Öğrenci eylemleri neden ürkütüyor
- Ayrıntılar
- Kategori: Gündem
- Salı, 25 Aralık 2012 10:07 tarihinde oluşturuldu
Ahmet Hakan Hürriyet Gazetesi’ndeki bugünkü köşesinde ODTÜ’de yaşanan olayları ve öğrenci protestolarını yazdı
TÜRK sağının hafızasında şöyle bir denklem vardır:
“Önce üniversiteler hareketlenir./Ardından da darbe gelir.”
* * *
Türk sağı, böyle bir hafızaya sahip olmakta pek de haksız sayılmaz. Şöyle bir bakalım:
27 Mayıs’ta Menderes’i yıkan darbe öğrenci olayları üzerinden gelmedi mi?
12 Mart’ta Demirel’e verilen muhtırada üniversitelerin kaynamasının rolü büyük değil miydi?
12 Eylül’ün en önemli gerekçelerinden biri, “üniversitelerin anarşi yuvası haline gelmesi” değil miydi?
28 Şubat’ta öncü kuvvetin görevini YÖK yapmadı mı?
Olayın özeti şudur: Üniversite olayları artı ordu eşittir darbe...
* * *
İşte bu “hafıza” nedeniyle...
Bugün AK Parti hükümeti...
Üniversitelerde meydana gelen en küçük, en barışçı gösteriye bile çok sert müdahale ediyor.
ODTÜ’ye iki bini aşkın polisle giriyor.
Üniversitelerde meydana gelen protestolardan ürküyor.
* * *
Bir de şöyle bir şey var:
Bugün ülkeyi yönetenlerin “üstat” belledikleri Necip Fazıl, 27 Mayıs darbesine maruz kalan Menderes’i, öğrenci olayları karşısında pasif kaldığı iddiasıyla eleştirmiştir.
Şunu yazmıştır Necip Fazıl:
“Bir buçuk ölü yerine 150 ölü verdirilseydi ortada bir hükümet bulunduğu anlaşılır ve hiçbir şey olmazdı”. (Benim Gözümde Menderes–Necip Fazıl–Sayfa: 428)
Yani?
“Gerekirse 150 ölüye mal olsun, gözlerini açtırmayacaksın, yoksa kellen gider” diyor Necip Fazıl.
Hükümetin “öğrenciye göz açtırmama” politikasında bu öğüdün de payı olsa gerek...
* * *
Fakat gerçek şu ki:
“Önce öğrenci olayları/ardından darbe” denklemi, artık geçmişte kaldı.
Bugün ne ortada “öğrenci olayları” eliyle kışkırtılacak bir ordu var, ne de bugünün öğrencileri darbeye zemin hazırlama eğiliminde...
Kısacası hükümetin aşırı hassasiyetini ve göz açtırmama politikasını en azından mazur gösterecek bir tablo yok.
İşte bu nedenle...
Üniversitelerdeki protestolara karşı hükümetin gösterdiği aşırı tepkiyi “artan otoriter eğilimler” ile izah ediyoruz.
YASAL UYARI:
Yayınlanan köşe yazısı ve haberlerin tüm hakları ESM Yayıncılığa aittir. Kaynak gösterilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı özel izin alınmadan kullanılamaz.
İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
-
3 ve 4. Sürdürülebilir Eğitim Sempozyumları kapılarını açmaya hazırlanıyor
-
‘Kadın eğitimcilerin liderlik ettikleri okullarda başarı oranları artış gösteriyor’
-
‘Geleceğin eğitiminde kadınlar sistemin şekillendiricileri ve dönüştürücüleri olacak’
-
‘Bakanlığın destekleyici politikalarıyla eğitimde kadın yönetici sayısı artıyor’
-
Prof. Dr. İrfan Erdoğan, Boğaziçi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dekanlığı görevinden ayrıldı
-
Final 45. yılında eğitimin geleceğini şekillendirmeye devam ediyor
-
DAS Akademie, insan kaynakları uygulamaları ile fark yaratıyor!
-
Özel okullarımızın sesi duyulmalı, haklı taleplerimiz değerlendirilmeli!
-
YETEV ve Boğaziçi Üniversitesi Montessori Eğitiminde öğretmenlere yeni kapılar açacak
-
Eğitimin farklı ‘SES’leri Antalya’da buluştu