Aradığınız sayfa bulunamıyor, lütfen kategori listesinden ulaşmayı deneyiniz.
14 Şubat Sevgililer Günü yaklaşırken, 970 üniversite öğrencisine aşka bakışları soruldu. Gençlerin %41.1’ine göre aşk, “sevgi ve saygı”. Ankete göre gençlerin en sevdiği için aşk şiiri 2006 yılından bu yana Atilla İlhan’ın “Ben Sana Mecburum”u olurken, gençlerin %25’inin aşk itiraflarını telefonda yaptığı ortaya çıktı.
Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı tarafından bu yıl beşincisi gerçekleştirilen “Gençlerin Aşka Bakışı 2016” konulu anket sonuçlandı.
İnternet ortamında gerçekleştirilen ankete 17-27 yaş arasındaki 970 üniversite öğrencisi katıldı. Ankete katılan gençlerin %48.4’ü ilk aşklarını 16 yaşın altındayken yaşarken, şu anda birine aşık olduğunu ifade eden gençlerin oranı %35.5 oldu.
10 Yılda Gençlerin Aşka Yüklediği Anlam Değişti
Gençlerin Aşka Bakışı 2016 Anketi Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu Pazarlama ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nüket Güz ve Halkla İlişkiler ve Tanıtım Program Başkanı Doç. Dr. Pınar Seden Meral tarafından gerçekleştirildi. Anketi değerlendiren Prof. Dr. Nüket Güz, söz konusu anketi geçmiş yıllarda görev yaptığı diğer üniversitelerde de gerçekleştirdiğini belirterek, “2006 yılında Doç. Dr. Seher Er ile birlikte yaptık bu araştırmayı. 2006 yılında gençler aşkın anlamını %12 oranında “sevmek”, %6 oranında “tarifsiz duygu”, % 5 oranında “tutku”, % 3 oranında “acı-tatlı, % 1 oranında “güven-para” olarak tarif ederken, 2016 yılında gençlerin %41.1’ine göre aşk, “sevgi ve saygı”, %33.3’üne göre ise “dünyanın en tatlı mutluluğu”” dedi.
Gençlerin %25’i Aşkını Telefonda İlan Ediyor
Güz, 2006 yılında gençlerin sevdiklerine ilan-ı aşk etmek için %67 oranında “söz”ü yani yüz yüze iletişimi tercih ettiğini belirterek, “2016 yılında ise gençlerin %38’i aşık olduğu kişiye hislerini yüz yüze ifade edeceğini belirtiyor. Bu noktada ilginç olan 10 yıl içerisinde bir araç kullanarak aşk ilanında bulunmanın da bir seçenek olarak görülmesi” diyor. Yine 2016 yılı sonuçlarına göre hislerini telefon aracılığıyla söyleyeceğini belirten gençlerin oranı %25.
Aşk İçin Yapılacak En Büyük Çılgınlık
“Gençlerin Aşka Bakışı 2016” konulu araştırmaya göre %24,7’si aşık oldukları kişiye “aşkım” diye hitap ettiklerini söylerken, sevdiğine “sevgilim” ve “hayatımın anlamı” diyenlerin oranı %13,5.
Gençlere göre aşık oldukları kişi için yapabilecekleri en büyük çılgınlık, sevdikleri kişi ile gizlice evlenmek. Aşık oldukları kişi ile bir çılgınlık yaparak gizlice evlenebileceklerini söyleyen gençlerin oranı %43.4 iken, aşık olduklarını kişinin kapısında yatacaklarını söylen gençlerin oranı %20.5, sevdikleri kişiyi kaçıracaklarını söyleyen gençlerin oranı ise %18.1.
“Aşk İçin Hiçbir Şeyden Vazgeçmem!”
2016 yılı sonuçlarına göre gençler aşık oldukları kişi için bir çılgınlık yaparak gizlice evlenebileceklerini söyleseler de, aşık oldukları kişi için sahip oldukları hiçbir şeyden vazgeçmek istemiyorlar. Ankette gençlere aşık oldukları kişi için ailelerinden mi, paradan mı yoksa okulunuzdan/işinizden mi vazgeçersiniz diye sorulduğunda, gençlerin %49.5’u hiçbirinden vazgeçmeyeceklerini belirtiyorlar.
En Beğenilen Aşk Dizisi: Poyraz Karayel, En Beğenilen Aşık Çift: Ömer-Defne
“Gençlerin Aşka Bakışı 2016” konulu anketin sonuçlarına göre üniversite gençliğinin en beğendiği aşk dizisi %31.9 oyla Poyraz Karayel dizisi olurken, en beğenilen aşık çift %36 oyla Kiralık Aşk dizisinin karakterleri Ömer ile Defne oldu. En beğenilen dizinin karakterleri Poyraz ve Ayşegül ise %34.8 oyla ikinci sırada yer aldı.
Sosyal Medyada En Beğenilen Çift: Burak Özçivit-Fahriye Evcen
Anket sonuçlarına göre sosyal medyada en çok beğenilen aşık çift ise oyların %48.9’unu alarak açık ara oyla Burak Özçivit-Fahriye Evcen çifti oldu.
En Beğenilen Aşk Şarkısı: Koray Avcı - Sen
Gençlerin en beğendiği aşk şarkısı bu yıl %27 oranıyla Koray Avcı’nın “Sen” isimli parçası oldu. Gülben Ergen ve Oğuzhan Koç’un birlikte söylediği “Aşka Aynı Değil” isimli parça ise %20.2 ile ikinci sırada yer aldı.
En İyi Aşk Filmi: Aşk Tesadüfleri Sever
Üniversite gençlerinin en beğendiği aşk filmi ise “Aşk Tesadüfleri Sever” oldu. Gençler %29.2 oranında Aşk Tesadüfleri Sever filmini seçerken, İncir Reçeli %28.1, Aşk Sana Benzer %23.6 oranında oy aldı.
10 Yıldır En Beğenilen Aşk Şiiri “Ben Sana Mecburum”
2005 yılında kaybettiğimiz Türk Edebiyatı’nın önemli ismi Atilla İlhan, on yıldır gençler tarafından “Ben Sana Mecburum” adlı şiiri ile en sevilen şair olarak seçiliyor. Atilla İlhan ve Ben Sana Mecburum adlı şiiri 2006 yılında %8 oranında oy alırken, 2016 yılında oyların %41.2 oranında gençlerden oy aldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
14 Şubat Sevgililer Günü yaklaşırken, 970 üniversite öğrencisine aşka bakışları soruldu. Gençlerin %41.1’ine göre aşk, “sevgi ve saygı”. Ankete göre gençlerin en sevdiği için aşk şiiri 2006 yılından bu yana Atilla İlhan’ın “Ben Sana Mecburum”u olurken, gençlerin %25’inin aşk itiraflarını telefonda yaptığı ortaya çıktı.
Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu Halkla İlişkiler ve Tanıtım Programı tarafından bu yıl beşincisi gerçekleştirilen “Gençlerin Aşka Bakışı 2016” konulu anket sonuçlandı.
İnternet ortamında gerçekleştirilen ankete 17-27 yaş arasındaki 970 üniversite öğrencisi katıldı. Ankete katılan gençlerin %48.4’ü ilk aşklarını 16 yaşın altındayken yaşarken, şu anda birine aşık olduğunu ifade eden gençlerin oranı %35.5 oldu.
10 Yılda Gençlerin Aşka Yüklediği Anlam Değişti
Gençlerin Aşka Bakışı 2016 Anketi Beykoz Lojistik Meslek Yüksekokulu Pazarlama ve Reklamcılık Bölüm Başkanı Prof. Dr. Nüket Güz ve Halkla İlişkiler ve Tanıtım Program Başkanı Doç. Dr. Pınar Seden Meral tarafından gerçekleştirildi. Anketi değerlendiren Prof. Dr. Nüket Güz, söz konusu anketi geçmiş yıllarda görev yaptığı diğer üniversitelerde de gerçekleştirdiğini belirterek, “2006 yılında Doç. Dr. Seher Er ile birlikte yaptık bu araştırmayı. 2006 yılında gençler aşkın anlamını %12 oranında “sevmek”, %6 oranında “tarifsiz duygu”, % 5 oranında “tutku”, % 3 oranında “acı-tatlı, % 1 oranında “güven-para” olarak tarif ederken, 2016 yılında gençlerin %41.1’ine göre aşk, “sevgi ve saygı”, %33.3’üne göre ise “dünyanın en tatlı mutluluğu”” dedi.
Gençlerin %25’i Aşkını Telefonda İlan Ediyor
Güz, 2006 yılında gençlerin sevdiklerine ilan-ı aşk etmek için %67 oranında “söz”ü yani yüz yüze iletişimi tercih ettiğini belirterek, “2016 yılında ise gençlerin %38’i aşık olduğu kişiye hislerini yüz yüze ifade edeceğini belirtiyor. Bu noktada ilginç olan 10 yıl içerisinde bir araç kullanarak aşk ilanında bulunmanın da bir seçenek olarak görülmesi” diyor. Yine 2016 yılı sonuçlarına göre hislerini telefon aracılığıyla söyleyeceğini belirten gençlerin oranı %25.
Aşk İçin Yapılacak En Büyük Çılgınlık
“Gençlerin Aşka Bakışı 2016” konulu araştırmaya göre %24,7’si aşık oldukları kişiye “aşkım” diye hitap ettiklerini söylerken, sevdiğine “sevgilim” ve “hayatımın anlamı” diyenlerin oranı %13,5.
Gençlere göre aşık oldukları kişi için yapabilecekleri en büyük çılgınlık, sevdikleri kişi ile gizlice evlenmek. Aşık oldukları kişi ile bir çılgınlık yaparak gizlice evlenebileceklerini söyleyen gençlerin oranı %43.4 iken, aşık olduklarını kişinin kapısında yatacaklarını söylen gençlerin oranı %20.5, sevdikleri kişiyi kaçıracaklarını söyleyen gençlerin oranı ise %18.1.
“Aşk İçin Hiçbir Şeyden Vazgeçmem!”
2016 yılı sonuçlarına göre gençler aşık oldukları kişi için bir çılgınlık yaparak gizlice evlenebileceklerini söyleseler de, aşık oldukları kişi için sahip oldukları hiçbir şeyden vazgeçmek istemiyorlar. Ankette gençlere aşık oldukları kişi için ailelerinden mi, paradan mı yoksa okulunuzdan/işinizden mi vazgeçersiniz diye sorulduğunda, gençlerin %49.5’u hiçbirinden vazgeçmeyeceklerini belirtiyorlar.
En Beğenilen Aşk Dizisi: Poyraz Karayel, En Beğenilen Aşık Çift: Ömer-Defne
“Gençlerin Aşka Bakışı 2016” konulu anketin sonuçlarına göre üniversite gençliğinin en beğendiği aşk dizisi %31.9 oyla Poyraz Karayel dizisi olurken, en beğenilen aşık çift %36 oyla Kiralık Aşk dizisinin karakterleri Ömer ile Defne oldu. En beğenilen dizinin karakterleri Poyraz ve Ayşegül ise %34.8 oyla ikinci sırada yer aldı.
Sosyal Medyada En Beğenilen Çift: Burak Özçivit-Fahriye Evcen
Anket sonuçlarına göre sosyal medyada en çok beğenilen aşık çift ise oyların %48.9’unu alarak açık ara oyla Burak Özçivit-Fahriye Evcen çifti oldu.
En Beğenilen Aşk Şarkısı: Koray Avcı - Sen
Gençlerin en beğendiği aşk şarkısı bu yıl %27 oranıyla Koray Avcı’nın “Sen” isimli parçası oldu. Gülben Ergen ve Oğuzhan Koç’un birlikte söylediği “Aşka Aynı Değil” isimli parça ise %20.2 ile ikinci sırada yer aldı.
En İyi Aşk Filmi: Aşk Tesadüfleri Sever
Üniversite gençlerinin en beğendiği aşk filmi ise “Aşk Tesadüfleri Sever” oldu. Gençler %29.2 oranında Aşk Tesadüfleri Sever filmini seçerken, İncir Reçeli %28.1, Aşk Sana Benzer %23.6 oranında oy aldı.
10 Yıldır En Beğenilen Aşk Şiiri “Ben Sana Mecburum”
2005 yılında kaybettiğimiz Türk Edebiyatı’nın önemli ismi Atilla İlhan, on yıldır gençler tarafından “Ben Sana Mecburum” adlı şiiri ile en sevilen şair olarak seçiliyor. Atilla İlhan ve Ben Sana Mecburum adlı şiiri 2006 yılında %8 oranında oy alırken, 2016 yılında oyların %41.2 oranında gençlerden oy aldı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Şubat 2016 15:42
Gösterim: 1746
Milli Eğitim Bakanlığınca 104 branşa 30 bin kadro için öğretmen ataması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı törenle gerçekleştirdi. Erdoğan, butona basarak atama işlemini başlattı.
Milli Eğitim Bakanlığınca 104 branşa 30 bin kadro için öğretmen ataması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmen ataması için MEB Şura Salonu'nda düzenlenen törene katıldı. Törene Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, bakanlık bürokratları, öğretmen adayları ve aileleri de iştirak etti.
'Atama butonu'na Erdoğan bastı
Kura için gerekli olan numaranın 3 rakamını söyleyen Erdoğan, daha sonra Bakan Avcı ile salondaki adaylardan kura için rakam bildirmelerini istedi. Kura numarasının "357145932" olarak belirlenmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, atama butonuna "Ya Allah Bismillah" diyerek bastı.
Atama heyecanını öğretmen adayları ile paylaşan Erdoğan, atanan bazı öğretmen adaylarının ismini de söyleyerek, hayırlı olsun temennisinde bulundu.
Elektronik ortamda kura numarasına göre yapılan atama sonucunda, salondaki ekranda atandıkları illeri ve okulları gören adaylar, sevinç çığlıkları attı ve mutluluklarını yakınlarına sarılarak yaşadı.
Tercihler 15-18 Şubat'ta yapılacak
MEB, ilk atama kapsamında 29 bin 620, yeniden atama ve kurumlar arası yeniden atama kapsamında 300, milli sporcu ataması kapsamında ise 80 öğretmen olmak üzere 30 bin kadro ayırdığını duyurmuştu. Bu kadrolar için 121 bin 233 aday öğretmen başvuruda bulundu.
İlk atama ve milli sporcuların atanması kapsamında aday öğretmen olarak atananlar, 15-18 Şubat'ta yetiştirilmek üzere görev yapacakları illeri tercih edecek.
"780 bin kilometrekare ile bu topraklar bizim vatanımız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, 2002 yılında 543 bin 896 öğretmenin görev yaptığını anımsatarak, bugün 923 bin 133 öğretmen sayısına ulaşılmasının nereden nereye gelindiğini gösterdiğine dikkati çekti.
Erdoğan, "Kurada Güneydoğu'ya, Doğu'ya çıktı. Hemen Batı'ya nasıl gelirim?' Bunun telaşı içine kapılanlar varsa yine yanlış, olmaz. Biz şuna inanacağız. 780 bin kilometrekare ile bu topraklar bizim vatanımızdır. Sıkıntılı yerler var, doğru. İşte bak o sıkıntılı yerlerde şu anda bu kadar şehitler veriyoruz değil mi? Niye veriyoruz, bu toprakları yeninden vatan yapabilmek için veriyoruz" dedi.
Konuşmaların ardından Erdoğan, ataması yapılacak öğretmen adaylarını tebrik etti.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Milli Eğitim Bakanlığınca 104 branşa 30 bin kadro için öğretmen ataması, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın katıldığı törenle gerçekleştirdi. Erdoğan, butona basarak atama işlemini başlattı.
Milli Eğitim Bakanlığınca 104 branşa 30 bin kadro için öğretmen ataması, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın katıldığı törenle gerçekleştirildi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, öğretmen ataması için MEB Şura Salonu'nda düzenlenen törene katıldı. Törene Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı, bakanlık bürokratları, öğretmen adayları ve aileleri de iştirak etti.
'Atama butonu'na Erdoğan bastı
Kura için gerekli olan numaranın 3 rakamını söyleyen Erdoğan, daha sonra Bakan Avcı ile salondaki adaylardan kura için rakam bildirmelerini istedi. Kura numarasının "357145932" olarak belirlenmesinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, atama butonuna "Ya Allah Bismillah" diyerek bastı.
Atama heyecanını öğretmen adayları ile paylaşan Erdoğan, atanan bazı öğretmen adaylarının ismini de söyleyerek, hayırlı olsun temennisinde bulundu.
Elektronik ortamda kura numarasına göre yapılan atama sonucunda, salondaki ekranda atandıkları illeri ve okulları gören adaylar, sevinç çığlıkları attı ve mutluluklarını yakınlarına sarılarak yaşadı.
Tercihler 15-18 Şubat'ta yapılacak
MEB, ilk atama kapsamında 29 bin 620, yeniden atama ve kurumlar arası yeniden atama kapsamında 300, milli sporcu ataması kapsamında ise 80 öğretmen olmak üzere 30 bin kadro ayırdığını duyurmuştu. Bu kadrolar için 121 bin 233 aday öğretmen başvuruda bulundu.
İlk atama ve milli sporcuların atanması kapsamında aday öğretmen olarak atananlar, 15-18 Şubat'ta yetiştirilmek üzere görev yapacakları illeri tercih edecek.
"780 bin kilometrekare ile bu topraklar bizim vatanımız"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, törende yaptığı konuşmada, 2002 yılında 543 bin 896 öğretmenin görev yaptığını anımsatarak, bugün 923 bin 133 öğretmen sayısına ulaşılmasının nereden nereye gelindiğini gösterdiğine dikkati çekti.
Erdoğan, "Kurada Güneydoğu'ya, Doğu'ya çıktı. Hemen Batı'ya nasıl gelirim?' Bunun telaşı içine kapılanlar varsa yine yanlış, olmaz. Biz şuna inanacağız. 780 bin kilometrekare ile bu topraklar bizim vatanımızdır. Sıkıntılı yerler var, doğru. İşte bak o sıkıntılı yerlerde şu anda bu kadar şehitler veriyoruz değil mi? Niye veriyoruz, bu toprakları yeninden vatan yapabilmek için veriyoruz" dedi.
Konuşmaların ardından Erdoğan, ataması yapılacak öğretmen adaylarını tebrik etti.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Şubat 2016 12:48
Gösterim: 2058
MEB, terör örgütüne yönelik operasyonlar nedeniyle eğitimden mahrum kalan Diyarbakır, Şırnak ve Mardin'deki 11 bin 716 öğrenciye telafi eğitimi verdi.
MEB yetkilerinden alınan bilgiye göre, yarı yıl tatilinde Diyarbakır'ın Sur ve Yenişehir ilçelerinde 775, Şırnak'ın Cizre, İdil ve Silopi ilçelerinde bin 761, Mardin'in Dargeçit ve Nusaybin ilçelerinde 9 bin 548 olmak üzere 11 bin 716 öğrenciye telafi eğitimi verildi. Bu öğrencilerin bin 980'ini 8'inci, bin 978'ini 12'inci ve 7 bin 756'sını diğer sınıflara gidenler oluşturdu. Bunların, 3 bin 467'si yatılı, 8 bin 247'si yerleşik öğrencilerden oluştu. Bakanlık bu öğrencilerin eğitimleri için 672 öğretmen görevlendirdi. Okulların hasar görmesi nedeniyle ailelerinden izin alınan bazı öğrenciler, başka il ve ilçelerde yatılı kalarak eğitim aldı.
Öğrencilerin tüm ihtiyaçları karşılandı
Telafi eğitimleri kapsamında, öğrencilere kırtasiye ve kaynak kitap dağıtımı yapıldı. Bütün öğrenciler genel sağlık taramasından geçirildi. İhtiyacı bulunan öğrencilere ayakkabı, giyim, öz bakım malzemeleri alındı. YGS başvurusu yapmayan öğrencilerin ücretleri ödendi ve başvuruları yapıldı. 8'inci sınıf öğrencilerine yönelik YGS ve LYS seminerleri verildi. Öğrencilere 3 deneme sınavı yapıldı. Her öğrenciye, 20 lira yardım yapıldı.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
MEB, terör örgütüne yönelik operasyonlar nedeniyle eğitimden mahrum kalan Diyarbakır, Şırnak ve Mardin'deki 11 bin 716 öğrenciye telafi eğitimi verdi.
MEB yetkilerinden alınan bilgiye göre, yarı yıl tatilinde Diyarbakır'ın Sur ve Yenişehir ilçelerinde 775, Şırnak'ın Cizre, İdil ve Silopi ilçelerinde bin 761, Mardin'in Dargeçit ve Nusaybin ilçelerinde 9 bin 548 olmak üzere 11 bin 716 öğrenciye telafi eğitimi verildi. Bu öğrencilerin bin 980'ini 8'inci, bin 978'ini 12'inci ve 7 bin 756'sını diğer sınıflara gidenler oluşturdu. Bunların, 3 bin 467'si yatılı, 8 bin 247'si yerleşik öğrencilerden oluştu. Bakanlık bu öğrencilerin eğitimleri için 672 öğretmen görevlendirdi. Okulların hasar görmesi nedeniyle ailelerinden izin alınan bazı öğrenciler, başka il ve ilçelerde yatılı kalarak eğitim aldı.
Öğrencilerin tüm ihtiyaçları karşılandı
Telafi eğitimleri kapsamında, öğrencilere kırtasiye ve kaynak kitap dağıtımı yapıldı. Bütün öğrenciler genel sağlık taramasından geçirildi. İhtiyacı bulunan öğrencilere ayakkabı, giyim, öz bakım malzemeleri alındı. YGS başvurusu yapmayan öğrencilerin ücretleri ödendi ve başvuruları yapıldı. 8'inci sınıf öğrencilerine yönelik YGS ve LYS seminerleri verildi. Öğrencilere 3 deneme sınavı yapıldı. Her öğrenciye, 20 lira yardım yapıldı.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Şubat 2016 10:33
Gösterim: 1547
Son yıllarda yaptığı başarılı hamlelerle hızla büyüyen ve dünya havayolu şirketleri arasında ilk sıralara giren Türk Hava Yollarının (THY) başarısı, ABD'deki dünyaca ünlü Harvard Üniversitesinde ders konusu oldu.
Boston'daki Harvard Business School'da (HBS) "Turkish Airlines: Widen Your World" adı altında düzenlenen durum çalışmasında (case study) sunum yapan THY Genel Müdürü Temel Kotil, THY'nin başarıya uzanan hikayesini, vizyonunu ve geleceğe dair planlarını, Harvardlı öğrencilerle paylaştı. HBS'nin işletme yüksek lisans programında (MBA) eğitim alabilmek için daha önce 2 ila 4 yıl bir şirkette üst düzey yöneticilik yapmış öğrencilerin ilgiyle dinlediği ders sonrasında, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Kotil, sunumunun büyük ilgi topladığını söyledi.
Türk şirketi adına ilk
Kotil, bir kamu şirketi olan THY'nin 2006'da borsada özelleşmesinden sonra her şeyin değiştiğini vurgulayarak, 2004'te Orta Doğu’ya açılan 24 hattın, THY'nin kaderini etkilediğinin altını çizdi. Bu hatlar sayesinde Avrupa-Orta Doğu bağlantısının sağlandığını ve THY'nin transfer yolcuları çektiğini vurgulayan Kotil, 2004'ten bugüne kadar THY'nin transit yolcu sayısının 1 milyondan 14 milyona çıktığını ve şirket cirosunun yarısını transfer yolcuların oluşturduğunu belirtti. Kotil, HBS'nin THY ile ilgili 2003-2013 yıllarındaki kapsamlı durum çalışmasının bir Türk şirketi adına ilk olduğunu belirtti.
THY'nin akademik açıdan incelenmesini onur verici olarak değerlendiren Kotil, öğrencilerle paylaştığı şu bilgileri aktardı: "Harvardlı öğrencilerin yüzde 30'u daha önce THY'yi kullanmış. İstanbul'un coğrafi olarak Avrupa, Asya ve Afrika'yı birbirine bağlamada çok avantajlı bir konumda bulunduğunu söylediler. Atatürk Havalima’nın geçen yıl Frankfurt'takini geride bıraktığına ve yeni havalimanıyla İstanbul'un coğrafi avantajının çok daha artacağına işaret ettiler.
Öğrenciler 6 kat büyümemizi sorduklarında, çok çalıştığımızı ve Türkiye ekonomisinin 3 kat büyümesinin ve Dışişleri Bakanlığının Afrika'ya açılım politikasının bize büyük destek verdiğini söyledik. Öğrencilerin hoşuna giden, küçücük bir kamu şirketinin 6 kat büyüyebilmesi, Avrupa'da marka olarak son 5 yılın en iyi havayolu seçilmesi ve Star Alliance bünyesinde küçük bir havayolu şirketiyken bu yıl United Airlines'dan sonra (ittifak içinde) ikinci büyük şirket olmaya doğru ilerlememiz oldu. Servis kalitesinde en iyi yemeği verdiğimizi söylediler."
Hedef, Amerika ve Asya kıtalarında büyüme
Kotil, THY'nin dünya havayolu sektöründe 2014'te 13'üncü ve geçen yıl 11'inci olduğunu, bu yıl da 8'inciliğe çıkmayı öngördüklerini, THY'nin Amerika ve Asya kıtalarında sefer sayılarının arttığını dile getirdi. Yakında Atlanta, Bogata ve Panama seferlerinin başlayacağını anlatan Kotil, yeni uçuş noktaları arasında Havana, Caracas ve Mexico City şehirlerini saydı. Kotil, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Latin Amerika ziyaretlerini hatırlatarak, bu bölgenin Türk siyasetçiler ve iş adamları için önemini vurguladı.
Eskiden New York'a haftada 4 sefer yaparken, bunun günde 3 sefere çıktığını anımsatan Kotil, Los Angeles, San Francisco, Washington, Houston, Boston ve Chicago sefer sayılarını artırmak istediklerini söyledi. Kotil, Kuala Lumpur'a günde iki sefer uçulduğunu ve Taipei'e de sefer sayısının artırıldığını belirterek, "Kısa mesafe uçuşlarımız kadar, uzun mesafe uçuşlarımızı da artık kolaylıkla yapabiliyoruz" dedi.
Amerika kıtasında hedeflerinin yüksek olduğunun altını çizen Kotil, "Latin Amerika, bizim yeni Afrika kıtamız olacak. Afrika'da 4'ten 48 noktaya kadar geldik. Amerika'da ve Uzak Doğu'da bayağı enerji harcıyoruz. Çünkü bu iki uçta kendimizi daha iyi yerlere getirmemiz gerekiyor. Almanya, Rusya, Fransa, Afrika ve Orta Doğu'da çok iyi biliniyoruz. Şimdi sıra iki uçta; ABD başta olmak üzere Amerika kıtası ve Çin başta olmak üzere Asya kıtasında birçok atılımlar göreceksiniz" diye konuştu.
THY, ABD'de de marka olarak tanınırlığını artırıyor
Kotil, Amerika ve Asya'da marka oluşturmanın önemine işaret ederek, THY'nin havayolu şirketleri arasında marka değerinin Birleşik Arap Emirlikleri havayolu şirketi Emirates'ten sonra dünyada ikinci olduğunu kaydetti. Türkiye'nin en iyi okullarının mezunlarının THY'de çalışmasının kendileri için büyük bir şans olduğunu ifade eden Kotil, başarının başarıyı getirdiğine dikkati çekti.
Kotil, "THY'de her gün yeni bir hayal kurmak gerekiyor" değerlendirmesinde de bulundu. THY'nin HBS'deki durum çalışması bir ilk olurken, yaptığı sunumun sonunda durum çalışmasının bir örneği Temel Kotil'e takdim edildi. Bu arada, geçen pazar günü 50'ncisi düzenlenen ve ABD'nin en çok izlenen televizyon programı Amerikan futbol ligi final mücadelesi Super Bowl öncesinde yayıncı kuruluş CBS'in yorum programına ve gelecek aylarda vizyona girecek Batman-Superman filmine sponsor olan THY, ABD'de de marka tanınırlığını artırıyor.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Son yıllarda yaptığı başarılı hamlelerle hızla büyüyen ve dünya havayolu şirketleri arasında ilk sıralara giren Türk Hava Yollarının (THY) başarısı, ABD'deki dünyaca ünlü Harvard Üniversitesinde ders konusu oldu.
Boston'daki Harvard Business School'da (HBS) "Turkish Airlines: Widen Your World" adı altında düzenlenen durum çalışmasında (case study) sunum yapan THY Genel Müdürü Temel Kotil, THY'nin başarıya uzanan hikayesini, vizyonunu ve geleceğe dair planlarını, Harvardlı öğrencilerle paylaştı. HBS'nin işletme yüksek lisans programında (MBA) eğitim alabilmek için daha önce 2 ila 4 yıl bir şirkette üst düzey yöneticilik yapmış öğrencilerin ilgiyle dinlediği ders sonrasında, AA muhabirinin sorularını yanıtlayan Kotil, sunumunun büyük ilgi topladığını söyledi.
Türk şirketi adına ilk
Kotil, bir kamu şirketi olan THY'nin 2006'da borsada özelleşmesinden sonra her şeyin değiştiğini vurgulayarak, 2004'te Orta Doğu’ya açılan 24 hattın, THY'nin kaderini etkilediğinin altını çizdi. Bu hatlar sayesinde Avrupa-Orta Doğu bağlantısının sağlandığını ve THY'nin transfer yolcuları çektiğini vurgulayan Kotil, 2004'ten bugüne kadar THY'nin transit yolcu sayısının 1 milyondan 14 milyona çıktığını ve şirket cirosunun yarısını transfer yolcuların oluşturduğunu belirtti. Kotil, HBS'nin THY ile ilgili 2003-2013 yıllarındaki kapsamlı durum çalışmasının bir Türk şirketi adına ilk olduğunu belirtti.
THY'nin akademik açıdan incelenmesini onur verici olarak değerlendiren Kotil, öğrencilerle paylaştığı şu bilgileri aktardı: "Harvardlı öğrencilerin yüzde 30'u daha önce THY'yi kullanmış. İstanbul'un coğrafi olarak Avrupa, Asya ve Afrika'yı birbirine bağlamada çok avantajlı bir konumda bulunduğunu söylediler. Atatürk Havalima’nın geçen yıl Frankfurt'takini geride bıraktığına ve yeni havalimanıyla İstanbul'un coğrafi avantajının çok daha artacağına işaret ettiler.
Öğrenciler 6 kat büyümemizi sorduklarında, çok çalıştığımızı ve Türkiye ekonomisinin 3 kat büyümesinin ve Dışişleri Bakanlığının Afrika'ya açılım politikasının bize büyük destek verdiğini söyledik. Öğrencilerin hoşuna giden, küçücük bir kamu şirketinin 6 kat büyüyebilmesi, Avrupa'da marka olarak son 5 yılın en iyi havayolu seçilmesi ve Star Alliance bünyesinde küçük bir havayolu şirketiyken bu yıl United Airlines'dan sonra (ittifak içinde) ikinci büyük şirket olmaya doğru ilerlememiz oldu. Servis kalitesinde en iyi yemeği verdiğimizi söylediler."
Hedef, Amerika ve Asya kıtalarında büyüme
Kotil, THY'nin dünya havayolu sektöründe 2014'te 13'üncü ve geçen yıl 11'inci olduğunu, bu yıl da 8'inciliğe çıkmayı öngördüklerini, THY'nin Amerika ve Asya kıtalarında sefer sayılarının arttığını dile getirdi. Yakında Atlanta, Bogata ve Panama seferlerinin başlayacağını anlatan Kotil, yeni uçuş noktaları arasında Havana, Caracas ve Mexico City şehirlerini saydı. Kotil, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Latin Amerika ziyaretlerini hatırlatarak, bu bölgenin Türk siyasetçiler ve iş adamları için önemini vurguladı.
Eskiden New York'a haftada 4 sefer yaparken, bunun günde 3 sefere çıktığını anımsatan Kotil, Los Angeles, San Francisco, Washington, Houston, Boston ve Chicago sefer sayılarını artırmak istediklerini söyledi. Kotil, Kuala Lumpur'a günde iki sefer uçulduğunu ve Taipei'e de sefer sayısının artırıldığını belirterek, "Kısa mesafe uçuşlarımız kadar, uzun mesafe uçuşlarımızı da artık kolaylıkla yapabiliyoruz" dedi.
Amerika kıtasında hedeflerinin yüksek olduğunun altını çizen Kotil, "Latin Amerika, bizim yeni Afrika kıtamız olacak. Afrika'da 4'ten 48 noktaya kadar geldik. Amerika'da ve Uzak Doğu'da bayağı enerji harcıyoruz. Çünkü bu iki uçta kendimizi daha iyi yerlere getirmemiz gerekiyor. Almanya, Rusya, Fransa, Afrika ve Orta Doğu'da çok iyi biliniyoruz. Şimdi sıra iki uçta; ABD başta olmak üzere Amerika kıtası ve Çin başta olmak üzere Asya kıtasında birçok atılımlar göreceksiniz" diye konuştu.
THY, ABD'de de marka olarak tanınırlığını artırıyor
Kotil, Amerika ve Asya'da marka oluşturmanın önemine işaret ederek, THY'nin havayolu şirketleri arasında marka değerinin Birleşik Arap Emirlikleri havayolu şirketi Emirates'ten sonra dünyada ikinci olduğunu kaydetti. Türkiye'nin en iyi okullarının mezunlarının THY'de çalışmasının kendileri için büyük bir şans olduğunu ifade eden Kotil, başarının başarıyı getirdiğine dikkati çekti.
Kotil, "THY'de her gün yeni bir hayal kurmak gerekiyor" değerlendirmesinde de bulundu. THY'nin HBS'deki durum çalışması bir ilk olurken, yaptığı sunumun sonunda durum çalışmasının bir örneği Temel Kotil'e takdim edildi. Bu arada, geçen pazar günü 50'ncisi düzenlenen ve ABD'nin en çok izlenen televizyon programı Amerikan futbol ligi final mücadelesi Super Bowl öncesinde yayıncı kuruluş CBS'in yorum programına ve gelecek aylarda vizyona girecek Batman-Superman filmine sponsor olan THY, ABD'de de marka tanınırlığını artırıyor.
Son Güncelleme: Çarşamba, 10 Şubat 2016 11:24
Gösterim: 1203
Gazeteci, yazar Hıfzı Topuz'un, Nazım Hikmet'le yaptığı röportajların bulunduğu ses kaydı, Büyükçekmece Belediyesince CD ortamına kayıt edilerek, şubat sonunda sanatseverlerle buluşacak.
Topuz, 1961'de Paris'teki bir görüşmeleri sırasında kayıt yaptığını belirterek, "O zaman, Nazım Hikmet'in adı Türk basınında pek çıkmıyordu. Bir gün oteline gittim. Daha evvel, senin sesini banda alacağım demiştim. Hazırlanmıştı ve elinde notlar vardı. Otelde bana bunları okudu. Ben de bunları banda aldım. Bu bandı hiçbir zaman satışa çıkarmadım. Titizlikle sakladım ve yalnızca bazı arkadaşlarıma verdim. Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan (Akgün) Bey de bu arkadaşlarımın arasındaydı. Bana büyük bir sürpriz yaparak, bu bandı çoğaltmış" dedi.
Çoğaltılan kopyanın kendisine törenle verildiğini dile getiren Topuz, "Çok duygulandım. Nasıl dağıtılacak bu kayıt, haberim yok ama ticari bir şekilde dağıtılmasına taraftar değilim" ifadelerini kullandı. Hıfzı Topuz, kaydın çoğaltılmasının kendisi için önemli bir armağan olduğunu ve alkışlar arasında bu kaydı eline aldığını dile getirerek, şu bilgileri verdi: "(Kayıtta) Ben Nazım'ı takdim ediyorum otelinde. O da elindeki kağıtları okuyor. Ondan sonra bir ara dili sürçtü, 'bunu sil' dedi. Ben silmedim, onu da bıraktım, daha renkli olsun diye ve bunu ancak dostlarıma dinletiyordum. Hiç satışa çıkartmaya kalkmadım. Benim Nazım Hikmet kitabım çıktığı zaman, imza günlerinde gelen ve bana duygusal olarak davranan insanlara hediye ettim. Onun da sayısı herhalde 50-60 falandır sanıyorum. Şimdi çıkmasından memnun oldum. Sesini banda almış olmakla çok mutluyum. Nazım benim o zamanlar dostumdu ve kendisiyle Paris'te sık sık görüşürdük. O zaman onları İstanbul'da hiçbir yayınevine yahut stüdyoya vermek imkanı yoktu. Benim de içimde yoktu. Benim için bu kişisel bir anıydı."
Topuz: "Kayıtta, Saçları Saman Sarısı ve Havana röportajları var"
İçerikte iki röportajın yer aldığını aktaran 83 yaşındaki ünlü yazar Topuz, "Bantta uzun bir röportaj var, 'Saçları Saman Sarısı'. Karısı Vera'yla karşılaşmasını anlatıyor. O çok tatlı ve duygusal bir röportaj. İkincisi yine uzun bir röportaj. Havana röportajı. Nazım, Havana'dan yeni dönmüştü. Gidip, Havana'da Castro'yla konuşmuştu. Onları da anlattı bana. Castro demiş ki Nazım'a, 'Ben çocukluğumdan beri senin şiirlerini bilirim. Sen çakı gibi adamsın. Gençmişsin bayağı'. Onları anlattı uzun uzun. Bunları banda almadım. Bunlar da aklımda kaldı" diye konuştu.
Akgün: "Ülkemiz için her ikisi de çok önemli değerler"
Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün de Hıfzı Topuz'un Nazım Hikmet röportajının önemli olduğunu aktararak, "Ülkemiz için hem Hıfzı Bey hem Nazım Hikmet her ikisi de çok önemli değerler" dedi.
Üst Kategori: ROOT Kategori: Gündem
Gazeteci, yazar Hıfzı Topuz'un, Nazım Hikmet'le yaptığı röportajların bulunduğu ses kaydı, Büyükçekmece Belediyesince CD ortamına kayıt edilerek, şubat sonunda sanatseverlerle buluşacak.
Topuz, 1961'de Paris'teki bir görüşmeleri sırasında kayıt yaptığını belirterek, "O zaman, Nazım Hikmet'in adı Türk basınında pek çıkmıyordu. Bir gün oteline gittim. Daha evvel, senin sesini banda alacağım demiştim. Hazırlanmıştı ve elinde notlar vardı. Otelde bana bunları okudu. Ben de bunları banda aldım. Bu bandı hiçbir zaman satışa çıkarmadım. Titizlikle sakladım ve yalnızca bazı arkadaşlarıma verdim. Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan (Akgün) Bey de bu arkadaşlarımın arasındaydı. Bana büyük bir sürpriz yaparak, bu bandı çoğaltmış" dedi.
Çoğaltılan kopyanın kendisine törenle verildiğini dile getiren Topuz, "Çok duygulandım. Nasıl dağıtılacak bu kayıt, haberim yok ama ticari bir şekilde dağıtılmasına taraftar değilim" ifadelerini kullandı. Hıfzı Topuz, kaydın çoğaltılmasının kendisi için önemli bir armağan olduğunu ve alkışlar arasında bu kaydı eline aldığını dile getirerek, şu bilgileri verdi: "(Kayıtta) Ben Nazım'ı takdim ediyorum otelinde. O da elindeki kağıtları okuyor. Ondan sonra bir ara dili sürçtü, 'bunu sil' dedi. Ben silmedim, onu da bıraktım, daha renkli olsun diye ve bunu ancak dostlarıma dinletiyordum. Hiç satışa çıkartmaya kalkmadım. Benim Nazım Hikmet kitabım çıktığı zaman, imza günlerinde gelen ve bana duygusal olarak davranan insanlara hediye ettim. Onun da sayısı herhalde 50-60 falandır sanıyorum. Şimdi çıkmasından memnun oldum. Sesini banda almış olmakla çok mutluyum. Nazım benim o zamanlar dostumdu ve kendisiyle Paris'te sık sık görüşürdük. O zaman onları İstanbul'da hiçbir yayınevine yahut stüdyoya vermek imkanı yoktu. Benim de içimde yoktu. Benim için bu kişisel bir anıydı."
Topuz: "Kayıtta, Saçları Saman Sarısı ve Havana röportajları var"
İçerikte iki röportajın yer aldığını aktaran 83 yaşındaki ünlü yazar Topuz, "Bantta uzun bir röportaj var, 'Saçları Saman Sarısı'. Karısı Vera'yla karşılaşmasını anlatıyor. O çok tatlı ve duygusal bir röportaj. İkincisi yine uzun bir röportaj. Havana röportajı. Nazım, Havana'dan yeni dönmüştü. Gidip, Havana'da Castro'yla konuşmuştu. Onları da anlattı bana. Castro demiş ki Nazım'a, 'Ben çocukluğumdan beri senin şiirlerini bilirim. Sen çakı gibi adamsın. Gençmişsin bayağı'. Onları anlattı uzun uzun. Bunları banda almadım. Bunlar da aklımda kaldı" diye konuştu.
Akgün: "Ülkemiz için her ikisi de çok önemli değerler"
Büyükçekmece Belediye Başkanı Hasan Akgün de Hıfzı Topuz'un Nazım Hikmet röportajının önemli olduğunu aktararak, "Ülkemiz için hem Hıfzı Bey hem Nazım Hikmet her ikisi de çok önemli değerler" dedi.
Son Güncelleme: Salı, 09 Şubat 2016 13:10
Gösterim: 1226

