme değerlendirme, soru bankası, yönetim programları, satın alma gibi konularda zincir benzeri yapı oluşturma beklentileri bulunuyor. Dernek yönetimi bu konuda yasal zemin araştırması yapıyor. Benim şahsi görüşüm ise okullardaki zincirleşme durumunun market-bakkal örneğine pek benzemeyeceği yönünde... Zincirlerin kaliteli eğitim veren kurumlarla uzun vadede rekabet edemeyeceğini ama kısa vadede ciddi zarar vereceğini düşünmekteyim. En üzücü olan ise kısa vadede verilen bu zarar tüm özel okulculuğa mal edilebilir. Yani yapılan yanlışlar, her özel okulda varmış gibi düşünülebilir.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Özel Okullar
Devletin özel okullara teşvik vereceğini açıklamasını, okullaşma oranı yüzde 3 civarında seyreden özel eğitim kurumları açısından son derece olumlu bir adım olarak değerlendiren Türkiye Özel Okullar Birliği Derneği Başkanı Cem Gülan, 1500 TL teşvikin başlangıç için iyi bir rakam olduğunu düşünüyor.
Gülan, bu desteğin büyük şehirler dışında öğrenci sayısını ikiye katlayacağını, büyük şehirlerde ise veliye rahat nefes aldıracağını vurgulayarak, “Tüm gelişmiş ülkelerde bu tarz katkılar var. Örneğin Amerika Houston’da öğrenci başına destek 8 bin ABD Doları seviyesinde. Bu destek 5-8 bin TL’ler seviyesine çıkarsa öğrenci oranı kısa vadede %10’lara öğretmen sayısı da 150 binlere yükselebilir” diye konuşuyor.
Öncelikle Türkiye’de özel okul işletmeciliğinin bugün itibariyle ulaştığı konum ve büyüklük hakkında bilgi verir misiniz?
Şu an için özel okul sektöründe 3 bin 600 civarında özel okul bulunuyor, bu okullarda yaklaşık 495 bin öğrenci öğrenim görürken, 59 bin öğretmen de görev yapıyor. Kesin olmamakla birlikte yıllık işlem hacmi 5-6 milyar TL civarında... Öğrenci sayısı açısından özel okullaşma oranı ise %3 civarında seyrediyor.
Türkiye’deki özel okul sektörünü Avrupa ile kıyasladığınızda nasıl bir tablo ortaya çıkıyor?
Öğrenci sayısı açısından bakıldığında 495 bin öğrenci, bazı Avrupa ülkelerinin toplam öğrenci sayısından bile fazla! Ancak %3 okullaşma oranı gelişmiş ülkeler ortalaması olan % 25’in çok gerisinde yer alıyor. Bunu ancak ülkenin ekonomik göstergeleri ve toplumun eğitime yönelik verdiği önemle açıklayabiliriz. Birleşmeler sağlıklı ortamlar ve şartlarda gerçekleşiyorsa ekonomik dayanma gücü kazanma anlamında önemlidir. Ancak dernek olarak eğitimin kişiye özel ve son derece önemli bir konu olduğunu düşünmekteyiz. Bu nedenle sağlıksız zincirleşmelere ve yurtdışından kar amaçlı geldiğini düşündüğümüz yabancı yatırımlara tedbirli yaklaşmaktayız.
MEVCUT OKULLAR REKABET EDEMEYEREK KAPANABİLİR
Başbakan Erdoğan’ın, dershaneleri kaldırıp, özel okulları teşvik edeceklerini açıklamasından sonra harekete geçen MEB ve Maliye Bakanlığı, ‘Özel Eğitim Kurumlarına Teşvik Yasası’nın taslağını hazırladı. Bu önemli adıma yönelik görüşlerinizi öğrenebilir miyiz?
Bugün özel okullar yarı kapasite ile çalışıyor. Yani özel okulların yarısı boş! Hal böyleyken dershanelerin özel okula dönüşmesi pek mümkün gözükmüyor. Ayrıca dershanelere olan ihtiyaç ortadan kalkmadan dershaneler kapanmaz veya dönüşmez. Bunun dışında mevcut okullar çok büyük sıkıntı içindeyken yeni açılacak okullara 5. bölge teşvikleri verilmesi de sağlıklı değil. Bu durumda ya mevcut okullar rekabet edemeyerek kapanacak ya da yeni açılanlarda dahil tüm okullar sıkıntı çekecek. Bu anlamda özel okulda okuyacak öğrenci ailelerine 1500 TL destek verilmesi öncelikle uygulamaya alınması gereken teşviktir.
ÖZEL OKULCULUK ‘MARKETÇİLİK’ ANLAYIŞI İLE BÜYÜMEMELİ
Özel okulların eğitimden aldığı payın üç yıl içinde en az ikiye katlanacağı öngörülürken, bu kapsamda özel sermaye fonlarının da bu alana ilgisinin artacağı tahmin ediliyor. Sizce sektördeki yabancı sermayenin artışı beraberinde hangi artıları/eksileri getirir?
Yatırım teşvikleri ile birlikte yabancı sermaye ve zincirler daha güçlü duruma gelerek mevcut küçük okulların ortadan kalkmasına neden olabilirler. Dolayısı ile özel öğretimde yerli sermaye payı yabancı sermayeye doğru kayabilir. Eğitimde tekelleşmeler, yabancı sermayenin payının artması ile ilgili stratejik kararlar daha ziyade Bakanlığın ve Hükümetin dikkatle takip etmesi gereken konulardır. Bize düşen eğitimde kişiye özel yaklaşımın önemli olduğu ilkesi ile mevcut okulların rekabet gücünü artırarak korumak ve toplumu bilinçlendirmek... Temelde eğitimin marketçilik veya fast food zincirleri ile paralellik göstermediğini savunup zincirleşmenin de isim satma ile değil, kendilerinin yeni okullar kurması ile büyümesini savunmaktayız.
Özel okulların kısa, orta ve uzun vadeli yol haritası hangi başlıklardan oluşuyor?
Sektör, kısa vadede değişen kanun ve yönetmeliklerin bir eğitim reformu haline gelmesi için çalışmalar yapacak. Orta vadede okulların eğitim yönlerini güçlendirmenin yanında ekonomik yapılarını da güçlendirme çalışmalarına devam edilecek. Uzun vadede, yani 2023 ve ötesi için amacımız özel okulculuktan ziyade Türkiye’nin dünyadaki en gelişmiş 10 ekonomi arasına girmesi için eğitim desteğinin sağlanmasıdır.
1+5+3+4’Ü DE TALEP EDEBİLİRDİK!
4+4+4 uygulamasının özel okullara yönelik yansımaları sizce nasıl olacak?
4+4+4, geçmişte de eğitim “8 yıl zorunlu ama kesintili olmalı” diyen bir dernek açısından beklenen bir sonuç... Ancak eğitimin kesintilerinden ve kesintilerin rastladığı yıllardan çok program bütünlüğü ve müfredat önem taşıyor. Örneğin bize kalsa 1+5+3+4 talep edebilir, isteyen okullar hazırlık açsınlar diyebilir ve birinci sınıfa 72 ayını dolduran çocuklar gitsin isteyebilirdik. Şimdi talep ve görüşlerimizi de ileterek yönetmeliklerin oluşmasını beklemek ve sistemi her yıl geri beslemelerle güçlendirmek durumundayız.
YAPILAN YANLIŞLAR TÜM SEKTÖRE MAL EDİLMESİN
Rekabete katılmak için küçük okulların birleşerek zincir okullar haline geleceği veya büyük zincirlerin küçük okulları alacağı öngörülüyor. Siz bu görüşe katılıyor musunuz?
Şu ana kadar zincirler genellikle zayıflayan okulları alarak veya isim satarak büyümesini sürdürüyor. Çok az sayıda arazi ve bina yatırımı yapılırken, genellikle kiralama yöntemi seçiliyor. Bu hareket tarzı, yatırımın hızlı büyümesi ile açıklanabileceği gibi yatırımın kısa sürede el değiştirerek kâr etme amacında olması gibi de yorumlanabilir. Dolayısı ile sonucu zaman gösterecek.
Dernek bünyesindeki bağımsız okulların da en azından reklam, tanıtım, öğrenci bulma, hizmet içi eğitim, ölçme değerlendirme, soru bankası, yönetim programları, satın alma gibi konularda zincir benzeri yapı oluşturma beklentileri bulunuyor. Dernek yönetimi bu konuda yasal zemin araştırması yapıyor. Benim şahsi görüşüm ise okullardaki zincirleşme durumunun market-bakkal örneğine pek benzemeyeceği yönünde... Zincirlerin kaliteli eğitim veren kurumlarla uzun vadede rekabet edemeyeceğini ama kısa vadede ciddi zarar vereceğini düşünmekteyim. En üzücü olan ise kısa vadede verilen bu zarar tüm özel okulculuğa mal edilebilir. Yani yapılan yanlışlar, her özel okulda varmış gibi düşünülebilir.
Son Güncelleme: Çarşamba, 25 Nisan 2012 15:30
Gösterim: 7661

